Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

    Amerikan Sağlık Araştırmaları Ulusal Merkezi'nden David B. Larson ve ekibi tarafından derlenen araştırma sonuçlarına göre, Amerikalılar arasında dindar ve inançsız kişiler arasında yapılan karşılaştırmalar çok şaşırtıcı sonuçlar vermiştir. Örneğin dindarların, dini yönü zayıf olan veya hiç olmayan kişilere göre, kalp hastalıklarına %60 daha az yakalandıkları; intihar oranının %100 daha düşük olduğu; tansiyon bozukluğuna çok daha düşük oranlarda yakalandıkları; sigara içenler arasında bu oranın 7'ye 1 olduğu gibi sonuçlar ortaya çıkmıştır.68

    Tıp dünyasındaki önemli bilimsel kaynaklardan, Tıpta Uluslararası Psikiyatri dergisinin yayınladığı bir araştırmada ise, kendilerini inançsız olarak tanımlayan kimselerin hem hastalıklarla daha fazla uğraştıkları, hem de kısa bir ömür sürdükleri bildirilmektedir. Araştırmanın sonuçlarına göre inançsız kişilerin, mide-bağırsak hastalıklarına yakalanma ihtimalleri inançlı insanlara göre iki kat daha fazla, solunum hastalıklarından ölme oranlarının ise %66 daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.

    Seküler psikologlar genellikle buna benzer sonuçları "psikolojik etki" olarak açıklarlar. Bunun anlamı, inancın insanların moralini yükselttiği ve moralin de sağlığa katkı sağladığıdır. Bu açıklamanın haklı bir yönü olabilir, ancak konu incelendiğinde daha da dikkat çekici bir sonuç ortaya çıkmaktadır. Allah'a olan inanç, başka herhangi bir moral etkiden çok daha güçlüdür. Harvard Tıp Fakültesi'nden Dr. Herbert Benson'ın dini inanç ve bedensel sağlık arasındaki ilişkiyi inceleyen kapsamlı araştırmaları, bu konuda dikkat çekici sonuçlar vermiştir. Benson, inançsız bir kişi olmasına rağmen, Allah'a olan inancın ve ibadetlerin insan sağlığı üzerinde başka hiçbir şeyde görülmeyecek derecede olumlu bir etki meydana getirdiği sonucuna varmıştır. Benson, "diğer hiçbir inancın, Allah'a olan inanç gibi zihne huzur vermediği sonucuna" vardığını açıklamaktadır.69

    Peki neden iman ile insan ruhu ve bedeni arasında böyle özel bir ilişki vardır?… Seküler bir araştırmacı olan Benson'ın vardığı sonuç, kendi ifadesiyle, insan bedeninin ve zihninin "Allah'a iman etmeye göre ayarlı" olduğudur.70

    Tıp dünyasının yavaş yavaş fark etmeye başladığı bu gerçek, Kuran'da "Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur" (Rad Suresi, 28) ayetiyle haber verilen bir sırdır. Allah'a inanan, O'na dua eden, O'na güvenen insanların diğerlerinden hem ruhsal hem de fiziksel olarak daha sağlıklı olmalarının nedeni, yaratılışlarına uygun davranmalarıdır. İnsanın yaratılışına aykırı olan felsefe ve sistemler, insanlara hep acı, hüzün, sıkıntı ve bunalım getirmektedir.

    Modern tıp, yukarıda kısaca belirttiğimiz bulgular ışığında bu gerçeğin farkına varma yolundadır. Patrick Glynn'in ifadesiyle, "çağdaş tıp, tedavinin salt maddesel yöntemler dışında da boyutları olduğu gerçeğini kabul etme yolunda ilerlemektedir."71



    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    #2
    Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

    68. Patrick Glynn, God: The Evidence, The Reconciliation of Faith and Reason in a Postsecular World, Prima Publishing, California, 1997, ss. 80-81.
    69. Herbert Benson, Mark Stark, Timeless Healing, Simon & Schuster, New York, 1996, s. 203.
    70. Herbert Benson, Mark Stark, Timeless Healing, Simon & Schuster, New York, 1996, s. 193.
    71. Patrick Glynn, God: The Evidence, The Reconciliation of Faith and Reason in a Postsecular World, Prima Publishing, California, 1997, s. 94.


    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

    Yorum


      #3
      Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

      Kaynak belitmemişsin.Altında yazdığın kaynakları okumamışsın.Buda belli.

      Bu da senin esinlendiğin!!! kaynak olsa gerek.

      Buda Harvırtlı doktorun konuya ilişkin belgeseli Histori kanalda yayınlandı...

      Budizm - Tibetli Budist Rahipler - Meditasyon ve Bilim

      Bir çok kaynak tarafından ,tarafsızca incelenip doğrunlanmadığı sürece şüpheli bir takım tespitler olarak kabul edilebilir.

      Belgeseli izleyince ''Besmele çekmeden yemeğe başladığımda karnım doymuyor'' diyen bir arkadaşım aklımı geldi.Burdaki rahiplerde 5 derece sıcaklıkta üşümüyormuş.Buna konsantre olunduğunda başarılmayacak bir şey değil.Ruslar kışın soğuğunda buzları kırıp nehre giriyor.Sonuçta bu onların üşümediğini göstermez.Üşümesine rağmen hiç bir şey olmuyormuşcasına davranabilirler.

      Peki neden iman ile insan ruhu ve bedeni arasında böyle özel bir ilişki vardır?… Seküler bir araştırmacı olan Benson'ın vardığı sonuç, kendi ifadesiyle, insan bedeninin ve zihninin "Allah'a iman etmeye göre ayarlı" olduğudur.70
      Benzer bir iddia Tanrı geni adı altında sanırım bu forumda işlendi. ''Tanrı geni'' diye bir genin varlığını kabul edecek olursak şöyle tuhaf bir durum ortaya çıkar.İnsanlar gerçekte bir tanrı olmadığı halde bedenlerindeki ''Tanrı Geni'' yüzünden bir yaratıcının varlığına inanırlar.Buna neden olan gerçekte bir tanrının olması değil,İnsanlarda ki bu genin varlığıdır.Bu da milyarlarca insanın olmadığı halde neden bir yaratıcıya inandıklarını açıklayabilir.
      Tabi böyle bir gen varsa...

      Modern tıp, yukarıda kısaca belirttiğimiz bulgular ışığında bu gerçeğin farkına varma yolundadır. Patrick Glynn'in ifadesiyle, "çağdaş tıp, tedavinin salt maddesel yöntemler dışında da boyutları olduğu gerçeğini kabul etme yolunda ilerlemektedir."71
      Modern tıpta ''Psikoloji'' denen bölüm bunu inceliyor zaten.Bazı rahatsızlıklarda telkin yöntemleri etkili olabiliyor.Bu anlamda gerek din,gerekse diğer meditasyon yöntemleri psikolojik rahatsızlıklarda tedavi edici olabilir.Bu bilinnen bir şeydir.

      Yorum


        #4
        Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

        insanin üsüyüpte üsümüyormus gibi yapmasi ile, eksi bes derecede, üzerinde islak bir bezle, hareketsiz bir sekilde oturdugu halde üsümemesi ve üstelikte kendi vücut isisini artirarak islak bezi kurutmasi arasinda fark var degilmi?
        bakin düsüncelerin ulasabildigi boyuta, yalnizca kimyasal bir takim tepkimeler olarak gördügünüz düsüncelerin kendisinin icinde bulundugu beynin disinda, vücudun disinda da etkileri aynen böyle sabittir! bu durum bize maddenin ötesinde de bir takim cereyanlar oldugunu gösteren bir cok göstergeden yalnizca bir tanesidir.

        neden beden ile ruh arasinda böyle bir özel iliski vardir? bölümünü bos yere alintilamissiniz, zira yazdiginiz aciklama bununla alakali degil, evet bu forumda "Tanri geni" ile alakali bir konu acilmisti, fakat konunun adi "Tanri geni hikayesi"ydi! bu da inanmanin genlerle alakali bir durum olmadigini gösterir.

        yani insanin salt madde olmadigini kabul etmis bulunuyorsunuz dogrumu anladim?
        oysa sizin öncül psikologunuz Freud bütün psikolojik rahatsizliklari cinsellikle bagdastirir ve insani olabilecek en asagi kriterlerde degerlendirir.
        bununla birlikte uygulanan tek yöntem bu da degildir, birde hipnoz vardir, sizin hipnoza bakis acinizi da alabilirmiyim?

        not: bu yazida vurgulanan, insan psikolojisi üzerine Allah inancinda oldugu kadar, baska hic bir inancta bu kadar etkili olmadigidir.


        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

        Yorum


          #5
          Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

          insanin üsüyüpte üsümüyormus gibi yapmasi ile, eksi bes derecede,
          Okuman güzel.Geriye okuduğunu anlamak kalıyor.Sanırım zaman içinde oda olacak.Deneyde +(artı) 10-15 derecede denemeler yapılıyor.Daha sonrada bu ısı +(artı) 5 dereceye kadar düşürülüyor.Yani hep artı sıcaklıklarda yapılan bir deney.Okey...

          bu durum bize maddenin ötesinde de bir takim cereyanlar oldugunu gösteren bir cok göstergeden yalnizca bir tanesidir.
          Kızacaksın ama yine alakasız bir sonuca ulaşıyorsun.Artı derecelerde ne yaparsan üzerine ne sararsan sar bunlar zaten kuruyacaktır.Bu kaçınılmaz bir sonuç.O yüzden boş yere mucize arama bacım.

          yani insanin salt madde olmadigini kabul etmis bulunuyorsunuz dogrumu anladim?
          oysa sizin öncül psikologunuz Freud bütün psikolojik rahatsizliklari cinsellikle bagdastirir ve insani olabilecek en asagi kriterlerde degerlendirir.
          bununla birlikte uygulanan tek yöntem bu da degildir, birde hipnoz vardir, sizin hipnoza bakis acinizi da alabilirmiyim?
          Beni anlamamışsınız.Tam dediğiniz gibi değil.Psikoloji'nin çalışma alanı sizin anladığınız anlamda bedenimizin içerisinde bizden bağımsız bir varlığı olan ''RUH'' değildir.
          Psikoloji maddi dünyanın bir ürünü olan beyinin içerisinde bulunan,bilinçaltı ile ilgilenir.Sizin alemlerarası seyahatler yapan ''RUH'' tanımızla uyuşan bir durum değil yani.O halde insanın salt madde olduğunu söyleyebilirim.Bilinçaltı maddi değildir derseniz bunu kabul edebilirim.Ama şu maddeler unutulmamak koşulu ile...
          1-Bilinçaltı beyin dediğimiz organın bir fonksiyonudur.
          2-Beyin maddidir ve maddeden etkilenerek faliyet gösterir.
          3-Beynin ürünü olan bilinçaltı bizzat maddi dünyadan etkilenir.Beynin maddi dünya ile bir ilişkisi olmasaydı bilinç veya bilinçaltından bahsetmek mümkün olmazdı.
          4-Bilinç ve bilinçaltı olayların sizin tanımladığınız ve bedenden bağımsız ''RUH'' inancıyla uzaktan ve de yakından bir benzerliği dahi yoktur.

          Yorum


            #6
            Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

            isilar hakkinda yanlis anlamis olabilirim, özür!
            adamlarin havluyu kurutmalari nasil bir olay "üsümemis gibi yapmalarindan"mi kaynakli?

            ok, gecin bunlari, adamlar bu deneyi bos yere yapmadilar, bir seyleri görmek, göstermek icin yaptilar, bilhassa görmek icin ve gördüler, simdi sizin bir takim fikirler yürütmeniz, gösterilmis olan seyi degistirmeye yetmez.

            yani "pes" be yahu
            psikolojiyide tekellediniz sonucta, sizinle ayni düsünmeyen, hatta tam tersini düsünen, böyle inanan ve calismalarini bu görüs üzerine sürdüren bir yigin psikolog var, burada bari bagnazligi birakin.

            bilincaltinin beynin bir fonksiyonu oldugunu nereden cikardiniz? neye dayanarak söylediniz bunu

            bilincalti eger beynin bir fonksiyonu olsaydi, zaten "bilinc alti" olmazdi, algiladigimiz fakat algiladigimizin bilincinde olarak degerlendirmedigimiz seyler bilincaltini olusturur, bunun icin eriskin veya cocuk olmak gibi bir ayrim yoktur...beynimiz her ne kadar gelismis, gelistirilmis, egitilmis olursa olsun, bilincaltimizin bizi yönlendirmesi, bilincimizdekinden cok daha yüksek bir orandir, bu nedenle bilincli hareket eden beyin ile bu bilincimizin disinda duran olguyu beynimizle aciklayamazsiniz

            yine bilincaltimiz yalnizca "dolu bardak bos bardak" lardan etkilenmez, hissiyatlarda buna dahildir, olay sizin iki cümle ile anlatma gayretinizden cok daha karmasadir.

            ve yine, beyni bilincli olarak sartlandirabilirsiniz, fakat bilincaltiniz icin ayni seyi yapmaniz cok daha karmasa bir calisma sonrasinda (her zaman da degil) dilenildigi gibi sartlandirilabilinir

            bilincalti beynin bir fonksiyonu olmadigi icin ya zaten psikolojik vakalarda alisilagelmis tedavi yöntemlerine cevap vermez!


            Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

            Yorum


              #7
              Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

              bilincaltinin beynin bir fonksiyonu oldugunu nereden cikardiniz? neye dayanarak söylediniz bunu
              Gözünüzü ,burnunuzu ya da kulağınızı aldığımızda bilinçaltına bir şey olmaz.Ama bu organlara dokunmadan sadece beyninizi aldığımızda bilinç diye bir şey kalmaz.Çok basit.
              Beynimizin üstünde yerleşik olan ve sadece insan beynine özgü olan “korteks” adı verilen parça, bilincin beyinde konuşlandığı yerdir ve üst beyin olarak adlandırılmaktadır. Görüntüleme teknikleri, bilincin devrede olduğu her türlü etkinlikte bu bölgenin aktif olduğunu ortaya koymaktadır. Bilinçaltı ise “subkorteks” olarak adlandırdığımız alt beyin bölgesinde konuşlanmıştır ve bu bölgenin işleyişi üst beyinle koordineli olmakla beraber bağımsızdır.

              Yorum


                #8
                Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

                beynin yapisini ve islevlerini bizde biliyoruz haci
                bütün organlarin sesini duyurabilmesi icin beyne ihtiyaci oldugunuda biliyoruz
                bilincalti dedigimizin hangi bölgeden seslendigi degil, kendisinin kortekste bizzat bulundugunu nereden cikardiniz?

                ögrendiklerim ve ögrenmekte olduklarim ne yazik ki almanca ve bunlari cevirip uygun bir sekilde size aktarmam cok fazla zaman ister benden, bu zamani bulmak benim icin cok zor.
                ancak su kadarini biliniz, ögrenimde oldugum okul, devlet tarafindan kabul görmüs, onaylanmis, kaliteli bir özel okuldur, ve burada ögrendiklerimize dayanarak söylüyorum ki, bilincalti sizin Freudunuzun söylediginden biraz daha farkli bir olay, hatta cok daha farkli bir olay!

                umarim bunuda bize diretmeye calismazsiniz


                Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                Yorum


                  #9
                  Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

                  ögrendiklerim ve ögrenmekte olduklarim ne yazik ki almanca ve bunlari cevirip uygun bir sekilde size aktarmam cok fazla zaman ister benden, bu zamani bulmak benim icin cok zor.
                  ancak su kadarini biliniz, ögrenimde oldugum okul, devlet tarafindan kabul görmüs, onaylanmis, kaliteli bir özel okuldur, ve burada ögrendiklerimize dayanarak söylüyorum ki, bilincalti sizin Freudunuzun söylediginden biraz daha farkli bir olay, hatta cok daha farkli bir olay!

                  umarim bunuda bize diretmeye calismazsiniz
                  Size hayırlı okumalar.
                  ve sorular...
                  1- izninizle hangi konuda öğrenim gördüğünüzü öğrenebilir miyim?(uzmanlık alanınız nedir.)
                  2-Freud ruh bilimin zirvelerinden biridir.Henüz aşılabildiğini de pek göremedik.Kuşkusuz onunda eksikleri hataları olabilir.Ama sonuçta benim yukarıda bilinç ile ilgili olarak söylediğim şeylerin nesi yanlış onuda belirtmeniz gerekir.
                  3-Okulunuzda bilinç altı hakkında okuduğunuz şeylerin freud'dan farklı olduğunu belirtmişsiniz.Konumuzla ilgili olan kısımları irdelerseniz(Ruh maddi mi- yoksa başka bir şey mi gibi) cevaplamaya çalışırım.Freud'un varsa bi hatası onuda sergilemeniz için bir fırsat doğmuş olur.
                  Kolay gelsin.

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

                    1- egitim alanim biraz genisce bir yelpazede ve henüz ögrencilik devam ediyor, bu yelpazede olanlarin bir kismi henüz türkiyede duyulmadi bile (malesef)
                    2-bir yandan islamin en yüksek degerlerinden hz.Muhammed'e olmadik yakistirmalar yaparsiniz, diger yandan Freudun psikanalizin temellerini kurmasindaki carpik etkenleri görmezden gelirsiniz...freud bugün yalnizca belli bir kesimin kabul ettigi bir kisiliktir, icinde minik bir kac dogru oldugu icin koca bir yanlisi, bütün dünyanin kabul etmesini bekleyemezsiniz...
                    3-konu "kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi" gibi bir nezih bir cizgideyken ne diye durup dururken "freudun sapkin düsünceleri"ndeki necislige kaydirilsin!?
                    ruhun maddimi yoksa baska bir seymi oldugu hakkinda irdeleme yapmaya gelince, bu konuda yeterli olmadiginiz gibi, muhatabimizda olamazsiniz, zira siz manayi külliyen reddediyorsunuz!


                    Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

                      1- egitim alanim biraz genisce bir yelpazede ve henüz ögrencilik devam ediyor, bu yelpazede olanlarin bir kismi henüz türkiyede duyulmadi bile (malesef)
                      İlginç bir mevzu.Alakama mucip oluyor bu gizemli eğitim alanı.Biraz bahsetmeniz mümkün mü?En azından konuyu okuyan arkadaşlarda ülkemizde bilinmeyen bu Bilim alanı hakkında malumat sahibi olmuş olurlar benim gibi.En azından sınırlı aklımızla sizi anlamaya çalışan biz fanilere alakanızı esirgememeniz dileğiyle efenim.

                      2-bir yandan islamin en yüksek degerlerinden hz.Muhammed'e olmadik yakistirmalar yaparsiniz, diger yandan Freudun psikanalizin temellerini kurmasindaki carpik etkenleri görmezden gelirsiniz...freud bugün yalnizca belli bir kesimin kabul ettigi bir kisiliktir, icinde minik bir kac dogru oldugu icin koca bir yanlisi, bütün dünyanin kabul etmesini bekleyemezsiniz...
                      Hz.Muhammed'i en acımasız eleştiriye tabi tutarım.Çünkü o seçilmiş bir kişilik,her konuda örnek olmak zorunda.Onun hiç bir konudaki yanlışı,zaafı hoş görülemez.Öte yandan Tanrının lütfuna mazhar olamamış zavallı fani Freud'un peygamberlik gibi bir iddiası yok.Zaafları var her beşer gibi.Yazımda bunuda belirttim.O yüzden hatalarından dolayı bir nebze de olsa mazur görülebilir belkide.Bir kaç doğru için koca yanlışı kabul etmem diyorsun ama kaca yanlışlar hakkında daha bir tek kelimeni okumuş değülüm.Engin bilginizden istifade etmek isteyen ben gibi naçizane bir faniden umarım bu bilgilerinizi esirgemezsiniz.

                      3-konu "kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi" gibi bir nezih bir cizgideyken ne diye durup dururken "freudun sapkin düsünceleri"ndeki necislige kaydirilsin!?
                      ruhun maddimi yoksa baska bir seymi oldugu hakkinda irdeleme yapmaya gelince, bu konuda yeterli olmadiginiz gibi, muhatabimizda olamazsiniz, zira siz manayi külliyen reddediyorsunuz!
                      Benim neyi kabul edip,neyi kabul etmediğimin ne önemi olabilir ki...
                      Siz mana dediğiniz şey hakkında varsa elinizde olanı ortaya koyun.Ben bu güne kadar bu konuda tek bir kanıt görmüş değilim.Bir takım hayali kavramlar,hiç bir deneyde ortaya konamayan düşünceler,vesselam ortada bir iddia var,ama bu iddia sahipleri daha tek bir kanır sunabilmiş değiller.Sonrada beni kabul etmemekle suçluyorsun.
                      Bir kanıt ortaya koydunmu ki,beni suçluyorsun.Siz iddia edeceksiniz , bende koşulsuz kabul edeceğim öyle mi?
                      Ne güzel iş.Birde son kısımdan belli belirsiz anladığım kadarıyle aldığınız eğitim sanki bu ''MANA'' dediğiniz konuya ilişkinmiş gibi geliyor bana.Tabi gerçeği siz söylemeden bilemem.

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: kalplerin Allahin zikri ile mutmain olmasi

                        gizemli olsaydi cia falan olurduk herhalde
                        gizemli degil ancak kapsam biraz fazla, ancak isin bu kismi sizi neden bu kadar ilgilendiriyor anlayamadim!? ben sizin özel yasaminizda ne oldugunuzla ilgileniyormuyum? konuyu okuyan arkadaslarin bir cogu kimligim hakkinda bir takim bilgilere sahipler onlari dert etmeyin siz. aklinizin sinirli oldugunu itiraf etmeniz güzel gelisme

                        Hz.Muhammedin secilmis kisilik oldugunu kabul ediyormusunuz? etmiyorsaniz zaten siz sözkonusu "hatalar"dan dolayi dinden vazgecmissiniz, eee gerisinden size ne? üstelik bu zaaflar ayiplar dediginiz seyler ne yazikki karükatürlere malzeme olacak nitelikte sünni kaynaklarda yer almaktadir. su ayrimi anlayin artik.

                        freuda gelince, oda belli bir kesim tarafindan belli konularda secilmis ve yanlislarinin artcilari olmustur. bu nedenle bu tip insanlarin hatalari azinsanamaz. o kac yanlislar dediginiz seyler hakkinda bende size diyorum ki; "ben" kendi arastirmalarimla kanaat getirdim, bu bana yeter, zaten din de budur, "siz" kendi adiniza yetinmedi ve kanaat getirmediyseniz buda yalniza sizin meseleniz, sizin gibi düsünmeyenleri yargilama hakkiniz yok.

                        düsük cümlelerle isin icinde cikmayi fena halde aliskanlik haline getirmissiniz, bilim ve ötesindeki bütün konulari inceleyip, kabul edilmezligi hakkinda tezlermi sundunuz ki "hayali" deyip geciyorsunuz?

                        "yeni ateizm" konusunuda okuyun dilerseniz, hic bir kanit olmaksizin bu meselenin yalnizca felsefesi dahi saglikli düsünce sahibi her insan icin yeterli olur, en azindan yeni ufuklar acar!


                        Biliyorsan buyur konus...konusta feyiz alsinlar...bilmiyorsan tut dilini seni bir adam saysinlar

                        Yorum

                        YUKARI ÇIK
                        Çalışıyor...
                        X