Önce klasik tanımı-anlayışı açıklayalım ;
"Nebi ve Rasul kavramları müteradif, yani eş anlamlı ifadelerdir. Kur’an’da “nebî”
ve “rasûl” kelimeleri peygamberler için kullanılmıştır. Ancak klâsik anlayışa göre,
ikisi arasında şöyle bir fark olduğu belirtilir: Rasul, kendisine kitap ve şeriat
gönderilen peygambere denir. Nebi ise, kendisine kitap ve şeriat gönderilmeyip,
kendisinden önceki rasulün kitap ve şeriatını insanlara tebliğ eden peygambere
denir. O halde her rasûl aynı zamanda nebîdir, ama her nebî rasûl değildir."
Nebi : Kendisine kitap ve şeriat gönderilmeyip, kendisinden önceki rasulün kitap
ve şeriatını insanlara tebliğ eden peygambere denir.
Şimdi ayetlerle bu tanımın nasıl çürütüldüğünü göreceksiniz ;
Ali İmran 81
Ve iz ehazellahu misakan nebiyyine lema ateytukum min kitabiv ve hikmetin
summe caekum rasulum musaddikul lima meakum le tu'minunne bihi ve le
tensurunneh, kale e akrartum ve ehaztum ala zalikum ısri, kalu akrarna, kale
feşhedu ve ene meakum mineş şahidîn.
Hani Allah, Nebilerden: «Ben size Kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekileri
tasdik eden bir Resul geldiğinde ona mutlaka inanıp yardım edeceksiniz» diye söz
almış, «Kabul ettiniz ve bu ahdimi yüklendiniz mi?» dediğinde, «Kabul ettik»
cevabını vermişler, bunun üzerine Allah: O halde şahit olun; ben de sizinle birlikte
şahitlik edenlerdenim, buyurmuştu.
Nebilere ne vermiş Allah'ımız kitap ve hikmet
Meryem 30
Kale inni abdullah, ataniyel kitabe ve cealeni nebiyya.
O dedi ki: haberiniz olsun ben Allahın kuluyum, o bana kitab verdi ve beni bir NEBİ yaptı
Bu ayet de İsa A.S'dan bahsedilmekte ve Nebi olduğu kitap verildiği ifade edilmektedir.
Bakınız aşağıdaki ayetlerde de dolaylı olarak bunun ifade edildiği görülmektedir ;
AHZAB 7
Ve iz ehazna minen nebiyyine misakahum ve minke ve min nuhiv ve ibrahime ve
musa ve isebni meryem, ve ehazna minhum misakan ğaliza.
Hani biz NEBİ'lerden sağlam söz almıştık. Senden, Nûh’tan, İbrahim, Mûsâ ve
Meryem oğlu İsa’dan da. Evet biz, onlardan sapa sağlam bir söz almıştık.
Bakınız ne diyor Musa A.S'a Nebi diyor , Musa A.S'a Tevrat indirldiğine ve kitap
sahibi olduğuna göre Nebiler kitap sahibidir diyebiliriz .
Yine İsa A.S'a incil indirilmiş olmasına rağmen O'nu Nebi olarak ifade ediyor Allah'ımız ....
DEMEK Kİ bu ayetlere göre klasik NEBİ VE RESUL tanımı Kuranı Kerime tersdir ve Kuranın ayetlerini inkar eden bir tanımdır.
Hala bu görüşe destek vermeyiniz Hakk'ı savunmak istiyorsanız.
Şüphesiz en doğrusunu Allah'ımız ve ResulAllah'ımız bilir.
"Nebi ve Rasul kavramları müteradif, yani eş anlamlı ifadelerdir. Kur’an’da “nebî”
ve “rasûl” kelimeleri peygamberler için kullanılmıştır. Ancak klâsik anlayışa göre,
ikisi arasında şöyle bir fark olduğu belirtilir: Rasul, kendisine kitap ve şeriat
gönderilen peygambere denir. Nebi ise, kendisine kitap ve şeriat gönderilmeyip,
kendisinden önceki rasulün kitap ve şeriatını insanlara tebliğ eden peygambere
denir. O halde her rasûl aynı zamanda nebîdir, ama her nebî rasûl değildir."
Nebi : Kendisine kitap ve şeriat gönderilmeyip, kendisinden önceki rasulün kitap
ve şeriatını insanlara tebliğ eden peygambere denir.
Şimdi ayetlerle bu tanımın nasıl çürütüldüğünü göreceksiniz ;
Ali İmran 81
Ve iz ehazellahu misakan nebiyyine lema ateytukum min kitabiv ve hikmetin
summe caekum rasulum musaddikul lima meakum le tu'minunne bihi ve le
tensurunneh, kale e akrartum ve ehaztum ala zalikum ısri, kalu akrarna, kale
feşhedu ve ene meakum mineş şahidîn.
Hani Allah, Nebilerden: «Ben size Kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekileri
tasdik eden bir Resul geldiğinde ona mutlaka inanıp yardım edeceksiniz» diye söz
almış, «Kabul ettiniz ve bu ahdimi yüklendiniz mi?» dediğinde, «Kabul ettik»
cevabını vermişler, bunun üzerine Allah: O halde şahit olun; ben de sizinle birlikte
şahitlik edenlerdenim, buyurmuştu.
Nebilere ne vermiş Allah'ımız kitap ve hikmet
Meryem 30
Kale inni abdullah, ataniyel kitabe ve cealeni nebiyya.
O dedi ki: haberiniz olsun ben Allahın kuluyum, o bana kitab verdi ve beni bir NEBİ yaptı
Bu ayet de İsa A.S'dan bahsedilmekte ve Nebi olduğu kitap verildiği ifade edilmektedir.
Bakınız aşağıdaki ayetlerde de dolaylı olarak bunun ifade edildiği görülmektedir ;
AHZAB 7
Ve iz ehazna minen nebiyyine misakahum ve minke ve min nuhiv ve ibrahime ve
musa ve isebni meryem, ve ehazna minhum misakan ğaliza.
Hani biz NEBİ'lerden sağlam söz almıştık. Senden, Nûh’tan, İbrahim, Mûsâ ve
Meryem oğlu İsa’dan da. Evet biz, onlardan sapa sağlam bir söz almıştık.
Bakınız ne diyor Musa A.S'a Nebi diyor , Musa A.S'a Tevrat indirldiğine ve kitap
sahibi olduğuna göre Nebiler kitap sahibidir diyebiliriz .
Yine İsa A.S'a incil indirilmiş olmasına rağmen O'nu Nebi olarak ifade ediyor Allah'ımız ....
DEMEK Kİ bu ayetlere göre klasik NEBİ VE RESUL tanımı Kuranı Kerime tersdir ve Kuranın ayetlerini inkar eden bir tanımdır.
Hala bu görüşe destek vermeyiniz Hakk'ı savunmak istiyorsanız.
Şüphesiz en doğrusunu Allah'ımız ve ResulAllah'ımız bilir.
Yorum