Ynt: CUNUD-Akıl ve Cehalet Askerleri
“Ucac” Kelimesinin Anlamı Hakkında Başka Bir Yorum
Tuzlu ve acı anlamında olan “ucac” kelimesi, belki de nefsi haki-katlerin tenezzül mertebelerinden ikisine işaret etmektedir ki, birisi mahiyet ile birliket, diğeri ise ilintili olmakla birliktedir. Akli alemde cisimlere ilintili olmak mevcut değildir. Onlarda mahiyet, mahkum, kahra uğramış ve de hakikat nurunun, parıltıları altında mahkum ve mağlub durumdadır. İmkani eksiklik o alemlerde vucubi kemal ile gi-derilir ve belkiden bu açıdan onların alemine ceberut alemi denmiştir.
Bu hadis-i şerheden büyük filozoflardan bazısı, “acı ve tuzlu denizi” maddelerin maddesi ve ilk madde olarak kabul etmişlerdir ki bu da cehaletin edilgen başlangıcıdır. Elbetteki bu kendisinin de işaret edip hadisi uyarladığı şekliyle tümel akıl karşısında cehaletten maksadın, tümel akıl karşısındaki tümel vehim olduğu ihtimaliyle uyuşmamakta-dır. Evet eğer, cehaleti tümel vehmin mazharlarından biri olan tikel vehimler ile uyarlayacak olursak, tuzlu ve acı denizden maksat ilk madde olabilir, elbette mutlak cisimler alemi veya, ikinci madde olması da mümkündür ve tuzluluk ve acılığı ise, noksanlık ve imkan bo-yutudur.
Cehaletin beşinci sıfatı ise karanlık oluşudur ve bu belki de vehmin hususiyetlerinden biri olan şeytani kuvvete işarettir. Tümel vehim ise, şeytanlık esaslarının temelidir. Diğer tikel vehimlerin şeytanlıkları ise ondan alınmıştır. Şeytanlık onun hususiyetlerinden biri olduğu hase-biyle de hadis-i şerifte tuzluluk ve acılık yerine zulmaniyyet sıfatı, vehmin sıfatlarından biri olarak taktir edilmiştir.
“Ucac” Kelimesinin Anlamı Hakkında Başka Bir Yorum
Tuzlu ve acı anlamında olan “ucac” kelimesi, belki de nefsi haki-katlerin tenezzül mertebelerinden ikisine işaret etmektedir ki, birisi mahiyet ile birliket, diğeri ise ilintili olmakla birliktedir. Akli alemde cisimlere ilintili olmak mevcut değildir. Onlarda mahiyet, mahkum, kahra uğramış ve de hakikat nurunun, parıltıları altında mahkum ve mağlub durumdadır. İmkani eksiklik o alemlerde vucubi kemal ile gi-derilir ve belkiden bu açıdan onların alemine ceberut alemi denmiştir.
Bu hadis-i şerheden büyük filozoflardan bazısı, “acı ve tuzlu denizi” maddelerin maddesi ve ilk madde olarak kabul etmişlerdir ki bu da cehaletin edilgen başlangıcıdır. Elbetteki bu kendisinin de işaret edip hadisi uyarladığı şekliyle tümel akıl karşısında cehaletten maksadın, tümel akıl karşısındaki tümel vehim olduğu ihtimaliyle uyuşmamakta-dır. Evet eğer, cehaleti tümel vehmin mazharlarından biri olan tikel vehimler ile uyarlayacak olursak, tuzlu ve acı denizden maksat ilk madde olabilir, elbette mutlak cisimler alemi veya, ikinci madde olması da mümkündür ve tuzluluk ve acılığı ise, noksanlık ve imkan bo-yutudur.
Cehaletin beşinci sıfatı ise karanlık oluşudur ve bu belki de vehmin hususiyetlerinden biri olan şeytani kuvvete işarettir. Tümel vehim ise, şeytanlık esaslarının temelidir. Diğer tikel vehimlerin şeytanlıkları ise ondan alınmıştır. Şeytanlık onun hususiyetlerinden biri olduğu hase-biyle de hadis-i şerifte tuzluluk ve acılık yerine zulmaniyyet sıfatı, vehmin sıfatlarından biri olarak taktir edilmiştir.
Yorum