Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Yuhanna incili

Daraltma
Bu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #46
    Ynt: Yuhanna incili

    18. Bölüm
    İsa tutuklanıyor
    (Mat.26:47-56; Mar.14:43-50; Luk.22:47-53)

    İsa bu sözleri söyledikten sonra öğrencileriyle birlikte dışarı çıkıp Kidron vadisinin ötesine geçti. Orada bir bahçe vardı. İsa'yla öğrencileri bu bahçeye girdiler.

    2O'nu ele veren Yahuda da burayı biliyordu. Çünkü İsa, öğrencileriyle orada sık sık buluşurdu.

    3Böylece Yahuda yanına bir bölük askerle başkâhinlerin ve Ferisilerin gönderdiği görevlileri alarak oraya geldi. Onların ellerinde fenerler, meşaleler ve silahlar vardı.

    4İsa, başına geleceklerin hepsini biliyordu. Öne çıkıp onlara, «Kimi arıyorsunuz?» diye sordu.

    5«Nasıralı İsa'yı» diye karşılık verdiler.
    İsa onlara, «Ben'im» dedi.
    O'nu ele veren Yahuda da onlarla birlikte duruyordu.

    6İsa, «Ben'im» deyince gerileyip yere düştüler.

    7Bunun üzerine İsa onlara yine, «Kimi arıyorsunuz?» diye sordu.
    «Nasıralı İsa'yı» dediler.

    8İsa, «Size söyledim, ben'im» dedi. «Eğer beni arıyorsanız,bunları bırakın gitsinler.»

    9Kendisinin daha önce söylediği, «Senin bana verdiklerinden hiçbirini yitirmedim» şeklindeki sözü yerine gelsin diye böyle konuştu.

    10Simun Petrus yanında taşıdığı kılıcı çekti, başkâhinin Malkus adındaki kölesine vurup sağ kulağını kopardı.

    11İsa Petrus'a, «Kılıcını kınına koy! Baba'nın bana verdiği kâseden içmeyeyim mi?» dedi.

    12Bunun üzerine komutanla buyruğundaki asker bölüğü ve Yahudi görevliler İsa'yı tutup bağladılar.

    13O'nu önce, o yıl başkâhin olan Kayafa'nın kayınbabası Hanna'ya götürdüler.

    14Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudilere telkin eden Kayafa idi.


    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    Yorum


      #47
      Ynt: Yuhanna incili

      Petrus'un ilk inkârı
      (Mat.26:69-70; Mar.14:66-68; Luk.22:55-57)

      15Simun Petrus'la başka bir öğrenci İsa'nın ardından gidiyorlardı. O öğrenci başkâhinin tanıdığı olduğu için İsa'yla birlikte başkâhinin avlusuna girdi.

      16Petrus ise dışarıda, kapının yanında duruyordu. Başkâhinin tanıdığı öğrenci dışarı çıkıp kapıcı kızla konuştu ve Petrus'u içeri getirdi.

      17Kapıcı kız Petrus'a, «Sen de bu adamın öğrencilerinden değil misin?» diye sordu.
      Petrus, «Hayır, değilim» dedi.

      18Hava soğuk olduğu için köleler ve nöbetçiler yaktıkları kömür ateşinin çevresinde durmuş ısınıyorlardı. Petrus da onlarla birlikte durmuş ısınıyordu.



      Başkâhinin soruşturması
      (Mat.26:59-66; Mar.14:55-64; Luk.22:66-71)

      19Başkâhin İsa'ya, öğrencileri ve öğretisiyle ilgili sorular sordu.

      20İsa ona şöyle cevap verdi: «Ben söylediklerimi dünyaya açıkça söyledim. Her zaman bütün Yahudilerin toplandıkları havralarda ve tapınakta ders verdim. Gizli hiçbir şey söylemedim.

      21Beni neden sorguya çekiyorsun? Konuştuklarımı işitenlerden sor. Onlar ne söylediğimi biliyorlar.»

      22İsa bunları söyleyince, yanında duran görevlilerden biri, «Başkâhine nasıl böyle karşılık verirsin?» diyerek O'na bir tokat attı.

      23İsa ona, «Eğer yanlış bir şey söyledimse, yanlışımı göster!» diye cevap verdi. «Ama söylediklerim doğruysa, niçin bana vuruyorsun?»

      24Bunun üzerine Hanna O'nu bağlı olarak başkâhin Kayafa'ya gönderdi.


      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

      Yorum


        #48
        Ynt: Yuhanna incili

        Petrus'un ikinci ve üçüncü inkârı
        (Mat.26:71-75; Mar.14:69-72; Luk.22:58-62)

        25Simun Petrus hâlâ ateşin yanında durmuş ısınıyordu. O'na, «Sen de O'nun öğrencilerinden değil misin?» dediler.
        «Hayır, değilim» diyerek inkâr etti.

        26Başkâhinin kölelerinden biri, Petrus'un, kulağını kestiği adamın akrabasıydı. Bu köle Petrus'a, «Bahçede, seni O'nunlabirlikte görmedim mi?» diye sordu.

        27Petrus yine inkâr etti ve tam o anda horoz öttü.




        İsa, vali Pilatus'un önünde
        (Mat.27:1-2,11-31; Mar.15:1-20; Luk.23:1-5,13-25)

        28Sabah erkenden Yahudiler İsa'yı Kayafa'nın yanından alarak vali konağına götürdüler. Dinsel kuralları bozmamak[çç] ve Fısıh yemeğini yiyebilmek için kendileri vali konağına girmediler.

        29Bunun üzerine Pilatus dışarı çıkıp yanlarına geldi. «Bu adamı neyle suçluyorsunuz?» diye sordu.

        30Ona şu karşılığı verdiler: «Bu adam kötülük eden biri olmasaydı, O'nu sana getirmezdik.»

        31Pilatus onlara, «O'nu siz alın, kendi yasanıza göre yargılayın» dedi.
        Yahudiler, «Bizim hiç kimseyi ölüm cezasına çarptırmaya yetkimiz yok» dediler.

        32Bu, İsa'nın nasıl öleceğini belirtmek için söylediği sözler yerine gelsin diye oldu.

        33Pilatus yine vali konağına girdi. İsa'yı çağırıp O'na, «Sen Yahudilerin Kralı mısın?» diye sordu.

        34İsa şöyle karşılık verdi: «Bunu kendiliğinden mi söylüyorsun, yoksa benim hakkımda başkaları mı sana söyledi?»

        35Pilatus, «Ben Yahudi miyim?» dedi. «Seni bana kendi ulusun ve başkâhinlerin teslim ettiler. Ne yaptın?»

        36İsa, «Benim krallığım bu dünyadan değildir» diye karşılık verdi. «Krallığım bu dünyadan olsaydı, yandaşlarım, Yahudilere teslim edilmemem için savaşırlardı. Oysa benim krallığım buradan değildir.»

        37Pilatus, «Demek sen bir kralsın, öyle mi?» dedi.
        İsa, «Söylediğin gibi, ben kralım» karşılığını verdi. «Ben gerçeğe tanıklık etmek için doğdum, bunun için dünyaya geldim. Gerçekten yana olan herkes benim sesimi işitir.»

        38Pilatus O'na, «Gerçek nedir?» diye sordu.
        Bunu söyledikten sonra Pilatus yine dışarıya, Yahudilerin yanına çıktı. Onlara, «Ben O'nda hiçbir suç görmüyorum» dedi.

        39«Ama sizin bir geleneğiniz var, her Fısıh bayramında sizin için birini salıveriyorum. Yahudilerin Kralını sizin için salıvermemi ister misiniz?»

        40Onlar yine, «Bu adamı değil, Barabas'ı isteriz!» diye bağrıştılar.
        Oysa Barabas bir hayduttu.


        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum


          #49
          Ynt: Yuhanna incili

          19. Bölüm
          İsa ölüme mahkûm ediliyor

          O zaman Pilatus İsa'yı tutup kamçılattı.

          2Askerler de dikenlerden bir taç örüp O'nun başına geçirdiler. Sonra O'na mor bir kaftan giydirdiler.

          3Önüne geliyor, «Selam, ey Yahudilerin Kralı!» diyor, yüzüne tokat atıyorlardı.

          4Pilatus yine dışarı çıktı. Yahudilere, «İşte, O'nu dışarıya, size getiriyorum. O'nda hiçbir suç bulmadığımı bilesiniz» dedi.

          5Böylece İsa, başındaki dikenli taç ve üzerindeki mor kaftanla dışarı çıktı. Pilatus onlara, «İşte o adam!» dedi.

          6Başkâhinler ve görevliler İsa'yı görünce, «Çarmıha ger, çarmıha ger!» diye bağrıştılar.
          Pilatus, «O'nu kendiniz alın, çarmıha gerin!» dedi. «Ben O'nda bir suç görmüyorum!»

          7Yahudiler şu karşılığı verdiler: «Bizim bir yasamız var, o yasaya göre O'nun ölmesi gerekir. Çünkü kendisinin Tanrı Oğlu olduğunu ileri sürüyor.»

          8Pilatus bu sözü işitince daha çok korktu.

          9Yine vali konağına girip İsa'ya, «Sen nereden geliyorsun?» diye sordu.
          İsa ona cevap vermedi.

          10Pilatus, «Benimle konuşmayacak mısın?» dedi. «Seni salıvermeye yetkim olduğu gibi, çarmıha germeye de yetkim olduğunu bilmiyor musun?»

          11İsa, «Sana gökten verilmemiş olsaydı, benim üzerimde hiçbir yetkin olmazdı» diye karşılık verdi. «Bu nedenle beni sana teslim edenin günahı daha büyüktür.»

          12Bunun üzerine Pilatus İsa'yı salıvermek istedi. Ama Yahudiler, «Bu adamı salıverirsen, Sezar'ın dostu değilsin!» diye bağrıştılar. «Kral olduğunu ileri süren herkes Sezar'a karşı gelmiş olur.»

          13Pilatus bu sözleri işitince İsa'yı dışarı çıkardı. Taş Döşeme[dd] - İbranicede Gabata - denilen yerde yargı kürsüsüne oturdu.

          14O gün Fısıh bayramına hazırlık günüydü. Saat on iki sularıydı[ee]. Pilatus Yahudilere, «İşte, sizin Kralınız!» dedi.

          15Onlar, «Yok et O'nu! Yok et, çarmıha ger!» diye bağrıştılar.
          Pilatus, «Kralınızı mı çarmıha gereyim?» diye sordu.
          Başkâhinler, «Sezar'dan başka kralımız yok!» karşılığını verdiler.

          16Bunun üzerine Pilatus İsa'yı, çarmıha gerilmek üzere onlara teslim etti.


          Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

          Yorum


            #50
            Ynt: Yuhanna incili

            İsa çarmıha geriliyor
            (Mat.27:32-44; Mar.15:21-32; Luk.23:26-43)

            17Askerler İsa'yı alıp götürdüler. İsa çarmıhını kendisi taşıyıp Kafatası - İbranicede Golgota - denilen yere çıktı.

            18O'nu orada çarmıha gerdiler. O'nunla birlikte iki kişiyi daha, İsa ortada, onlar da iki yanında olmak üzere çarmıha gerdiler.

            19Pilatus bir de yafta yazıp çarmıhın üzerine astırdı. Yaftada şöyle yazılıydı:

            `NASIRALI İSA - YAHUDİLERİN KRALI.'

            20İsa'nın çarmıha gerildiği yer kente yakındı. Böylece İbranice, Latince ve Grekçe yazılmış olan bu yaftayı Yahudilerin birçoğu okudu.

            21Bu yüzden Yahudi başkâhinler Pilatus'a, «`Yahudilerin Kralı' diye yazma» dediler. «Kendisi, `Ben Yahudilerin Kralıyım dedi' diye yaz.»

            22Pilatus, «Ne yazdımsa, yazdım» karşılığını verdi.

            23Askerler İsa'yı çarmıha gerdikten sonra O'nun giysilerini aldılar. Her birine birer pay düşecek biçimde dört parçaya böldüler. Mintanını da aldılar. Mintan boydan boya dikişsiz bir dokumaydı.

            24Birbirlerine, «Bunu yırtmayalım» dediler, «kiminolacak diye kura çekelim.»
            Bu olay, şu Kutsal Yazı yerine gelsin diye oldu:

            «Giysilerimi aralarında paylaştılar,
            elbisem üzerine kura çektiler.»

            Bunları askerler yaptı.

            25İsa'nın çarmıhının yanında ise annesi, annesinin kızkardeşi, Klopa'nın karısı Meryem ve Mecdelli Meryem duruyordu.

            26İsa, annesiyle sevdiği öğrencinin yakınında durduğunu görünce annesine, «Anne[ff], işte oğlun!» dedi.

            27Sonra öğrenciye, «İşte, annen!» dedi.
            O andan itibaren bu öğrenci İsa'nın annesini kendi evine aldı.


            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

            Yorum


              #51
              Ynt: Yuhanna incili

              İsa'nın ölümü
              (Mat.27:45-56; Mar.15:33-41; Luk.23:44-49)

              28Daha sonra İsa, her şeyin artık tamamlandığını bilerek Kutsal Yazı'nın yerine gelmesi için, «Susadım!» dedi.

              29Orada ekşi şarapla dolu bir kap vardı. Şaraba batırılmış bir süngeri zufa dalına takarak O'nun ağzına uzattılar.

              30İsa şarabı tadınca, «Tamamlandı!» dedi ve başını eğerek ruhunu teslim etti.

              31Yahudiler Pilatus'tan çarmıha gerilmiş adamların bacaklarının kırılmasını ve cesetlerin kaldırılmasını istediler. Hazırlık günü olduğundan, cesetlerin Sept günü çarmıhta kalmasını istemiyorlardı. Çünkü o Sept günü büyük bayramdı.

              32Bunun üzerine askerler gidip birinci adamın, sonra da İsa'yla birlikte çarmıha gerilmiş olan öteki adamın bacaklarını kırdılar.

              33İsa'ya gelince O'nun ölmüş olduğunu gördüler. Onun için bacaklarını kırmadılar.

              34Ama askerlerden biri O'nun böğrünü mızrakla deldi. Böğründen hemen kan ve su aktı.

              35Bunu gören adam tanıklık etmiştir ve tanıklığı doğrudur. Doğruyu söylediğini bilir. Siz de iman edesiniz diye tanıklık etmiştir.

              36Bunlar, «O'nun bir tek kemiği kırılmayacaktır» diyen Kutsal Yazı'nın yerine gelmesi için olmuştur.

              37Yine başka bir Yazı'da, «Bedenini deştikleri adama bakacaklar» deniyor.


              İsa'nın gömülmesi
              (Mat.27:57-61; Mar.15:42-47; Luk.23:50-56)

              38Bundan sonra Aramatyalı Yusuf, İsa'nın cesedini kaldırmak için Pilatus'a başvurdu. Yusuf, İsa'nın öğrencisiydi, ama Yahudilerden korktuğundan bunu gizli tutuyordu. Pilatus izin verince, Yusuf gelip İsa'nın cesedini kaldırdı.

              39Daha önce geceleyin İsa'nın yanına gelmiş olan Nikodim de otuz litre[gg] kadar karışık mür ve sarısabır özü alarak geldi.

              40İkisi, İsa'nın cesedini alıp Yahudilerin gömme geleneğine uygun olarak onu baharatla keten bezlere sardılar.

              41İsa'nın çarmıha gerildiği yerde bir bahçe, bu bahçenin içinde de henüz hiç kimsenin konulmadığı yeni bir mezar vardı.

              42O gün Yahudilerin Hazırlık günüydü. Mezar da yakın olduğundan İsa'yı oraya koydular.


              Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

              Yorum


                #52
                Ynt: Yuhanna incili

                20. Bölüm
                İsa'nın dirilişi
                (Mat.28:1-8; Mar.16:1-8; Luk.24:1-12)

                Haftanın ilk günü erkenden, ortalık daha karanlıkken Mecdelli Meryem mezara gitti. Taşın mezarın girişinden kaldırılmış olduğunu gördü.

                2Koşarak Simun Petrus'a ve İsa'nın sevdiği öbür öğrenciye geldi. Onlara, «Rab'bi mezardan almışlar, nereye koyduklarını da bilmiyoruz» dedi.

                3Bunun üzerine Petrus'la öteki öğrenci dışarı çıkıp mezara yöneldiler.

                4İkisi birlikte koşuyordu. Ama öteki öğrenci Petrus'tan daha hızlı koşarak mezara önce vardı.

                5Eğilip içeri baktı, keten bezleri orada serili gördü, ama içeri girmedi.

                6-7Ardından Simun Petrus geldi ve mezara girdi. Orada serili duran bezleri ve İsa'nın başına sarılmış olan mendili gördü. Mendil, keten bezlerle birlikte değildi, ayrı bir yerde dürülmüş duruyordu.

                8O zaman mezara ilk varan öteki öğrenci de içeri girdi. Olanları gördü ve iman etti.

                9İsa'nın ölümden dirilmesi gerektiğini belirten Kutsal Yazı'yı henüz anlamamışlardı.



                İsa, Mecdelli Meryem'e görünüyor
                (Mat.28:9-10; Mar.16:9-11)

                10Bundan sonra öğrenciler yine evlerine döndüler.

                11Meryem ise mezarın dışında durmuş ağlıyordu. Ağlarken eğilip mezarın içine baktı.

                12Beyazlara bürünmüş iki melek gördü; biri İsa'nın cesedinin yattığı yerin başucunda, öteki ayakucunda oturuyordu.

                13Meryem'e, «Kadın, niçin ağlıyorsun?» diye sordular.
                Meryem, «Rabbimi almışlar» dedi. «O'nu nereye koyduklarını bilmiyorum.»

                14Bunları söyledikten sonra arkasına döndü, İsa'nın orada, ayakta durduğunu gördü. Ama O'nun İsa olduğunu anlamadı.

                15İsa, «Kadın, niçin ağlıyorsun?» dedi. «Kimi arıyorsun?»
                Meryem O'nu bahçıvan sanarak, «Efendim» dedi, «eğer O'nu sen götürdünse, nereye koyduğunu söyle de gidip O'nu alayım.»

                16İsa ona, «Meryem!» dedi.
                O da döndü, İsa'ya İbranice, «Rabbuni!» dedi. Rabbuni, `Öğretmenim' demektir.

                17İsa, «Bana dokunma!» dedi. «Çünkü daha Baba'nın yanına çıkmadım. Kardeşlerime git ve onlara söyle, benim Babamın ve sizin Babanızın, benim Tanrımın ve sizin Tanrınızın yanına çıkıyorum.»

                18Mecdelli Meryem öğrencilerin yanına gitti. Onlara, «Rab'bi gördüm!» dedi. Sonra Rab'bin kendisine söylediklerini onlara anlattı.


                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                Yorum


                  #53
                  Ynt: Yuhanna incili

                  İsa öğrencilerine görünüyor
                  (Mat.28:16-20; Mar.16:14-18; Luk.24:36-49)

                  19Haftanın o ilk günü akşam olunca, öğrencilerin Yahudilerden korkusu nedeniyle bulundukları yerin kapıları kapalıyken İsa geldi, ortalarında durup onlara, «Size esenlik olsun!» dedi.

                  20Bunu söyledikten sonra onlara ellerini ve böğrünü gösterdi. Öğrenciler Rab'bi görünce sevindiler.

                  21İsa yine onlara, «Size esenlik olsun!» dedi. «Baba beni gönderdiği gibi, ben de sizigönderiyorum.»

                  22Bunu söyledikten sonra onların üzerine üfleyerek, «Kutsal Ruh'u alın!» dedi.

                  23«Kimin günahlarını bağışlarsanız, bağışlanmış olur; kimin günahlarını bağışlamazsanız, bağışlanmamış kalır.»


                  İsa Tomas'a görünüyor

                  24Onikilerden biri, İkiz[ğğ] diye anılan Tomas, İsa geldiğinde onlarla birlikte değildi.

                  25Öbür öğrenciler ona, «Biz Rab'bi gördük!» dediler.
                  Tomas ise, «O'nun ellerinde çivilerin izini görmedikçe, çivilerin izine parmağımla dokunmadıkça ve elimi böğrüne sokmadıkça inanmam» dedi.

                  26Sekiz gün sonra İsa'nın öğrencileri yine evdeydiler. Tomas da onlarla birlikteydi. Kapılar kapalıyken İsa gelip ortalarında durdu, «Size esenlik olsun!» dedi.

                  27Sonra Tomas'a, «Parmağını uzat» dedi, «ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!»

                  28Tomas O'na, «Rabbim ve Tanrım!» diye cevap verdi.

                  29İsa ona, «Beni gördüğün için mi iman ettin?» dedi. «Görmeden iman edenlere ne mutlu!»

                  30İsa, öğrencilerinin önünde, bu kitapta yazılı olmayan başka birçok mucizeler yaptı.

                  31Ne var ki yazılanlar, İsa'nın, Tanrı'nın Oğlu Mesih olduğuna iman edesiniz ve iman ederek O'nun adıyla yaşama kavuşasınız diye yazılmıştır.


                  Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                  Yorum


                    #54
                    Ynt: Yuhanna incili

                    21. Bölüm
                    İsa göl kenarında

                    1-2Bundan sonra Taberiye gölünün kenarında İsa öğrencilerine yine göründü. Bu da şöyle oldu: Simun Petrus, İkiz[hh] diye anılan Tomas, Celile'nın Kana köyünden Natanyel, Zebedi'nin oğulları ve İsa'nın öğrencilerinden iki kişi daha birlikte bulunuyorlardı.

                    3Simun Petrus ötekilere, «Ben balık tutmaya gidiyorum» dedi.
                    Onlar, «Biz de seninle geliyoruz» dediler.
                    Dışarı çıkıp kayığa bindiler. Ama o gece bir şey tutamadılar.

                    4Sabah olurken İsa kıyıda duruyordu. Ne var ki öğrenciler, O'nun İsa olduğunu anlamadılar.

                    5İsa, «Çocuklar, balığınız yok mu?» diye sordu.
                    «Yok» cevabını verdiler.

                    6İsa, «Ağı kayığın sağ yanına atın, tutarsınız» dedi.
                    Bunun üzerine ağı attılar. O kadar çok balık tuttular ki, artık ağı çekemez olmuşlardı.

                    7İsa'nın sevdiği öğrenci, Petrus'a, «Bu Rab'dir!» dedi.
                    Simun Petrus O'nun Rab olduğunu işitince üzerinden çıkarmış olduğu üstlüğü giyip göle atladı.

                    8Öbür öğrenciler balık dolu ağı çekerek kayıkla geldiler. Çünkü karadan ancak iki yüz arşın kadar uzaktaydılar.

                    9Karaya çıkınca orada yanan bir kömür ateşi, ateşin üzerinde balık ve ekmek gördüler.

                    10İsa onlara, «Şimdi tuttuğunuz balıklardan getirin» dedi.

                    11Simun Petrus kayığa atladı ve tam yüz elli üç iri balıkla yüklü ağı karaya çekti. Bu kadar çok balık olduğu halde ağyırtılmamıştı.

                    12İsa onlara, «Gelin, yemek yiyin» dedi.
                    Öğrencilerden hiçbiri O'na, «Sen kimsin?» diye sormaya cesaret edemedi. Çünkü O'nun Rab olduğunu biliyorlardı.

                    13İsa gidip ekmeği aldı, onlara verdi. Aynı şekilde balıkları da verdi.

                    14İşte bu, İsa'nın ölümden dirildikten sonra öğrencilere üçüncü görünüşüydü.


                    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                    Yorum


                      #55
                      Ynt: Yuhanna incili

                      İsa ile Petrus

                      15Yemekten sonra İsa, Simun Petrus'a, «Yuhanna oğlu Simun, beni bunlardan daha çok seviyor musun?» diye sordu.
                      Petrus, «Evet, Rab» dedi, «seni sevdiğimi bilirsin.»
                      İsa ona, «Kuzularımı otlat» dedi.

                      16İkinci kez yine ona, «Yuhanna oğlu Simun, beni seviyor musun?» diye sordu.
                      O da, «Evet, Rab, seni sevdiğimi bilirsin» dedi.
                      İsa ona, «Koyunlarımı güt» dedi.

                      17Üçüncü kez ona, «Yuhanna oğlu Simun, beni seviyor musun?» diye sordu.
                      Petrus kendisine üçüncü kez, «Beni seviyor musun?» diye sormasına üzüldü. «Rab, sen her şeyi bilirsin, seni sevdiğimi de bilirsin» dedi.
                      İsa ona, «Koyunlarımı otlat» dedi.

                      18«Sana doğrusunu söyleyeyim, gençliğinde kendi kuşağını kendin bağlar, istediğin yere giderdin. Ama yaşlanınca ellerini uzatacaksın, başkası seni bağlayacak ve istemediğin yere götürecek.»

                      19Bunu, Tanrı'yı ne tür bir ölümle yücelteceğini belirtmek için söyledi. Sonra ona, «Ardımdan gel» dedi.

                      20Petrus arkasına döndü, İsa'nın sevdiği öğrencinin kendilerini izlediğini gördü. Bu öğrenci, akşam yemeğinde İsa'nın göğsüne yaslanan ve, «Rab, seni ele verecek olan kimdir?» diye soran öğrencidir.

                      21Petrus onu görünce İsa'ya, «Rab, ya bu ne olacak?» diye sordu.

                      22İsa ona, «Ben gelinceye dek onun yaşamasını istiyorsam, bundan sana ne?» dedi. «Sen ardımdan gel!»

                      23Bu yüzden kardeşler arasında o öğrencinin ölmeyeceğine dair bir söylenti çıktı. Ama İsa Petrus'a, «O ölmeyecek» dememişti. Sadece, «Ben gelinceye dek onun yaşamasını istiyorsam, bundan sana ne?» demişti.

                      24Bütün bunlara tanıklık eden ve bunları yazan öğrenci budur. Onun tanıklığının doğru olduğunu biliyoruz.

                      25İsa'nın yaptığı daha başka çok şey vardır. Bunlar tek tek yazılsaydı, sanırım yazılan kitaplar dünyaya sığmazdı.


                      Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                      Yorum

                      YUKARI ÇIK
                      Çalışıyor...
                      X