Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Neden şii değilim 2

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Neden şii değilim 2

    Neden şii değilim:
    Bu yazıyı öncelikle şii kardeşlerimin kendileri ile ilgili özeleştiri yapmalarını sağlamaya yönelik bir bilgilendirme olarak,daha sonra bu yazıya alacağım cevaplarla bazı konularda ne düşündüklerini tesbit etmek amacıyla yazıyorum.
    Ben bir ehlisünnet mensubu olarak şia mezhebini yakından takip eden/etmeye çalışan biriyim.bunun sebebi;
    -İmam Ali’ye olan aşırı muhabbetim ve sevgim.
    -islami ilimlere olan merakım.
    İslami kesimde gözlediğim kadarıyla; mezhepler konusunda araştırma yapan ve birazda radikal islam dediğimiz türden bir islami anlayışa sahip olanlar şia mezhebini araştırdıklarında genellikle o tarafa meylediyorlar.ve bu temayüllerinde kendilerince haklı,ikna edici delillere sahip ve mütmain olarak bir yöneliş sözkonusu oluyor.
    Bende mezhepler konusunda değilde İmam Ali ile ilgili araştırmalarımda ister istemez yolum şia mezhebine düşmüş, bir çok konuyu onların kaynaklarından araştırmış ve bazı alim ve yazarlarının eserlerini yakından incelemişimdir.
    Bu incelemeye sebep olan sadece İmam Ali’ye olan muhabbetim değil,yetiştiğim camiada irani yazarların eserlerinin kıymetli olmasıdır, içlerinden özellikle Ali Şeriati mümtaz bir yere sahip olmakla birlikte benimde hemem hemen bütün kitaplarını okuyacak kadar yakından tanıdığım ve özel alaka gösterdiğim bir yazardır.
    Dediğim gibi gerek İmam Ali’ye olan muhabbetim,gerek islami ilimlere olan merakım ve gereksede Ali Şeriati’nin şii kimliği ile cezbediciliği beni bir çok kez şiaya meyilli kılmış fakat hayatımdaki bazı hikmetli, Rabbani işaretler hep bazı şeyleri karşıma çıkartarak bu meylimi kırmştır.bu karşıma çıkan şeyler nelerdir?

    yada neden şii değilim?:
    1-şii değilim çünkü; Avrupadaki yabancılardan müslüman olanların,müslüman olmalarına sebep olan en büyük etken genelde Kur’an yada islamın herhangi bir hükmünün güzelliği oluyor.Bazı istisnalar hariç bir çok müslüman olanın müslümanlığına, müslümanların islami yaşantılarında gösterdikleri hassasiyet ve islamı yaşamalarındaki lisan-ı hal tebliği sebep değildir.Yusuf İslam diyorya hani: ‘’ Ben Kur’an’ı tanımadan önce müslümanları tanısaydım müslüman olmazdım’’ diye.
    İşte bence de şii mezhebinin öğretileri ve akidesi güzeldir fakat ben bu akide ve öğretilerden önce şiileri tanıdığım için ve tanıdığım şiilerde bu tanıklığımda beni kendilerinden soğuttukları için şii olmadım/olamadım.
    Beni şiilerden soğutan şeyler nelerdir:
    a)mutedil olmak yerine islami vahdete çok büyük zarar verecek şekilde aşırı derecede mezhebçi olmaları.mezheplerin ümmetin mozaiği ve islamın rahmet dini oluşunun sonucu olduğunu,herhangi bir mezhebe mensup olanın,bu mezhebe mensup olduğundan dolayı cennete yada cehenneme gitmeyeceği,kişileri cennete yada cehenneme götüren şeyin yine kişilerin Allah’a kulluktaki samimiyetleri,fedakarlıkları,gayretleri ve amelleri olduğu,(çünkü hiçbir mezheb Allah tarafından tayin edilmiş değildir.her mezhep dinamiklerini Kur’an ve Sünneten alır) bilincine ters bir şekilde mutlak hak olarak kendilerini görmeleri,kendilerinin dışındakileride mutlak batıl bilmeleri.(bu dediğim bütün mezhepçilerde vardır.fakat benim gördüğüm şiada aşırı bir şekilde vardır.)
    b)’’muhalefet etki meşhur olasın’’ düsturu ile bütün varlıklarını sanki şianın dışındakilere muhalefet üzerine bina etmiş gibi muhalif duruşları; bu muhalefet belki tarihsel arka planı olan bir tür ezilmişlik ve güngörmemişlik psikolojisinden kaynaklanıyor olabilir.aslında haklı ama haksızmış gibi algılanmanın ve bu haksızlık algısından kaynaklanan dışlanmışlığın kızgınlığı da olabilir.yada azınlık duygusu bu muhalefete yöneltiyor olabilir. Belkide bu muhalefeti meşhur olma düşüncesi ile bir tür propaganda aracı olarak kullanmakda olabilir.bütün bu sosyopsikolojik durumlar şianın muhalif olmasını gerektiriyor gibi bir anlayış var.oysa takınılması gereken tavır muhalefet değil örnekliktir.madem haktır o halde haklılığını bütün tavırlarına yansıtır ve bu haklılık onu şerefli ve izzetli kılar.fakat muhalefet tavrı ile diğerlerinin kutsallarını zemmetmek tavrı yalnıştır.ve bu yanlış tavır şianın toplumun (en azından türkiyedeki yada en azından benim) gözünden düşmesine sebep oluyor.
    c)’’bir gemide dokuz katil,bir masum varsa,o masumun hakkı için o gemi batırılmaz; bunun gibi bir müslümanda dokuz kötü haslet bir tane güzel haslet varsa bu güzel hasletin hakkı için o müslümana buğzedilmez’’ düsturuna muhalif bir tarzda (şiayı şia yapan muaviye,amr bin as,yezid vs. gibi şahıslara olan buğz için demiyorum) ehlisünnetin hemen hemen bütün alimlerine güzel olan bir çok yönlerini görmezden gelerek buğzetmeleri.islam için gerçekten samimi bir şekilde mücadele etmiş, bu uğurda sıkıntılar yaşamış,fedakarlıklar yapmış,bedeller ödemiş ve halisane bir şekilde kendini Allah’a adamış alimlerin sırf şii olmadıklarından dolayı ince ince kusurlarını araştırmak,olmayanları varmış gibi göstermek,bunları ifşa etmek delillendirmek ve böylece buğzetmek yada buğzetmeye yönelik tavır almak şeklindeki tavrıları.

    2-şii değilim çünkü: sahabelere karşı çok katı bir tavırları vardır.her ne kadar biz bunu söylediğimizde hemen ‘’sahabelere küfretmek haramdır’’ şeklindeki Ayetullahların fetvalarını orta yere döküyorlarsa da durum ortadadır.bu sitede ‘’halife Ebubekirin hal dosyası,Ömer bin hattabın hal dosyası,Osman bin affanın hal dosyası’’ şeklinde sanki mahkemede yargılanıyorlaşmış gibi alyehlerinde deliller sunmak.uzun araştırmalar yapmak ve onlar hakkında bir önyargı ve olumsuz bir bakış açısı oluşturmak için ne varsa yapmak ki bence çok yanlış ve hatalı hareketlerdir.ha ben onların yanlış ve hatalı olmadıklarını savunmuyorum.evet hata yapmışlardır.kusurları olmuştur.çok yanlış siyaset ve yönetim uygulamaları olmuştur.fakat ne olursa olsun onlar sahabedir.hiç bir şeyleri olmasa dahi müslüman kimlikleri ile Resulullah(s.a.a) a biat etmişlerdir.ve onun yanında her türlü faaliyete katılmış islamın istikbali için mücadele etmiş ve dinin zemininin sağlamlaşması için faaliyette bulunmuşlardır.
    Evet bencede imam Ali hilafete onlardan daha layıktı.ve onlar hilafetlerinde bir çok hatalar yaptılar.ama bunları sürekli dile getirmek ve bunu üzerinden şiaya prim sağlamak onların hakkına tecavüz etmektir. Bir nevi kendi haklılığını başkalarının hataları üzerine bina etmektir.ve bu hata sahipleriin bir çoğu Resulullaha biat etmiş ve hatta Kur’an’da (mesela; rıdvan biatine katılanlardan Allah razı olmuştur) şekinde ilahi lütfa mazhar olmuş şahsiyetlerdir.
    Ehlisünnetin güzel taraflarından biride sahabeleri koruma altına almış olmalarıdır.yoksa bence ehlisünnet alimleri muaviyeye hazret derken muaviyenin kaşına gözüne hayran oluşlarından değil,muaviyeye buğzetmekle açılan kapıdan sıddıklara ve faruklara kadar ulaşan ve neredeyse birkaç sahabenin dışında bütün sahabelere buğzetmeye varan kapıyı ‘’onlar sahabedir’’ kilidiyle kilitlemiş olma isteklerındendir.

    devam edecek inş.

    #2
    Ynt: Neden şii değilim 2

    Eğer İmam Humeyni İmam Hamanei, Murtaza Mutahhari Ali Şeriati kısaca İran İslam İnkılabının şia anlayışı ile karşılaşmış olmasaydık değil şii veya sünni, müslüman bile olmayacak duruma gelecektik.
    Bir batı dünyasına bakmalı, bir de islam alemine. Bir taraf mektep ve dinleri ne olursa olsun bilim ve tenkitte, dünyayı imar etmekte geldikleri noktaya bakın. Bir de islam aleminin geriliğine, yöneticilerinin batının kuklalarına dönüşmesine bakın.
    İslam İnkılabı olmasaydı islam bizim zihnimizde, batılıların iddia ettikleri gibi ister istemez hristiyanlıktan ayrılan bir mezhep gibi bir duruma gelecekti.
    Bitip tükenmek bilmeyen teolojik tartışmalar, öyle tartışmalar ki, pratikte hiç bir faydası ve getirisi olmadığı bir yana zararı hesap edilmeyecek kadar ziyade.
    Gündemde olmayan sorunların gündem edilmesi, asıl çözülmesi gereken problemlerin göz ardı edilip tarihin tozlu raflarında kalmış meselelerle günümüzde yaşayıpta tarihte olan bitenden dolayı hiç bir suçu günahı olmayan insanların peşinen suçlu kabul edilerek yargılanmaya çalışılması.

    Değerli kardeşlerim, İran İslam İnkıbanının konumu İmam Alinin hükümetinin konumu gibi, İmam Humeyni ve İmam Hamanein konumu da bu gün İmam Alinin konumu gibidir.

    Unutmayalım ki, haricilik şiadan doğmuştur. Hariciler İmam Aliye önce tabi olup sonra terkeden sahabilerden başkaları değil malumunuz.

    Eğer bu gün İran İslam İnkılabı ve Veliyi emri müslimin İmam Humeyninin mektebine, İmam Ali Hamanein emirlerine kim muhalefet ederse hariciler konumuna gelir. İddiası ne olursa olsun. Kimin söylemi, hareketi, tebliğ tarzı İmam Ali Hamaneinin çizgisine zıt düşerse bilsin ki Harici olmuştur.

    Eğer bu gün üç halifeye hakaret İslam İnkılabına, Ehli Beyt mektebine zarar veriyorsa bunu gündemin başına koymak doğru değildir.

    İmam Ali Hamaei "Ehli Sünnetin Mukaddesatına hakaret etmek haramdır " diye açık açık söylerken, bunun zıddına hareket etmek, haricilerin İmam Aliye isyanı gibidir.

    Esedullah kardeşimiz yüreğinden gelen bir ihlasla hadiseyi özetlemiştir ancak biz biraz farklı düşünüyoruz. Çünkü Ehli Beyt Mektebi kimsenin özel mülkü değildir. Her şiinin beyanıda Ehli Beytin beyanı değildir. Her şii alimin söyledikleride şiada hüccet değildir.

    Bu yüzden bazı şiilerin mezheben zahirde ehli sünnet olup Allah yolunda iman hicret ve cihad boyutlarında nice kahramanlıklar göstermiş ulemaya cahilce sataşmalarını kaale almıyoruz. Mesela Üstad Bediüzzaman. Üstad Bediüzzamanı anlayacak Rabbani ve Usuli alim düzeyindeki şii alimleri olabilecektir.

    Zerre kadar hayrın zerre kadar şerrin hesabını yapan Allahtır şiiler değil. Süfyani bir rejime karşı İslamı Kuranı hayatının bütün zerreleri ile yaşamış savunmuş bir kahraman olan Üstada karşı edebe muğayir değerlendirme yaparken, İslam Düşmanı süfyanların, islam düşmanı bir rejim kurup bu rejimi ayakta tutmak için yüzbinlerce masum müslüman kanı akıtanlara karşı ise hoşgörü ile bakabilmeleri her şiinin şiada ölçü olmayacağının ispatıdır.
    Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
    Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

    Yorum


      #3
      Ynt: Neden şii değilim 2

      [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg61974#msg61974 date=1258583894]sahabelere karşı çok katı bir tavırları vardır.her ne kadar biz bunu söylediğimizde hemen ‘’sahabelere küfretmek haramdır’’ şeklindeki Ayetullahların fetvalarını orta yere döküyorlarsa da durum ortadadır.bu sitede ‘’halife Ebubekirin hal dosyası,Ömer bin hattabın hal dosyası,Osman bin affanın hal dosyası’’ şeklinde sanki mahkemede yargılanıyorlaşmış gibi alyehlerinde deliller sunmak.[/quote]


      Bismillahirrahmanirrahim

      Değerli Esedullah kardeşim! Öncelikle şuna cevap vermenizi istiyorum. Allah rızası için söyleyiniz. Sizinde ismini verdiğiniz başlıklarımda Halifelere veya Sahabelere her hangi bir KÜFÜR - LANET var mı? Varsa söyleyin tövbe edip sileyim.

      Açtığım başlıklar genellikle Araştırma yazısıdır. Siz diyorsunuz ki, Tarih araştırılmasın, tarih okunmasın ve Ehl-i Sünnet Müslümanların kitaplardaki bazı gerçekleri örterek sadece dillerde destan eylediği süslü beyanlar devam etsin.

      Değerli Kardeşim Şia'da sahabeyi sevmektedir. Ama biz, Allah'a, Resulüne ve Resulünden sonra O'nun emri doğrultusunda yaşayan ve O'na Kalben teslim olan Sahabeleri severiz. Nitekimde Şia2nın sevdiği sahabeler hiç de o kadar az değildir.

      Esedullah kardeşim! Bahsettiğiniz üç başlıkta naklettiğim her sözün hemen hemen her satırın bir delili ve bir kaynağı vardır. Eğer bunu sorun etmiş iseniz örneğin El Bidayenin 6. cildini okusanız belki onada itiraz edersiniz.

      Değerli kardeşim Başlıklarım biraz sivri gelebilir ama ben başlıkları araştırmacı yazarın, araştırmasına sadık kalmak için başlıkları o hali ile bıraktım. Değişiklik yapmadım.

      Yorum


        #4
        Ynt: Neden şii değilim 2

        [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=9692.msg61987#msg61987 date=1258613015]
        Eğer İmam Humeyni İmam Hamanei, Murtaza Mutahhari Ali Şeriati kısaca İran İslam İnkılabının şia anlayışı ile karşılaşmış olmasaydık değil şii veya sünni, müslüman bile olmayacak duruma gelecektik.

        [/quote]

        sizi bilemem ama bizim için pek de öyle değil..


        [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=9692.msg61987#msg61987 date=1258613015]

        Değerli kardeşlerim, İran İslam İnkıbanının konumu İmam Alinin hükümetinin konumu gibi, İmam Humeyni ve İmam Hamanein konumu da bu gün İmam Alinin konumu gibidir.

        [/quote]

        talihsiz bir ifade.
        İmam Aliyi çok dar bir kalıba sokmuşsunuz.. ne iran inkılabının konumu imam Alinin hükümetinin konumundadır..ne de imam Humeyni ve imam Ali hamaney imam Alinin konumundadır..bu; önce imam Aliye,sonra imam Humeyni ve imam Hamaneye,daha sonrada irana tabi olmayan islam ümmetinin diğer kesimlerine hakarettir..

        temsiliyet anlamında diyorsanız,bugün iran islam inkılabı ümmete rehberlik noktasında kendini kanıtlamış değildir..evet tağuta ve dünya müstekbirlerine kafa tutma ve islamın izzet ve şerefini onlara karşı muhafaza etme konumunda doğrudur.. fakat ümmete liderlik etmek bağımsızlığı gerektirir..bağımsızlık derken mezheb takıntılarının olmaması gerekir.oysa yusuf el kardavinin dediği gibi iran, şu anda şii yayılmacılığına yoğunlaşmış durumdadır..sadece şii yayılmacılığı değil iran milliyetçiliği noktasındada malul olan tarafları vardır .bu taraflarının tedavi edip..yani iran milliyetçiliğinden ve şii yayılmacı plitikalarından kurtulmadığı müddetçe ümmete rehberlik edemiyecektir..

        dolayısıyla imam Alinin ve onun hükümetinin konumunda hiç değildir.

        [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=9692.msg61987#msg61987 date=1258613015]

        Eğer bu gün İran İslam İnkılabı ve Veliyi emri müslimin İmam Humeyninin mektebine, İmam Ali Hamanein emirlerine kim muhalefet ederse hariciler konumuna gelir. İddiası ne olursa olsun. Kimin söylemi, hareketi, tebliğ tarzı İmam Ali Hamaneinin çizgisine zıt düşerse bilsin ki Harici olmuştur.

        [/quote]

        bu üslup çok tehlikeli bir üsluptur..dediğim gibi imam Ali hamaney ve velayeti fakih makamı şii mezhebinden bağımsız değildir..bağımsız olmadığı müddetçe ümmete rehberlik yapamaz..

        siz üçyüz milyonlık şii mevcuduyla bir milyar üçyüz milyonluk ehllisünnet ve diğer mezheb mevcuduna kendinizi kabul ettiremezsiniz..bu kabul etmeme kabul etmeyenlerin hatası değil kabul edilmeyenlerin mezhebi taasubla malul olmalarındandır..

        [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=9692.msg61987#msg61987 date=1258613015]

        Esedullah kardeşimiz yüreğinden gelen bir ihlasla hadiseyi özetlemiştir ancak biz biraz farklı düşünüyoruz. Çünkü Ehli Beyt Mektebi kimsenin özel mülkü değildir. Her şiinin beyanıda Ehli Beytin beyanı değildir. Her şii alimin söyledikleride şiada hüccet değildir.

        Bu yüzden bazı şiilerin mezheben zahirde ehli sünnet olup Allah yolunda iman hicret ve cihad boyutlarında nice kahramanlıklar göstermiş ulemaya cahilce sataşmalarını kaale almıyoruz. Mesela Üstad Bediüzzaman. Üstad Bediüzzamanı anlayacak Rabbani ve Usuli alim düzeyindeki şii alimleri olabilecektir.

        Zerre kadar hayrın zerre kadar şerrin hesabını yapan Allahtır şiiler değil. Süfyani bir rejime karşı İslamı Kuranı hayatının bütün zerreleri ile yaşamış savunmuş bir kahraman olan Üstada karşı edebe muğayir değerlendirme yaparken, İslam Düşmanı süfyanların, islam düşmanı bir rejim kurup bu rejimi ayakta tutmak için yüzbinlerce masum müslüman kanı akıtanlara karşı ise hoşgörü ile bakabilmeleri her şiinin şiada ölçü olmayacağının ispatıdır.
        [/quote]

        her şii şiaya ölçü değildir fakat..her şii şiadan bir parça taşır.ve bu parça ile şiilik propagandası yapar ve bulunduğu yerde şiayı temsil eder.

        Yorum


          #5
          Ynt: Neden şii değilim 2

          [quote author=Mufazzal link=topic=9692.msg61989#msg61989 date=1258614261]

          Değerli Esedullah kardeşim! Öncelikle şuna cevap vermenizi istiyorum. Allah rızası için söyleyiniz. Sizinde ismini verdiğiniz başlıklarımda Halifelere veya Sahabelere her hangi bir KÜFÜR - LANET var mı? Varsa söyleyin tövbe edip sileyim.

          [/quote]

          değerli Mufazzal kardeşim!
          ben sizin sahabelere ve halifelere küfür ve lanet ettiğinizi yazmadımki zaten..fakat her küfür ve lanet kişileri kafir ve lain kılmayacağı gibi her küfürsüzlük ve lanetsizlikde kişilere hakaret edilmediği anlamına gelmez..

          ben size diyorum ki; Ebubekir, Ömer ve diğer bazı sahabeler yalnışlar yapmış olabilirler.bu yalnışları uzun uzun ortaya dökmek, aleyhlerinde deliller sunmak,gözden düşürmeye çalışmak,onlara buğzetmek ve buğzedilmesini sağlamak,başkalarının kutsal bildiğine hakaret etmektirki siz böyle yaparak başkalarına kendinizi kabul ettiremezsiniz..

          bizim kendimizi başkasına kabul ettirmek gibi bir derdimiz yok diyorsan o zaman bu uğraşlar niye? bunlar sizi Allaha yaklaştırmaz..bilakis uzaklaştırır..

          siz hep demiyormusunsuz ki İmam Ali 25 yıllık sessizlik döneminde vahdet ve islamın selameti için onlara biat etmiş ve onlarla iyi geçinmiştir.? o halde bu nasıl imam Ali taraftarlığıdır ki Onun yaptığını yapmıyorsunuz ve vahdet için ve islamın selameti için bu konularda sükut etmiyorsunuz..

          1300 yıldır şia bunları anlatıyor ama bugün isalm ümmetinin yüzde 20sini temsil ediyor..büyük çoğunluk bunları kabul etmiyor..demekki şia nın bu politikası yalnıştır..

          biz bunları kendimize taraftar bulmak için değil hak oldukları için söylüyorsuz diyorsan,buda yalnıştır..çünkü bunlar kesin ölçü ve kurallarla hak olanlar değildir..bunlar sizin ''hak''ınızdır.ve herkesin kendine göre bir 'hak'ı vardır..siz nasıl Kuran ve Sünneten deliller getiriyorsanız aynı şekilde sizin karşınızdaki ehliünnetin alimlerinin sayısı sizden çok oların getirdikeri delillerde sizden çok..ve ilmi usül ve metod açısından ehlisünnetinkiler daha kabul edilebilir çünkü hem sayısal çoğunluk var hemde daha sistematize edilmiştir..

          [quote author=Mufazzal link=topic=9692.msg61989#msg61989 date=1258614261]

          Açtığım başlıklar genellikle Araştırma yazısıdır. Siz diyorsunuz ki, Tarih araştırılmasın, tarih okunmasın ve Ehl-i Sünnet Müslümanların kitaplardaki bazı gerçekleri örterek sadece dillerde destan eylediği süslü beyanlar devam etsin.

          [/quote]

          tarih araştırılmasın demiyorum..tarih araştırılsın ama tarih düşmanlıklara malzeme toplama sayfaları kılınmasın..tarih ortak bir paydada buluşulsun diye araştırılsın.. ötekileri yok saymak, onların hukukunu çiğnemek,onların mukaddesatına hakaret etmek ve ''en iyisi benim'' mantığını ortaya koymak için araştırılmasın..herşeyi tarih belirlemez..tarih herşey demek değildir.herşey tarihten ibaret değildir..tarih bir bilgi ve ibret tablosudur fakat bu bilgiyi ve ibreti alan akıl ve iradedir.

          akıl ve irade ise zamanın maslahatını gözetmekle mükelleftir.eğer zamanın maslahatına ters ise önce akıl ve irade sonra tarih gelir..ve biz bu durumda tarihi değil ekıl ve iradeyi tercih edelim diyorum..

          [quote author=Mufazzal link=topic=9692.msg61989#msg61989 date=1258614261]

          Değerli Kardeşim Şia'da sahabeyi sevmektedir. Ama biz, Allah'a, Resulüne ve Resulünden sonra O'nun emri doğrultusunda yaşayan ve O'na Kalben teslim olan Sahabeleri severiz. Nitekimde Şia2nın sevdiği sahabeler hiç de o kadar az değildir.

          [/quote]

          şianın sevdiği sahabelerin sayısı ile Resulullah(s.a.a)ın savaşlar kazandığı,23 yılda tarihin en mükemmel devletini kurduğu,ve bu devleti kurarken kendisine dost ve yaren olarak seçtiği,ve bunlarla bir çok faaliyeti yürüttüğü sahabelerin sayısının arasında çook büyük bir fark var..

          burda ya Resulullah(s.a.a.)ın sevdiğini şia sevmiyor yada Resulullah(s.a.a.) (haşa) hata yaptı..

          [quote author=Mufazzal link=topic=9692.msg61989#msg61989 date=1258614261]

          Esedullah kardeşim! Bahsettiğiniz üç başlıkta naklettiğim her sözün hemen hemen her satırın bir delili ve bir kaynağı vardır. Eğer bunu sorun etmiş iseniz örneğin El Bidayenin 6. cildini okusanız belki onada itiraz edersiniz.

          [/quote]

          ben delil istemedim..ve bunların hepsini biliyorum bakmama gerek yok..o meşhur delilciliğinizi bu tür şeylerde değil daha faydalı şeylerde kullanın..
          En son Qom_u_ask tarafından düzenlendi; 06.08.2020, 01:09.

          Yorum


            #6
            Ynt: Neden şii değilim 2

            ''neden şii değilim''e devam..

            3-on iki imamın çok fazla ön plana çıkarılıp Resulullah((s.a.a)ın kendisinin ve sünnetinin gölgede bırakılması..

            4-bir çok konuda sanki sırf muhalefet olsun diye çok olana değil az olana sarılmak..mesela;namazda el salınması yada namazların arasının tefrik edilmemesi vs.

            evet bunların Kuran ve Sünnetde delilleri vardır fakat azdır.. el bağlanması yada namazları tefrik etme delilleri kadar çok değildir..ve sanki bunlar Kuran da ve Sünnetde vardır diye değil ''mezhepsel simge'' konumunda görüldüğü için yapılıyor..

            5-takiyye: imamların takiyye amacı ve uygulama şekilleri ile bugünkü şianın takiyye amacı ve uygulama şekilleri arasında çok fark vardır.ben şahsen hiçbir imamın (farz-ı misal bugünün türkiyesinde aşurayı atatürkün posterleri altında kutlayabileceğini sanmıyorum ve böyle bir durumu onlara yakıştıramıyorum.kimse kusura bakmasın ama bu tür bir takiyye; takiyyeden çok ikiyüzlülüğe benziyor.

            devam edecek inş.

            Yorum


              #7
              Ynt: Neden şii değilim 2

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              ben sizin sahabelere ve halifelere küfür ve lanet ettiğinizi yazmadımki zaten..fakat her küfür ve lanet kişileri kafir ve lain kılmayacağı gibi her küfürsüzlük ve lanetsizlikde kişilere hakaret edilmediği anlamına gelmez..[/quote]

              sahabelere karşı çok katı bir tavırları vardır.her ne kadar biz bunu söylediğimizde hemen ‘’sahabelere küfretmek haramdır’’ şeklindeki Ayetullahların fetvalarını orta yere döküyorlarsa da durum ortadadır.bu sitede ‘’halife Ebubekirin hal dosyası,Ömer bin hattabın hal dosyası,Osman bin affanın hal dosyası’’ şeklinde sanki mahkemede yargılanıyorlaşmış gibi alyehlerinde deliller sunmak.
              Ben bu soruyu haklı olarak yukarıdaki cümlenizden dolayı sordum. Cümlenizde Ayetullah Hamaneinin fetvası ve benim 3 başlığımın ismi geçince beni kastettiğinizi anlamış ve size soruyu yöneltmişim. Hamdolsun bu konuda sorun yok diyelim.

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              ben size diyorum ki; Ebubekir, Ömer ve diğer bazı sahabeler yalnışlar yapmış olabilirler.bu yalnışları uzun uzun ortaya dökmek, aleyhlerinde deliller sunmak,gözden düşürmeye çalışmak,onlara buğzetmek ve buğzedilmesini sağlamak,başkalarının kutsal bildiğine hakaret etmektirki siz böyle yaparak başkalarına kendinizi kabul ettiremezsiniz..[/quote]

              Değerli kardeşim! Şöyle bir sünni forumları ziyaret ediniz. O sünni forumların hemen hemen tamamında diyebilirim ki, Şia üzerine başlıklar vardır. Ve o başlıklarda, Şia'nın tarihçiliği, Araştırmacılığı, art niyet kullanılarak, Sahabeye Küfür, Kuranın tahrifi, Rafizi, Kafir, Sapık olarak işleniyor. Şunu iyi anlamanızı isterim. Sünni sitelerde bunlar yapılıyor diye ben veya biz bunları karşıt olsun diye yapmıyoruz. HAŞA...
              Biz Şiiler tarihi, bir Kamyonun dikiz aynasına benzetiriz. Nasıl ki, Şöför Dikiz aynasını dikkate almayıp, geriyi kontrol etmeden hedefine varamayacağı gibi bizlerde geri olan Tarihi kontrol etmeden, araştırmadan hedefimize varamayacağımıza inanıyoruz. Tarihi araştırmak, Halifelere lanet okumak veya küfr etmek değildir. Bizzat Kaynakları dikkate alarak ve olduğu gibi yansıtarak, adeta uluhiyetleştirilen insanların neler yaptığını ve her şeyden öncesi ise, biz Şiilerin bu uluhiyetleştirilern insanlardan neden uzak durduğumuzu delilleri ile göstermektir. Örneğin benim Ebu Bekire veya Ömere olan sevgisizliğim, başlı başına, gereksiz bir sevgisizlik değildir. Kulaktan duyma ise hiç değildir. Ben Kaynaklardan ne öğrendi isem onu yaşamaya çalışıyorum. Açtığımız başlıklarda bir yandan buna ışık tutarken diğer yandanda Şia üzerine yapılan haksız saldırıları bertaraf etmek için açıklamalar yapıyoruz, Şii kaynaklarından kaynaklar sunuyoruz.

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              siz hep demiyormusunsuz ki İmam Ali 25 yıllık sessizlik döneminde vahdet ve islamın selameti için onlara biat etmiş ve onlarla iyi geçinmiştir.? o halde bu nasıl imam Ali taraftarlığıdır ki Onun yaptığını yapmıyorsunuz ve vahdet için ve islamın selameti için bu konularda sükut etmiyorsunuz..[/quote]

              Kardeşim! Siz İmam Ali a.s'ın suskunluğunu vahdette dahil herşeye yorabiliyorsunuz. O suskunluk, Tarih konuşulmasın, Tarihi irdelemeyin anlamına gelmemektedir. Edebince ve inançlara saygılı bir şekilde Tarih, Ebu Bekir, Ömer, Osman neden irdelenmesin neden konuşulmasın? Bunda ne gibi bir sorun olabilir ki? Bakın sizler hata yapıyorsunuz. Ehl-i Sünnet dünyası böyle yaparak Tarihin kendi içlerinde irdelenmemesi sonu Muaviyeler hatta bazı kesimlerde Yezidler bile iyi bilinmektedir. Allah için bunu yapmayın. Ben bu güne kadar bu sözlerle çok karşılaştım. Ne kadar da edeplice yazsak, ne kadar da ahlaklı olsak ne kadarda vahdetçi olarak yazsak hatta melek dahi olsak, karşımızda sizin sözlerinize benzer sözler bulduk. Sebep neymiş? Vahdete aykırı imiş. Neymiş, Hakaret ediyormuşuz...Yapmayın Allah aşkına... Araştırma kapısını açın, araştırma yapanlara müdahele etmeyin. Müdahalenizi, ahlaksızca, adaba uymadan yazan çizenlere yapın ki bizde size destek verelim. Sünni forumlarda bu desteği biz çok verdik.

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              1300 yıldır şia bunları anlatıyor ama bugün isalm ümmetinin yüzde 20sini temsil ediyor..büyük çoğunluk bunları kabul etmiyor..demekki şia nın bu politikası yalnıştır..[/quote]

              Bu sizin düşünceniz. Ben katılmıyorum. Ama saygı duyuyorum.

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              tarih ortak bir paydada buluşulsun diye araştırılsın..[/quote]

              Nedir o ortak payda kardeş?

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              şianın sevdiği sahabelerin sayısı ile Resulullah(s.a.a)ın savaşlar kazandığı,23 yılda tarihin en mükemmel devletini kurduğu,ve bu devleti kurarken kendisine dost ve yaren olarak seçtiği,ve bunlarla bir çok faaliyeti yürüttüğü sahabelerin sayısının arasında çook büyük bir fark var..[/quote]

              Sahabe tanımlarımız farklıdır işte. Siz Resulullahı gören, onunla beraber bulunan herkesi Sahabe ilan eder cennete koyarsınız. Biz ise, Allah'a, Resulune harfiyen iman eden, Emirlerine asla karşı gelmeyen, Resulden sonrada, Resulün emirlerine harfiyen uyan, Kurana harfiyen amel edenleri sahabe bilir, kabul ederiz. Sizin tanımızdan yola çıkarsak bu gün, Muaviye, Yezid, Ebu Süfyan, Hind, Vahşi gibileri sahabedir. Ama bizim tanımızla yola çıkarsak onlar değil sahabe, Sahabenin tırnağı olamaz der ve gerçek Sahabeleri ise, Halife Osmanın çöllere sürdüğü Hz. Ebu Zer, Selman-i Farisi, Ammar bin Yasir, Mikdat bin Esved, Huzeyfe el Yemani, Bilal Habeşi, Abbas bin Abdulmuttalib, Said el Hudri, Cabir bin Abdullah, İbni mezahir ve benzerlerinden ibaret biliriz.

              Öncelikle tanıma dikkat etmek gerek.

              [quote author=Esedullah link=topic=9692.msg62222#msg62222 date=1258760226]
              burda ya Resulullah(s.a.a.)ın sevdiğini şia sevmiyor yada Resulullah(s.a.a.) (haşa) hata yaptı..[/quote]

              Haşa! Resulullahın sevdiğini seviyor, Sevmediğini ise sevmiyoruz. Bakın örneğin, Sahihi Buharide, Allah Resulü Fatımayı öfkelendiren beni öfkelendirmiştir diyor. Yine aynı buharide Ebu Bekirin Fatıma öfkelendirdiğini ve Fatımanın ölünceye kadar Ebu Bekirle konuşmadığını ve öfkeli halde can verdiğini yazar. Aişe kanalı ile. Dolayısı ile benim Ebu Bekir sevgisizliğimin nedenlerinden sadece ve sadece bir tanesi budur. Ama daha onlarca sebep vardır ki zaten bunu forumda açıkça yazabiliyorum.

              Yorum


                #8
                Ynt: Neden şii değilim 2

                bu ilginç ve seviyeli bir konuymuş yeni gördüm inşallah paylaşımım olacak...

                Yorum


                  #9
                  Ynt: Neden şii değilim 2

                  "Dediğim gibi gerek İmam Ali’ye olan muhabbetim,gerek islami ilimlere olan merakım ve gereksede Ali Şeriati’nin şii kimliği ile cezbediciliği beni bir çok kez şiaya meyilli kılmış fakat hayatımdaki bazı hikmetli, Rabbani işaretler hep bazı şeyleri karşıma çıkartarak bu meylimi kırmştır.bu karşıma çıkan şeyler nelerdir?"

                  Ali Şeriatinin şii kimliği nasıl sizi cezbediyor hem de şii olmuyorsunuz, Rabbani işaretler olduğuna nasıl emin olabiliyorsunuz ya bunlar şeytani saptırmalarsa?

                  " İşte bence de şii mezhebinin öğretileri ve akidesi güzeldir fakat ben bu akide ve öğretilerden önce şiileri tanıdığım için ve tanıdığım şiilerde bu tanıklığımda beni kendilerinden soğuttukları için şii olmadım/olamadım"

                  burdan aslında şii akideleri ve öğretileri güzel görmediğinizi çıkardım. neden dersiniz? yanılıyor muyum?

                  a) madem gördüğünüz şiiler mezhepçi siz de mezhepçi olmayan şiilere yönelin ve doğrudan mahrum kalmayın.. bu bir bahane olmasın...

                  b) Belkide bu muhalefeti meşhur olma düşüncesi ile bir tür propaganda aracı olarak kullanmakda olabilir.bütün bu sosyopsikolojik durumlar şianın muhalif olmasını gerektiriyor gibi bir anlayış var.oysa takınılması gereken tavır muhalefet değil örnekliktir.madem haktır o halde haklılığını bütün tavırlarına yansıtır ve bu haklılık onu şerefli ve izzetli kılar.fakat muhalefet tavrı ile diğerlerinin kutsallarını zemmetmek tavrı yalnıştır.ve bu yanlış tavır şianın toplumun (en azından türkiyedeki yada en azından benim) gözünden düşmesine sebep oluyor.


                  bu sitede muhalefet ve tartışma dışında hiç mi bir şeyler yok. burda inanç fıkıh alimler, ehlibeyt konularında hiç tartışmalar olmaksızın çok enfes konular ve şianın örneklikleri vardır. neden bunlara bakmıyorsunuz. hep münazara başlığında mı kalıyorsunuz?

                  c)’’bir gemide dokuz katil,bir masum varsa,o masumun hakkı için o gemi batırılmaz; bunun gibi bir müslümanda dokuz kötü haslet bir tane güzel haslet varsa bu güzel hasletin hakkı için o müslümana buğzedilmez’’ düsturuna muhalif bir tarzda (şiayı şia yapan muaviye,amr bin as,yezid vs. gibi şahıslara olan buğz için demiyorum) ehlisünnetin hemen hemen bütün alimlerine güzel olan bir çok yönlerini görmezden gelerek buğzetmeleri.islam için gerçekten samimi bir şekilde mücadele etmiş, bu uğurda sıkıntılar yaşamış,fedakarlıklar yapmış,bedeller ödemiş ve halisane bir şekilde kendini Allah’a adamış alimlerin sırf şii olmadıklarından dolayı ince ince kusurlarını araştırmak,olmayanları varmış gibi göstermek,bunları ifşa etmek delillendirmek ve böylece buğzetmek yada buğzetmeye yönelik tavır almak şeklindeki tavrıları."


                  biz hangi gemiyi batırmışız elimize silah alıp bizim gibi düşünmeyenleri katletmeye mi kalkmışız. öldürülmüşüz yığınlar halinde kısas mı yapmışız, atılan iftiralara karşı kendimizi ve mektebimizi savunma hakkımızı da mı çok görüyorsunuz..

                  bu gün insanlar 99 iyilik yapıyorlar ama bir hata yapıyorlar ki bu 99 iyiliği de silip götürüyor. örneğin adam tüm amel ve inancı tam olsa ama tüm bunları şöhret için yapsa bir şöhreti var adamın bunu affedelim görmezlikten mi gelelim deriz?

                  sizin küçümsediğiniz imamet bu gün müslümanların kabul etmedikleri için ihtilaflarının, dinden uzak yaşamalarının ve sömürüye uğrayıp oluk oluk kanlarının akıtılmasının tek nedenidir bunu neden görmek istemiyorsunuz...

                  adam bir hata yapar ama tüm hayatına malolur. bir hata diye onun hayatı bağışlanmaz örneğin 90la giden bir arabanın önüne aniden çıkmak gibi...

                  yani demek istediğimiz bu gemideki 99 kötü bir iyi yolcu örneği şianın yaptığıyla hiç uyuşmayan bir örnektir...
                  "
                  2-şii değilim çünkü: sahabelere karşı çok katı bir tavırları vardır.her ne kadar biz bunu söylediğimizde hemen ‘’sahabelere küfretmek haramdır’’ şeklindeki Ayetullahların fetvalarını orta yere döküyorlarsa da durum ortadadır.bu sitede ‘’halife Ebubekirin hal dosyası,Ömer bin hattabın hal dosyası,Osman bin affanın hal dosyası’’ şeklinde sanki mahkemede yargılanıyorlaşmış gibi alyehlerinde deliller sunmak.uzun araştırmalar yapmak ve onlar hakkında bir önyargı ve olumsuz bir bakış açısı oluşturmak için ne varsa yapmak ki bence çok yanlış ve hatalı hareketlerdir.ha ben onların yanlış ve hatalı olmadıklarını savunmuyorum.evet hata yapmışlardır.kusurları olmuştur.çok yanlış siyaset ve yönetim uygulamaları olmuştur.fakat ne olursa olsun onlar sahabedir.hiç bir şeyleri olmasa dahi müslüman kimlikleri ile Resulullah(s.a.a) a biat etmişlerdir.ve onun yanında her türlü faaliyete katılmış islamın istikbali için mücadele etmiş ve dinin zemininin sağlamlaşması için faaliyette bulunmuşlardır.
                  Evet bencede imam Ali hilafete onlardan daha layıktı.ve onlar hilafetlerinde bir çok hatalar yaptılar.ama bunları sürekli dile getirmek ve bunu üzerinden şiaya prim sağlamak onların hakkına tecavüz etmektir. Bir nevi kendi haklılığını başkalarının hataları üzerine bina etmektir.ve bu hata sahipleriin bir çoğu Resulullaha biat etmiş ve hatta Kur’an’da (mesela; rıdvan biatine katılanlardan Allah razı olmuştur) şekinde ilahi lütfa mazhar olmuş şahsiyetlerdir.
                  Ehlisünnetin güzel taraflarından biride sahabeleri koruma altına almış olmalarıdır.yoksa bence ehlisünnet alimleri muaviyeye hazret derken muaviyenin kaşına gözüne hayran oluşlarından değil,muaviyeye buğzetmekle açılan kapıdan sıddıklara ve faruklara kadar ulaşan ve neredeyse birkaç sahabenin dışında bütün sahabelere buğzetmeye varan kapıyı ‘’onlar sahabedir’’ kilidiyle kilitlemiş olma isteklerındendir."


                  burda Ebubekirin hal dosyaları gibi suçlamalarla aslında Ebubekiri çok sevdiğinizi ve şia ile imamet inancını hiç anlamadığınız görüyorum, böylece yukardaki dediklerimde haklı çıkıyorum.. bunlar bir bahane

                  ancak sizin yine de bu düşüncelerinizi açıklamanız içinizde şiaya karşı bir sempati ve istek olduğuna dair bir düşünce uyandırıyor bende.. inşallah hayırlısı olur.

                  sahabelerin hatalarından şia pirim sağlamaz.. bu bizce yerinde olmayan bir düşünce.. şia zaten tertemiz imamet inancı ve Kur'an Ehlibeyt hatta sünnilerin kaynaklarından gösterdiği delillerle pirimini sağlamaktadır. bu gün gibi aşikardır. şianın sünni kaynaklardan dediğiniz sahabeleri kötülüüne dair delil sunması nedendir? bu sizce hüccetin tamamlanması için değil midir. neden hep şianın haklılıına dair bir çbaba olarak görüyorsunuz ki bunu...

                  sıddık faruk ve zinnureyn lakapları sünnilerin Ali a.s.'dan çalıp birilerine yamadığı lakaplardır. bunun için size sünni hadisçi Nesei'nin el hasais kitabını okumanızı öneriyorum. çok enfes bir kitaptır.. bilgi eksikliğiniz var bu konuda.. en büyük sıddık Ali, Faruk Ali, nur sahibi yine Ali a.s.'dır.. dolayısıyla şianın bu temel delillere dayanarak birilerine haksızlıkla verilmiş sahte makamlardan onları layık olduğu yere indirmesi, çok daha vazgeçilmez hak iadesidir. siz de yönetimin Ali a.s.'ın hakkı olduğunu savunuyorsanız siz de bunu anlatmak için çalışmak zorundasınızdır. çünkü O Ehlibeyttir. Ehlibeti ezmek dini bu hale sokmuştur.. onların elini kolunu bağlamak, cehaleti bidatı hurafeyi dine taşımış, zulme kapı açılmıştır. işte şia zulme açılan kapıyı kapamaktadır. yoksa sahabe tanımını Kur'an'dan almayan sünnilerin, Allah'ın hakkında hiç bir delil indirmediği şeylere kutsallık atfetmesi ne dine ne de kendilerine hizmettir.

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: Neden şii değilim 2

                    "İmam Aliyi çok dar bir kalıba sokmuşsunuz.. ne iran inkılabının konumu imam Alinin hükümetinin konumundadır..ne de imam Humeyni ve imam Ali hamaney imam Alinin konumundadır..bu; önce imam Aliye,sonra imam Humeyni ve imam Hamaneye,daha sonrada irana tabi olmayan islam ümmetinin diğer kesimlerine hakarettir.."

                    neden hakaret olsun ki biz hiç de öyle algılamıyoruz. bu da sizin Allah yeryüzünü hiç bir zaman imametsiz bırakmaz düsturundan habersiz oluşunuzdandır.


                    ".. fakat ümmete liderlik etmek bağımsızlığı gerektirir..bağımsızlık derken mezheb takıntılarının olmaması gerekir.oysa yusuf el kardavinin dediği gibi iran, şu anda şii yayılmacılığına yoğunlaşmış durumdadır..sadece şii yayılmacılığı değil iran milliyetçiliği noktasındada malul olan tarafları vardır .bu taraflarının tedavi edip..yani iran milliyetçiliğinden ve şii yayılmacı plitikalarından kurtulmadığı müddetçe ümmete rehberlik edemiyecektir.."


                    lidere bağımsız bir mezhepten olabilir mi? hangi ihtilaf konusunda insan bir tarafın görüşünü almadan uygulamada bulunabilir. birbirine zıt olan iki seçenekten birini uygulamak zorundaysanız nasıl bağımsız olacaksınız... üçüncü bir şık koymak da bizi yanlışa ya da bir mezhebi daha yaratmamıza götürmez mi? yani illa sünni mi olmak lazım bağımsızlık için bu çok sloganik ve uygulanması mümkün olmayan bir söz..

                    iranın ırkçılık yaptığını ben görmedim ama tersini gördüm yani iran içinde yaşayan değişik ırkları kazandığınız birlikte kardeşçe yaşamayı başardıklarını araplara sahip çıktıklarını, filistinlileri birinci haber olarak verdiklerini... ve tüm dünyada mazlumların yardımıcısı olduklarını... ve sizin küçümsediğiniz emperyalizme karşı dik duruş hatta emperyalistlerin başademedikleri halde bunları birincil tehdit ilan etmeleri de sizin küçümsediğiniz kadar onları iranı küçümsemediğinin delilidir.. bu gün siz kabul etmeseniz de iran islam dünyasının lideridir. birbirlerinden bağımsız ve farklı binlerce sünni cemaat bir araya gelip güç oluşturamazken iran az sayıdaki şiileri birleştirerek bir güç haline gelmiştir. ve onlara lider olarak hatta sizin gibi düşünmeyen milyonlarda sünni inkılapçı müslümanın da gönlünde taht kurarak hakettiği bu liderliği çoktan eline almıştır bile.. siz de bunu çok yakında göreceksiniz..

                    iranın şii yayılmacı politikacılıkla suçlanması abd sermayeli yerli işbirlikçilerin bir yaygarasıdır. İran şiiliği anlatır bu hak olanı yaymak insanlara emri bil maruf nehyi anil münker görevidir. şii yayılmacılığı ise temelinde çıkarcılık anlamı barındıran bir deyiştir. ve bunu kimin söyleyebileceğini tespit etmek hiç de zor olmasa gerek. hiç kimse türkiyenin türki cumhuriyetlerdeki faaliyetlerini, cemaatlerin faaliyetlerini bilmem ne cemaat ya da laik yayılmacılık diye meşhur söyleyişlerde bulunmuyor.

                    şia kendini anlatmasın da sünnilerin egemenliği mi sürsün. ellerindeki kitapları bile halka okutmadan cehalet üzerinden tağutlara kullukla sonuçlanan sahte liderliklerini kabul etsin.. mazlumlara hiç bir yarar sağlayamayan işbirlikçilere boyun mu eğsin. sünni dünyanız 15 milyonluk israil karşısında 67 savaşında ne hale geldi. 33 gün savaşında bir avuç hizbullah israile ne yaptı.. gözleriniz hala görmeyecek mi bunları. şianın imamet alayışı olmadan bu ümmet nasıl vahdeti sağlayacak var mı bir projeniz? vahdet olmadan nasıl abd emperyalizminin mekanik ve biyolojik (virusler) savaşında kendini savunabilecek?

                    "dolayısıyla imam Alinin ve onun hükümetinin konumunda hiç değildir."

                    bu gün İmam Ali a.s. 'ı dünyaya kim duyuruyor Ehlibeyt a.s.'ı kim en doğru şekilde gündeme getiriyorsa, onların fıkhını kim yaygınlaştırıyrosa Ali a.s.'ın hükümeti konumunda da olan onlardır. çünkü sizin içinizde kıyamete kadar böyle bir gurup bulunacaktır diyor ayeti kerimede Allah'u teala. muaviyeye de bir sevap kazandı diyen sünni zihniyet mi İmam Ali a.s. hükumetine sahip?

                    "ben size diyorum ki; Ebubekir, Ömer ve diğer bazı sahabeler yalnışlar yapmış olabilirler.bu yalnışları uzun uzun ortaya dökmek, aleyhlerinde deliller sunmak,gözden düşürmeye çalışmak,onlara buğzetmek ve buğzedilmesini sağlamak,başkalarının kutsal bildiğine hakaret etmektirki siz böyle yaparak başkalarına kendinizi kabul ettiremezsiniz.."

                    yanlışları örterek yağ yakarak inanmadıklarımızı söyleyerek mi kabul ettirelim. tarihi örtelim de zalimlerden mi olalım tarihteki zulmü örtenin bu günkü zulmü açığa çıkarması nasıl mümkün olabilir?

                    "bizim kendimizi başkasına kabul ettirmek gibi bir derdimiz yok diyorsan o zaman bu uğraşlar niye? bunlar sizi Allaha yaklaştırmaz..bilakis uzaklaştırır.."

                    hidayet Allah'ın elindedir bize düşen ise çalışmak şiayı tanıtmaktır. apaçık tebliğdir.

                    "siz hep demiyormusunsuz ki İmam Ali 25 yıllık sessizlik döneminde vahdet ve islamın selameti için onlara biat etmiş ve onlarla iyi geçinmiştir.? o halde bu nasıl imam Ali taraftarlığıdır ki Onun yaptığını yapmıyorsunuz ve vahdet için ve islamın selameti için bu konularda sükut etmiyorsunuz.."

                    demiyoruz. biz o hazretin onlara biat etmediğini bağıra bağıra söylüyoruz ama bunu bile duyuramamışız. imam nasıl yönetmekle emrolunduğu birine biat eder? İmam Ali a.s. sükutu şiayı gizleyerek mi yapmış. imametinden hiç konuşmamış bu hak benimdi benim görevimdi dememiş mi? bence bu sitede biraz daha gezin.. özellikle imamet ve F. Altan ağamızın yazılarına bir daha göz gezdirin.. o zaman hakikati göreceksiniz.. İslam'ın selameti hakkın gizlenmesinde midir? hangi hak hakkı gizlemeye borçludur yaşamını.. bu nasıl düşüncedir. bu düşünceyle mi şiadan uzak duruyorsunuz..

                    "1300 yıldır şia bunları anlatıyor ama bugün isalm ümmetinin yüzde 20sini temsil ediyor..büyük çoğunluk bunları kabul etmiyor..demekki şia nın bu politikası yalnıştır..


                    o zaman 950 yıl tebliğle uğraşıp 10 kişiye kabul ettirebilen Nuh a.s.'ın poliktikası da yanlıştı! büyük çoğunluk İslamı da kabul etmeyen hristiyanlar. o zaman İslam da yanlış?

                    "biz bunları kendimize taraftar bulmak için değil hak oldukları için söylüyorsuz diyorsan,buda yalnıştır..çünkü bunlar kesin ölçü ve kurallarla hak olanlar değildir..bunlar sizin ''hak''ınızdır.ve herkesin kendine göre bir 'hak'ı vardır..siz nasıl Kuran ve Sünneten deliller getiriyorsanız aynı şekilde sizin karşınızdaki ehliünnetin alimlerinin sayısı sizden çok oların getirdikeri delillerde sizden çok..ve ilmi usül ve metod açısından ehlisünnetinkiler daha kabul edilebilir çünkü hem sayısal çoğunluk var hemde daha sistematize edilmiştir.."

                    ilginç.. ehli sünnet kendi içinde sistemli öyle mi? hangi sistem? birbirine kafir diyen Ebu hanife ile Buhari mi? Ehlibeytten tek hadis almayan hadis kitapları mı, fıkıh mezhepleri kabul etmeyen hadisçiler mi? hiç bir sosyal kurala uymayan; saadet asrındayken herşey tozpembe giderken birden Ali a.s. zamanında yıllar süren savaşların patlak vermesiyle 150 bin kişinin ölümüne sebep olan iç karışıklıkları izah edemeyen tarihi sistemi mi? nesi sistematize ehlisünnetin. biz de o zaman size hak diyerek sizin guruptan olalım. o zaman da şia üstün olsun? siz şimdi sünnilerin tamamının birbirlirini hak kabul ettiklerine birbirlerine dini üstünlük ve haklılıklarına dair dini delilleri olduklarına dair inançlarının olmadığını mı söylüyorsunuz.. sayısal çoğunluk nerede birleşmemiş yığınlar mı sayısal çoğunluk... hani İsraile karşı kimin sesi çıkıyor kim karşı koyuyor... van minutçular bile gizl anlaşmalar var diyor bu mu vahdet sistematize oluş?

                    ehli sünnetin alimlerinin delilleri önce kendi çelişkilerini izah etsin.. sonra şiaya baksın... selefilik vahhabilik hadisi kabul edenler etmeyenler, laik olanlar tarikatçı olanlar, nurcu olanlar siyasetçi olanlar... yığınlda guruplar...

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: Neden şii değilim 2

                      "3-on iki imamın çok fazla ön plana çıkarılıp Resulullah((s.a.a)ın kendisinin ve sünnetinin gölgede bırakılması.."

                      siz Peygamber s.a.a.'i çok ön plana çıkarsanız Allah'ı unutmuş veya onu gölgede bırakmış olur musunuz. yoksa Resul zaten onu anlatıyor diyerek, onunla Allah'ı ayırmaz mısınız? işte şianın imamlardan çok sözetmesi aynı bu şekildedir. Resul s.a.a.e : "de ki eğer Allah'ı seviyorsanız bana itaat edin ki O da sizi sevsin" ayeti bu gerçeği ifade için iniyor. yani Allah'ı sevmenin ölçüsü onun nasıl sevileceğini ve ona nasıl kul olunacağını öğretip gösteren Resul s.a.a.'e itaattir.

                      Tıpkı bunun gibi Resul s.a.a.'e itaat de onun bize emanet bıraktığı Ehlibeyt ile Kur'an'a sarılmakla olur.. bu gün Resul s.a.a.'i Ehlibeyt a.s.'dan rivayet edilen hadisler mi yoksa Ehlibeyt a.s.'ı çiğneyip geçen, onların isimlerini bile kitaplarına almayan hadisçilerden mi öğreneceksiniz yoksa direkt olarak mı bağlanacaksınız Resul'e? sahi sünniler bu gün Resul s.a.a.'e mi uyuyorlar yoksa onun adına uydurulmuş bir sürü hadise mi? bu sitede hiç gezmiyor musunuz ciddi ciddi merak ediyorum.


                      "4-bir çok konuda sanki sırf muhalefet olsun diye çok olana değil az olana sarılmak..mesela;namazda el salınması yada namazların arasının tefrik edilmemesi vs.

                      evet bunların Kuran ve Sünnetde delilleri vardır fakat azdır.. el bağlanması yada namazları tefrik etme delilleri kadar çok değildir..ve sanki bunlar Kuran da ve Sünnetde vardır diye değil ''mezhepsel simge'' konumunda görüldüğü için yapılıyor..
                      "

                      hayır yanılıyorsunuz. el bağlamamak daha çok hadiste geçiyor: 1- binlerce Ehlibeyt a.s.dan rivayet edilen hadislerde, 2- milyonlarca şiilerin pratik sünnetinde 3- Sünnilerin hadis kitaplarında 4- Sünni bazı mezhep mensupların ameli pratiklerinde..

                      oysa sizi fıkıh usulünde yeterli bilgiye sahip olmadığınız için olacak ki bu gün Resul s.a.a.'in davranışlarının sadece sünnilerce muteber kabul edilen hadis kitaplarından geldiğini zannediyorsunuz. böylece deliller azalmış oluyor güya. kaldı ki az da olsa kati delillere uymak zorundayız. tersine ayette der ki:

                      "Yeryüzünde bulunan(insan)ların çoğuna uyarsan, seni ALLAH'ın yolundan saptırırlar. Onlar sadece zanna uyuyorlar ve onlar sadece saçmalıyorlar.” (6:112-113)

                      nerde çokluk orda ... demişler.

                      insanların çoğunluğu cehennemliktir öyleyse bu çoğunluğa uymamak lazım:

                      secde 13: Âyet: “Evet eğer isteseydik herkesin hedefe varacak şekilde kazanmasını meşiet kanunumuza bağlardık. Fakat bu kazançtan çok daha önemli olan imtihan ve hakkaniyet kanunu gereği söz vermişim: Cehennemi insanların ve cinlerin çoğuyla dolduracağım diye…”


                      "5-takiyye: imamların takiyye amacı ve uygulama şekilleri ile bugünkü şianın takiyye amacı ve uygulama şekilleri arasında çok fark vardır.ben şahsen hiçbir imamın (farz-ı misal bugünün türkiyesinde aşurayı atatürkün posterleri altında kutlayabileceğini sanmıyorum ve böyle bir durumu onlara yakıştıramıyorum.kimse kusura bakmasın ama bu tür bir takiyye; takiyyeden çok ikiyüzlülüğe benziyor.

                      uzaktan davulun sesi hoş gelirmiş istanbuldaysanız bir gün buluşalım bireysel olarak takiyye yapmadığmda uğradığım zulümleri sana anlatayım... o zaman siz de deyin ki yuhlar olsun takiyye yapanlara değil insanları takiyyeye zorlayanlara.

                      ayrıca şiileri eleştirenlerin ittifakla düştükleri konulardan birisi de budur: hem hep şiayı anlatırlar hem takiyye yaparlar... bu nasıl iştir? biraz düşünün bakalım?

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: Neden şii değilim 2

                        selamunaleykum
                        açtığınız konuya saygı duyuyor ve müsadenizle "oniki imamları öne .çıkarmakla"ilgili birkaç cümle izah etmek istiyorum
                        allahu teala resulullah s.a.a. için o hak sözünden başka birşey söylemez buyurmuştur yani sevgili peygamberimiz s.a.a. nın ağzından çıkan her cümle vahiy niteliğinde olup hak tealanın sözüdür.bugün ehli sünnet kaynaklarında hatemul enbiya s.a.a.nın oniki evladı-iki değerli emaneti-soyunun oniki evlatla devam ettiği-son imamın kendi isminden olduğu-onun gaybı-zamanının imamına biatile ilgili birçok hadis yeralmaktadır ama ne yazıkki ehli sünnet camianın büyük bir çoğunluğu bu evlatlar kimlerdir zamanın imamı kimdir islam başsızmı bırakılmıştır bilmemektedir.bir arkadaşım anlatmıştı nakşi tarikatına girmiş ve ilk başta eline tarikatın kuruluşundan bugüne kadar başında olan şeyhlerin isminin doğum ölüm tarihlerinin olduğu bir kağıt vermişlerki bunu banada göstermişti ama neyazıkki aynı arkadaşım resulullah s.a.a.nın evlatlarının isimlerini bilmiyordu anlatmama rağmen hiç öğrenme gayretinde bulunmadı ve arkadaşım imam hatip mezunu idi
                        durumun vahimliğine bakarmısınız "zamamının imamına biat etmeyen cahiliye ölümüyle ölür"
                        bizler sadece resulullah s.a.a.yı ve onun emaneti olan ehli beytini seviyoruz ve insanların onlara bukadar yabancı olması bu kadar yok saymaları müslümanlar olarak ümmeti muhammed olarak bizleri çok üzmekte
                        yoksa kimseyi yücekltme ön plana çıkarma gibi bir gayemiz asla yoktur bizler kuran ve sünnete hadislere dayanarak sadece insanlara doğruyu öğretmeyeçalışıyoruz
                        dolayısıyla şianın tarihte baskı altında kalmasıyla bu konuda çook geri kaldığını düşünüyorum
                        ama artık elhamdulillah bu böyle değildir
                        yukarıda şia olanları görünce şia olmaktan vazgeçtim diyorsunuz
                        bu sözünüze katılmıyorum zira hak ne bir topluma nede bir şahsa göre tesbit edilemez hak sadece allahu teala ve resulünün buyruğu ile onların yolu ile tesbit edilir
                        şöyle bir izahta bulunayım azeri toplumunun bir çok yönlerini beğenmemekteyim ama onlarla şia olmak bir bütün değildir ki bunları birbirine mal edebilirmiyiz asla elbette
                        yezid l.a.ehli sünnet diye biz şialar ehli sünnet kardeşlerimizi kaldırıp kenara atmıyoruz ya vs...
                        inşaallah açıklayıcı olabilmişimdir
                        allaha emanet olun
                        vesselamunaleykum
                        "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: Neden şii değilim 2

                          bu arada tekrar konuya saygı duyduğumu ifade ederek "neden şii değilim"başlıklarının niçin şii olduk bölümünden başka bir bölüme taşınmasını rica ediyorum
                          zira bu bölümde hikayelerini yazan kardeşlerimin ahengini hiç bir şeyin bozmaması saygı duyulması kanaatindeyim
                          "eğer sıffinde engellenebilseydi cansız kuranın mızraklanışı o zaman kerbelada mızraklanmazdı canlı kuranın başı"

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: Neden şii değilim 2

                            Değerli kardeşlerim, İran İslam İnkıbanının konumu İmam Alinin hükümetinin konumu gibi, İmam Humeyni ve İmam Hamanein konumu da bu gün İmam Alinin konumu gibidir. bu ifadelerimiz için;

                            talihsiz bir ifade.
                            İmam Aliyi çok dar bir kalıba sokmuşsunuz.. ne iran inkılabının konumu imam Alinin hükümetinin konumundadır..ne de imam Humeyni ve imam Ali hamaney imam Alinin konumundadır..bu; önce imam Aliye,sonra imam Humeyni ve imam Hamaneye,daha sonrada irana tabi olmayan islam ümmetinin diğer kesimlerine hakarettir..

                            temsiliyet anlamında diyorsanız,bugün iran islam inkılabı ümmete rehberlik noktasında kendini kanıtlamış değildir..evet tağuta ve dünya müstekbirlerine kafa tutma ve islamın izzet ve şerefini onlara karşı muhafaza etme konumunda doğrudur.. fakat ümmete liderlik etmek bağımsızlığı gerektirir..bağımsızlık derken mezheb takıntılarının olmaması gerekir.oysa yusuf el kardavinin dediği gibi iran, şu anda şii yayılmacılığına yoğunlaşmış durumdadır..sadece şii yayılmacılığı değil iran milliyetçiliği noktasındada malul olan tarafları vardır .bu taraflarının tedavi edip..yani iran milliyetçiliğinden ve şii yayılmacı plitikalarından kurtulmadığı müddetçe ümmete rehberlik edemiyecektir..

                            dolayısıyla imam Alinin ve onun hükümetinin konumunda hiç değildir.
                            demişsiniz.

                            Değerli kardeşim Esedullah, Elhamdulillah ki İmam Alinin evlatları da bu gün kendisinin kendi zamanında ki rolünü ifa etmektedirler. Çünkü Rasululah ve İmam Ali zamanında münafıklar İmam Aliye karşı tavırları ile bilinirlerdi. Hazreti Ömerin Hazreti Huzeyfeye zaman zaman acaba ben münafıkmıyım diye sorması da onun İmam Aliye karşı olan tavırlarındaki korkusu sebebi iledir.

                            İmam Humeyni ve İmam Hamanein konumunun, İran İslam İnkılabının konumunun İmam Ali ve hükümetinin konumu ile aynı olmadığını söylüyorsunuz. Peki olmadığına dair deliliniz nedir? Halbuki islami literatürden birazcık haberdar olan insanlar konumun aynı olduğunu gerçekten anlar.

                            Ayrıca üstelik İmam Aliyi de biliyorsunuz ki muaviye kabul etmedi, ona karşı isyan etti. Hatta İmam Alinin konumunu 3 halifede kabul etmedi. Yani onun imametine engel oldular. Onlar engel oldu diye İmam Alinin imamet makamı ve konumu sizce tartışılır mı oldu. Allahın emirlerini kabul etmeyenlerin tutumu imamet makanını tartışılar hale mi getirmektedir sizce

                            İmam Humeyni İmam Hamani ve İran İslam İnkılabının konumu tıpkı İmam Ali ve hükümetinin konumu gibidir.
                            Kafirlerin işbirlikçilerinin münafıkların, fasık ve gafillerin onayına ise hiç ihtiyacı yoktur.

                            İran İslam İnkılabının asıl hedefi İslamdır. Dünyaya mezhebi kaygı ve tavırla bakmamaktadır. Şah rejimindeki nice mezhebi şekilleri de terkediq islami şekle döndürmüştür. Mesela şahın bayrağında 12 yıldız ve ortada 1 aslan bulunuyordu. Mezhebi bir şekil vardı. İslam İnkılabı ne yaptı, LA İLAHE İLLELLAH kelimei tevhide döndürdü.

                            İslam İnkılabının mezhepçilik yaptığı asla doğru değildir. Hele de sünni müslümanları tezyif ettiği hiç doğru değildir. Yalnız islam tarihinde olmuş bitmiş olayları olmamış gibi veya farklı, ya da sünni müslümanları kandırmak için hoş gösterme gayreti içinde olmadığı açık.

                            Sizin islam inkılabı ile ilgili düşüncelerinizi böylece öğrenmiş olduk. Biz söylediğimiz konulara iman etmişiz. Siz tehlikeli bulabilirsiniz. Zaten islam da abd için tehlikeli değil mi?

                            İslam İnkılabının şiiliği yaymaya çalıştığını iddia ediyorsunuz. Aslında bu bir suç değildir. Siz de sünniliği yayın, İslam İnkılabı size sünniliği yaymayın diyor mu? Bu bir suç teşkil etmez.

                            Yusuf Kardaviden örnek vermişsiniz. İran İslam İnkılabı, tarih boyunca milyonlarca ehlibeyt aşığının aşk ve kanından oluşan, şehitlerin kanları ile oluşmuş bir devrimdir ve milyonlarca Allah eri bu mabedde emek vermiştir.

                            Kardavi kimdir peki. Ömrünü batı kuklası arap hükümetlerinin ulufelerini yiyerek geçirmiş bir saray mollasıdır bir zavallıdır. Onun heva ve hevesinden kaynaklanan kıskançlık duygularını islam ümmetinin ortak görüşü olarak sunamazsınız. Sunsanız ne olacak, ne kıymeti vardır ki.

                            İslam İnkılabının konumu islami naslara göre İmam Alinin ve hükümetinin konumu gibidir. Bunu isterse 1.5 milyarın hiç birisi kabul etmesin.
                            Çünkü islamda hükümlerin kaynağı halk değil İslamdır. Halkın onayı batılı demokratik küfür düzenlerini bağlar islami bir devleti değil.

                            Eğer İran İslam İnkılabı şiiliği açıkça yaydığını ilan etse, bu yayma işinde Allahın izni ile biz en önde olmak istemekte de tereddüt etmeyiz, bunuda böyle ilan etmek isterim.
                            Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                            Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: Neden şii değilim 2

                              "Eğer İran İslam İnkılabı şiiliği açıkça yaydığını ilan etse, bu yayma işinde Allahın izni ile biz en önde olmak istemekte de tereddüt etmeyiz, bunuda böyle ilan etmek isterim."

                              bu çok güzel niyetlerinizden dolayı Allah sizin Ehlibeyt ve imamet sevginizi en iyiye ulaştırsın...

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X