Süt, kanın içinden gelir fakat tamamen ondan arıdır (Nahl:66). İçine kan karışan süt hastalıktır, murdardır. İçinden geldiği halde süte kanın karışmasını önleyen ihlas ve sevgidir. Bu nedenle temiz süte halis süt "lebenen halis" (Nahl:66) ismi verilir.
Çocuğunu emzirirken hamile kalan annenin sütü bozulur. Çünkü süt halis muhlis bir sevginin ürünüdür. Rahminde birini, göğsünde başka birini taşımak sevgide ikilik meydana getirerek ihlası bozar. İhlasın ve sevginin bozulmasıyla da süte kan karışır. Bu durumda süt şifa yerine hastalık olur. Besleyici özelliğini kaybeder.
Süt sevginin ürünü, sevgi sütün misalidir. Kalbinde bir şey saklayan, dilinde başka bir şey söyleyen kimsenin sevgisi de, sözü de bozuktur. Dolayısıyla böylesi sevginin, öylesi sözün kıymeti ve hayrı yoktur.
Musa Kelim, bebeği olduğu halde kendisine süt vermeye gelen hiç bir kadının sütünü almamıştır. Çünkü bu sütte ihlas yoktur. O kadının zihninde, kalbinde başka biri vardır. Evde bıraktığı bebeği kalbinin ve sütünün gerçek sahibidir. Bu ikilik Musa'ya (as) nispetle sütün bozulmasına neden olmuştur. Bu sebeple Allah(cc): "Biz daha önce Musa'ya bütün süt anneleri haram kıldık" (Kasas:12) buyurur. Ancak içine kan karışan süt haramdır. Yoksa bu süt Musa'ya niye haram olsun?
Zulmünden ve büyüklenmesinden dolayı Firavun’a ceza ve işaret olarak kan musallat edildi (Araf: 133). Firavun’un suyuna ve sütüne kan karıştı. Demek ki zulüm, kibir, ikiyüzlülük hem süte hem de söze ve duygulara kanın karışmasına sebep olur. "Sütü bozuk" deyimi bunu güzel bir şekilde ifade eder. Vefasız, yalancı, hain, nankör kimse için "sütübozuk" tabiri kullanılır.
Bugün son olarak Gazze’de sergilenen vahşet, akan kan İsrailoğullarının sütünü bozdu. Gazze çocuklarının kanı İsrail çocuklarının sütüne karışarak onları "sütübozuk" yaptı. Artık İsrailoğulları kan karışmış bozuk süt içiyor. Dolayısıyla bunların sütü bozuk, bunlar da "sütübozuk" kimselerdir.
Kan süte karışınca süt bozulur. Bozuk süt insanı zalim, nankör, ikiyüzlü ve kalpsiz yapar. Sütü bozuk kimsenin ne sözüne ne de duygusuna güvenilmez. Sütübozuklarla diyalog nasıl kurulur? Bunların sözüne nasıl itibar edilir? Sütübozukluğun en bariz çağrışımı kalleşlik ve ikiyüzlülük değil mi? Bu hakikatleri görmeyerek İsrailoğullarına hoşgörüyle bakanların niyyeti ve gayesi ne olabilir?
"Sütübozuk" deyimi hem kişiyi hem de o kişinin ebeveynini hedef alır. Bununla o kimsenin anne babasının kötü amelleri ve ahlaklarıyla sütün bozulmasına sebep oldukları ve bunun aracılığıyla evlatlarının genetiğini bozarak "sütübozuk" olmasına neden oldukları ifade edilir. Bu nedenle Kur’an-ı Kerim hazırda olanlar ile ataları arasında ayrım yapmadan İsrailoğullarına "hani buzağıya tapmıştınız" "peygamberleri öldürmüştünüz" şeklinde hitap ve kınamalarda bulunur.
İsrail en son Gazze'de akıttığı kanlarla bir kez daha ve yoğun bir şekilde çocuklarının sütüne kan karıştırmış, genetiklerini bozarak "sütübozuk" bir nesil haline getirmiştir. Bu da ümmet-i Muhammed'e önemli bir veri ve stratejik bir bilgi sağlamaktadır. Nasıl ki şimdikiler öncekilerin bozuk genetiğiyle sütübozuk kimseler ise, bundan sonrakiler de aldıkları bozuk süt ile sütübozukluğu devam ettireceklerdir. Gazze destanına "Furkan Savaşı" ismini veren yiğit ve mücahit komutan İsmail Heniyye ne helal bir süt emmiştirki bu hakikati görebilmiştir.
Gazze'nin çocuklarının kanı dışarı aktı. O kan Gazzeli annelerin sütüne karışmadı. Karışsaydı belki de Gazze çoktan kaybedilmişti. Hem akıtacakları kanlarla Gazzeli annelerin sütünü bozarak gelecek nesilleri "sütübozuk" hale getirmek İsrail’in amacı değil mi? Fakat Dahlan gibi sütü bozuklar çoktan Gazze'yi terketti. Öyle görülüyor ki Gazzeli anneler sütlerine kan karıştırmayarak ve evlatları da helal süt emmiş olma vasfını muhafaza ederek ve akan kanlarıyla İsrail çocuklarının "sütübozuk" kimseler olmasını sağlayarak daha şimdiden büyük bir zafer kazandı.
Bu zafer mübarek olsun. Annelerinizin ak sütü gibi helal olsun. Size ve bütün ümmete selam olsun.
A.Hakim Sonkaya
Doğru haber gazetesi
Çocuğunu emzirirken hamile kalan annenin sütü bozulur. Çünkü süt halis muhlis bir sevginin ürünüdür. Rahminde birini, göğsünde başka birini taşımak sevgide ikilik meydana getirerek ihlası bozar. İhlasın ve sevginin bozulmasıyla da süte kan karışır. Bu durumda süt şifa yerine hastalık olur. Besleyici özelliğini kaybeder.
Süt sevginin ürünü, sevgi sütün misalidir. Kalbinde bir şey saklayan, dilinde başka bir şey söyleyen kimsenin sevgisi de, sözü de bozuktur. Dolayısıyla böylesi sevginin, öylesi sözün kıymeti ve hayrı yoktur.
Musa Kelim, bebeği olduğu halde kendisine süt vermeye gelen hiç bir kadının sütünü almamıştır. Çünkü bu sütte ihlas yoktur. O kadının zihninde, kalbinde başka biri vardır. Evde bıraktığı bebeği kalbinin ve sütünün gerçek sahibidir. Bu ikilik Musa'ya (as) nispetle sütün bozulmasına neden olmuştur. Bu sebeple Allah(cc): "Biz daha önce Musa'ya bütün süt anneleri haram kıldık" (Kasas:12) buyurur. Ancak içine kan karışan süt haramdır. Yoksa bu süt Musa'ya niye haram olsun?
Zulmünden ve büyüklenmesinden dolayı Firavun’a ceza ve işaret olarak kan musallat edildi (Araf: 133). Firavun’un suyuna ve sütüne kan karıştı. Demek ki zulüm, kibir, ikiyüzlülük hem süte hem de söze ve duygulara kanın karışmasına sebep olur. "Sütü bozuk" deyimi bunu güzel bir şekilde ifade eder. Vefasız, yalancı, hain, nankör kimse için "sütübozuk" tabiri kullanılır.
Bugün son olarak Gazze’de sergilenen vahşet, akan kan İsrailoğullarının sütünü bozdu. Gazze çocuklarının kanı İsrail çocuklarının sütüne karışarak onları "sütübozuk" yaptı. Artık İsrailoğulları kan karışmış bozuk süt içiyor. Dolayısıyla bunların sütü bozuk, bunlar da "sütübozuk" kimselerdir.
Kan süte karışınca süt bozulur. Bozuk süt insanı zalim, nankör, ikiyüzlü ve kalpsiz yapar. Sütü bozuk kimsenin ne sözüne ne de duygusuna güvenilmez. Sütübozuklarla diyalog nasıl kurulur? Bunların sözüne nasıl itibar edilir? Sütübozukluğun en bariz çağrışımı kalleşlik ve ikiyüzlülük değil mi? Bu hakikatleri görmeyerek İsrailoğullarına hoşgörüyle bakanların niyyeti ve gayesi ne olabilir?
"Sütübozuk" deyimi hem kişiyi hem de o kişinin ebeveynini hedef alır. Bununla o kimsenin anne babasının kötü amelleri ve ahlaklarıyla sütün bozulmasına sebep oldukları ve bunun aracılığıyla evlatlarının genetiğini bozarak "sütübozuk" olmasına neden oldukları ifade edilir. Bu nedenle Kur’an-ı Kerim hazırda olanlar ile ataları arasında ayrım yapmadan İsrailoğullarına "hani buzağıya tapmıştınız" "peygamberleri öldürmüştünüz" şeklinde hitap ve kınamalarda bulunur.
İsrail en son Gazze'de akıttığı kanlarla bir kez daha ve yoğun bir şekilde çocuklarının sütüne kan karıştırmış, genetiklerini bozarak "sütübozuk" bir nesil haline getirmiştir. Bu da ümmet-i Muhammed'e önemli bir veri ve stratejik bir bilgi sağlamaktadır. Nasıl ki şimdikiler öncekilerin bozuk genetiğiyle sütübozuk kimseler ise, bundan sonrakiler de aldıkları bozuk süt ile sütübozukluğu devam ettireceklerdir. Gazze destanına "Furkan Savaşı" ismini veren yiğit ve mücahit komutan İsmail Heniyye ne helal bir süt emmiştirki bu hakikati görebilmiştir.
Gazze'nin çocuklarının kanı dışarı aktı. O kan Gazzeli annelerin sütüne karışmadı. Karışsaydı belki de Gazze çoktan kaybedilmişti. Hem akıtacakları kanlarla Gazzeli annelerin sütünü bozarak gelecek nesilleri "sütübozuk" hale getirmek İsrail’in amacı değil mi? Fakat Dahlan gibi sütü bozuklar çoktan Gazze'yi terketti. Öyle görülüyor ki Gazzeli anneler sütlerine kan karıştırmayarak ve evlatları da helal süt emmiş olma vasfını muhafaza ederek ve akan kanlarıyla İsrail çocuklarının "sütübozuk" kimseler olmasını sağlayarak daha şimdiden büyük bir zafer kazandı.
Bu zafer mübarek olsun. Annelerinizin ak sütü gibi helal olsun. Size ve bütün ümmete selam olsun.
A.Hakim Sonkaya
Doğru haber gazetesi
,iltiması dua.
Yorum