Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


    Her gün aşura! Her yer Kerbela.

    Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

    Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

    İmam Hüseyin (a.s.):
    381


    İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Kandırılmış cahil ve Gafillerle

    Konuşmaları Konumu:
    2


    İşte bu konumda İmam Hüseyin (a.s.)’ın bir devrim yapma gerekliliği olduğunu sezerek Kerbela devrim hareket kıyamının gerçekleştirmesinin zorunlu olduğunu ve bununda yalnız başına gitmeyeceğinin ve hatta O’nun şehadetlerinden sonra dünya müslüman halklarına bu mesajın iletilmesinin kaçınılmaz olduğu örgütlemiştir.

    Elbette bunların başında İmam Zeyne-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) ve Hz. Zeyneb-i Kubra (a.s.)’ın olmaları gerekiyordu. Ancak bu değerli ve şerefli mesajı bu iki takva sahipleri götürebileceklerdir. Bunun dışında İmam Hüseyin (a.s.) kerbela kıyamı devriminin herhangi bir değeri olmayacaktı.

    İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Emevi hilekâr hükümeti başkanlarıyla yaptığı münazaraları gördük. Şimdi de İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın bazı cahil ve kandırılmış kimselerle konuşmalarından bazı örnekler aktaracağız ki, İmam Zeyne-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Aşura kıyamındaki devrim hareketinin değeri ve önemini tebliğ görevini daha iyi kavraya bilme yeteneğine kavuşalım...

    Yani açıkçası biz müslümanım diyen halkların İslam devletinin temel amaç ne niteliğin ne olduğu olgusunu etken olarak bilincinde değiliz. Eğer bu mesele ve konumlar hakkında daha fazla bir bilgi veya öğretiye sahip olsaydık bunların Ehl-i Beyt hanedanların başına gelmezdi. Yazan. imam Dikmen

    Yorum


      Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


      Her gün aşura! Her yer Kerbela.

      Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

      Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

      İmam Hüseyin (a.s.):
      382


      a- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Şamlı bir yaşlı ile komuşması: 1

      İslam ulemaların için de en büyük değere sahip olan değerli ustadlardan sayın Merhum Seyyid b. Tavus (r.a.)’nın İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Şam’lı bir yaşlıyla konuşmasını şöyle nakl etmektedirler:

      ‘’Esirler kervanını İmam Hüseyin (a.s.)’ın başıyla birlikte Şam kapısına getirdiklerinde kendilerine yaklaşmakta olan bir yaşlının şöyle dediğini duydular. ‘’Hamdolsun Allah’a ki, erkeklerinizi öldürdü ve İslam beldelerini onların şerrinden kurtardı ve Emir-el Mü’minin Yezid’i sizlere musallat kıldı!!’’

      Değerli müslüman kardeşlerim bu sayfa ve satırları dikkatlıca okuyun, çünkü bu araştırma hem bu dünya yaşantınızda sizin için bir kurtuluş gemisi olacak ve hem de ahiretinizde sizlere en büyük bir delil olacaktır. Bu, Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmalarında herhangi bir yalancı delil bulunmamakla beraber cennet efendilerinin sabitleşmiş sahih hadis kaynaklarındandır.

      O’nun için de bu araştırmaları istediğiniz yerde istediğiniz kişilerle tartışma konu ve meselelerini yapıp kendinizi savunabilirsiniz. Yani açıkçası cennet veya cehennem sizin elinizde olan bir şey, isteyen istediğini alabilir. Sadece size kalmış olan birşey!...

      Bu cahil yaşlı adamın sözleri onun Emevi hilekâr, zinakâr hükümetinin zehirli propagandasının etkisi altında, kaldığını göstermektedir. O, Yezid’in emir-el mü’minin, İmam Hüseyin (a.s.) ve dostlarının ise İslam devletini karıştıran başka bir avuc maceracı ve isyancı kimseler olduğuna inanmıştı.

      Bu yüzden de onların Yezid tarafından şehit edilmesini kötü ve yanlış bir hareket olmadığı bir yana, takdir ve övgüye de layık bir davranış olarak görüyordu. Zira (Allah’ın laneti) Yezid (olsun) emniyet ve güvenlik ortamını sağlamıştı. Yazan. imam Dikmen

      Yorum


        Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


        Her gün aşura! Her yer Kerbela.

        Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

        Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

        İmam Hüseyin (a.s.):
        383


        a- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Şamlı bir yaşlı ile komuşması: 2


        Aslına bakılırsa onun tazeliği hakkında insanların İslam sentezi düşünceleri doğrultusundaki yanlış bir şekilde idareleri bugünün aydın ve demokratik anlayış düşüncesinden farklı değildir.

        Daha da Emevi saltanatçıların propagandalarının devam ettiği ve öbür taraftanda Hz. Muhammed (s.a.v.)’den şefaat bekleyenlerin sayısız olması küşkü uyandırmaktadır.

        Evet, bu tarih boyu bütün zalim ve zinakâr tağutların kullandığı bir yönetme biçimi olmuştur. Kur’an-ı Kerim Firavun’un şöyle dediğini nakletmektedir:

        ‘’Bırakın beni, Musa’yı öldüreyim de o (gitsin) Rabbine yalvarıp yakarsın. Çünükü ben sizin dininizi değiştirmesinden ya da yeryüzünde fesad çıkarmasından korkuyorum.’’ (Mü’min Suresi.26.ci ayet ilkeleri.)

        Harun Reşid de İmam Musa-i Kazım (a.s.)’ı Medine’den sürgün etmek ve zinadana atmak istediğinde halkı kandırmak için Peygamber’in (s.a.v.) kabrinin başına gidiyor ve yaptığı bu cinayet hakkında şu mazereti öne sürüyor:

        ‘’Bu işi, sırf Musa b. Cafer ‘in ümmet arasında karışıklık çıkardığından ve kan dökülmesine sebep olduğundan dolayı yapmaktayım.’’ (el-İrşâd, sayfa. 300.) Harun Reşid kendi zamanın Yezid’iydi. Elbette ki İmam Musa-i Kazım (a.s.)’ın hayat serüveninde bu zalimin yapmış olduğu katliamlarını dile getirmeyi düşünüyorum. Yazan. imam Dikmen

        Yorum


          Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


          Her gün aşura! Her yer Kerbela.

          Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

          Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

          İmam Hüseyin (a.s.):
          384


          a- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Şamlı bir yaşlı ile komuşması: 3


          İmam Hüseyin (a.s.) Medine’den Mekke’ye doğru hareket ettiği o ilk anlarda bir vasiyetname yazarak devrim kıyamının hedeflerini açık bir şekilde net olarak beyan ettiler. Medine’den Mekke’ye oradan da Kerbela’ya hicret ettiği esnada fırsat buldukça tüm insanlara devrim hareketinin hedeflerini açıklıyordu.

          Kendisinden sonra da bu görevi esirler kafilesine devretti. İmam Hüseyin (a.s.) kendisiyle beraberinde götürdükleri İmam Zeynel-ül Abidin ‘’seccad’’ (a.s.) ve Hz. Zeyneb-i Kubra (a.s.)’ın önderliğinde bu kafile bütün zor şartlara rağmen asla bu vazifeyi unutmadılar. Bu hareket İmam Hüseyin (a.s.)’ın zaferi Yezid gibi bir zaliminde yenilgisi olacaktı.

          İmam Zeynel-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’da itirazda bulunan o yaşlının Emevi saltanatının uşak tebliğcilerinin zehirli tebliğatının etkisi altında kaldığını bilen İmam Zeyne-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) onu İslam’a davet konusunda irşad ve hidayet için şöyle buyurdu:

          ‘’Ey yaşlı adam, acaba sen Kur’an okudun mu?’’ Yaşlı adam: ‘’Evet’’ dedi. İmam Zeyne-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.): ‘’Acaba Kur’an’ın şu ayet ilkesi hakkında bir bilgin var mı?’’ diye sordu ve Şura suresinin 23.cü ayet ilkelerini tilavet etti: ‘’(Ey Peygamber,) De ki buna yani (risaletime karşı yakınlarıma sevgi dışında sizden hiçbir ücret istemiyorum?...’’ Yazan. imam Dikmen

          Yorum


            Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


            Her gün aşura! Her yer Kerbela.

            Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

            Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

            İmam Hüseyin (a.s.):
            385


            a- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Şamlı bir yaşlı ile komuşması: 4

            Yaşlı adam: ‘’Evet bu ayet ilkesi Kur’an’da okumuşum.’’ diye cevap verdi.

            İmam Zeyne-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) şöyle buyurdular: ‘’Bu ayet ilkesindeki ‘’Yakınlar’’ biziz.’’

            Daha sonra yine sordu: ‘’Acaba’’ Akrabalara hakkını ver.’’ (İsra suresi 26) ayet ilkesini okudun mu?...’’

            Yaşlı adam: ‘’Evet’’ diye cevap verdi. İmam Zeynel-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.): ‘’Bu ayet ilkesindeki’’ akrabalar’dan da maksat biziz.’’ diye buyurdular.

            Yeniden sordu: ‘’Acaba şu ayet ilkesi de okudun mu?: ‘’ Bilinki ganimet olarak ele geçirdiğiniz şeylerin beşte biri muhakkak Allah’ın, Resulün, ve yakınların...?’’

            Yaşlı adam: ‘’Evet okudum.’’ dedi.

            İmam Zeynel-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.): ‘’Bu ayet ilkesindedki yakınlardan da maksat biziz.’’ diye buyurdular.

            Ve yine sordular: Acaba şu ayet ilkesini de okudun mu?:

            ‘’Allah ancak siz Ehl-i Beyt’ten kiri (günah ve çirkinliği) gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister?’’ (Ahzap Suersinin 33.cü ayet ilkesi gereğince Ehl-i Beyt’in masumiyetinin temel delilidir.)

            Yaşlı adam: ‘’Evet okudum’’ dedi.

            İmam Zeynel-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) şöyle buyurdular: ‘’Ey yaşlı adam, ayet ilkesindedki ‘’Ehl-i Beyt’ten maksat biziz.’’

            Yaşlı adam büyük bir yanılgı içerisinde oduğunu farkına varıp pişmanlık ve nedamet duygusuyla birkaç lahza öylece sükut ettikten sonra şöyle dedi: ‘’Allah aşkına doğru şöyle gerçekten de ayet ilkelerindeki maksat sizler misiniz?’’ Yazan. imam Dikmen

            Yorum


              Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


              Her gün aşura! Her yer Kerbela.

              Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

              Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

              İmam Hüseyin (a.s.):
              386


              a- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın Şamlı bir yaşlı ile komuşması: 5


              İmam Zeynel-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) şöyle buyurdu: ‘’Allah’a ve ceddim Resulullah’ım hakkına andolsun ki, ayet ilkesinde sözü edilen kimseler hiç şüphesiz bizleriz.’’

              Yaşlı adam İmam Zeynel-ül Abdibin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın bu sözü karşısında kendini tutamadı ve ağlamaya başladı ve sarığını yere atarak başını gök yüzüne çevirdi ve şöyle dedi:

              ‘’Allah’ım ben Â-li Muhammed’in (s.a.v.)’in ins ve cin düşmanlarından sana sığınırım.’’ Daha sonra da İmam Zeynel-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’a dönerek şöyle dedi: ‘’Acaba ben tövbe edebilri miyim?...’’

              Evet bu tövbe bugün de tv. Kanallarında durmadan yalan söyleyen Ehl-i Sünnet alimleri içinde gerçerlidir. Umarım bu gibi kendilerine alimin diyen Ehl-i Sünnet alimleri kendi sahih kaynak kitaplardaki belgelere bakarak doğru konuşmaya başlarlae.

              Çünkü Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmalarında sayısız ayet ilkeleri çerçevesinde ve hatta sayısız sahih hadis kaynakları ile gözler önüne sermiştir!...

              İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) şöyle buyurdular: ‘’Evet, eğer tövbe edecek olursan Allah tövbeni kabul eder ve bizim dostlarımızdan sayılırsınız.’’

              Yaşlı adam da tövbe etti. Bu haberi duyan Yezid b. Muaviye onu öldürmelerini emretti ve böylece o da Peygamber (s.a.v.)’in Ehl-i Beyt’inin sevgi ve nusreti yolunda şehadete ulaşmış oldu. (el-Lutuf, sayfa. 76-77. Bihar-ül Envar, cilt. 45, sayfa. 129. Fütuh-u İbn-i A’sam, cilt. 5, sayfa. 242-243.)

              Bu mesele hakında Ehl-i Sünnet ulemaları tatmin olmayabilirler ama gerçek yönüyle burda verilmiş olan kaynaklara müracaat ederlerse gerçekleriyle karşılaşabilirler. Ehhhh ne diyelim başka!!!.... İman ve takva bakkallarda satılmaz ki, gidip birkaç kilo alasınız!... Yazan. imam Dikmen

              Yorum


                Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                İmam Hüseyin (a.s.):
                387


                b- Şavaşın Galibi’nin Kim olduğuna Dair Gerçek Deliller Konumu: 1

                Yine araştırmalarımızı hak imamımız olan İmam Cafer sadık (a.s.)’ın nakl etmiş bir rivayetiyle devam ettirelim: İmam Hüseyin (a.s.) şehadetlerinden sonra İmam Ali b. Hüseyin (a.s.) Medine’ye (Belki de Kufe veya Şam’a doğru gelince bir tahtırevanın içinde oturmuş ve başını da örtmüş bir haldeyken İbrahim b. Talha b. Ubeydullah adında birisi İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın yanına gelerek: ‘’Ey Resulullah (s.a.v.)’ın torunu, Kerbela olayında kim galib geldi?’’ diye sordu.

                İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) şöyle buyurdular:

                ‘’Kimin galib geldiğini öğrenmek istiyorsan namaz vakti geldiğinde ezan oku ve kamet getir (ki kimin galip geldiği malum olsun).’’

                Not: Burda bir açıklama yapmak zorunda olduğumuzu vurgulamak istiyorum. Yukarda geçen İsim yani ‘’(İmam Ali b. Hüseyin (a.s.)’’ adında anılan isin İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın asıl ismidir. İmam Ali b. Hüseyin (a.s.) Kerbela devrimi kıyamından sonra hep işkenceler ve tutuklamalar altında kaldığı için kendileri hiç secde’den başlarını kaldırmadığı için kendilerine İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) denilmiştir.

                Çok ağlayan, çok dua eden, çok zikreden, ve hatta başını secde’den kaldırmayan İmam Ali b. Hüseyin (a.s.)’a bu ismi layık görmüşlerdir. Zaten dualarından da hep devrim kıyamı mesajları verilmektedir. Yazan. imam Dikmen

                Yorum


                  Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                  Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                  Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                  Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                  İmam Hüseyin (a.s.):
                  388


                  b- Şavaşın Galibi’nin Kim olduğuna Dair Gerçek Deliller Konumu: 2


                  Zafer ve galebe tamamıyla değişik dünya görüşlerinde farklı manaları ifade ederler. Materyalist dünya görüşünde zaferin tek bir çeşidi vardır. O da iki taraftan birinin öbürünü yok etmesi, öldürmesiyle veya esir etmesidir. Ama ilahi dünya görüşü bu işi hakiki zafer olarak kabul görmemektedir.

                  Zaferin hakikatı insanın ilahi ideal ve ülkelerinden el çekmemesi ve zillete düşmemesi ve Allah’ın rızasını kazanmasıdır. Bu takdirde de insan zincirlerle bağlı veya zindan köşelerinde de olsa bile hürdür ve ölse de ebedi ve diridir. Ne var ki, düşünce ve ruhu yönünden özgür ve diri olur insan, savaş cephesinde de zafere ulaşırsa, o zaman iki zafer elde etmiş olur: Zahiri zafer ve hakiki zafer işte budur.

                  Bin dörtyüz seneden beri diriliğini hiç kayb etmeyen tek zafer İmam Hüseyin (a.s.)’ın devrimi kerbela kıyamıdır. O masum ve temiz kan hala tazeliğini kurumaktadır. Karşı düşman gücü ise yenilgiye uğratıldığı gibi ebediyen Allah ve insanlar tarafından lanetlenmişlerdir.

                  Sadece zahiri gören insanlar (ister ilahi dünya görüşüne hiç inanmayan kimseler olsun, isterse de hayatın süslerine amelen bağlı olan kimseler olsun) sadece zahiri zafer ve galibiyeti bilirler. Hakiki ve gerçek zaferden gafildirler.

                  İbrahim b. Talha da böyle insanlardandı. İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) oldukça önemli ve kısa bir cümle ile onu hidayet ve irşad etti ve ona İmam Hüseyin (a.s.) ve dostlarının hedefinin tevhid mektebini korumak ve ilahi şiarları ihya etmek olduğunu anlatarak sen namaz esnasında ezan ve kamet getirip tevhid mektebinin iki büyük şiarını samimi bir kalple söylerken hakikatte İmam Hüseyin (a.s.)’ın devrimi kerbela kıyamı zaferine ve zalim Emevi hakimlerinin yenilgisine tanıklık ediyorsun demektir.

                  Bu zalim hakimler birçok komplo, yıllarca süren tehvid ve risalet şiarlarını yok etme çalışmalarına ve halk arasındaki çabalarına rağmen çok az bir netice elde edebildiler ve sonunda İslam toplumununda risalet ve tevhid şiarları olduğu gibi yerleşip ilerlemeye devam ettiler. İşte Zafer bizimdir. Yazan. imam Dikmen

                  Yorum


                    Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                    Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                    Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                    Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                    İmam Hüseyin (a.s.):
                    389


                    b- Şavaşın Galibi’nin Kim olduğuna Dair Gerçek Deliller Konumu: 3


                    İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın sözünün özünü hakikatini daha iyi kavrayabilmek için biraz da Yezid ve babası Muaviye’nin fikir ve düşünceleri üzerinde dumamız gerekecektir.

                    İlk önce bu Emevi tagut saltanatı tevhid ve risalet şiarları ile ne kadar savaştığını ve İslam devleti camiasının İslam öncesi bir şirk ve cahiliye dönemine döndürmek istediğini öğrenmeliyiz.

                    Gerçi bu konu veya mesele hakkında daha detaylı bir araştırması lazım geleceğine inarak şönü şöylemek istiyorum. Bizim kendi araştırmalarımız olan Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmalarında bu cahiliye dönemiyle ilgili Emevi sultasının saltanatlığı hakkında sayısız kaynak verilmiştir.

                    Daha geniş bilgi içinde bu değerli ve emsalsız araştırmalarımızın bölümler halindeki makalelere baş vurması doğru olur kanısındayım.

                    Örnek olarakta Yezid’in hayat hakkındaki düşünce tarzını belirtleyen iki beyt şiirine teveccüh ediniz:

                    ‘’Ey dostlar, kalkın ve şarkılar dinleyin. Daima şarap için ve manevi şeyler terk edin. Beni ud sesleri ezan seslerinden alıkoydu. Şarağ fıçılarını cennet hurilerine tercih ederim.’’

                    Evet görüldüğü gibi bu yöneticiler Peygamber (s.a.v.)’ın adını, tevhid ve risalet şiarının toplum kültüründen silinmesini ve yerini tekrar şirk ve cahiliye kültürünün almasını istiyorlardı. Ama asla bu uğursuz hedeflerine ulaşamadılar.

                    Bundan da öte, İmam Hüseyin (a.s.) ve dostlarının şehadeti ile geriye kalanlarını mazlumca esareti, istibdadın korkunç çehresinde riya ve tezvir maskesini düşürmüş, nurlu islam fazileti güneşi yeniden doğmasına başlamıştır.

                    İşte bu yüzden de ‘’Fecr’’ suresinin İmam Hüseyin (a.s.) Suresi’’ olarak adlandırılmıştır. Zira onun şehadetiyle fazileti ve özgürlük şafağı attı; zülüm, şirk ve nifak zulmeti dağılıp yok oldu. Yazan. imam Dikmen

                    Yorum


                      Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                      Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                      Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                      Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                      İmam Hüseyin (a.s.):
                      390

                      c- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) Minhal ile Konuşma Konumu: 1

                      Günün birinde imam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) Şam pazarında geçerken Minhal b. Ömer, İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın yanına gelerek onunla görüştü ve şöyle dedi:

                      ‘’Ey Resulullah (s.a.v.)’ın torunu günleriniz nasıl geçiyor, hangi şartlarda yaşıyorsunuz?’’ İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) ona şöyle cevap verdi: ‘’Bizim şu andaki durumumuz Beni İsrail’in Firavun ve adamları karşısındaki durumu gibidir ki çocuklarını öldürüyor, kadınlarını sağ bırakıyorlardı (esir ediyorlardı).

                      Ey Minhal, Araplar, Muhammed (s.a.v.) Arap olduğu için diğerlerine karşı övünüyor, iftihar ediyorlar. Kureyş kabilesi de İslam Peygamberi Kureyş kabilesinden olduğu için diğer Arap kabilelerine karşı övünüyorlar. Peygamber’e (s.a.v.) intisap etmekle övündükleri halde O’nun Ehl-i Beyt’inin haklarını görmezlikten geldiler, onlardan bir grubu öldürdüler, bir grubu da esir ettiler.’’

                      İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) daha sonra da ‘’İnna lillah ve inna ileyhi raciun’’ diyerek Peygamber hanedanına reva görülen zulüm hakkında Mehyar’ın söylediği iki beyti okudu.’’ (Bihar-ül Envar, cilt. 45, sayfa. 143. El-Luhuf, sayfa. 84-85.)

                      ‘’Peygamber’in minberinin ağaçlarını tazim ettiler. Ama evlatlarını ayaklar altına aldılar. Hangi delil ile evlatları size tabi olsun ki? Halbuki siz ona tabi olmakla gurur duyuyorsunuz.’’ Yazan. imam Dikmen

                      Yorum


                        Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                        Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                        Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                        Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                        İmam Hüseyin (a.s.):
                        391

                        c- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) Minhal ile Konuşma Konumu: 2


                        İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) bu konuşmalarından sonra Emevi hilekâr kükümetinin küfür ve zulüm esası üzere kurulduğunun mahiyetinş ifşa etmişlerdir, ona ilahlık taslayan ve İsrail Oğullarına her türlü zulmü reva gören Firavun’a benzetmiştir. O halde İmam Hüseyin (a.s.)’da hakikatte ulülazm Peygamber (a.s.)’lerden olan Hz. Musa’nın (a.s.) bayrağını eline almış, Yezid ve uşakları da Firavun ve uşaklarının yolun ve kanunlarını takip etmişlerdir.

                        Burda ilginç olan konu veya mesele de budur ki: İmam Hüseyin (a.s.)’ın Medine’den çıkarken ve Mekke’ye girişte Hz. Musa (a.s.)’ın Mısır’ı terkedip Medyen’e giderken söyldiği sözlerini ifade eden Kur’an ayet ilkelerindeki benzeriliği devrim kıyamlarını birbirleriyle bağdaşlaştırmaktadır:

                        ‘’Mûsa, korkarak, çekinip gözetliyerek şehirden çıktı ve Rabbim dedi, sen beni zâlim topluluktan kurtar. Medyen tarafına yönelince de umarım ki dedi, Rabbim, beni doğru yola sevkeder.’’ (al-Kasas suresinin. 21- 22 ayet ilkelerini.) buyurdular.

                        İmam Zeyn-ül Abidin ‘’seccad’’ (a.s.) Minhal’e hatırlattı nüktelerden biri de şudur ki, insanlar büyük İslam Peygamberi’ne en ufak bir intisap ile övünmektedirler. Ama gel gör ki, İslam toplumu halkları öyle bir gaflet içindedirler ki, birbirleriyle yarışcasına yüzüyorlardı ki, Resululah (s.a.v.)’ın yadigârları, ilim ve kemallerinin yegâne varisleri olan Ehl-i Beyti’ne en kötü zulüm ve cinayetler bile reva görülürken onlar ölümsü bir sükuta gömülmüş, çıt çıkaramıyorlardı.

                        Bu yetmiyormuş gibi de onlara yardım ediyorlar makam ve mevki peşinde birbirleriyle yarşıyorlardı. Bu sadece o günün cahilye dönemine mensup olan bir davranış değildir. O’nların takipçileri bugünde aynı hareket ve davranışta bulunmaktadırlar. Yazan. imam Dikmen

                        Yorum


                          Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                          Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                          Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                          Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                          İmam Hüseyin (a.s.):
                          392

                          İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın

                          Kufe vs. Yerlerdeki Umumi Konuşmaları Konumu:
                          1

                          Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmaları olarak insan fıtratın üzerinde ki konu ve konumlar üzerinde değerli bir araştırma yaptığı için şimdilik bu meseleler üzerinde durmayı benimsemiyecektir. Ama şunuda göz ardı edilmeyerek üzerinde durulması gereken meselelerin gün ışığına çıkarmayı devam edecekdir.

                          İnsanlar kendi açılarında müslümanlık konularında kendilerinin belli başlı konuları İslam şartlarına bağlayarak kendisinin müslüman olduğunu vurgulamaktadır. Aslına bakılırsa bunun İslam felsefesi sentezisiyle herhangi bir gerçek yönü yoktur. Aslında onun İslam devlet kanunlar içerisinde anayasasal hukuklarıyla asla ilgisinin bulunmadığının kanıtını sergler.

                          O’nun için de Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmaları İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın İmam Hüseyin (a.s.)’dan sonraki devrede Kerbela devrimi ve kıyamı mayetik okjektif ideolojisinin felsefi şekliyle dile getirdiği amansız mücadelesiyle bağdaşlaştırarak meseleler halinde gündeme taşıyacak ve bu meseleler hakındaki çalışmalarıyla mesajlarını iletecektir.

                          Büyük Kerbela devrim kıyamındaki esir hürler kervanının, kıyamını ideallerini korumak, şehitlerin mesajını tüm dünya özgürlükçülerine iletecek ve zalim Emevilerin tahrifi ve yalan propagandalarına karşı koymak gibi önemli bir risalet ve görevi vardı. Onlar sadece kanlı Kerbela olayı olduğu gibi yansımakla, uyumuş vicdanları uyandırdılar;

                          Emeviler ile onların taraftarlarının çirkin oyunları yüzünden riya ve hile perdelerini kaldırmak Ehl-i Beyt ve taraftarlarının mazlimiyet ve hakikaniyet sesini dünyaya duyurdular. Böylece anlık ve zahiri zaferden mağrur olan düşmanı rüsvay ettiler. Kahramanca feryatlarıyla Hak ve hürriyetin azametin azamet ve yüceliğini gözler önüne serdiler. Yazan. imam Dikmen

                          Yorum


                            Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                            Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                            Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                            Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                            İmam Hüseyin (a.s.):
                            393

                            İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın

                            Kufe vs. Yerlerdeki Umumi Konuşmaları Konumu:
                            2


                            Bu değerli mesaj kolay olmayan bir mesajdır. Bunu ancak bu değerde olan birilerinin yüceltebilecek kişilerin olgun ve takva sahiplerin olması gereken bir mesaj olacaktır. Bunun iletme görevleri de Hz. İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) ve Hz. Zeyneb-i Kubra’nın (a.s.)’ın özel bir rol ve konumu olarak olabilecek bir mesaj sevyesiyle mümkün olacaktı.

                            Bu mukaddes cihad ve hareketin temel erkânlarından sayılıyorlardı. Onlar belirli münasabetlerde aydınlatıcı ve ifşa edici hutbeler irad etmişlerdir ki, makatil ve tarih kitaplarında yer almış ve nakledilmiştir. Ancak bu arada İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın özel bir konumu sahipliği ki, Hz. Zeyneb-i Kubra (a.s.) bile o konuma sahip değildi. Zira o ne bir çocuktu ve ne de bir kadın.

                            Dolayısıyla da onun sözleri duygusal ve hissi olarak tavsif edilemez. Bunlardan da öte o hakikatte İmam ve Allah’ın hüccetiydi. Nitekim ilerde de beyan edileceği üzere, Şam camisinin minberi üzerinde irad ettiği hutbesi o kadar güçlü ve etkili idi ki, çok kısa bir zaman için de Emevilerin yıllarca sürdürdüğü yalan propaganda neticesinde Şam halkının fikir ve vicdanlarını kaplayan kalın gaflet ve cehalet perdelerini yırttı ve mucizemsi bir şekilde olan Yezid’e karşı ayaklandırdı.

                            Bu işi İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) dışında hiç kimsenin yapamayacağı bir şeydi... Yazan. imam Dikmen

                            Yorum


                              Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                              Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                              Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                              Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                              İmam Hüseyin (a.s.):
                              394

                              1- İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.)’ın

                              Kufe Kalkına Yapmış Konuşma Konumu:


                              Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmalarımızın Hak ve Batıl konumundaki devrim kıyamı hareketinin Ehl-i Beyt mektebinin öğretmenin öncülüğündeki kanlı Kerbela devrim kıyamının zalim Kufe halklarına nasıl görtürdüğünün konumu konusu meselesine değinmekle Ehl-i Beyt masumlarının yapmış oldukları devrimlerin ne gibi zorluklarla devam ettiğini yorumlamaya çalışacağız inşallah...

                              Belki de bazı kişiler karaz olarak Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmaları konumu hakkında çeşitli çelişkilerle müslüman halkların akıllarını karıştırmaya çalışacaklar ama onların yapmış olduklar inançsız amaçları kendilerine herhangi bir başarı vermeyecektir. Çünkü araştırmalarımızın başından da belirttiğimiz Kuran ve Ehl-i Beyt araştırmaların belge ve kaynakların yüz’de doksandokuzu Ehl-i Sünnet sahih hadis kaynak kitapları ile Kuran tefsirlerinden oluşturulmaktadır.

                              Yani açıkçası eğer burda verilmiş olan belge ve kaynaklara ve ayrıca Kur’an-ı Kerim tefsirlerine ihtimat edilmiyorsa demek oluyor ki kendilerinin inançları yoktur deyimiyle bağdaşlaşmaktadır!...

                              Emevilerin yalan propagandası etkisi altında kalan ve onların İmam Hüseyin (a.s.)’a karşı elde ettikler zahiri galibiyetlerini, İslam-i hükümet idarecilerin İslam hukuksal anayasa hükümeti muhaliflerine karşı galibiyetleri olarak telakki eden bir grup Kufe, halkı Emevi hükümeti uşaklarının tevşikiyele Kufe’nin giriş kapısında Âl-i aba esirlerini yakından görmek için bir araya toplanmışlardı. Bu kalabalık, İmam Hüseyin (a.s.)’nın kanlı kerbela devrim kıyamını mesajcılarına büyük görevlerini eda edebilmek için iyi bir fırsat sağlamışlardı.

                              Huzeym b. Şerik-i Esedi’nin (İhticac-i Tabersi’nin nakline göre, Ama Luhuf’un ibaresinde Beşir b. Huzeym-i Esedi olarak yer almış. Huzeym b. Beşir ve Huzm b. Beşir olarak da nakledilmiştir.

                              Bihar-ül Envar, cild. 45.) dediği üzere esirler kafilesinin önderi İmam Zeyn-ül Abidin ‘’Seccad’’ (a.s.) halka dönerek onlardan sükut etmesini istedi. Daha sonra Allah’a Hamd-u Sena, Peygamber (s.a.v.)’e salat-u selam’dan sonra şöyle buyurdular: Yazan. imam Dikmen

                              Yorum


                                Ynt: Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura makalesi.


                                Her gün aşura! Her yer Kerbela.

                                Kuran ve Ehl-i Beyt araşt. aşura özel makalesi.

                                Hz. Adem ( a.s. )'ın Varisi

                                İmam Hüseyin (a.s.):
                                395


                                1- Bölüm Konuşması Konumu: 1

                                ‘’Ey insanlar, beni tanıyanlar, tanırlar. (Kendimi tanıtmaya gerek yok). Her kim beni tanıyorsa (bilsin ki) ben İmam Hüseyin’in oğlu Ali’yim. Ben, Fırat nehrinin kenarında, haksız yere kan dökmediği halde (koyunlar gibi) boğazlanarak öldürlen İmam Hüseyin (a.s.)’ın (oğluyum), Ben, hürmeti çiğnenen malları yağma edilen, ailesi esir edilen kimsenin oğluyum. Ben, feci bir şekilde öldürülen kimsenin oğluyum; ve bu bize iftihar olarak yeter.’’

                                Konuşmanın bu bölümünde İmam Zeyn-ül Abidin ‘’seccad’’ (a.s.) ilk önce kendini tanıtıyor. Kısa ama manalı ve öz sözleri ile Beni Ümeyye uşaklarının cinayetini ifşa ediyor. Özellikle de şu noktaya dikkat çekerek hatırlatıyor:

                                1- Hz. Resulullah (s.a.v.)’ın gözü nuru ve cennet gençlerinin efendidisi olan babası İmam Hüseyin (a.s.) Fırat nehri kenarında feci bir şekilde kaltedilişi şehadeti konumu.

                                2- İmam Hüseyin (a.s.) hiç kimseyi öldürmemiştir, dolayısıyla o hiç bir suç ve günahı olmaksızın katledilmiştir.

                                3- İmam Hüseyin (a.s.)’ın hürmeti çiğnendi. O’nun hem Resulullah (s.a.v.)’ın İtret ve Ehl-i Beyt’ten olma açısından ve hem de iman, ilim ve takva açısından hürmeti korunmalıydı. Ama Alçak Beni Ümeyye ilahi ve insani hiçbir hürmete riayet etmedi. O’na en zalim bir şekilde davranıldı ve Şehit edildi.

                                4- İmam Hüseyin (a.s.)’ı kalteden düşmanları daha sonra onun mallarını yağmaladılar. Bu da onların dünyaperest olduklarının en açık delilleridir. Yazan. imam Dikmen

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X