Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.
Her gün aşura! Her yer kerbela.
Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.
Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi
İmam Hüseyin (a.s.): 191
Mülkiye Duygusunun Cehaletten Kaynaklanması Konumu:
İnsan fıtratında kişi veya kişiler nefsini nasıl Allah’a ortak kabul eder? Bunu nefsi ile konuşması gerekir. Ona; ‘’Ben böyle yaptım, niçin şöyle oldu da böyle olmadı?’’ gibi sözler ve konuşmalarını sormalı. Nasıl sahiplik iddiasında bulunduğunu, malları ve çocuklar ile kendisi arasındaki sahiplik ilişkisinin ne demek olduğunu tartışmalıdır.
Kişi veya kişiler bu malları biriktirinceye kadar çok yorulur. Niçin onun elinden çıkar gider? O halde kişinin nu malların gerçek sahibi olduğunu tasarlaması onun bilgisizliğinden kaynaklanıyor. Bu mallar gerçek sahibinden insanların eline verilen bir emanettir. Kişi veya kişilerin gerçek manada bu mallara kendilerine nisbet etmeleri gerçek dışıdır. Yasal mülkiyet hakhının ilişkisi saklıdır doğal olarak. Herkes bu sahiplik hakkına saygı göstermesini öğrenmelidir...
Ama söz, gerçek sahipliğin sadece ve sadece Allah Teâla’ya ait olduğuna gelince, kimse kendisini aldatıp bir şeyin bağımsız ve gerçek sahibi olduğunu zannetmesin. Gerçek anlamda mal sadece Allah’ındır. Ne var ki insanın malı yorulmak, kazanmak, miras veya başka yöntemlerle elde edip kendisine nisbet etmesi, hiçbir zaman onun gerçek sahibi olduğu anlamına gelmez. Kişi veya kişiler asıl malın gerçek sahibinin hiçbir zaman unutmamaları gerekir fikrindeyim.
Anne baba Çocuğun Sahibi Oldularını Sanmasınlar Konumu:
Aslında bu gibi konu veya meselelerin üzerinde daha detaylı bir araştırma yapmamızın temel nedeni olması gereken takva ile insan-i kamil mertebesiyle bağlantılıdır. O’nun içinde burda yapılan bir çalışma o niyetle yapılmadığı için kısa kesmek zorundayız.
İnsanın kendisinden sonra var olabilecek miraslarından biride kendi çocukların olmasıdır. Sıra çocuklar ile anne ve baba ilişkisine gelince... Çocuklar anne ve babanın hakkını gözetmeli... Çocuğun elbise ve gida ihtiyacını karşılamak, babanın görevidir. Baba bunlardan sorumludur. Çocuğa süt verip emzirmek ise annenin görevidir. Bu hükümlerin varlığına rağmen kimse kendisini aldatıp çocuğun sahibi gözeticisi olduğunu sanmamalıdır.
Anne veya baba der ki, ben çocuğumu büyütüp terbiye ettim. Peki anne ve babayı büyüten, onları eğiten kimdir?... Çocuğu anne ve babasının elinde büyüten Yüce Allah’tır. Onlar sadece aracı olmaktan başka birşey değiller. Çocuk sevgisini anne ve babasının gönüllerine yerleştiren Allah’tır. Bu sevgi sayesinde geceleri uykusuzluğa katlanıp çocuğu için yorulurlar. Çocuğun ağzına konulan sütü yapan kimdir? Çocuğun cismini bir parça kan olarak annesinin karnına yerleştiren kimdir? Kişi veya kişiler hareket ettirip yerinden kaldıran Allah’tan başka kim olabilir?...
Kişi kendisinin sahip olmadığı şeyi iddia etmemeli. Çocuğun sahibi olduğunu sanmamalı. Yine kendisi için hiçbir hak iddia etmemeli. İmam Hüseyin (a.s.)’ın kerbela’da şehid olmadan önce söylemiş olduğu bu değerli hadisi unutmamamız gerekir. ‘’Bizim asıl sahibimiz Allah’dır.’’ Ve Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu gibi. ‘’Biz Allah’ınızdan geldik, O’na dönücüleriz.’’ Yazan. imam Dikmen
Her gün aşura! Her yer kerbela.
Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.
Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi
İmam Hüseyin (a.s.): 191
Mülkiye Duygusunun Cehaletten Kaynaklanması Konumu:
İnsan fıtratında kişi veya kişiler nefsini nasıl Allah’a ortak kabul eder? Bunu nefsi ile konuşması gerekir. Ona; ‘’Ben böyle yaptım, niçin şöyle oldu da böyle olmadı?’’ gibi sözler ve konuşmalarını sormalı. Nasıl sahiplik iddiasında bulunduğunu, malları ve çocuklar ile kendisi arasındaki sahiplik ilişkisinin ne demek olduğunu tartışmalıdır.
Kişi veya kişiler bu malları biriktirinceye kadar çok yorulur. Niçin onun elinden çıkar gider? O halde kişinin nu malların gerçek sahibi olduğunu tasarlaması onun bilgisizliğinden kaynaklanıyor. Bu mallar gerçek sahibinden insanların eline verilen bir emanettir. Kişi veya kişilerin gerçek manada bu mallara kendilerine nisbet etmeleri gerçek dışıdır. Yasal mülkiyet hakhının ilişkisi saklıdır doğal olarak. Herkes bu sahiplik hakkına saygı göstermesini öğrenmelidir...
Ama söz, gerçek sahipliğin sadece ve sadece Allah Teâla’ya ait olduğuna gelince, kimse kendisini aldatıp bir şeyin bağımsız ve gerçek sahibi olduğunu zannetmesin. Gerçek anlamda mal sadece Allah’ındır. Ne var ki insanın malı yorulmak, kazanmak, miras veya başka yöntemlerle elde edip kendisine nisbet etmesi, hiçbir zaman onun gerçek sahibi olduğu anlamına gelmez. Kişi veya kişiler asıl malın gerçek sahibinin hiçbir zaman unutmamaları gerekir fikrindeyim.
Anne baba Çocuğun Sahibi Oldularını Sanmasınlar Konumu:
Aslında bu gibi konu veya meselelerin üzerinde daha detaylı bir araştırma yapmamızın temel nedeni olması gereken takva ile insan-i kamil mertebesiyle bağlantılıdır. O’nun içinde burda yapılan bir çalışma o niyetle yapılmadığı için kısa kesmek zorundayız.
İnsanın kendisinden sonra var olabilecek miraslarından biride kendi çocukların olmasıdır. Sıra çocuklar ile anne ve baba ilişkisine gelince... Çocuklar anne ve babanın hakkını gözetmeli... Çocuğun elbise ve gida ihtiyacını karşılamak, babanın görevidir. Baba bunlardan sorumludur. Çocuğa süt verip emzirmek ise annenin görevidir. Bu hükümlerin varlığına rağmen kimse kendisini aldatıp çocuğun sahibi gözeticisi olduğunu sanmamalıdır.
Anne veya baba der ki, ben çocuğumu büyütüp terbiye ettim. Peki anne ve babayı büyüten, onları eğiten kimdir?... Çocuğu anne ve babasının elinde büyüten Yüce Allah’tır. Onlar sadece aracı olmaktan başka birşey değiller. Çocuk sevgisini anne ve babasının gönüllerine yerleştiren Allah’tır. Bu sevgi sayesinde geceleri uykusuzluğa katlanıp çocuğu için yorulurlar. Çocuğun ağzına konulan sütü yapan kimdir? Çocuğun cismini bir parça kan olarak annesinin karnına yerleştiren kimdir? Kişi veya kişiler hareket ettirip yerinden kaldıran Allah’tan başka kim olabilir?...
Kişi kendisinin sahip olmadığı şeyi iddia etmemeli. Çocuğun sahibi olduğunu sanmamalı. Yine kendisi için hiçbir hak iddia etmemeli. İmam Hüseyin (a.s.)’ın kerbela’da şehid olmadan önce söylemiş olduğu bu değerli hadisi unutmamamız gerekir. ‘’Bizim asıl sahibimiz Allah’dır.’’ Ve Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu gibi. ‘’Biz Allah’ınızdan geldik, O’na dönücüleriz.’’ Yazan. imam Dikmen
Yorum