İman Etmek Üzerine

[AliDemir]

قَالَتِ الْأَعْرَابُ آمَنَّا قُل لَّمْ تُؤْمِنُوا وَلَكِن قُولُوا أَسْلَمْنَا وَلَمَّا يَدْخُلِ الْإِيمَانُ فِي قُلُوبِكُمْ وَإِن تُطِيعُوا اللَّهَ وَرَسُولَهُ لَا يَلِتْكُم مِّنْ أَعْمَالِكُمْ شَيْئًا إِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

Bedeviler, "Biz imana erdik" derler. De ki (onlara, ey Muhammed!): "Siz (daha) imana ermediniz. 'Biz (zahiren) teslim (müslüman) olduk' demeniz daha doğrudur; çünkü (gerçek) inanç henüz kalplerinize girmiş değil". Ama Allah'a ve Elçisi'ne (gerçekten) kulak verirseniz O, hiçbir işinizin boşa gitmesine izin vermez çünkü şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, bir rahmet kaynağıdır.

Hucurât 14

[AliDemir]

İman Etmek Üzerine



قُلْ إِن كُنتُمْ تُحِبُّونَ اللّهَ فَاتَّبِعُونِي يُحْبِبْكُمُ اللّهُ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَاللّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

قُلْ أَطِيعُواْ اللّهَ وَالرَّسُولَ فإِن تَوَلَّوْاْ فَإِنَّ اللّهَ لاَ يُحِبُّ الْكَافِرِينَ



De ki (ey Peygamber): "Eğer Allah'ı seviyorsanız bana tabi olun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı affetsin; zira Allah çok affedicidir, rahmet kaynağıdır."

De ki: "Allah'a ve Elçisi'ne itaat edin." Eğer (bundan) yüz çevirirlerse, bilsinler ki Allah hakikati inkar edenleri sevmez.

Âl'i İmran 31-32

[Qom_u_ask]

İman Etmek Üzerine

iman amel ilişkisini açıkmak üzere Peygamberimiz bir gün konu açılınca yere bir daire çiziyor ve içine iman yazıyor. sonra onun dışında daha geniş bir daire daha çiziyor ona da islam yazıyor. ve açıklıyor kişi mü'min olarak haram işlemez: zina etmez içk içmez.. haramı işlediği anda bu iman sıfatı kişiyi terk eder haram bittiği anda geri döner. kişi haram işlerken mü'min değildir. ancak bu kişi kafir de değildir küfrü gerektiren bir fiilde bulunmadığından dış daire olan islam dairesine çıkmış olur yani müslümandır mü'min değildir.

İmamlarımızdan gelen bir hadiste İmam bu durumu kabe örneğiyle açıklamaktadır. Kabenin hareminde diğer yerlerde olmayan bazı fiiler bile yasaktır haramdır. örneğin bir bitki koparmak gibi.. İşte kişi diğer yerlerde yani müslüman sınırları içinde haram amelleri yaptığında kalabilse de iman dairesinde kalamaz. Çünkü kabenin hareminde bulunmanın şartıları daha da dardır. Kabenin içi ise hareminden daha kutsaldır ve orada bulunmak daha faziletlidir ve amelleri daha dardır.. orada bulunmak çok daha dikkati gerektirir..

bedevilerin iman ettik demeleri imanı islamı bilmeden kaynaklanmakta. ben bunu islama gönlü sıcak ama bilmeyen ve uygulamayan insanlara benzetiyorum. örneğin dini seviyor hatta yaptığı zikirler ve dikkat ettiği insani ilişkilerdeki kul hakkına girmeme gibi hasletler nedeniyle kişi çoğu zaman kendini dindar sanıyor ama ne namaz var ne oruç ne tesettür.

işte bunların bu yaptıkları boşa gitmez ve iyi bir insan olabilmeleri hidayete erip dinin tamamını uygulayan bir mü'mn olmalarını sağlayabilecektir. bu anlamda onların mü'min değil müslüman görülmeleri gerekmektedir..

İman Etmek Üzerine

[quote author=Qom_u_aşk link=topic=18726.msg112978#msg112978 date=1292914348]
iman amel ilişkisini açıkmak üzere Peygamberimiz bir gün konu açılınca yere bir daire çiziyor ve içine iman yazıyor. sonra onun dışında daha geniş bir daire daha çiziyor ona da islam yazıyor. ve açıklıyor kişi mü'min olarak haram işlemez: zina etmez içk içmez.. haramı işlediği anda bu iman sıfatı kişiyi terk eder haram bittiği anda geri döner. kişi haram işlerken mü'min değildir. ancak bu kişi kafir de değildir küfrü gerektiren bir fiilde bulunmadığından dış daire olan islam dairesine çıkmış olur yani müslümandır mü'min değildir.

İmamlarımızdan gelen bir hadiste İmam bu durumu kabe örneğiyle açıklamaktadır. Kabenin hareminde diğer yerlerde olmayan bazı fiiler bile yasaktır haramdır. örneğin bir bitki koparmak gibi.. İşte kişi diğer yerlerde yani müslüman sınırları içinde haram amelleri yaptığında kalabilse de iman dairesinde kalamaz. Çünkü kabenin hareminde bulunmanın şartıları daha da dardır. Kabenin içi ise hareminden daha kutsaldır ve orada bulunmak daha faziletlidir ve amelleri daha dardır.. orada bulunmak çok daha dikkati gerektirir..

bedevilerin iman ettik demeleri imanı islamı bilmeden kaynaklanmakta. ben bunu islama gönlü sıcak ama bilmeyen ve uygulamayan insanlara benzetiyorum. örneğin dini seviyor hatta yaptığı zikirler ve dikkat ettiği insani ilişkilerdeki kul hakkına girmeme gibi hasletler nedeniyle kişi çoğu zaman kendini dindar sanıyor ama ne namaz var ne oruç ne tesettür.

işte bunların bu yaptıkları boşa gitmez ve iyi bir insan olabilmeleri hidayete erip dinin tamamını uygulayan bir mü'mn olmalarını sağlayabilecektir. bu anlamda onların mü'min değil müslüman görülmeleri gerekmektedir..
[/quote]

Allah razı olsun

Kıyamı unuttuk ya Rab! Namazı batıl eyledik.