Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

[Qom_u_ask]

Euzu billahi mineş şeytanir racim bismillahirrahmanirrahim

Hamd Alemlerin Rabbi Allah' salat u selam O'nun kutlu Habibine ve Ehlibeytine, Lanetse kıyamete kadar onların tüm düşmanlarına olsun..

Allah izin verirse çok etkilendiğim kitap olan Muhsin Kıraati'nin Kur'an ve Tebliğ kitabını tanıtarak bu dini nasıl tebliğ etmeliyiz konusunda paylaşımlarda bulunmaya çalışacağım..

kitabı okuyalı baya oluyor, ve çok beğendiğimden bunu okurken sizlerle paylaşmak istemiştim ama fırsat bulamadım. aradan bir zaman geçti kitapta mutlaka paylaşmam gerekenleri belki de unuttum. Oluşabilecek eksikliklerden dolayı özürlerimi peşinen diliyorum..

Tebliğ bu dinin çok önemli ve geniş bir bölümünü oluşturmaktadır.. Geçmişte bu önemli alanla ilgili okuduğum kitaplardan etkilendim. Çünkü bu Kur'an'ın ümmete ilk tebliğcisi Peygamberimiz s.a.a. idi. Böylesine kutlu elçinin önemli görevinin tebliğ oluşu meselenin hassasiyetini ortaya koymaktadır..

Dinin yaşaması ve gelişmesi elbette böylesine çabalarla olmaktadır.. Davanız çok mükemmel olabilir ama bunu aynı mükemmel şekilde sunmaz mükemmel araçlar kullanmazsanız bunun mükemmelliği sadece sizde kalır.

yine Allah'ın dinini tanımaları ve kendisine kulluk etmeleri için kullarını akıl ve vicdanlarıyla başbaşa bırakmayıp elçiler göndermesi hatta her dönem ve topluluğu elçisiz bırakmaması konunun önemini anlatan bir başka yön..

inşaAllah önemine oranla sitemizde de bu konuya zaman ve başarı ayrılır..

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Kur'an ve Tebliğ kitabı Kevser Yayınlarından çıkmış küçük boy 200 sayfa.

"Yazar : Muhsin Kıraati
Cilt : Karton Kapak / Kitap Kağıdı
Boyut : 13,5 x 21
Sayfa : 199
Davet, iyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak, öğüt vermek ve irşad etmek İslâm'ın önemli konularındandır. Ama böyle olmasına rağmen hakkında fazla kitap kaleme alınmamıştır. Yirmi yıldır Allah'ın yardımıyla Kur'ân üzerinde çalışmakta ve tebliğle uğraşmaktayım. Bir kez de davet konusunu araştırmak maksadıyla, Kur'ân'ı baştan sona okuyup inceledim. Tebliğ metodu ve davetçinin özellikleri hakkında yüzlerce ayet buldum. Hamdolsun ki bu ayetleri yılların çabasıyla elde ettiğim bulgularla harmanlayıp birleştirerek bir kitap olarak İslâm davetçilerinin hizmetine sunabildim...

Evet, halkı hidayete erdirmek ve bilinçlendirmek, davetçilerin görevidir ve bu, Allah'ın onlardan aldığı bir ahit ve sözdür.

Hz. Ali (as.) buyuruyor ki:

Allah; öğrenmeleri için bilmeyenlerden ahit ve söz almadan önce, bilmeyenlere öğretmeleri için bilenlerden söz almıştır. (Usul-i Kafi, c. 1, s.51)

Kur'ân-ı Kerim tebliğ için bir teşkilatın varlığını gerekli görmekte ve şöyle buyurmaktadır:

Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. (Âl-i İmrân, 104)


Muhsin Kıraati

http://www.kevseryayincilik.com/asp/show_stock.asp?product=aa-K174

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Tebliğ ileride ayrıntılı olarak açıklanır sanırım ama giriş olarak belirtelim ki kelime olarak ulaştırmak açıklamak duyurmak anlamına gelirken, terim olarak anlamı, İslamı usulüne uygun olarak insanlara iletmek açıklamak diye tanımlanabilir.

mükemmel tebliğ nasıl olmalıdır diye sorduğumuzda Muhsin kıraati kitabının başında ithaf başlığı altında yazdığı şu adresler tebliğin nasıl olduğunu öğreneceğimiz otoriteleri mükemmel olarak sıralamış ve bize işte böyle yapacaksınız tebliği demiştir adeta:

"İTHAF

Yüce Peygamberimiz Hz. Muhammed b. Abdullah'a,

Yemen'deki ilk İslam davetçisi Hz. Ali'ye,

Habeşistan'daki ilk İslam davetçisi Mus'ab İbn Umeyr'e,

Aşura hareketinin mesajını tarihe nakşettiren Zeyneb-i Kübra'ya,

Ve Allah yolunda can verip, bizi İslam ile tanıştıran davetçilere, özellikle amel ve kanları ile halkı dalaletten kurtaran şehitlere ithaf edilir. (Allah'ın sonsuz selam ve rahmeti hepsinin üzerine olsun)"

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

konuya kaldığımız yerden devam ediyoruz inşaAllah..

ithaftan sonra kitapta yazarın önsözü var ki şöyle başlıyor:

"Davet, iyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak, öğüt vermek irşad etmek, İslam'ın önemli konularındandır."

20 yıldır Kur'an ve tebliği üzerinde çalıştığını ifade eden yazar, Kur'an'da konuyla ilgili yüzlerce ayet bulunduğunu söylemektedir. Tebliği ve davetin bir yükümlülük olduğunu bildirerek şöyle der:

"Evet, halkı hidayete erdirmek ve bilinçlendirmek, davetçilerin görevidir ve bu, Allah'ın onlardan aldığı bir ahit ve sözdü. Hz. Ali a.s. buyuruyor ki:

kitabın önemine binaen gelen iki sayfasını resim olarak sunuyoruz:

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

[img width=700 height=508]http://i1102.hizliresim.com/2011/2/18/4555.jpg[/img]

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Rahmetli İmam Humeyni'nin de ifade ettiği gibi tebliğ ve davet alanıyla ilgili bir diğer kelime ise propagandadır.. Propaganda günlük yaşamda çok karşılaştığımız bir kelime olmasına rağmen şahsen ben bunun tebliğ için de kullanılabileceğini hiç düşünmemiştim bu kitabı okumadan önce..

doğru ya niçin kullanılmasın ki.. elin adamı batıl davasını, insanları saptırmak için, bir kaç kuruş para kazanıp nefsini eğlendirmek ya da dünyevi zevk ve makam hırsı için insanları etkileme yolu olan propaganda kelimesini kullanıyor da biz en ideal olan dinimiz için mi kullanamayacağız.

İslamın Kur'an'ın progapandası yapılmalıdır dediğimizde, artık piyasada biz de varız demiş oluruz.. ve hemen beynimizde yeni bir iş alanı açılmış olur. Hem de hedefe ulaşmak için açılmış olan bir sürü vasıta ve yollarla..

tebliğ ve davet yöntemleri dediğimizde insan zihninde pek öyle vasıta araş yöntem ve yol konusunda somut bir şeyler oluşmuyor. Ama propaganda dediğimizde karşımıza bir sürü imkan çıkmaktadır. Örneğin seçim progpagandalarını biliyoruz afiş, tv internet yazılı basın vs hepsi birer propaganda aracı..

sonra tvlerde reklamlar da ürün pazarlayan propaganda araçları olarak iş görmektedir.. Bu durumda biz İslam dininin propagandasını yapmak için her türlü iletişim ve propaganda araçlarından yararlanmalı bunlardan nasıl yararlanabiliriz diye kafa yormalıyız..

böyle olduğunda günlük hayatta ne kadar fırsat ve imkan olduğunu göreceğiz inşaAllah.. Görüş açması ve nasıl olacağı açısından Muhsin Kıraati'nin kitabı oldukça faydalı bir hazine gibi.. ve devam ediyoruz kitaba..

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Sonraki sayfalarda (16) Kıraati, İslam düşmanlarının başlangıçta her tür propaganda malzemelerini ve imkanlarını kullandıklarını anlatıyor. Örnek olarak Mescidi Dırar'ı getiren yazar Tevbe 107'yle konuyu açıklıyor:

"Zarar vermek, inkarı (pekiştirmek), mü'minlerin arasını ayırmak ve daha önce Allah'a ve elçisine karşı savaşanı gözlemek için MESCİD edinenler... "

Mescid ve camiler bu gün din propagandasının yapıldığı en güçlü mekanlar ve araçlardır.. Tıpkı okullar gibi. Eğer bir dini halka ulaştırmak istiyorsak yazılı sözlü görüntülü basın ve iletişim araçları dışında cami ve okulları da propagandacılarımızla doldurmak zorundayız.. Ya da teke tek anlatmak yerine bir camide güzel bir vaazı sağlamak, kadınların özel toplantı sohbet ve Kur'an okumaları gibi programlarına gidecek davetçiler yetiştirmek mektebimizin en önemli öncelikleri arasında olmalıdır. Bunun için seçilecek yol İmam Hatip Lisesi Mezunu olup sonrasında sınavsız geçişle ya da sınavlı olarak uzun dönem ilahiyat ve din kültürü öğretmenliklerini seçmek gerekiyor.. Dini tebliğ edecek çocuklarımızı ve gençlerimizi ülkemizde bu alanlara yönlendirmeliyiz..

Muhsin Kıraati, "Çok güçlü iletişim ve propaganda araçlarına saihp olan bir dünya karşısında cüz'i ve ferdi tebliğ ile yetinilemez. İslam davetçileri, birbirlerine destek olup, düzenli birkurum kurmalı ve tüm güçleri ile düşmanın kültür saldırısının aleyhinde kıyam etmelidirler. Eğer buna güç yetiremzlerse, diğer davetçiler onların yolunu sürdürmelidirler ve "La ilahe İllallah ve Muhammedun Resulullah" bayrağını her zaman dalgalandırmalıdırlar." diyerek bu tür parçacı çalışmaların yönetilip yönlendirileceği toplumda düzenli olarak yayılması gereken merkezlerin kurulmasına işaret etmektedir..

Mektebimizin şükürler olsun ki dernekleşme ve vakıflar yoluyla kurumlaşma tecrübeleri mevcuttur.. Özellikle İstanbul başta olmak üzere ülkemizin bir çok yerinde derneklerimiz mevcuttur. her gönüldaşımızın bulunduğu yerde mutlaka bir dernekle irtibata geçip oraya üye olması haftalık toplantıların düzenlenmesi ve desteklerini aralıksız sürdürmesi gerekmektedir..

Çünkü özellikle Ehlibeyt mektebi bilgi merkezli ve insanların toparlanacağı sistemden yoksun bir durumda değildir. Tersine mektebimizi temsil eden herkesin alimlerimizden birinin karşısında diz çöküp check up yaptırması gerekmektedir. yani günlük tüm amellerini doğru mu yapıyorum yanlış mı yapıyorum diye kontrol ettirmesi onları onaylatması gerekmektedir. İçinde bulunduğu günlük yaşamla ilgili düşebilceği muhtemel hataların kendisine sorulacağı ahiret hesabından önce kendisini bir Alimimize göstermesi gerekmektedir.. yoksa telafisi zor hatta imkansız olacak yanlışlar öteki dünyamızı berbat etmesinden korkulur..

işte bu fırsat nedeniyle Alimlerin derleyicilik ve toparlayıcılıklarına katkıda bulunmak onların yol göstericiliği ve öneri tavsiyeleriyle dini tebliğ davet ve propaganda yolları kararlaştırılabilecek, yerel çözümlere baş vurulabilecektir..

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Yazar Muhsin Kıraati bu başkanlık misyonunun çok önemsendiğini Uhud savaşı'nda Muhammed s.a.a. öldürüldüğü haberinin nelere malolduğunu örneğiyle açıklamaktadır.

[ME VA]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Tebliğ, tebliğ, tebliğ, ancak her bilgi sahibininde bilip izah ettiği gibi, Şu kesinlikle bilinmelidir ki İslami faaliyetlerin metodu, reddetmek, itham etmek, düşmanlık göstermek, yıkıcı tenkit ve dedikodularda bulunmak, alakayı kesmek değildir. Bilakis anlatmak,anlaşmak, ikna etmek, esasa taalluk etmeyen anlaşmazlıkları büyütmeden, müşterek noktalarda birleşmek hareket ve faaliyetleri yüürütmektir. Tebliğ, onu- bunu kötüleme, onunla bununla uğraşma yolu değildir. Tebliğ,davet yolu, Allahın rızasını talep ederek,Rasülüllah a.s yolundan giderek insanların selameti için çalışma,onları Rableriyle buluşturma yoludur.Bu gerçek ilim sahiplerinin ortak düşüncesidir.Bunun aksini söyleyen bilgi sahibi yok gibidir.Varsada böyle hareket edenlerin ilmi su üzerine yazılmış bilgi gibidir ,ne kendine ,nede başkasına faydası vardır...Qom_u_aşk hocam Çok hassas ve bir o kadarda elzem bir konuya değinmişsiniz, inş faydalananlardan oluruz. Kaleminize sağlık..

[Qom_u_ask]

Tebliğ Yöntemleri ve Kur'an ve TEbliğ/Muhsin Kıraati Kitabı

Teşekkürler Me'va hocam sizden de görüşlerinizi bekleriz inşaAllah.. konu devam edecek ancak size bir sorum olacak yazdıklarınızla ilgili.. iktidarlarla muhalefetin dili ve sorunları dile getiriş şekli aynı mıdır?..