Herhangi bir Egitim merkezinde:
Atheist olan Felsefe Professoru sinifinin karsisinda gecmis ve yeni olan ögrencilerinden bir tanesini ayaga kalkmasini rica ediyor.
"Sen Müslümansin , degil mi oglum?"
"Evet , Professorum."
"Böylece Yaradana inaniyorusun?"
"Kesin ( Mutlaka)."
"Yaradan iyi mi?"
"Elbetde iyi ! Allah tabiki iyi."
"Allah herseye kadir mi? ALLAH herseyi yapabilirmi?"
"Evet."
Professor bir an icin düsünüyor ve sirtiyor.
"Burada bir sey var diyelim . Mesela diyelimki burada bir hasta bir kimse varve sen onu sagligina kavusturabilyiorsun. Sen bunu yapabilyiorsun. Sen yardimci olurmuydun o zaman? Denermiydin o zaman?"
"Evet Proffesörüm tabiki yapardim."
"Böylece sen iyi birisin ……..“
"Ben ama öyle demezdim ."
Neden sen öyle demezdin? Sen yapabilsen sakat rahatsiz bir insana yaridm ederdin yapabilsen, bir cok insan bunu yapardi yapabilselerdi, …………. ama ALLAH yapmiyor.
[Hic bir cevap yok]
O yapmiyor, veya yapiyormu? Benim kardesim bir Müslümandi ve Allaha yalvardigi halde ona sifa vermesi icin öldü. Nasil iyi olabilir Yaradan? Hmmm? Bunu cevaplaya bilirmisin bana ?"
[Hic bir cevap yok]
Yasli adam anlaysili bir tavirla . "Hayir , hayir yapamiyorsun, veya cevaplayabiliyormusn?" Bir yudum su aliyor masasindaki olan bardagindan , ögrenciye gevsemesi icin zaman veriyor. Felsefede , yenilere sert davranmamak lazim. Simdi tekradan baslayalim , genc arkadasim " "YARADAN iyi mi ?"
" Eh ….. evet."
"Seytan iyi mi?"
"Hayir."
"Seytan nereden gelyior?"
Örenci duraksiyor……. Yaradandan...
Evet bu dogru. Allah seytani yaratti, dogru degilmi? Yasli adam kemikleri ortaya cikmis parmaklariyla seyreklesmis saclarinin icininden geciriy ve siritan ögrensilerine dönüyor. "Sanirim bu sömesterde Cok eglenicez , bay ve bayanlar,." Tekrar müslümana dönüyor. "söyle bana , Kötülük var mi bu dünayada , oglum?"
"Evet , Professorum."
"Kötülük heryerde var, nerele baksan var, dogru degilmi? Allah mi yaratti bunlari?"
"Evet."
Kim bu Kötülükleri yaratti?
[Hic cevap yok ]
Hastalik var mi bu dünyada ? Ahlaksizlik ? Nefret? Cirkinlik? Bütün bu feci selyer - mevcut mu bunlar bu dünyada?"
Ögrenci etrafina bakiniyor ve „EVET„ diyor.
Kim yaratti bunlari?"
[Hic cevap yok]
Proffesor aniden ögrencilerine bagiriyor. "KIM YARATTI BUNLARI? SÖYLE BANA BUNU LÜTFEN!" Professor tehdit edici bir sekilde Müslüman ögrenciye yaklasiyor ve nerdeyse yüzünün icine giricekmis gibi . Cok alcak bir sesle : "Allah yaratti bütün bu kötülükleri, dogru degilmi , oglum?"
[Hic cevap yok]
Ögrenci sakin olmaya calsiyor ve Proffesörüne dalgin bir sekilde bakiyor ve basarisiz olyuor. Aniden Egitimci sinifina saldiriya gecmek icin acilyior, kocamis bir Panthergibi. Sinif büyülenmis gibi oturuyor. "Söyleyin bana" diyerek devam ediyor, "Nasil olurda , Tanri iyi olur, bütün bu kötükleri zaman icerisnde yaratti? Proffesor kolunu etrafinda salliyor, Kütülüklerin bütün dünyayi kaplamsi icin mi . Bütün bu Nefretler, Vahsetler , bütün bu acilari, bütün bu eziyet ve izdiraplari, bütün bu ölümü ve Cirkinligi ( kötülükleri) ve büzün bu dertleri yaratti bütün bunlar bu iyi olan Tanridan degilmi bu dünyada olan hersey, degilmi genc?
[Hic cevap yok]
Görmüyormusun her yerde, etrafinda? Huh? Tenefüs. "Görmüyormusun?" Professor tekrardan ögrencinin yüzüne yaslanyior ve fisildiyor, Tanri iyi mi?"
[Hic cevap yok]
"Tanriya inanyiormusun , oglum?"
Ögrencinin sesi bezgin bir sekilde . "Evet, Professor. inaniyorum."
Proffesor de bezgin bir sekilde ve söyle diyor "BILIM bize bes tane duyu vermis , bu dünyayi algilayabilmen icin kullandigin um die Welt um dich zu özdeslestirmen ve gözetlemen icin . Sen Tanriyi hic göremdin dimi ,yoksa evet mi?
"Hayir, Professor. Ben hic görmedim ."
"Söyle bakalim hic duydun mu sen Tanriyi?"
"Hayir, Professor. Onu da yapmadim ."
"Hic sen tanriyi Hissettinmi,veya taddin mi, veya kokladinmi...kisaca , hic tanrin olduguna dair bir duyu organinla hissiyatin oldu mu, herhangi bir sekilde?"
[Hic cevap yok]
"Cevap ver bana bakim lütfen!!!"
"Hayir, Professor, korkarim ki hic biri yok ."
"Sen KORKUYORSUN... olmadigi icin ?"
"Hayir , Professor."
"Ve yinede inaniyorsun ona?"
"...evet..." "Bunu INANCIMIZ istiyor!"
Altini cizerek söylerken Professor bilincli bir sekilde sirityior. Deneysel analizlerin Sartlarindan ve denetlebiliceklerden ve kanitlanabilcek Protokollünden , diyor ki Bilim Senin tanrinin yok oldugunu. Sen ne diyorusn buna, oglum? Nerde simdi tanrin?"
[Ögrenci cevap vermyior]
"Yerine oturabilirsin lütfen." Müslüman ögrenci oturuyor... Vurulmus bir sekilde.
Baska bir müslüman elini kaldiriyor.
"Professorum , sinifa aciklik getirebilirmiyim ?"
Proffesor onun yönüne dönüyor ve gülümsüyor. "Ah, bir Müslüman daha ! Gel, gel , Genc adam . Bir kac ilmi kelimelerde sen söyle toplantiya." Müslüman genc etrafina bakiniyor.
"bir kac entersan noktalar vardir sizin burda ele aldiginiz, Professor. Simdi benim size bir sorum olucak . Sicaklik (isi ) diye bir sey var mi?"
Evet diye yanitlyior Professor. "Sicaklik var."
"Sogukluk diye bir sey varmi?"
"Evet , oglum, sogukluk da var."
"Hayir , Professor, sogukluk diye bir sey yok ."
Proffesörün gülümsemesi donyuor. Aniden cevre buz kesiliyor yani soguyor. Ikinci Müslüman genc devam ediyor.
siz farkli sekillerde sicakliklar hissedebilrisiniz, cok sicak , Super-sicak, Mega-sicak, beyaz sicak, cok azicik sicak veya hic bir sicaklik ama yinede "Soguk" diye denilen birsey yok. Bizler sifirin altinda 458 dereceye ulasabiliriz ,ama bu demek degildir ki sicagin olmadigi, ama biz bunu ilerisne gidemeyiz. Hic bir sey yok , soguk diye, aksi takdirde budurumda 458 derceden daha 458 devam edebilmemiz gerkiridi- - Görüyorusnuz ki Professorüm, Soguk sadce bir kelime, kullanigimiz- sicakligin olmayisini anlatabilmek icin. Bizler sogugu ölcemyioruz. "Ama sicakligi isildenetirin birimleriyle ölcebiliyoruz, cünki sicaklik enerji oldugu icin. Soguk sicagin zitti degildir sadece , bilakis sadce onun o anki mevcut olmayisidir
Sesislik..... Bir igne düsüyor, sinifin herhangi bir yerinde.
"Karanlik diye bir sey var mi , Professorum?"
"Bu aptalca bir soru , evladim. Gece ne ki , karanlik degilde? Sen neye varmak istiyorusun...?"
"Yani siz var diyorsunuz degilmi?"
"Evet..."
"Yine bir yanlisiniz var . . Sizin los isiginiz olabilir , normal aydinliginiz, berrak isik , parildayan siginiz , ama olmadiginda , da vakit karanlik deriz , degilmi. bu olani aciklayabilmek icin tarif edebilmek icin kullanigimiz kelime bu Karanlik. Aslinda karanlik diye bir sey yok degilmi. Cünki olmus olsa o vakit tarif edilebilmesi gerkiyor, dann o vakit karanliklarin daha karanligini yapabilmemiz gerkyior ve daha sonra bana verebilmeniz icin und mir ein Glas davon zu geben. Yapabilirminiz .......... karanliklarin daha karanliginidan bir bardaka verebilirmisniz bana, Professorüm"
Herseye ragmen Professor önünde duran genc „arsiza“ gülümsüyor . Hakkikaten cok iyi bir sömester olucak . "Senin icin bir sakincasi yoksa , neye varmak yani anlatmak istedigini aciklaya bilirmisin genc bey.”
"Evet , sayin Professorum. Ben sunu anlatmak istiyorum, sizin Felsefe kosullariniz hatali oldugunu ve bununla birlikte vardiginiz sonuc da hatali olmali……...."
" Professor zehirli bir sekilde. "Hatali ...? nasil cesaret edebilrsin...!"
"Anlatmami müsade edermisniz, benim sizlere anlatmak istedigimi ?" Sinif Pür dikkat kessilmis dinliyor.
"Anlat ... anlat hele..." Professor harika bir sekilde sinirlerine hakim olmaya calisiyor .
Diger ögrencinin deavm edebilmesi elini kaldiriyor Sinifi susturmak icin. [COLOR=yellowgreen]
"Siz ikicilige prensiplerine göre calisiyorsunuz," diye aciklyior Müslüman,“ Misal ölümden sonra baska bir yasamin oldugunu söylüyorusnuz, iyi ve kötü bir Yaradanin oldugunu söylüyorsunsuz. Siz Yaradanin Konseptini kisitli yani sinirli olarak bakyiorunsuz, ölcebilicegimiz birsey olarak. Professorum, BILIM (ILIM) akilla bilimle anlatilamiyor. Ama siz hic elektriklenmeyi ve miknatislanmayi görmediniz ve bunlarin nerede kaldigini tümünü anlamis degilsiniz.
Den Ölümü yasamin zitti olarak görmek, su anlamda hakikati yanlis yorumlamak anlamina gelir, Ölümün bir Görülür dokunulur (Substantiv = almancada bir grammer kelimesi = görülen-dokunulan- hissedilen-koklanabilen ve duyulabilen herseyin ismi vardir ve büyük yazilir= olan bir seyin anlamina gelir)var olman birsey olarak nitelendiriyiroyunruz . "Ölüm yasamin zitti degil dir sadce onun o an da olmayisidir." Genc bir gazeteyi elinde tutuyor, onu okumakla mesgul olan biraz önce yanindaki oturan sira komsusunun masasindan aldigi , "Buda bu ülkenin en cirkin Revolver yapraklarindan biri , Professorum. Ahlaksizlik soysuzluk diye bri sey var mi?"
"Elbetteki var , sadce bir bakiniz..."
"Sizler yine yanliyorunuz. Görebildiginiz kadar , Ahlaksizlik ve soysuzluk sadece ahlakin olmayisi. Adaletsizlik diye bir sey var mi? Hayir."Adaletsizlik sadece Ahlakin o an olmayisidir. Kötülük diye bir sey var mi?" Mülsüman bir anlik duraksyior( molla yapiyor) . "Kötülük sadce iyiligin ve ihsanin olmayisi degilmidir?"
Professor un yüzün rengi degismis, uyarici bir renk almis. O bütün bunlara cevap veremdigi icin o kadar o kadar sinirlenmis ki.
Müslüman devam ediyor. "Bu dünyada fenalik (kötülük) diye birsey varsa ,hepimizin bildigi kadar var oldugunu biliyoruz Proffesorum, Yaradan öyle bir eser yapmis olmali ki , bütün bu kötülüklerin acentalarin icinden cikabilmek icin. Yaradanin yarattigi bu eser nedir?Islamiyet bize sunu sölüyor, herkesin kendisinin dikkat etmesinin gerektigini, hangi yöne secim yaptigini secimi iyilik mi yoksa kötülük mü."
Professor öfkeli bir sekilde kendisini savunmaya calisiyor.
"Bir felsefe bilim adami olarak bunu bir secim olarak gözetmiyorum ,bir realist olarak ne yaradanin Konseptini nede herhangi bir teolojik (dinin) etken oldugunu kabul ediyorum, nede onun bir dünyanin dengesi oldugunu, cünki yaradan gözetlenemyior ."
"Benim bu dünayda Yaradanin veridgi ahlaki degerlerin giderek yok olusunun en kolay gözetlenebiliciek bir fenomen oldugunu düsünmüstüm," diyerek cevap veriyor müslüman "Millonlarca satis yapyior gazterleri bu gercekleri üzeri yazarak ! Bana söylermisniz Proffesörum, Sizler ögrencilerinize maymundan geldiginizi söyleyerek mi egitiyorusunuz?"
"Eger sen dogal olan evrimteorisisni ilgili olarak diyorsan , evet genc adam , evet dogal olarak yapiyorum."
"Siz kendi gözlerinizle evrimi gözetliyebildiniz mi ,Professorum?"
Professor disleriyle höpürdetme sesleri yapiyor ve ögrencisinin tarafina rahat ve kaskati bir bakis bagisliyor.
"Proffesorum. Madem ki evrimi kimse islem yaparken görmediginden ve kimsenin bunu ispatlayamacagina göre, bu prosedörün yürülükte olan bir caba olduguna göre, sizin verdiginiz ders kendi fikriniz degilmi? Buna göre siz bir bilim adami degilsiniz , yoksa bir papaz misiniz?"
" Felsefe tartismasinin isiginin altinda senin yaptigin terbiysizligi görmemezlige geliyorum ve üzerinde durmak istemyiorum. Konusmani bitirdinmi ?"diye hirliyor Professor.
"Yani siz Yaradanin Ahlaki degerlini kabul etmiyorusnuz , Size dogru ve adil olani yapma davetini kabul etmiyorsunuz?"
"Ben olani kabul ediyorum - oda bilim!"
"Ahh! SU BILIM!" ögrencinin yüzünde bir siritma belirleniyor.
"Siz söylediginiz , Bilimin gözetlenbilicek bir etüt ve bir fenomen oldugunu. Bilimdeki gerekenler de hatali..."
"BILIM HATALI MI..?" diyerek tisliyor Professor. Sinif telaslanyior. Müslüman sinifindaki telasin sakinlesmesini bekliyor.
"Su noktadan itibaren devam etmek istyiorum , biraz önceki diger ögrencinin biraktiginiz noktatdan itibaren, ne demek istedigimi anlatabimek icin size bir misal verebilirmiyim ?"
Pofessor susuyor akilica .
Müslüman odada bakiniyor "Sinifta biri varmi , hayatinda hic tenefüss ettigimiz havayai gören, der jemals Luft gesehen hat, Oksijeni, Moleküleri, Atomlari, Proffesorun beynini?" Sinif gülme krizine giriyor. Müslüman yasli ve ihtiya olan , kirilgan Hocasina gösteriyor. "Burada herhangi biri var mi Proffesorun beynin görmüs olan ... Proffesorun beynini hissetmis olan , Proffesorun beynini dokunmus olan, veya proffesorun beynini koklamis olan ? Hic bir kimse yok sanirim . Müslüman üzgün bir sekilde kafasini salliyor . Durum sunu gösteriyor , hic bir kimse nin duyusal olarak hic bir sekilde Proffesorun beynin herhangi bir sekilde var olsunu ispatlayamadigini . Deneysel olarak empiriyonismus un sartlari, saglam ve kanitlanabilen
SIMDI HERKESIN KENDI ELINDE ISLAMIYETI ÜZERINDE DAHA COK BILGI TOPLAMYI ;DAHA COK ARASTIRMA YAPMAYI VE ÖGRENMEYI, YARADANDAN HAKKINDA , YARADILISIN GAYENIN HAKKINI ÖGRENMEYI ; YARADADILISN VE YASAMIN ; PEYGAMBERLER HAKKINDA VE YARDANIN VE KUTSAL OLAN KITAPLAR ;ÖZELLIKLE KUR’ANI KERIM. VE DAHA SONRA SIZIN KENDI SECIMINIZ MÜSLÜMAN OLMAYA OLMAMAK VE: KUR’ANIN YAKLASIK TERCUMESININ ANLAMINDA SU NU SÖYLEMK ISTIYOR (KUR’AN KISACA TERCUME EDILECEK BIR KITAP DEGIL YAKLASIK ANLAMA GELYIOR DIYE TERCUME EDILYIOR KULLANYILIOR ALMANCADA ) BEDEUTUNG DES QUR'AN HEISST ES" DINDE ZORLAMA VE BASKI YOK "
Dinde zorlama yok , dogru olan yol berrak ve kusurlu (hatali) olandan ayirt edilebilcek sekilde dir. Ve yanlis tapinmalardan sakinmalrini ve Allahu Tealaya (c.c.), yaradna , inanmayi, elinizde öyle sabit bir sey olur ki hic bir zaman kirilmayan Allah (c.c) herseyi duyan ve bilendir (256). Allah (c.c) ist der koruyandir inananlarin Rehberi dir. Onlari karanliktan aydinliga getirendir, inancsiz olanlarin Rehberi ise, hatali tapindiklaridir Tanrilaridir. Onlari isikdan karanliga getiren...(257)" Kur’ani Kerimden (2.sure, ayet 256-257)Bunlar arapcada daha cok güzel
Müslüman oturuyor ... Cünki Koltuklar onun icin varlar!!! Her kim Islamiyeti ögrenmek isterse önce ön yargilarini - hatali olan düsüncelerini bir kenara birakmasi gerekir, ve hatali olan "Tanri simasini ". Sonuc sudur ki hiristiyanlar yaradani görebilyiorsa , o vakit müslümanlar da görebiliyior, hatalidir. Misal su ayatelerde bilhassa anlatyior teslis yani üclemeyi olmaysini anlatyior:
Yaradan olan Allahin adiyla , O Allah ki, Rahim ve Kerimdir,merhametli ve sefkatlidir.
1. O Allah, tekdir;
2. Allah, bagimsiz olan ve herkesin yalvardigi .
3. O dogurulmamis ve dogurmamistir;
4. Ve hic kimse ona benzemez ( onun gibi degildir)
Ne zaman olursa olsun islamiyetle alakali bir tartismaya katildiginiz vakit , size birinin dogrularini bildigini söylicek olursa ve Müslümanlarin karanlikta yollarini kaybettiklerini söylerse , o vakit tüm diger kanitlari bir kenara birakmali ve bir teklifte bulunmali . O insana su soruyu sormali " Aksini ispat eden bir test varmi senin dininde? Herhangi bir delil var mi senin dininde bunu ispatlyan delil var mi ve senin yanlis tahminler üzerinde oldugunu kanitlayan, eger ki birseyin var olsunu ispatliyabilirsen?" Ben size simdiden diyebilirmki bunun gibi seyleri o insanin , hic birseyi kanitlayamiyacaginiza söz veririm. Bu su demektir ki yanlizca fikirlerini yaninda olmadikalrindan degil, Sadce inanclarini yani düsüdüklerini degil , aksine baska kisilerede suna bilmemeleri gerektiginden ve hakkisz oldukalrini kanitlamarini gerektiginden. Islamiyet bunu sunuyor. Kusursuz bir örnek veriyor Islamiyetin ve insanin hangi secenekleri oldugunu ve dafür wie Islam dem Menschen die Möglichkeit bietet seine Saglam bir seklide denetlemyi dördüncu Surede . Sure 4 (An-Nisa), Ayet 82 söyle diyor: "Hic mi düsünmüyorusnuz Kur’ani kerim hakkkinda? Egerki ALLAH ‚tan baska herhangi birinsden olsaydi ve sizler icininde celiskiler bulurdunuz." Bu acikca bir meydan okuma müslüman olmayan ksilere. Aslinda Müslüman olmayan kisleri hata bulmaya davet ediyor. Konun ciddiyetinden ve zorluklarinda bakmazsak eger , böyle bir maydan okumanin tabi degildir insanlarin yaratilsinda . Okulda bir sinav yazdiktan sonra hic sonunda bitiridikten sonra yazilmiyacak birsey, "Bu ödev (sinav kusurusz harikuladedir. Hic bir hata yoktur . Bulabilirseniz bulun bakim !" Böyle bir sey yapilmaz. Ögretmen bir kusur yani hata bulana kadar rahat etmeycektir. Tam bu sekilde Kur’an insanlara hitab ediyor
Ben sehadet ediyorum ki Allah tan baska ilahin olmadigina ve Hz. Muhammed (S.A.V.)onun O'nun kulu ve peygamberi olduguna
[/COLOR
)
masal yazmakla kalmamış birde masala uygun kafasında resimler canlandırarak bunu kağıda dökmüş
Yorum