Sosyalistlerin dini eleştirmelerinin diğer bir sebebi ise dindeki sabır anlayışıdır. Elbette sosyalist yoldaşlar uydurulmuş, düzenin hizmetçisi olan dini tanımışlardır. İnsanlara özgürleştirmek için mücadele eden dini değil. Nice dinler vardır ki zalimin zulmüne, sömürüsüne karşı sabretmeyi ister. Eziliyor musun sabret, tecavüze mi uğruyorsun isyan etme gibi. Tabi ki zalimin zulmüne, tecavüzüne isyan etmeyip sabretmeyi emreden bir din anlayışı ancak sömürenin işine ve çıkarına yarar.
Şimdi ayetlere geçelim.
Sizinle savaşanlarla Allah yolunda savaşın, haddi aşmayın (haksız yere kimseye saldırmayın) Allah haddi aşanları sevmez. (Bakara 190)
Ayette “sizinle savaşanlara karşı” sabredin demiyor da, bilakis onlarla savaşın yani onların size olan saldırılarına cevap verin demiyor mu?.
Size saldırana sizde saldırının misliyle saldırın. (Bakara 194)
Ey iman edenler! Toplu halde size saldıran kafirlerle karşılaştığınızda onlara sırt çevirmeyin. Enfal/15
Yukarıdaki ayetler yine açık bir şekilde saldıranlara karşı sabretmeyi, bu saldırılara boyun eğmeyi değil, bilakis onların saldırılarına karşı cevap vermeyi emretmiyor mu?. Ama ayet dikkat edin kafirlerle savaşın demiyor, size karşı saldıran kafirlerle diyor. Devam edelim;
Size ne oldu da Allah ve “Ey Rabbimiz! Halkı zalim olan bu şehirden bizi çıkar, bize kendi katından bir veli ver ve bize kendi katından bir yardımcı ver” diyen muztazaf (ezilmiş) erkek, kadın ve çocukların yolunda savaşmıyorsunuz? Nisa/75
Yukarıdaki ayet bu sefer değil kendilerine saldıranlara, kendilerinin dışında Allah’tan yardım isteyen ezilmiş, çaresiz bırakılmış erkek, kadın ve çocuklar uğrunda savaşmayı emretmiyor mu?. Allame Tabatabai bu ayetin insanın fıtratına seslendiğini dile getirir. Fıtratı bozulmayan her vicdanlı insan ezilen kadın ve çocuklar uğrunda savaşır.
Neden ezilen, sömürülen hakkını arayacak güce sahip olmayan kadınlar ve çocuklar uğrunda savaşmıyorsunuz, mücadele etmiyorsunuz?
Size ne oldu?
Ey iman edenler! Sabredin, birbirinize direnişi tasfiye edin, dayanışma içinde olun… Ali İmran/200
Yukarıdaki ayet sadece kişinin kendisinin direnmesini değil, başkalarına da bu direnişi tasfiye etmesini emretmiyor mu?
Zulme uğradıktan sonra hakkını almak için yardım arayanları kınamak için yol yoktur. Şura/41
Fakat insanlara zulmedenleri ve yeryüzünde haksız yere saldıranları kınamaya yol vardır. Şura/42
Yukarıdaki iki ayette şunu anlamıyor muyuz; yeryüzünde haksızlık yapanlara kınama yolu açık tutulmuştur, fakat hakkını almak için yardım arayanlara kınama yolu kapanmıştır. Eğer bu din şirk dinleri gibi haksızlığa karşı yardım aramayı değil de sabretmeyi tavsiye etseydi o zaman yardım arayanlar kınanacak, sabredenler övülecekti. Ama bu din bu anlayışın tam tersini yapıyor.
İman edip doğru işler yapanlar, Allah’ı çok ananlar ve zulme uğradıktan sonra haklarını ananlar müstesna. Şu ra/227a
Bu ayette de İslam dini zulme uğradıktan sonra haklarını aramaya teşvik etmiyor mu?.
Onlar günahların büyüklerinden ve iğrenç işlerden çekinirler ve öfkelendikleri zaman affederler. …İşleri aralarında danışmaya dayalıdır…Ve bir saldırıya uğradıklarında haklarını almak için yardımlaşırlar. Şura/37,38,39
Bu ayet de saldırıya uğrayanların haklarını aramaları için birbirleriyle yardımlaşması gerektiğini vurgulamıyor mu?.
Onlara karşı kudretiniz dahilinde olan her türlü güç ve bağlanıp beslenen atlar hazırlayın. Bu yolla Allah’ın düşmanlarını, kendi düşmanlarınızı ve bunların dışında sizin bilmediğiniz Allah’ın bildiği diğer kimseleri korkutursunuz. Enfal 60
Eğer barışa eğilimli olurlarsa sen de ona eğilimli ol. Enfal 61
Yukarıdaki ayet düşmanlara karşı yine sabretmeyi değil, güçleri miktarınca düşmanların kalplerine korku salma, onları kendilerine karşı herhangi bir saldırıyı engellemek amacıyla kuvvet toplamaları gerektiğini bildirmiyor mu.
Yeminlerini bozan, peygamberi çıkarmaya kalkışan ve size karşı (savaşı) ilk olarak kendileri başlatan kimselerle savaşmaz mısınız, yoksa onlardan korkuyor musunuz? Tevbe 13
Bu ayette de Allah bu dine inananlara niçin kendileriyle ilk savaşa başlatanlara karşı niçin savaşmadıklarını sormuyor mu?.
Evet İslam dini sabrı emretmiştir. Ama zalimin zulmüne karşı değil, hastalığa, ibadete, zalimlere karşı mücadeleye v.b. gibi zorluklar karşısında pes etmemeyi, direnmeyi bu zorluklara karşı mücadele etmeyi kısacası bu mücadele esnasında gösterilmesi gerekilen sabrı tavsiye etmiştir. Esasında bütün insanların sabıra ihtiyacı vardır. Sosyalistlerin okurken, hastalanırken veya mücadele ederken sabretmeye ihtiyacı olduğu gibi? İşte İslam dininin “sabredin” tavsiyesi de bu türden bir sabırdır.