Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

HULASA - Mizan’ul Hikmet

Daraltma
Bu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

    232. Konu: Kumar

    1115. Bölüm


    Kumar


    “Ey iman edenler! İçki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kaçının ki saadete eresiniz. Şeytan şüphesiz içki ve kumar yüzünden aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah’ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçersiniz değil mi?” *8502


    3983.Resulullah (s.a.a), “Şüphesiz içki ve kumar…” ayeti nazil olduğunda kendisine, “meysir” (kumar) hakkında sorulunca şöyle buyurmuştur: “Kendisiyle kumar oynanan her şey, hatta tavla tahtasının zarları ve ceviz bile haramdır.” Kendisine, “Ensab nedir?” diye arzedilince de şöyle buyurmuştur: “İlahları için kestikleri şeydir.” Kendisine, “Ezlam nedir?” diye arzedilince de şöyle buyurmuştur: “Kendisi ile kura çektikleri oklardır.” *8503


    3984.İmam Ali (a.s): “İnsanı Allah’ı hatırlamaktan gafil kılan her şey meysirden (kumardan) sayılır.” 8504


    3985.İmam Bakır (a.s), kendisine satranç oyunu sorulunca şöyle buyurmuştur: “Mümin, oyun oynama fırsatı bulamaz.” *8505


    3986.İmam Sadık (a.s), Allah-u Teala’nın, “Mallarınızı kendi aranızda batıl üzere yemeyin” ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: “Kureyş kadın ve malları hakkında birbiriyle kumar
    3987.oynuyordu. Aziz ve celil olan Allah onları bu işten sakındırmıştır.” *8506


    3988.Sekuni: “İmam Sadık (a.s) çocukları, oynayarak kazandıkları cevizi yemekten sakındırmış ve şöyle buyurmuştur: “O haramdır.” *8507

    8502* Maide, 90-91
    8503* el-Kafi, 5/123/2
    8504* Emali’et-Tusi, 336/681
    8505* el-Hisal, 26/92
    8506* el-Kafi, 5/122/1
    8507* a. g. e. s. 123/6


    Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
    Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

    Yorum


      Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet


      233. Konu: Kur’an


      1116. Bölüm


      Kur’an


      “Andolsun ki, sana daima tekrarlanan yedi ayetli Fatiha’yı ve Kur’an-ı Azim’i verdik.” *8508


      “Kur’an’ı, öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?” *8509


      3989.Resulullah (s.a.a): “İşler karanlık gece parçaları gibi sizlere karmaşık ve belirsiz hale gelirse Kur’an'a yöneliniz. Şüphesiz Kur’an şefaati kabul edilmiş bir şefaatçi ve şikayeti kabul edilen bir şikayetçidir. Her kim onu önünde tutarsa Kur’an onu cennete çeker. Her kim de Kur’an'ı arkasına atarsa Kur’an onu cehenneme sürükler.” *8510


      3990.Resulullah (s.a.a), kendisine, “Çok geçmeden ümmetin fitneye düşecek” denildiğinde ve “Bundan kurtuluş yolu nedir?” diye sorulduğunda şöyle buyurmuştur: “Allah’ın değerli kitabıdır. Bu kitaba batıl, ne önden ve ne arkadan yaklaşabilir. Övülmüş hikmet sahibi biri tarafından nazil olmuştur. Herkim ilmi Kur’an dışında bir yerde ararsa, Allah onu saptırır.” *8511


      3991.Resulullah (s.a.a): “Kur’an’dan ayrılmayınız. Kur’an’ı imam ve önder edininiz.” *8512


      3992.Resulullah (s.a.a): “Kur’an’ın diğer sözlere üstünlüğü, Allah’ın diğer yaratıklarına üstünlüğü gibidir.” *8513


      3993.İmam Ali (a.s): “Allah, kudretini göstererek onlar görmeksizin kitabında tecelli etti.” *8514


      3994.İmam Ali (a.s): “Allah için, Allah için Kur’an’a uyun; onunla amel etmek hususunda başkası sizden önde olmasın.” *8515


      3995.İmam Ali (a.s): “Allah Tebarek ve Teala’nın kitabını öğreniniz. O sözlerin en güzeli ve öğütlerin en etkilisidir. Kur’an’ı derin anlayınız. Zira o kalplerin baharıdır. Kur’an’ın nurundan şifa dileyiniz. Zira Kur’an göğüslerdeki hastalıklara şifa verendir. Kur’an’ı güzel tilavet ediniz. Zira ki Kur’an kıssaların (ibretli öykülerin) en güzelidir.” *8516


      3996.İmam Zeyn’ul-Abidin (a.s): “Eğer alemin doğu ve batısındaki bütün insanlar ölseler Kur’an yanımda olduktan sonra, asla yalnızlık ve dehşete kapılmam.” *8517

      8508* Hicr, 87
      8509* Kamer, 17
      8510* Nevadir’ur-Ravendi, 21 ve 22
      8511* Tefsir’ul-Ayyaşi, 1/6/11
      8512* Kenz’ul Ummal, 4029
      8513* el-Bihar, 92/19/18
      8514* Nehc’ul-Belağa, 147. hutbe
      8515* a.g.e, 47. mektup
      8516* Tuhef’ul Ukul, 150
      8517* el-Kafi, 2/602/13


      Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
      Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

      Yorum


        Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

        1117. Bölüm

        Kur’an Her Zaman Yenidir


        3997.Resulullah (s.a.a): “Kur’an bir servettir. Onsuz zengin olmak mümkün değildir. Kur’an olduktan sonra fakirlik olmaz.” *5018


        3998.Resulullah (s.a.a): “Herkime Kur’an verilir de buna rağmen başkasına bundan daha üstün bir nimet verildiğini sanırsa, şüphesiz küçük bir şeyi büyük ve büyük bir şeyi küçük saymış olur.” *5019


        3999.Resulullah (s.a.a): “Herkim öncekilerin ve sonrakilerin ilmini isterse, Kur’an’ı araştırıp düşünmelidir.” *5020


        4000.İmam Ali (a.s): “Kur’an her ne kadar tekrar edilse de ve kulakla işitilse de yine de eskimez.” *5021


        4001.İmam Ali (a.s): “O, küfür, nifak, azgınlık ve sapıklık gibi en büyük dertlere devadır.” *5022


        4002.İmam Sadık (a.s), kendisine, “Kur’an ne kadar çok okunsa ve konuşulsa da yeniliği ve tazeliği sürekli artmaktadır. Bunun sırrı nedir?” diye sorulunca şöyle buyurmuştur: “Çünkü Allah Tebarek ve Teala onu belli bir zaman ve belli insanlar için karar kılmamıştır. Bu yüzden her zaman ve her topluluk için kıyamet gününe kadar yeni ve tazedir.” *5023

        5018* el-Bihar, 92/19/18
        5019* Mean’il-Ahbar, 279
        5020* Kenz’ul Ummal, 2454
        5021* Nehc’ul-Belağa, 156. hutbe
        5022* a.g.e, 176. hutbe
        5023* el-Bihar, 92/15/8


        Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
        Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

        Yorum


          Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

          1118. Bölüm

          Kur’an’ı Öğrenmek ve Öğretmek


          4003.Resulullah (s.a.a): “Sizin en iyiniz, Kur’an’ı öğrenen ve öğreteninizdir.” *8524

          4004.Resulullah (s.a.a): “Kur’an’ı bilen kimseye şöyle denir: “Oku ve yücel ve dünyada tertil ile okuduğun gibi burada da tertil ile oku. Zira senin makamın okuduğun son ayettedir.” *8525

          [color=rgb(165, 42, 42)]4005.Resulullah (s.a.a): “Kur’an’ı öğrenmek ve çok okumaktan ayrılmayın.” *8526[/color]

          4006.Resulullah (s.a.a): “Herkim birine Kur’an öğretirse onun mevlasıdır. O şahıs onu yalnız ve yardımsız bırakmamalı ve kendisini ona tercih etmemelidir.” *8527

          4007.İmam Ali (a.s): “Evladın baba üzerindeki hakkı ise ona güzel isim vermesi, onu güzel terbiye etmesi ve ona Kur'an'ı öğretmesidir.” *8528

          4008.İmam Sadık (a.s): “Mümine ölmeden önce, Kur’an’ı öğrenmesi veya öğrenme halinde ölmesi yakışır.” *8529

          8524* el-Bihar, 92/186/2
          8525* Kenz’ul Ummal, 2330
          8526* a. g. e. 2368
          8527* a. g. e. 2382
          8528* Nehc’ul-Belağa, 399. hikmet
          8529* ed-Deavat lir-Ravendi, 220/600

          Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
          Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

          Yorum


            Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

            1119. Bölüm

            Kur’an Ezberlemeye Teşvik


            4009.Resulullah (s.a.a): “Her kime Allah, kitabını ezberleme nimeti verdiği halde o kimse, başkasına bu nimetten başka bir nimet verildiğini sanırsa, şüphesiz en büyük nimeti küçük görmüş ve nankörlüğe düşmüş olur.” *8530


            4010.Resulullah (s.a.a): “Herkimin içinde Kur’an’dan bir şey olmazsa, şüphesiz o yıkık bir ev gibidir.” *8531


            4011.Resulullah (s.a.a): “Sizden birisinin “Falan ayeti unuttum” demesi doğru değildir. Belki ona unutturulmuştur. Kur’an’ı hatırlayınız. Zira canım elinde olana andolsun ki Kur’an devenin dizbağından kurtulmasından daha çabuk bir şekilde insanların kalbinden kaçıp gider.” *8532


            4012.Resulullah (s.a.a): “Allah’ın rahmetiyle kuşatılan ve aziz ve celil olan Allah’ın nuruyla örtülen kimseler, bu Kur’an’ı bilenlerdir.” *8533


            4013.Resulullah (s.a.a): “Ümmetimin en çok şeref sahibi olanları Kur’an’ı bilenler ve gece ibadet edenlerdir.” *8534


            4014.Resulullah (s.a.a): “Allah karşısında gizli ve açık huşu göstermeye insanlardan en layık olan kimse Kur’an’ı bilen kimsedir. Gizli ve açık namaz kılmaya, oruç tutmaya insanlardan en müstahak olan kimse Kur’an’ı bilen kimsedir.” *8535


            4015.Resulullah (s.a.a): “Kendisine karşı hiddetlenen kimseye hiddetlenmek, Kur’an sahibi bir kimseye yakışmaz ve içinde Allah’ın kelamı olan kimseye, kendisine cahilce davranan kimseye cahilce davranması asla yakışmaz.” *8536


            4016.İmam Sadık (a.s): “Kur’an’ı ezberleyen, Kur’an ile amel eden kimse yüce ve iyi olan ve mesaj getiren elçilerle (meleklerle) birliktedir.” *8537


            4017.İmam Sadık (a.s): “Herkim Kur’an surelerinden bir sureyi unutursa, o sure, güzel bir yüz ve yüce bir derece şeklinde karşısında tecelli eder ve onu görünce şöyle der: “Sen kimsin? Ne kadar da güzelsin?! Keşke benim olsaydın.” O şöyle cevap verir: “Beni tanımıyor musun? Ben falan sureyim. Eğer beni unutmasaydın, seni bu mekanda yüceltirdim.” *8538

            8530* Kenz’ul-Ummal, 2317
            8531*a. g. e. 2478
            8532* a.g.e, 2850
            8533* Cami’ul Ahbar, 115/202
            8534* el-Hisal, 7/21
            8535* el-Kafi, 2/604/5
            8536* Kenz’ul Ummal, 2347
            8537* el-Kafi, 2/603/2
            8538* Sevab’ul A’mal, 283/1


            Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
            Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

            Yorum


              Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

              1120. Bölüm

              Kur’an’ı Tilavet Etmeye Teşvik


              “Allah’ın Kitab’ını tilavet edenler (okuyanlar), namazı kılanlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık infak edenler, tükenmeyecek bir kazanç umabilirler.” *8539


              4018.Resulullah (s.a.a): “Sizden birisi rabbiyle konuşmayı severse Kur’an okusun.” *8540


              4019.Resulullah (s.a.a): “Bu kalpler de aynen demir gibi pas tutar.” Oradakiler, “Ya Resulullah! Onun cilası nedir?” diye sorduklarında ise şöyle buyurmuştur: “Kur’an okumaktır.” *8541


              4020.Resulullah (s.a.a): “Kur’an okumaktan ayrılma. Zira Kur’an okumak günahlara kefaret, ateş karşısında bir perde ve azaptan güvenlikte olma sebebidir.” *8542


              4021.Resulullah (s.a.a): “Ey oğulcağızım! Kur’an okumaktan gaflet etme. Zira Kur’an kalbi diriltir, kötülükten, zulümden ve günahtan alıkoyar.” *8543

              8539* Fatır, 29
              8540* Kenz’ul Ummal, 2257
              8541* a. g. e. 2441
              8542* el-Bihar, 92/17/18
              8543 Kenz’ul Ummal, 4032



              Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
              Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

              Yorum


                Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                1122. Bölüm

                Tilavet Hakkı

                4026.İmam Sadık (a.s), Allah-u Teala’nın, “Kendilerine verdiğimiz kitabı hakkıyla okuyanlar” *8548 ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: “Ayetlerini açık ve sayılır bir şekilde okurlar, anlamını anlamaya çalışırlar, hüküm ve emirleriyle amel ederler, vaatlerinden ümitvar olurlar, azabından korkarlar, kıssalarından ders alırlar, örneklerinden öğüt alırlar, emirlerini yerine getirirler, yasaklarından uzak dururlar. Allah’a yemin olsun ki Kur’an’ın hakkıyla tilavet edilmesi, ayetlerini ezberlemek, kelime ve harflerini birbiri ardınca okumak, bir sureyi tilavet etmek, haşiyelerini mütalaa etmek anlamında değildir. Onlar harflerini ve kelimelerini ezberlediler ama anlamlarını zayi ettiler. Şüphesiz bu Kur’an’ı hakkıyla tilavet etmek, ayetleri üzerinde düşünmek ve tedebbür de bulunmak anlamındadır. Nitekim Allah-u Teala da şöyle buyurmuştur: “Ayetleri hakkında düşünsünler diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır.” *8549 *8550

                8548* Bakara, 121
                8549* Sad, 29
                8550 Tenbih’ul Havatir, 2/236

                Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                Yorum


                  Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet


                  1123. Bölüm


                  Kıraat Adabı


                  1-Ağzı Temizlemek


                  4027.Resulullah (s.a.a): “Kur’an’ın yolunu temizleyiniz.” Kendisine şöyle arzedildi: “Ey Allah’ın Resulü! Kur’an’ın yolu nedir?” Peygamber şöyle buyurdu: “Ağızlarınızdır.” Kendisine şöyle arzedildi: “Neyle temizleyelim?” Peygamber şöyle buyurdu: “Misvak ile (fırçalamakla.)” *8551


                  2-Allah’a Sığınmak


                  “Kur’an okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.” * 8552


                  4028.İmam Sadık (a.s), kendisine her surenin başlangıcında kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınmanın hükmü sorulunca şöyle buyurmuştur: “Evet, şeytanların en aşağılığı olan kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.” *8553


                  3-Tertil (Açık ve Tane Tane Okumak)


                  “…Bir müddet için kalk, açık ve tane tane Kur’an oku.” *8554


                  4029.Resulullah (s.a.a), Allah-u Teala’nın “Kur’an’ı tertil ile oku” ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: “Kur’an’ı açık ve tane tane oku. Onu ot tohumu gibi saçma ve tıpkı şiir gibi hızla ve kesik kesik de okuma. İlginçliklerinde durunuz. Kalpleri onunla harekete geçiriniz. Tüm çabanız, sureyi sonuna dek okumak olmasın.” *8555


                  4-Tedebbür (Dikkatle Düşünme)


                  “Sana indirdiğimiz bu Kitab mübarektir; ayetlerini düşünsünler, aklı olanlar da öğüt alsınlar.” *8556


                  4030.İmam Ali (a.s): “Biliniz ki dikkatli okunmayan Kur’an’da hayır yoktur. Biliniz ki derin anlayışla ve düşünmeyle birlikte olmayan ibadette de hayır yoktur.” *8557


                  4031.İmam Sadık (a.s), Kur’an’ın bir gecede hatmedilmesinin hükmünü soran birine şöyle buyurmuştur: “Onu bir aydan daha az bir sürede okumayı hoş görmüyorum.” *8558


                  8551* el-Bihar, 92/213/11
                  8552* Nahl, 98
                  8553* Tefsir’ul-Ayyaşi, 2/270/68
                  8554* Müzzemmil, 4
                  8555* Nevadir’ur-Ravendi, 30
                  8556* Sad, 29
                  8557* el-Bihar, 92/211/4
                  8558* el-Kafi, 2/617/1


                  Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                  Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                  Yorum


                    Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                    5-Huşu

                    “İman edenlerin gönüllerinin Allah’ı anması ve O’ndan inen gerçeğe içten bağlanması zamanı daha gelmedi mi? Onlar, daha önce kendilerine kitab verilenler gibi olmasınlar; onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı; çoğu, yoldan çıkmış kimselerdir.” *8559


                    4032.Resulullah (s.a.a), kendisine, “Kur’an’ı en güzel okuyan kimdir?” diye sorulunca şöyle buyurmuştur: “Kur’an okumasını duyduğunuzda, Allah’tan korktuğunu düşündüğünüz kimsedir.” *8560


                    4033.Uyun-u Ahbar’ir Riza’da yer aldığına göre “İmam Rıza (a.s) Horasan’a yaptığı yolculuğunda geceleri yatağında çok Kur’an okuyordu. İçinde cennet veya cehennemden söz edilen bir ayete ulaştığında ağlıyor, Allah’tan cenneti istiyor ve ateşten Allah’a sığınıyordu.” *8561

                    8559* Hadid, 16
                    8560* Kenz’ul Ummal, 4143
                    8561* Uyun-u Ahbar’ir-Rıza (a.s), 2/182/5



                    Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                    Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                    Yorum


                      Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                      1124. Bölüm

                      Kur’an’ın Lanet Ettiği Kimse


                      4034.Resulullah (s.a.a): “Nice Kur’an okuyan kimseye, Kur’an lanet eder.” *8562


                      4035.Resulullah (s.a.a): “Sen, seni günahtan alıkoyduğu müddetçe Kur’an okumuş olursun. O halde eğer seni günahtan alıkoymazsa Kur’an okumamış sayılırsın.” *8563


                      4036.Resulullah (s.a.a): “Cehennemde demirden bir değirmen vardır. Onunla karilerin (amel etmeyerek Kur’an okuyanların) ve günahkar alimlerin başları öğütülür.” *8564

                      8562* el-Bihar, 92/184/19
                      8563* Şerh-i Nehc’ul-Belağa-i İbn-i Ebi'l-Hadid, 10/23
                      8564* Cami’ul Ahbar, 130/254


                      Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                      Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                      Yorum


                        Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                        1125. Bölüm

                        Kur’an Dinlemek


                        “Kur’an okunduğu zaman ona kulak verin, dinleyin ki merhamet olunasınız.” *8565


                        4037.Resulullah (s.a.a): “Bilin ki her kim Allah’a iştiyak duyuyorsa o halde Allah’ın sözüne kulak versin.” *8566


                        4038.Resulullah (s.a.a): “Her kim Allah’ın kitabından bir ayet dinlerse kendisi için iki kat sevap yazılır. Her kim de Allah’ın kitabından bir ayet tilavet ederse kıyamet günü o ayet kendisi için bir nur olur.” *8567


                        4039.İmam Sadık (a.s) kendisine sessiz kalmanın ve Kur’an okuyan birini dinlemenin farz olup olmadığını soran Zurare’ye şöyle buyurmuştur: “Evet, Kur’an senin huzurunda okununca dinlemen ve sessiz kalman farzdır.” *8568

                        8565* A’raf, 204
                        8566* Kenz’ul Ummal, 2472
                        8567* a. g. e. 2316
                        8568* el-Bihar, 92/222/7


                        Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                        Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                        Yorum


                          Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                          1126. Bölüm

                          Kendi Görüşü Üzere Tefsir Etmekten Sakındırma


                          4040.Resulullah (s.a.a): “Azameti yüce olan Allah şöyle buyurmuştur: “Benim sözümü kendi görüşü esasınca yorumlayan kimse bana iman etmemiştir.” *8569


                          4041.Resulullah (s.a.a): “Benden sonra ümmetim hakkında en çok korktuğum şey ümmetimden bir kimsenin Kur’an’ı haksız yere tevil etmesidir.” *8570


                          4042.İmam sadık (a.s): “Kur’an'ı kendi görüşü üzere tefsir eden, tefsiri doğru olsa bile sevap elde etmez. Eğer yanlış olursa günahı boynuna olur.” *8571

                          8569* el-Bihar, 92/107/1
                          8570* Münyet’ül-Mürid, 369
                          8571* el-Bihar, 92/110/11



                          Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                          Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                          Yorum


                            Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                            234. Konu: Küfür

                            1127. Bölüm


                            Küfür Şirkten Daha Eskidir


                            4043.İmam Bakır (a.s): “İkrar ve teslimden kaynaklanan her şey imandır. İnkar ve cehtten (nefyetmekten) kaynaklanan her şey de küfürdür.” *8572


                            4044.İmam Sadık (a.s): “Herkim Allah ve Resulü hakkında şek ederse kafirdir.” *8573
                            bak. el-İman, 194 ve 195. Bölümler

                            8572* el-Kafi, 2/387/15
                            8573* a. g. e. s. 386/10


                            Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                            Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                            Yorum


                              Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                              1128. Bölüm

                              Küfrün En Küçük Derecesi


                              4045.Resulullah (s.a.a): “Küfrün en küçük derecesi, insanın kardeşinden duyduğu bir sözü (bir gün) kendisini bu vesileyle rezil rüsva edinceye kadar saklamasıdır. Bunlar hayır ve iyilikten nasipsizdirler.” *8574


                              4046.Resulullah (s.a.a): “Küfrün esası dört tanedir: Rağbet, korku, hoşnutsuzluk ve gazap.” *8575

                              4047.İmam Ali (a.s): “Küfür dört sütun üzere kuruludur: Allah’ın emrinden dışarı çıkmak, dinde aşırı gitmek, şek ve şüphe.” *8576


                              4048.İmam Sadık (a.s), kendisine, “İlhad (ateistlik) ve küfrün en küçük derecesi nedir?” diye sorulunca şöyle buyurmuştur: “Kibir de onun örneklerinden biridir.” *8577


                              4049.İmam Sadık (a.s), kendisine, “Konuştuğunda yalan söyleyen, söz verdiğinde sözünde durmayan, emin sayıldığında hiyanet eden kimse, küfür ve imanın hangi derecesindedir?” diye sorulunca şöyle buyurmuştur: “Bu özellikler küfre en yakın makamlarda bulunurlar, ama o kimse kafir değildir.” *8578

                              8574* el-Bihar, 78/276/112
                              8575* el-Kafi, 2/289/2
                              8576* el-Kafi, 2/391/1
                              8577* Mean’il-Ahbar, 394/47
                              8578* el-Kafi, 2/290/5


                              Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                              Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                              Yorum


                                Ynt: HULASA - Mizan’ul Hikmet

                                235. Konu: Küsmek

                                1129. Bölüm


                                Küsmek


                                4050.Resulullah (s.a.a): “Müslümanın kardeşiyle küsmesi onun kanını dökmesi gibidir.” *8579


                                4051.Resulullah (s.a.a): “Ey Ebuzer! Kardeşinle küsmekten sakın. Zira küskünden amel kabul edilmez.” *8580


                                4052.İmam Sadık (a.s): “İki Müslüman birbiriyle küstükleri müddetçe iblis sevinir. Birbiriyle barışıp görüştükleri zaman ise dizlerinin bağları çözülür ve şöyle feryat eder: “Eyvahlar olsun bana! Helak oldum!” *8581


                                4053.İmam Sadık (a.s): “Birbirinden küserek ayrılan iki kişiden birisi (Allah ve Resulünden) beri olmak ve lanet ile ayrılır. Bazen de her ikisi buna layık olur.” Muattap: “Ben şöyle arzettim: Allah beni sana feda etsin. Zalim neyse de, ama mazlum neden?” İmam (a.s) şöyle buyurdu: “Çünkü o da kardeşini barışmaya davet etmiyor, sözünü görmezlikten gelmiyor. Ben babamın şöyle buyurduğunu işittim: “İki kişi birbiriyle çekiştiğinde biri diğerine üstün gelince hakkına zulmedilen kimse diğerinin yanına gitmeli ve ona şöyle demelidir: “Ey kardeş! Zalim (ve suçlu) benim.” Böylece onlar arasındaki küskünlük sona erer. Zira Allah Tebarek ve Teala adil bir hakimdir. Mazlumun hakkını zalimden mutlaka alır.” *8582

                                8579* Kenz'ul-Ummal, 24789
                                8580* el-Bihar, 77/89/3
                                8581* el-Kafi, 2/346/7
                                8582* a.g.e, 2/344/1



                                Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
                                Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X