Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

İmam Ali (as)'nin bu hutbesi gerçek mi?

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    İmam Ali (as)'nin bu hutbesi gerçek mi?

    Selamun aleykum,
    İmam Ali'nin böyle bir hutbesi gerçekten var mı:

    İftihar Hutbesi

    Esbağ İbni Nebata naklediyor: İmam Ali Aleyhisselam bir hutbesinde şöyle buyurdu:

    Benim Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Alihi Vesellemin kardeşi ve ilminin varisi, hikmetinin madeni, sır yoldaşı. Allahu Teâlânın kitaplarında nazil ettiği ayetler, bir harf dahi olsa bana döner. Kıyamet gününe kadar kan ve yekûn (olmuş ve olacak olan) ilmi bana verilmiştir. Nesep ve sebep (nesilleri tanıma, sebepleri bilme) ilmi, her birinin bin kapıyı açtığı bin tane anahtar bana eta edilmiştir.(verilmiştir) Kader ilmiyle desteklenmişim. Bütün bunlar benden sonra ki vasilerde de aynı şekildedir. Bu böyle devam eder. Gece gündüz birbiri ardına geçip gider sonunda yeryüzünü ve orda olanları Allahu Teâlâ miras alır. O varislerin en hayırlısıdır. Sırat (doğru yol), mizan (ölçü), sancak ve Kevser (ebedi saadetin denizi) bana verilmiştir. Kıyamet günü Âdemoğullarının önünde duran benim.

    Benim yaratılmışları hesaba çeken, onları menzillerine ve makamlarına koyan ve oturtan. Benim cehennem ehlinin azabı. Bütün bunlar Allahu Teâlânın bana olan fazlıdır.(Bağışladığı fazilet) Her kim benim, dönemden döneme, defalarca gittiğimi ve döndüğümü ve ricetler (dönüş) ettiğimi, hadis ve kadim olduğumu inkâr ederse bizi reddetmiş olur. Bizi reddeden de Allahı reddetmiş olur. Benim davetlerin sahibi. Benim namazların sahibi. Benim intikamların sahibi. Benim deliller ve işaretlerin sahibi. Benim acayip ve şaşırtıcı ayetlerin sahibi. Benim varlığın sırlarının âlimi. Benim çelikten olan kılıç. Benim kılıcın keskin ağzı. Benim melekleri menzillerine oturtan. Ezelde ruhlardan ahit alan benim. Benim lemyezel olan qayyumun (Allahın zatı) emriyle “Elestu bi rabbikum?” (Ben sizin rabbiniz değil miyim?) diyen. Yarattıklarına konuşan Allahın kelimesi benim. Namaz ve salâvat hususunda bütün mahlûkattan ahit alan benim. Kimsesiz ve yetimlerin yardımcısı benim.

    Benim ilim şehrinin kapısı. Benim hilm mahzeni. Benim Allahın dikilmiş işareti. Benim hamd sancağının sahibi. Benim ardı ardına gelen lutuf ve bağışların sahibi. Eğer sizleri haberdar edersem küfre düşersiniz. Benim zalim cebbarları öldüren. Benim dünya ve ahretteki zahire. Benim müminlerin ağası ve seyidi. Benim hidayet olanların ilmi ve bayrağı. Benim yeminin (sağ ashabı) sahibi. Yakin benim. Muttakilerin imamı benim. Dinde öne geçen benim. Benim Allahın sağlam ve metin olan habli (ipi). Benim bu kılıcımla yeryüzünü, zulüm ve zorbalıkla dolduğu gibi adaletle dolduracak olan. Benim Cebrailin sahibi. Benim Mikailin tabi olduğu. Benim hidayet ağacı. Benim takva bayrağı. Benim mahlûkatı toplayacak ve bir araya getirecek, kelimesiyle onları Allaha doğru haşreden.

    Benim varlığın kaynağı. Benim bütün hükümlerin toparlayıcısı. Benim açmış goncanın ve kızıl güzelliğin sahibi(1). Benim yakinin kapısı. Benim Emirul Mu’minin. Benim Hızırın sahibi. Benim beyzanın (Hz. Musanın mucizesi) sahibi. Benim feyhanın(2) sahibi. Benim rakipleri öldüren. Benim cesur diye bilinenleri yok eden. Benim evvel olan zamanların sahibi. Benim Sıddıqul Ekber (En büyük sıddıq). Benim Faruqul E’zem (En yüce Faruk, hakla batılı ayıran). Benim konuşan vahiy. Benim yıldızların sahibi. Allahın bana has kıldığı ilimle ve rabbimin emriyle onların yöneticisi benim. Benim sarı bayrakların sahibi. Benim kızıl bayrakların sahibi. Benim azim ve yüce bir iş için beklenilen qaib. Benim lutfedip karşılıksız eta eden, geniş bağışlarda bulunan. Benim her şeyi avucunun içinde tutan.

    Benim kendi nefsini vasfeden. Benim rabbimin dininin hâkimi ve naziri (yöneticisi). Benim amcamın oğlunun (Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Alihi Vesellem) himayet edeni. Benim kefenlere sarılmış olan… Benim Rahmanın velisi. Benim Hızır ve Harunun sahibi. Benim Musanın ve Yuşe ibni Nunun (Hz Musanın vasisi) sahibi. Benim cennetin sahibi. Yağmur ve damlaları benim. Depremlerin sahibi benim. Yerin dibine çekip gömende benim. Benim dehşetlere düşüren… Benim kâfirlerin katili. Benim ebrarın (iyiler) İmamı. Benim Beytul Mamur (Meleklerin kıblesi). Yükseltilmiş tavan. Benim dopdolu sakin deniz. Haremin batini benim. Ümmetlerin dayanakları ve direkleri benim. En azim işin sahibi benim. Benimle konuşabilecek biri var mı? Ateş benim.

    Eğer Allahu Teâlânın ve Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Alihi Vesellem sözünü duymasaydım bu kılıcımla sonuncunuza kadar hepinizi katlederdim. Ramazan ayı benim. Kadir Gecesi benim. Ummul Kitap benim (kitabın kaynağı). Benim en faziletli hitap. Benim hamd suresi. Benim yolculukta ve huzurdaki (vatanda) namaz. Hatta namaz, oruç, geceler ve gündüzler, aylar ve yıllar biziz. Haşrın (haşredilme günü) ve nehrin (kurbanlık, kurban edilme) sahibi benim. Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Alihi Vesellemin ümmetinden ağır yükü kaldıran benim. Benim secdenin kapısı. Benim abid ve mahlûk. Benim şahit. Benim meşhut (müşahede edilen). Benim yeşil sundusun sahibi (yeşil ipek). Benim göklerde ve yerde zikredilen. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Alihi Vesellemle göklerde yürüyen benim. Kitap ve gevsin(3) (yay) sahibi benim.

    Benim Âdemin oğlu Şeysin sahibi. Benim Musanın ve İremin sahibi. Misallerin getirildiği, bineklerin verildiği kişi benim. Benim yeşil semanın sahibi. Benim toprak dünyanın sahibi. Umutlar kesildikten sonra yağan yağmur benim. İşte ben buyum. Kim benim gibi olabilir!? R’edul ekberin(4) sahibi benim. Benim karanlık denizin sahibi. Güneşi konuşturan benim. Düşmanlara çakan yıldırım benim. Benim mahlûkun itaatkâr olanlarının yardımcısı ve kurtarıcısı.

    Rabbim Allahtır ve ondan başka hükümran yoktur. Bilin ki batıl için sadece çabucak geçip giden bir gezinti, hak içinse kalıcı devlet vardır. Pek yakındır ayrılıp gitmem. Onlarsa Emevi fitnesi ve kisra devletiyle karşı karşıya gelirler. Ardından Beni Abbas gelir kendisine ait rahatlık ve zorbalıkla. Fırat, Duceyl ve Dicle arasında Zevra adında bir şehir oluşturur. Orada oturanlar mel’undur. Zorbaların tiyneti oradan çıkar. Saraylar ve binalar orada yükselir, örtüler açılır. Hile ve günahlara duçar olurlar. Beni Abbas devleti kırk iki padişahla hükmeder. Sonra tozlu fitne ve kızıl kolye. Hakkın kaimi ensesine çöker ve sonra yıldızlar arasındaki dolunay gibi, yüzümün parıltısıyla her taraf aydınlanır. Bilin ki benim zuhurum için on tane alamet vardır. Birincisi Kufe sokaklarında bayrakların parçalanması, mescitlerin tatil edilmesi, haccın kesilmesi,(hacca gitmenin durdurulması),Horasanda yere gömülmeler ve kovulup sürülmeler, günah yıldızının doğuşu, yıldızların birbirine yakınlaşması, kargaşa ve kaos, katliam, soygun ve yağmacılık.

    Sonra buyurdu: Ey insanlar topluluğu Rabbinizi tenzih edin, O’na asla işaret etmeyin. Her kim yaratıcıyı sınırlarsa şu konuşan kitaba karşı kâfir olmuştur. Sonra buyurdu: Ne mutlu benim vilayetimin ehline! Benim için ölüp, öldürülenlere ve benim için kovulanlara, atılanlara ve sürgün edilenlere ne mutlu! Onlardır Allahu Teâlânın arzındaki hazinedarları. Onlar en büyük korku gününde korkmazlar artık. Benim Allahın sönmez ve söndürülemez nuru. Benim gizli kalmayan sır.


    Kaynak: Meşariqul Envar, Eski çap sa:164, yeni çap sa: 309

    #2
    Ynt: İmam Ali (as)'nin bu hutbesi gerçek mi?

    Güzel bir konu seçmişsin. Tebrik ederim.

    Bu çok derin bir ilmi gerektiren bir konu. Ama ben arkadaşlara şunu sormak istiyorum. İçinizde Nehcül Belağa'yı okuyanlarınıza sesleniyorum. Bu üslup Hz. İmam Ali (a.s.)'ın üslubuna, belağatına benziyor mu?
    Namazı hafife alana biz Ehl-i Beyt'in şefaatı ulaşmayacak. İmam Cafer-i Sadık (a.s.)

    "Şiilerimiz halvetlerde/yalnız kaldıklarında Allah'ı çok zikredenlerdir." İmam Cafer-i Sadık (a.s.)

    Yorum


      #3
      Ynt: İmam Ali (as)'nin bu hutbesi gerçek mi?

      [quote author=özdemir link=topic=25461.msg173117#msg173117 date=1397304769] Güzel bir konu seçmişsin. Tebrik ederim. Bu çok derin bir ilmi gerektiren bir konu. Ama ben arkadaşlara şunu sormak istiyorum. İçinizde Nehcül Belağa'yı okuyanlarınıza sesleniyorum. Bu üslup Hz. İmam Ali (a.s.)'ın üslubuna, belağatına benziyor mu? [/quote]

      Üstad, sizin nazarınızda mevcut Nehc'ül Belağa retorik olarak çok mu keskin? Yoksa, Nehc'ül Belağa senetlerinin filolojik olarak sıkı denetimden geçmediğini düşünenlerden misiniz? Bu birbirine tutturulmuş olan iki soruyu sorma nedenim de, 18-19 senedir Ayetullah Seyyid Sadık Musevi ve bir grupMeşhed'li ilm-i rical alimimiz; 1201 kaynağın üzerinde titizlikle çalışarak; Neh'cül Belağakitabınıntamamınıtoplamayı başarmışlardır.Yani, eğer elimizde bulunan eksikNehc'ül Belağaüslubuylabile sorunyaşayanlar şimdiden var ise; yenibasılacak olan eksiksiz Neh'cül Belağa dilini haydi haydi içinize sindiremeyenler demuhakkakortalığı velveleye vereceklerdir. Sorununuza danaçizane cevap vereyim; Neh'cül Belağa ve Kitab-ı Süleym gibi görkemli şaheserlerimizden ancak; 'Nasibi Dini'ne mensup olmaktan gurur duyanlar ve 'İtikadi Vahdetçiler' (İslami Vahdet'e sakınkarşı olduğum düşünülmesin; ben itikadi değil, Rehberiyyet ve Inkılapeksenli-biatli siyasal vahdete inanırım!) rahatsızlık duyabilir.

      Hattabir müjde de vereyim,Cevat Gök hocamızsekiz cildi bir arayasenetleri ile birlikteTürkçe'yetercüme etmekiçin kolları sıvamış...

      Vesselam
      Tevekkülle elde edilen sırlar; bir tek yakîn haddini bilenlere mahsustur.

      Hakikî Şialarımız da yakîn sınırını koruyanlardır, ki onlardan «Allah'ın varlığı sayesinde hiçbir şeyden korkmamaları»nı bekleriz!


      İmam Cafer-i Sadık (a.s)

      Yorum

      YUKARI ÇIK
      Çalışıyor...
      X