Molla Hadi’nin “Manzume” eserine haşiye yazan Merhum Hideci’nin bir divanı vardır. Merhum Hideci ilginç bir olay naklediyor; bir mahallede ya da köyde mukaddes bir adam yaşardı. Adam bir gece ibadet etmek için mescide gitti. Mescit boştu, iki rekât namaz kıldıktan sonra birden mescit kapısından çıkan gıcırtı seslerini işitti. Kendi kendine “demek ki mescitte yalnız değilim, benden başka biri daha var” dedi. Şeytan ona vesvese etmeye başladı ve yüksek bir sesle namaz kılmaya başladı. Mukaddes görünüşlü zavallı adam, mescitteki o yabancının yarın mescitte gördüklerini mahalleliye ya da köylüye anlatacağı ümidiyle “Velazallin”deki meddi iyice uzatıp tam bir nizamla harfleri mahrecinden çıkarmaya başladı. Gafil adam ibadetinin insanlara yayılacağı sevinciyle geceyi sabaha kadar ibadet ve dua ederek mescitte geçirdi. Sabah hava aydınlanınca mescitten dışarı çıkacağı sırada zayıf ve açlıktan bitkin düşmüş bir köpeğin mescidin kapısından dışarı çıktığını gördü. Adam, birden kapıdan çıkan gıcırtıların sebebini anladı; hava soğuk olduğu için köpek mescide sığınmıştı. Mukaddes görünüşlü adamın gece boyu tüm ibadeti, gözyaşları ve duaları Allah’a yakınlaşmak için değil de meğerse mescide sığınan o köpek içinmiş.
Üstadın Huzurunda, s.23-24
Üstat Hasanzade Amuli’nin Eserlerinde Hikmetli Kıssalar,
Nubuğ Yayınevi Yazarlar Heyeti
Üstadın Huzurunda, s.23-24
Üstat Hasanzade Amuli’nin Eserlerinde Hikmetli Kıssalar,
Nubuğ Yayınevi Yazarlar Heyeti
Yorum