Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

Daraltma
Bu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

    bu bölümde, ünlü ateist'in teistlige (ateistlerin iddia ettigi gibi deistlige degil!) dönüsünü anlatan "yanilmisim tanri varmis" kitabinin, "muhakeme yolculugu" bölümünden baslayarak kisim kisim sizlerle paylasmak istiyorum...

    faydalanmaniz ümidi ile...


    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    #2
    Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

    Ölmeden mezara gidenler bu kitapları görmez, duymaz, anlamazlar. Tabiiki ölmeyenler içindir bu kitap. Ölmeyen ateistlerde vardır, ne de olsa çıkmayan candan umut kesilmez. Hacı efendiye ithaf olunur.
    Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
    Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

    Yorum


      #3
      Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

      Konuya bir öyküyle baslamak istiyorum
      Denizin bir uydu telefonunu, daha önce modern toplumla hic temas etmemis bir kabilenin yasadigi uzak bir adaya sürükledigini düsünün.
      yerliler arama tuslariyla oynar ve belirli siralarda bastiklarinda farkli sesler duyarlar.
      ilk önce bu sesleri cikaranin cihazin kendisi oldugunu düsünürler.
      Daha zeki yerlilerden bazilari, yani kabilenin bilim adamlari, bir kopyasini olusturarak yeniden tuslara basarlar.
      sesleri tekrar duyarlar.
      sonuc onlar icin ortadadir.
      Kristaller ve metaller ve kimyasallardan olusan bu kombinasyon insan sesine benzeyen sesler olusturur ve bunun anlami seslerin cihazin bir özelligi olmasidir.

      Ancak kabilenin bilgesi bir toplanti icin bilim adamlarini bir araya getirir.
      konu üzerine uzun zaman düsünmüs ve su sonuca varmisir:
      cihazin icinden gelen sesler kendileri gibi yasayan ve blinc sahibi olan ancak baska bir dilde konusan insanlardan geliyor olmalidir.
      seslerin telefon cihazinin özelligi oldugunu varsaymak yerine, gizemli bir iletisim agi yoluyla diger insanlarla "irtibat" halinde olma ihtimallerini arastirmalari gereklidir.
      belkide bu yöndeki daha fazla arastirma sonucunda, bu adanin ötesindeki dünyayi daha iyi anlayacaklardir.
      Ancak bilim adamlari bilgeye gülmekle yetinirler ve söyle derler: "Bak, cihaza zarar verdigimizde sesler gelmeyi kesiyor. Yani acikca görülüyor ki bunlar, lityum ve basili devre levhalari ve isik emici diyotlarin essiz bir kombinasyonunun ürettigi seslerden baska bir sey degil"


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #4
        Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

        Bu öyküde, kanitin teorilerimizi sekillendirmesi yerine yerlesmis teorilerin, kaniti görüs seklimizi degistirmesine ne kadar kolay izin verdigimizi görüyoruz.

        Copernicusun girisimi, Ptolemynin bin tane ikincil cemberiyle engellenebilir.
        (Ptolemynin günes sistemiyle ilgili dünya merkezli modelini savunanlar, modelleriyle catisan gezegen hareketine dair gözlemleri bahanelerle mazur göstermek icin ikincil cember kavramini kullanarak Copernicusun günes merkezli modeline direnmislerdir)

        ve bunda bana göre, dogmatik ateizmin kendine has tehlikesi, kötülügü yatmaktadir.
        "dünyanin nasil var olduguna dair bir aciklama aramaliyiz; o burada ve hepsi bu kadar"
        ya da
        "her seyden üstün bir hayat kaynagini kabul edemeyecegimize göre, imkansiz olana, yani hayatin kendiliginden sans eseri maddeden kaynaklandigina inanmayi seciyoruz"
        veya
        "fizik kanunlari, bosluktan kaynaklanan "kanunsuz kanunlardir" - tartisma bitmistir" gibi ifadeleri ele alalim.
        ilk bakista etraflarinda sacma bir hava olmadigi icin özel bir güce sahip mantikli iddialar gibi görünüyorlar
        elbette ki bu, onlarin mantikli ya da iddia olduklarina dair bir isaret sayilamaz.

        ARtik bir durumun öyle veya böyle olduguna dair mantikli bir iddia öne sürmek icin, bu durumu destekleyecek nedenler sunmak gereklidir.
        Farz edelim ki bu türden bir ifade de bulan birinin neyi iddia ettigi konusunda süphedeyiz, ya da daha radikal bir bicimde, gercekten bir sey iddia eddip etmediklerinden bile emin degiliz;
        ifadelerini anlamaya calismanin bir yolu, iddialarinin gercekligini desteklemek icin sunduklari, varsa, kanitlari bulmaya calismaktir.
        eger sunulan ifade gercekten mantikli ve bir iddia niteligindeyse, bilim veya felsefeden kendi lehine nedenler sunmalidir.
        ve bu ifadenin aleyhine sayilabilecek her sey, ya da konusmacinin bundan vazgecmesine ya da hatali oldugunu kabul etmesine neden olacak her sey ortaya serilmelidir.
        ancak bunun lehine sunulan hicbir neden ya da kanit yoksa, o zaman bunun mantikli bir iddia olduguna dair bir neden veya kanit da yoktur.

        öyküdeki bilge, bilim adamlarina kanitin bütün boyutlarini arastirmalarini söyledigi zaman, ilk bakista mantikli ve durum geregi umut verici görünen bir seyi arastirmamanin, kabilenin yasadigi adanin ötesindeki dünyayi daha iyi anlama ihtimalini ortadan kaldirdigini söylemek istiyordu.


        simdi ateist olmayan insanlara genellikle, bilimsel zihniyete sahip dogmatik ateistlerin "yine de bir tanri olabilir" ifadesini kabul etmeleri icin yeterli oldugunu kabul edecekleri bir nedene dair akla gelecek bir kanit yokmus gibi geliyor. bu nedenle eski ateist arkadaslarima su temel soruyu soruyorum: " en azindan üstün bir zihnin varligini düsünmeniz icin bir neden olusturmak üzere ne olmasi ya da ne olmus olmasi gerekir?"
        .................


        mehmet ufukalp kardesim, haci birseyleri kabul etsede etmesede, bu benim üstlenmek zorunda kalacagim bir vebal degildir...benim cabam birinci olarak ateistlerin, en azindan teorik ateistlerin, en azindan bizim hakkimizda iddia ettikleri "dogma" inanca bizzat kendilerinin sahip olduklarini ve bizimde bunun farkinda oldugumuzu görmeleri
        ikinci olarak, tanriyi illada labaratuvarda gözlemleme veya matematik hesaplarla isleme tabi tutmakta diretmeleri, yani tanri kavramini tartisma alanini yanlis belirlemelerini vurgulamak
        ücüncü olarak ta, hic olmazsa bizim sitemize gelen ve kafasi bu tür sorularla karismis olan kardeslerimizin bazi aciklamalar bulabilmesi...
        eh insaAllah faydali olur
        yazimiz, devam edecek ins


        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum


          #5
          Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

          Bu konuda hayırlı çalışmalarınızdan ötürü tebrik ve teşekkürlerimi iletirim. Sizin bu konudaki azminizi olumsuz etkilemek değil niyetim. Üstelik bu çalışmalar en azından değil, en iyi derecede hayırlara vesile olmaktadır. Nihayetinde İslam bizlerin dini ve savunulması noktasındaki her tavır takdire şayandır. Üstelik istifade de ediyoruz. Her insanın her branşta uzman olması imkansız. Müminler birbirlerinin yeteneklerinden istifade etmeliler elbette.
          Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
          Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

          Yorum


            #6
            Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

            Allah razi olsun kardesim; merak etmeyin olumsuz etkilenmem öyle kolay kolay...bir eserden ben fayda görmüssem, birileride mutlaka fayda görecektir...konunun uzmani degilim olmasina, lakin aklimin, mantigimin, vicdanimin bu konuya hayir demesi bana büyük ipuclari veriyor, bende merak edip takip ediyorum hepsi o kadar


            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

            Yorum


              #7
              Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

              KARTLARI MASAYA DIZERKEN
              öyküyü bir kenara birakacak olursak, simdi kartlarimi, yani kendi görüslerimi ve bunlari destekleyecek nedenlerimi masaya dizme siram geldi. artik evrenin sonsuz bir zeka tarafindan var edildigine inaniyorum.
              bu evrenin karmasik kanunlarinin bilim adamlarinin tanrinin zihni dedikleri seyi ortaya koyduguna inaniyorum. hayatin ve cogalmanin ilahi bir kaynaktan basladigina inaniyorum.

              yarim yüzyildan fazla bir süre boyunca ateizmi aciklayip savunduktan sonra neden buna inaniyorum? buna kisaca söyle cevap verebilirim:
              modern biliin ortaya cikardigi dünya resmi, benim gördügüm sekliyle böyle.
              Bilim, doganin Tanriya isaret eden üc boyutuna isik tutuyor. bunlardan ilki doganin kanunlara uydugu gercegi. ikincisi, hayat boyutu; maddeden kaynaklananve zekice organize edilip amaca yönelik hareket eden varlik boyutu.

              ücüncüsü ise doganin varligi. ancak bana rehberlik eden yalnizca bilim olmadi!!!
              ayni zamanda klasik felsefi iddialarin yenilenen incelemesi de bana yardimci oldu.

              Ateizmden vazgecmem, yeni bir fenomen ya da iddia nedeniyle olmadi. son yirmi yildir, bütün düsünce cercevem hareket halindeydi sürekli.
              bu da, dogayla ilgili kanitlari sürekli olarak degerlendirmemin bir sonucuydu.
              sonunda bir Tanrinin var oldugunu kabul ettigimde, bu bir paradigma degisimi degildi, cünkü Republic adli eserinde Plato'nun Socrates icin yazdigi gibi benim paradigmam hala ayni yerde: "iddianin götürdügü yere gitmeliyiz"

              Bir filozof olarak benim nasil olup da bilim adamlarinin ele aldigi konularla ilgili konusabildigimi sorabilirsiniz. buna cevap vermenin en iyi yolu bir baska soru olacaktir. burada bilimle ya da felsefeylemi ugrasiyoruz?
              iki fiziksel bedenin, örnegin, iki subatomik partikülün etkilesimini incelerken bilimle ugrasiyorsunuzdur. bu subatomik partiküllerin -ya da fiziksel olan herhangi bir seyin- nasil ve neden var olabildigini sordugunuz zaman, felsefeyle ugrasiyorsunuz demektir. bilimsel verilerden felsefi sonuclar cikariyorsaniz, bir filozof gibi düsünüyorsunuzdur.


              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

              Yorum


                #8
                Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                BIR FILOZOF GIBI DÜSÜNMEK

                Simdi yukaridaki bakis acisini uygulayalim.
                2004 yilinda ise tek basina madde ile baslarsiniz
                hayat kaynaginin aciklanamayacagini söyledim
                Beni elestirenler bunun üzerine muzafferane bir tavirla,
                abiyojenezle (hayatin cansiz materyalden kendiliginden olusumu) ilgili olarak bilimsel bir dergide tek bir makale okumadigimi ya da bununla ilgili son gelismeleri takip etmedigimi ilan ederek cevap verdiler.
                bunu yaparak asil noktayi kacirdilar. ben kimya ya da genetigin o ya da bu gercegiyle degil, bir seyin canli olmasinin ne anlama geldigi ve bunun bir bütün olarak akildiginda kimye ve genetik gerceklerle nasil iliskili olduguna dair temel soruyla ilgilaniyordum

                bu seviyede düsünmek, bir filozof gibi düsünmektir.
                ve kulaga kendini begenmis gibi gelme riskini alarak bunun, bilim adami olarak bilim adamlarinin degil tam olarak filozoflarin isi oldugunu söylemeliyim;

                bilim adamlarina özgü uzmanlik, is bu soruyu düsünmeye geldiginde onlara hicbir avantaj vermiyor; tipki yildiz bir beyzbol oyuncusunun belirli bir dis macununun dise faydalari üzerine özel bir uzmanliginin olmadigi gibi.

                Elbette ki bilim adamlari da herkes kadar filozof gibi düsünmekte serbest. ve elbette bütün biim adamlari elde ettikleri gerceklere dair benim yorumuma katilmayacaktir. ama buna katilmamalari onlarin kendi felsefi düsüncelerine kalmalidir.

                diger bir deyisle, felsefi analize giriyorlarsa, bilim adami olarak ne yetkileri ne de uzmanliklari konuyla ilgilidir. bunu anlamak kolay olmali. bilim ve teknolojinin olusturdugu is sayisina dair iddialarda bulunmak gibi bilim ekonomisi üzerinde görüslerini bildirirlerse, iddialarii ekonomik analiz dahilinde öne sürmek zorundalar, bunun gibi, bir filozof olarak konusan bir bilim adami, felsefi bir iddia sunmalidir. Albert Einstein'in da söyledigi gibi: "bilim adami, kötü bir filozoftur"


                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                Yorum


                  #9
                  Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                  neyse ki, durum her zaman böyle degildir. son yüzyil icinde bilimin önderleri, günümüzün en etkili bilim adamlarindan bazilariyla birlikte, ilahi bir zihinden kaynaklanan rasyonel bir evrene dair felsefi anlamda ikna edici bir görüs olusturdular.

                  sonuc olarak artik, bilim adamlari ve halktan insanlarin benzer sekilde karsilastiklari bircok fenomenin en saglam felsefi aciklamasi olarak gördügüm dünya görüsü budur

                  üc bilimsel arastirma alani benim ici özellikle önemlidir ve bugünün kanitlari isiginda ilerlerken de bunlari dikkate alacagim. bunlardan ilki en derin düsünen bilim adamlarinin bile kafasini karistiran ve karistirmaya devam eden sorudur: doganin kanunlari nasil olustu? ikincisi de herkesin bildigi su soru: bir fenomen olarak hayat, nasil hayatin yoklugundan cikiyor? ücüncüsü ise filozoflarin kozmologlara devretigi problemdir: evren, yani fiziksel olan her sey, nasil var oldu?


                  Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                    BILGELIGIN YENIDEN KESFI

                    Tanri ile ilgili klasik felsefi tartismalardaki yeni konumuma gelecek olursam, bu alanda beni ikna eden her seyden önce David Conway'in The Recovery of Wisdom: From Here to Antiquity in Quest of Sophia (bilgeligin yeniden kesfi: Sophia'nin pesinde günümüzden antik caglara) adli kitabinda tanrinin varligina dair iddiasi olmustur. conway, hem klasik hem de modern felsefede esit yere sahip, MIddlesex üniversitesinde calisan seckin bir ingiliz filozoftur.

                    varligi conway ve benim tarafindan savunulan Tanri, aristotle'in Tanrisidir. conway söyle yazar:
                    özet olarak, dünyanin ve daha genis halinin aciklamasi oldugunu düsündügü varliga arstotle su nitelikleri atfetmistir: degismezlik, maddi olmama, her seye gücü yetme, her seyi bilme, birlik ya da bölünememe, mükemmel iyilik ve gerekli varlik. bu nitekliklerle Musevi-Hristiyan geleneginde tanriya geleneksel olarak atfedilen nitelikler arasinda etkileyici bir benzerlik bulunmaktadir. bu iki dinin ibadet hedefi olan dünyanin nedeni olarak Aristotle'in zihninde ayni ilahi varligin bulunduguna dair görüsümüzü tam olarak hakli gösterende budur.

                    Conway'in de anladigi gibi, tek tanrili dinlerin tanrisi Aristotle'in tanrisiyla ayni niteliklere sahiptir.

                    conway kitabinda, "klasik felsefe görüsü" olarak tanimladigi seyi savunmaya calismaktadir. bu düsünce, "dünya ve daha genis halinin aciklamasinin, onu var etmek ve rasyonel varliklari devam ettirmek amaciyla yaratan ve daha cok tanri denen üstün, herseye gücü yeten ve herseyi bilen bir zekanin yaratisi olduguna dair görüs"tür.
                    Tanri dünyayi, rasyonel varliklardan olusan bir irki var etmek icin yaratti. Conway, tek basina insan muhakemesinin uygulanmasi ile Aristotle'in savundugu tanrinin varligi ve dogasini ögrenmenin mümkün olduguna inaniyor ve bende buna onayliyorum.

                    Tanriyi kesfimin, dogaüstü fenomenden hic bahsetmeden tamamen dogal bir düzeyde gelistiginin altini cizmeliyim. geleneksel olarak dogal teoloji denen bir uygulamaydi. bilinen dinlerin hicbiriyle bir baglantisi olmadi. ayrica tanriyla ilgili kisisel bir deneyimim ya da dogaüstü veya mucizevi denecek türden bir deneyim yasadigimi da iddia etmiyorum. kisacasi, tanriyi kesfedisim inancin degil, muhakemenin bir yolculugudur.


                    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                      DOGANIN KANUNLARINI KIM YAZDI

                      Tanrinin varligina iliskin muhtemelen en popüler ve akla en yatkin argüman, sözde tasarim argümanidir. bu argümana göre dogada acik bicimde görünen tasarim, kozmik bir tasarimcinin varligini göstermektedir.

                      genellikle bunun aslinda bir düzen icerisinde tasarim yapilmasina yönelik bir agrüman oldugunu vurgulamisimdir; zira dogadaki algilanan düzenden kaynaklanan argümanlar bir tasarimin, dolayisiyla bir tasarimcinin varligini kanitlamaktadir.

                      bir zamanlar bu tasarim argümanini sert bicimde elestirmis olsamda artik sunu anladim ki, bu argüman dogru bicimde formüle edildiginde tanrinin varligina iliskin inandirici bir ifade teskil etmektedir.

                      Bu sonuca varmama özellikle iki alandaki gelismeler yol acmistir. bunlarin ilki doganin kanunlarinin kaynagi sorusu ve günümüzün saygin bilim adamlarinin bu konuyla ilgili görüsleridir.
                      ikincisi ise yasamin kaynagi ve üreme sorusudur

                      doganin kanunlari diyerek neyimi kastediyorum?
                      kanun kelimesiyle anlatmak istedigim sey dogadaki düzen veya simetridir. ders kitaplarinda yer alan bazi örnekler ne demek istedigimi gösterebilir:

                      Boyle kanunu: sicakligin sabit kalmasi kosuluyla, bir miktar gazin basinci ile hcaminin carpimi daima sabittir.

                      Newtonun birinci hareket kanunu: herhangi bir cisim üzerine bir kuvvet etki ediyorsa ya da etki eden kuvvetlerin bileskesi sifirsa, cisim durumunu degistirmez; yani duruyorsa durur, hareket ediyorsa hareketini bir dogru boyunca devam ettirir.

                      enerjinin korunumu kanununa göre, kapali bir sistemin icerisindeki toplam enerji miktari sabittir.


                      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                        Önemli nokta yalnizca dogada düzenlerin olmasi degil, bu düzenlerin matematiksel olarak kesin, evrensel ve "birbirine bagli" olmasidir.
                        Einstein bunlara "somut mantik" diyordu.
                        Bizim sormamiz gereken soru, doganin bu sekilde bir bütün haline nasil geldigidir. bu kesinlikle Newton, Einstein ve Heisenberg gibi bilim adamlarinin sorduklari -ve cevapladiklari- sorudur. bu kisilerin bulduklari cevap Tanrinin akli olmustu.

                        Bu düsünme bicimi yalnizca Isaac Newton ve James Maxwell gibi modern cag öncesindeki teistik bilim adamlarinda rastlanan birsey degildi. aksine modern cagin cok sayida önemli blim adami, doganin kanunlarini Tanrinin aklinin düsünceleri olarak görmüstür: Stephen Hawking en cok satilan kitaplar listesinde yer alan Zamanin kisa Tarihi kitabini su paragrafla bitiriyor:

                        Eksiksiz bir kuram kesfedecek olursak, bu kuram zamani geldiginde yalnizca birkac bilm adaminca degil, herkes tarafindan anlasilabilir olmalidir. Ardindan filozoflar, bilim adamlari, siradan insanlar, yani hepimiz, bizlerin ve kainatin neden var oldugu sorusuna iliskin tartismaya katilmaliyiz. bu sorunun cevabini bulacak olursak, bu, insan aklinin en büyük zaferi olacaktir - cünkü ancak o zaman tanrinin aklinin ne oldugunu ögrenebiliriz.

                        Hawking, bu paragraftan bir önceki sayfada söyle bir soru sormustu: "olasi tek bir ortak kuram olsa bile, bu kuram yalnizca bir kurallar ve denklemler kümesidir. bu denklemlere can veren ve bu denklemlerin tanimlayacagi bir evreni yaratan sey nedir?"

                        Hawking kendisiyle daha sonra yapilan röportajlarda bu konu hakkinda sunlari söylemisti: "en büyük kanit evrendeki düzendir. evren hakkinda daha fazla sey kesfettikce evrenin mantikli kanunlarca yönetilmekte olduguna dair daha fazla sey kesfederiz. ve aklinizda hala su soru olur: evrenin var olma nedeni nedir? isterseniz Tanriyi bu denklemin cevabi olarak tanimlayabilirsiniz.


                        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                          TÜM BU KITAPLARI KIM YAZDI?

                          Hawking'den cok önce Einstein da benzer ifadeler kullanmisti:
                          "tanrinin bu dünyayi nasil yarattigini merak ediyorum...O'nun dünyayi yaratirken düsündüklerini bilmek istiyorum, gerisi teferruattir"
                          Tanri ve felsefe kitabimda, Einstein'in Spinoza'nin Tanrisina inandigini söylemis olmasi nedeniyle aslinda bu tür ifadelerden pek bir anlam cikartamayacagimizi söylemistim.
                          Baruch, Spinoza icin Tanri ve doga kelimelerinin esanlamli olmasi nedeniyle Einstein'in Museviler, Hristiyanlar ve Müslümanlarin gözünde mutlak bir ateist oldugu ve onun "bütün ateistlerin ruhani babasi" oldugu söylenebilir.

                          Fakat Einstein'in arkadasi Max Jammer'in yazdigi Einstein ve din adli kitap, Spinoza'nin Einstein üzerindeki etkisi ve Einstein'in kendi inanclari hakkinda ortaya oldukca farkli bir resim koymaktadir. Jammer, Einstein'in spinoza hakkinda bildiklerinin oldukca sinirli oldugunu; Spinozanin yalnizca Etik kitabini okudugunu ve Spinozanin felsefesi hakkinda yazi yazmasina yönelik yapilan israrli talepleri geri cevirdigini anlatmaktadir.
                          Einstein, bu taleplerden birine cevaben, "Spinoza hakkinda bilimsel bir makale yazabilecek kadar bilgiye sahip degilim" demisti.
                          her ne kadar Einstein, Spinozanin determinizme olan inancini paylasmis olsa da Jammer, Spinozanin dsüncesinin Einsteinin bilimini etkilemis oldugunu varsaymanin "gercek disi ve haksiz" bir yaklasim olacagina inanmaktadir.
                          Jammer ayrica "Einsteinin Spinozaya yakinlik hissettigini, cünkü ikisinin de yalnizliga ihtiyac suyduklarini ve Yahudi kültürünün icinde büyüme ve sonradan bu kültürün dinsel mirasindan dislanma kaderini paylastiklarini farketmisti.


                          Einstein, Spinozanin paneist olmasina dikkat cekerken aslinda kendisinin ne ateist ne de panteist oldugunu acik bicimde dile getiriyordu:

                          "Ben ateist degilim ve kendime panteist diyebilecegimi de düsünmüyorum. Aslinda cok sayida farkli dilde yazilmis yüzlerce kitapla dolu bir kütüphaneye giren kücük bir cocuga benziyoruz.
                          Cocuk bu kitaplari mutlaka birisinin yazmis oldugunu biliyordur ama bu kitaplarin nasil yazildigini bilmez. Bu kitaplarin yazildigi dilleri anlamaz. cocukta kitaplarin gizemli bir düzene göre yerlestirildigine dair belli belirsiz bir kusku uyanir ama bu gizemin ne oldugunu bilemez. bence en akilli insanin bile kafasindaki Tanri düsüncesi bu cocugun haline benzemektedir. Evrenin muazzam bir düze ve belirli kurallar cercevesinde isledigini görür ama bu kurallari pek anlamayiz. belirli sinirlari olan aklimiz, takimyildizlarini hareket ettiren gizemli gücü kavramaktadir.


                          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                            Richard Dawkins, Tanri yanilgisi adli kitabinda Einstein'in ateist oldugu yönündeki eski görüsümü ileri sürmektedir.
                            Dawkins böyle yaparak Einstein'in ne ateist ne de panteist oldugu yönünde yukaridaki kesin ifadelerini göz ardi etmis oluyor.
                            bu oldukca sasirticidir, cünkü Dawkins, Jammer'dan linti yaparken, Jammer ve Einstein'in kendi iddiasini cürütecek türden sayisiz ifadesini atlamaktadir.
                            örnegin Jammer kitabinda söyle diyor: "Einstein ateist olarak anilmaya sürekli karsi cikmisti. mesela Prens Hubertus ile yaptigi bir sohbette 'beni asil sinirlendiren sey, [Tanri diye bir sey olmadigini söyleyen] insanlarin görüslerini desteklemek icin benden alinti ypmalaridir' demisti. Einstein ateizmi reddediyordu, cünkü bireysel bir tanri anlayisini kabul etmeyisini Tanriyi inkar etmek olarak görmüyordu.

                            Einstein elbette bireysel bir tanri anlayisina inanmiyordu. fakat sunlari söylüyordu

                            Bireysel bir tanri inancina karsi cikilmasinin gerekip gerekmedigi oldukca farkli bir meseledir. Freud bu görüsü en son kitabinda desteklemistir. ben sahsen asla bu tür bir ugras icerisine girmem. cünkü ben bu tür bir inanci, yasama karsi askin (yüce) bir bakis acisi yokluguna tercih ederim ve bir gün bir kisi cikip da insanligin büyük kismini metafiziksel ihtiyaclarini karsilayacak daha yüce bir vasitaya yönlendirebilecekmi diye merak ediyorum"

                            Jammer sözlerine söyle devam ediyordu: "özetlemek gerekirse, Einstein, tipki ibni meymun ve Spinoza gibi, dini düsüncede antropomorfizmi kesin bir dille reddediyordu." fakat bireysel bir tanri anlayisini inkar etmenin mantikli tek sonucunu tanrinin dogayla özdeslestirilmesinde bulan Spinoza'nin aksine Einstein, Tanrinin kendisini "evrenin kanunlarinda insanoglundan üstün ve karsisinda tüm alcakgönüllülügümüzle saygi duymamiz gereken bir ruh olarak" gösterdigini ileri sürüyordu.

                            Einstein, dogayi bilen kisinin Tanriyida bildigi konusunda Spinozayla hemfikirdi ama doga, tanri oldugu icin degil, doganin incelenmesinde bilimin rehberligiyle ulasilan nokta din oldugu icin.


                            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: Yanilmisim Tanri varmis - Antony Flew

                              EINSTEIN'IN "ÜSTÜN AKILI"

                              Einstein, kesinlikle dünyanin temelindeki mantigi aciklayacak yüce bir kaynagin olduguna inaniyordu.
                              bu kaynagi yer yer "üstün akil" "sonsuz üstün ruh" "üstün muhakeme gücü" ve "takimyildizlarin hareket ettiren gizemli güc" olarak adlandiriyordu. Einstein'in bu görüsü birkac ifadesinde acik bicimde görülmektedir:

                              Gercegin ve onun insan aklina essiz bicimde erisebilmesinin mantikli yapisina duyulan bu inanci "din" kelimesinden daha iyi ifade edecek bir sey bulamadim. bu inancin olmadigi yerde bilim, yavan bir sürec haline gelir. eger rahipler bunu kendi cikarlari icinin kullanacaklarsa birakalim da bunu seytan düsünsün. bunun icin herhangi bir ilac yoktur.

                              Bu alandaki (bilim) basarili ilerlemeleri bizzat yasamis olan herkes, yasamda tezahür eden ussalligin...yasamda vücut bulan mantigin görkeminin yarattigi derin saygi duygusundan etkilenir.

                              Daha yüksek bir düzenin bütün bilimsel calismasinin arkasinda dünyanin mantikli veya anlasilabilir sekilde yaratilmis olduguna dair, dini duyguya benzer, bir inanc oldugu kesindir...kendisi deneyim dünyasinda ortaya koyan üstün bir akil icerisinde yer alan bu saglam, derin duygulara bagli inanc benim tanri anlayisimi anlatmaktadir.

                              Bilimle ciddi bicimde ugrasan herkes, doganin kanunlarinin insanoglundan üstün ve karsisinda tüm alcak gönüllülügümüzle saygi duymamiz gereken bir ruhun varliginin tezahürü olduguna inanir.

                              Benim dindarligim, kendisini zayif ve gelismemis akillarimizla algilayabildigimiz kücük ayrintilarda belli eden son derece üstün ruha karsi mütevazi bir hayranliktan ibarettir.

                              Benim kafamdaki tanri fikrini, kendisini akil sir erdirilmesi imkansiz evrende ortaya koyan üstün bir muhakeme gücünün varligina duyulan bu derin duygusal inanc sekillendirmektedir.


                              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X