Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

ALLAHIN İSİMLERİ HADİSİ

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    ALLAHIN İSİMLERİ HADİSİ

    İSİMLERİN SONRADAN OLUŞU BABI (USULU KAFİ)
    1-(302) ...İbrahim b. Ömer, Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)’dan şöyle rivayet etmiştir:
    «Allah Tebareke ve Teâlâ, "bir ismi" seslendirilmez harflerden, ko­nuşulmaz lâfızlardan, bedenleşmez şahıstan (vücut kalıbı ile somutlaştırılamaz), vasfedilmez benzetmeden, boyasız renkten, boyut ve kenarlar Ondan olumsuzlanmış (nefyedilmiş), sınırlar Ondan uzaklaştırılmış, bütün tasavvur edebilenlerin duyumsa­maları Ondan perdelenmiş ve örtüsüz gizlenmiş olarak yarattı.
    Onu dört eşit parçaya dayalı tam bir kelime haline getirdi ki, bu parçaların hiç biri diğerinden önce değildir. Sonra yaratılmışların muhtaç oldukları üç ismi ortaya çıkardı, birini ise perdeledi; bu, gizlenmiş, saklanmış isimdir.
    Zahir olan da: Allah, Tebareke ve Teâlâ’dır. Bunlar açık isimlerdir.
    Allah bu isimlerin her birine dört rüknü musahhar kılmıştır. Bunlar da toplam olarak on iki rükün ederler. Sonra bu rükünlerin her biri için otuz isim yarattı. Ki bunlar fiilen rükünlere nispet edilirler. Bu isimler şunlardır:
    "Rahman, Rahim, Melik (mülkün sahibi), Kuddûs (kutsal), Hâlık (yaratıcı), Bari (yoktan var eden), Musavvir (şekil veren), Hayy (diri), Kayyûm (egemen olup idare eden), uyuklama ve uyku tutmaz, Âlim, Habîr (her şeyden haberdar olan), Semi' (işiten), Basîr (gören), Hakîm (hüküm ve hikmet sahibi), Azîz (üstün), Cebbar (dilediğini yapan), Mütekebbir (ululanan), Aliy (yüce), Azîm (büyük), Muktedir, Kadîr, Selâm (esenlik veren), Mü'min (güvenlik veren), Müheymin (gözetip koruyan), Münşî (inşa eden), Bedî' (örneksiz yaratan), Refî' (yüksek yüce), Celîl (ulu), Kerîm, Razık (rızık veren), Muhyî (hayat ve­ren), Mumît (öldüren), Bâis (yeniden dirilten), Vâris (vâris olan)..."
    Bu ve sayıları üç yüz altmışı bulan Allah'ın güzel isimleri, yukarıda işaret ettiğimiz üç isme dayanırlar. Bu üç isim rükündürler. Gizli ve saklı tek isimse bu üç isim­le perdelenmiştir. Aşağıdaki ayette buna işaret edilmiştir: "De ki: İster Allah-ı çağırın, ister Rahman’ı çağırın; hangisini çağırırsanız, güzel isimler Onundur." (İsrâ, 110)»[28]

    #2
    ALLAHIN İSİMLERİ HADİSİ

    2-(303) ...îbn Sinan şöyle rivayet etmiştir:
    Ebu'l-Hasan er-Rıza (Ali b. Musa aleyhisselâm)’a sordum: Allah varlıkları yaratmadan önce kendini biliyor muydu?
    -«Evet.» dedi.
    Dedim ki: Kendini görüyor, işitiyor muydu?
    Dedi ki: «Buna ihtiyacı yoktu; çünkü O'na bir sorusu ve O'ndan bir isteği yoktu. O, kendisiydi, kendisi de O'ydu. Kudreti yürürlükteydi. Kendini adlandırma­ya ihtiyaç duymuyordu; ancak O, başkalarının kendisini çağırmaları için kendine isimler koymayı öngördü. Eğer O, ismiyle çağırılmasaydı bilinmezdi.
    Kendisi için ilk seçtiği isimler: el-Aliy (yüce), el-Azîm (büyük) isimleri oldu. Çünkü O, bütün varlıklardan daha yücedir. Bunun anlamı şudur: O, Allah'tır, adı da el-Aliyy ve el-Azîm'dir. Bu, O'nun ilk ismidir. Her şeyden üstün ve yüce.»

    Yorum


      #3
      ALLAHIN İSİMLERİ HADİSİ


      4-(305) ...Abdul-A'lâ Ebu Abdullah (Cafer Sadık aleyhisselâm)'dan şöyle rivayet etmiştir:
      «Allah'ın ismi Onun gayrisidir, O değildir. Ad konulan her varlık "şey"dir. Allah hariç, her şey de yaratılmıştır... Dillerin ifade ettiği ve ellerin işlediği (yazdığı) şeyler (Allah sözcüğü) mahlûkturlar. Allah sözcüğü Onu gösteren işaretlerden biridir.
      Gayeyi gösteren işaretler işaret edilen gayenin kendisi değildirler. Çünkü işa­retler vasfedilirler. Vasfedilen şeyler yapılmıştırlar. Fakat eşyayı yaratan zât, müsemma sınırıyla vasfedilmiş değildir. Oluşturulmuş değildir ki, oluşumu başka bir oluşumla bilinsin. İnsanlar O'nu tanıma hususunda hangi sona ulaşırlarsa Allah bun­dan gayrisidir. Bu hükmü anlayan kimse ebediyen sürçmez. Bu, yalın tevhiddir.
      Allah'ın izniyle O'nu arayın, O'nu tasdik edin, O'nu doğru anlayın. Allah'ı bir hicapla, bir suretle veya bir örnekle bildiğini iddia eden bir kimse müşriktir; çünkü O'nun hicabı, örneği ve sureti O'nun gayrisidir. Bilâkis Allah birdir, birlenmesi gere­kendir. O'nu başkasıyla bildiğini iddia eden bir kimse O'nu nasıl birlemiş olur? Allah 'ı ancak Allah ile bilen bilmiştir. O'nu, O'nunla bilmeyen, O'nu bilmemiştir, olsa ol­sa O'ndan başkasını bilmiştir. Yaratıcı ile yaratılan arasında bir şey yoktur.[29] Eşyanın yaratıcısı Allah, bir şeyden olmuş değildir. Allah isimleriyle adlandırılır; ama o, isimlerden gayrıdır, isimler de O'nun gayrisidir.»

      Yorum

      YUKARI ÇIK
      Çalışıyor...
      X