Ynt: Kuran ve cagdas Bilim
Kuranda Astronomi
Kuran, gökler hakkinda düsünmeye cagiran ayetlerle doludur. yaratilis konusundaki gecen bölümde, göklerin ve yerlerin coklugunun bildirildigini, keza kuranin, "göklerle yer arasinda " tabiriyle bir "ara yaratik"tan bahsettigini ve cagdas bilimin de, bunun gercege uygunlugunu ortaya koydugunu görmüstük. Yaratilisla ilgili ayetler, adeta göklerin -yani yerin disinda kalan her seyin- muhteviyati hakkinda da zaten genel bir fikir veriyordu.
Özellikle yaratilisi tasvir etmeye mahsus ayetlerden ayri olarak, kirk kadar daha baska kuran ayeti astronomi konusunda, bu bilgileri tamamlayan aciklamalar ilave eder. Bunlardan bazilari, bütün bu yildizlari ve gezegenler sistemini yaratan ve yöneten Zat'in yüceligini bildirirler; bu gök cisimlerinin, -Newton'un onlar arasindaki cekim kanunlariyla acikladigi- denge kanunlarina göre düzenlenmis olduguu biliyoruz.
Burada zikredilen ilk ayetler bilimsel yönden üzerlerinde düsünülecek bilgiler pek ihtiva etmezler; onlarin gayesi, sadece Allah'n yüce kudretine dikkati cekmektedir. bununla beraber, kainatin düzenlenmesi konusunu, on dört asir kadar önce, kuranin nasil anlattigi hakkinda gercegi yansitan genel bir fikkir vermek icin, yine de onlari zikretmek gerekir.
Bu isaretler, ilahi vahy bakimindan yeni bir hadise teskil ederler. ne inciller ne de eski Ahit (Tevratin yaratilis kissasinda verdigi ve yanlisligi görülmüs olan bilgiler bir tarafa birakilacak olursa) kainatin düzenlenmesi konusunu ele almazlar. Kuran ise, bu konuyu alabildigine göz önünde bulundurur. Onun ihtiva ettigi hususlar önem arz ettigi gibi, ayni sekilde, ihtiva etmedigi hususlar da önemlidir. Gercekten Kuran, gök aleminin düzenlenmesi hakkinda indirildigi devirde itibarda olan, fakat daha sonralari, bilimin yanlisligini ispatladigi teorilerle münasebet kurmaz. ileride buna dair bir örnek verilecktir. Kuranin negatif (selbi) türden olan bu özelliginin alti cizilmelidir.
Kuranda Astronomi
Kuran, gökler hakkinda düsünmeye cagiran ayetlerle doludur. yaratilis konusundaki gecen bölümde, göklerin ve yerlerin coklugunun bildirildigini, keza kuranin, "göklerle yer arasinda " tabiriyle bir "ara yaratik"tan bahsettigini ve cagdas bilimin de, bunun gercege uygunlugunu ortaya koydugunu görmüstük. Yaratilisla ilgili ayetler, adeta göklerin -yani yerin disinda kalan her seyin- muhteviyati hakkinda da zaten genel bir fikir veriyordu.
Özellikle yaratilisi tasvir etmeye mahsus ayetlerden ayri olarak, kirk kadar daha baska kuran ayeti astronomi konusunda, bu bilgileri tamamlayan aciklamalar ilave eder. Bunlardan bazilari, bütün bu yildizlari ve gezegenler sistemini yaratan ve yöneten Zat'in yüceligini bildirirler; bu gök cisimlerinin, -Newton'un onlar arasindaki cekim kanunlariyla acikladigi- denge kanunlarina göre düzenlenmis olduguu biliyoruz.
Burada zikredilen ilk ayetler bilimsel yönden üzerlerinde düsünülecek bilgiler pek ihtiva etmezler; onlarin gayesi, sadece Allah'n yüce kudretine dikkati cekmektedir. bununla beraber, kainatin düzenlenmesi konusunu, on dört asir kadar önce, kuranin nasil anlattigi hakkinda gercegi yansitan genel bir fikkir vermek icin, yine de onlari zikretmek gerekir.
Bu isaretler, ilahi vahy bakimindan yeni bir hadise teskil ederler. ne inciller ne de eski Ahit (Tevratin yaratilis kissasinda verdigi ve yanlisligi görülmüs olan bilgiler bir tarafa birakilacak olursa) kainatin düzenlenmesi konusunu ele almazlar. Kuran ise, bu konuyu alabildigine göz önünde bulundurur. Onun ihtiva ettigi hususlar önem arz ettigi gibi, ayni sekilde, ihtiva etmedigi hususlar da önemlidir. Gercekten Kuran, gök aleminin düzenlenmesi hakkinda indirildigi devirde itibarda olan, fakat daha sonralari, bilimin yanlisligini ispatladigi teorilerle münasebet kurmaz. ileride buna dair bir örnek verilecktir. Kuranin negatif (selbi) türden olan bu özelliginin alti cizilmelidir.
Yorum