Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #46
    H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

    sunni şeriat devletide tağut değilmidir ? imam cafer sadık emevi ve abbasi şeriat devletlerine tagut demiyor mu ?

    Yorum


      #47
      H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

      lokman kardeşim.. biraz daha kalın ve şiayı tanımaya çalışın bu sizn menfaatinizedir...

      Yorum


        #48
        H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

        [quote author=Qom_u_aşk link=topic=19300.msg116817#msg116817 date=1296577144]
        lokman kardeşim.. biraz daha kalın ve şiayı tanımaya çalışın bu sizn menfaatinizedir...
        [/quote]

        Yorum


          #49
          H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

          çünkü şia haktır. Hak olduğunu tüm mezheplerin kendi kitaplarından ispatlamaktadır. bizim sünni bir dünyadan geldiğimiz için yüreğimiz yaralıdır belki hissi davrandığımızdan uslübumuz hakkından fazla sert olabilir. belki yanlış anlatabilir eksik gösterebiliriz..

          kişilere takılmayın. Söylenenlere bakın. Sizin gördükleriniz kabuktur. Kabuklar yenmez atın onları ve öze inin. içe bakın..

          İçe baktığınızda şianın vahdeti nasıl sağladığını ve tüm dünyada vahdetin sağlanması için tek proje sahibi olduğunu göreceksiniz..

          Her devirde canlı ve masum/hatasız bir imamı bir lideri insanlara hangi mezhep verebiliyor? Ve sizce bundan başka vahdet yolu var mıdır?

          Şia yüzlerce yıldır sırtını zalim sultanlara dayayarak, alimlerini zalimlerin beslediği ve bu sayede ayakta kalmış bir mezhep değildir. bana zalim sultanlara yaslanmadan bin yıldan daha çok yaşamış ve asla bölünmemiş, dünyanın her yerinde ibadet ve inanç şekilleri aynı kalmış, ve dünya düşünce ve inanç sistemlerine halen meydan okuyup en ciddi alternatif olan bir başka ekolü gösterebilir misiniz? Var mı böyle bir mezhep..

          bakın mutezililik.. dünya cahiliye sistemlerinin yetiştirdiği ortalama insanın en çok kabul göreceği bir inanç sistemi olmasına rağmen zalim sultanlara sırtını dayayamadığı için tarihin çöplüğüne atılmış diğerleri de öyle.. 4 mezhep denilen sunnilik yaşıyorsa bu da zalim sultanlarla iyi geçinmesi onlara kadılık yapması onların icraatlarını meşrulaştırması sayeesinde yaşamış ve yaşamaktadır..

          Sizce tüm bunlar göz önüne alındığında şiadan başka yol var mıdır vahdet için.. Zalimlerle işbirliği içinde olan bir inanç ye yaşam şekilleri mi vahdeti oluşturabilecek...

          bu tek yoldur. Bundan başka şekilde vahdetin sağlanabilmesi mümkün değildir.. Bakın sünnilik hak dendiği halde binlerce gurup olmuş.. ama şia tek yumruk dünyanın her yanında aynı merkezlere bağlılar ve hepsi birbirlerini kardeş görüyor hepsi birbirlerinin meclislerine gitmek için can atıyor hepsi birbirlerini gördüklerinde içlerini sıcacık kardeşlik hissi oluşuyor..

          Ehlibeyt mektebini bulan neyi kaybetmiş onu kaybeden neyi bulmuştur..

          Yorum


            #50
            H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

            Hakkın özü Rasulullah ve Ehlibeyttir (12 İmamdır.) Şia değil. Çünkü şiayı tıpkı Rasulullah ve 12 İmam gibi görmek doğru değildir. Çünkü Şianın 12. İmamdan sonraki süreci vardır. Bu süreç ile 12 İmam zamanındaki süreci aynı görmek yanlıştır.

            Öyle olmasaydı, şia içerisinde şia ile çelişip ayrılan kollar olmazdı. Rasulullah ve 12 İmamda her şey birdir. Ancak şiada öyle değildir. Şiada her ayetullahın zihninde, her taklit merciinin zihninde çeşitli meselelerle ilgili farklı görüşler vardır.

            Bunu Rehberimiz İmam Ali Hamanei a.s. da belirtmektedir. Yani görüş ayrılıkları sadece şii sünni arasında değil, şiilerin şiilerle de görüş ayrılıkları vardır. Bu yüzden Ehlibeyt ile şiayı bir kefeye koyup ehlibeytin mukaddesliğinden istifade ederek şia dan olsa da yanlış yapanları da mutlak hak olarak görmek, onları din yerine koymak olmaz.
            Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
            Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

            Yorum


              #51
              H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

              Ehlibeyt(12 İmam) hariç hiç kimse masum değildir. 12. İmamdan sonra gelen şia alimleride masum değildirler. Ve zalim sultanlara kul olanlar sadece sünni alimler olmamışlardır.

              Şiada ahbarilik diye bir vaka vardır ve temelini Safevilerden almaktadır. Ve safeviler zamanındaki şia alimlerinden çoğuda safevi zalimlerine saray mollalığı yapmışlardır.

              Osmanlı sünni alimlerini kapı kulu yaparken, Şah İsmailde şii alimleri saray mollası yapmaya çalışmıştır. Sadece şu farkla ki, Osmanlı bütün sünni alimleri kapıkulu haline getirirken, Şiada ehlibeyti esas alıp sultanlara asla kul olmayan bir cemaat her zaman bulunmuştur. Bu cemaat var diye de yanlış yapan şiileri de bunlarla birlikte temiz göremeyiz. Ali Şeriatinin çok haklı yönleri varmış anlaşılan.
              Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
              Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

              Yorum


                #52
                H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                Mesela çağın yezidi, aynı zamanda bir şii olan zalim şah ile çok iyi dostane geçinen şii alimler vardı, hem de taklit mercii idiler. Aynı adamlar şahla çok iyi geçinirken İslam İnkılabına ihanet ettiler. Bunları unutmuyoruz.
                Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                Yorum


                  #53
                  H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                  [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=19300.msg116971#msg116971 date=1296715675]
                  Hakkın özü Rasulullah ve Ehlibeyttir (12 İmamdır.) Şia değil. Çünkü şiayı tıpkı Rasulullah ve 12 İmam gibi görmek doğru değildir. Çünkü Şianın 12. İmamdan sonraki süreci vardır. Bu süreç ile 12 İmam zamanındaki süreci aynı görmek yanlıştır.

                  Öyle olmasaydı, şia içerisinde şia ile çelişip ayrılan kollar olmazdı. Rasulullah ve 12 İmamda her şey birdir. Ancak şiada öyle değildir. Şiada her ayetullahın zihninde, her taklit merciinin zihninde çeşitli meselelerle ilgili farklı görüşler vardır.

                  Bunu Rehberimiz İmam Ali Hamanei a.s. da belirtmektedir. Yani görüş ayrılıkları sadece şii sünni arasında değil, şiilerin şiilerle de görüş ayrılıkları vardır. Bu yüzden Ehlibeyt ile şiayı bir kefeye koyup ehlibeytin mukaddesliğinden istifade ederek şia dan olsa da yanlış yapanları da mutlak hak olarak görmek, onları din yerine koymak olmaz.
                  [/quote]

                  [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=19300.msg116973#msg116973 date=1296716049]
                  Ehlibeyt(12 İmam) hariç hiç kimse masum değildir. 12. İmamdan sonra gelen şia alimleride masum değildirler. Ve zalim sultanlara kul olanlar sadece sünni alimler olmamışlardır.

                  Şiada ahbarilik diye bir vaka vardır ve temelini Safevilerden almaktadır. Ve safeviler zamanındaki şia alimlerinden çoğuda safevi zalimlerine saray mollalığı yapmışlardır.

                  Osmanlı sünni alimlerini kapı kulu yaparken, Şah İsmailde şii alimleri saray mollası yapmaya çalışmıştır. Sadece şu farkla ki, Osmanlı bütün sünni alimleri kapıkulu haline getirirken, Şiada ehlibeyti esas alıp sultanlara asla kul olmayan bir cemaat her zaman bulunmuştur. Bu cemaat var diye de yanlış yapan şiileri de bunlarla birlikte temiz göremeyiz. Ali Şeriatinin çok haklı yönleri varmış anlaşılan.
                  [/quote]
                  bi kere sizin şiayı bölme çalışmalarınız beyhude bir davranıştır ve Kutsal Şiaya hiç bir zarar veremez.. Şia ismiyle mektebiyle hadis kitaplarıyla alimleriyle ve günümüzde verilmiş fetvalarıyla birlikte bir bütündür.. bu konuda daha önce verdiğimiz cevabı burada tekrarlıyoruz çünkü sizin iddialarınız aynı türden..:
                  "Bu hiç bir dayanağı olmayan ve sizin kurmaya çalıştığınız bozuk ve menfaatçi sistem görüntüsünün var olma mücadelesi için çırpınmasından başka bir şey değil. Gerçek olmayan hezeyanlarınız.. Tüm sitede tüm sünnilerle tartıştığımız temel konulardan birisi bu:

                  Bu gün Ehlibeyt 12 Masum imamı sadece şia bize tanıtmakta sadece Şia bunların hayatlarını itikadi fıkhi ve diğer görüşlerini aktarmaktadır dedi.. onlara yaptığımız meydan okumayı size de yapıyoruz. onlardan bir tanesi bile bu meydan okumamıza cevap veremediler:

                  Eğer bu gün 12 Masum Ehlibeyt imamları hakkında Şia'nın getirdiğinden daha geniş, daha tutarlı daha bilgileri getirin sizin ekolünüze geçelim..

                  kendisine Allah tarafından yazdırıldığını iddia eden Said'in Kur'an'ı tefsir diye Emeviliği masum gösteren tahriflerinde mi Ehlibeyt ve 12 imamla ilgili hadis fıkıh tefsir vs bilgiler!!!.. Yoksa başka kaynaklarda mı? Şia ayrı 12 Ehlibeyt imamı ayrıysa o zaman bize 12 Ehlibeyt imamı 14 Masum hakkında şiadan başka kaynak getirin..

                  buyrun söz sizde.. Ama yapamazsınız yapamayacaksınız da.. Öyleyse yakıtı taşlar ve insanlar olan Cehennem ateşinden korkun. Tertemiz Ehlibeyt Mektebi Şiaya dil uzatmaktan korkun.. Ya delil getirin alternatif koyun yıkmaya çalıştığınızın yerine ne koyduğunuza bakın ya da susun size saygımız sıfırlanmasın...

                  "Nasıl ki İmam Humeyni ve İmam Hamaneiye 12 İmamdan olmamaları sebebiyle hassasiyetle imam dememeye özen gösteriyorsanız, biz de ehlibeyt ile şianın aynı şey olmadığını size özenle hatırlatırız."


                  Bu şianın iç meselesidir iç işlerimiz de sizi ilgilendirmez.. 14 masumun değeri nedir Gaybet Döneminde direkt ya da dolaylı vekillerin konumu nedir Saidden öğrenecek değiliz.. Bizde her şey net ve açıktır.. Sizin çelişkiler dolu sisteminizi kurtarmak adına bu berraklığa hiç bir zarar veremezsiniz Elhamdülillah..
                  ....

                  Şiayı bölmeye çalışan kendi saltanatlarını sürdürme kaygısıyla hareket eden ilk kişi siz değilsiniz tarihte.. Sizden önce nice para babaları sultanlar bunu denediler.. Şianın içinden de satılmışlar çıktı dışından da .. Ama Şiayı bölmeye hiç birinin gücü yetmedi. Şiaya sataşanlar binbir parça oldular da şia Peygamber s.a.a. 'ten bu yana tek yumruk olarak onların bellerine beyinlerine indi.. Onların inanç sistemlerini darmadağın etti. ve saf tertemiz vicdanlarda ve zihinlerde en müstesna köşeye kuruldu..

                  buna sizin gücünüz yetmez. Şiayı kuran biz olmadığımız gibi onu koruyacak olan da hiç bir şii değildir. Sizin masum gördüğünüz Rahmetl Hz. Ruhulllahil Musavi İmam Humeyni bile değil şiayı koruyan. Eğer birazcık şia hakkında şiadan bir şeyler okumuş olsaydınız o zaman şiayı koruyanın kim olduğunu şu hadisten anlardınız:

                  İmamı Zaman a.f. gönderdikleri mektuplardan birinde yazdılar ki: (Ey şiilerimiz) şiilerimiz bizim sizden gafil olduğumuzu mu sanıyorsunuz. Eğer biz sizi korumasak, şiaya sokulan bidatları ve hurafeleri temizlememiş olsak şu ana kadar sizi düşmanlarınız çoktan yutmuşlardı.. (yaklaşık meal)

                  İnandığınızı iddia ettiğiniz İmamı Zaman a.f.'i okuyun. Eğer bize karşı takiyye yapmıyorsanız tabi ki. Üstadınız Kur'an tahrifçisi Ehlibet tahrifçisini okuduğunuz kadar.. Dinde hiç bir delil indirilmediği halde dini açıkamakta kendini yetkili addeden Said kadar Masumlardan gelen hadisleri okuyun....

                  [quote author=Mehmet UFUKALP link=topic=19300.msg116974#msg116974 date=1296716145]

                  Mesela çağın yezidi, aynı zamanda bir şii olan zalim şah ile çok iyi dostane geçinen şii alimler vardı, hem de taklit mercii idiler. Aynı adamlar şahla çok iyi geçinirken İslam İnkılabına ihanet ettiler. Bunları unutmuyoruz.
                  [/quote]

                  Bunları şii sayan yok.. Kendileri ve kafir dostları şii saysa bile bu şiaya zarar vermez. Yani sizin mantığınızla şimdi iki tür İslam mı var. Çünkü Abdullah bin Ubey bin Selul de müslüman görünüyordu ve kimse ona kafir demiyordu şimdi bu ve benzeri münafıklar var diye iki tür İslam var deyip İslam önemli değil diyebiliyor musunuz!.. Ama onları müslüman saymıyor münafık die ayrı bir kavram getirerek İslam'ın kutsallığına leke getirmiyorsunuz getirenleri de takmıyorsunuz.. Şia da öyledir.. Münafıklar her zaman olmuştur ama bir sistem değerlendirilirken ölçülerine bakılır insandan sisteme gidilmez hani ne demişti Ali a.s. hakkı tanı insanları tanırsın ama insanları tanıyp hakkı tanıyamazsın.. Şii olduğunu iddia edenlere bakarak kutsal şia mektebi esas değildir demeniz Ali a.s.'ın bu sözüne açıkça aykırıdır..


                  Bunun da sebebi sizin Şiayı reddedişinizdir. Çünkü üstadınız şiayı sizin gibi ikiye ayırmış bir kısmın az zararlı ama imamete inanan kısmı ise siyasi olup çok tehlikeli addetmiştir.. Siz de yanlışlarını kabul etmediğinizi söylediğiniz Üstadın yolunu birebir takip ediyorsunuz.. Bu anlamda şiaya bakış açısından sizinle münafık diye adlandırdığınız Saidin diğer öğrencileri arasında hiç bir farklılık yok..


                  Safevilerle çalışmış alimler konusunda şia alimlerinin çoğunluğu diye belirtmişsiniz.. Bu iftranıza delil istiyoruz. Çünkü bu konuyu inceleyen Hasan Kanaatli hocamızın beyanına göre Safeviler zamanında sadece bir kaç şia alimi devlete destek vermiştir.. çoğunluğu uzak durmuş ve destek veren alimleri de dışlamışlardır.. Şia tarihini saptırmaya çalışmayın.. Çünkü buna gücünüz yetmez..

                  Yorum


                    #54
                    H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                    Sizin, bizi göstermeye çalıştığınız gibi olmadığımıza Rabbimiz şahittir. Bizim şiayla bir problemimiz olamaz, çünkü Rehberimiz evladı resül bir şiidir.

                    Bizim işimiz, Rehberimize itaat etmekte zorlanan, işkillenen, hasta olan, rahatsız olan, onun velayetini içine sindiremeyen, bunu da Velayeti Fakihin en önemli programı olan islami vahdete darbe vurarak gerçekleştiren, buna rağmen de hala islami vahdetten dem vuran şiilerledir.

                    Şianın özü, aslı, en tekamül etmiş hali olan Hattı İmam Humeyni ortada iken, buna muhalefet ederek İslam İnkılabının işini zorlaştırmaya çalışan şiilerledir.

                    Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                    Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                    Yorum


                      #55
                      H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                      şiayı ikiye ayıran sizdiniz.. münafıklara bakarak.. hiç çekinmeden şia düşümanı olan şahı bile buna delil gösterebilecek kadar inada girdiniz.. bizim münafıklara bakarak İslamı da mi ikiye bölüm biz insanlarla beraberiz demeniz mi gerekiyor sorumuza cevap vermediniz..

                      Şia kutsaldır. Ehlibeyt ve masumları sadece şia günümüze taşımaktadır.. Şiayı bölmeye yanlış göstermeye, taklit etmek şart değildir demeye kimsenin gücü yetmemiştir yetmeyecektir de...

                      Rahmetli Humeyni (r.a.)'ın her konuşmasında şiayı övmesi şii kelimesini kullanması anayasa tavsiyeler ve daha her yere bu kelimeyi koyması, şii olmadan onların yolunda olduğunu sananlara bir ithaftır..

                      Şia Necefte Kerbeladadır Iraktadır Cennetül Bakidedir Meşheddedir Hadis kitaplarındatır taklit merciilerindedir, yaşayan şiilerdedir.. Bunları birbirinden ayıramazsınız.. Irak olmadan şiayı düşünemezsiniz.. Şianın bu gün yarı yükünü ırak üslenmiş durumdadır.. İslam devleti yok diye gözlerinizi oraya kapatırsanız, şianın tarihini 1979la başlatırsanız şiayı anlayamazsınız.. ve gökten zembille inecek Ehlibeytin 12 imamı hakkında bilgileri beklersiniz.. sisteminiz çarpık durur köksüz durur...

                      Yorum


                        #56
                        H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                        Şia kelimesinin mukaddesliği her şiiyi de mukaddes yapmaz Qum kardeş. Şaha şii diyorum, şah tabii ki şii idi. Şah yok ben şii değilim, kafirim mi diyordu. Şah şii değilse, İmam Rızanın türbesini hanımını çarşafa sokarak neden süpürüyordu?

                        Şiayı ikiye ayırmak ne demek. Siz de biliyorsunuz ki, 12. İmamdan sonra birbirleri ile farklı fıkhi sonuçlar üreten bir şii ulema ile karşı karşıyayız. Her taklit mercii demek, birbirinden farklı fetvalar ictihatlar alimler demek değil mi?

                        Şiayı ikiye ben mi ayırdım. Halkalı ile Kevseri ben mi ayırdım.
                        Beşşar Esad bir İslam Kahramanıdır.
                        Suriye İmtihanında İran İslam Cumhuriyetinin yanında yer almayanlar amerikan Emperyalizmi ve İsrail Siyonizminin yanındadırlar. Ve İslamın karşısındadırlar.

                        Yorum


                          #57
                          H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                          "Şia kelimesinin mukaddesliği her şiiyi de mukaddes yapmaz Qum kardeş. Şaha şii diyorum, şah tabii ki şii idi. Şah yok ben şii değilim, kafirim mi diyordu. Şah şii değilse, İmam Rızanın türbesini hanımını çarşafa sokarak neden süpürüyordu?"

                          Evet şia kelimesi de ilk kez Peygamberin s.a.a. teleffuz ettiği İmamların her birinin onayladığı ve yıllarca ağızlarından düşürmediği mukaddes bir kelimedir.. Sizin bu kelimenin şanını düşürmeye gücünüz yetmez.. sadece kendi yapığınızın zararı size yeter kendinizi yorduğunuzla kalırsınız..

                          Şahın şii olmasına gelince.. şah bir tağut ve münafıktı.. tıpkı sizin veremediğiniz gibi onun da şia olması şia gibi mukaddes bir kelimeye zarar vermez..

                          bunu size cevaplamıştık. tekrar söylüyorsunuz bz de tekrar edelim: münafıklara müslüman denmesi islam kelimesine hangi zararı verebildi?.. Çünkü İslam Allah katındaki dindir Allah tarafından korunmaktadır.. Şia da öyle..

                          "Şiayı ikiye ayırmak ne demek. Siz de biliyorsunuz ki, 12. İmamdan sonra birbirleri ile farklı fıkhi sonuçlar üreten bir şii ulema ile karşı karşıyayız. Her taklit mercii demek, birbirinden farklı fetvalar ictihatlar alimler demek değil mi?"


                          şiada müctehilder arasındaki fetva farklılıklar sünni ya da diğer ekoller gibi değildir. bir kere her şii için helaller ve haramlar aynıdır. ibadetler ibadetlerin farzları ibadetleri bozan davranışlar vs hep aynıdır. Şiada hiç bir zaman birinin abdestli dediğine diğerinin abdestsiz dediği bölünmeler yoktur..

                          Şiadaki farklılıklar hizmet farkıdır. Peygamber s.a.a. zamanındaki yaşayan birbirlerine sürekli destek veren Ebuzerle Selman r.a. farkı gibidir.. Şia tek yumruktur. Tüm taklit merciileri sürekli istişare ve iş birliği içindedirler.. Ve hepsi de tek siyasi otorite olan Rehberle diyalogdadırlar.. tüm bunlardan daha da önemlisi Canlı şahitlik yapan yanıldıklarında düzelten Zamanın İmamınca sürekli kontrol edilmektedirler.. düzeltilmektedirler.. Bu durum sünnilikteki mezheplere denk gelmez, tersine sünnilğin Peygamber inancına denk gelir. hani onlar da Peygamber ictihad eder yanılırsa vahiyce düzeltilir derler ya o durum..

                          "Şiayı ikiye ben mi ayırdım. Halkalı ile Kevseri ben mi ayırdım."

                          neyin peşindesiniz anlamak zor.. Hakla batılı birbirine katıyorsunuz. bu cümlenizden, sünnilikteki bölünmeleri bilmeyen şiilerin, gerçekten de şiiler bölündü mü acaba diye vehime kapılmalarına, şiileri tanımayan sünnilerinse, kendilerindeki bölünmeler gibi bakıp da şianın da bölündüğü zannına sahip olmalarına neden oluyorsunuz.. bu halinizle susmanız konuşmanızdan çok daha hayırlı olsa gerek.. Çünkü olay sizin gördüğünüz gibi olmayıp, sizin gösterdiğiniz gibi hiç değildir gösterdiğiniz yerde de kalacak nitelikte değildir..

                          olayı aslı ortadadır:

                          Kevserle Halkalının içinde biz varız. burası bir şii site: burada kevser alimlerimizden sohbet dinleyenler de va halkalı alimlerimizden sohbet dinleyenler de var.. Hangi kardeşimizin böyle bir ayrılığı kabul ettiğini gördünüz hangi alimimizin böyle bir ayrılık var dediğini gördünüz.. bu bir hizmet yarışıdır.. şia için ölçü Aşuradır.. Aşurada bir ayrlık mı vardı tüm alimlerimizle halkımızla aşurada birdik..

                          halkalı ile kevserde taklit merciileri mi var? yoksa halkalı ile kevserden birisi Mehdi a.f.'in daha doğmadığına inanıyor da diğer şu an imamımız O mudur diyor!.. Ya da kevser ferec duası yapıyor da halkalı yapmıyor mu? yoksa muharremliklerinde birisi göz yaşı dökerken diğeri sevinç kutlamaları mı yapıyor.

                          Ya da birinin inanç esasları birbirinden mi farklı!..

                          Halkalıda da Rehbere uyan bir sürü insan var Kevser alimlerinin sohbetinde bulunanların arasında da Rehberi değil diğer müctehidleri taklit eden bir sürü şiimiz var.

                          Kevserin çıkardığı kitaplar da halkalıda oturanların kütüphanelerini süslüyor halkalıda yayın yapan yayınevlerinin kitapları da keser alimlerinin evlerini süslüyor..

                          ayrılık nerede anlamadım...

                          ve sünnilikteki ayrılıkla şimdi bu ayrlık aynı mı.. sünnilikteki ayrlığı şii kardeşlerimiz de biliyorlar ve şaşırıyorlar en bilgisizi bile hemen diyor ki islamda mezhep mi olurmuş...

                          El insaf..

                          Yorum


                            #58
                            H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                            Türkiye'mizde son zaman dizini tuğyan kokan mihraklarca Müslümanları takrib kompetanı ve İslami Vahdet'in büyük savunucusu olarak takdim edilen, H. Karaman ''İz Yayıncılık''tan çıkan kitabı aracılığıyla, Ehl-i Beyt (as) Mektebi izcilerine bir yandan şirin gözükerek, diğer bir yandan ise nasıl da hakaret ediyor!

                            İslam'ın Işığında Günün Meseleleri (2. Cilt / 4. Bölüm İslam Müesseseleri ve Mezhepleri & Fıkıh'ta Sünni-Şia İhtilafı):

                            ''Ehl-i Sünnet vel-Cemaat'in, iman hududu için de olan bid'at fırkalarına bakışı kardeşçedir. Şiiler, Sünnilere düşmanca davranıp saldırmadıkça Sünniler de saldırmaz.''

                            Yukarı da bulanan mütalaa, tam meali ile partikülarist kimliği ağır basan akademik bir zevatın, Öz Muhammed-i İslam'a düşmanlığının deterministik tutumudur.

                            Theodor Wiesengrund Adorno'yu fazla okuyan, meftun derecesi takip eden bir insan değilim. Lakin, Adorno'nun bir sözü bizlere ışık olacaktır:

                            "Sahtelik içinde doğru yaşam olmaz"

                            Adorno'nun mezkur sözü; İslami Vahdet'e iman etmeyerek, girift düşünce de ilerleyen H. Karaman ve O'nun gibi girift düşünenler ile birlikte hareket edemiyeceğimizin derin saptamasıdır.

                            Tevekkülle elde edilen sırlar; bir tek yakîn haddini bilenlere mahsustur.

                            Hakikî Şialarımız da yakîn sınırını koruyanlardır, ki onlardan «Allah'ın varlığı sayesinde hiçbir şeyden korkmamaları»nı bekleriz!


                            İmam Cafer-i Sadık (a.s)

                            Yorum


                              #59
                              H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                              [quote author=Behesht-e Mahdi link=topic=19300.msg117366#msg117366 date=1296898980]
                              Türkiye'mizde son zaman dizini tuğyan kokan mihraklarca Müslümanları takrib kompetanı ve İslami Vahdet'in büyük savunucusu olarak takdim edilen, H. Karaman ''İz Yayıncılık''tan çıkan kitabı aracılığıyla, Ehl-i Beyt (as) Mektebi izcilerine bir yandan şirin gözükerek, diğer bir yandan ise nasıl da hakaret ediyor!

                              İslam'ın Işığında Günün Meseleleri (2. Cilt / 4. Bölüm İslam Müesseseleri ve Mezhepleri & Fıkıh'ta Sünni-Şia İhtilafı):

                              ''Ehl-i Sünnet vel-Cemaat'in, iman hududu için de olan bid'at fırkalarına bakışı kardeşçedir. Şiiler, Sünnilere düşmanca davranıp saldırmadıkça Sünniler de saldırmaz.''

                              Yukarı da bulanan mütalaa, tam meali ile partikülarist kimliği ağır basan akademik bir zevatın, Öz Muhammed-i İslam'a düşmanlığının deterministik tutumudur.

                              Theodor Wiesengrund Adorno'yu fazla okuyan, meftun derecesi takip eden bir insan değilim. Lakin, Adorno'nun bir sözü bizlere ışık olacaktır:

                              "Sahtelik içinde doğru yaşam olmaz"

                              Adorno'nun mezkur sözü; İslami Vahdet'e iman etmeyerek, girift düşünce de ilerleyen H. Karaman ve O'nun gibi girift düşünenler ile birlikte hareket edemiyeceğimizin derin saptamasıdır.


                              [/quote]

                              yukarıda anlatmaya çalıştıklarımızın bir nevi akademik izahını yaptığınız için Allah razı olsun.
                              KIYAMI UNUTTUK YA RAB! NAMAZI BATIL EYLEDİK.

                              Yorum


                                #60
                                H. Karaman hoca: Nassa karşı ictihad olmaz, ashabım yıldızlar gibidir hadisi...

                                Bu konu kaç kurban vermiş ne gerek vardı bu denli sert tartışmaya.

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X