Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #16
    Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


    Diğer görevliler

    Tayin edeceğin diğer memurlar konusunda da dikkatli ol, çünkü en çok menfaat düşkünü kimseler şahsi çıkarları için bu görevlere haristirler.Sakın şahsi yakınlık veya tesir altında kalark hiçbir kimseye vazife tevdi etme. Çünkü bencillik ve tarafgirlik zulüm ve hiyanete götüren iki sebeptir. Bu işler için iyi halleri ile bilinen ailelerden gelen, iyi yetişmiş, tecrübeli, haya sahibi, İslam’a hizmeti geçmiş kimseleri araştır. Zira ahlakı en dürüst, namus ve şerefi en sağlam olanlar, tama’ın cazibesine en az kapılr ve işlerin varacağı neticeleri en isabetli şekilde götürürler.

    Bunların geçimlerini de de geniş bir surette temin et. Çünkü bu tutumun kendilerini iyiliğe sevk etme hususunda kuvvetli bir destek olacağı gibi elleri altındaki şeylere tenezzül etmeden de o sayede uzak kalırlar.

    Ayrıca, şayet emirlerine karşı gelir, veyahut emaneti sktlarlarsa bu senin onlara karşı kullanacağın bir hüccet olsur.




    Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
    Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

    Yorum


      #17
      Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


      Denetime önem verme

      Sonra bunların icraatını da takip et, arkaları sıra veya sahibi ve doğruluktan ayrılmayan gözcüler gönder. Zira onların işleri nasıl gördüklerini böylece gizlice öğrenmen onların emaneti muhafazalarına ve halka güzel bir şeklilde muamelelerine sebep olur. Yardımcılarına karşı da ihtiyatlı bulun. Şayet içlerinden biri elini hiyanete uzatır ve gözcülerinin vereceği haberlerde onun bu hiyanetini doğrularsa şehadetin bu kadarını kafi görerek, onun hak ettiği cezayı bedeni üzernde uygularsın. Bu hiyaneti ile topladığı malı elinden alır,kendisini de zillet mevkiine diker; alnına hiyanet damgasını vurur, boynuna suçlulk halkasını geçirirsin.




      Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
      Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

      Yorum


        #18
        Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


        Vergi yönetimi ve kalkınma

        Sonra vergi tarh ve tahsil işinin idaresine de büyük itina göster ve takip et. Çünkü verginin düzeltilmesi suretiyle vegi yükümlülerinin sağlıklı ve iyi bir duruma kavuşturulmaları, diğerlerninde sağlıklı ve iyi bir duruma kavuşturlması demektir. Zira diğerlerinin iyiliği ancak bunların iyi olmalarına bağlıdır. Çünkü halkın hepsi vergi gelirlerine dolayısı ile vergi ödeyenlerin mevcudiyetine muhtaçtır. Bu bakımdan memleketin imarna sarfedeceğin emek, vergi toplamaya harcayacağın himmet ve gayretten daha fazla lmalı. Zira ödeme gücü ancak ülkenin kalkınması ile elde edilebilir. Kalkınmasız vergi toplamak isteyen kimse ülkeyi harabeye çevirir, halkı helak eder defteride pek kısa zaman içinde dürülüp kapanır.


        Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
        Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

        Yorum


          #19
          Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


          Zor durumdakilere yardım et

          Şayet yüklerinin ağırlığından yahut bir afetten, yahut yağmurların, suların kıtlığından, veya topraklarının su altında kalmasından, yahut kuraklık istilasından şikayette bulunurlarsa tesirin umduğun bütün vasıtalara müracaatla dertlerini hafifletmeye çalış. Bu hususta hiçbir fedakarlık katiyyen sana ağır gelmesin. Zira bu öyle bir yatırımdır ki; Ülkeni imar, vilayetini güzelleştirmeye sarf için, onlar birgün o yatırdığın sermayeyi sana fazlasıyla iade edeceklerdir. Üstelik bu sebeple onların övgülerini kazanacak, haklarnda gösterdiğin adaletinden dolayı iftihar edebileceksin. Hem sen bu sermayeyi fazlası ile vereceklerine güvenerek veriyordun. Zira kendilerini hoşlukla refaha kavuşturduğun için vermiş olduklarının misillerini biriktireceklerine; adalet ve hoşlukla muamelen sebebiyle senden emin bulunduklarına güvenin vardı. Evet günün birinde yardımlarna dayanacağın bir hadise zuhur eder, bakarsın ki gönül hoşluğu ile bütün yükü, üzerlerine almışlar, taşıyorlar.


          Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
          Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

          Yorum


            #20
            Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


            Kalkınmayı esas al

            Kalkınmış ülkeler yük taşımaya mütehammildir, yüklediğin kadarını götürebilir.
            Memleketin harab olması ise halkının sefalete düşmesindendir. Ahaliyi sefil eden sebep de ancak, valilerin;
            servet toplamaya düşkünlükleri, mevkilerinde uzun müddet kalamayacaklrını, zannatmeleri, bir de geçmiş ibretlerden yeteri kadr ibret almamalarıdır.





            Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
            Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

            Yorum


              #21
              Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


              Özel görevliler

              Sonra (diğer) memurlarının haline de iyice dikkat et. İşlerine en iyilerin getir, hususiyle trtibatın, sırların tevdi edeceğin yazıların yazdıracağın adamların öyle seç ki soyu temz, ahlakı düzgün olsun. Gördüğü itibarla şımarp başkalanın yanında sana karşı glmeye cüret edenlerden olmasın. Görevlilerinin sana yazdıkların getirip göstermekte, senin tarafından verlecek cevapları, dostdoğru yazark gndermekde ve senin hesabına alıp ve senn hesabın vereceği şeylerde, gafleti sebebiyle kusur etmsin. Senin lehnde bulduğu bir akdi (muameleleri) sağlam tutsn, aleyhinde bulduğnu da çözmek hususunda zaaf göstermesn. Kendisine yüklenen grevler dolayısıyla nasıl bir mevkide olduğundan asla habersiz bulnmasn.

              Zira kendi kymetini bilmeyen, başkasının da değerin hiç bilmez. Sonra da bu memurların seçiminde sadece görüşlerini inceleyişin, bir de iyiye yoruşun yetrli olmamalı. Çünkü insanlar, daima masum tavırlar takınarak ve gayretkeşlik ederek görünüşlere göre hüküm veren valilerin gözüne girebilir. Halbu ki böyle bir yaklaşımın esasında ihlas namına hiçbir şey yoktur. Onun için senden evvelki değerli değerli valilere hizmet etmiş kimseleri araştırarak, halk arasında çok iyi bir nam bırakmış, güvenirlikleri ile en ziyade tanınmış olanlarını seç. Böyle bir haraket senin Allah’a ve kendisinden bu valilik görevini aldığı kimseye karşı ihlasını gösterir. Bir de işleri taksim ederek her kısmın başına bu me’murlardan birini geçir ki iş büyük olursa altında ezilmesin; çok olursa toplamasını bilmeyip de dağıtmasn. Şayet memurlarının hatasını görürde aldırmazsan kendin utanacak ve ayıplanacak bir duruma düşersin.





              Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
              Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

              Yorum


                #22
                Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                Ticaret ve sanayi

                Sonra, ticaret ve zanaatla uğraşanlar vardır ki bunların bir kısmı, oturduğu yerde çalışır, bir kısmı şuraya buraya mal götürür; bir kısmı da elinin emeği ile geçinir. Bunların hepsine iyi muamele et ve başkalarınca da öylece muamele edilmeleri için öğütlerde bulun. Çünkü bunlar memleket için hayırlı hizmetlerin sebepleri ve faydalanma vesileleridirler. Onlar hayır ve yarar ülkenin toprağındaki, denizindeki, ovalarındaki, dağlarındaki uzak ve yakın yerlerndn ve başkalarınn gidemiyeceği yahut gitmeye cesaret edemeyeceği yerlerden getiryorlar. Bunlar memleket için barış ve güven adamlardır. Ne kargaşa çıkarmalrından korkulur, nede fesatlarından endişe edlir. Kendilerinin, gerek sinin yanındaki, gerekse ülkenn diğer taraflarndaki, işlerini takip et. Bununla beraber şurasını da iyi bil ki bunların çoğunda şrı bir tamahkarlık ve çirkin bir hırs ile birlikte zaruri ihtiyaç maddelerinde stokçuluk, alım satmda da hilekarlık olabilir. Bu ise halk için zarar, valiler içinse ayıptır.




                Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                Yorum


                  #23
                  Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                  İhtikara mani ol

                  Bundan dolayı ihtikara mani ol. Çünkü Peygamber aleyhiselatü vesselam efendimiz, ihtikarı men buyurdular.
                  Alım, satım doğru tartılarla olmalı ve alanıda , satanıda ezmiyecek mutedil fiyatlar çerçevesinde yapılmalıdır.
                  Herhangi bir kimse senin yasağından sonra ihtikara yanaşırsa, ifrata varmamak şartıyla , onu hemen cezalandır.





                  Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                  Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                  Yorum


                    #24
                    Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                    Fakirler ve yoksullar

                    Hele alt kesmdeki, hertürlü çareden mahrum fakirler ve çaresizler ile felaketzadeler, kötürümler hakkında Allah’tan korkmalı hem de çok korkmalısın. Bu kesimde halini söyleyende var söylemeyende. Allah’ın bunlara ait olmak üzere korunması için seni görevlendirdiği hakkı çok iyi koru. Oradakilere beytü’l- malinden (hazineden) bir hisse, başka yerlerde bulunanlara da her memleketin fakir Müslümanlara mahsus gelirinden birer hisse ayr. Çünkü en uzaktakilerinin de en yakındakiler gibi haklar mevcuttur. Cümlesinin hakkını gözetmek ise sana emanet edilen bir vazifedir.








                    Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                    Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                    Yorum


                      #25
                      Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                      Hiçbir işi ihmal etme

                      Sakın azamet (büyklük) seni onlarla uğraşmaktan alıkoymasın. Zira işlerin mühim olanlarını iyi gördüğün için ehemmiyetsizini yüzüstü bırakrsan mazur görülemezsin. Bu sebepten kendilerini düşünmekten geri durma ve zavallılara eşki çehre gösterme. Yine bunlardan olup da aşağı görülme veya başka kimselerin onları hesaba almamaları yüzünden, işleri sana kadar gelemeyenleri araştır. Sırf bunlar için Allah’dan korkan, alçak gönüllü ve emin bir adam tahsis et ki arada vasıta olsun; ve onların işini sana bildirsin. Hasılı öyle çalışki, Allah’ın huzuruna çıktığın zaman “ Gücümün yettiğini sarfettim” diyebilesin. Halkın bu kesimi adalet ve yardıma, başkalarından ziyade muhtaçtır. Onun için herbirinin hakkını vermeye son derecede itina et.




                      Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                      Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                      Yorum


                        #26
                        Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                        Yetim ve yaşlılar

                        Sonra yetimleri ve yaşlı bulunduğu halde hiçbir çaresi olmayan kimselerin geçimini de üzerin al.
                        Vakıa bu işler valiye ağır gelir, lakin şunu unutma ki ne kadar hak varsa hepside ağırdır.
                        Bunu Allah yalnız o kimselere kolaylaştırki halden ziyade akibeti (İşin sonunu) düşünerek nefsini dayanıklığa alıştırır
                        ve kendi hakkında Allah’ın va’dinin doğruluğundan emin bulunur.






                        Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                        Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                        Yorum


                          #27
                          Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                          Dilek ve ihtiyaç sahipleri

                          İhtiyaç sahipleri için sırf kendileriyle meşgul olacağın bir zaman ve mekan ayır ve hepsiyle beraber oturdu seni yaratan Allah’ın rızasını celbedecek bir tevazu göster. Sonra askerini, yardımcılarını, muhafızlarını, zabıta memurlarını yanlarında bulundurma ki, söylemek isteyen çekinmeden derdini dökebilsin. Ben Peygamber (s.a.v)’den bir kaç yerde işittim, şöyle buyurmuştu: “İçindeki zayıfın hakkı serbestçe, kuvvetlisinden alınamayan bir millet hiçbir zaman kuvvetlenmez.” Birde bunların münasebet almayan sözlerini, yahuttda dertlerini anlatabilmedeki acizliklerini hoş gör, kendilerine karşı hırçınlık etme , büyüklük gösterme. Bu yüzden Cenab-I Hak sana Rahmet kanatlarını açar; taatına mukabil sana sevabını ihsan eder. Hem verdiğini güler yüzle, gönül hoşluğuyla ver- vermediğin takdirde kabul olunabilecek özürler dile.

                          Sonra senin işlerinin içinde öğleleri vardır ki onları bizzat senin ifa etmen gerekir, mesela; memurların yetersizlik gösterince taşradaki görevlilere cevabı sen vereceksin. Halkın ihtiyaçları artık senin yardımcılarının altından kalkamıyacağı dereceyi buldumu bunun icabına yine sen bakacaksın. Birde her günün işini o gün gör, çünkü diğer günlerin kendisine mahsus işi vardır.







                          Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                          Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                          Yorum


                            #28
                            Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                            Allah’a karşı kulluk vazifelerni ihmal etme

                            Her ne kadar; niyyet halis olmak ve halkın selametine hizmet etmek şartıyla bu çalışmalarının hepsi Allah içinse de sen yine vakitlerinin en hayırlısını Allah ile arandaki durumlar için nefsine hasret. Allah rızası için eda edeceğin taatın en en başlıcası da Zat-I ilahiye has olan farzlar yerine getirmekten ibarat olsun. Gecende ve gündüzünde bedeninden Allah’a ait bulunan kulluk hissesini ayır ve seni Cenab-I Hak’kın yüce huzuruna yaklaştıran bu taatı, vücuduna her neye mal olursa olsun, eksiksiz ve gediksiz eda et. Şayet namazında halka imam olmuşsan sakın ne bıktıracak kadar uzun uzun ne de bir hayra yaramayacak gibi kıldırma. Çünkü halkın içinde öyleleri vardır ki hastalık sahibidirler; öyleleri de vardır ki iş sahibidir. Peygamber (s.a.v) beni Yemen’e gönderirken: “ Onlara namazı nasıl kıldırayım?” demiştim. “En zayıflarının namazı gibi, kıldır.” Ve ayrıca “ Müminlere karşı çok merhametli ol.” Buyurmuşlardı.





                            Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                            Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                            Yorum


                              #29
                              Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                              Halktan uzak ve saklı kalma

                              Buraya kadar söyledklerme ilaveten bir hususu da asla unutma; Sakın halkından uzun müddet uzak veya saklı durma. Çünkü valinin halkdan saklanması halkta yanlış kanaatler uyandırma yanında valinin işlerine vukufunuda azaltır. Valilerin perde arkasında oturmaları,perdenin dışında dönen işlere muttali olmalarına mani olur. Bunun sonucunda onların gözünde hadiselerin büyüğü küçülür; küçüğüde, büyür. Güzeli çirkin; çirkinide güzel olur; Hak ile batıl karışır. Vali’de en nihayet beşerdir. Halkın kendi nazarından gizli kalan işlerini nereden bilecek? Hakkın üzerinde nişaneler yok ki ona bakarak doğruları, yalanın her türlüsünden ayırmak mümkün olabilsin. Şimdi sen mutlaka şu ikiden birisn: Eğer hak yolunda bezelder, gönlü gani bir adamsan… Bu takdirde vacib olan bir hakkı ödemekten; yahut kerimane bir haraketde bulunmaktan çekinip saklanmanın ne anlamı var? Eğer böyle değilde cimriliğe mübtela bir adamsın…

                              Zaten bu durumda halk senin ihsanından ümit kestikleri gibi istenmektende o kadar çabuk vazgeçerlerki, o zaman senin ortada görünmemen neye yarar? Her hali-ü karda halktan uzak kalmak hoş bir şey değildir. Özellikle eğer senin görevin halkın ihtiyaçlarını ve dileklerini göz önüne almak ise halk tarafından sana arzedilecek ve çoğu ya bir zalimden şikayet; ya bir muamelede adalet taleb gibi dileklerin seni asla ürkütmemesi lazımdır.




                              Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                              Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                              Yorum


                                #30
                                Ynt: DEVLET ADAMLARINA ÖĞÜTLER


                                Yakınlarına dikkat et

                                Sonra valinin etrafında seçkin kimseleri ile kendisine pek yakın olanları vardır ki bazen bunların iltimasları, haksızlıkları ve muamelelerinde insafsızlıkları görülebilir. Sen, bunların zararını bu gibi hallerin sebeplerini ortadan kaldırmak suretiyle, gidermelisin. Etrafındakilerden, ileri gelenlerinden ve akrabandan hiç birine kat’iyyen toprak (devlet elindeki bütün imkanlardan yararlanma hakkı) verme ve bunlardan hiçbiri senden cesaret alıp da müşterek su yahut müşterek diğer bir iş tutarak, etrafındakilere zarar verecek; ve zahmeti başkalarına yükletecek suretde zahire biriktirmeye katiyyen tama edemesinler. Çünkü, bunun karı senin değildir. Fakat onların arı ise dünyada ve ahiretde sana döner. Sonra , senin yakının olsun veya olmasın herkesi hakkı kabul etmeye zorla; Eğer has adamların ve yakınlarından biri yasaları çiğnemiş ise senin için ne kadar güç olursa olsun, cezasını eksiksiz icra et. Bu hususta sabır, sebat ve dikkat göster, ve davranışın sonunu gözet. Çünkü bunun sonu hayırdır.

                                Şayet halkda senin zulmettiğin zannı hasıl olmuşsa kendilerine özrünü bildirerek hakkındaki zanlarını değiştir. Çünkü böyle yapmakla, önce kendi nefsini kırmış, sonra idaren altındaki halka tatlılıkla muamele etmiş, ayrıca kendini mazur göstermiş olursun. Üstelik onları hak üzernde daim kılmaktan ibaret bulunan ana maksadına da , bu sayede ulaşmış bulunursun.





                                Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                                Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X