Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

    [ltr]İslam İnkılabı Rehberi Rahmetli İmam Humeyni'nin ve Şehitlerin Mezarı Başında Fatiha Okudu(2014/02/01)[/ltr]
    [hr]
    □Foto




    "Şafakta On Gün"ün İlk Gününde İslam İnkılabı Rehberi:

    İmam Humeyni'nin ve Şehitlerin Mezarı Başında Fatiha Okudu



    İslam İnkılabı'nın yıl dönümü ve rahmetli İmam Humeyni'nin vatana geri dönüşünün kutlandığı Eyyamullah günlerinden "Şafakta On Gün"ün birinci günüde İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün sabah rahmetli İmam Humeyni'nin mezarı başında fatiha okuyarak, İran İslam Cumhuriyetinin kurucusunun anısını bir kez daha andı.

    İslam İnkılabı rehberi ayrıca daha sonra Şehid Ayetullah Behişti ve 72 arkadaşının yattığı "7 Tir" şehidleriyle Behişti Zehra'da yatan öteki şehidlerin mezarlarını ziyaret ederek onlar için fatiha okudu ve Allah'tan onlara af ve üstün dereceler temenni etti.


    Yorum


      Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

      Leader.ir NewsLetter(member@leader.ir)
      Kime: ***










      Caution: If You can not read the text, please change the encoding of page to utf-8.
      [ltr]İran Ordusu Hava Kuvvetleri Komutanları ve Pesonelinin İslam İnkılabı Rehberi Tarafından Kabulü(2014/02/08)[/ltr]
      [hr]


      □Foto





      Hava Kuvvetleri Personelini Kabulünde İslam İnkılâbı Rehberi:

      "İnkılabı'ın ilke ve değerlerine dayanmak bağımsızlığın korunmasının gereğidir"



      İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün sabah (8 Şubat 2014 Cumartesi) İran İslam Cumhuriyeti Ordusu Hava Kuvvetleri Personelinden bir grubu kabulünde yaptığı konuşmada, müdahaleci ve sultacı güçlere karşı koyma ve bağımsızlık meselesinin İslam İnkılabının temel direklerinden biri olduğunu açıklayarak, "Amerikalı yetkililerin edepsiz açıklamaları herkes için ibret kaynağıdır. İran halkı son görüşmeleri ve Amerikalıların açıklamalarını dikkatlice takip etmelidir" dedi.

      Bağımsızlığın temini ve korunmasının, İslam İnkılabı ilke ve değerleri konusunda ayrıca rahmetli imam Humeyni'nin temel ilkeleri bu cümleden Amerika konusunda sarih, şeffaf ve açık bir şekilde tavır takınmayı gerektirdiğini belirten İslam İnkılabı Rehberi, konuşmasının devamında, "İslam nizamının iç iktidarı, kalıcı oluşu ve sağlamlığının sırrı, nizamın halkın iman, sevgi, muhabbet ve iradesine dayalı oluşudur. İran halkı bu yılki 22 Behmen (11 Şubat) yürüyüşünde, İnkılap şiarlarını daha kuvvetli bir şekilde haykıracak ve kendi milli iktidar ve direnişini bir kez daha tüm dünya halklarına gösterecektir" dedi.

      İslam İnkılâbı zaferi öncesi 8 Şubat 1979 tarihinde ordu hava kuvvetleri komutan ve görevlilerinin rahmetli İmam Humeyni'ye tarihi biatleri yıl dönümünde gerçekleşen bu görüşmede İslam İnkılabı ordusu başkumandanı Ayetullah Hamanei, bu olayı çok boyutlu ve bereketli bir olay olarak niteleyerek, 8 Şubat olayının çok önemli bir yönünün, ilk önce hava kuvvetleri ve ardından ordu içerisinde bağımsızlık duygusunun ihya edilmesi olduğunu, çünkü bu olayın ordunun kendi iç potansiyeline dayanması ve kendine olan güvenini kazanmasına gerekli alt yapıyı hazırladığını söyledi.

      Bağımsızlık kavramını da açıklayan İslam İnkılabı rehberi Ayetullah Hamanei, artık direkt olarak ülkelere girmek yerine ülkelerdeki kendi piyonlarını devreye sokmak suretiyle tahakkuk bulan modern sömürü tarzına temasla, "modern sömürüye karşı koymak için egemen diktatörlük ve despot'la mücadelenin yanı sıra var güçle dış sultacı güçlere ve diktatörün hamilerine de karşı koymak gerekir. Çünkü "müstekbirle uzlaşılırken diktatöre karşı mücadele etmek" sonuç vermez" ifadelerini kullandı.

      Bu konuyla ilgili olarak bölgedeki bazı devrim ve inkılapların sonuçlarını da hatırlatan Ayetullah'ıl Uzma Hamanei, diktatörün arkasındaki asıl müdahaleci gücü tanıyıp da o sultacı güçle uzlaşmak yerine mücadele eden bir inkılabın zafere ereceğini belirtti ve "bu doğrultuda, Amerika'nın Tahrandaki eski elçiliği, İnkılapçı öğrenciler tarafından ele geçirildikten sonra rahmetli İmam Humeyni onu birinci inkılaptan daha büyük bir inkılap olarak isimlendirdi. Zira bu hareket, İran halkının tağut nizamının devrilmesinden sonra, sulta kaynağı ve sorunun ikinci katını çok iyi bildiğini ve ona karşı mücadele vermekte kararlı olduğunu gösterdi" dedi.

      Müdahaleci güce karşı bu tanım ve mücadelenin İstiklal ve bağımsızlığın gerçek manası olduğunu belirten İslam İnkılabı rehberi ve baş kumandan Ayetullah Hamanei, yabancı müdahaleci güçlerin, her ülkenin bağımsızlık duygusundan dehşete kapıldıklarını, bunun için de muhtelif metotlar uygulayarak halkların ve ülkelerin yetkilileri arasındaki bağımsızlık duygularını zayıflatmaya çalıştıklarını söyledi.

      "Bağımsızlığın kalkınmayla çelişki içinde oluşu" düşüncesinin halklara aşılanmasının bu metotlardan biri olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, sultacı güçler ve onların iç piyonlarının kontrolündeki propaganda organlarının, ulusal kimlik ve çıkarların ön plana çıkarılmasının kalkınma ve gelişmeyle bağdaşmadığı, nitekim bir ülkenin gelişmek istemesi durumunda bağımsızlık arzusundan da vazgeçilmesi gerektiği düşüncesini telkin etmeye çalıştıklarını söyledi.

      Ayetullah Hamanei, bağımsızlığın temin edilmesi ve korunmasının, İslam İnkılâbı ilkeleri ve değerlerine sarih ve açık bir şekilde dayanılmasını da gerektirdiğini ve bu konuda rahmetli İmam Humeyni'nin açık dille kendi konumunu beyan ettiğini hatırlatarak, "Rahmetli İmam Humeyni, despot ve saltanat tağuti yönetim konusunda kendi tavır ve görüşünü en ufak bir mülahaza göstermeksizin, açık ve şeffaf bir şekilde beyan etmişlerdir, Rahmetli İmam Humeyni, İslam'a ve İslami değerlere dayalı bir nizamın kurulması zaruretini açık bir şekilde ilan etmiştir. Rahmetli İmam Humeyni, dünyaya egemen korkunç siyonist şebekeler, ayrıca yapay ve işgalci, gasıp siyonist İsrail rejimi karşısında kendi tavrını en ufak bir mülahaza göstermeksizin gündeme getirmiştir" dedi.

      Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında şöyle dediler: "Tüm bu hususlar, İslam İnkılabının temel ve ilkeleridir ve 35 yıl aradan sonra bu temel ve ilkeler halen değişmemiş ve İslam nizamı bu ilkelerde ısrar ederek ve bu istikamette hareketini sürdürerek muhtelif alanlarda şaşkınlık yaratıcı derecede ilerleme ve gelişmeler elde etmiş ve bir bölgesel güce, etkili bir uluslar arası devlete dönüşmüştür. İran halkının İslam İnkılabı ilke ve esasları üzerindeki açık ve sağlam direnişi, son yıllarda müdahaleci güçlerin kontrolündeki medya organları tarafından yayılmaya çalışılan İranofobia, (İran korkusu) siyasetlerine rağmen, artık dünya halkları ve hatta elitlerinin İran halkını yiğit, sadakatli, akıllı, dirençli ve sabırlı bir halk olarak kabul etmelerine yol açmıştır. Bugün İran halkının mahbubiyet ve haysiyetinden hiçbir şey azalmadığı gibi hatta daha da artmıştır. Fakat buna karşılık halkların Amerika'ya karşı nefretleri ise daha da artmıştır."

      Taktikler ve çalışma metotlarının değiştirilebileceğini, ancak "ilke ve temellerin" güçlü bir şekilde devam etmesi gerektiğini hatırlatan İslam İnkılâbı rehberi bu hengâmede İslam İnkılâbı dostları ve düşmanlarının tanımının da önemli olduğunu bildirerek, İnkılâp düşmanlarının, dünyada birkaç fasit ve haysiyetsiz güçten ibaret olduğunu ancak İslam İnkılâbı dostlarının, İnkılâbın sloganları ve direniş mesajını İran halkının mazlumiyeti ile birlikte idrak eden tüm halklardan ibaret olduğunu bildirdi.

      "İslam nizamının istihkâm ve kudretinin sırrı"nı halkın İslam nizamına olan desteği ve bu desteğin kesintisiz olarak devam etmesine bağlayan İslam İnkılâbı Rehberi, "Amerikalı yetkililer, İran makamları ile görüşmelerinde, İran nizamının değiştirilmesi gibi bir amaçlarının olmadığını belirtiyorlar, oysa yalan söylüyorlar, zira onların eğer böyle bir şeye kudretleri olsaydı bir an dahi zaman kaybetmezlerdi. Amerika'nın İslam nizamını değiştirmeye gücünün olmadığı konusunda bir diğer delil, bu nizamın, halkın iman, muhabbet ve iradesine dayalı olmasıdır" dedi.

      İslam İnkılabı rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, İnkılabın zaferinden onlarca yıl geçmesine rağmen "halkın sahnedeki varlığı", "İslam İnkılabını", "şiar ve değerlerini" desteklemesinin dünyada eşsiz olduğunu belirterek, İslam inkılabının zafer yıl dönümü 11 Şubat'ta (22 Behmen) tüm dünyanın bir kez daha İran halkının tüm şehirlerde muktedir bir şekilde sahneye gelmesine ve kendi ulusal iktidar ve gücünü tüm dünya halklarına sergilemesine tanık olacağını belirtti.

      11 Şubat yürüyüşü veya muhtelif seçimlerde İran halkının sahnedeki görkemli varlığının "Milli İktidar'ın Tecellisi"nden biri olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, Amerikalı yetkililerin tutum ve açıklamalarına temasla şöyle dedi: "Bu açıklamalar halkımız için ibret kaynağıdır. İran halkı, son görüşmeleri ve Amerikalıların edepsiz açıklamalarını dikkatlice takib etmeli ve düşmanı iyi tanımalıdırlar".

      Bazılarının Amerikan düşmanlığı konusunda halkın görüşünü değiştirme yolundaki çalışmalarına da değinen Ayetullah Hamanei, "Bu açıklamalarda düşman'ın ikiyüzlülük ve düşmanlığını görünüz. Amerikalılar, yetkililerimizle yaptıkları özel oturumlarda başka bir tarzda konuşuyor ve bu oturumların dışında daha farklı bir şekilde konuşuyorlar. Halkın bu hususta dikkatten uzak tutmaması gereken düşman'ın çirkef ve ikiyüzlülüğüdür. Bu tutum ve açıklamalar, "Yerli iktidar ve kudretin korunması" yönünde ülke yetkililerine olan tavsiyelerin haklılığını gösteriyor ve artık ekonomik yetkililerimiz de sorunların üstesinden gelmenin tek çaresinin iç yapılanmanın takviye edilmesi olduğu sonucuna varmış bulunuyorlar. Ülkenin ekonomik sorunlarının tek çözüm yolu, dış kaynaklara bağlı kalmak veya yaptırımların kaldırılması değil de sayısız yerli kapasitenin dikkate alınmasıdır. Düşman'a göz dikmek ve düşmandan beklenti içinde olmak doğru değil."

      Amerikalı yetkililerden bazılarının İran halkına yönelik dostluk içeren açıklamalarına da değinen Ayetullah Hamanei, onların bu konuda da yalan söylediklerini, bir taraftan İran halkına karşı dost oldukları açıklaması yaparken, diğer yandan İran halkını tehdit etmekte olduklarını ve İran İslam Cumhuriyetinin de kendi savunma gücünü azaltmasını beklediklerini, bunun tam anlamıyla gülünç olduğunu belirttiler.

      İran halkı ve yetkililerinin, özellikle silahlı kuvvetlerinin Allah'ın yardımları sayesinde her geçen gün kendi savunma gücünü daha da artıracaklarını hatırlatan İslam İnkılabı rehberi, yerli güce dayanmanın ülkeyi kurtaracağını, muhtelif ekonomik, siyasi, sosyal ve kültürel sorunların üstesinden gelebileceğini belirtti.

      Ayetullah Hamanei bu konuyla ilgili olarak halka ve yetkililere birkaç da tavsiyede bulundu.

      Bu tavsiyelerden birincisi: Tüm halk kitleleri, yetkilileri ve elitleri arasında birlik, bütünlük ve dayanışmanın korunması ve tali meselelerin temel meseleleri gölgede bırakmasının engellenmesiydi.

      Ayetullah Hamanei bu konuda şöyle dediler: Bugün İran halkının hareket metni, muhalif ve düşman fırtınalar karşısında dâhili kudret ve direnişin oluşturulmasıdır ki Allah Taala'nın lütfü sayesinde son 35 yıl boyunca olduğu gibi İran halkı bu fırtınaları da etkisiz hale getirecektir. Halk ile yetkililer arasındaki vahdet ve dayanışmayı, yetkililerin ve ülke yöneticilerinin halka güvenmeleri ve bil mukabil halkın da yetkililere güvenmeleri sayesinde daha da artırmak gerekir.

      Hükümetin, iktidara gelmesinden henüz birkaç ay geçmediğini ve yetkililere gerekli fırsat verilmesi gerektiğini ve tenkit edenlerin hükümet karşısında daha sabırlı davranmaları gerektiğini belirten Ayetullah Hamanei, hükümetin de tenkit edenler karşısında sabırlı olması gerektiğini belirterek, her kesin birbirlerine karşı saygılı olması gerektiğini söyledi.

      Düşman'ın ülke içindeki bir takım uzantı ve piyonlarına da temas eden İslam İnkılâbı rehberi, bu gibi uzantı ve piyonlara ülkenin hareketini engelleme ve aksama meydana getirme konusunda fırsat verilmemesi gerektiğini söyledi.

      Ayetullah Hamanei konuşmasının sonunda İran halkının gerek nükleer konuda olsun ve gerekse başka konularda düşman'a karşı muzaffer olacağına emin olması gerektiğini söyledi.

      İslam İnkılabı Rehberinin konuşmasından önce kısa bir konuşma yapan İran İslam cumhuriyeti Ordusu hava Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Hasan Şahsefi, Ehli Beyt İmamlarından 11. İmam Hz. Hasan Askeri as.ın mübarek veladet yıl dönümü ayrıca 8 Şubat İmam Humeyni ile biat yıl dönümü dolayısıyla tebriklerini bildirerek, hava kuvvetlerinin ülkenin savunma alanında elde ettiği başarıları hakkında açıklamada bulundu ve bugün dünyanın hiçbir noktasında düşman'ın İran halkının askerlerinin kudretinden uzak olmadığını bildirdi.

      Yorum


        Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

        [ltr]İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei'nin Öğrenci Kuruluşlarına Mesajı(2014/02/12)[/ltr]
        [hr]
        □Foto




        İslam İnkılabı Rehberinden İnkılapçı Öğrenci Kuruluşlarına Mesaj:

        Siber savaş alanı ”Ammarvari basiret” ve “Malik Eştervari Direniş” ister



        İnkılapçı öğrenci kuruluşlarına bir mesaj gönderen İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah’ıl Uzma Seyyid Ali Hamanei, Siber savaş alanı ”Ammarvari basiret” ve “Malik Eştervari Direniş” talep ettiğini bildirerek, siber savaşın genç subaylarına hitaben, “sulta düzeni ile karşılaşmak için kendi tüm kapasitenizi kullanınız ve bu uğurda Allah Taala’nın vaadine güveniniz” ifadesini kullandı.

        Bugün sabah “Bağımsız Öğrenciler İslami Encümenleri” genel toplantısında İslam İnkılabı Rehberi’nin üniversitelerdeki temsilcilik kurumları başkanı Huccetul İslam Muhammediyan tarafından okunan Ayetullah Hamanei’nin mesajı şöyledir:

        Selamımı inkılapçı evlatlarıma iletiniz ve İnkılab ve rahmetli İmam Humeyni’nin ülkü ve hedeflerinin korunması ve ilerletilmesinde göstermiş oldukları cihatvari gayret ve çabalarından dolayı teşekkür ve takdirimi iletiniz. Onlara birkaç tavsiyemi hatırlatınız:

        1- İlim tahsilinin yanı sıra, nefsin tezhibi, arınması, Allah ile ünsiyet içinde olmak, Kur’anı Kerim ve Ehli Beyt as. Maarifi ile daha fazla aşina olmak için gençlik fırsatından yararlanmalısınız.

        2 – Sizler siber savaşın genç subaylarısınız ve Siber savaş alanı ”Ammarvari basiret” ve “Malik Eştervari Direniş” ister, tüm varlığınız ile kendinizi bu alan için hazırlayınız.

        3 – Sulta düzenini tüm boyutları ve katmanları ile birlikte tanıyınız, onun gerçek hedef ve stratejilerini, araştırın ve gözden geçirin. Ona karşı koymak için kendi tüm kapasitenizi kullanınız ve bu uğurda Allah Taala’nın vaadine güveniniz.

        4- Teşkilat mabet olabilir ama sakın mabuda çevirmeyiniz. Kendi akidevi ve manevi ilke ve değerlerinizi teşkilat yapısı altında koruyun ve üyeler arasında samimiyet ve yürek ortaklığını vurgulayınız.

        5 –Siz gençlerin karşısında aydın ufuklar var. Bu ülke ve inkılap sizin güçlü elinizle umut bahşedici bir gelecek vaat edecektir. Kendi gayretlerinizi artırın, ilerleme ve yüce zirvelere ulaşmak için birbirinizle yarışın.


        Yorum


          Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

          Doğu Azerbaycan Halkından Kalabalık Bir Gruba Hitaben Konuşan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei:

          "İran Halkı Direnmektedir; Amerikanın Zorbalığı Karşısında Teslim Olmayacak"


          İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün (Pazartesi) sabah Tebriz ve Doğu Azerbaycan'ın öteki şehirleri halkından binlercesini kabulünde yaptığı konuşmada, İslam İnkılabının 35 yıllık bayramı ve 11 Şubat yürüyüşlerine görkemli bir şekilde katıldığı için yüce İran halkına teşekkür ederek, "direniş" ve "Vahdet'in bu yıl ki yürüyüşlerin iki önemli mesajı olduğunu bildirerek, "İran halkı 11 Şubat yürüyüşünde, Amerikalı yetkililerinin çoğulcu talepleri, edepsizlikleri ve hakaretlerinin cevabında daha kalabalık ve görkemli bir varlık sergilemiş ve kesinlikle Amerika'nın zorbalıkları ve haraç talepleri karşısında teslim olmayacağını ilan etmiştir.

          Tebriz halkının 18 Şubat 1978 tarihindeki kıyamı yıl dönümü eşiğinde gerçekleşen bu kabulde İslam İnkılabı rehberi, İran halkının bu yıl ki 11 Şubat İslam İnkılabı yıl dönümü yürüyüşlerine katılmasından dolayı takdir ve teşekkürlerini bildirdi.

          Ayetullah Hamanei bu konuşmada şöyle dediler: "Dil, yüce İran halkını takdir ve teşekkür konusunda yetersizdir. Ama ilk önce kalplerin muhavvili, niyetlerin ve iradelerin değiştiricisi Allah'u Taala cc. Karşısında şükür secdesi yerine getiriyor ve ikinci etapta tüm ülke genelinde İran halkı fertlerinden, 11 Şubat'ta tüm dünyaya İslam İnkılâbından dinamik, canlı, muhteşem ve üstün bir tablo sergiledikleri için içtenlikle teşekkür ederim.

          İslam İnkılabı rehberi daha sonra Tebriz halkının 18 Şubat kıyamına temasla, bu hadisenin bir çok ibret ve dersi ihtiva ettiğini, 18 şubat Tebriz halkı kıyamının ilk dersinin, Tebriz ve genelde Azerbaycan halkının üstün özellik ve hasletlerini sergilediğini hatırlatarak, “Derin dini iman, dini gayret, yiğitlik, vakitşinaslık, zamanında teşebbüs, hedefler uğrunda yeni girişimlerde bulunmak Tebriz ve Azerbaycan halkının güzide özelliklerindendir ki 18 Şubat kıyamı tüm bunları gözler önüne serdi” ifadesini kullandı.

          Tebriz 18 şubat kıyamının ikinci öğretisinin ülkenin muhtelif kavimleri ve etnik grupları arasındaki yakın ilişki ve bağın gösterilmesi olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, muhtelif İranlı etnik grupların, İslami İran’ın egemenliği sebebiyle İslam’ın bayrağı ve güzel İran’ın adı altında yer aldıklarını ve bunun ise İran halkının düşmanlarının, bu hususa odaklandıklarını ve İran halkını karşı karşıya getirmeyi amaçladıklarını belirtti.

          Tüm halkı ve yetkilileri bu hususta uyanık olmaya davet eden İslam inkılabı Rehberi, 18 Şubat Tebriz kıyamının birlik, dayanışma, gönüldaşlık mesajının unutulmaması gerektiğini söyledi.

          Tebriz halkı kıyamının “Halk’ın iradesi mucizesi” olduğunu bildiren ve bu kıyamın, hiçbir engel ve gücün bir halkın sarsılmaz iradesi karşısında duramayacağını gösterdiğini hatırlatan Ayetullah Hamanei, konuşmasının devamında İran halkının İslam İnkılabının 35. Zafer yıl dönümü 11 Şubat yürüyüşlerine geniş katılımının dakik ve geniş hesaplanması ve hakkında raporlar hazırlanması gerektiğini bildirerek, “hazırlanan dakik rapor ve hesaplamalar uyarınca bu yılki yürüyüşe katılan halk kitlesinin geçen yıla oranla daha yoğun olduğu anlaşılmıştır. Bu gerçek ise şunu göstermektedir ki İslam İnkılabı zafer yıl dönümü törenleri İslam inkılabının kendisi gibi eşsiz bir olaydır. Yabancı medyanın gerçek dışı propagandalarına rağmen onların düşünce ve plan odaları İran halkının bu iman, gaye ve varlığının mesajını kavramış bulunmaktadırlar. 11 Şubat yürüyüşlerinde halkın attığı sloganlar, “Direniş ve Vahdet” gibi iki temel sloganı içermekteydi” dedi.

          Ülküler üzerinde direniş ve mukavemetin içerdiği mesajın ayrıntılarını da açıklayan İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında şöyle dedi: “İslam inkılabı, “İcabi” ve “selbi” ülküleri kendinde barındırıyor. İcabi ülküler, İslami talimlere amel, sosyal adaletin tahakkuk, sahnelerde ve muhtelif olaylarda halkın varlığı, bağımsız ekonomi, asil İrani-İslami bağımsız kültür, mazluma sığınma verme ve zalime karşı koyma, ülkenin kalkınması, bilimsel seçkinlik, ahlak ve maneviyatta ön ayak olmaktır.”

          Ayetullah Hamanei, Amerika’nın varlığında tecelli eden sulta düzeninin zorbalık ve haraç talepleri karşısında teslim olmamanın İslam İnkılabının Salbi hedefleri olduğunu hatırlatarak, İran halkının bu yıl ki 11 Şubat yürüyüşlerinde Amerika’nın zorbalık ve haraç talepleri karşısında teslim olmayacaklarını ilan ettiklerini söyledi.

          Halk nezdinde Amerika’yla ilgili gerçekçi olmayan bir görüntü ve simanın tanıtılmak istenmesini eleştiren İslam İnkılabı Rehberi, “Bazıları Amerikanın yüzünü makyajlayarak çirkinlikleri, şiddeti ve dehşet çıkarıcı özellikleri bu yüzden silmeye çalışmakta, Amerikan hükümetini İran halkına ilgi duyan, insan sever bir halk olarak tanıtmaya çalışmaktadırlar. Fakat bu kişilerin çabaları sonuç vermeyecek” dedi.

          Amerika’nın İran’la ilgili en az 80 yıllık karanlık ve silah geçmişini hatırlatan Ayetullah Hamanei, “Kanlı savaşların çıkarılması, masum insanların katliam edilmesi, dünyanın muhtelif bölgelerinde zalim diktatörlerin himayesi, uluslar arası terörizmin himayesi, yapay, gaasip ve cani Siyonist rejimde tecelli eden devlet terörizminin himaye edilmesi, Irak’a saldırı, bu ülkede en az on binlerce insanın katliam edilmesi, Afganistan’a saldırı, Balck Water gibi cinayet ve terör şirketlerinin oluşturulması, radikal tekfiri grupların oluşturulması ve onların himaye edilmesi, Amerika’nın karanlık yüzünün sadece ufak bir bölümüdür. Bu çirkin ve cani sima İran halkı karşısında nasıl makyajlanarak değiştirilebilir?” ifadesine yer verdi.

          İslam İnkılabı Rehberi konuşmasının devamında Amerika’nın İran halkı aleyhindeki düşmanca girişimlerinden bazı örnekler vererek, İran halkının 28 Mordat 1953 darbesinden İslam İnkılabının zafere erdiği 11 Şubat 1979’a kadar ve İslam İnkılabının zaferinden de şimdiye kadar sürekli olarak Amerika’nın komploları, çirkeflilikleri, eziyetleri ve yaptırımları ile yüz yüze bulunmuştur ki bunun en son örneğini de ABD başkanının 2009 fitne olayına verdiği destek ve son olarak bu desteğini tekrarlaması olduğunu söyledi.

          Hicri-i Şemsi yılının girişinde mukaddes Meşhed kentinde yaptığı konuşmanın içeriğini hatırlatan Ayetullah Hamanei, geçmiş hükümet yetkililerinden bazıları ile şimdiki hükümet adamlarından bazıları, bizim nükleer meselede Amerika ile görüşmemiz durumunda sorunun çözüme kavuşturulabileceğini düşünüyordu ve ben de onların ısrarı üzerine nükleer konuda görüşülmesine karşı olmadığımı açıkladım ancak aynı zamanda bu görüşmelere pek iyimser olmadığımı da söyledim. İyimser olmamamın belirtileri şimdi aydınlanmağa başlamıştır. Bunun en açık kanıtı ise Amerikalı senatörler ve yetkililerin İran halkı aleyhindeki adice açıklamalarıdır” dedi.

          Yorum


            Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri


            İslam İnkılabı Rehberinin Atamasıyla;

            Hz. Ahmed Bin Musa (as) hareminin yeni sorumlusu belli oldu


            İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bir emir yayınlayarak, Huccet’ul İslam vel Muslimin Hacı Seyyid Ali Asgar Destgayb’ı Şiraz kentinde bulunan ve Şah Çerağ olarak meşhur olan Hz. Ahmed Bin Musa’nın mübarek türbesinin sorumlusu olarak atadı.


            İslam İnkılabı Rehberinin bu emrinde şöyle deniliyor:

            Allah’ın Adıyla

            Saygıdeğer Huccet’ul İslam vel Muslimin Hacı Seyyid Ali Asgar Destgayb (Allah saygınlığını artırsın)

            Yıllardır Şah Çerağ olarak bilinen Hz. Ahmed Bin Musa’nın mübarek türbesinin sorumlusu olarak hizmet veren saygıdeğer Huccet’ul İslam Seyyid Mehdi Destgayb’a bu görevdeki hizmetinden dolayı teşekkür ederken, zatı alinizi, Ehli Beyt as.ın ülkemizdeki üçüncü haremi niteliğinde olan bu yüce makamlı haremin müdürü olarak atıyorum.

            Şiraz kentinde bu parlak türbenin manevi ve dini üssü her zaman o bölgede halk için manevi lütuf ve sefa kaynağı olmuş, aziz halkımız ve tüm yurtta Ehli Beyt as. Sevdalılarının umut ve huzur kıblesi olmuş ve eskiye oranla çok daha büyük bir saygı ve ihtirama layıktır.

            Allah Tebarek ve taala’dan zatı aliniz ve o kutsal haremin öteki yetkilileri için tevfik ve başarılar temenni ederim.

            Seyyid Ali Hamanei

            5 Mart 2014-03-05 14 İsfend 1392


            Yorum


              Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri


              İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, İslam Nizamının maslahatını teşhis kurulu ile gerekli danışıklıklar sonrası belirlenen İran anayasasının 110. maddesi birinci bendi uyarınca "Direniş Ekonomisi" genel siyasetlerini açıklayarak, "İslami ve İnkılabı kültür'den kaynaklanan bilimsel ve yerel modelin hayata geçirilmesi, düşman'ın İran halkı aleyhindeki ekonomik savaşta yenilmesi ve geri çekilmesine sebep olacaktır" ifadesini kullandı.

              Ayetullah Hamanei: Direniş Ekonomisi dünyanın artışta olan krizlerinde İslam ekonomisinin ilham bahşedici modelini tahakkuk ettirebilir ve ekonomik hamasetin tahakkukunda ekonomik aktivistler ve halkın rol belirlemesi için gerekli alt yapıyı oluşturabilir" dedi.

              İslam İnkılâbının, ülkenin üç yargı, yürütme ve yasama erkleri başkanlarıyla ülke nizamı maslahatını teşhis kurulu başkanına iblağ ettiği bu mektubunda, ekonomik ölçeklerin iyileşmesi ve gelişmesinin sağlanması amacıyla, ayrıca 20 yıllık kalkınma planı hedeflerinin tahakkuku amacıyla cihadi, esnek, fırsat oluşturucu, üretici, içe dönük, ilerici ve dış açılımlı özellikteki direniş ekonomisi genel siyasetlerini iblağ ettiği belirtilmiştir.

              İslam İnkılâbı Rehberinin, ülkenin üç yargı, yürütme ve yasama erkleri başkanlarıyla ülke nizamı maslahatını teşhis kurulu başkanına iblağ ettiği genelgenin metni şöyledir:


              Bismillahirrahmanirrahim

              Geniş manevi ve maddi yeteneklere, zengin kaynaklar ve stoklar, çok geniş ve çeşitli alt yapılar ve tüm bunlardan daha önemlisi sorumlu, mesuliyetini müdrik, iş bilen ve kalkınma hususunda sarsılmaz iradeye sahip insani gücü bulunan İslami İran eğer "direniş Ekonomisi" olarak adlandırdığımız "İslami ve İnkılabı kültür'den kaynaklanan bilimsel ve yerel modelin hayata geçirilmesi durumunda tüm ekonomik sorunları alt edebileceği gibi, İran halkı aleyhinde ekonomik savaşa açan düşman'ın da yenilmesi ve geri çekilmesine sebep olacağı gibi hatta mali, ekonomik ve siyasi krizlerin giderek artmakta olduğu kendi kontrolü dışındaki global tehlike ve olumsuzluklara karşı da muhtelif alanlarda ülkenin kazanımlarını koruyarak, anayasa ve 20 yıllık kalkınma planının ilke ve ülkülerinin tahakkuk ve kalkınmasının devamlılığını sağlayarak, bilim ve teknoloji, temel adalete dayalı, içe dönük ve dış açılımlı, verimli ve ilerici ekonomiyi tahakkuk ettirecek ve İslam'ın ekonomi düzeni hakkında ilham bahşedici bir modeli hayata geçirecektir.

              Şimdi gerekli tetkikler ardından ve İslam Nizamının maslahatlarını teşhis kurulu ile danışıklıklar sonrası geçmiş siyasetlerin, özellikle anayasanın 44. maddesindeki genel siyasetlerin tamamlayıcısı ve devamı niteliğindeki "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri" bildirilmektedir.

              Devlet erklerinin derhal ve belli zamanlama yaparak bunların hayata geçirmeli, gerekli kanun ve kurallar hazırlayarak, ayrıca muhtelif alanlar için yol haritaları belirleyerek, halkın ve tüm ekonomi aktivistlerinin bu kutsal cihada katılmaları ve gerekli rol ifa etmeleri için uygun zemin oluşturmalılar. Umulur ki Allah Taala'nın lütfuyla "Siyasi Hamaset" gibi İran halkının "Ekonomi Hamaseti"de tüm dünya halkının gözü önünde tahakkuk bulur.

              Allah Tebarek ve Taala'dan bu önemli olayda hepinizin başarısını dilerim.


              Seyyid Ali Hamanei

              18 Şubat 2014

              29 Behmen 1392


              Bismillahirrahmanirrahim


              "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"

              Direniş ekonomisi çizelgelerin iyileşmesi ve gelişmesinin sağlanması, ayrıca 20 yıllık kalkınma planı hedeflerinin tahakkuku amacıyla cihadi, esnek, fırsat oluşturucu, üretici, içe dönük, ilerici ve dış açılımlı özellikteki "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri" şu şekilde ilan edilir:

              1- İş alanı oluşturma çabalarının artırılması ve toplum fertlerinin ekonomik faaliyetlerdeki katılımının en yüksek randımana çıkarılması amacıyla toplu işbirliğinin kolaylaştırılması ve teşvikiyle, toplumun alt ve orta sınıfının rolü ve gelirlerin artırılmasının vurgulanması suretiyle ülkenin mevcut potansiyelleri, mali kaynakları, insani ve bilimsel sermayelerinin aktif hale getirtilmesinin temini.

              2- Ülkenin dünyadaki konumunun yükseltilmesi, temel bilim ürünleri ve hizmetlerinin üretim ve ihracat payının artırılması ve bölgede ekonomi temel bilim alanında ilk sıraya ulaşılması amacıyla "Ekonomi Temel Bilim"de atılım, ülkenin genel bilim haritasının hazırlanması ve hayata geçirilmesi ve ulusal yenileşme sisteminin yapılandırma.

              3- Üretim faktörlerinin takviyesi, iş gücünün güçlendirilmesi, ekonomide rekabetin takviyesi, bölgeler ve eyaletler arsı rekabet ortamının oluşturulması, Ülkenin bölgelerinin coğrafi özelliklerinden kaynaklanan çeşitli kabiliyetler ve kapasitenin kullanılması suretiyle ekonomide verimliliğin gelişmesinin temel alınması

              4- Üretim, iştigal ve verimliliğin artırılması, enerji şiddetinin azaltılması ve sosyal adalet çizelgelerinin yükseltilmesi amacıyla sübvansiyonların hedeflendirilmesi projesinin icrası kapasitesinden yararlanmak

              5- Eğitim, maharet, yaratıcılık, iş alanı açma ve tecrübenin artırılmasıyla değer oluşumunda özellikle insani sermaye payının artırılışında rol alarak üretim zincirinden uygun tüketime kadar faktörlerin adaletli olarak hisse alması

              6- Mahdut ve belli ülkelere olan bağımlılığın azaltılması amacıyla temel gıda maddeleri (özellikle ihraç edilen mallarda) ve girişlerin artırılması, stratejik ürünler ve hizmetlerin üretimine öncelik verilmesi, ithal malların temininde girişlerde çeşitlilik oluşturulması

              7- Üretimin (ham maddeler ve üretim malları) kalite ve miktarının artırılması önceliğiyle stratejik rezervin oluşturulması gıda ve tedavi güvenliğinin sağlanmasının temini

              8- Üretimde kalitenin artırılması ve rekabet ortamının oluşturulması için gerekli planlamayla birlikte genel siyasetlerin hayata geçirilmesi, tüketim modelinin ıslahı ve yerli ürünlerin yaygınlaştırılması

              9- Milli ekonomi gereksinimlerinin karşılanması, milli ekonomide istikrar oluşturulması ve gerçek sektörün takviyesinde ön ayak olmak amacıyla ülkenin genel mali sisteminin ıslah ve takviyesi

              10- A)Gerekli teşvik edici hususların genişletilmesi ve kuralların kolaylaştırılması B)Dış ticaret, transit ve ihtiyaç duyulan alt yapı hizmetlerinin genişletilmesi C) İhracat amacıyla yabancı yatırımın teşviki D) İhracat gereksinimlerine uygun olarak ulusal üretim, yeni piyasalarının şekillenmesi, başta bölge ülkeleri olmak üzere ülkelerle ekonomi bağların çeşitlenmesi için planlamaya gidilmesi E) Gerek duyulması durumunda mübadelenin kolaylaştırılması amacıyla takas ticaret sisteminden yararlanılması F) Hedef piyasalarda İran'ın kalıcı hissesinin artırılması amacıyla ihracat hakkındaki kurallar ve metotlarda istikrar ve sebat oluşturulması yoluyla müspet döviz getirme ve katma değerine uygun olarak malların ve hizmetlerin ihracatının hedefli ve çok yönlü desteklenmesi

              11- Modern teknolojinin intikali, üretimin artırılması ve kolaylaştırılması, mal ve hizmet ihracatı, dışarıdan zaruri ihtiyaçların ve mali kaynakların temini amacıyla ülkenin serbest ticaret ve özel ekonomi bölgelerinin genişletilmesi

              12- Belirtilen şu hususlarda ekonominin deriniş gücünün artırılması ve zayıf noktalarının giderilmesi: A) Başta komşu devletler olmak üzere bölge ve dünya ülkeleri ile işbirliği ve ortaklığın artırılması ve stratejik bağların genişletilmesi B) Ekonomik hedeflerin himayesi doğrultusunda diplomasiden yararlanılması C) Uluslar arası ve Bölgesel teşkilatların kapasitesinden yararlanmak

              13- Şu yollarla petrol ve gaz ihracatından kaynaklanan gelirin zarar görme durumuna karşı koymak için: A) Stratejik müşterilerin seçilmesi B) Satış metotlarında çeşitliliğin oluşturulması C)Satış hususunda özel sektörün katılımının da sağlanması D) Doğal gaz ihracatının artırılması E) Elektrik ihracatının artırılması F) Petro-Kimya ihracatının artırılması H) Petrol ürünleri ihracatının artırılması

              14- Dünya'da petrol ve gaz piyasalarında etkili olmak, özellikle ortak meydanlarda olmak üzere petrol ve gaz üretim kapasitesinin artırılması ve korunmasını vurgulamak amacıyla stratejik petrol ve gaz rezervlerinin artırılması

              15- Petrol ve gaz sanayi değerinin tekmil edilmesi, (enerji tüketim şiddeti çizelgesi uyarınca) daha verimli ürünlerin üretiminin artırılması ve elektrik, petro-kimya ürünleri ve petrol mamullerinin ihracatının artırılması yoluyla katma değerin artırılması

              16- Yapılanmada temel değişime gitmek, hükümetin çerçevesini mantıklı ölçüye getirmek, paralel yapılanmaların kaldırılması ve fazla masrafların önüne geçilmesi suretiyle ülkenin genel masraflarında tasarruf sağlanması

              17- Vergi gelirleri payının artırılması suretiyle devletin gelir sisteminin ıslahı

              18- Bütçenin petrole olan bağımlılığının tamamen kesilmesine kadar petrol ihracatından sağlanan kaynaklardan Milli kalkınma fonuna tahsis edilen yıllık payın artırılması

              19- Ekonominin şeffaflaştırılması ve arındırılması, para, ticaret, döviz vs. gibi alanlarda fesat oluşturucu alan ve faaliyetlerin önüne geçilmesi

              20- Katma değerin oluşumu, servet üretimi, verimlilik, girişimcilik, yatırım, üretici iştigal ve bu alanda seçkin hizmetlere sahip kişilere direniş ekonomisi nişanının verilmesi

              21- Deriniş ekonomisi boyutlarının belirlenmesi, özellikle bilimsel öğretim ve medya muhitlerinde onun diyaloga dökülmesi ve bu diyalogun yaygın ulusal diyaloga çevrilmesi

              22- Hükümet, direniş ekonomisi genel siyasetlerinin tahakkuku amacıyla ülkenin tüm imkanlarını seferber ederek ve organize oluşturarak şu uygulamaları hayata geçirmeli: A) Bilimsel, teknik ve ekonomik kapasitenin belirlenmesi ve kullanılması B) Düşman'ın yaptırımlarının mercek altına alınması ve düşman için masraf oluşturulması C) Yurt içi ve dışı tehlikeler ve girişimler karşısında zamanında, acil, akıllı, etkili ve süratli tepki planlarının hazırlanması amacıyla ekonomik tehlikeler yönetmenliğinin hazırlanması

              23- Dağıtım, fiyat belirleme ve piyasayı denetleme metotlarının güncelleştirilmesi sisteminin akıcı ve şeffaf oluşunu sağlama

              24- Bütün yerli ürünler için standart kapsama alanını artırılması ve onun yaygınlaştırılması.

              Yorum


                Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri


                İslam inkılabı rehberi tarafından "direniş ekonomisi" genel siyasetlerinin açıklanması ardından üç erkin başkanları dün İslam inkılabı rehberinin huzurunda bir araya gelerek bu siyasetlerin hayata geçirilme yollarını görüştüler.

                Bu toplantının başında İslam İnkılabı Rehberi, erklerin liderlerine, "Direniş Ekonomisi"nin hayata geçirilmesi amacıyla gerekli yol haritasının belirlenip genelgeyle bildirdikleri için teşekkürlerini bildirerek "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin geniş kapsamlı ve genel siyasetler olduğunu ve icrasında da aynı geniş kapsamlığı ve genelliği ile tahakkuk etmesi gerektiğini bildirdi.

                Ekonomi meseleleri ve bu meselelerden kaynaklanan sorunların ülkenin ve halkın en önemli konuları olduğunu hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin ciddi olarak takib edilmesi ve hayata geçirilmesi durumunda, kısa vadede ülke ekonomisinin temellerinin ıslah edilmesi ve ekonomik canlılığın tahakkuk bulacağına ve halkın sorunlarının bir bölümünün çözümleneceğine fazlasıyla umut olduğunu söyledi.

                Üç erkin başkanları ile bir araya gelmekten amacın "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin hayata geçiriliş ve tahakkuk yollarının incelenmesi olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi, bu siyasetlerin ilan edilmesiyle halkın artık bu siyasetlerin tahakkukunu ve "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin icrasından kaynaklanacak olumlu sonuçları beklediklerini, bunun için de hükümet, meclis ve yargı gücünün ciddi bir şekilde sahneye girmeleri ve kendi üzerlerine düşen sorumluluklarını ciddi olarak takib ederek hayata geçirmeleri gerektiğini söyledi.

                "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetleri icra süreci, kesin sonuca varıncaya dek sürekli ve kesintisiz bir hareket olarak devam etmeli ve erklerden her biri kendi vazifelerinin icrasında dakik denetimde bulunmalıdırlar" diyen Ayetullah Hamanei konuşmasını şöyle sürdürdü: Eğer "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin icrası bir takım paralel kanunların giderilmesi ise İslami Şura Meclisi bu paralel kanunları belirleyerek onları iptal etmeli. Ayrıca eğer bu siyasetlerin icrası bir takım engelleyici kural ve kanunların kaldırılması ve yeniden düzenlenmesini gerektiriyorsa buna hız vermeli ve hükümet de genelgeler yayınlayarak bu girişimde bulunmalıdır. Ancak yeni kanun ve kuralların kanunlar arasında çelişki ve birikim oluşturmamasına dikkat edilmelidir."

                "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetleri ile çelişki içinde olan kanun ve kuralların iptal edilmesi veya muhtemelen yeni kanun ve kuralların tasvib edilmesiyle genellikle hükümetin vazifeleri arasında olan bu siyasetlerin icrası ve hayata geçirilişi için gerekli ortamın sağlanmış olacağını hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi daha sonra hükümete tavsiyede bulunarak, "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin icrası için belli kişilerin görevlendirilmesini istedi.

                "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin hayata geçirilmesi hususunda üç güç arasında gerekli koordine ve dayanışmanın sağlanmasının bir zaruret olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, yeni bir teşkilat ve paralel yapılanmanın oluşturulmasından kesinlikle kaçınılması gerektiğini söyledi.

                "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin hayata geçirilmesi amacıyla gerekli alt yapı ve kültürün oluşmasının gerekli olduğunu hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi, bu siyasetlerin genel eksenlerinin sahih ve mantıklı beyan ve siyasetlerle halka açıklanması ve bunun ileride halkın bir genel talebi konumuna gelmesinin sağlanmasının gerektiğini söyledi.

                "Direniş Ekonomisi" hususunda diyalog oluşturulması ve onun genel bir diyaloga çevrilmesinin sorunların önemli bir bölümünü gidereceğini ve işleri kolaylaştıracağını hatırlatan Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin temel eksenlerinden birinin halkın katılımı ve ekonominin halk tabanlı bir ekonomiye çevrilmesi olduğunu belirterek, "Ülke son 35 yıl zarfında, özellikle İslam İnkılabı zaferi ve 8 yıllık kutsal müdafaa savaşı döneminde halkın katılımı sayesinde çok büyük yararlar ve kazanımlar elde etmiştir, ekonomi alanında da kesinlikle halkın küçük sermayelerinin genel ekonomi istikametine sevk edilmesi konusunda oldukça etkili ve yararlı olacaktır" dedi.

                Halkın kapasitesinden yararlanarak, bekledi bir kaç bakanlığın uhdesinden gelemeyeceği işlerin tahakkuk bulabileceğini hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında gıda maddesi ithali ve güvenliği ve stratejik rezervlerin "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin bir diğer ana ekseni olduğunu hatırlatarak, bu temel maddelerin yanı sıra diğer mallar konusunda da ithalatın önünün alınması gerektiğini ve artık "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin icrası için gerekli zeminin hazır olduğunu, tüm erkler ve devlet kurumlarının gerekli çaba ve gayreti göstermeleri durumunda Allah'ın izniyle bu meselenin çok iyi bir şekilde ilerleyeceğini söyledi.

                Bu görüşmede Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de, "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin açıklanmasının ardından gerekli planlamaya gidilmesi ve "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin icrası için gerekli yol haritasının belirlenmesi amacıyla cumhurbaşkanı birinci yardımcısı ve hükümet ekonomi koordine merkezine gerekli bir genelgeyle bildirdiğini belirterek, tüm hükümetin bu siyasetlere canı gönülden inandıklarını ve bakanlar kurulunun tümünün bu konuda tamamen kararlı olduklarını, çünkü hükümetin, "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin tahakkukunun ülke ekonomisinde devirm yapacağına inandığını söyledi.

                Cumhurbaşkanı Ruhani, ayrıca "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinde gıda ve ilaç güvenliği meselesine temas ederek, halkın gıda ve sağlık güvenliği meselesinin iki önemli mevzu olduğunu, hükümetin işinin ilk başından itibaren bu iki meseleye büyük önem gösterdiğini söyledi.

                Cumhurbaşkanı daha sonra "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin ana eksenlerinden petrol, gaz ve petro-kimya meselesine de temasla, hükümetin petrol ve gaz üretimini artırmada kararlı olduğunu ve petro kimya ürünlerinin geliştirilmesinin de hükümetin programlarından olduğunu söyledi.

                İslami Şura Meclisi Başkanı Ali Laricani ise "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin hayata geçirilmesi konusunda milletvekillerinin kararlılıklarını dile getirerek, yürütme, yasama ve yargı erklerinin her üçünün de bu hususta tam ciddiyet ve gayret içinde olduklarını söyledi.

                Meclis başkanı, "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin icrası için yerli üretime, iç uzmanlardan yararlanmaya, özel sektöre ve sınırsız ithalatın önlenmesine büyük özen gösterildiğini belirterek, meclisin çalışma alanında gerekli kanunları çıkardığını ve şu anda yatırım ve özel sektör için her hangi bir kanun sorununun mevcut olmadığını bildirdi.

                Meclis başkanı Laricani, ayrıca bu siyasetlerin icrası alanında medyanın da bu mevzua özel ilgili göstermesi ve yersiz kamu oyu oluşturmalar ve ortamı germelerden sakınılması gerektiğini belirtti.

                İran yargı gücü başkanı Cevad Amoli Laricani de, ekonominin şeffaflaştırılması, salimleştirilmesi ve fesat oluşturucu ortamdan kaçınılması konusunda "Direniş Ekonomisi" Genel Siyasetlerinin 19. bendine temasla, yargı gücünün ekonomik yolsuzluklar alanında kendi sorumluluğunu tamamen yerine getirebileceği gibi ekonomik faaliyetlerin salimleştirilmesi yönünde de önemli adımlar atacağını bildirdi.


                Yorum


                  Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                  Ağaç ekme ve doğal kaynaklar haftası eşiğinde İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün öğle saatlerinde bir adet fidan budadı.

                  İslam İnkılabı Rehberi daha sonra yaptığı kısa bir açıklamada ülkenin yeşil alanlarının yaygınlaştırılması hususunda gayret gösteren her kese takdir ve teşekkürlerini bildirerek, "ülke yetkilileri ve tüm halk fertlerinden, yeşil alan meselesine büyük önem vermelerini, ülkenin ve halkın hayatının bu büyük ilahi nimetten mahrum olmasına izin vermemelerini istiyorum" dedi.

                  Çevre mevzuunun çok önemli bir konu olduğunu hatırlatan İslam İnkılabı Rehberi, ülkede bir sorun teşkil eden toz bulutları olayına temasla, bu sorunun zarar ve ziyanının giderilmesi için tüm kamu kuruluşlarının en üst seviyede ve yakın bir dayanışma ve işbirliği içinde gerekli teşebbüste bulunmalarının bir zaruret olduğunu açıkladı.

                  Ayetullah Hamanei ayrıca , yeşil alanın daha fazla korunmasına genel ilgi gösterilmesini isteyerek, "Her İranlı bir ağaç sloganı iyi bir slogandır. Yeşil alanlara yönelik engeller ve değerli kaynakların demir ve çimento yığınlarına dönüştürülmesinin önü kesilmeli ve bu konuda rant peşinde olanlara karşı yasal işlem yapılmalıdır" ifadesini kullandı.

                  Bu törende tarım bakanı, Veliyyi fakih'in temsilcisi ve Tahran belediye başkanı da hazır bulundu.



                  Yorum


                    Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri


                    İslam İnkılabı Rehberinin Atamasıyla;

                    Hz. Ahmed Bin Musa (as) hareminin yeni sorumlusu belli oldu


                    İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bir emir yayınlayarak, Huccet’ul İslam vel Muslimin Hacı Seyyid Ali Asgar Destgayb’ı Şiraz kentinde bulunan ve Şah Çerağ olarak meşhur olan Hz. Ahmed Bin Musa’nın mübarek türbesinin sorumlusu olarak atadı.


                    İslam İnkılabı Rehberinin bu emrinde şöyle deniliyor:

                    Allah’ın Adıyla

                    Saygıdeğer Huccet’ul İslam vel Muslimin Hacı Seyyid Ali Asgar Destgayb (Allah saygınlığını artırsın)

                    Yıllardır Şah Çerağ olarak bilinen Hz. Ahmed Bin Musa’nın mübarek türbesinin sorumlusu olarak hizmet veren saygıdeğer Huccet’ul İslam Seyyid Mehdi Destgayb’a bu görevdeki hizmetinden dolayı teşekkür ederken, zatı alinizi, Ehli Beyt as.ın ülkemizdeki üçüncü haremi niteliğinde olan bu yüce makamlı haremin müdürü olarak atıyorum.

                    Şiraz kentinde bu parlak türbenin manevi ve dini üssü her zaman o bölgede halk için manevi lütuf ve sefa kaynağı olmuş, aziz halkımız ve tüm yurtta Ehli Beyt as. Sevdalılarının umut ve huzur kıblesi olmuş ve eskiye oranla çok daha büyük bir saygı ve ihtirama layıktır.

                    Allah Tebarek ve taala’dan zatı aliniz ve o kutsal haremin öteki yetkilileri için tevfik ve başarılar temenni ederim.

                    Seyyid Ali Hamanei

                    5 Mart 2014-03-05 14 İsfend 1392


                    Yorum


                      Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                      İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bir mesaj yayınlayarak, sadık ve sabırlı mücahid merhum Hacı Haydari'nin vefatı dolayısıyla taziyetlerini bildirdi.

                      İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bu kısa taziyet mesajında şöyle deniliyor:


                      Bismillahirrahmanirrahim


                      Sadık ve Sabırlı mücahit rahmetli hacı Ebul Fazl Hacı Haydari'nin (Allah ona rahmet etsin) vefatını değerli ailesine ve tüm sevenlerine, dostlarına ve savaş arkadaşlarına taziyette bulunur o merhum için Allah Taala cc.dan yüce makam ve mağfiret temenni ederim.


                      Seyyid Ali Hamanei

                      23 Şubat 2014

                      4 İsfend 1392

                      Yorum


                        Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                        İslam İnkılâbı Rehberinden Fakihler Meclisine Önemli Tavsiyeler:

                        “Yetkililer, Düşman’ın Cephesiyle Açık ve Belirgin Sınırlar Belirlemeliler”


                        İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün sabah (Perşembe) Rehberlik Fakihler meclisi başkanı ve üyelerini kabulünde yaptığı önemli bir konuşmada, dünyada olup biten gerçeklerden bazılarını açıklayarak, mevcut kritik ve karmaşık ortamda ülke yetkililerinin temel vazife ve sorumluluklarını açıkladılar.

                        “Gerçekçi olmak ve bir takım olumsuz hususların yanı sıra sayısız olumlu yönleri görmek, mümin ve inkılâpçı genç nesille onur duymak, ulusal ve yerli sayısız potansiyellerden yararlanmak, düşmanların düşmanlığı karşısında gaflete düşmemek, müstekbirlik cephesiyle açık ve şeffaf sınırlar belirlemek, düşmandan korkmamak, halka dayanmak ve cihadi hareketi takviye etmek, ulusal vahdeti korumak ve takviye etmek, dini ve inkılâpçı kültüre özen göstermek, diyalog ortamını geliştirmek, ülke yetkililerinin muhtelif boyutlardaki kritik sorumluluk ve vazifelerindendir” diyen İslam İnkılâbı Rehberi konuşmasında ilk olarak, nizam organları içerisinde Fakihler meclisinin özel konumunu açıklayarak, İran halkının âlimleri, büyükleri ve müçtehitlerinin Rehberlik Fakihler meclisinde bir araya gelerek oturum düzenlemelerinin her zaman önem taşıdığını, ancak bu önemin bazı dönem ve şartlarda daha da arttığını ve şu andaki dönemin işte o özel dönem ve şartlardan olduğunu belirtti.

                        Dünya ve bölgenin mevcut kritik ve karmaşık ortamına dikkate çeken Ayetullah Hamanei, “kendinin değerlendirilmesi ve vazifenin gözden geçirilmesi”nin bu dönemin sorumlulukları arasında bulunduğunu belirterek, “böyle bir ortamda Fakihler meclisi de dâhil nizamın tüm erkânı, dünya gerçeklerine köklü ve yenilikçi bir bakışta bulunmalıdırlar” dedi.

                        Ayetullah Hamanei daha sonra günümüz dünyasının bazı gerçeklerini açıklayarak, dünya ve bölgede köklü bir değişimin başlaması, Kuzey Afrika, Asya ve Avrupa gibi muhtelif bölgelerde bunun nişanelerinin aşikâr olmasının, günümüz gerçeklerinden olduğunu ve bu belirtilerin göz önüne alınması, üzerinde tetkik edilmesi ve dakik olarak araştırılması gerektiğini söyledi.

                        Müstekbir cephesi ve dünyaya egemen gelenekçi güçlerin huzurunun yok olması meselesi İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bu konuşmasında değindiği günümüzün mevcut ikinci gerçeğiydi.

                        “Bu zahiri huzurun alt üst olması, Avrupa ve Amerikanın içinde bulunduğu ekonomik krizdir ve Amerika ve Avrupa’nın ekonomik iflasları belirtisi artık aşikâr olmuştur” diyen İslam İnkılâbı Rehberi, “ahlaki alanda yenilgi, insanlığın göz ardı edilmesi ve hümanizm ilkesine dayalı batı uygarlığının temel kimliğinin ortaya çıkmasının müstekbirlik cephesinin huzurunun yok olduğu belirtilerinden olduğunu belirterek, “cinayet, talan, şiddet, fesat, eşcinsellerin evliliği gibi hipnotize edici şehvet düşkünlüğü, bölgede acımasız ve vahşi terörizme aleni destek, dini şahsiyetler ve mukaddesata aleni hakaret, ahlaki meselelerde batı uygarlığının yenilgisinin açık örnekleridir” dedi.

                        Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında batı uygarlığının bilimsel ve kimlik temellerinin bir biri ardınca çökmesinin, Amerika ve öteki güçlere karşı genel nefret duygusu ve onların uluslararası boyutta rezil rüsva olmalarının günümüz dünyasının hissedilir gerçeklerinden olduğunu hatırlatarak, halkların uyanışı özellikle İslami uyanışın ve İslami direnişin şahlanmasının günümüz dünyası gerçeklerinden diğer bazıları olduğunu belirtti.

                        Bazı kimselerin “İslami Uyanış” kavramı karşısındaki tutumuna da değinen Ayetullah Hamanei, “Artık şu kesinlik kazanmıştır ki bu uyanış tamamen İslam ile ilgilidir. Gerçi görünüşte şimdilik bu uyanışı söndürdüler ama “kendini kabul etme ruhu ve İslami kimlik hüviyeti” asla yok olmayacak ve şu anda da yok olmamıştır” dedi.

                        35 yıl sonra İran halkının İslami direnişi ve bağımsızlık talep ruhunun olgunlaşması ve gelişmesinin günümüz dünyası gerçeklerinden bir başkası olduğunu belirten İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, inkılâpçı ruhun halen İran halkında canlı ve dinamik olduğunu ve bu yılki 22 behmen (11 Şubat) yürüyüşünde vuku bulan hadisenin, eşsiz bir olay olduğunu ve tam da bu meseleyi doğruladığını söyledi.

                        İslam İnkılâbı rehberi, dünyadaki gerçeklerden bazılarını açıkladıktan sonra mevcut hassas ve kritik ortamda İslam nizamı yetkililerinin sorumluluk ve vazifelerini açıklayarak bu konuyla ilgili olarak İslam nizamı sorumluları için 12 vazife belirlediler.

                        “Gerçekçi olmak ve bir takım olumsuz hususların yanı sıra sayısız olumlu yönleri görmek” İslam inkılâbı rehberinin yetkililer için belirlediği ilk vazifeydi.

                        Ayetullah Hamanei bu hususta şöyle dediler: İşin aslına bakılırsa İran İslam İnkılâbı dünyada vuku bulan normal devrimlerin aksine, zaferi üzerinden 30 yılı aşkın bir sürenin geçmesine rağmen halen canlı ve dinamik ve coşkuludur. Halen İslam’dan, İstiklalden, milli direnişten, içten kaynaklanan kalkınmadan ve adaletten söz etmektedir ve bu büyük hedefler uğruna gayret göstermektedir.”

                        “mümin ve inkılâpçı genç nesille onur duymak ve bu gençlerin kadrini bilmek” İslam inkılâbı rehberinin yetkililer için hatırlattığı ikinci vazifeydi.

                        “İnkılâbın şimdiki genç neslinin şanı, inkılâbın ilk neslindeki gençlikten daha üstündür. Çünkü bugünkü gençlik, inkılâbın zaferini ve sonraki olayları bizzat görmemesine ve siber ortam ve uydulardan kaynaklanın çeşit çeşit tehlikeler ile karşı karşıya bulunmasına rağmen mütedeyyindir (dinini koruyabilmiştir) ve inkılâp üzerinde diretmektedir” ifadesini kullanan Ayetullah Hamanei, ülke içindeki bu sayısız potansiyeller sayesinde ülke yetkililerini “direniş Ekonomisine” yönlendirdiğini söyledi.

                        Konuşmasının devamında “Düşman’ın düşmanlığından gaflet etmeme”nin ülke yetkililerinin dikkat etmesi gereken önemli vazifelerinden bir diğeri olarak açıklayan İslam inkılâbı Rehberi, İslam nizamı ve İran halkı, İslam, inkılâp ve İstiklal ilkelerine bağlı olduğu sürece düşman’ın kendi düşmanlığından el çekmeyeceğini, bunun için düşman karşısında gaflet etmemek gerektiğini, zira müstekbirlik cephenin İran halkına karşı derin bir kin beslediğini ve bu düşmanlık ve kin derinliğinin düşmanların konuşma ve açıklamalarında kendini gösterdiğini söyledi.

                        “Direniş ekonomi”nin pratiğe dökülmesinin yetkililerin vazifesinin bir diğeri olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, “Düşman, derin bir kin ve nefret taşımasına rağmen İslam nizamı ve İran halkına karşı koymada başarısız kalmıştır ve bu acziyetinden ötürü yaptırımlara yönelmiştir. Ama bizzat kendileri de biliyor ki yaptırım kozu İslam inkılâbının ta başından beri faydasızdır” dedi.

                        Amerikalı yetkililerin İran’a yönelik söylemlerinde askeri tehditlerde bulunmalarının, onların yaptırımlarının da faydasız olduğunu gösterdiğini belirten İslam inkılâbı Rehberi, üç erkin başkanları, ayrıca saygı değer cumhurbaşkanı ve bakanlar dâhil öteki yetkililer arasında direniş ekonomisinin hayata geçirilmesi zarureti konusunda var olan görüş birliğinin, Allah’ın lütfu ve yardımı sayesinde direniş ekonomisinin düşmanların yaptırım ve hilelerine karşı üstün geleceğini müjdelediğini söyledi.

                        “Halka dayanmak ve cihadi hareket” Ayetullah Hamanei tarafından yetkililerin bir diğer önemli vazifesi olarak belirlendi ve İslam İnkılâbının zaferinden şimdiye kadar halk meydana adım attığı ve “Allah” (cc) adıyla cihadi bir hareket başlattığı her defasında o meydanın galibi olduğumuzu ve İslam inkılâbı zaferiyle 8 yıllık mukaddes müdafaa savaşında kazanılmış zaferlerin bunun somut örnekleri olduğunu bildirdi.

                        Yetkililerin daimi dikkati ve şimdiki şartların, bugünkü potansiyellerin geçmiş yıllardaki şartlarla mukayese edilmesinin devlet yetkililerinin sekizinci sorumluluğu olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, yetkililerin özellikle mevcut şartlarda düşman cephesiyle açık ve belirgin sınırlar oluşturmaları gerektiğini söyledi.

                        Konuşmasının devamında küreselleşmek bahanesiyle istiklal ve bağımsızlık meselesinin önemini azaltmak isteyen bazı kişileri de eleştiren İslam İnkılâbı rehberi, “İstiklal bir sınırdır. Dini, akidevi ve siyasi sınırları renksizleştirmek veya yok etmek isteyen kimseler, halka ve ülkeye hizmet etmemektedir. Kimse dünya ile ilişki içinde olmaya karşı değildir, ama hangi ülkelerle ilişki içinde olmamız ve bu ilişkinin nasıl olması gerektiği belirlenmelidir” dedi.

                        Ayetullah Hamanei ayrıca bir takım sorunların var olmasından dolayı direniş gösteren kişileri azarlayan kimseleri de eleştirerek, bizim düşmana teslim olmamız durumunda sorunların çözümleneceğinin düşünülmemesi gerektiğini söyledi.

                        “Ben, düşman karşısında açık tavır takının, İran halkı ve İslam inkılâbının pasif olmadığını alenen ilan eden ülke yetkililerine gerçekten teşekkür ederim, düşman karşısında takınan bu gibi tavırlar artık söyleşiye, diyaloga dökülmelidir” ifadesine yer veren İslam İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında “düşmandan korkmamak ve Allah cc. a dayanma”nın ülke yetkililerinin vazifelerinin bir başkası olduğunu belirterek, “bugün İran halkı düşmanları en kötüler listesindedir. Amerikan hükümeti uluslararası düzeyde şiddet yanlısı, cinayetkar ve insanların hakkını ihlal eden bir oyuncu olarak tanınmaktadır ve Amerika içinde de yalancı, sahtekâr bir yönetim olarak kabul edilmektedir. Bugün Amerika halkının kendi yönetimlerine olan güvenleri en altlardadır. Bunun için böyle rezil bir yönetim karşısında korkuya kapılmamız gerekir. Eğer Allah Taala ile ve Allah rızası için olursak kesin Allah cc. Bize yardım edecektir” dedi.

                        “Ulusal vahdetin korunması ve takviyesi”nin yetkililerin önemli görevlerinden bir başkası olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, “dini ve inkılâbı kültüre ilgi gösterilmesi”nin de yetkililerin göz ardı etmemesi gerektiği bir başka görevleri olduğunu hatırlattı ve Fakihler meclisi üyelerinin kültürel meseleler karşısındaki kaygılarını dile getirmelerine temasla, “ben de kültürel meselelerden kaygılıyım ve bu kaygıda saygıdeğer fakihler meclisi üyeleri ile ortağım. Muhterem hükümet bu meseleye özen göstermeli ve kültürel yetkililer de ne yaptıklarını dikkatte bulundurmaları gerekir. Zira kültürel meselelerde dikkatsizlik etmek olamaz. Kültür meselesi çok önemlidir, zira direnişin ve İslam nizamının hareketinin temeli, İslami ve inkılâbı kültürün korunması, mümin ve inkılâpçı kültürel akımın takviyesine bağlıdır” dedi.

                        Gençlerin sahnede var olduklarını, mümin ve imanlı olarak azimle gayret gösterdiklerini ve bazı ellerin bu mümin gençleri inzivaya sürüklemeye çalıştıklarını, ancak bu gençlerin asla inzivaya sürüklenmeyeceklerini belirten Ayetullah Hamanei, ülke yetkililerinin en son görevlerinin ise “diyalog ortamı”nın oluşturulması olduğunu ve belirtilen bu hususların genel bir inanca ve diyaloga dönüşmesi gerektiğini söyledi.

                        İslami İnkılâbı Rehberi Ayetullah Hamanei’nin konuşmasından önce Rehberlik Fakihler Meclisi Başkanı Ayetullah Mehdevi Keni kısa bir konuşma yaparak 15. Rehberlik Fakihler meclisinin 2 günlük oturumuna temasla, Fakihler meclisi üyelerinin hemen hemen tümüne yakının bu oturuma katılmasından dolayı teşekkürlerini bildirdi ve meclisin çalışmalarıyla ilgili açıklamada bulundu.

                        Yorum


                          Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri


                          İslam İnkılabı Rehberi Ülke Yetkililerine "Direniş Ekonomisi"nin tahakkuk yolları, zaruretler ve gereklerini açıkladı:

                          "İslam Nizamı, Sosyal adalet olmayan bir ekonomi kalkınmayı kabul etmemekte"


                          İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, bugün sabah (Salı 11 Mart 2014) muhtelif kurumların yetkililerinden, ekonomi aktivistleri, bilimsel, denetim ve medya organları yöneticilerinden yüzlercesini kabul ederek, "Direniş Ekonomisi Siyasetleri" zaruretleri, bu siyasetlerin hazırlanmasındaki gaye ve faktörleri ve bu hususta ülke yetkililerinden olan beklentileri açıklayarak, yetkililerin ciddi kararlılığı, siyasetlerin icra süreleri belli olan programlara çevrilmesi, dakik denetim, Ekonomik alanda aktivistler ve halkın varlığı önündeki engellerin giderilmesi, diyalog ortamının oluşturulmasının bu yerli ve bilimsel modelin uygun bir zaman zarfında halkın yaşamında kendini gösterme imkanını oluşturduğunu söyledi.

                          Ülke yetkililerinden muhtelif birimlerin katılmasıyla böyle bir toplantının oluşmasındaki amacın, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin hayata geçirilmesi için gerekli dayanışma ve koordine ve gönül ortaklığının sağlanması, ülke kalkınmasına hız kazandırmak ve İslam nizamının yüce ülkülerinin tahakkuku doğrultusunda hareket etmek olduğunu belirten İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, daha önceki yıllarda da bu amaçla bir takım siyasetlerin bildirildiğine temasla, "Bu siyasetlerin ilan edilmesindeki gaye, her bir alanda gerekli yol haritasının belirlenmesiydi. Fakat "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin belirlenmesindeki gaye sadece yol haritasının belirlenmesi değil, çünkü aynı zamanda yolun kat edilmesi gayesiyle gerekli sahih çizelgelerin belirlenmesi de dikkate alınmıştır" dedi.

                          "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin gerçekte yerli ve bilimsel bir model olduğunu, İslami ve inkılâpçı kültürden esinlendiğini ve ülkenin bugün ve yarınına uygun olarak tasarlandığını hatırlatan Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin yalnız mevcut döneme has siyasetler olmadığını bilakis ülke ekonomisi, İslam nizamının uzun vadeli amaçlarının tahakkuk için uzun vadeli önlem olduğunu, bu siyasetlerin muhtelif şartlara uyarlanabilecek özellik ve kabiliyette olduğunu, pratikte ülke ekonomisinin muhtelif şartlardaki kırılganlığını yok ederek daha da güçlendirdiğini ve in'itaf kabul eder seviyeye ulaştırdığını söyledi.

                          Ayetullah Hamanei konuşmasının devamında şöyle dedi: ""Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin önemli özelliklerinden bir başkası da tüm erkler ve kurumların bu konuda tevafuk içinde olmalarıdır. Çünkü bu model, ülkenin yasama, yürütme ve yargı erkleri başkanlarının da katıldığı "Ülke nizamı maslahatlarını teşhis kurulu" uzmanları ve fikir adamlarının inceleme, tartışma ve önerileri doğrultusunda hazırlanmıştır. "Direniş Ekonomisi"ne eğilim sadece İran devletine has bir olay değildir, Zira son yıllarda dünyada baş gösteren ekonomik krizlerden dolayı çok sayıda ülke kendi iç dinamik ve şartlarını dikkate alarak ekonomilerini güçlendirme yoluna gitmişlerdir. Elbette bizim "Direniş Ekonomisi"ne olan gereksinimimiz başka ülkelere oranla daha fazladır. Çünkü bir taraftan ülkemiz başka ülkeler gibi dünya ekonomisi ile iç içedir ve bu ilişkiyi sürdürmede kararlıdır ve dolayısıyla dünya ekonomisindeki bu gelişmelerden ister istemez etkilenecek ve diğer yandan İslam nizamı, bağımsız olmak istemesi, onurlu olmayı eksin edinmesi ve dünya güçlerinin siyasetlerinin etkisi altında kalmak istememesi nedeniyle, saldırı, yıpratma ve suiniyetlere muhatap olmuştur. Bu ilkeler ve mantıklı delillerden ötürü de ülke ekonomisinin temellerini sağlam atmalı, güçlendirmeli, çevresindeki olayların ve kaçınılmaz sarsıntıların ve büyük güçlerin bozguncu girişim ve entrikalarının ülke ekonomisini etkisi altına almasına izin vermemeliyiz."

                          İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin konum ve önemini, ayrıca ülke ekonomisinin temellerinin güçlendirilme zaruretindeki mantıklı delil ve ilkeleri açıkladıktan sonra, "Direniş Ekonomisi"ndeki 10 tane özelliği açıkladılar.

                          "Direniş Ekonomisi"ndeki ilk zaruretin, ülke ekonomisinde hareketlilik ve dinamiklik oluşturmak ve ülke ekonomisi genel çizelgelerinde iyileşme sağlamaktır.

                          İslam İnkılabı Rehberi bu konuda "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin hayata geçirilmesiyle ekonomi gelişme, milli üretim, sosyal adalet, çalışma, enflasyon ve genel refah seviyesi gibi çizelgelerde iyileşme yaşanacağını ve ekonominin canlanacağını belirterek, "Sosyal adalet, bu hususlar içinde en önemli husustur. Çünkü İslam nizamı, sosyal adaletin olmadığı bir ekonomi kalkınmayı kabul etmemektedir. Ülke ekonomisinde her türlü gelişme ve kalkınmayla ülkenin mahrum, fakir kesimlerinin hayat şartlarında da gerçek manada bir iyileşme ve düzelme meydana gelmelidir" dedi.

                          "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin ikinci özelliğinin ise tehdit edici husus ve durumlar karşısında direnme gücünün var olması ve artması olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, dünya ekonomisindeki sarsıntılar, doğal afetler ve yaptırımlar gibi düşmanca sarsıntı ve uygulamaların bu tehdit oluşturucu faktörlerden olduğunu bildirdi.

                          İslam İnkılabı rehberi "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin 3. özelliğini de ülke içi yerli kapasite ve imkanlara dayanmak olarak açıkladı ve geniş çaplı bilimsel, insani, tabii, mali, coğrafi ve iklim imkanını içeren bu kapasiteye dayanılması gerektiğini hatırlattı.

                          "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin 4. özelliğinin cihatvari eğilimin gösterilmesi olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, "Bu siyasetlerin icrası, normal ve muhtemel uyku hali bir hareketle ve hassasiyet gösterilmeksizin mümkün değildir. Planlamaya, bilimsel bir harekete, gayret ve cihadi bir müdüriyete muhtaçtır. Sayın cumhurbaşkanının son erkler toplantısında ülkenin ilgili tüm sorumlu ve yetkililerinin cihadi gayret ve hareket konusunda kararlı olduklarını açıklaması ise sevince yol açmıştır" dedi.

                          5. Zaruretin halk eksenli olması olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, dini ve İslami maarif ayrıca son 35 yıllık tecrübe uyarınca halkın var olduğu alanda kesin Allah'ın lütuf ve yardımının da var olacağını ve işlerin ilerleyeceğini söyledi.

                          Bundan birkaç yıl önce 44. Maddenin genel siyasetlerinin ilan edilmesindeki asıl amacın ülke ekonomisinde halk imkanı ve kapasitesinden yararlanmak olduğunu ancak ne yazık ki bu siyasetlerin hakkının yerine getirilemediğini belirten İslam İnkılabı Rehberi, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin 6.. zaruretinin stratejik maddeler özellikle gıda ve ilacın temini ve bu alanda kendine yeterli hale gelmesi olduğunu belirtti ve 7. zarureti ise petrol gelirine olan bağımlılığın azaltılması şeklinde açıkladılar.

                          "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin 8. özelliğinin tüketim modelinin ıslahı belirten Ayetullah Hamanei, bu hususta kendinin asıl muhatabının yetkililer olduğunu ve yetkililerin ilk etapta kendi görev yerlerinde ciddi olarak israftan, har vurup harman savurmalardan kaçınmaları ve bunu kendi yaşamlarında bir alışkanlık haline getirmeleri olduğunu, tüketim modelinin değiştirilmesinden gayenin kemer sıkma ve halkın zor duruma sürüklenmesi olmadığını, akıllıca ve İslami değerlere uygun bir tüketim örneğinin icra edilmesi olduğunu söyledi.

                          Bazılarının Direniş ekonomisi ile ilgili gündeme getirdikleri kuşkulara da değinen İslam İnkılabı rehberi, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin bu kuşkuların aksine halkın ve özellikle toplumun zayıf kesiminin genel yaşam seviyesinin yükselmesi ve iyileşmesine neden olacağını söyledi.

                          Fesatla mücadele İslam İnkılabı Rehberinin "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin zaruretleriyle ilgili açıkladığı 9. husustu. Ayetullah Hamanei, ekonomi yolsuzlukları ve fesadıyla ilgili mücadelede temel şartın şeffaflaştırma olduğunu belirterek, "Ülkede ekonomi dalında rekabet ve istikrarlı bir ortam oluşmalıdır. Zira böyle sağlıklı bir ortamda iktisadi aktivist de güven hisseder" ifadesini kullandı.

                          Yargı, Yasama ve Yürütme erklerinin ekonomik yolsuzluklar mücadele konusunda vermiş oldukları vatları hatırlatan Ayetullah Hamanei, bu hususta vatın tek başına yeterli olmadığını, tüm yürütme, yargı ve yasama kurumları yetkililerinin bu konuda sorumlu olduklarını söyledi.

                          "Bilim Eksenli" olmak İslam İnkılabı rehberinin "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin gerekleriyle ilgili açıkladıkları en son ve 10. zaruretti.

                          "Bugün ülkenin konumu bilimsel ilerlemeler açısından öyle bir ortamda bulunuyor ki "Temel bilim ekonomisi hususundaki kendi yüce hedefimizi tahakkuk ettirebiliriz" diyen Ayetullah Hamanei, konuşmasının ikinci bölümünde ise "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin yaptırımlardan etkilenerek geçici olarak alınmış bir kararlar olup olmadığı sorusunu gündeme getirdi ve bu sorunun cevabında ise kesinlikle böyle bir hedefin tasarlanmadığını ve bu siyasetlerin geçici ve belli bir döneme ait olmadığını, bu siyasetlerin stratejik amaçlı olduğunu bildirdi.

                          "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin açıklanmasındaki gayenin dört temel nedene dayandığını belirten Ayetullah Hamanei, ülkenin geniş maddi ve manevi kaynakları, kronik eski ekonomik sorunların çözümü, yaptırımlara karşı mukabele ve ülke ekonomisinin dünyadaki ekonomik krizlerden etkilenme oranının tamamen sıfıra indirilmesi olduğunu söyledi.

                          Birinci hususun açıklanmasında, yüce insani kapasiteler, madeni, doğal ve sanayi sermayeler ve ülkenin sahip bulunduğu üstün konumunun "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin tasarlanarak açıklanmasındaki güçlü bir neden olduğunu hatırlatan Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin ikinci nedeninin açıklanmasında ise mevcut sorunların çözümü mevzuu üzerinde odaklandı.

                          Enflasyon, işsizlik, petrole bağımlılık, kontrolsüz ithalat, bazı yapıların sakat oluşu, verimlilik derecesinin çok düşük olması ve hatalı tüketim modeli gibi eskiden beri var olan kronikleşmiş sorunların ancak ülke ekonomisinin güçlendirilmesi yönünde planlı bir hareket ile giderilebileceğini belirten İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei, düşmanların geniş kapsamlı ekonomik savaşına karşı koymanın "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin hazırlanmasında itkeli olan nedenlerden bir başkası olduğunu bildirdi ve "Yaptırımlar, nükleer enerji meselesinden önce de vardı ve eğer görüşmeler inşallah çözüm aşamasına gelecek olsa da yine var olacak. Çünkü nükleer, insan hakları ve diğer mevzular birer bahaneden ibarettir ve dünya zorbaları İran halkının bağımsızlık mücadelesi ve örnek olmasından korkuyorlar" dedi.

                          Düşmanların ekonomik baskılarının kesin ilacının ülkenin kendi ekonomisini, dışarıdan yapılacak baskılar karşısında etkilenmeyecek derecede güçlendirilmesi olduğunu ve bu amaca da ancak "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin tahakkuk bulması ile mümkün olabileceğini belirten Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin hazırlanmasındaki 4. gayenin ise ülke ekonomisinin dünyadaki krizlerden etkilenme oranını azaltmak olduğunu belirterek bu dört faktörün Direniş Ekonomisi modelinin tasarlanması meselesinin nizamın gündemine alınmasına sebep olduğunu söyledi.

                          İslam İnkılabı rehberinin bugünkü konuşmasının üçüncü ekseni ise beklentiler ve zaruretlerin açıklanmasına aitti.

                          Yargı, yasama ve yürütme erklerinin yetkililerinin kararlılıklarının ülke ekonomisinin temellerinin sağlamlaştırılması ve güçlendirilmesinde ana faktör olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin sadece açıklanmasının yeterli olmadığını, bunun tek başına bir sorunu gideremeyeceğini, bilakis tüm alanlarda yetkili ve sorumluların gayret, çaba ve kararlılıkları ile bu hedeflerin tahakkuk bulabileceğini bildirdi.

                          İslam İnkılabı Rehberi, amel meydanına adım atmanın yetkililerden olan ikinci beklentisi olduğunu hatırlatarak, bu proje ve genel siyasetlerin, ekonomik hamasetin gerçek manada tahakkuku için muhtelif icra programları şeklinde tahakkuk bulması gerektiğini bildirdi.

                          İçinde bulunduğumuz Hicri-i Şemsi yılının "Siyasi hamaset – İktisadi Hamaset" yılı olarak isimlendirilmesine de temas eden İslam İnkılabı rehberi bu yıl içinde siyasi hamaset hedefinin tahakkuk bulduğunu, fakat iktisadi hamaset hedefinin biraz geciktiğini ve bu hedefin de ilan edilen "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri" doğrultusunda Hicri-i Şemsi 1393 yılında tahakkuk bulmasını temenni ettiğini söyledi.

                          Zamanlanmış programların hazırlanmasının üçüncü zaruret olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, icra programlarının şeffaf ve zaman çizelgeleriyle hazırlanması gerektiğini söyledi.

                          Erklerin, kendi idareleri altındaki kurumlar arasında gerekli koordine, dayanışma ve tüm raddelerde denetleme mekanizmasının oluşturulması mevzuu İslam inkılabı rehberi tarafından dile getirtilen 4. ve 5. zaruretlerdi.

                          Nizamın maslahatını teşhis kurumunun de bu hususta kendi üzerine düşen görevini yerine getirmesi gerektiğini belirten Ayetullah Hamanei, "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"nin icrası yolu üzerinde var olan yasal, icrai, hukuki ve yargı engellerinin giderilmesinin de erk başkanlarına yönelik 6 zaruret olduğunu söyledi.

                          İslam İnkılabı rehberi "Direniş Ekonomisi"nden sağlıklı bir tablonun sergilenmesi ve diyalog ortamının oluşturulmasının ülke radyo televizyon kurumu, medya, fikir ve düşünce sahipleri ve sorumlularının vazifesi olduğunu belirterek, "İran'ın kalkınmasına muhalif olan kitle iletişim araçları, soru işaretleri ve kuşku oluşturarak ilan edilmiş "Direniş Ekonomisi Genel Siyasetleri"ni önemsiz göstermeye çalışmaktadırlar" ifadesini kullandı.

                          İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei konuşmasının sonunda ise, başlatılan işin büyük bir çalışma olduğunu ve İnşallah Allah'a tevekkül olunarak sürdürülerek halkın da onun tatlı meyvelerini hem de bu hükümet döneminde tadacaklarını bildirdi.


                          Yorum


                            Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                            İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, bugün sabah ( Pazartesi) “Nur Yolcuları” kafileleri yetkili ve sorumlularını kabulünde yaptığı konuşmada, kutsal savunma dönemi operasyon bölgelerini ziyaret fikrinin, çok yerinde ve inkılapçı ve ilahi bir hedef olarak, büyük tarihi bir olayın tüm parçalarının ülke halkı ve genç kuşağa tanıtılması bakımından çok değerli bir çalışma olduğunu belirterek, “Unutkanlık ve tahrif, her büyük tarihi olayın yolu üzerinde pusuya yatan iki büyük tehlike ve engeldir. Kutsal Savunma alanı sorumluları, elitler ve güzideler bu kültürel hazineyi dakik olarak tanıtarak, bu hamasetin unutulması ve tahrif edilmesine izin vermemeleri gerekir” dedi.

                            “Mukaddes Savunma” alanında yayınlanmış sayısız sanat ve yazılı eserlere değinen Ayetullah Hamanei, mukaddes savunmanın büyük ve oldukça muhteşem bir tablo misali olduğunu ve seyircinin asıl meseleye yaklaştıkça, onun parça ve terkibi hakkında derinlere daldıkça, yeni ve daha fazla ilginç boyutlar elde ettiğini söyledi.

                            Rahmetli İmam Humeyni halktan ve yetkililerden şehitlerin mektup ve vasiyetlerini incelemelerini istemesinin temelinde de bu gerçeğin yattığını belirten İslam İnkılabı Rehberi, “Şehidlerin vasiyetnameleri, dünyanın normal maddi ve askeri denklemleri ile ölçülemeyecek büyük zafer sahnelerine imza atan savaşçıların manevi durum ve özelliklerini idrak etmeye yönelik birer kapıdırlar” ifadesini kullandı.

                            İslam inkılabı Rehberi konuşmasının devamından dünyanın büyük olayları karşısında iki önemli afeti beyan ederek, “unutkanlık”ın büyük olayların ayrıntılarını tekrarlamadığı için bu afetlerden birincisi olarak açıkladı.

                            Ayetullah Hamanei bu konuyla ilgili olarak Filistin meselesine değinerek, günümüzde sulta düzeninin bu hileye baş vurarak yerli halkı Filistin ülkesinin köy ve şehirlerinden kovması gibi eşine ender rastlanın bir olayı yavaş yavaş unutturmaya çalıştığını söyledi.

                            İslam inkılabı Rehberi müstekbir güçlerin tüm girişim ve komplolarına rağmen bu yıllar boyunca Filistin meselesinin halen gündemde ve dinamik olmasının, İslam inkılabı ve İmam Humeyni’nin halisane feryatlarından kaynaklandığını belirterek, kutsal müdafaa olayının da unutulmasına izin vermemek gerektiğini hatırlattı.

                            Dünyanın büyük olayları karşısında var olan ikinci tehlikenin “tahrif” ve “meselenin mahiyeti”nin değiştirilmesi olduğunu belirten Ayetullah Hamanei, bu hususta kutsal müdafaa ve İslam İnkılabı olayını örnek göstererek, “kutsal müdafaa savaşı” konulu yazılan ve yayınlanan bazı görsel ve yazılı eserler veya düzenlenen bazı forum ve etkinliklerin bu büyük hareketin mahiyetine ters düşmesi kabul edilebilir değil” dedi.

                            Ayetullah Hamanei, İran-Irak savaşından bahsederek İran’ın ‘kutsal savunma destanı’nın unutulmaması ve tahrife uğramamasının önemine vurgu yaparak, savaş alanlarını ziyaret etmenin değerli bir inkılapçı hareket olduğunu, özellikle de genç nesil için bu ‘büyük ve tarihi hamasetin kesitlerini görmesinin gerekliliğinin altını çizdi.

                            “Nur Yolcuları Kafileleri” ziyaretlerinde amacın marifet içerikli ziyaretler olmasının temel bir mesele olduğunu belirten İslam inkılabı Rehberi bu hususta savaş bölgelerinin özellik ve konumlarını açıklayıcı yazılı broşürlerin hazırlanması gerektiğini, kutsal savunmayla ilgili şimdiye kadar çok güzel ve değerli eserlerin yayınlandığını, bu eserlerin film senaryoları olarak filme çevrilebileceğini belirttiler.

                            Bugünkü görüşmede İslam İnkılabı rehberinin konuşmasından önce Nur Yolcuları kafileleri merkezi başkanı general Karger kısa bir konuşma yaparak, bu konudaki çalışma ve programları hakkında brifing sundu.



                            Yorum


                              Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                              Amerika'da yapılan dünya serbest güreş müsabakalarında İran Milli Güreş Takımının dünşa şampiyonluğunu kazanması ardından İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, bir kutlama mesajı yayınlayarak, İran serbest güreş milli takımı ve antrenörlerini takdir ederek kutladı.


                              İslam inkılabı Rehberinin mesajı şöyledir:

                              Bismillahirrahmanirrahim

                              Kendi çaba ve gayretleriyle İran halkının yüreğini şad eden aziz ülkemiz İran’ın serbest milli güreşçileri antrenörleri ve diğer yetkililerine teşekkür ederim.

                              Seyyid ali Hamanei


                              17 Mart 2014

                              26 İsfend 1392

                              Yorum


                                Ynt: Leader.ir NewsLetter TurkiNews Gönderileri

                                Şehid Mahmud Kaveh’in babasının vefat etmesi ardından İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bir taziyet mesajı yayınladı.

                                İslam İnkılabı Rehberinin taziyet mesajı şöyledir:

                                Bismillahirrahmanirrahim

                                İslam inkılabından önce benimle yakın ilişki içinde olan ve inkılapçı duygular ve sorumlulukları ile tanınan İslam yiğitlerinden general aziz Şehid Mahmud Kaveh’in babası Hacı Muhammed Kaveh’in vefatı dolayısıyla değerli ailesine, tüm sevenlerine ve dostlarına taziyette bulunur o merhum için Allah Taala cc.dan rahmet ve mükafat dilerim.


                                Seyyid Ali Hamanei

                                16 Mart 2014

                                25 İsfend 1392

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X