Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

[quote author=yebne-zehra link=topic=1834.msg18273#msg18273 date=1240202635]
Allah razı olsun emeğinize sağlık..
[/quote]

amin, cümlemizden inş.

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

HZ. FATIMA (S.A) İLE İLGİLİ ŞİİRLER

Fatıma'dır Fatıma'dır

Nisaü’l-alem serveri
Aliyy-i Haydar yaveri
Hak ve hakikat mihveri
Fatima’dir, Fatima’dir

Sefiey-i mahser olan
Ilim, irfanla yogrulan
Can verip canani alan
Fatima’dir, Fatima’dir

Alemin tek “ümm-ü eb”i
Ruh-i Nebi, can-i Nebi
Hilkat-i âlem sebebi
Fatima’dir, Fatima’dir

Peygamber’in dürdanesi
On bir Imam’in annesi
Insanligin huriyyesi
Fatima’dir, Fatima’dir

Yolunu mektep eyleyen
Kulu mukarreb eyleyen
Zeyneb’i Zeyneb eyleyen
Fatima’dir, Fatima’dir

Dertlere derman eyleyen
Canlara ferman eyleyen
Alemi hayran eyleyen
Fatima’dir, Fatima’dir

Kevni münevver eyleyen
Tasi mücevher eyleyen
Müsriki ebter eyleyen
Fatima’dir, Fatima’dir

Her zerresi cennet kokan
Kullukta zirveye çikan
Sel olup zalime akan
Fatima’dir, Fatima’dir

Peygamber’in yadigâri
Kadinligin iftihari
Anneligin itibari
Fatima’dir, Fatima’dir

Aliyy-i Murtaza’ya es
Mana âleminde günes
Cümle faziletlerde bas
Fatima’dir, Fatima’dir

Sirlar menbai sinesi
Tufanda Nuh sefinesi
Cennetin en güzel süsü
Fatima’dir, Fatima’dir

Gözyasi askin Zemzemi
Can verir Isevî demi
Hasaneyn’in muallimi
Fatima’dir, Fatima’dir

Musa Aydin
Temmuz / 2005 - Cemaziyelahir / 1426

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

AĞLADI

Seni sordum çiçeklerin şahına.
Kızıl gül boynunu büktü ağladı.
Lale secde kıldı hak dergahına.
Yasemen göz yaşı döktü ağladı.
* * * * * *
Nergiz; nale çekti,gan yaş dökerek.
Sümbül; ey vay dedi için çekerek.
Süsen ; masum masum boyun bükerek.
Döndü gülistana baktı ağladı.
* * * * * *
Reyhan olmaz dedi, böyle bir zulüm.
Gül dedi,kaş bana geleydi ölüm.
Size nasıl kıydı o kanlı zalim.
Mismardan kızıl kan aktı ağladı.
* * * * * *
Od vurulan kapı din kapısıydı.
Ümmete rahmetin son kapısıydı.
Oysa onlar için kin kapısıydı.
Zulüm arş-ı alaya çıktı ağladı.
* * * * * *
Çiğdemin nalesi yürek dağladı.
Lilipar baharda kara bağladı.
Gelince betül-ü zehra’nın adı.
Cümle alem ağıt yaktı ağladı.
* * * * * *
Bir çiçek misali solunca zehra.
Kapı arkasında kalınca zehra.
Zalim darbesiyle ölünce zehra.
Ali’nin gusesi çoktu ağaladı.

Yaşar/Topkaya

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Gizli Makber

Ayrılmış senin nurun, nurların Fâtır'ından
Meded alır evliya, o ilahi sırrından

Rahmetin kaynağısın, duâlar sana döner
Senden doğar güneşler, ay seni tesbih eder

Esrarısın Tâ-Ha'nın, sen İsmet-i Kubrâ'sın
Nurusun Rabbenâ'nın, Fâtıma-tüz Zehrâ'sın

Itrısın Muhammed'in, O mübarek sevgili
Kevserisin Ahmed'in, O'dur kalbimin dili

Habib-i Kibriyâ'nın, emânet kerimesi
A'râf'ın sultanısın, kurtuluş sefinesi

Besmele'nin "Ba"sında, eşin Bismillâh Ali
Kur'ân'ın manâsında, başın Yedullâh Ali

Bir gözündür Müctebâ, Hasan eşsiz dilrubâ
Bir gözün Kerbelâ'da, Hüseyn'in canlar fedâ

Hüzün gülü Zeyneb'in, Âl-i Abâ ziyneti
Zâlimleri titreten, mazlumların izzeti

Vahy evinin kapısı yıkılıp kırılınca
Sinen Allah sinesi, titreyip sarsılınca

Tuttu gökleri figân, düşünce nurlu damlan
Resulullah evinde, koptu velvele tufân

Gülsüm ağlar, hal yaman, öldü anam el-aman
Emaneti yakanlar, oldular ehl-i hüsrân

Aşka lebbeyk diyerek ömrünün baharında
Sır olmak istemiştin, gecenin esrarında

Şehadetinle yaktın ayrılık ateşini
Musibette bıraktın imâmet güneşini

Divaneler dolaşır, senin göçtüğün evde
Pervâneler ağlaşır, şem'in söndüğü yerde

Hicranını yazarım, elde kalem sızlıyor
Fâtıma der gezerim, dilde kelâm ağlıyor

Aşkınla derbederim, çöllerde Zehrâ derim
Gizli kalan makberin, hasretini çekerim

Hüseyin YALÇIN
IĞDIR-2000

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Göklerin Emaneti

Mucizeler gecesi, göklerin emaneti
Rabbi'nden Habibi'ne, indi Zehrâ ziyneti
Taçlandırdı Emîn'in, Ruh inen hânesini
Selâmladı gök ehli, aşkın nişânesini

Geldi Tevhîd'in nuru, eşsiz Zehrâ dilârâ
Ehl-i Beyt'in gururu, sonsuz Kevser-i Kubra
Ay kendini unuttu, görünce cemâlini
Güneş görünce bitti, İlahî celâlini

Çok geçmeden göç etti, Hatice'si Resul'ün
Mirac'ın kızı yetim, sardı gönlünü hüzün
Hüzün yılı Resul'ün, en acı zamânesi
Lakabı nur Betûl'ün, "Babasının annesi"

Nur kafilesi göçtü, hicretle Medine'ye
Yar yolunda zorluklar, çekilerek sineye
Aslı, İlahî cevher, insanlık hûrisinin
Eşi Aliyy-i Hayder, masumluk perisinin

Hakk'a yöneldi Tâ-Hâ, ayrılık vakti geldi
Hüzünler hanesinden, "Vâ ebeta" yükseldi
Nebî çehre sararıp, solgunlaştı Zehra'da
Aşıklar kabilesi, yalnız kaldı sahrada

Göçtü rahmet nebisi, kalan tağut erkliler
Yeryüzü lanetlisi, o Nemrut yürekliler
Nübüvvet'in şehrinde, işlediler cinâyet
Namus-i İlâhi'ye, eylediler hakaret

Vurmuştu ehl-i inat, Tubâ mülküne yara
Baştan sona kâinât, büründü siyahlara
Arş'a döndü sefine, matemli bir gecede
Kayboldu sır define, bilinmez bilmecede

Civarında bağrı kan, aşk ehli dîvâneler
Şem'ini yane yane, arayan pervâneler
Gönülde gam kervanı, sen Leylâ menzilisin
Ey Bakî Kabristanı, vaveyla menzilisin

Ravza-yı Mutahhar'a, bakıyor sana mahzun
Bağrında bin bir yara, Zehra yorgun, sen yorgun
Bir rahmet denizisin, kıyıları yasaklı
Sende Ali aşkının, en büyük sırrı saklı

Hüseyin YALÇIN / 2000-IĞDIR

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

HÜZÜN GÜLÜ FATIMA

Sen ey Beyt'ul-ahzandaki gözü yaşla dolan yar
Bulunmaz böyle hüzün dolaşsam diyar diyar

Kimler seni böyle üzdü, kimler seni ağlatti?
Kimler gündüzünü gece yaptı, yüreğini dağlattı?

Alemin efendisi gitti diye mi ağlarsın?
Hakk-ı Veliyyullah gasbedildi diye mi ağlarsın?

Hakka perde çektiler bu mudur seni yakan?
Batıla boyun eğdiler bu mudur seni yıkan?

Yakılan evin mi sana bu hüznü veren?
Kırılan kaburgan mı seni böyle inleten?

Kavuşmadan ayrildigin Muhsin'in kederi
Dinmeyen göz yasinin bu mudur tek sebebi?

Ali'ni yanliz koydular, hakikata göz yumdular
Peygamberin göz bebeği, sana nasil kiydilar?

Sen ki Resulullah'in bedeninden bir parcaydin
Sen ki doğan güneştin, sen ki hilaldin aydin

Göz yaşlarin belki de Hüseyn'in için akar
Akan her damlaya kurban olaydim ey yar

Yoksa ey Ümm'ül-Hasaneyn bizlere mi aglarsin?
Ardindan kaybolacak izlere mi aglarsin?

Şunu bil ki izlerin var oldu hep olacak
Tüm alem Fatima dolu daha da cok dolacak

Biz senin göz yaşini silemedik ama
Silecek göz yaşimizi evladin ya Fatima

Bitecek tüm acilar gelecek İmam-i Zaman
Beyt'us-surur olacak sonunda beyt'ul-ahzan

Çetinkaya arzu / Almanya / 06.07.2007

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Kaside-yi Fatıma

Ey Hacerân!.. Es-selâm!.. Bir hikâyet edeyim
Sırr-ı "Nefsin Vahide", pür vikâyet edeyim

Dediler Âdem'dir bu, topraktan yaratılmış
İlm-i ledun babında, ism ile donatılmış

Sormazmısın ya Havva, hangi cevher nurudur?!
Âb-ı Kevser havzında, Fâtıma zuhurudur

Ne topraktan, ne etten, hilkati Vahidetten
Haberini sudan sor, söyler kadr-ü kıymetten

Görmez misin ey nalan, fuzulide zâre su
Fatıma'dır çün sebeb, cümle derde çâre su

Nasıl ki Muhammed'e mukaddem Nebî Âdem
Havva'ya da öylece Fâtıma şibh-i Hâtem

Öyle yıldızlar vardır, görünmez her sahrada
Saklıdır sırr-ı nisâ, Fâtıma-tüz Zehra'da

Şol Nil'in bucağında uyuyan Musa'ya sor
Meryem'in kucağında büyüyen İsa'ya sor

Nice büyüler bozan, yürüyen asâ'ya sor
Müzzemmil Mustafa'yı, Hatice Kübra'ya sor

Üveysiler nezdinde rûberû görmeyen var
Bu sırrın beyanını, Pây-ı Pâk Mâhzâ'ya sor

Cennet ayağa düşmüş, hürmetin kimler bilir?
Anneler kıymetini, Fâtımâ Feyzâ'ya sor

Hallac-ı Mansur dahî çekemedi bu yükü
Marifet servetini, erbab-ı Rıza'ya sor

Kalb ile salât kılan Seccad-ı Zeynel var ki
Makâmat hayretini Fâtımî A'za'ya sor

Vecdini vücud eyler, taki Divan'a gire
Betül'ün mürvetini Cevad-ı Feza'ya sor

Cümbüş-i beşer ile dâvâ bitmez kul naçâr!..
Fatıma gayretini, kavga vû nizâya sor

Arıdan bal umarlar, iğnesin unuturlar
Sâ'y-i Zehrâ zahmetin, Câfer-î Sezâ'ya sor

Bengîsu toprak içre, aşk ile nüfuz eder
Zemzemin hakikatin, ol Yed-i Beyza'ya sor

İbrahim'de nerde su? Kuruyan Sara'ye sor
Arafat Muhaciri, sessiz bîçâreye sor

Yakub ağlar Yusuf'a; İbrahim İsmail'e
Duvaz evlât acısın, kanayan yâre'ye sor

Kırmızı gül, yeşil gül, kan ile zehr içerler
Âb-ı hayat hasretin, dü ciğer pâre'ye sor

Bostan u Gülistan'dır, Sadî söyler kim dinler?
Lâlezâr'ın ahını, Tûrâb-î zâre'ye sor

Kuyuya feryâd niçin? Sahib-i Zaman'a sor
"Külli Arzın Kerbelâ!.." o kâmil insana sor

Nemrud'un ateşini söndüren su kandedir?
Necm-i Zehra tahtında, Fârîsî Selman'a sor

Zerdüşt'ün mabedinde, âteşkede çün ağlar
Fâtımâ dergâhında, Müctebâ Hasan'a sor

"Minel mâ küllî şey hayy" Kevser-i Fâtımâ'dır
Cûş u hayret seyrinde, Yunus'u Ummân'a sor

Eyyub'dan sabrı öğren; Yakub'dan ağlamayı
Yağmurun sırrı nedir? Yusuf-i zindana sor

Yetimlere süt veren, bilmez mi cânânını
Hilm ile hâlim bilen, Halime Handân'a sor

Kandiller çerağ yanar, çehar sütûn sıtkında
Süreyya ışığını, Mirâc-ı Şamdana sor

Sümeyye'ye es-selâm, cehdine kurban olam
Ehl-i Beyt evlâdını, Ammar-ı candâna sor

Ehl-i Beyt hicranından, hıçkırır hep gönüller
Muhammed rıhletini, firkat-i suzâna sor

Muntazır bekler imiş, muttasıl kanar güller
Fâtıma tebessümün, bâhâr-ı hâzâna sor

Daim tekbir sesinden, çınlar çini kubbeler
"Şıkşıkiyye" nutkunu beş vakit ezâna sor

Tabatabâi Hüseyn, Muhammed'den ne söyler?
Kur'ân'ın sırlarını, Tefsir-i Mizân'a sor

Her eseri taharet verir, Mutahharî'nin
Taharetin sırrını, şehit Murtaza'na sor

Kevir'in sahibine gönül dolusu Selâm
Şeriat-ı Zehra'yı Ali'ce yazana sor

Pirimizi yâd eyle, tamam olsun kaside
Fâtıma mizânını, şahları bozana sor

Hicaz bilir, Şam bilir, Acem ili tam bilir
Fâtıma muhabbetin, ister tâ Fizân'a sor

Dört mevsim dile gelir, bahar ile yaz ile
Hararet-i Betül'ü, kar ile tozana sor

Mürekkep hüzün döker, kalemler vezin döker
Şiirin annesini, Nesimî Ozan'a sor

Teberriden ne haber?... Tevellâ ver muteber
Meâd u Kıyametı, Beyât-i izân'a sor

Gez dolaş cümle alem, söylesinler yek âvâz
Fâtımâ'nın mürvetin, Zeyneb-î Zî Şân'a sor

Cibril vermiş mihrini, Ali şâdumân olsun
Sadaka-yı Ruku'u, sarp yokuş aşana sor

Dağılmış Kirmanşahlar, hani nerde mihmanlar?
Resulün etrafında, cehd ile koşana sor

Evlâd-ı Muhabetî, Fâtıma'yla remz eder
Hasân u Hüseyin'le, her daim coşana sor

Râviyân-ı ahbarân, onca yıldır nakleder
Methine vezin yetmez, nesir u nâzıma sor

Kâl ile nizam verir, nazmı bilmez nizamdar
Tazammun-u dil nedir, Musâ-yı Kâzım'a sor

Dâvâ-yı Fedek sanma, dinlemeden usanma
Figan-ı Bîlâl nedir?.. Pir Sultan sâzıma sor

Zülfîkâr Hünkar eli, kandedir Kanber Velî
Seyrânı düldül nedir?... Üç hâlden âzâma sor

Mevlevi Semâzenler niçin döner sanırsın?..
Âşık-ı pervâney-i, Âlem-i Nizama sor

Pes bu sevda elinden, âşıkların dilinden
Serserî divâneyi, kışıma, yazıma sor

Gör Veysel ne yoldadır, bir perişan haldedir
Bilâlî terâneyi, Fâtıma kızıma sor

Herkes bilmez yâreyi, âşık-ı biçâreyi
Tarik-i merhaleyi, lüzum-u lâzıma sor

Gel bu sözü dinle sen, yeme içme gülme sen
Serâzâd beklemeyi, tadıma tuzuma sor

Tâliptir aşka mahpes, bırakmaz yârânını
İlim hikmet ne imiş, İmâm-ı Merdân'a sor

Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
Sahra-yı Kerbelâ'da, Hüseynî Fermân'a sor

Sakin durur hep diller, müstağni Mervaniler
Müstaz'af feryadını, Ebuzer dermâna sor

Şehnâme şerhin yaza, İkbal gelsin avâza
Firdevs'in a'lâsını, Hüseynî İrfân'a sor

Dört kitâbın mânâsın, çözememiş kurrâlar
Âl-i İmrân mahlâsın, Azim-i Kur'ân'a sor

İbrâhim'in rüyasın, akıl çekmez yârenler
Duvaz İmam dâvâsın, İsmâil Kurbân'a sor

Elif gibi dosdoğru, numune-i nişâne
Saçlarımız ağardan, Emr-i Hükümrâna sor

Anadolu ilinde, nice Fâtımâ vardır
Taptuk Emre önünde, Elif'çe durana sor

Hangi kapıyı çalsan, neçe kamu konuşsan
Cümlesi der berâber, rûzîgâr bârâna sor

Anaya ramdır başı, hele kimin kardaşı
Eşikteki göz yaşı, Veysel-i Kârân'a sor

Acem ilden ses gelir; münkire nekes gelir
Nefes kesen sâdâyı, Yârân-ı Selman'a sor

Ne Bağdat'tan, ne Şam'dan, ne Kâhire, Amman'dan
Nidây-ı Ehl-i Beyt'i, mülk-i Horâsân'a sor

Pir-i Aşk'ın yolunda, Beyt-uz Zehrâ uğrunda
Cezbe-i aşka gelip, sîneler vurana sor

Cümle müstaz'aflara, nefes veren ses nedir?
Feryâd-ı Fâtıma'yı, Pir-i Cemarân'a sor

Attığı her adımda, Fâtıma'dan nişân var
Gör Fâtıma ne imiş, O Rûh-i Rahmân'a sor

Âsiye geçti candan, ciğerpâre cânândan
Valde-i imâmânı, dört direk erkâna sor

Veysel Hocam gayrı pes, mehel yoktur yavaş es
Malûmu ilâm nedir?.. Zamana, mekâna sor

Gönül susmak istemez, cûşa geldi pes demez
Fâtıma!.. Ya Fâtıma!... Aşkımız her câna sor

Veysel Menekşe
12-Ekim-1996

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Rabbimizden Hadiye

Sema’ların incisi
Yeryüzü birincisi
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Betül’ü Zehra adın
İslam da örnek kadın
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Gazabı, merhameti
Mevla’nın emaneti
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Cennetteki Kevseri
Ali gibi bir eri
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

İlk evladı Hasanı
Hüseyin denen canı
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Zeynebi Kübra kızı
Cennette yazan yazı
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

İlim, irfan, takvası
Hatice dir anası
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Söz ile kalem yazmaz
Fatıma anlatılmaz
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Peygamberin miracı
Fatıma dır baş tacı
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Kevser inden muradı
Fatıma onun adı
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Allah şahit, kul şahit
Vallahi Zehra şehit
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

O en büyük davadır
Hazreti Fatıma dır.
Rabbimizden hediye
Sevgili Habibine

Mehmet / Demirer

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

RIHLET-İ HATM-İ RUSÜL

Yikilip dinin evi, rihlet edip Hatm-i Rusül
Çirpilip din kapisi Hazret-i Zehrâ basina
Sikt olup Muhsin'i, Zehrâ özü de oldu sehîd
Kül elendi o zamandan beri dünya basina
Kerbelâ fâciasi bezrin ekip baslandi
Tâ kiyamet ne kopa, Zeyneb-i Kûbrâ basina
Muddaî olmadi fermân-i Gadîr'e teslim
Gör ne tufân getirip Ümmet-i Tâhâ basina
Mesveret emr-i İlâhî'de olur mu? Heyhât!
Çektiler cebr ile Mevlâ'yi da sûrâ basina
Hazret-i Fâtima'nin kabri de mehcûr oldu
Çâdur-i ismetini saldi Süreyyâ basina
Ümmet olmazsa imâmet de olur hâne nişin
Dolanir Ka'be de gittikçe Kelisâ basina

Bu olan is mi ki aksam çagi Allâh çobani
Çölde Allâh davarin boslaya bicâ basina?
Ümmetin ekseri misdâk-i "Le Qad Haqq-el Qavl"
O havâri yagisanmazdi Mesîhâ basina
Müslim'in dört neferi mu'min olup Selmân tek
Yusuf'un aski düser dipte Züleyhâ basina
Gölgesi tâc-i saâdet, bu sehâdet sevki
Özü bir kus ki konup Sidre ve Tubâ basina
"Sehriyâr", geldi Hüseyn'in sesi, Âsûrâsi
Tâ düse ask-i sehâdet dil-i seydâ basina

Seyyid Muhammed Hüseyin / Sehriyâr

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

SELAM

Selâm ey nübüvvet meyvesi Zehrâ
Selâm ey tahâret zirvesi Zehrâ

Selâm ey velâyet zevcesi Zehrâ
Selâm ey imâmet annesi Zehrâ

Selâm ey hakikat mihveri Zehra
Selâm ey risalet kevseri Zehra

Selâm ey adalet mektebi Zehra
Selâm ey şehadet mektebi Zehra

Selâm ey sadakat mezharı Zehra
Selâm ey saadet rehberi Zehra

Selâm ey kıyamet serveri Zehra
Selâm ey şefaat mihveri Zehra

Selâm ey hilkatin nedeni Zehra
Selâm ey hikmetin madeni Zehra

Selâm ey hakikat cevheri Zehra
Selâm ey cennetin anberi Zehra

Musa Aydın

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

YA FATMA CAN!


Bir yildiz dogdu gece yarisi
O yildizki Hatice'yi kubra balasi
O yildizki Hasan Huseyin Annesi
Canim feda olsun ya Fatimacan.....

Geceleri bir cok yildiz dogar
Gokyuzunde piril piril yildizlar
Fatmacan doslarin hep seni arar
Canim feda olsun ya Fatmacan.....

Gokyuzunde cesit cesit yildizlar
Yildizlar arasi yarismalar var
Katilsin bu yarisa tum musluman Analar
Canim feda olsun ya Fatmacan.....

Seherin gunesi cihani susler
Fatmayi ALLAH cennette besler
fatma isderki yaninda dostlar
Canim feda olsun ya Fatmacan.....

fatma cihana nur ile dogdu
Sirkin alemini zillete bogdu
Hele sukur Fatima'nin torunu sagdi
Canim feda olsun ya Fatmacan.....

Un oğüttün su tasidin yoruldun
Akan sular gibi akdin duruldun
Sen olmedin gonlumuzde dirildin
Canim feda olsun ya Fatmacan.....

Fatmanin aski tum gonullerde
Yurekten cagiran kalmazki darda
Sefaatci ol sen bize orda
Canim feda olsun ya Fatmacan......

Nasil cahil kaldim ben bu dunyada
Cok sevindim gonlume ilhan doganda
Dort oglum kurbandi oglun gelende
Canim feda olsun ya Fatmacan.....

Saniye / beyim

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Yeşil Berat İle Gelir Fatıma

Kıyamet gününde mahşer yerine
Yeşil berat ile gelir Fâtıma
Sağında Hatice solunda Havva
Yeşil berat ile gelir Fâtıma

Nurdan beratını almış eline
Seğirdiben gelir mahşer yerine
Mu'minler müjdeler biribirine
Yeşil berat ile gelir Fâtıma

Mahşerin yerinde feryad ediyor
Ümmetlerim diye niyaz ediyor
Alıp cehennemden azad ediyor
Yeşil berat ile gelir Fâtıma

Yedikleri arpa darı tanesi
Habibullah imiş onun babası
Oldur Hasan Hüseyin'in anası
Yeşil berat ile gelir Fâtıma

Yedi kat göklerden iner melekler
Arş altında kabul olur dilekler
Hûriler gılmanlar yolunu bekler
Yeşil berat ile gelir Fâtıma

Derviş Yunus ta kıyamet olacak
Kişi ettiğini onda bulacak
Zaif ümmetine şef'i olacak
Yeşil berat ile gelir Fâtıma

Yunus / Emre

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Yüreğimdeki Büyük Kadın

[color=limegreen]Hatice validemiz dogum sancisi çekerken
Odaya geldi cennetin 4 hanimi birden
Yardim edeceklerdi Hatice annemize
Çünkü dünyaya dogacakti bir günes yine

Bir güneski nuru dünyaya siçradi
Hanimlarin efendisi olacakti
Cennetin gençlerin annesi olacakti
Rasulullah’a o daha küçük kiz iken annelik yapacakti

Bu siiri yazmaya baslayamiyorum bile
Çünkü onun sevgisi o kadar büyükki gönlümde
Aklima o büyük insan gelince
Dökülüyor gözlerimden yaslar kendiliginden

14 asira dönelim hep birlikte
Gidelim Fatima’nin evine
Rasulullah’in,islam önderin cigerparesine
Iste Rasulullah’in,cihanin sevgilisi hz.Fatime

Ekmek yapiyor sicak tandirin önünde
Aliye,Zeynebine,Hasanina ve Hüseynine
Ansizin hastalik sarmisti Hasanina ve Hüseynine
Hep beraber oruç vaat ettiler sifalari için yüce Rabbine

Iste bu ekmekle iftar açacaklardi hep birlikte
Derken ansizin kapi çalindi birden
Allah rizasi için bir lokma diye yalvardi önlerinde
Verdiler tek lokma yemeklerini dilenciye

Iste görüyorum bunda Allah sevgisini
O kadar büyüktüki yüreklerinde Rablerinin sevgisi
Ondan bu yana 14 asir geçtiysede
Hala siçriyor o sevgi onlardan bizlere

Ah nelere katlandi sonra Hz.Fatime
Iste babasi,Rasulullah ölüm döseginde
Nasil dayanirdi kizi onun özlemine
O daha küçük iken babasina olmustu bir anne

Nasil ayrilirdi bu iki sevgili birbirinden
Egil kizim kulagina birsey söyliyecegim ben
Dedi; bana ulasacaksin pek yakinda cenette

Bunu duyunca kizi,bir gülümse geldi hüzünlü yüzüne
Cihanin sevgilisi Rasulullah dünyadan göçmüstü
Mümin diye görünenler birbirine düsmüstü
Bu olanlar Fatima’yi ve Ali’yi çok üzmüstü

En sonunda Fatime’den Fedegi’de aldilar
Hiç gözünün yasina bakmadilar
Babamin mirasidir almayin benden haykirdiysada
Yinede aldilar elinden en sonunda

Ah baba dedi
Sen gittin,insanlar degisti
Yok ettiler Islam’in degerini
Ama bu aci,son acisi degildi…

Kendisi nasil annesiz büyümüstü ise
Yavrularida annesiz kalacakti ayni sekilde
Daha genç yasta kapatti hayata gözlerini
Ve yanliz kaldi Hasani,Hüseyini ve Zeynebi

Canim annemiz Fatima!
Üzülme asiklarin yaninda
Senin yolunu tabi tutacagiz
Ve oglun Hüseyinin matemini sürdürecegiz

Sen bizsiz degilsin…!
Biz sensiz degiliz….
Fatima anamiz…torunun Yusufu Zehra’nin zuhuru tez olsun
Biz müslümanlarin acisida artik son bulsun…!!!

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

ZEHRA GÜLÜ

MASUMLAR BAHCESINDE
YETİŞEN BIR GÜL,

BAKANLAR HAYRAN,
GÖRENLER HAYRAN,
ESI BENZERI GELMEMIS,
GELMEYECEK OLAN.

ÖGLE BIR GÜL KI;
IFFET ONULA KENDINI BULDU.
MARHAMET ONULA ANLAM KAZANDI
ONUN GÜZEL KOKUSU ARS-I ALAYI SARDI.

GÜLÜN ,YANLIZCA BIR ADI OLUR
AMA BU GÜL; BIR BASKAYDI
FATIMA’YDI ATESIN UZAK OLDUGU
ZEHRA’YDI ALEMIN NURLA DOLDUGU
BETÜL’DÜ ESSIZ BENZERSIZ
TAHİRE İDİ TERTEMIZ

DALLARI VARDI GÜLÜN
SAPA SAGLAM
KIRILMAZ, KOPMAZ
KÖKTEN, AYRILMAZ

GÜLÜ;
KISKANANLAR
VARDI ETRAFINDA
SALDIRIP DURULARDI
ÖNCE GÜLE,
SONRA DALLARINA

BIR SABAH,
BOYNU BÜKÜLMÜS,
RENGİ SOLMUŞ
BULDU DÜSMANLARI GÜLÜ
GÜL SARAMIS SOLMUSTU
DALLARINA SALDIRANLARA
KARSI CIKAMAZ OLMUSTU.

GÜLÜ AYAKTA TUTAN
GÜNEŞ İDİ,SU İDİ
SU YANINDAYDI AMA
GÜNES ERKEN BATMIŞTI,
O;GÜNEŞE AŞIK GÜL
GÜNEŞSİZ YAPAMAZDI,

BUNU FIRSAT BILENLER
ANINDA SALDIRDILAR
KOPARIP;YAPRAKLARINI
DALLARINI KIRDILAR
BÖYLECE O ŞAH GÜLÜ
SOLACAKTIR,SANDILAR

OYSA.; ZEHRA GÜLÜNÜN
ÇOK SAÐLAMDI KÖKLERİ
DALARINDAN HEP AÇTI,
TOMURCUK ÇİÇEKLERİ

BU ALLAH’IN VAADİYDİ,
GÜLSÜZ KALMAZDI ALEM,
GÜL NESLİNE DEVAMI
ZEHRA’YA YAZDI KALEM

GELİNCE GÜL ZEHRA’NIN
GÜL KOKULU YAVRUSU
BAŞLIYACATIR ELBET
“GÜL’E” ZAHMET SORGUSU.

RABBİM İZİN VER GELSİN.
GÜL ZEHRA’NIN SON DALI.
KIRSIN NE KADAR VARSA
ONA UZANAN KOLLARI

Arzu Çetinkaya / ALMANYA

[f_altan]

Ynt: Hz. Fatıma'nın Hayatı, Fazileti, Siresi Ve Sözleri

Zehra Güneşi

[size=13pt]Katı bir karanlık içinde âlem
Bocalarken doğdu Zehrâ güneşi
Cehâlet zinciri altında adem
Boğulurken doğdu Zehrâ güneşi

Susuzluktan güller perişan idi
Bulaşmıştı artık iffet eşiği
Ejderha elinde miraç beşiği
Kıvranırken doğdu Zehrâ güneşi

İnsanlık aybına kadın batarken
Babalar kızları köle satarken
Yarasalar gökte cirit atarken
Ebediyyen doğdu Zehrâ güneşi

Cafer Hamidi / 11-1-1994