Kenan Diyarı: Bedensellik, kendini beden sanma, koza
Yusuf: Egodan safiyeye giden bilinç.
Yakup: Akıl, Muhakeme gücü, vicdan
Anne: Duygularımız
Kardeşler: Huylarımız, Alışkanlıklarımız, kozamızdan kaynaklanan değer yargılarımız (kıskançlık, kin, nefret), negatif yönlerimiz
Bünyamin: İbadetlerimiz, pozitif çalışmalarımız.
Yusuf'un Rüyası: La ilahe illallah (emmarede yaşayan bilincin, halifelik sırrını fark edişi)
Kuyu: Emmarede yaşayan bilincin hakikat bilgisini aldıktan sonra, bedenselliğinin kozasının direnciyle karşılaşıp ilk başlangıçta bu negatif kuvveleriyle baş edememesi, bedenselliğinin hükmünde yaşamaya karşı çıkamaması
Yusuf’un Kanlı Gömleği: Hakikat bilgisini almış bilinç, bu yolda bazı çalışmalara girer, aklımız vicdanımız yakubumuz bize en büyük desteği ve şefkati gösterir bu yolda, fakat bu bilgiler bedenimizin kimyasıyla hormonlarımızla mücadeleye, çevremiz ailemiz ve yaşadığımız toplumun değeriyle ters düşme sonucunu getirir ve kınanırız. Bu baskılar bize maddi manevi kayıplar getirebilir, Hakikat bilgisini almış bilinç ben hakkın halifesiyim derken bu olaylar neticesinde öyle yıpranır ki negatif kuvvelerimiz aklımıza der ki sen hak değilsin, bu ilim bir hikâyedir, duaların da kabul olmuyor, sıkıntılarını bir türlü aşamıyorsun, bu yol beyhude bir yoldur deyip aklımızın önüne kayıplarımızı kastederek kanlı gömleği sermesidir.
Kervanın Onu Mısıra Götürmesi: Kişi kendi gücüyle, egosuyla baş edemeyince, peşi sıra gelen bazı olaylar, yıkımlar, kişinin gücü yetmediği zoruna giden acıtıcı sahneler
Mısır: Bilincin bu yıkımlar sonrasında bedenselliğinin kaydından kurtulup kendini bir bilinç olarak hissetmesi
Kanan’dan Mısıra Göç: Bedensellikten bilinç boyutuna geçiş
Köle Olması: Hakikat bilgisini alan bilincin özündeki Allahın esmaları olan sonsuz kuvvelerin bilgisini almasına rağmen yaşantıya geçirememesi
Azizin Onu Köle Olarak Alması: Aziz Allahın baskı esmasıdır. Egoya hoş gelmeyen bir dizi olaylarla baskılarla özümüzdeki cevherin ve güzelliğin açılması
Züleyha: Kadın, cinsellik, dünya nimetleri, bilincimizin saflaşması için bu merhalelerden de geçmesi gerektiği, bunlara arkamızı dönmemiz
Gömleğin Arkadan Yırtılması: Bilinç dünyanın tüm güzelliklerine arkasını dönerken, arkada bıraktığımız kişilerin ve değerlerin bizden intikam almaları neticesinde uğradığımız ihanet ve iftiralar ve ya bütün dünya nimetlerine arkamızı dönerken bedensel olarak, bilinç olarak tam kopamayız, kopmamız için zorunlu bir yalnızlık yani zindan gerekli.
Mısırlı Kadınların Toplanması: Beynimize bilincimize baskı yapan tüm hormonların son kozunu oynaması, bedenimize baskı yapan tüm zevklere arkamızı dönmemiz neticesinde onları törpülememiz
Zindana Düşüş: Bedensel tüm zevklerimizi bırakıp, uzlet, itikaf gibi zorunlu bir yalnızlık
Zindandaki İki Kişinin Rüyasının Yorumlanması: Birinin rüyasının neticesinde ölmesinin anlamı maddi değer yargılarımızın sonunun hüsran olduğunu kavramak, bir diğerinin de rüyasının neticesinde yaşama kavuşması da maddi değer yargılarından sıyrılmış bilincin ölümsüzlüğü
Kralın Rüyası: Kral burada Allah'tır.
Kralın Rüyasının Kimse Tarafından Yorumlanamaması: Emaneti dağlara verdim, dağlar kaldırmadı, insan kaldırdı sözüyle Allahın bütün esmalarının her birimde farklı açılımı varken Abdullah olanda eşit olarak açığa çıkması, yeryüzü halifeliğinin hakkını veren yegane varlığın insan-ı kamil olmasına işarettir.
Yusuf’un Bu Rüyayı Çözmesi: Bilincin Halifelik kıvamına gelmiş olmasıdır.
Yusuf’un Kralın Huzuruna Çıkması: Bilincin miracıdır.
Kralın Rüyasının Uygulamaya geçirilmesi: 7 sayısıyla sembol edilen bilincin 7 mertebesidir. Bilincin bu mertebelerden geçip bu rüyanın uygulanması sonucu yusufun tabirinin gerçekleşmesi bilincin bütün kayıtlardan kurtulması mutlak olarak bedenimize duygularımıza ve düşüncelerimize hakim olmasıdır.
Yusuf’un Hazinelerin Başına Getirilmesi: Özümüzdeki ilim ve kudret sıfatından kaynaklanan bütün kuvvelerimizin farkına varılması, yaşanılması yani ol boyutudur. (yasin suresi 82. ayet)
Kenan’daki Kıtlığın Başlaması: Bu çalışmalardan yorgun düşmüş bedenimizin, zayıf, bitap düşmüş halidir. Kardeşlerini tanıyıp onlara buğday vermesi bu çalışmalardan dolayı terkettiğimiz bedenselliğimizin de Allahın esması olduğunu farkedip şeriat sınırları içinde (Yusufun Krallığında) hayatımıza tekrar almamız.
Yakup’un Gözünün Kör Olması: Hakikatimize yolculukta Aklımızın bazı hakikatleri kaldıramayışı, çözemeyişi. Üstadın Akıl ve İman Kitabındaki açıklamalardır.
Yusuf’un Gömleği ile Yakup’un Gözünün Açılması: Bütün bu acı olaylar, ızdıraplar neticesinde saflaşan bilincin ulaştığı kudretin gücünü hissetmeye başlayan aklın resetlenip, eski bilgilerini, körlüğünü atıp bu yeni bilgiler çerçevesinde hayata bakışı, hayat buluşu, gözlerinin açılması
Bünyamin’i Yanımızdan Ayırmayışımız: bilinç kendini safiye boyutunda tanırken ibadet edilicek dışsal bir varlığın olmadığını anlaması fakat sistem gereği (sünnetullah gerçeği) bu ibadet adı altında anlatılan pozitif çalışmalara devam etmesi, bırakmaması bünyamini yanımızdan ayırmayışımızdır.
Kardeşlerin Sen Yusuf musun Demeleri: Özümüzdeki kudretin her şeye hüküm sürecek güçte olmasının neticesinde kendimizi bu beden sanışımızdan kaynaklanan sınırlı düşüncemizin bu kudret karşısında afallaması, hayrete düşmesi, duyurmasıdır.
Yakup’un Kenan’da Bırakma Zorluğu: Bilinç seyrisuluğuna devam ederken akıl bir yerde, bazı gerçekleri kaldıramaz. Orada Akıl bırakılır, imanla yürünür, hedefe varıldıktan sonra yaşadığımız boyutun hakkını vermek için aklı tekrar yanımıza alırız, Yakubu Kenandan Mısıra getiririz.
Yusuf’un Kardeşlerini Affetmesi: Yerin kilometrelerce altındaki kömürlerin elmas olması için çok yüksek basınca ihtiyacı vardır. Bize zorluklar çıkaran zayıf yönlerimiz bizim pişmemize olgunlaşmamıza, acı dersler sonucunda neden olanlardır. Bu acı dersler de bizi güçlendirip, olgunlaştırır. Bu idrak kardeşleri affediştir. Bizdeki eksik negatif yönleri kınamamaktır. Yusuf’un krallığında bunlar hükmünü icra edemez. Yusuf’un krallığında Yusuf’un emri altında yaşarlar. Geçmişimizdeki bu hallere yıllar sonra bir tebessüm ederiz. Çünkü kader mutlaktır. Değişmez. Her varlık ona yazılanı yaşamak zorundadır.
Yusufun Duası: Kemale ermiş bilincin şükrünün ifadesidir.
(Yusuf Suresine bir yaklaşım denemesi)Bedri Ayzet TOPUZDAĞ
Yusuf: Egodan safiyeye giden bilinç.
Yakup: Akıl, Muhakeme gücü, vicdan
Anne: Duygularımız
Kardeşler: Huylarımız, Alışkanlıklarımız, kozamızdan kaynaklanan değer yargılarımız (kıskançlık, kin, nefret), negatif yönlerimiz
Bünyamin: İbadetlerimiz, pozitif çalışmalarımız.
Yusuf'un Rüyası: La ilahe illallah (emmarede yaşayan bilincin, halifelik sırrını fark edişi)
Kuyu: Emmarede yaşayan bilincin hakikat bilgisini aldıktan sonra, bedenselliğinin kozasının direnciyle karşılaşıp ilk başlangıçta bu negatif kuvveleriyle baş edememesi, bedenselliğinin hükmünde yaşamaya karşı çıkamaması
Yusuf’un Kanlı Gömleği: Hakikat bilgisini almış bilinç, bu yolda bazı çalışmalara girer, aklımız vicdanımız yakubumuz bize en büyük desteği ve şefkati gösterir bu yolda, fakat bu bilgiler bedenimizin kimyasıyla hormonlarımızla mücadeleye, çevremiz ailemiz ve yaşadığımız toplumun değeriyle ters düşme sonucunu getirir ve kınanırız. Bu baskılar bize maddi manevi kayıplar getirebilir, Hakikat bilgisini almış bilinç ben hakkın halifesiyim derken bu olaylar neticesinde öyle yıpranır ki negatif kuvvelerimiz aklımıza der ki sen hak değilsin, bu ilim bir hikâyedir, duaların da kabul olmuyor, sıkıntılarını bir türlü aşamıyorsun, bu yol beyhude bir yoldur deyip aklımızın önüne kayıplarımızı kastederek kanlı gömleği sermesidir.
Kervanın Onu Mısıra Götürmesi: Kişi kendi gücüyle, egosuyla baş edemeyince, peşi sıra gelen bazı olaylar, yıkımlar, kişinin gücü yetmediği zoruna giden acıtıcı sahneler
Mısır: Bilincin bu yıkımlar sonrasında bedenselliğinin kaydından kurtulup kendini bir bilinç olarak hissetmesi
Kanan’dan Mısıra Göç: Bedensellikten bilinç boyutuna geçiş
Köle Olması: Hakikat bilgisini alan bilincin özündeki Allahın esmaları olan sonsuz kuvvelerin bilgisini almasına rağmen yaşantıya geçirememesi
Azizin Onu Köle Olarak Alması: Aziz Allahın baskı esmasıdır. Egoya hoş gelmeyen bir dizi olaylarla baskılarla özümüzdeki cevherin ve güzelliğin açılması
Züleyha: Kadın, cinsellik, dünya nimetleri, bilincimizin saflaşması için bu merhalelerden de geçmesi gerektiği, bunlara arkamızı dönmemiz
Gömleğin Arkadan Yırtılması: Bilinç dünyanın tüm güzelliklerine arkasını dönerken, arkada bıraktığımız kişilerin ve değerlerin bizden intikam almaları neticesinde uğradığımız ihanet ve iftiralar ve ya bütün dünya nimetlerine arkamızı dönerken bedensel olarak, bilinç olarak tam kopamayız, kopmamız için zorunlu bir yalnızlık yani zindan gerekli.
Mısırlı Kadınların Toplanması: Beynimize bilincimize baskı yapan tüm hormonların son kozunu oynaması, bedenimize baskı yapan tüm zevklere arkamızı dönmemiz neticesinde onları törpülememiz
Zindana Düşüş: Bedensel tüm zevklerimizi bırakıp, uzlet, itikaf gibi zorunlu bir yalnızlık
Zindandaki İki Kişinin Rüyasının Yorumlanması: Birinin rüyasının neticesinde ölmesinin anlamı maddi değer yargılarımızın sonunun hüsran olduğunu kavramak, bir diğerinin de rüyasının neticesinde yaşama kavuşması da maddi değer yargılarından sıyrılmış bilincin ölümsüzlüğü
Kralın Rüyası: Kral burada Allah'tır.
Kralın Rüyasının Kimse Tarafından Yorumlanamaması: Emaneti dağlara verdim, dağlar kaldırmadı, insan kaldırdı sözüyle Allahın bütün esmalarının her birimde farklı açılımı varken Abdullah olanda eşit olarak açığa çıkması, yeryüzü halifeliğinin hakkını veren yegane varlığın insan-ı kamil olmasına işarettir.
Yusuf’un Bu Rüyayı Çözmesi: Bilincin Halifelik kıvamına gelmiş olmasıdır.
Yusuf’un Kralın Huzuruna Çıkması: Bilincin miracıdır.
Kralın Rüyasının Uygulamaya geçirilmesi: 7 sayısıyla sembol edilen bilincin 7 mertebesidir. Bilincin bu mertebelerden geçip bu rüyanın uygulanması sonucu yusufun tabirinin gerçekleşmesi bilincin bütün kayıtlardan kurtulması mutlak olarak bedenimize duygularımıza ve düşüncelerimize hakim olmasıdır.
Yusuf’un Hazinelerin Başına Getirilmesi: Özümüzdeki ilim ve kudret sıfatından kaynaklanan bütün kuvvelerimizin farkına varılması, yaşanılması yani ol boyutudur. (yasin suresi 82. ayet)
Kenan’daki Kıtlığın Başlaması: Bu çalışmalardan yorgun düşmüş bedenimizin, zayıf, bitap düşmüş halidir. Kardeşlerini tanıyıp onlara buğday vermesi bu çalışmalardan dolayı terkettiğimiz bedenselliğimizin de Allahın esması olduğunu farkedip şeriat sınırları içinde (Yusufun Krallığında) hayatımıza tekrar almamız.
Yakup’un Gözünün Kör Olması: Hakikatimize yolculukta Aklımızın bazı hakikatleri kaldıramayışı, çözemeyişi. Üstadın Akıl ve İman Kitabındaki açıklamalardır.
Yusuf’un Gömleği ile Yakup’un Gözünün Açılması: Bütün bu acı olaylar, ızdıraplar neticesinde saflaşan bilincin ulaştığı kudretin gücünü hissetmeye başlayan aklın resetlenip, eski bilgilerini, körlüğünü atıp bu yeni bilgiler çerçevesinde hayata bakışı, hayat buluşu, gözlerinin açılması
Bünyamin’i Yanımızdan Ayırmayışımız: bilinç kendini safiye boyutunda tanırken ibadet edilicek dışsal bir varlığın olmadığını anlaması fakat sistem gereği (sünnetullah gerçeği) bu ibadet adı altında anlatılan pozitif çalışmalara devam etmesi, bırakmaması bünyamini yanımızdan ayırmayışımızdır.
Kardeşlerin Sen Yusuf musun Demeleri: Özümüzdeki kudretin her şeye hüküm sürecek güçte olmasının neticesinde kendimizi bu beden sanışımızdan kaynaklanan sınırlı düşüncemizin bu kudret karşısında afallaması, hayrete düşmesi, duyurmasıdır.
Yakup’un Kenan’da Bırakma Zorluğu: Bilinç seyrisuluğuna devam ederken akıl bir yerde, bazı gerçekleri kaldıramaz. Orada Akıl bırakılır, imanla yürünür, hedefe varıldıktan sonra yaşadığımız boyutun hakkını vermek için aklı tekrar yanımıza alırız, Yakubu Kenandan Mısıra getiririz.
Yusuf’un Kardeşlerini Affetmesi: Yerin kilometrelerce altındaki kömürlerin elmas olması için çok yüksek basınca ihtiyacı vardır. Bize zorluklar çıkaran zayıf yönlerimiz bizim pişmemize olgunlaşmamıza, acı dersler sonucunda neden olanlardır. Bu acı dersler de bizi güçlendirip, olgunlaştırır. Bu idrak kardeşleri affediştir. Bizdeki eksik negatif yönleri kınamamaktır. Yusuf’un krallığında bunlar hükmünü icra edemez. Yusuf’un krallığında Yusuf’un emri altında yaşarlar. Geçmişimizdeki bu hallere yıllar sonra bir tebessüm ederiz. Çünkü kader mutlaktır. Değişmez. Her varlık ona yazılanı yaşamak zorundadır.
Yusufun Duası: Kemale ermiş bilincin şükrünün ifadesidir.
(Yusuf Suresine bir yaklaşım denemesi)Bedri Ayzet TOPUZDAĞ