Bismillah
arkadaşlar merhaba ilk olrak ele alacağımız konu evrim teorik kısmı ve pratiksel uyuşmazlık
arkadaşlar iilk olarak ateizm'in absürd olan hayat tarzını anlatmak isterim mesela albert camus'un veba kitabını okuduğumuzda orada bir kaç şahsiyet göreceğiz 1.şahıs dini görüşü olan bir rahip 2. şahis bilimsel ve toplumcu bir filozof 3.şahıs bu 2'sinede inanmayan biri albert camusun hayali kurgusundaki oran şehride bir veba patlak verir 1.şahıs yani dini görüşü olan şahıs onun görüşü şudur bizim yaptıklarımızı bilen ve herşeyi yaratan bir güç vardır ve ben onun karşısında bir takım sorumluklarım var o yüzden veba'ya karşı mucadele etmeliyim.2. şahıs filozof ise
maddeciir ve dünyaya bakış biçimi şudur evren şuursuz idraksızdır ama insan şuurludur o zaman benim insana karşı bir sorumluluğum vardır diyerek vebaya karşı mücadele eder 3.şahıs ise 2'sini aksine doğruluk içeren mantıksal akıl yürütmeye dayanan görüşü vardır yani bu evren şuursuzdur insanlar şuurludur ama hiç kusura bakmasın insanlar ben kendimi bu tür işler için feda edemem sonuçta şu dünyaya 60-70 senelik ömrüm var ve ben bunu başkaları için harcayamam şimdi okuduğunuzda belki 3.şahsı bencilikle şuçlayabiliriz ama aksine akılcıdır zaten 3. şahısda maddecidir ve asıl anlatmak istediği şudur ben insanlar için kendimi feda edebilirim ama bunu sonucu ölürüm ve toprağa giderim insanlar benim için yas tutarlar ama bunu hiçbirşeye etkisi yoktur çünkü ben zaten yok olmuşum artık ne olursa olsun bana etkisi olmaz bu şahıs ise albert camusa göre ta kendisidir işte maddecilik bu kadar saçma dır asıl öz olarak 3.şahıs maddeciliği tam temsil etmektedir diğer maddceciler'in görüşü şudur yani biz felsefede maddeciyiz ama ahlakta idealistiz yani ben bilisel ölçüde allahı reddediyorum ama ahlaksal orana senin kadar allahı tanıyorum. şimdi meseleye gelmek istiyorum yalnız kavrayabilmeniz için örneklerle gitme ihtiyacını duyuyorum mesela bir fizikçi düşünelim hayatını fizik kanunlarına adamış marie curie'den hiç şüphesiz bilime katkıları gözardı edilmeyecek bir kadındır hatta bilim için ölen kadın denilir kendisine peki kendisini ne için feda etti birkaç atomun etkilerini bulabilme uğruna şimdi bu biraz saçma geliyor ama bazılarına göre çok duygusal bir olaydırda ama mantıksal bakıldığında saçmadır onun hedefi idealleri için ölüm mantıksal olarak saçma olmadığı anlamına gelmez neyse şimdi evim ile ilgili söyleyeceklerimize gelelim şimdi kendimin katıldığı bir tartışmadan sonuç kısmını daha uygun aklınıza oturacağını tahmin ediyorum bir sosyalist olan bir genç ile tartışıyordum aynı zamanda bu kişi ateist ve evrimcidir sürekli sorduğum soru şu idi sen kendini toprağa gidip yok olacağını bildiğin halde neden burjuvaya karşı kendini feda etmek uğruna hareket ediyorusun halbuki ölürsen senin kendini feda ettiğin insanların sana ne etkisi vardır etkisi yoktur sadece senin aptalığınla sonuçlanan bir şey olmaz mı yani senin feda etiğin şeyin sana hiç bir faydası olmadığı halde kendini yok olmaya mahkum edebilecek kadar kendini bu işe vermek ahmakça değil mi dedim.onun verdiği yanıt çok dikkat çekici bana dedi ki sen ne kadar bencilce konuşuyorsun ne kadar faydacısın vb... benim yanıtım ise şu oldu kardeşim sen şuan teoride ikrar ettğin evrimi reddediyorsun yani sen bi yandan diyorsun ki evrim vardır ki bu canlının çevreye uyum şartlarına göre şuan ki haline gelmiştir bi yandada yaptığın hareket evrime karşı bunun nedeni beynimiz evrime göre oluşmuştur ve evrim diyor ki güçlü olan kazanır uyum sağlayan hayatta kalır yani güçlü kazanır ama yaptığın hareket ise güçsüzün yanında yer alıp
evirimin pratikte reddediyorsun halbu ki senin teoride iddaa ettiğin şeye göre sen o zaman evrimleşmemişsin hatta evrimede meydan okuyarak diyorsun ki evrim faydacılıktır yani evrim bencilliktir bundan bahsediyorsun peki neden senin beynin evrimleşmeden eser yok halbu ki canlı hayatta kalması için çevreye uyum sağlar ister sen ise çevrenin etkisine karşı savaşıyorsun .sonuç evrime inanan insanlar sadece teorik olarak evrime inanır ama pratikte evrimi bizden daha fazla reddeder.
arkadaşlar merhaba ilk olrak ele alacağımız konu evrim teorik kısmı ve pratiksel uyuşmazlık
arkadaşlar iilk olarak ateizm'in absürd olan hayat tarzını anlatmak isterim mesela albert camus'un veba kitabını okuduğumuzda orada bir kaç şahsiyet göreceğiz 1.şahıs dini görüşü olan bir rahip 2. şahis bilimsel ve toplumcu bir filozof 3.şahıs bu 2'sinede inanmayan biri albert camusun hayali kurgusundaki oran şehride bir veba patlak verir 1.şahıs yani dini görüşü olan şahıs onun görüşü şudur bizim yaptıklarımızı bilen ve herşeyi yaratan bir güç vardır ve ben onun karşısında bir takım sorumluklarım var o yüzden veba'ya karşı mucadele etmeliyim.2. şahıs filozof ise
maddeciir ve dünyaya bakış biçimi şudur evren şuursuz idraksızdır ama insan şuurludur o zaman benim insana karşı bir sorumluluğum vardır diyerek vebaya karşı mücadele eder 3.şahıs ise 2'sini aksine doğruluk içeren mantıksal akıl yürütmeye dayanan görüşü vardır yani bu evren şuursuzdur insanlar şuurludur ama hiç kusura bakmasın insanlar ben kendimi bu tür işler için feda edemem sonuçta şu dünyaya 60-70 senelik ömrüm var ve ben bunu başkaları için harcayamam şimdi okuduğunuzda belki 3.şahsı bencilikle şuçlayabiliriz ama aksine akılcıdır zaten 3. şahısda maddecidir ve asıl anlatmak istediği şudur ben insanlar için kendimi feda edebilirim ama bunu sonucu ölürüm ve toprağa giderim insanlar benim için yas tutarlar ama bunu hiçbirşeye etkisi yoktur çünkü ben zaten yok olmuşum artık ne olursa olsun bana etkisi olmaz bu şahıs ise albert camusa göre ta kendisidir işte maddecilik bu kadar saçma dır asıl öz olarak 3.şahıs maddeciliği tam temsil etmektedir diğer maddceciler'in görüşü şudur yani biz felsefede maddeciyiz ama ahlakta idealistiz yani ben bilisel ölçüde allahı reddediyorum ama ahlaksal orana senin kadar allahı tanıyorum. şimdi meseleye gelmek istiyorum yalnız kavrayabilmeniz için örneklerle gitme ihtiyacını duyuyorum mesela bir fizikçi düşünelim hayatını fizik kanunlarına adamış marie curie'den hiç şüphesiz bilime katkıları gözardı edilmeyecek bir kadındır hatta bilim için ölen kadın denilir kendisine peki kendisini ne için feda etti birkaç atomun etkilerini bulabilme uğruna şimdi bu biraz saçma geliyor ama bazılarına göre çok duygusal bir olaydırda ama mantıksal bakıldığında saçmadır onun hedefi idealleri için ölüm mantıksal olarak saçma olmadığı anlamına gelmez neyse şimdi evim ile ilgili söyleyeceklerimize gelelim şimdi kendimin katıldığı bir tartışmadan sonuç kısmını daha uygun aklınıza oturacağını tahmin ediyorum bir sosyalist olan bir genç ile tartışıyordum aynı zamanda bu kişi ateist ve evrimcidir sürekli sorduğum soru şu idi sen kendini toprağa gidip yok olacağını bildiğin halde neden burjuvaya karşı kendini feda etmek uğruna hareket ediyorusun halbuki ölürsen senin kendini feda ettiğin insanların sana ne etkisi vardır etkisi yoktur sadece senin aptalığınla sonuçlanan bir şey olmaz mı yani senin feda etiğin şeyin sana hiç bir faydası olmadığı halde kendini yok olmaya mahkum edebilecek kadar kendini bu işe vermek ahmakça değil mi dedim.onun verdiği yanıt çok dikkat çekici bana dedi ki sen ne kadar bencilce konuşuyorsun ne kadar faydacısın vb... benim yanıtım ise şu oldu kardeşim sen şuan teoride ikrar ettğin evrimi reddediyorsun yani sen bi yandan diyorsun ki evrim vardır ki bu canlının çevreye uyum şartlarına göre şuan ki haline gelmiştir bi yandada yaptığın hareket evrime karşı bunun nedeni beynimiz evrime göre oluşmuştur ve evrim diyor ki güçlü olan kazanır uyum sağlayan hayatta kalır yani güçlü kazanır ama yaptığın hareket ise güçsüzün yanında yer alıp
evirimin pratikte reddediyorsun halbu ki senin teoride iddaa ettiğin şeye göre sen o zaman evrimleşmemişsin hatta evrimede meydan okuyarak diyorsun ki evrim faydacılıktır yani evrim bencilliktir bundan bahsediyorsun peki neden senin beynin evrimleşmeden eser yok halbu ki canlı hayatta kalması için çevreye uyum sağlar ister sen ise çevrenin etkisine karşı savaşıyorsun .sonuç evrime inanan insanlar sadece teorik olarak evrime inanır ama pratikte evrimi bizden daha fazla reddeder.
Yorum