Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #16
    Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

    Hz. Selman’dan şöyle rivayet edilir:

    Hz. Muhammed salla’llâhu aleyhi ve alih ’in şöyle buyurduğunu duydum: “ Allah Teala buyuruyor ki: “Benim katımda mahlukatın en üstünü Muhammed ile kardeşi Ali’dir, sonra da Allah’a doğru vesile olan İmamlar gelirler. Benden bir şey dileyen, Muhammed ve onun masum soyu (Ehl-i Beyt’i) vasıtasıyla dilesin.... ”

    10- Kâim aleyhi’s-selâm ’ın gaybeti döneminde müminlerin birbirini sabra davet etmesi:

    Müminlerin önemli vazifelerinden biri de, gaybet çağında gerçek anlamda “sabırlı olmak ve sabra davet etmek”tir. Bunun da birkaç ölçüsü vardır:

    “Birbirlerine sabrı tavsiye”den maksat, müminin evlatlarına, yakınlarına, dostlarına, akrabalarına ve mümin kardeşlerine, Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’a inanmayı, gaybet süresinin uzaması karşısında sabırlı olmayı, bu süreçte kendilerine ulaşan bela, fitne ve zorluklara tahammül etmeyi, zorluklar karşısında inancından dönmeyip azim, sebat ve kararlılıkla, hak bildiği yolda yürümeyi tavsiye etmesidir. Burada şu noktayı önemle vurgulamak gerekir ki, sabır zulmü kabullenmek demek olmayıp, azim ve iradenin gevşememesi anlamına gelir. Gerçekte sabrın hak yolunda sebat göstermek anlamına geldiğini Kur’an-ı Kerim’den de anlamak mümkündür.

    Yorum


      #17
      Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

      Kur’an-ı Kerim buyuruyor ki:

      “ Şüphesiz, “Bizim Rabbimiz Allah’tır” deyip sonra (bu söz üzerinde) sebat edenler -yok mu- onların üzerlerine melekler iner ve -derler ki- “korkmayın, hüzne kapılmayın, size vaat olunan cennetle sevinin.” [17]

      Bu ayette de belirtildiği gibi “sabır”, inandıktan sonra şu veya bu sebeple inancında gevşememek, doğruluğuna inandığı yolu azim ve kararla sürdürmektir.

      11- Nefsin tehzibi ve arıtılması:

      Çirkin sıfatlardan nefsin arıtılması ve güzel ahlakla süslenilmesi her zaman ve her dönem için gerekli amellerdendir: Ancak, gaybet devrinde bunun bilhassa vurgulanmış olmasının nedeni, Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ile birliktelik şerefine nail olma ve onun ashabına katılabilmenin ancak bu yolla -nefsin kötülük ve çirkinliklerden arıtılmasıyla- mümkün ola-bildiği içindir.

      Nitekim Nu’mani kendi senediyle İmam Sadık aleyhi’s-selâm ’dan şöyle rivayette bulunur: “ Kaim aleyhi’s-selâm’ın ashabından olmak isteyen kimse nefsini kötü hal, alışkanlık ve davranışlardan temizleyip iyi ahlak sahibi olmalı ve bu haliyle onun zuhurunu beklemelidir. O kendisini bu şekilde temizler, yetiştirir ve bu halde ölür de onun ölümünden sonra zuhur gerçekleşirse, İmamı görüp ona ulaşanların sevabını kazanır. O halde gayretli olun ve onu bekleyin, ne mutlu size ey Allah’ın rahme-tine muhatap olanlar! ” [18]

      12- Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’ı desteklemek ve ona yardımcı olabilmek için bir araya gelme ve toplanma:

      Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’ın ashabından olma şerefine nail olmak isteyen kimseler, İslam’ın önem verdiği birlik ve beraberliğe ve gerçek an-lamda kalplerinin birbirine ısınmasına önem vermelidirler. Bu noktaya riayet etmemek, onların Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’dan uzak kalmaları ve onu ziyaret etmekten mahrum olmalarının başlıca nedenlerinden biri sayılır. Nitekim Şeyh Mufid ’e hitaben Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’ın gönderdiği mektupta bu noktaya açıkça işaret olunmuştur. Söz konusu mektuptaki cümle şöyledir: “ Bizi izleyenler, kendilerinden alınan söze sadık kalır ve el ele vererek kararlılıkla ahitlerine vefa gösterirlerse, bize ulaşma ve bizi görebilme nimeti onlar hakkında ertelenmez. ” [19]

      Yorum


        #18
        Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

        13- İmam’ın yakınlarına ve dostlarına saygı duymak:

        İster Hz. Ali ve Hz. Fatıma’nın soyundan gelen seyyidler gibi kan bağıyla, isterse alimler ve müminler gibi manevi bağla Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’a yakınlıkları olan herkese hürmette bulunmak gerekir. Bu durumda, bizzat Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’ın kendisine hürmette bulunulmuş demektir. Bu hususta da sahih rivayetler vardır. [20]

        14- Her yönüyle İmam’ın amel ve ahlakını örnek alarak ona benzemeye çalışıp ona uymak:

        İmanın kemali ve kıyamette onunla birlikte olup cennette onun yanında bulunmak, ancak İmam’ın amel ve ahlakını örnek alarak, hayatını o yönde düzenlemek ve kendisini o doğrultuda yetiştirmekle mümkün olur.

        Gurer’ul Hikem’de Hz. Ali aleyhi’s-selâm ’ın şöyle buyurduğu rivayet edilir: “ Bizi seven, bizim yaptığımızı yapmalı ve takvayı kuşanmalıdır .” [21]

        Usul-u Kâfi’de İmam Bâkır aleyhi’s-selâm ’dan şöyle nakilde bulunulur: “ Allah’a itaat eden, bizim dostumuzdur; O’na isyan eden bizim düşmanımızdır. Bizim dostluğumuza, ancak amel ve takvayla ulaşılır. ” [22]

        Bu nedenledir ki, İmam Cafer Sadık aleyhi’s-selâm : “ Bizim için iftihar vesilesi olun, yüzkarası olmayın!” diye buyurmaktadır. [23]

        Yorum


          #19
          Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

          15- Din kardeşlerinin haklarına özenle riayet etmek:

          Hz. Mehdi aleyhi’s-selâm ’ın rıza ve hoşnutluğuna vesile olacak işlerden biri de, din kardeşlerinin birbirlerinin haklarına özenle riayet etmeleridir. Bu da velayet ipine sımsıkı sarılmakla olur. Kitaplarda buna delalet eden pek çok hadis mevcuttur.

          Bazı rivayetlerde İmam aleyhi’s-selâm ’ın müminlerin babası sayıldığı ve müminlerin de onun evlatları mesabesinde olduğu geçer. Bir babanın evlatlarına iyilikte bulunmak ve onları kollayıp gözetmek, elbette ki bizzat o babaya karşı da işlenmiş bir iyilik demektir.

          Usul-i Kafi’de Mualla bin Huneys’ten şu hadis rivayet edilir:

          “İmam Sadık aleyhi’s-selâm’a mü’minin mü’min üzerindeki hakkını sordum “ Mü’minin yetmiş hakkı vardır ” buyurdular ve bunlardan sadece yedisini bana bildireceklerini söylediler:

          “O aç oldukça, sen tok olmamalısın.

          Onun giyeceği olmadıkça, sen giyinmemelisin.

          Onun kılavuzu olup kendisine yol göstermelisin.

          Onun elbisesi olmalısın (kusurlarını örtmelisin).

          Onun dili olmalısın (hakkını savunmalısın)

          Eğer senin hizmetçin varsa (ve onun hizmetçisi yoksa) kendi hizmetçini onun yatağını sermek ve işlerini görmek için göndermelisin.

          Kendin için istediğin şeyi onun için de istemelisin.

          Böyle yapabilirsen, kendi velayetini bizim velayetimize, bizim velayetimizi de Allah’ın velayetine bağlamış olursun. ” [24]

          Yine İmam Sadık aleyhi’s-selâm ’dan şöyle rivayet edilmektedir:

          “ Bir Mü’mini memnun ve mesut eden, sadece onu memnun ettiğini zannetmesin. Allah’a andolsun ki, bu işiyle bizi ve Allah’ın Resulünü salla’llâhu aleyhi ve alih memnun ve mesut eder. ” [25]

          Yorum


            #20
            Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

            İmam Musa Kâzım aleyhi’s-selâm şöyle buyururlar:

            “ Bizim dostlarımızdan birinin bir dileğini yerine getiren, o dileği hepimiz (bütün Ehl-i Beyt İmamları) için yerine getirmiş olduğunu bilsin! ” [26]

            İmam Rıza aleyhi’s-selâm ’ın da şöyle buyurduğu bilinmektedir:

            “ Bizi ziyaret edemeyenler, dostlarımızdan salih olanları ziyaret etsinler, böylelikle onlara, bizi ziyaret etmenin sevabı yazılmış olur. ” [27]

            Bu hususta daha birçok rivayet vardır; fakat konumuzun fazla uzamaması için bu kadarıyla yetiniyoruz.

            Kısacası bu dönemde mümine düşen en büyük görev, İmam Mehdi aleyhi’s-selâm ’ın razı olmayacağı iş ve davranışlardan ciddiyetle kaçınmak ve İmam aleyhi’s-selâm ’ın beğenisini kazanabilecek bir davranış ve hayat tarzı benimseyerek sürdürmektir. Bunun nasıl olacağıysa apaçık ortada-dır. O İmam’ın rızası, Allah’ın rızasından başka bir şey olmadığına ve Allah’ın rızası da, emretmiş olduğu ferdî ve sosyal dinî vazifelerin ifası olduğuna göre gaybet çağında bize düşen, dinî vazifelerimizi özenle yerine getirmekten ibarettir.

            Allah’ın salat ve selamı Resulü’ne ve onun pak soyundan gelen 12 hak vasisine ve bu cümleden olmak üzere Ehl-i Beyt İmamlarının on ikincisi ve sonuncusu olan Hz. Mehdi’ye olsun.

            Yorum


              #21
              Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

              Allah’ım! Onun zuhurunu çabuklaştır.

              Allah’ım! Onun işlerini kolaylaştır.

              Allah’ım! Onun gönlünü daima mesrur eyle.

              Bizlere, onun has yardımcılarından olma nimetini nasip eyle!

              Bizlere, onun yılgınlık tanımaz askerlerinden olma nimetini nasip eyle!

              Bizi onun ashabından, gaybet ve zuhurunda yakın yardımcılarından kıl!

              Yorum


                #22
                Ynt: Gaybet Döneminde Müminlerin Vazifeleri

                [1] - Usul-i Kafi , Kuleyni, c. 1, s. 371, 5. hadis.

                [2] - Şura/23.

                [3] - Mikyal’ul Mekarim , c. 2, s. 200-250.

                [4] - Bihar’ul Envar , c. 52, s. 22.

                [5] - a.g.e.

                [6] - Kemal-ud Din , Şeyh Saduk , c. 2, s. 645, bab: 55, hadis 6.

                [7] - Kemal-ud Din , Şeyh Saduk , c. 2, s. 357, bab: 33, hadis 54.

                [8] - Bihar-ul Envar , c. 52, s. 128.

                [9] - a.g.e. c. 52, s. 125.

                [10] - Mikyal’ul Mekarim , s. 4.

                [11] - Furu-i Kafi (Kuleyni), Kitab’us Savm , Aynı dua Mefatih’te de geçer.

                [12] - Mikyal’ul Mekarim , c. 2, s. 233-240.

                [13] - Bihar’ul Envar , c. 44, s. 276, hadis 1; Mikyal’ul Mekarim’den naklen.

                [14] - Mikyal’ul Mekarim , c. 2, s. 594.

                [15] - Ravzat-ul Kafi , Kuleyni , Mikyal’ul Mekarim ’den naklen, c. 2, s. 322.

                [16] - Bihar’ul Envar , Meclisi, c. 94, s. 35.

                [17] - Fussilet , 30.

                [18] - Bihar’ul Envar , c. 53, s. 177.

                [19] - Gaybet-i Nu’mani , Muhammed bin İbrahim Numani, s. 106.

                [20] - Mikyal’ul Mekarim , c. 2, s. 177.

                [21] - Gurer-ul Hikem , s.303.

                [22] - Usul-i Kafi , Kuleynî c. 2, s. 75, hadis: 3.

                [23] - Usul-i Kafi , Kuleyni , c. 2, s. 77, hadis: 9.

                [24] - a.g.e. s. 174, 14. Hadis, “Hakk’ul Mümin...” babı.

                [25] - a.g.e. s. 189 “İdhal-us Surur Ale’l Müminin” babı, 6. hadis.

                [26] - a.g.e. s. 196 “Kaza-ı hacet-i münin” babı.

                [27] - Kamil’ul Ziyarat , İbn-i Kavleveyh, s. 319, 105. bab.


                Allah cümlenizden razı olsun..

                Yorum

                YUKARI ÇIK
                Çalışıyor...
                X