Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #31
    Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

    [quote author=ahavi link=topic=22508.msg140221#msg140221 date=1326570528]

    evet haksızdı. kendine göre doğru olanı yaptı ama güzel olanı kaçırdı.
    [/quote]
    hakka muhalefet etti.
    demek sen de onun o hadisi uydurduguna inaniyorsun.
    peygamber adina hadis uydurmanin vebali nedir?

    Yorum


      #32
      Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

      hz.ebubekir mirası fatıma annemize vermeyerek küfre girmemiştir..

      yalnız kendi bilgilerine dayanarak ve hadis belirterek vermemiştir..

      ve bu maldan zerre kadar kendi nefsi için harcamamıştır..

      benim merak ettiğim imam ali hilafete geldiği zaman fedeki ne yapmıştır??
      Hep birlikte Allah'ın ipine (kitabına, dinine) sımsıkı sarılın. Parçalanıp ayrılmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Hani siz birbirinize düşmanlar idiniz de, O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O'nun (bu) nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz.

      Yorum


        #33
        Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

        “İyilik yarışında önceliği kazanan Muhacirler ve Ensar ile onlara güzelce uyanlardan Allah hoşnud olmuştur, onlar da Allah'tan hoşnuddurlar.” (Tevbe: 9/100).
        “Hakîkaten Allah ağacın altında sana biat etmekte oldukları vakit, o müminlerden razı oldu.” (Feth: 48/18)
        Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) vefat ederken onlardan hoşnud olarak ayrıldığı da tesbit edilmiştir. Allah ve Resulünün kendisinden razı oldukları zât'a kim buğzederse etsin asla ona zarar vermez.


        Allah (c.c.)'ın kendisinden hoşnud olduğu zâtın rızası da Allah (c.c.)'ın rızasına muvafık olur.
        O zat, Allah (c.c.)'ın hükmü ile Allah (c.c.)'tan hoşnud olup, Onun hükmü de Allah (c.c.)'ın rızasına muvafık olur.
        Binaenaleyh böyle bir zatın hükmüne razı olanlar onun gazablandığı meselede gazablanırlar. Çünkü başkasının gazabına rıza gösteren, onun gazablandığı şeye de gazablanması gerekir.
        Aynı şekilde Allah (c.c.), o yüce zatlardan hoşnud olmuşsa onların gazabına da rıza göstermiştir.


        Râfizînin:
        “Bütün muhaddisler, Rasulullah'ın: “Muhakkak Fâtıma benden bir uzuvdur. Ona eziyet eden bana eziyet etmiş, bana eziyet eden de Allah (c.c.)'a eziyet etmiş gibidir, buyurduğunu rivayet etmişlerdir.” İddiasına gelince şöyle diyoruz:
        Hiç kimse mezkûr hadisi bu lafızlarla rivayet etmemiştir. Aksine Ali (r.a.) Ebu Cehl'in kızını zevce olarak almak istediğinde Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ayağa kalkmış ve bir hutbe irad ederek şöyle buyurmuştur:


        “Hişam b. Mugire oğulları, kızlarını Ali b. Ebi Talib'e nikahlamak üzere izin istemişlerdir. Oysa ben izin vermiyorum. Tekrar izin vermiyorum.
        Tekrar izin vermiyorum. Muhakkak ki Fâtıma, benden bir uzuvdur. Onu üzen beni üzmüş, Ona eziyet eden bana eziyet etmiştir. Ancak Ebu Talib'in oğlu, kızımı boşamak ve kızlarını nikahlamak isterse (o müstesnadır).”


        Daha sonra Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Abd-i Şems oğullarından olan damadından bahsederek:


        “O, bana (Zeyneb üzerine evlenmiyeceğine) söz verdi. Ve bana karşı (verdiği sözde) doğru hareket etti. Ben ne bir haramı helâl ve ne de helâli haram kılmış değilim. Fakat Rasulullah'ın kızı ile Allah düşmanının kızı ebediyyen bir erkeğin yanında bir araya gelemezler.” buyurmuşlardır. (Buhari Fedail: 12 , 16 , 29, Cuma: 29, Nikah: 109, Müslim Fedail: 96, Ebu Davud, Nikah: 13)


        Bu hadisi Buhari ve Müslim, Ali b. Hüseyin Zeynülâbidîn ve Misver b. Mahreme'in rivayetlerinden nakletmişlerdir. Hadisin irad edilmesinin sebebi Ali'nin (r.a.) Ebu Cehl'in kızını istemesi olmuştur. Bu sebep de hadîs'in metni dahilindedir. Hadîs'in iradına medar olan sebebi, hadîs'in metninden çıkarmak asla caiz değildir. Aksine sebebin metne dahil olması ittifakla vaciptir. Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) hadisinde :
        “Onu üzen beni üzmüş, ona eziyet eden bana eziyet etmiştir” buyurmuşlardır.


        Bilindiği gibi Ebu Cehl'in kızını Fâtıma'nın üzerine taleb etmek, Fâtıma'yı üzmüş ve ona eziyet etmiştir. Aynı şey Peygamberi de üzmüş ve Ona eziyet etmiştir. Eğer bu durum sahibine erişmesi gereken bir tehdid olsaydı, Ali b. Ebi Talib'e ulaşması gerekirdi. Eğer sahibine ulaşması gereken bir tehdit değilse Ebubekir (r.a), tehdit hususunda Ali'den daha uzaktır. “Ali (r.a.), tevbe ederek Ebu Cehl'in kızını istemekten vazgeçmiştir.” denilecek olursa, bu durum Ali'nin (r.a.) masum olmadığını gerektirir, deriz. Fâtıma'yı üzen ve Ona eziyet veren kimse tevbe etmekle Onun hatasının yok olması caiz ise, günahtan yok edici iyiliklerle aynı hatanın affedilmesi de caizdir.


        Nitekim bu hatadan daha büyük olan günahlar, tevbe, iyi amel ve çeşitli musibetlerle yok olurlar. Sonra Ali'nin (r.a.) bu günahı, Allah (c.c.)'ın ancak tevbe ile affettiği küfür gibi bir günah değildir. Böyle olsaydı (hâşâ!) Ali (r.a.), Rasulullah hayatta iken İslâmdan dönmüş olacaktı. Bilindiği gibi Allah (c.c), Ali'yi (r.a.) böyle bir şeyden tenzih etmiştir. Ali'nin (r.a.), Rasulullah'ın vefatından sonra irtidat ettiğini söyleyen hâriciler bile hiçbir zaman Onun Rasulullah'ın hayatında irtidat ettiğini söylememişlerdir. Çünkü Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in hayatında irtidat eden ya tekrar İslâm'a girmiş veya öldürülmüş olması gerekirdi ki, her ikisi de vâki olmamıştır. Ali'nin (r.a.) bu hatası şirkten küçük ise gerçekten Allah (c.c):


        “Allah kendisine ortak koşulmasını elbette bağışlamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar.” (Nisa: 4/116) buyurmuşlardır.


        Câhil râfizîler, Fâtıma'yı üzmenin küfür oduğunu söyler ve bununla Ebubekir'i tekfir etmeğe kalkışırlarsa Ali'yi de tekfir etmeleri gerekir.
        Tabiî ki böyle bir gereklilik bâtıl olduğu gibi Onun gereği olan tekfir de kesinlikle bâtıldır.


        Râfizîler, durmadan Ali'den (r.a.) sâdır olmuş fiillerle Ebubekir, Ömer ve Osman'ı (r.a.) ayıblıyor ve hatta tekfir ediyorlar. Eğer Ali (r.a.) bu fiillerden dolayı me'cûr veya ma'zûr ise şüphesiz ki, onun kardeşleri olan halifeler ondan daha çok ma'zurdurlar ve daha çok sevaba lâyıktırlar.


        Râfizîler, Fâtıma'ya eziyet etmek, dolayısıyla babasına eziyet olduğu için çok büyük bir cürümdür, diyorlar. Halbuki her ikisine yapılan ezâ mukayese edilecek olursa Rasulullah'a karşı yapılan ezadan kaçınmanın daha vacip olduğu ortaya çıkacaktır. Ebubekir ve Ömer'in durumu da böyledir. Yani Rasulullah'ı üzecek ve Ona sıkıntı verecek hallerden kesinlikle kaçınmışlardır. Ebubekir ve Ömer Rasulullah'ın:


        “Biz miras bırakmayız. Bizim terkettiğimiz sadakadır” şeklindeki ahdini bildikleri için, mezkûr emir ve ahde uymadıkları takdirde Rasulullah'ı (sallallahu aleyhi ve sellem) üzmüş ve Ona eziyet etmiş olacaklarını gayet iyi biliyorlardı. Binaenaleyh onlar Rasulullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem)bu ahdini yerine getirmişlerdir.
        Akıl sahibi olan herkes gayet iyi biliyor ki, Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), bir hüküm verir, Fâtıma da Ona aykırı bir şey istemeğe kalkışırsa, Rasulullah'ın hükmüne uymak daha evlâdır.


        Çünkü Rasulullah'a itaat etmek vacip olduğu gibi isyan etmek de haramdır. Kim Rasulullah'a itaat etmekten sıkıntı duyarsa, Ona eziyet verdiği için hata etmiş sayılır. Kim de Rasulullah'a itaat ederse şüphesiz ki emirlerine uygun hareket edip Onu hoşnud etmiştir. Fakat Rasulullah'a itaat olsun diye değil de, herhangi bir maksad İçin Fâtıma'yı üzen kimsenin durumu böyle değildir. Yani o kişi itaatkâr kabul edilemez.
        Binaenaleyh Ebubekir'in herhangi bir maksat için değil de, sırf Rasulullah'a itaat olsun diye Fâtıma'ya karşı takındığı tavır Ali'nin (r.a.) tavırını (Ebu Cehl'in kızını istemesi sebebiyle) düşünen kimse Ebubekir'in (r.a.) tavırını Ali'nin (r.a.) tavırından daha üstün olduğunu gayet iyi anlayacaktır.


        Ama her şeye rağmen Ebubekir ve Ali (Allah her ikisinden de razı olsun) Allah (c.c.)'ın yüce dostlarından, kurtuluşa eren sâlih kullarından ve cennet pınarlarından içecek olan ilk müslümanlardandırlar. İşte bunun içindir ki, Ebubekir (r.a.):
        “Vallahi Muhammed'in akrabalarına iyilik etmek, kendi akrabalarıma iyilik etmekten bana daha sevimlidir.”


        “Ey insanlar! Siz, Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'e olan hürmetinizi, Ehli Beyt'i içinde muhafaza ediniz” buyurmuşlardır. (Buhârî)


        Ebubekir'in Fâtıma'ya sıkıntı verdiği farzedilmiş olsa dahi, onu hiç bir zaman herhangi bir şahsî arzu için yapmamıştır. Aksine Allah ve Rasulüne itaat ve hakkı sahibine (gelirini muhtaçlara dağıtıp) vermek için, Fedek arazisini Fâtıma'ya teslim etmemiştir.
        Halbuki Ali (r.a.)'nin gayesi Fâtıma'nın üzerine evlenmek idi. Dolayısıyla Fâtıma'ya eziyet olacaktı. Ama Ebubekir'in durumu hiç de öyle değildi.


        Netice olarak Ebubekir, Fâtıma'yı üzmekte Ali (r.a.)'den daha uzak olduğu anlaşılmış oldu.


        Ebubekir (r.a.), Allah ve Rasulü için hicret eden zatlardan idi. Bu yüce zat, hiçbir zaman gayesi bir kadını nikahlamak için hicret eden birisine benzetilemez.


        Şüphesiz ki Fâtıma'yı inciten şey Rasulullah'ı da incitir. Yeter ki Fâtıma'yı inciten şey Allah (c.c.)'ın emrine muhalif olmasın.


        Çünkü; Allah (c.c.) bir şeyi emrettikten sonra kimi incitirse incitsin Rasululah (sallallahu aleyhi ve sellem) mutlaka onu yerine getirirdi. Bu, mutlaka böyledir.
        Bu durum Rasululah (sallallahu aleyhi ve sellem)'ın şu hadisi gibidir:
        “Bana itaat eden Allah'a itaat etmiştir. Emîr'ime isyan eden de bana isyan etmiş gibidir.” (Buhari Ahkam: 1, Müslim İmaret: 33, Nesai Beyat: 27)
        Daha sonra Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), sözlerini şöyle açıklamışlardır:
        “İtaat iyiliktedir (Şer'î hükümlere uygun).”


        Rasulullah'ın:


        “Fâtıma'yı inciten beni incitmiştir.” şeklindeki sözleri örfî olan incitmeye hamdedilmesi evlâdır. Çünkü Rasulullah'ın emirlerine itaat etmek farz olup onun zıddı büyük bir ma'siyettir. Fakat Fâtıma'yı (r.a.) incitecek bir şeyin yapılması, Rasulullah'ın emirlerine isyan gibi değildir. Böyle olsaydı Ali'nin (r.a.) hareketi (Ebu Cehl'in kızını Fatıma'nın üzerine nikahlamak üzere istemesi) Allah ve Rasulüne isyan olurdu. - Çünkü Fâtıma Ali'nin (r.a.) bu talebine karşı incinmişti -
        Nitekim Rasulullah'ın Emîr'lerine isyan kendisine isyandır. Rasulullah'a isyan ise Allah (c.c.)'a isyandır.



        İmam-ı Rabbani Redd-i Revafıd adlı kitabında şunları söyler:

        Fâtımayı incitmemek için olan emr, her türlü incitmeyiniz demek değildir. Çünkü, Emîr de, onu, birkaç defa incitti. İncitmesi suç olmadı. Bunun gibi, Resûlullah bazı zevcelerine, (Âişeyi üzerek, beni incitmeyiniz! Biliniz ki, onun yatağında iken bana vahy gelmektedir) buyurmuştu. Âişeyi incitmenin, kendisini incitmek olduğunu bildirdi. Hâlbuki, Hz. Âişe, Hz. Aliden elbette incindi. Bunun için diyebiliriz ki, hadis-i şeriflerdeki (incitmeyiniz!) emri, nefsin isteklerine ve şeytana uyarak incitmeyiniz, demektir. Yoksa, islâmiyetin, hakîkatin yerine getirilmesi için üzmek yasak olmaz. Fâtımanın Ebû Bekrden incinmesi, kendisine Fedekten miras vermediği içindi. [Fedek, Hayber kal'ası yakınında hurması bol bir köy idi. Yahudilerle, köyün yarısını Resûlullaha vermek üzere sulh yapılmıştı. ] Bir hadis-i şerifte, (Biz Peygamberler, miras bırakmayız. Bıraktıklarımız, fakirlere sadaka olur) buyurulduğu için halîfe Ebû Bekr, Resûlullahın hurmalıklarının gelirini fakirlere dağıttı. Bu hadis-i şerife uyarak, Fâtımaya vermedi. Yoksa, nefsine, şeytana uyarak yapmadı. Bunun için, suç olmaz. Eğer, sorulursa ki, hadis-i şerife uyularak yapılan işten, Fâtıma niçin incindi? Cevabında deriz ki, Onun incinmesi, düşünerek ve istiyerek incinmek olmayıp, insanlığın zayıf tarafı, yaratılış îcâbı idi. Elinde olmıyarak incindi. Böyle incitilmesi ise, yasak olmaz.
        HASBUNALLAH

        Yorum


          #34
          Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

          [quote author=ahavi link=topic=22508.msg140224#msg140224 date=1326570763]

          imam alinin imametine inanmak için bazı şartlar varmı?

          mesela ne yaparsan imam onu imam kabul ederim.
          [/quote]
          bak kardesim imametin sabit olmasi icin en basta nass olmali.
          sonra O'nun imametine inaniyorsan Onu yalanlayip imametini tanimayanlar kafir olurlar.
          fedek hususunda Onun yalanlandigini duymussundur.

          Yorum


            #35
            Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

            [quote author=ahavi link=topic=22508.msg140226#msg140226 date=1326570904]
            hz.ebubekir mirası fatıma annemize vermeyerek küfre girmemiştir..

            yalnız kendi bilgilerine dayanarak ve hadis belirterek vermemiştir..

            ve bu maldan zerre kadar kendi nefsi için harcamamıştır..

            benim merak ettiğim imam ali hilafete geldiği zaman fedeki ne yapmıştır??
            [/quote]
            ebubekir hadise uymussa dogru yapmistir, ama sen hadise uyan ebubekrin dogru yapmadigini soyluyorsun bu da ebubekire inanmadigini gosteriyor.
            yok eger hadisi uydurmussa zaten olayi biliyorsun.

            Yorum


              #36
              Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

              hz.ebubekir hz.fatımaya fedeki vermemekle nasıl bir kazanç elde etti?

              eğer hadis sahih ise yapması gerekeni yaptı.ançak sırf fatıma annemiz üzülmesin diye onu ikna edebilirdi..

              imamet olayına gelince ben senin baktığın gibi bakmıyorum yani itikat gibi dörmüyorum

              onun için kişinin imanı öyle birini kabul etmeyerek gitmez..
              Hep birlikte Allah'ın ipine (kitabına, dinine) sımsıkı sarılın. Parçalanıp ayrılmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Hani siz birbirinize düşmanlar idiniz de, O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O'nun (bu) nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz.

              Yorum


                #37
                Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                imam Ali kendisiyle savaşanlara bile kafir demiyor.
                HASBUNALLAH

                Yorum


                  #38
                  Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                  [quote author=ahavi link=topic=22508.msg140232#msg140232 date=1326571628]
                  hz.ebubekir hz.fatımaya fedeki vermemekle nasıl bir kazanç elde etti?

                  eğer hadis sahih ise yapması gerekeni yaptı.ançak sırf fatıma annemiz üzülmesin diye onu ikna edebilirdi..

                  imamet olayına gelince ben senin baktığın gibi bakmıyorum yani itikat gibi dörmüyorum

                  onun için kişinin imanı öyle birini kabul etmeyerek gitmez..
                  [/quote]
                  ebubekir ehlibeytin tezlerini curuterek sayginliklarini golgelemeye ve hilafet hususundaki iddialarini gecersiz kilmaya calisti, fedek gaspindaki manevralar bunun icindi. yani aslinda ideolojik bir caba.
                  eger hadis sahih ise ........ ama sahih degil cunku peygamberlik tarihinde benzeri ve dayanagi yok. yani seni ikna edemedigi gibi basiretli kimseyi ikna edemez.

                  Yorum


                    #39
                    Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                    imameti itikadi gor veya gorme. bizim bahsettigimiz imamet insanlarin mumin mi munafik mi oldugunu bilen bir imamsa, bu imam ilahi bir makama sahip imamdir.
                    imam Ali de boyle bir imamsa Ona muhalefet eden kafirdir.

                    Yorum


                      #40
                      Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                      o ebubekir ki bizzat ayette övünmüş...siz ise ona kafir diyorsunuz...
                      HASBUNALLAH

                      Yorum


                        #41
                        Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                        olaya farklı baktığımız için ayrı düşünebiliyoruz.

                        hz.ebubekirin hilafet makamını kendi istememiş ki böyle bir oyuna girsin.

                        kargaşa anında eli tutularak hilafete geldi.yönetim boyuncada adil oldu.allah resulünün sünnetine uydu.

                        benim için bu yeterlidir.diğerleri tefaruattan ileriye geçemez..
                        Hep birlikte Allah'ın ipine (kitabına, dinine) sımsıkı sarılın. Parçalanıp ayrılmayın. Allah'ın üzerinizdeki nimetini düşünün. Hani siz birbirinize düşmanlar idiniz de, O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O'nun (bu) nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz.

                        Yorum


                          #42
                          Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                          [quote author=EHLI-TAWHID link=topic=22508.msg140239#msg140239 date=1326572533]
                          o ebubekir ki bizzat ayette övünmüş...siz ise ona kafir diyorsunuz...
                          [/quote]
                          ben demedim.
                          zamanin imamini yalanlayan herkes kafirdir.

                          Yorum


                            #43
                            Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                            [quote author=ahavi link=topic=22508.msg140240#msg140240 date=1326572649]
                            olaya farklı baktığımız için ayrı düşünebiliyoruz.

                            hz.ebubekirin hilafet makamını kendi istememiş ki böyle bir oyuna girsin.

                            kargaşa anında eli tutularak hilafete geldi.yönetim boyuncada adil oldu.allah resulünün sünnetine uydu.

                            benim için bu yeterlidir.diğerleri tefaruattan ileriye geçemez..
                            [/quote]
                            hey mubarek hey !!!!!
                            hilafeti istemeyenin sakifede isi ne, habibullahin naaşi yerdeyken?

                            adil mi oldu?
                            Malik bin Nuveyre olayini hatirlatayim.

                            zamanin imamini yalanlamak teferruat mi?

                            Yorum


                              #44
                              Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                              zamanın imamı hz.ebubekirdi işte...
                              HASBUNALLAH

                              Yorum


                                #45
                                Ynt: HZ.ÖMERİN HZ.ALİNİN KIZI İLE EVLENMESİ

                                [quote author=EHLI-TAWHID link=topic=22508.msg140245#msg140245 date=1326573071]
                                zamanın imamı hz.ebubekirdi işte...
                                [/quote]
                                zamanin imamini capulcular mi seciyor?

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X