BİSMİLLAHİR RAHMANİR RAHİM
HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
bundan sonra…bilindiği gibi "Nehcul Belağa" kitabı öyle bir kitap ki, adının anılması bile nasibileri deli etmeye yetiyor. İşte bu yüzdendir ki, nasibiler her vesile ile bu kitap hakkında şüpheler uyandırmaya çalışıyorlar. Google-da bir şeyler araken nasibi sitelerden birisine rastladım. Nasibinin birisi "Nehcul Belağa" hakkında bir soru sormuş, soruyu sorandan daha ahmak olan ve soruya sözde cevap veren nasibi ise bakın nasıl Allahtan korkmazcasına iftira atmış:
[img width=960 height=600]http://velayet.files.wordpress.com/2011/08/iftira_nehc.jpg[/img]
Sual: Sünni olarak tanınan biri, Nehc-ül-belaga kitabını Sünnilere dağıtıyor. Bu kitap Şiî kitabı değil midir?
CEVAP: Nehc-ül-belaga kitabını yazan Râdi, Yahudi dönmesi bir Şiî’dir. (Tuhfe-i isna aşeriyye)
Nehc-ül-belaga kitabını Yahudi dönmesi olan Ali Mürteda’nın kardeşi, Râdi isminde bir Şiî yazmıştır. Şiîliği kuran İbni Sebe de bir Yahudi dönmesidir. (S. Ebediyye)
Nehc-ül-belaga kitabındaki, Hazret-i Ali’ye isnat edilen hutbeler doğru değildir. (Abdullah-i Dehlevi, Mekatib-i şerife, m.61)
Nehc-ül-belaga kitabını Şiîler ve Mutezile olanlar şerh etmiştir. Mesela şerh edenlerden biri olan İbni Ebilhadid, Mutezile mezhebindendir. Bu kitabı, mason ve süper mezhepsiz Abduh da şerh etmiştir, fakat hiçbir Ehl-i sünnet âlimi muteber kabul etmemiştir. Şiîlerin ve mezhepsizlerin bu kitabı övmeleri, Ehl-i sünnet için ölçü olamaz. Nasıl ki, Ehl-i sünnetin nakilleri bid’at fırkalarınca muteber sayılmazsa, onların nakilleri de, elbette Ehl-i sünnete göre muteber sayılmaz. O kitaptaki yazıların Ehl-i sünnete göre, hiçbir ilmi değeri yoktur. Bu kitap, üç büyük halife ve Eshab-ı kirama düşmanlıkla doludur.
Rafızî olan bir kimse, Sünni bir kitabı dağıtmadığı gibi, bir Sünni de Rafızî kitabını dağıtmaz. Eğer dağıtıyorsa, ya çok gâfildir veya sapıktır yahut maddi bir çıkarı vardır. Dinini dünyaya satıyordur.
CEVAP: Nehc-ül-belaga kitabını yazan Râdi, Yahudi dönmesi bir Şiî’dir. (Tuhfe-i isna aşeriyye)
Nehc-ül-belaga kitabını Yahudi dönmesi olan Ali Mürteda’nın kardeşi, Râdi isminde bir Şiî yazmıştır. Şiîliği kuran İbni Sebe de bir Yahudi dönmesidir. (S. Ebediyye)
Nehc-ül-belaga kitabındaki, Hazret-i Ali’ye isnat edilen hutbeler doğru değildir. (Abdullah-i Dehlevi, Mekatib-i şerife, m.61)
Nehc-ül-belaga kitabını Şiîler ve Mutezile olanlar şerh etmiştir. Mesela şerh edenlerden biri olan İbni Ebilhadid, Mutezile mezhebindendir. Bu kitabı, mason ve süper mezhepsiz Abduh da şerh etmiştir, fakat hiçbir Ehl-i sünnet âlimi muteber kabul etmemiştir. Şiîlerin ve mezhepsizlerin bu kitabı övmeleri, Ehl-i sünnet için ölçü olamaz. Nasıl ki, Ehl-i sünnetin nakilleri bid’at fırkalarınca muteber sayılmazsa, onların nakilleri de, elbette Ehl-i sünnete göre muteber sayılmaz. O kitaptaki yazıların Ehl-i sünnete göre, hiçbir ilmi değeri yoktur. Bu kitap, üç büyük halife ve Eshab-ı kirama düşmanlıkla doludur.
Rafızî olan bir kimse, Sünni bir kitabı dağıtmadığı gibi, bir Sünni de Rafızî kitabını dağıtmaz. Eğer dağıtıyorsa, ya çok gâfildir veya sapıktır yahut maddi bir çıkarı vardır. Dinini dünyaya satıyordur.
إِنَّمَا يَفْتَرِي الْكَذِبَ الَّذِينَ لاَ يُؤْمِنُونَ بِآيَاتِ اللّهِ وَأُوْلئِكَ هُمُ الْكَاذِبُونَ
Yalanı, ancak Allah’ın âyetlerine inanmayanlar uydurur. İşte onlar, yalancıların ta kendileridir.
Nahl suresi 105-ci ayet
ve biz inşaAllah bu nasibilerin yalan ve iftiralarını birer-birer, bizzat ehli sünnetin kaynakları ile ortaya koyacağız. Nasibi ilk once Seyyid Razi r.a hakkında iftirada bulunarak şöyle demiş:
Nehc-ül-belaga kitabını yazan Râdi, Yahudi dönmesi bir Şiî’dir. (Tuhfe-i isna aşeriyye)
Nehc-ül-belaga kitabını Yahudi dönmesi olan Ali Mürteda’nın kardeşi, Râdi isminde bir Şiî yazmıştır. Şiîliği kuran İbni Sebe de bir Yahudi dönmesidir. (S. Ebediyye)
Nehc-ül-belaga kitabını Yahudi dönmesi olan Ali Mürteda’nın kardeşi, Râdi isminde bir Şiî yazmıştır. Şiîliği kuran İbni Sebe de bir Yahudi dönmesidir. (S. Ebediyye)
Ehli sünnet alimi ez-Zehebi "Siyeri alem en-Nubela" adlı kitabında Seyyid Murtaza r.a-ın biorafisi bölümünde diyor ki:
المرتضى
العلامة الشريف المرتضى ، نقيب العلوية أبو طالب علي بن حسين بن موسى ، القرشي العلوي الحسيني الموسوي البغدادي ، من ولد موسى الكاظم .
ولد سنة خمس وخمسين وثلاثمائة
Murtaza:
Allame, Şerif Murtaza, Alevi Ebu Talib soyundan Ali b. Hüseyin b. Musa, Kureşi, Alevi, Hüseyni, Musevi, Bağdadi ve Musa el-Kazımın torunlarından. 355-ci yılda dünyaya gelmiştir.
ez-Zehebi, "Siyer", 17/589
Seyyid Murtaza r.a-in soy agacini yazmamiz akil sahipleri icin yeterlidir. zira Seyyid Murtaza r.a Seyyid Razi r.a-in buyuk kardesidir. ama nasibilerde akil olmadigi icin şimdi de ez-Zehebiden Seyyid Razi r.a-ın soy ağacını öğrenelim:
الرضي
الشريف أبو الحسن ، محمد بن الطاهر أبي أحمد الحسين بن موسى ، الحسيني الموسوي البغدادي
er-Razi:
Şerif, Ebul Hasan, Muhammed b. Hüseyin b. Musa, Hüseyni, Musevi, Bağdadi
ez-Zehebi, "Siyer", 17/286
aslında bu bilinmeyen bir şey değildir. Fakat nasibilerin imanlarının, inançlarının esası Ehli Beyt a.s düşmanlığı olduğu için bunu söylüyorlar. ez-Zehebinin söylediği sözleride açıklayalım:
Şerif: yani imam Hüseyin a.s soyundan gelen. Bilindiği gibi Seyyidler 2 kısma ayrılırlar: a) Seyyidler yani Hasan a.s soyundan. b) Şerifler yani Hüseyin a.s soyundan
Kureşi: yani Kureyşli, Kureyş kabilesinden
Alevi: yani imam Ali a.s evlatlarından, imam Ali a.s soyundan
Hüseyni: yani imam Hüseyin a.s soyundan
Musevi: yani imam Musa el-Kazım a.s soyundan
Bağdadi: yani Bağdadlı, Bağdadda dünyaya geldiği, orada yaşadığı için bu lakap ile anılmıştır.
Şimdi kimin yahudi dönmesi olduğu belli oldu. Yahudiler hakikatleri tahrif etmek, yalan uydurmak gibi konularda 1 numaradırlar, bu nasibide olmayacak yalanlar uydurmuştur. Binaenaleyh "yahudi dönmesi" adı buna daha çok yakışır. Ayrıca başta Kurandan sonra en sahih kitap dedikleri "Sahihi Buhari" olmak üzere nasibi kaynaklarında yahudi ve hristiyan dönmeleri "sahabe" adı altında tanıtılmış ve onların sözleri "hadis" diye rivayet edilmiştir ki, biz bunu inşaAllah daha kapsamlı bir çalışmada, "gerçek ibni Sebeciler" adlı çalışmamızda ortaya koyacağız. Şimdi nasibinin diğer yalanlarını inceleyelim, diyor ki:
Nehc-ül-belaga kitabındaki, Hazret-i Ali’ye isnat edilen hutbeler doğru değildir. (Abdullah-i Dehlevi, Mekatib-i şerife, m.61)
Nehc-ül-belaga kitabını Şiîler ve Mutezile olanlar şerh etmiştir. Mesela şerh edenlerden biri olan İbni Ebilhadid, Mutezile mezhebindendir. Bu kitabı, mason ve süper mezhepsiz Abduh da şerh etmiştir, fakat hiçbir Ehl-i sünnet âlimi muteber kabul etmemiştir.
Nehc-ül-belaga kitabını Şiîler ve Mutezile olanlar şerh etmiştir. Mesela şerh edenlerden biri olan İbni Ebilhadid, Mutezile mezhebindendir. Bu kitabı, mason ve süper mezhepsiz Abduh da şerh etmiştir, fakat hiçbir Ehl-i sünnet âlimi muteber kabul etmemiştir.
ibni Ebil Hadid
Beyhaki
Fahri er-Razi
Muhammed Abduh
doğrudur, ibni Ebil Hadid ile Muhammed Abduhu bazıları inkar ediyorlar ve sebep olarakta Abduhun mason, ibni Ebil Hadidin ise mutezili olduğunu gösteriyorlar. fakat acaba bu şahıslar Fahri er-Razi ile Beyhaki hakkında ne diyecekler? şimdi Beyhakinin "Nehcul Belağa" şerhinin resmini ekliyorum:

resimde gördüğünüz ehli sünnet alimi Beyhakinin "Nehcul Belağa şerhi"dir. peki Beyhaki kimdir? ez-Zehebi anlatıyor:
البيهقي
الوزير العلامة ، ذو التصانيف ، شرف الدين ، وحجة الدين أبو الحسن ، علي بن أبي القاسم زي
Beyhaki:
Allame, Şerefuddin ve Hüccet ed-Din, Ebul Hasan Ali b. Ebul Kasım Zeyd
ez-Zehebi, "Siyer", 20/585
sonra itikatta Eşari ve amelde Şafii olan Fahri er-Razide bu kitaptakilerin imam Ali a.s-a ait olduğunu kabullenmiş ve kitaba şerh yazmıştır:
[img width=960 height=600]http://velayet.files.wordpress.com/2011/08/c59ferhi-razi.jpg[/img]
resimde gördüğünüz Fahri er-Razinin biografisi hakkında bilgi veren ehli sünnet sitesidir. işaretlenmiş yerde şu ifadeler var:
مؤلفات الفخر الرازي
Fahri er-Razinin telifleri:
كتاب شرح نهج البلاغة
4-cü: "Kitab Şerhu Nehcul Belağa"
kaynak: Fahri er-Razinin hayatı
bu ehli sünnet alimleri "Nehcul Belağa"nın imam Ali a.s-a ait olduğunu beyan etmiştirler. Bilindiği gibi ehli sünnete görede icma esatır. Şu halde Şia topyekün olarak ve Ehli Sünnettende bir kısım bu kitabın imam Ali a.s-a ait olduğunu söylemiştir yani Şia ile Ehli sünnet bu konuda icma etmiştir, binaenaleyh (ehli sünnet açısından) icmaya uyulması farzdır.
Daha sonra nasibi şöyle devam ediyor:
[b]Şiîlerin ve mezhepsizlerin bu kitabı övmeleri, Ehl-i sünnet için ölçü olamaz. Nasıl ki, Ehl-i sünnetin nakilleri bid’at fırkalarınca muteber sayılmazsa, onların nakilleri de, elbette Ehl-i sünnete göre muteber sayılmaz./b]
kaynak: Velayet
Yorum