BAŞIN SAĞOLSUN SOMA!
Şimdi başbakan ve bakanlar asık suratlarla, üzüntülü yüz ifadeleriyle Soma’ya gelecekler. Gelmeleri lazım. Çünkü halkına, biz halkçıyız, halkın acılarını paylaşıyoruz, halkımızın yanındayız v.s. düşüncesini verecekler. Vermeleri gerekir. Bunlar hep seçim çalışmalarının bir parçasıdır.
Hocalarda cenaze namazını kılmak için bulunacaklar. Nasıl bilirdiniz? Diye soracaklar.
Belki işçi kardeşlerin ağızlarından “iyi bilirdik” sözü çıkacak ama belki de yürekleri
“iyi sömürüldü” diyecek.
“Çok çile çekti, çocuklarını okutabilmek için çırpınıp durdu, yıllarca çalıştı ama bir evi bile olmadı” diyecektir.
O gece vakti çocuklarını uykuda öpüp yer altına girerken, onu sömüren vekilleri geceleri alem yaptı. Diyecek.
Bu arada Diyanet’te açıklama yapmış. “Üzüntümüz derin”. Vay be! Çok mu derin? Kaç metre?
Üzüntünüz derin olsaydı, bu üzüntüye sebep olanlara hesap sorardınız. Cenaze namazına gönderdiğiniz hocalar, “kimse kader diyerek bu ölümlerin üzerini örtmeye çalışmasın” derdi. “eğer ölüm insanın kaderi ise, kaderden kaçılmaz ise, tedbir almak kader karşısında boş bir iş ise o zaman niçin Başbakan 500 korumayla geziyor” derdi. “Başbakan 500 korumayla Kaderden mi korunmaya çalışıyor, kendisini Allah’tan mı korumaya çalışıyor?” derdi. “Bu insanlar birilerinin aç gözlülüğünün kurbanı oldular” derlerdi. Ama maalesef. İmam Hüseyin’i anlamayan bu toplum, her zaman aldatılmaya mahkumdur.
İmam Hüseyin katili ibni Ziyad, İmam Hüseyin’in oğlu imam Zeynul Abidin’e kardeşi Ali Ekber’i Allah’ın öldürdüğünü söyledi. Güya suçu kadere yükleyecekti.
İbn Ziyad İmam Zeynul Abidin’i (a.s) gördüğünde onun kim olduğunu sordu:
– Ali b. Hüseyin'dir, dediler. (İmam Zeynul Abidin’in ismi Ali’dir)
Ali b. Hüseyin'i Allah öldürmedi mi?! diye sorunca, İmam şöyle cevap verdi:
– Bir kardeşim vardı ve onun da adı Ali (Ali Ekber) idi, onu öldürdüler.
İbn Ziyad dedi ki:
– Hayır, Allah onu öldürdü.
İmam şöyle buyurdu:
– Allah, ölüm vaktinde canları alır…[Allah ölüm zamanında canları tam olarak alır zümer 42]
Yaniİnsanlar Ali Ekber’i öldürdü, Allah’da ölüm anında canını aldı!
Şimdi başbakan ve bakanlar asık suratlarla, üzüntülü yüz ifadeleriyle Soma’ya gelecekler. Gelmeleri lazım. Çünkü halkına, biz halkçıyız, halkın acılarını paylaşıyoruz, halkımızın yanındayız v.s. düşüncesini verecekler. Vermeleri gerekir. Bunlar hep seçim çalışmalarının bir parçasıdır.
Hocalarda cenaze namazını kılmak için bulunacaklar. Nasıl bilirdiniz? Diye soracaklar.
Belki işçi kardeşlerin ağızlarından “iyi bilirdik” sözü çıkacak ama belki de yürekleri
“iyi sömürüldü” diyecek.
“Çok çile çekti, çocuklarını okutabilmek için çırpınıp durdu, yıllarca çalıştı ama bir evi bile olmadı” diyecektir.
O gece vakti çocuklarını uykuda öpüp yer altına girerken, onu sömüren vekilleri geceleri alem yaptı. Diyecek.
Bu arada Diyanet’te açıklama yapmış. “Üzüntümüz derin”. Vay be! Çok mu derin? Kaç metre?
Üzüntünüz derin olsaydı, bu üzüntüye sebep olanlara hesap sorardınız. Cenaze namazına gönderdiğiniz hocalar, “kimse kader diyerek bu ölümlerin üzerini örtmeye çalışmasın” derdi. “eğer ölüm insanın kaderi ise, kaderden kaçılmaz ise, tedbir almak kader karşısında boş bir iş ise o zaman niçin Başbakan 500 korumayla geziyor” derdi. “Başbakan 500 korumayla Kaderden mi korunmaya çalışıyor, kendisini Allah’tan mı korumaya çalışıyor?” derdi. “Bu insanlar birilerinin aç gözlülüğünün kurbanı oldular” derlerdi. Ama maalesef. İmam Hüseyin’i anlamayan bu toplum, her zaman aldatılmaya mahkumdur.
İmam Hüseyin katili ibni Ziyad, İmam Hüseyin’in oğlu imam Zeynul Abidin’e kardeşi Ali Ekber’i Allah’ın öldürdüğünü söyledi. Güya suçu kadere yükleyecekti.
İbn Ziyad İmam Zeynul Abidin’i (a.s) gördüğünde onun kim olduğunu sordu:
– Ali b. Hüseyin'dir, dediler. (İmam Zeynul Abidin’in ismi Ali’dir)
Ali b. Hüseyin'i Allah öldürmedi mi?! diye sorunca, İmam şöyle cevap verdi:
– Bir kardeşim vardı ve onun da adı Ali (Ali Ekber) idi, onu öldürdüler.
İbn Ziyad dedi ki:
– Hayır, Allah onu öldürdü.
İmam şöyle buyurdu:
– Allah, ölüm vaktinde canları alır…[Allah ölüm zamanında canları tam olarak alır zümer 42]
Yaniİnsanlar Ali Ekber’i öldürdü, Allah’da ölüm anında canını aldı!
Yorum