Prof. Dr. Suat YILDIRIM
İslam hakkında yazan Batılıların çoğunun, ona, «müsteşrik tarzında» “dışarıdan” bakışlarına alışmış bulunuyoruz. Ayrıca Hıristiyan misyonerlerinin de Müslümanlarla ilgilenmeleri, çeşitli şekillerde tezahür etmiştir ve etmektedir. Batı insanının. İslam’ı olduğu gibi tanımasına, aşılması zor türlü engeller vardır: Tarihten gelen. Hıristiyanlığın olumsuz propagandalarından, genel olarak Müslümanların yaşayışlarından, toplum olarak ve bütün kapsamıyla İslam’ın uygulandığı bir ülkenin bulunmayışından. Müslümanların çağdaş dünyadaki etkinliklerinin azlığından. Batı’lıların teknik üstünlüklerinde ve ilmi gururlarından, müsteşriklerin —İslam’ı tanıtıyor görünürken— çarpıtmalarından gelen vb. engeller
Fransa’nın tanınmış tabiplerinden olan Maurice BUCAILLE’in, bütün bu engelleri aşarak, Müslümanların kutsal kitabı Kur’an-ı Kerimi incelemesi ve mesleki formasyonunu ilgilendiği din alanına uygulayarak, semavi Kitapları teşrih masasına koyması, takdire değer. M. Bucaille, araştırmalarının sonuçlarını şu kitabında toplamış bulunuyordu «Tevrat, İncil, Kuran ve İlim» (La Bible, le Coran et la science, Paris, Ed. Seghers, 1976, büyük boy 255 s.) Kitabın tali unvanı “Kutsal semavi Kitapların çağdaş bilgilerin ışığı altında incelenmesi” adını taşıyor. Birinci basımı, 1976 yılının ikinci yarısında yapılan kitap, tahminlerin çok ötesinde bir rağbet görmüştür. Yazarın tahsil arkadaşı olan ve ömrünün önemli bir kısmını hasrettiği incelemelerinden sonra beş sene önce İslam’ı benimsemiş bulunan Dr. Huseyn Techeport’dan aldığım 25 Ramazan 1398 (29.8.1978) tarihli mektuptan, kitabın altıncı basımının yapıldığını öğreniyoruz. Fransa gibi gayr-i müslim bir ülkede, böyle bir kitabın, iki yıl içinde 6’ıncı basıma geçmesi, hayret ve hayranlık uyandırıcıdır. Ayrıca kitap, bizzat yazarı tarafından Arapçaya çevrilerek yayınlanmıştır. (Dür al-Maarif, 1119 Corniche el Nil, Kahire).
İslam hakkında yazan Batılıların çoğunun, ona, «müsteşrik tarzında» “dışarıdan” bakışlarına alışmış bulunuyoruz. Ayrıca Hıristiyan misyonerlerinin de Müslümanlarla ilgilenmeleri, çeşitli şekillerde tezahür etmiştir ve etmektedir. Batı insanının. İslam’ı olduğu gibi tanımasına, aşılması zor türlü engeller vardır: Tarihten gelen. Hıristiyanlığın olumsuz propagandalarından, genel olarak Müslümanların yaşayışlarından, toplum olarak ve bütün kapsamıyla İslam’ın uygulandığı bir ülkenin bulunmayışından. Müslümanların çağdaş dünyadaki etkinliklerinin azlığından. Batı’lıların teknik üstünlüklerinde ve ilmi gururlarından, müsteşriklerin —İslam’ı tanıtıyor görünürken— çarpıtmalarından gelen vb. engeller
Fransa’nın tanınmış tabiplerinden olan Maurice BUCAILLE’in, bütün bu engelleri aşarak, Müslümanların kutsal kitabı Kur’an-ı Kerimi incelemesi ve mesleki formasyonunu ilgilendiği din alanına uygulayarak, semavi Kitapları teşrih masasına koyması, takdire değer. M. Bucaille, araştırmalarının sonuçlarını şu kitabında toplamış bulunuyordu «Tevrat, İncil, Kuran ve İlim» (La Bible, le Coran et la science, Paris, Ed. Seghers, 1976, büyük boy 255 s.) Kitabın tali unvanı “Kutsal semavi Kitapların çağdaş bilgilerin ışığı altında incelenmesi” adını taşıyor. Birinci basımı, 1976 yılının ikinci yarısında yapılan kitap, tahminlerin çok ötesinde bir rağbet görmüştür. Yazarın tahsil arkadaşı olan ve ömrünün önemli bir kısmını hasrettiği incelemelerinden sonra beş sene önce İslam’ı benimsemiş bulunan Dr. Huseyn Techeport’dan aldığım 25 Ramazan 1398 (29.8.1978) tarihli mektuptan, kitabın altıncı basımının yapıldığını öğreniyoruz. Fransa gibi gayr-i müslim bir ülkede, böyle bir kitabın, iki yıl içinde 6’ıncı basıma geçmesi, hayret ve hayranlık uyandırıcıdır. Ayrıca kitap, bizzat yazarı tarafından Arapçaya çevrilerek yayınlanmıştır. (Dür al-Maarif, 1119 Corniche el Nil, Kahire).
Yorum