Ynt: KADININ KONUMU...İmam Humeyni’nin – Ks - Düşüncesinde...
Bu baba - oğul^'un ülkemizi ne hale getirdiğini bir, Allah bilir ... Allah bilir ya, tarih boyunca bunlar gibi ihanet eden olmadı İran'a. Ikibinbeşyüz yıl veya daha fazla süre boyunca İran'da gelmiş geçmiş bütün krallar şahlar hep haindi, - millete - ihanet etti hepsi de, hatta iyileri bile hıyanetkardı aslında, ama hiçbirinin ihaneti bu ikisininki kadar değildi. Bunların kendi ülkelerine ne ihanetlerde bulunduklarını bir Allah bilir; bunların işlediği cinayetler çok fazlaydı, hıyanetleriyse cinayetlerinden de fazlaydı! Rıza Han dönemini çoğunuz bilmez -hatırlamaz - belki; biz ne sahneler gördük o zaman ... Şu Kum'da, şu Kum'un muhterem hanımlarına, bütün şehirlerde muhterem hanımlara neler etmediler ... Ona - Rıza Han'a - öğretenlerin - ecnebi akıl hocalarının - işiydi bu, kıyafet devrimi adı altında kadınlarımızın tesettürlerini zorla açtılar, islamı ayaklar altına aldılar, müminlerin onurunu çiğnediler, kadınlarımızın haysiyet ve onurunu çiğnediler alabildiğine ... Onun memurları kadınlarımıza neler etmediler ki ... Örtülerine ... O şekilde hem de ... Ne kadar çarşaf ve başörtüsü yağmalandı - kalleşçe - bunlara bizzat şahittik biz; onun oğlunun -Muhammed Rıza Şah - "büyük medeniyet" (!) adı altında bu memlekete neler ettiğine de bizzat sizler şahit oldunuz ... (427)
17. 12. 1357
Kum'un hanımlarına bunların neler yaptığım bilemezsiniz siz .... Bir karakol âmiri vardı, şimdi hayatta mı, yoksa ölüp gitti mi, bilmiyorum; hanımlara çok feci davranıyordu. Anlatılanlara göre bir gün burnu kanadığı için, oturmuş ... Burnundan kan damlıyor ... Bu sırada oradan geçmekte olan bir kadına ilişiyor gözü, kadın çarşaflı veya başörtülü ... Adam burnunun kanını unutarak kadıncağıza saldırıyor ... Böyleydi bunlar işte ... Nitekim şu sonlarda da bunların millete neler ettiğini, bütün şehirler ve kasabalarda ne katliamlarda bulunduklarını, bizzat Kum'da ne felâketlere yol açtıklarını hepiniz gördünüz, şahid oldunuz.(428)
8. 1. 1358
* * *
Şehirlerde, kasabalarda, köylerde öyle şeyler oldu ki, ağza alınıp söylenecek gibi değil ... Bizim kadınlarımız öyle şeyler - gördüler ve -bilirler ki, tarihin yüzünün karasıdır .... Burada neler yaşandığını, neler olup bittiğini bilemezsiniz ... Burada, dinadamlannın merkezi olan şu Kum şehrinde neler yaptıklarını,kadmları gidip o kutlama ve eğlencelere katılmaları için evlerinden nasıl çekip dışarıya çıkardıklarını, örtünme yasağını kutlamaları için kadınları nasıl zorladıklarını - bilemezsiniz.(429)
3. 2. 1358
Asıl maksatları ahlaksızlık ve sapma yaratmaktı, ıslahat ve düzeltme gibi bir gayeleri yoktu asla. Asıl gaye, bir memleketin ilerleyip kalkınmasına izin verilmemesiydi. Binâenaleyh Rıza Han'ın Türkiye ve Batı'ya bakarak uyguladığı ve esasen uygulamakla görevlendirilmiş olduğu o "örtünme yasağı" nm memleketimizin maslahatına aykırı olduğunu buradan da anlamaktayız. (340)
26. 2. 1358
* * *
Şunu bilmeniz gerekir ki memleketimizin bütün fertleri baskı altında bulunuyordu. Örtünme yasağı adına ve milleti mahva sürüklemek gayesiyle bundan öncekinin^ o girişimi sırasında şu Kum'da diğer yerlerden daha fazla baskı uygulandığı söylenebilir, Tahran ve diğer yerlere de öyle; her yere baskı uyguladılar. (431)
23. 3. 1358
* * *
Bu baba - oğul^'un ülkemizi ne hale getirdiğini bir, Allah bilir ... Allah bilir ya, tarih boyunca bunlar gibi ihanet eden olmadı İran'a. Ikibinbeşyüz yıl veya daha fazla süre boyunca İran'da gelmiş geçmiş bütün krallar şahlar hep haindi, - millete - ihanet etti hepsi de, hatta iyileri bile hıyanetkardı aslında, ama hiçbirinin ihaneti bu ikisininki kadar değildi. Bunların kendi ülkelerine ne ihanetlerde bulunduklarını bir Allah bilir; bunların işlediği cinayetler çok fazlaydı, hıyanetleriyse cinayetlerinden de fazlaydı! Rıza Han dönemini çoğunuz bilmez -hatırlamaz - belki; biz ne sahneler gördük o zaman ... Şu Kum'da, şu Kum'un muhterem hanımlarına, bütün şehirlerde muhterem hanımlara neler etmediler ... Ona - Rıza Han'a - öğretenlerin - ecnebi akıl hocalarının - işiydi bu, kıyafet devrimi adı altında kadınlarımızın tesettürlerini zorla açtılar, islamı ayaklar altına aldılar, müminlerin onurunu çiğnediler, kadınlarımızın haysiyet ve onurunu çiğnediler alabildiğine ... Onun memurları kadınlarımıza neler etmediler ki ... Örtülerine ... O şekilde hem de ... Ne kadar çarşaf ve başörtüsü yağmalandı - kalleşçe - bunlara bizzat şahittik biz; onun oğlunun -Muhammed Rıza Şah - "büyük medeniyet" (!) adı altında bu memlekete neler ettiğine de bizzat sizler şahit oldunuz ... (427)
17. 12. 1357
Kum'un hanımlarına bunların neler yaptığım bilemezsiniz siz .... Bir karakol âmiri vardı, şimdi hayatta mı, yoksa ölüp gitti mi, bilmiyorum; hanımlara çok feci davranıyordu. Anlatılanlara göre bir gün burnu kanadığı için, oturmuş ... Burnundan kan damlıyor ... Bu sırada oradan geçmekte olan bir kadına ilişiyor gözü, kadın çarşaflı veya başörtülü ... Adam burnunun kanını unutarak kadıncağıza saldırıyor ... Böyleydi bunlar işte ... Nitekim şu sonlarda da bunların millete neler ettiğini, bütün şehirler ve kasabalarda ne katliamlarda bulunduklarını, bizzat Kum'da ne felâketlere yol açtıklarını hepiniz gördünüz, şahid oldunuz.(428)
8. 1. 1358
* * *
Şehirlerde, kasabalarda, köylerde öyle şeyler oldu ki, ağza alınıp söylenecek gibi değil ... Bizim kadınlarımız öyle şeyler - gördüler ve -bilirler ki, tarihin yüzünün karasıdır .... Burada neler yaşandığını, neler olup bittiğini bilemezsiniz ... Burada, dinadamlannın merkezi olan şu Kum şehrinde neler yaptıklarını,kadmları gidip o kutlama ve eğlencelere katılmaları için evlerinden nasıl çekip dışarıya çıkardıklarını, örtünme yasağını kutlamaları için kadınları nasıl zorladıklarını - bilemezsiniz.(429)
3. 2. 1358
Asıl maksatları ahlaksızlık ve sapma yaratmaktı, ıslahat ve düzeltme gibi bir gayeleri yoktu asla. Asıl gaye, bir memleketin ilerleyip kalkınmasına izin verilmemesiydi. Binâenaleyh Rıza Han'ın Türkiye ve Batı'ya bakarak uyguladığı ve esasen uygulamakla görevlendirilmiş olduğu o "örtünme yasağı" nm memleketimizin maslahatına aykırı olduğunu buradan da anlamaktayız. (340)
26. 2. 1358
* * *
Şunu bilmeniz gerekir ki memleketimizin bütün fertleri baskı altında bulunuyordu. Örtünme yasağı adına ve milleti mahva sürüklemek gayesiyle bundan öncekinin^ o girişimi sırasında şu Kum'da diğer yerlerden daha fazla baskı uygulandığı söylenebilir, Tahran ve diğer yerlere de öyle; her yere baskı uyguladılar. (431)
23. 3. 1358
* * *
Yorum