
Mümin ve samimi Çalus ve Nevşehr halkı çok şiddetli son bahar yağmuru altında halk-rehber arasındaki derin bağın güzel bahar mevsimini bir kez daha tecelli ettirdiler. Rehberlerinin ziyareti aşkıyla saatler öncesinden şiddetli yağmur altında 7 Tir stadyumu ve çevre caddelerini tıklım tıklım dolduran Mümin ve sevgi dolu Çalus halkı İslam İnkılabı rehberine karşı vasıfsız gösteri tezahürlerinde bulunarak unutulmayacak bir ihtişam ve bağlılık tablosunu bir kez daha sergilediler.
İslam İnkılab Rehberi Ayetullah Seyyid ali Hamanei bu görüşmede Mazenderan ve Gilan eyaletleri halklarını hak cephesinin amansız savunucuları olarak vasıflandırarak, “Tağut rejiminin bu iki eyalette din ve ahlakı yok etmek için çok büyük bir yatırımda bulunmasına rağmen ve cennetmekan yörelerin halkı İslam İnkılabı ve müdafaa savaşı ve son 30 yıl içinde vuku bulan tüm olaylarda 21 bini aşkın şehid vererek, İslam, İnkılab ve İslam nizamını müdafaa konusunda öncü olmuşlardır” dedi.
Ülke ve inkılab olaylarıyla ilgili bazı meseleleri irdeleyen İslam İnkılabı Rehberi, basiretin toplumun şu anki en önemli ihtiyaçlarından olduğunu hatırlatarak, “Basiret, fitne kirliliğinin insanların sapmasına müsaade etmez” dedi.
Ayetullah Hamanei ayrıca Allah Teala'nin Resulüne ve İslam ümmetine basiret hususundaki tavsiyesini hatırlatarak şöyle dedi: “Basiret, günümüzün sosyal karmaşık ortamında sahih istikamette hareket göstergesidir. Öyle ki bu göstergeye sahip olamayanlar ve mevcut haritayı okuyamayanlar bir anda kendilerini düşman kuşatması ortasında bulabilirler.”
Konuşmasının bir başka bölümünde ise halkın basireti ve gençlerin şuurunun düşman elindeki bıçağı körelttiğini ifade eden Ayetullah Hamanei, basıretin olmaması durumunda insanın iyi niyete sahip olsa dahi sapabileceğini ve yanlış istikamete adım atabileceğini söyledi.
İslam'a ve İslam cumhuriyetine sempati besleyen halkların İrandaki Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası meydana gelen olaylar ardından kaygılanmakta olduklarını hatırlatan İslam inkılabı rehberi Ayetullah Hamanei şunları söyledi: "İran halkının seçimlere %85'lik katılımı müslüman halkları mutlu kılmıştır. Fakat düşman bu "Büyük siyasi başarı ve azim huzuru" karalamak amacıyla ülkenin muhtelif kesimlerinde kargaşa çıkarmak, şayia yaymak ve iftirada bulunmak amacıyla komploya baş vurduklarında İran İslam Cumhuriyeti dostları ve sevenleri kaygılanmaya başladılar ve bu gerçek ise kuruluşundan 30 yıl geçmesine rağmen İslam dünyasında İran İslam Cumhuriyeti düşüncesine bağlılığın halen güçlü bir şekilde devam ettiğini göstermiştir.
Yorum