[b]Bismillah…
Doğumun Resulle başladı, sanki bir mersiyeydi!
Hani anlatılır ya ağlar gözle doğmuşsun, seni ne deden Resulullah, ne baban Murtaza, ne annen Zehra ve ne de kardeşin Mucteba susturabilmiş.
Yalnız kardeşin Hüseyin´in kucağında kulağına fısıldanan birkaç kelime seni sakinleştirebilmişti, neydi Hüseyin´in kulağına söylediği o sözler Zeynep!
Yoksa: ´´Bacı can bu göz yaşlarını sakla, zamanı var.´´mı dedi.
Her halde muhabbetiniz böyle başladı,…….aşıkla-maşuk……
Anlat Zeynep? Neler gördün? Neler yaşadın?
Neyneva´yı anlat; dertler, musibetler anası Zeynep.
Hüseyin´le gidip Hüseyinsiz dönüşünü anlat? Rugeyye´yi Şam´da bırakıp gelişini anlat?
Verdiğin kurbanları anlat?
Anlat ki tarih utansın, anlat ki seni anlatamayan kalem utansın.
Anlat Zeynep, sabrını Murtaza´dan, göz yaşını Zehra´dan aldığını anlat.
<!--[if !supportLineBreakNewLine]-->
<!--[endif]-->
Sende ne yürek varmış Zeynep, nasıl dayanabildin o sahnelere, sabır adeta elinde esir olmuş, halbuki ne peygamberdin ne de imam, yalnızca Risalet ve imamet halkasının nazenin bir gülüydün.
İlk acın deden Resulullah´ın mana alemine göçüsü ile başladı, sonra kapı-duvar arasında annen Zehra ve kardeşin Muhsin´in musibeti, sonra sırrı Allah ve habibinden başka herkese gizli olan, çözülemeyen o kamil insan baban Ali´yel Murtaza´nın mihrapta al kana boyanması ve akabinde kardeşin Hasan-el Mucteba´nın zehirlenişi ve tabutunun oklanışı ve musibetin son noktası KERBELA’yı anlat!
Anlamak çok zor, halbuki sen de bir beşerdin senin de nefsin ve iraden vardı, o kısa zamanda annen Fatıma nasıl verebildi ve sen nasıl alabildin bunca şeyi,
yoksa, bizlere gizli olan, imam Seccad´ın senin hakkında dediği mi´´EY ALİMSİZ ALİME´´o olsa gerek.
Anlat Zeynep?
Doğru mu düşmana bir damla göz yaşını göstermeyişin, bu sabrınla Eyyub´ü utandıracağını düşünmedin mi?
O kurbanlar arasında say ederken Hacer´i mahcup edeceğin hiç mi gelmedi aklına.
Hüseyin´in başına tavaf edişin doğru mu Zeynep? Bu çok değişik bir hac Zeynep!
Kerbela minasında kendi yavrularını kurban verirken hareminden dışarı çıkmamışsın, ama Ali Ekber´de neden böyle sarsıldın?
Doğru mu Zeynep, Ali Esger´in o kuruyan dudaklarına göz yaşlarını sürdüğün……
Şaşırmamak imkansız çok değişik bir görevin var Zeynep.
O Haydar duruşun ve can alıcı hutbelerinle tağut´un tahtını sen sarstın, o küçük parmakları ile Rugayye yıktı.
Evet Zeynep!
Biraz aşkla, irfanla seni tanımaya çalıştım.
Sen Allah´ın gelmeyen ayeti, Kerbela kitabının tefsirisin.
Ey Medine’de ´´elif´olup, Kerbela´da ´´dall´´ olan Zeynep, sen yalnız babanın değil tüm alemin süsüsün.
Sen direniş, sen iman, sen teslimiyetin özüsün.
Sen Ali-aba tecellisi, sen düne, bu güne, yarına yol gösterici bir ışıksın.
Sen Zehra´nın devamısın, sen Ehli-beyt´in tamamı sen bizlere namaz gibi farzsın.
Senin ve Hüseyin´in olmadığı bir dinden Allah´a sığınırız………..
Ya Zeynep ne olur bizlere bir nazar et………
Selam olsun Zeyneb’in izinden gidenlere ve Zeyneb´e tabi olanlara.
Ali Karadağ[/b]
Yorum