Ynt: AYET VE HADİSLERDE İMAMET
İmam Seçimi
İmam Mehdi (a.s) Sa’d bin Abdullah Kumi’nin kendisine, taraftarlarının kendi başlarına neden bir imam seçemeyeceğini sorması üzerine şöyle buyurmuştur: “O imam iyi midir, yoksa kötü mü?”
(Sa’d diyor ki: ) “İyidir”deyince şöyle buyurdu: “Acaba onlardan birinin iyi ve kötü hakkındaki görüşünün ne olduğunu bilmemesi ve neticede kötü bir insanı seçmesi mümkün müdür?”Ben: “Evet” deyince de şöyle buyurdu: “İşte bu yüzden! Senin için ikna olasın diye bir burhan getireyim.”
Daha sonra şöyle buyurdu: “Bana söyle: Acaba aziz ve celil olan Allah’ın seçtiği, kendilerine kitap indirdiği vahiy ve ismetle güçlendirdiği ümmetlerin ileri gelenleri olduğu, seçme hususunda onlardan daha güçlü bulunduğu halde Musa ve İsa’nın (a.s) akli üstünlükleri ve ilmi kemallerine rağmen seçmek istediklerinde bir münafığı seçmeleri ve onun mümin olduğunu sanmaları mümkün müdür?”
Ben: “Hayır” deyince şöyle buyurdu: “Musa Kelimullah akli üstünlüğüne, ilmi kemaline ve kendisine inen vahye rağmen Allah ile görüşmek için iman ve ihlaslarından hiç şüphe duymadığı kavminin ileri gelenlerinden ve ordusunun başlarından yetmiş kişiyi seçti, ama bu seçimi münafıkları da kapsadı. Aziz ve celil olan Allah şöyle buyurdu: “Musa kavminden yetmiş kişiyi bizi görmek için seçti.”
Dolayısıyla Allah’ın peygamber olarak seçtiği kimse bile iyi yerine kötüyü seçmekte ve de onun kötü değil de, iyi olduğunu zannetmektedir. Buradan da anlıyoruz ki (İmam) seçmek sadece kalbin gizliliklerinden haberdar olan (Allah’a) mahsustur.”[1]
--------------------
[1] Nur’us Sakaleyn, 2/76/283
ÖZEL İMAMET (1)
İmam Seçimi
İmam Mehdi (a.s) Sa’d bin Abdullah Kumi’nin kendisine, taraftarlarının kendi başlarına neden bir imam seçemeyeceğini sorması üzerine şöyle buyurmuştur: “O imam iyi midir, yoksa kötü mü?”
(Sa’d diyor ki: ) “İyidir”deyince şöyle buyurdu: “Acaba onlardan birinin iyi ve kötü hakkındaki görüşünün ne olduğunu bilmemesi ve neticede kötü bir insanı seçmesi mümkün müdür?”Ben: “Evet” deyince de şöyle buyurdu: “İşte bu yüzden! Senin için ikna olasın diye bir burhan getireyim.”
Daha sonra şöyle buyurdu: “Bana söyle: Acaba aziz ve celil olan Allah’ın seçtiği, kendilerine kitap indirdiği vahiy ve ismetle güçlendirdiği ümmetlerin ileri gelenleri olduğu, seçme hususunda onlardan daha güçlü bulunduğu halde Musa ve İsa’nın (a.s) akli üstünlükleri ve ilmi kemallerine rağmen seçmek istediklerinde bir münafığı seçmeleri ve onun mümin olduğunu sanmaları mümkün müdür?”
Ben: “Hayır” deyince şöyle buyurdu: “Musa Kelimullah akli üstünlüğüne, ilmi kemaline ve kendisine inen vahye rağmen Allah ile görüşmek için iman ve ihlaslarından hiç şüphe duymadığı kavminin ileri gelenlerinden ve ordusunun başlarından yetmiş kişiyi seçti, ama bu seçimi münafıkları da kapsadı. Aziz ve celil olan Allah şöyle buyurdu: “Musa kavminden yetmiş kişiyi bizi görmek için seçti.”
Dolayısıyla Allah’ın peygamber olarak seçtiği kimse bile iyi yerine kötüyü seçmekte ve de onun kötü değil de, iyi olduğunu zannetmektedir. Buradan da anlıyoruz ki (İmam) seçmek sadece kalbin gizliliklerinden haberdar olan (Allah’a) mahsustur.”[1]
--------------------
[1] Nur’us Sakaleyn, 2/76/283
Yorum