Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 1

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 1

    - İsbağ bin Nebate’den:

    Hz. Ali aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Yüzelli’den sonra başınıza kafir emirler, hain liderler ve fasık arifler geçecektir. Tacirler çoğalacak ve kârlar azalacak ve faiz yayılacak. Zinazadeler çoğalacak ve zina artacak. Maarif inkar olunacak ve hilaller büyüyecek. Ve kadınlar kadınlarla, erkekler de erkeklerle yetinecekler.”

    Hz. Ali bin Ebi Talib aleyhisselam bu hadisi buyururken adamın biri ayağa kalkarak şöyle arzetti:

    Ey Emirülmüminin! Bizler o zamanda ne yapmalıyız? Buyurdu ki:

    Firar, firar. Doğrusu Allah’ın adaleti; Kur’an okuyanlar nehy oldukları emirlere yaklaşmadıkça ve iyi insanlar facirleri nehyettikçe her zaman bu ümmetin üzerinde olacaktır. Eğer bunları yapmayıp kötü insanlardan nefret ederek “Lailaheillallah” dedikleri zaman Allah arşında şöyle diyecek: Yalancılar, söylediğinize inanmıyorsunuz.”

    2- Ebu Sadık, Emirülmüninin Ali aleyhisselam’dan şöyle buyurduğunu nakleder:

    Abbasoğullarının mülkü hiçbir zorluğa uğramadan kolayca kurulacaktır. Eğer Türkler, Deylem’liler, Sind’liler, Hint’ler, Berberler ve Taylesan Türkleri birleşseler dahi, onların hükümetlerini yok edemezler. Onlar her zaman sevinç içinde olacaklar taki sonunda onları sevenler ve devletleri için çalışanlar onlardan ayrılacaklar. Sonra Allah savaşçı bir adamı onlara musallat edecek ve tam onların hükümetinin kurulduğu yerden ayaklanacak. Geçtiği bütün şehirleri fethedecek, karşısına dikilen bayrakları devirecek ve bütün nimetleri yok edecek. Ona düşmanlık edenlere eyvahlar olsun! O her zaman zaferlere ulaşacak ve sonunda zaferini benim itretimden olan birisine teslim edecek. O hakkı söyleyecek ve hakkı uygulayacak.”

    3- Muhammed bin Müslim’den: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

    Kaim’in kıyamından önce belirtiler vardır: “Yüce Allah tarafından mümin kullarına belalar gelecektir. Bu belirtiler nelerdir? Diye arzettim.

    Buyurdu ki: O, Allah azze ve celle’nin şu buyruğudur. “Sizleri korku, açlık, mal, can ve mahsullerin eksilmesi ile mutlaka imtihan edeceğiz. Ve sabredenleri müjdele.”(1)

    Buyuruyor ki: Siz müminleri mutlaka imtihan edeceğiz. Korku ile yani saltanatlarının sonlarına doğru filanca (Abbas) oğullarının hükumeti ile korkutacağız. Ve açlıkla, yani mahsullerin pahalılığı ile. Malların azalması yani, ticaretlerin kesat olması ve faziletinin azalması. Canlar (ın azalması) yani, hızlı ve ani ölümler. Mahsuller(in azalması) yani, çiftçiliğin azalması ve meyvelerin bereketinin azalması. Sabredenleri müjdele yani, işte o zaman Kaim aleyhisselam’ın zuhuru ile (onları müjdele)

    Sonra bana buyurdu ki: Ey Muhammed! Bu onun te’vilidir. (asıl mana ve yorumu budur). Allah azze ve celle buyuruyor ki: “Onun tevilini sadece Allah ve ilimde derin olanlar bilirler.”(2)

    4- Ebu Basir’den: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

    Kaim’in kıyamından önce bir yıl halk aç kalacak ve onları öldürülme korkusu saracak; malları, canları ve mahsulleri azalacak. Bu olay Allah’ın kitabında açıkça yazar. Sonra bu ayeti tilavet etti: “Sizleri korku, açlık, mal, can ve mahsullerin eksilmesi ile mutlaka imtihan edeceğiz. Ve sabredenleri müjdele.”

    5- Cabiri Cüfi’den:

    İmam Muhammed Bakır aleyhisselam’a şu ayeti sordum: “Sizleri korku, açlık…”

    Buyurdu ki: Ey Cabir! Bunun genel ve özel manası vardır. Özel manası Kufe’deki açlıktır. Allah bunu sadece Ali Muhammed’in düşmanlarına mahsus kılıp, onları helak edecek. Genel mana ise Şam hakkındadır. Onları önceden başlarına gelmemiş korku ve açlık saracak. Açlık Kaim’in kıyamından önce, korku ise Kaim’in kıyamından sonradır.”

    6-Ebu Davud-u Ducâci’den:

    İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Hizipler aralarında ihtilaf ettiler(3) ayetini Emirülmüminin aleyhisselam’a sorduklarında şöyle buyurdu:

    “Üç şeyden Hz. Mehdi’nin zuhurunu bekleyin.” Dediler ki: “Ey Emirülmüninin! O üç şey nedir?” Buyurdu ki: “Şam ehlinin aralarında ihtilaf etmesi, Horasandan çıkacak olan siyah bayraklar ve Ramazan ayındaki dehşet.” Dediler ki: “Ramazan ayındaki dehşet nedir?” Buyurdu ki: Allah azze ve celle’nin Kur’andaki şu sözünü duymadınız mı: “İstersek gökten bir alamet indiririz de hepsinin boynu onun karşısında huzü ederek eğilir.”(4) O öyle bir alemttir ki yeni evliler perdeden çıkarlar, uyuyanı uyandırır ve uyanık olanı ise dehşete düşürür.”

    7- Ömer bin Hanzala’den:

    İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Kaim’in beş alameti vardır: Süfyani’nin zuhuru, Yemani’nin zuhuru, gökten bir nida, nefsi Zekiyye’nin öldürülmesi ve Beyda’da yerin çökmesi.”
    vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
    [center]

    #2
    Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 2

    8- Davud bin Serhân’dan:

    İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Gökten nida gelecek olan yıldan önce Recep ayında bir alamet vardır.

    Arzettim ki: O alamet nedir?

    Buyurdu ki: Aydan bir çehre ortaya çıkacak ve açık bir el görünecek.”

    9- Abdullah bin Sinan’dan:

    İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Nida, kesin olarak vuku bulacak, Süfyani kesindir, Yemani kesindir, Nefsi Zekiyye’nin öldürülmesi kesindir ve gökyüzünden bir elin doğması kesindir. Ve buyurdu ki:

    Ramazan ayındaki feryad uyuyanları uyandıracak, uykuda olmayanları ise dehşete düşürecek. Öyle ki genç kızları zifaftan dışarı çıkaracak.”

    10- Ahmed bin Muhammed bin Ebu Nasr’dan:

    İmam Rıza aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Bu kıyamdan önce Süfyani, Yemani, Mervani ve Şuayb bin Salib gelecektir. Peki o, (Muhammed bin İbrahim bin İsmail) nasıl Mehdi olduğunu iddia edebiliyor?”

    11-Ebu Basir’den:

    İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Doğudan çıkan kızıl-sarı ve büyük bir ateşi gördüğünüz zaman, Ali Muhammed aleyhimusselam’ın faracını (Hz. Mehdi’nin zuhurunu) bekleyin inşallah. Şüphesiz Allah aziz ve hakim’dir.

    Sonra buyurdu ki: Nida sadece Ramazan ayında vuku bulacaktır. Çünkü Ramazan Allah’ın ayıdır. O aydaki nida, Cebrail aleyhisselam’ın bu halka olan nidasıdır.

    Sonra şöyle devam etti: O, gökten Kaim aleyhisselam’ın ismini nida edecek, doğuda ve batıda olanlar onu duyacaklar. Uyuyan herkes uyanacak, ayakta olan herkes oturacak. Oturan her kes de sesin dehşetinden dolayı iki ayağı üstünde doğrulacak.

    Bu sesi muteber bilip ona icabet edenlere Allah merhametini ihsan etsin. Bu birinci ses Ruh-ul Emin, Cebrail’in sesidir.

    Sonra buyurdu ki: Bu ses Ramazan ayının yirmiüçünün gecesi Cuma günü vuku bulacaktır. Bunda asla tereddüt etmeyin. Onu duyun ve ona itaat edin. O günün sonunda ise melun İblis’in sesi olacaktır. Nida edecek ki “filanca mazlum olarak öldürüldü”. Böylece halkı şüpheye ve fitneye itecek. O gün bir çokları tereddüt ve hayrete düşecek, ateşte yanmayı hakedecektir. Ramazan ayında ilk sesi işittiğinizde onda tereddüt etmeyin. O Cebrail’in sesidir. Belirtisi de şudur ki o Kaim aleyhisselam’ın ve babasının adını nida edecektir. Öyle ki genç kız zifaftan dışarı çıkacak ve babası ile kardeşini Hz. Mehdi’ye yardım etmeleri için teşvik edecektir.

    Ve şöyle buyurdu: Kaim aleyhisselam’ın zuhurundan önce bu iki ses mutlaka gerçekleşecek; Gökten gelen ses Cebrail’in sesidir. (Bu emrin sahibinin ve babasının adını söyleyecek.) İkinci ses ise yerden gelecek ve o, lanetli İblis’in sesidir. Filancanın adını getirecek ve o mazlumca öldürüldü diyecek. Bununla fitne çıkarmak isteyecek. Birinci sese uyun ve sakın ikinci sese aldanmayın.

    Sonra şöyle buyurdu: Kaim zuhur etmeden hemen önce halkta şiddetli korku olacak, halkın başına felaketler, fitneler ve belalar gelecek. Ve ondan önce taûn hastalığı yayılacak. Arapların içinde keskin bir kılıç çıkacak, halk şiddetli ihtilaflara düşecek, dinlerinde tefrikaya düşecekler ve halleri çok değişecek. Öyleki durumun korkunçluğunu ve halkın birbirini yediğini görenler sabah-akşam ölümü arzulayacaklar.

    Halk tam zuhurdan ümidini kestiği anda O zuhur edecektir! Onun zamanında yaşayıp ona yardım edenlere ne mutlu! Ona düşmanlık besleyip, ona ve onun emrine karşı çıkanlara ve onun düşmanlarından olanlara eyvahlar olsun!

    Ve buyurdu ki: Zuhur ettiğinde yeni bir emir, yeni bir kitap, yeni bir sünnet ve yeni bir hükümle zuhur edecektir.

    Bu, araplara çok zor gelecektir. Onun şanı sadece katletmektir. Hiçbir münafıga yaşaması için mühlet tanımayacaktır. Allah yolunda yaptıklarından dolayı onu kınayanların kınamasına aldırmayacaktır.

    Sonra şöyle buyurdu: Filanca (Abbas) oğulları aralarında ihtilaf ettikleri zaman, zuhuru bekleyin. Sizin kurtuluşunuz sadece filancanın oğullarının aralarında ihtilaf etmeleri iledir. Onlar ihtilaf edince, Ramazan ayındaki nidayı ve Kaim’in zuhurunu bekleyin. Şüphesiz Allah istediğini yapar. Kaim’in zuhuru ve sizin görmek istediğiniz, sadece filanca oğullarının ihtilafından sonra olacaktır. İşte böyle olunca halk onların hükümetine tamahlanacak, herkes ayrılığa düşecek ve Süfyani zuhur edecek.

    Ve buyurdu ki: Filanca oğulları mutlaka hükümet edeceklerdir. Onlar hükümet edip ihtilaf edince hükümetleri dağılacak ve durumları bozulacak. Sonunda Horasani ve Süfyani onların aleyhinde ayaklanacaklar. Biri doğudan diğer batıdan süratli iki at gibi Kufe şehrine doğru koşacaklar. Biri oradan biri de buradan. Öyleki filanca oğulları onların eliyle helak olacaklar. Ve onlardan hiçkimseyi sağ bırakmayacaklar.

    Sonra şöyle buyurdu: Süfyani, Yemani ve Horasani aynı yılda zuhur edecekler. Aynı ayda ve aynı günde. Tıpkı bir zincirin halkları gibi. Birbirlerinin ardınca zuhur edecekler. Böylece zorluk, her yönden meydana gelecektir. Onlara düşmanlık edenler mahvolacaktır. Bayrakların içindeki tek hidayet bayrağı, Yemani’nin bayrağıdır. Çünkü sizi sahibiniz olan Hz. Mehdi’ye davet edecektir. Yemani zuhur ettiğinde halkın ve bütüm müslümanların silah satması haram kılınacaktır. Yemani zuhur ettiğinde ona doğru kalk. Şüphesiz onun bayrağı, hidayet bayrağıdır. Herhangi bir müslümanın onun karşısında kibirlenip isyan etmesi helal değildir. Her kim bunu yaparsa, o ateş ehlindendir. Zira o, hakka ve doğru yola davet etmektedir.

    Sonra bana buyurdu ki: Filanca oğullarının hükümetinin yıkılması tıpkı bir toprak testinin kırılması ve tıpkı adamın birinin elinde cam kase olduğu halda dalgın bir şekilde yürümesi sonucu, elinden kasenin düşüp kırılması gibidir.

    Buyurdu ki: Kase düşerenin işte böyle dalgınlığı ve korkması gibi hükümetleri gaflette olduklarında yıkılacak.

    Ve Emirülmüminin aleyhisselam Kufe minberinde şöyle buyurdu ki:

    “Şüphesiz zikri yüce Allah’ın mutlak ve kesin olarak onayladığı kaza ve kaderine göre Ümeyyeoğullarını açıkca ve kılıcla devirecek, filanca (Abbas) oğullarını ise ani olarak devirecektir.”

    Daha sonra İmam Muhammed Bakır aleyhisselam sözlerine şöyle devam etti: Bir değirmen taşı mutlaka dönmelidir. O taş tam olarak milinin etrafında birkez döndüğünde Allah taş kalpli ve soyu belli olmayan birini onların üzerine gönderecek ve zaferler onunla olacak. Onun askerlerinin saçları ve bıyıkları çok uzun olacak, elbiseleri siyahtır ve onlar, kara bayrakların adamıdırlar. Onlara düşmanlık edenler mahvolacaktır. Ve onları hiçbir fark gözetmeksizin topluca öldüreceklerdir. Allah’a andolsun ki ben onları, onların yaptıklarını ve facirlerin onlardan görecekleri eziyetleri görür gibiyim. Allah cefakar arapların başına onları acımadan musallat kılacaktır. Fırat kıyılarındaki şehirlerinde, karada ve denizde onları öldüreceklerdir. Bu, onların yaptıklarının cezasıdır. Ve rabbin, kullarına asla zulmetmez.”

    12- Şurahbil’den:

    İmam Muhammed Bakır aleyhisselama Kaim aleyhisselamı: sorduğumda, şöyle buyurdu:

    “Gökten gelen sesi doğudaki ve batıdakiler duymadıkça, zuhur etmeyecektir. Öyle ki zifaftaki genç kızlar dahi o sesi duyacaklardır.”

    13-İbni ebi Yafûr’dan:

    İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

    “Filancanın (Beni Abbastan bininin ismi) helakını elinde sakla ve say: Süfyani’nin zuhuru, nefsin ölümü, yere girecek olan bir ordu ve ses.

    Arzettim ki: O ses nedir? O bir münadi midir?

    Buyurdu ki: Evet, işte bu emir sahibi Mehdi o ses ile tanınır. Sonra buyurdu ki:

    Farac ve zuhur’un tümü Beni Abbas’tan olan filancanın helakı iledir.”

    14- Abdullah bin Sinan der ki:

    İmam Caferi Sadık aleyhisselam’ın huzurunda iken Hamdan’dan gelen bir adamın ona şöyle dediğini duydum:

    Doğrusu şii olmayanlar bizimle alay edip bize diyorlar ki: “Sizler gökten bir münadinin bu emrin sahipinin adını nida edeceğini zannediyorsunuz!” Duvara sırtını vermiş olan İmam gazaplanarak doğruldu ve şöyle buyurdu:

    Bu sözü benden rivayet etmeyip babamdan nakletmenizin size bir vebali ve sakıncası yoktur. Şehadet ederim ki ben babamdan duydum ki şöyle buyurdu:

    Allaha andolsun ki bu Allah azze ve celle’nin kitabında açıkça şöyle geçer: “Eğer istersek gökten bir ayet indiririz de hepsinin boynu onun için eğilir.”(6) O gün yeryüzünde olan herkesin boynu onun karşısında eğilir ve zelil olur. Yeryüzünde olanlar gökten gelen şu sesi duyduklarında ona iman edecekler. “Biliniz ki hakk Ali bin Ebi Talib ve onun taraftarlarındadır.”

    Sonra buyurdu ki: Ertesi gün İblis havaya yükselecek öyle ki halkın gözünden uzaklaşınca şöyle nida edecek: “Biliniz ki hakk Osman bin Affan ve onun taraftarlarındadır. Doğrusu o, mazlumca öldürüldü. Onun kanının intikamını alın.” İşte Allah, sabit söze iman edenleri hakkın üzerinde sabit kılacaktır. Ve hakk, birinci nidadır. Kalplerinde hastalık olanlar ise şüphelenecektir. Allaha andolsunki hastalık, bize düşmanlıktır. Onlar o sesi duyduklarında bizden uzaklaşacaklar ve bize sövecekler ve diyecekler ki: Birinci münadi, bu Ehli Beyt’in ahirlerinden bir sihirdir.

    Sonra imam Caferi Sadık aleyhisselam, Allah azze ve celle’nin şu sözünü tilavet etti: “Bir ayet gördüklerinde onu kabullenmeyip derler ki: Bu, süregelen bir sihirdir.”(7)

    Aynı hadis Muhammed bin Mufazzal bin İbrahim vasıtası ile de naklolunmuştur.
    vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
    [center]

    Yorum


      #3
      Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 3

      15- Ebu Basir’den:

      İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu:

      “Kaim aleyhisselam tek yıllardan birinde zuhur edecektir: Dokuz, bir , üç, beş. Ümeyyeoğulları ihtilaf edip de saltanatı kaybettikten sonra Abbasoğulları hüküm sürecek ve onlar sürekli hakimiyyetin baharında ve hayatın mutluluğunda olacaklar ta ki sonunda onlar da ihtilaf edecekler. Onlar ihtilaf edince saltanatları yokolacak ve doğudakilerle batıdakiler ihtilaf edecekler.

      Evet, kıble ehli de (ihtilaf edecekler). Halk korktuklarından dolayı şiddetli zorluklarla karşılaşacaklar. Ta ki sonunda gökten bir münadi şöyle nida edecek: Acele, acele. Allaha andolsun ki ben onu Kabe ile makam arasında görür gibiyim. Halk ona yeni bir emir, yeni bir kitap ve yeni bir ilahi düzen üzerine biat edecek. O ölene kadar gönderdiği bayrakların hiçbirisi mağlup olup da geriye dönmeyecek.”

      16- Fuzeyl bin Muhammed’den:

      İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

      Gökten Kaim’in adını anacak olan nida, Allah’ın kitabında açıktır.

      Arzettim ki: Nerededir o?

      Buyurdu ki: “Ta. Sin. Mim. Bunlar Allah’ın açık ayetleridir.” Ve şu ayet: “Eğer istersek onlara gökten bir alamet indiririz de hepsinin boynu onun karşısında eğilir.”

      Sonra buyurdu: Onlar sabahleyin o nidayı duyduklarında, sanki başlarının üstünde kuş uçuyormuş gibi eğilirler.

      17- Ebu Basir’den:

      İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:

      Abbasiler, Mervan’ın minberinin tahtalarının üzerine oturduklarında, Abbasoğullarının hükümeti kökleşecektir.

      Ve buyurdu ki: Babam (İmam Muhammed Bakır aleyhisselam) bana şöyle buyurdu: “Azerbaycan’dan mutlaka bir ateş çıkacak ve hiçbir şey onun karşısında duramayacak. Böyle olduğu zaman evinizden dışarı çıkmayın. Biz sükünet ediyorsak, siz de sükunet edin. Ve bizim kıyam edicimiz harekete geçtiğinde bir adım dahi olsa ona doğru koşun. Allah’a andolsun ki yeni bir kitap üzerine Kabe ile makam arasında halkın ona biat ettiğini görür gibiyim. Bu, araplara çok zor gelecektir.”

      Buyurdu ki: Yaklaşan şerrden dolayı araplara eyvahlar olsun.”

      18-Zürare bir A’yan der ki:

      İmam Caferi Sasık aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum:

      “Bir münadi şöyle nida edecek: “Şüphesiz emir, falancadır.” Bir münadi de şöyle nida edecek: “Şüphesiz kurtulanlar Ali ve şiileridir.” Peki buna rağmen kim Mehdi’ye karşı savaşacak? Diye arzettiğim şöyle buyurdu:

      Şeytan da şöyle nida edecek: Filanca ve taraftarları kurtulacaktır. -Beni Ümeyye’den birinin adını getirecek-

      Arzettim ki: Peki doğru ile yalan nida nasıl birbirinden ayırtedilecek?

      Şöyle buyurdu: Bizim hadislerimizi rivayet edenler tanıyacak. Onlar önceki sözün doğru olduğunu bilecekler, kendilerinin doğru ve hak olduğunu bilirler.

      19- Hişam bin Sâlim der ki: İmam Cafer-i Sadık aleyhisselam’a şöyle arzettim:

      İshak’ın kardeşi Cerir bize şöyle diyor: Siz diyorsunuz ki: Gökten iki nida gelecek. Peki bunların hangisi sadık (hak) hangisi batıldır?

      İmam Caferi Sadık aleyhisselam buyurdu ki: Onlara şöyle cevap verin: “Bunu bize haber veren sadık’tır. Ve sen bunu inkar ediyorsun.”(8)

      20- Abdullah bin Sinan’dan:

      İmam Caferi Sadık aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum:

      Ölümler ve katlimlar halkı öylesine saracak ki sonunda (Kabe’nin) haremine sığınacaklar. Katliamların şiddeti yüzünden sadık bir münadi şöyle nida edecek: “Savaşıp katletmek neden? Sahibiniz filancadır.”

      21- Muhammed bin Müslim der ki: İmam Muhammed Bakır aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “Kaim ile Süfyani aynı yılda (zuhur edecek)dir.”
      vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
      [center]

      Yorum


        #4
        Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 4

        29- Ebu Basir der ki: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Mehdi’nin zuhurunun alemeti Ramazan ayının onüçü veya ondördünde güneş tutumasıdır.”

        30- Salih bin Sehl şöyle der: “Soru soran biri vuku bulacak azabı sordu”(10) ayeti hakkında İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: Bu ayetin te’vili gelecektedir. Azap Seviyye’de (ateşte) olacak. Beni Esed topraklarına kadar ulaşıp Sakif kabilesine sıçrayacak. Ali Muhammed’e zulmeden her yeri yakacak. Ve bu, Kaim’in zuhurundan öncedir.”

        31- Cabir, İmam Muhammed Bakır aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu nakleder: “Sureyi nasıl okuyorsunuz?” Dedim ki: Hangi sureyi? Buyurdu ki: “Soru soran birisi vuku bulacak azabı sordu!” Arzettim ki: “Seele Sâilun bi Azab-il Vâkı” Buyurdu ki: Bu ayet “Sale Seylun” şeklindedir. (Yani bir sel geldi) Kufe yakınlarındaki Seviyye’de ateş gelecek ve Beni Esed kabilesine ulaşacak ve Sakıf kabilesine sıçrayacak ve Ali Muhammed’e zulmeden her yeri yakacak.”

        32-Ebu Halidi Kabuli şöyle der: İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “Ben doğuda kıyam etmiş bir kavimi görür gibiyim. Onlar hakkı isteyecekler ama onlara verilmeyecek. Sonra tekrar hakkı isteyecekler ama yine verilmeyecek. Bunu görünce kılıçlarını boyunlarına alacaklar, işte böylece istedikleri onlara verilecek. Ama onlar kabul etmeyerek kıyam edecekler. Ve onu sadece sizin sahibinize (Mehdi’ye) verecekler. Onların öldürülenleri şehittir. Biliniz ki eğer ben o zamanda yaşasaydım, canımı bu emrin sahibine yardım için korur ve saklardım.”

        33- Hişam bin Salim der ki: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Mehdi’nin zuhuruna kadar halkın her sınıfı halka hüküm sürecek. Öyle ki artık hiç kimse “eğer biz hükümet etseydik adaleti uygulardık” diyemeyecek. Daha sonra Kaim aleyhisselam hakk ve adalet ile kıyam edecek.”

        34- Zürare der ki: İmam Caferi Sadık aleyhisselam’a şöyle arzettim: Nida hakk mıdır? Buyurdu ki: “Evet, Allah’a andolsun ki her kavim onu kendi dili ile duyacaktır”. Ve şöyle buyurdu: “Halkın onda dokuzu helak olmadıkça Mehdi zuhur etmeyecektir.”

        35- İbrahim bin Übeydullah bin Alâ babasının şöyle dediğini nakleder. İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: Emirülmüminin aleyhisselam kendisinden sonra Kaim’in kıyamına kadar gerçekleşecek olan olaylardan bahsetti. Bunun üzerine Hüseyn aleyhisselam dedi ki: Ey Emirülmüminin! Allah yeryüzünü ne zaman zalimlerden temizleyecek? Emirülmüminin aleyhisselam şöyle buyurdu: “Dökülmesi haram kanlar dökülmedikçe Allah yeri zalimlerden temizlemeyecektir. -Sonra uzun bir hadiste Emevilerle Abbasilerin durumunu anlattıktan sonra şöyle buyurdu. Kaim Horasan’da kıyam ettiğinde Kufe ve Moltan’a galip gelecek ve Beni Kâvân adasını(11) ele geçirecek. Ve bizden olan bir Kaim Gilan’da kıyam edecek ve Abir’lilerle Deyleman’lılar(12) ona itaat edecekler. Ve köşe bucakta benim oğluma yardım edecek olan dağınık Türk bayrakları zuhur edecek. Onlar kısa aralıklarla zuhur ederken Basra şehri harabe olacak ve emirlerin emiri Mısır’da kıyam edecek.

        Sonra Hz. Ali uzun bir hikayeden sonra şöyle buyurdu: İşte binlerce insan teçhizatını kuşanıp da herkes gruplara ayrılınca ve bir koç öldürüldüğünde orada bir başkası kıyam edecek ve fitneler çıkaracak, kafirler helak olacak. Sonra arzulanan Kaim ve meçhul imam kıyam edecek. Onundur şeref ve fazilet. O senin oğlundur ey Hüseyn. Onun gibi evlat yoktur. İki rüknün arasında zuhur edecek ve iki eski elbisenin arasında insanlara ve cinlere galip gelecek. Ve hiçbir yeri ekilmemiş bırakmayacak. Onun zamanına ulaşanlara ve ona katılıp onun günlerini görenlere ne mutlu.”
        vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
        [center]

        Yorum


          #5
          Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 5

          36- Yunus bin Zebyan der ki: İmam Caferi Sadık aleyhisselam, şöyle buyurdu: “Cuma gecesi olduğunda Rabb Teala dünyanın göğüne bir melek indirir. Güneş doğduğunda bu melek Beyti Mamur (Kabe) üzerindeki arşa oturarak Muhammed, Ali, Hasan ve Hüseyn aleyhimusselam için nur’dan minberler nasbeder. Onlar minberlere çıkarlar; melekler, peygamberler ve müminler onlar için toplanırlar. Göğün kapıları açılınca Resulullah sallallahu aleyhi ve alih şöyle arzeder. Ey Rabb! Kitabında sözünü verdiğin miad’ın (vaad ettiğin anın) vakti geldi. Ve o, şu ayettir: “Allah, içinizden iman edip salih amel işleyenlere tıpkı onlardan öncekileri halife karar kıldığı gibi yeryüzünde halife karar kılacağına dair vaad etti. Ve onlar için razı olduğu dini onlar için galip getirecek ve onları korkularndan sonra güvenli bir hale getirecektir(13)”

          Sonra meleklerle peygamberler de aynı sözü söyleyerler. Sonra Muhammed, Ali, Hasan ve Hüseyn secdeye kapanırlar. Daha sonra da şöyle söylerler: “Ey Rabb! Gazaplan, çünkü senin hürmetine saygısızlık oldu ve seçkinlerin öldürüldü ve salih kulların zelil oldu.” İşte Allah da istediğini yapar. Ve bu, malüm bir gündür.”

          37- Abdülkerim bin Amr ile Has’emı adamın birinden naklederler ki İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Kaim’in kıyamından önce oniki kişi kıyam ederek hepsi birden onu gördüklerini söyleyecekler. O da onları tekzib edecek.”

          38- Ebu Seyyar’a göre İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Kaim’in kıyamından önce Kays savaşı başlayacaktır.”

          39- Übeyd bin Zürare şöyle der: İmam Caferi Sadık aleyhisselam’ın yanında Süfyani’den bahsettiklerinde şöyle buyurdu: “O gözlerinden uyku akan adam San’a (Yemen) de zuhur etmedikçe, o nasıl ortaya çıkabilir ki?”

          40- Ali bin Muhammed bin A’lemi Ezdî, babasından o da dedesinden Emirülmüminin aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu nakleder: “Kaim’in kıyamından hemen önce kızıl ölüm, beyaz ölüm, mevsim çekirgesi ve mevsime ait olmayan kana benzer kızıl çekirgeler çıkacaktır. Kızıl ölüm katlimdır, beyaz ölüm ise taun’dur.”

          40,b- İsbağ bin Nebate şöyle der: Emirülmüminin aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu duydum: “Doğrusu Kaim’den önceki yıllar çok hilecidir. O yıllarda doğru söyleyenler yalanlanacak, ve yalancılar tasdik edilecek. Orada “mahil”ler önem kazanacak. “Bir hadise göre” Riveybezeler konuşacaktır. Arzettim ki: Riveybeze ve Mahil nedir? Buyurdu ki: Kur’an okumuyor musunuz? Kuran buyuruyor: “Onun mihali (hilesi) çoktur ve şiddetlidir.”(14) Buyurdu ki: Yani hileci.”

          41- Huzeyfe bin Mansur, İmam Caferi Sadık aleyhisselam’ın şöyle buyurduğunu nakleder: “Allah’ın Kırkısiyâ şehrinde bir sofrası vardır. Gökten birisi çıkarak şöyle nida edecek: Ey gökteki kuşlar ve ey yerdeki yırtıcı hayvanlar! Zalimlerin etine doymak için buraya gelin.”

          42-Cabir der ki: İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “Ey Cabir! Kaim’in kıyamından önce Şam’da halkı öyle bir fitne saracak ki ondan kurtulmak isteseler de kurtulamayacaklar. Sonra Kufe ile Hîre şehirleri arasında sayıları eşit olan katlimlar olacak. Sonra gökten bir münadi nida edecek.”
          vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
          [center]

          Yorum


            #6
            Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 6

            43- Cabir bin Yezidi Cufi şöyle der: İmam Ebu Cafer Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: “Ey Cabir! Yerinde otur ve sana anlatacağım şu alametlere ulaşıncaya ve onları görünceye kadar elini ve ayağını oynatma:

            Birinci alamet, Abbasoğulları’nın kendi aralarındaki ihtilaflarıdır. Sen bunu göremeyeceksin ama benden sonra gelecek olanlara bunu benden rivayet et. Ve gökten bir münadi nida edecek ve sizlere Şam taraflarından fetih müjdeleyen ses gelecek, Şam köylerinden biri olan Cabiye(15) köyü yerin altına girecek. Sonra Şam mescidinin sağ duvarı yıkılacak ve Türkler tarafından dinden çıkan bazı insanlar isyan edecekler. Hemen ardından Rum’larda karışıklıklar çıkacak. Türk kardeşler geri dönecekler ve adaya(16) inecekler. Dinden çıkmış olan bir grup Rum ise geri dönecek ve Remle’ye inecekler.

            Ey Cabir! O yıl dünyanın batısının her yerinde ihtilaflar çıkacak. Viran olacak ilk toprak, Şam topraklarıdır. Sonunda tüm ihtilaflar üç bayrağın altında toplanacak: Esheb’in bayrağı, Ebka’ın bayrağı, Süfyani’nin bayrağı. Süfyani ile Ebka’ birbirleriyle savaşacaklar ve Süfyani, Ebka’ ile ona uyanları öldürecek. Sonra da Esheb’i öldürecek. Daha sonra onun tek arzusu Irak’a doğru hareket etmektir. Sonra ordusu Kırkısia(17)’dan geçecek ve orada savaşarak yüzbin zorbayı öldürecek. Sonra Süfyani Kufe şehrine sayıları yetmişbin olan bir orduyu gönderecek. Onlar Küfe’lileri öldürüp asacaklar veya esir olacaklar. Onlar o durumda iken Horasan taraflarından bayraklar gelecek, onlar süratle hareket edecekler. Onlardan birkaçı, Kaim aleyhisselam’ın ashabıdırlar.

            Sonra Küfe ehlinin işçilerinden biri isyan edecek ama Süfyani ordusunun komutanı onu öldürecek. Süfyani Medine’ye bir ordu gönderecek ve Mehdi oradan Mekke’ye geçecek. Ve Mehdi’nin Mekke’ye doğru gittiği haberi Süfyani ordusunun komutanına ulaşacak. O da onun izini bulmaları için bir ordu gönderecek. Sonunda o tıpkı Musa bin İmran’ın sünneti gibi çekinerek ve dikkatle Mekke’ye girecek.

            Sonra buyurdu ki: Süfyani ordusunun komutanı Beyda’ya inecek ve tam o sıradaki gökten şöyle nida gelecek: “Ey Beyda! Bu kavimi mahvet.” Çöl de onları toprağın içine çekecek ve onlardan sadece üç kişi kurtulacak, Allah onların yüzlerini arkalarına çevirecek, o üçü Kelb kabilesindendir. Ve şu ayet onların hakkında nazil olmuştur: “Ey kendilerine kitap verilenler! Yüzlerinizi mahvedip geriye döndürmeden, elinizdeki kitapları doğrulamak için nazil ettiğimiz kitaba inanın.”(18)

            Buyurdu ki: Kaim-aleyhisselam-o gün Mekke’dedir. Sırtını Beyt’ullah-ı Haram’a dayamış olarak şöyle nida edecek: Ey halk! Biz Allah’tan yardım istiyoruz. Halktan kim bize icabet edecek? Biz, sizin peygamberiniz Muhammed’in Ehli Beyt’iyiz. Ve biz Allah’a ve Muhammed’e halkın en evla olanıyız. Kim benimle Adem hakkında tartışırsa, ben halkın Adem’e en evla olanıyım. Kim benimle Nuh hakkında tartışırsa, ben halkın Nuh’a en evla olanıyım. Kim benimle İbrahim hakkında tartışırsa, ben halkın İbrahim’e en evla olanıyım. Kim benimle Muhammed sallallahu aleyhi ve alih hakkında tartışırsa, ben halkın Muhammed’e en evla olanıyım Ve kim benimle peygamberler hakkında tartışırsa, ben peygamberlere halkın evla olanıyım. Allah kitabının muhkem ayetinde şöyle buyurmuyor mu: “Doğrusu Allah; Adem’i Nuh’u, İbrahim ailesini ve İmran ailesini seçti ve alemlere üstün kıldı. Birbirlerinden türemiş soylardır onlar ve Allah duyandır, bilendir.”(19) Ben Adem’den geride kalan, Nuh’dan zahire olan, İbrahim’den seçilen ve Muhammed’in seçkiniyim Allahın salatı hepsinin üzerine olsun.

            Her kim benimle Allah’ın kitabı hakkında tartışırsa bilin ki ben Allah’ın kitabına halkın en evlasıyım. Her kim benimle Resulullah’ın sünneti hakkında tartışırsa bilin ki ben Resulullah’ın sünnetine halkın en evlasıyım.

            Benim bu sözlerimi bugün burda hazır olanlar ve duyanlar Allah aşkına burada olmayanlara bildirsin. Allah’ın hakkı, resülünün hakkı ve benim hakkım için sizden istiyorum. Şüphesiz benim Resulullah’a olan yakınlığımdan dolayı sizlerin üzerine hakkım vardır. Bizlere yardım edin ve bizlere zulüm edenlere karşı bizi savunun. Biz korkutulduk ve mazlum olduk, diyarımızdan ve evlatlarımızdan uzaklaştırıldık. Bizlere zulüm edildi ve hakkımız elimizden alındı. Batıl ehli de bizlere iftira attılar. Allah için, Allah için bize dikkat edin sözlerimize önem verin. Bizleri yalnız bırakmayın, bizlere yardım edin ki Allah Teala da sizlere yardım etsin.

            Buyurdu ki: Allah onun üçyüzonüç kişi olan ashabını onun etrafında toplayacak. Allah onları önceden haber vermeden toplayacaktır. Tıpkı dağınık sonbahar bulutlarının biraraya toplanmaları gibi. İşte ey Cabir bu, Allah’ın kitabında buyurduğu şu ayettir: “Nerede olursanız olun Allah hepinizi birlikte toplar. Şüphesiz Allah herşeye kadirdir.” Onlar Mehdi’ye Kabe ile makam arasında biat edecekler. Yanında bulunan Resulullah’tan ulaşan ahiti evlatlar babalarından miras almışlardır. Ve ey Cabir! Kaim, Hüseyn’in evlatlarından olan birisidir. Allah onun durumunu bir gecede ıslah edecektir. Halka (kabullenmesi) zor gelen şudur ki ey Cabir o Resulullah’ın oğludur ve birbiri ardınca gelen alimlerin varisi olmasıdır. Tüm bunlar(ı kabullenmek) zor olsa dahi, gökten gelen ses(i kabullenmek) onlara zor gelmeyecektir. O zamanda onun adı, babasının ve annesinin adı nida olunacaktır.”

            Ebu Basir şöyle der: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: “Kaim, Aşura günü kıyam edecek.”

            * * * * *

            Bu rivayetlerde imamlarımız tarafından anlatılan belirtilerin çokluğu, bağlantıları, mütevatir olmaları ve birbirleriyle asla çelişmemelerinden de anlaşıldığı üzere Hz. Mehdi’nin zuhuru bu belirtilerin gerçekleşmesinden sonra vuku bulacaktır. Her zaman doğru söyleyen imamlarımız bu belirtilerin mutlaka vuku bulacağını bildirmişlerdir. Hatta onlara “Kaim aleyhisselam’ın zuhurunun Süfyani’den önce vuku bulmasını ümid ederiz” denildiğinde şöyle buyurdular: “Evet, vallahi Süfyani olayı mutlaka vuku bulacak kesin bir olaydır.”

            Ayrıca imamlarımız en büyük delil ve bürhan olan her belirtinin ardından hakkın zuhurunun vuku bulacağını bildirdikleri gibi vakit tayin edenleri yalanlayıp şöyle buyurmuşlardır: “Her kim bizim zuhur hakkında vakit tayin ettiğimizi rivayet ederse onu yalanlayın. Her kim olursa olsun. Şüphesiz biz vakit tayin etmeyiz. Bu delille göre her kim bu belirtilerden önce Mehdi aleyhisselam’ın makam ve derecesini iddia eder veya bazıları onun hakkında iddiada bulunursa, bu iddiaları kesinlikle batıldır. Özellikle de eğer o şahısın durumları ve vasıfları buna şahit olursa. Bizleri din aracılığı ile dünyayı ve dünyavi şehvetleri isteyenlerden karar kılmamasını ve böylece zayıf insanları kandırmamayı Allah’tan niyaz ederiz. Bizlere lütfederek üzerinde bulunduğumuz hidayet nurunu hakkın cemalini ve bahâsını minneti ve kerameti ile bizlerden almasın.




            1- Mübarek “Bakara” suresi, 155 ayeti şerife.

            2- Mübarek “Ali İmran” 7 ayeti şerife.

            3- Mübarek “Meryem” suresi 37 ayeti şerife.

            4- Mübarek “Şuara” suresi 4 ayeti şerife.

            5- Mübarek “Neml” suresi 82 ayeti şerife.

            6- Mübarek “Şuara” suresi 3 ayeti şerife.

            7- Mübarek “Kamer” suresi 2 ayeti şerife.

            8- Yani bu olayın vuku bulacağına inananlar, bu olay olduğunda hakkı batıldan ayırtedecekler. Ama bu olaya inanmayanlar, o vuku bulduğunda tereddüte düşerler.

            9- Mübarek “Fussilet” suresi 53. ayeti şerife.

            10 Mübarek “Maaric” suresi 1 ayeti şerife.

            11 Moltan, Pakistan’ın güney şehirlerinden biridir. Beni Kavan adası ise bugünkü İran körfezindeki “Laft” adasıdır.

            12 Abir ve Deyleman, İran’ın kuzeyinde Hazar denizinin güneydoğusundaki iki şehir olup, bugün Gorgan adıyla anılmaktadır.

            13 Mübarek “Nur” suresi 55 ayeti şerife.

            14 Mübarek “Ra’d” suresi 13. ayeti şerife.

            15 Bugünkü Suriye-İsrail sınırındaki Golan tepelerinin yakınındaki bir köyün adıdır.

            16 Bu ada, büyük ihtimalle arap yarımadası veya Kıbrıs adasıdır. (m)

            17 Bugünkü Fırat üzerindeki Habur ilçesidir.

            18 Mübarek “Nisa” suresi 47. ayeti şerife.

            19 Mübarek “Ali İmran” suresi 34. ayeti şerife.

            vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
            [center]

            Yorum


              #7
              Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 1

              arkadaşlar 22'den 28'e kadar olanlar bende yok eğer sizde varsa ve eklerseniz çok memnun olurum..ALLAH RAZI OLSUN şimdiden..
              vela hevla vela kuvvete illa billahul ALİYYUL AZİM
              [center]

              Yorum


                #8
                Ynt: Gaybet Döneminde vuku bulacak Alametler 1

                Allah razı olsun eline sağlık..

                Yorum

                YUKARI ÇIK
                Çalışıyor...
                X