Müminler bayramınız mübarek olsun!...
Bugün 19 ağustos 2012 Pazar günü Veliyy-i Emr-i Müslimin Hz. Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali Hamanei tarafından Fıtır / Ramazan bayramı olarak ilan edilmiştir.
İmam Hamanei’nin Bürosu Şevval ayının ilk gününü işaret eden hilalin (ayın) dün (Ramazan Ayının 29. Günü olan Cumartesi günü) görüldüğünü açıklamıştır.
Böylece dün (18 Ağustos 2012 Cumartesi)Ramazan ayının son günü ve bugün (19 Ağustos 2012 Pazar) Şevval ayının ilk günü olduğu belirtilerek, bugün Ramazan Bayramı'nın ilk günü olduğu kesinleşmiş olduğu belirtildi.
İmam Hamanei'nin Bürosunun tarafından yapılan bildiride şöyle geçmiştir:
“İbadet ve itaatlerinizin yüce Allah tarafından kabulü dileğiyle… Ülke genelindeki güvenilir ve alanında uzman gözlemcilerin bildirdiğine göre; Şevval ayının hilali hicri 29 ramazan 1433 Cumartesi akşamı yüce rehberlik makamı Hz. Ayetullah Hamanei'ye sabit olmuştur…”
Mübarek ay boyunca yaptığınız ibadetler ve dualar kabul olsun!
Ramazan bayramının bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını dileriz!
İlahi ! Bu bayramı adaletin yerleşmesi ve zulmün son bulmasına vesile kıl!
Allahu Ekber! Allahu Ekber! Lailaheillallah Vellahu Ekber! Allahu Ekber! Bütün hamd ve övgüler Allah’a mahsustur. Bizi Hidayet ettiği için Allah’a hamdolsun ve bize verdiği nimetlerden dolayı O’na şükürler olsun !
Ayetullah Sistani” 19.08.2012 Pazar Gününü Mübarek Ramazan’ın Son Günü olarak Duyurdu.
Ayetullah Sistani” 19.08.2012 Pazar Gününü Mübarek Ramazan'ın Son Günü olarak Duyurdu.
Ayetullah Sistani'nin Bürosundan Yapılan Açıklamada Büyük Taklit Merci“Ayetullah Uzma Seyyid Ali Hüseyni Sistani” 19.08.2012 Pazar Gününü Mübarek Ramazan'ın Son Günü olarak Duyurdu.
Ehla-Der’in Ramazan Bayram Mesajı
Ehla-Der Tüm Müslümanların Bayramını Tebrik Eder.
Aziz Müslüman Kardeşlerimiz!
Yüce Allah'ın kullarına bahşetmiş olduğu en büyük nimetlerden biri olan; Kuran'ın indiği, oruç, bağışlanma ve rahmet ayı olan Mübarek Ramazan ayını geride bırakmış bulunuyoruz.
Şevvalin ince hilalinin görülmesiyle birlikte, oruç ile ışığa uyanmış, günah yükünden kurtulmuş ve Rabbin rızasını kazanmış kullar, bu defa da bayramın sımsıcak günleriyle kucaklaşırlar.
Ramazan'dan sonra, kendimizi bayramın rengârenk ikliminde, huzur ve itmi'nan tüten atmosferinde buluruz ve onu bütün duygularımızla hisseder, bütün benliğimizle yaşar ve mahiyetimizin bütün rükünleriyle paylaşırız.
Mübarek Ramazan bayramı, diğer gün ve aylardan çok daha farklı olarak inananları Allah'a yaklaştırır, sanki yağmur yüklü bulutlar gibi gelir, sağnak sağnak üzerimize yağar, eteğindeki bütün güzellik cevherlerini başımıza boşaltır, bir sel gibi günahlarımızı önüne katarak bizi bağışlanma denizlerine sürükler ve bu bayram ile tertemiz olarak yeniden diriltir.
Bu bağlamda her türlü dayanışma ve yüce duygunun tezahür ettiği, sevgi, barış, dostluk ve kardeşlik duygularının yoğunlaştığı, dargınların barıştığı, kucaklaşmanın yaşandığı bir Ramazan Bayramına daha erişmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Bayramın aklımıza getirdiği ilk kelimeler sevinç ve kardeşlik duygularıdır. Bunun da asıl önemli tarafı bireysel bir mutluluk duygusunun ötesinde, ortak bir sevinci hatırlatmasıdır. Bugün, bu güzel bayram gününde öncelikle hatırlanması gereken de işte bu kardeşliktir. Dünyanın her neresinde olursa olsun “Muhammed Ümmeti”nden olan herkes birbirinin kardeşidir. Her birimizi özgür bireyler halinde yaşatacak, geleceğimizden emin kılacak ve Rabbimizin hoşnutluğunu halimize mazhar edecek olan asıl ortak payda da işte budur. Başardığımız her şey bu kardeşlik ilkesi ile gerçekleşmiştir. Başaracaklarımız da aynı dayanışma duygusu ve gönül birliği içinde vücut bulacaktır.
Bu mutlu günlerimizde, gönlümüzde bu bayram coşkusunu yaşadığımız anlarda, maalesef dünyanın diğer bölgelerindeki kardeşlerimizin çektiği sıkıntılardan haberdar oldukça; aynı şekilde bizim de içimize hüzün dolmaktadır.
Bu bayram sevincini gönüllerimiz buruk olarak yaşıyoruz. Zira aylardır coğrafyamızda ve İslam âleminde bizleri derinden etkileyen çok üzücü olaylar yaşanmaktadır. Büyük bir zulme maruz kalan Myanmar ve Bahreynli kardeşlerimiz başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde insanların bu bayrama hüzün ve acı içerisinde girdiklerini biliyoruz. O kardeşlerimizin derdi bizim derdimizdir, bir uzvun acı çekmesini tüm bedenin hissetmesi gibi bizler de onların hüznünü, acısını yürekten hissedip, paylaşıyoruz.
Yine komşumuz Suriye'de yaşanan çatışmalar, bir türlü huzur ve refahın orada sağlanamaması her inançlı insanın yüreğini kanatmaktadır. Fakat tüm Müslümanlar şunu bilmelidir ki, İslam düşmanı Emperyalistlerin, özellikle de Amerika ile Siyonistlerin desteklediği ve arkasında durduğu tüm hareketler, İslami uyanış ve halk hareketi değildir.
Suriye, Ortadoğu bölgesinde eli kanlı Siyonist rejime karşı sürekli direniş cephesinde yer almış ve bu rejimin hamisi olan Amerika'nın zorbalıklarına karşı direnmiştir. Suriye, Filistin direnişini ve Lübnan İslami direnişini her zaman destekleyenlerin başında gelmiştir. Dolayısıyla Amerika'nın Suriye'ye yönelik esas amacı bölgede direniş cephesine darbe indirmektir.
Böylelikle gasıp Siyonist rejimin temellerini sağlamlaştırıp, aziz Kudüs'ümüzün özgürlüğüne kavuşmasını engellemek ve mazlum Filistin halkının topraklarını ilelebed işgal etmektir. Kudüs ile birlikte bir diğer kanayan yaramız ise Karabağ'dır. Topraklarından sürülmüş, evleri yağmalanmış ve ibadethaneleri yerle bir edilmiş soydaşlarımızın acısını bizi derinden üzmektedir. Duaların kabul olduğu bu kutsal günlerden Rabbimizden isteğimiz Kudüs ve Karabağ'ımızın özgürlüğüne kavuşup, yeniden asıl sahiplerinin oralarda huzur içinde yaşamasıdır.
Ayrıca her gün Bahreyn'de, Suudi Arabistan'da, Filistin'de, Irak'ta, Afganistan'da, Pakistan'da ve Azerbaycan'da onlarca kardeşimiz öldürülmekte, hapse atılmakta, işkencelere maruz kalmakta ve haksız yere kanları dökülmektedir. Bu fitne ateşi herkesten çok İslam düşmanlarının işine gelmektedir.
Türkiye Ehlibeyt Âlimleri Derneği / Ehla-Der olarak bize göre bu fitneden kurtulmanın tek yolu, aynı Allah'a, aynı Peygamber'e ve aynı Kitab'a inanan tüm Müslümanların farklılıklarını bir kenara bırakarak kardeşlik duygusu içinde birlik olmalarıdır.
Bu birliğin sağlanması, günümüz dünyasında İslami uyanış dalgasının yükselmesi, güzel yarınları İslam ümmetine muştulayan bir hakikattir. İslam düşmanlarının, İslamofobia bağlamında yoğun propagandalar yapması ve İslam mezhepleri arasında ihtilaf çıkartarak mezhebi taassupları körüklemesi de işte bu hakikatten kaynaklanmaktadır.
Hamdolsun ülkemizdeki âlim ve düşünürler bu bilinç ile hareket etmekte, her geçen gün birlikteliği daha da güçlendirmekte ve ihtilaf çığırtkanlığa yapanlara asla müsaade etmemektedirler. Umarız tüm İslam âleminde Şia'sıyla Sünni'siyle herkes düşmanların mezhepler arasında terör eylemlerini kışkırtıp güçlendirmek şeklindeki çirkin amaçlarıyla ilgili olarak kitleleri aydınlatır ve onları İslam düşmanlarının büyük arzusu olan mezhebi fitnelerin doğuracağı büyük tehlikelere karşı uyarır.
Değerli Ehlibeyt Dostları!
Tüm bu üzücü gelişmelerin yanı sıra hamdolsun Yüce Allah'ın lütfü ve Mevlamızın inayeti ile Türkiye'deki Ehlibeyt dostları için güzel adımlar atıldı. Bunlar içinde en önemlisi hiç şüphesiz Ehlibeyt Âlimleri Derneği / Ehla-Der'in açılışı olmuştur. İkinci genel kurulunu da düzenleyen Ehla-Der 13 kişilik yeni yönetimi ile hizmetlerine hız vermiştir. Böylece gerek dünya genelinde, gerekse ülkemiz sınırları içerisinde bulunan Ehlibeyt mektebi mensubu âlimlerimizin büyük katılımıyla Ehlibeyt âlimleri arasında görülmemiş bir birlikteliğe imza atılmış oldu. Umarız bu birliktelik her geçen gün daha da güçlenir ve toplumumuza kültürel, sosyal, eğitim ve medya alanında büyük hizmetler sunar.
Bu düşüncelerle, ülkemizdeki herkesin ve İslam dünyasının mübarek Fıtır / Ramazan Bayramı'nı tebrik ediyoruz. Bedir'den günümüze kadar tüm şehitlerimize rahmet, gazilerimize sağlık ve mutluluklar dileriz. Bayram'ın ülkemize, milletimize ve tüm insanlığa barış, huzur, mutluluk getirmesini, dünyanın çeşitli bölgelerinde Müslümanları derinden üzen huzursuzlukların sona ermesini Yüce Allah'tan temenni ediyoruz.
Ehlibeyt Âlimleri Derneği
18 Ağustos 2012 / 29 Ramazan 1433
CABİR'den Ramazan Bayramı Açıklaması
Dünya Caferi Alimleri Birliği Hilal Tespit Komisyonu yapmış olduğu gözlem ve çalışmalar neticesinde vardığı kanaati açıkladı:
CABİR'in verdiği bilgiye göre, 19 Ağustos Pazar günü Ramazan Bayramı
Bismillahirrahmanirrahim
Müçtehitlerimizin fıkhî kriterleri doğrultusunda 19 Ağustos Pazar gününün, 1 Şevval 1433 Fıtır (Ramazan) Bayramı olduğu tarafımızca kesinlik kazanmıştır.
Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali Sistani ise 20 Ağustos Pazartesi gününü bayram ilan etmiştir.
Tüm Müslümanların Fıtır(Ramazan) bayramını tebrik eder ibadet ve itaatlerinin kabul olmasını Yüce Mevladan dileriz.
18 Ağustos 2012 Cumartesi
RAST HABER
Bugün 19 ağustos 2012 Pazar günü Veliyy-i Emr-i Müslimin Hz. Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali Hamanei tarafından Fıtır / Ramazan bayramı olarak ilan edilmiştir.
İmam Hamanei’nin Bürosu Şevval ayının ilk gününü işaret eden hilalin (ayın) dün (Ramazan Ayının 29. Günü olan Cumartesi günü) görüldüğünü açıklamıştır.
Böylece dün (18 Ağustos 2012 Cumartesi)Ramazan ayının son günü ve bugün (19 Ağustos 2012 Pazar) Şevval ayının ilk günü olduğu belirtilerek, bugün Ramazan Bayramı'nın ilk günü olduğu kesinleşmiş olduğu belirtildi.
İmam Hamanei'nin Bürosunun tarafından yapılan bildiride şöyle geçmiştir:
“İbadet ve itaatlerinizin yüce Allah tarafından kabulü dileğiyle… Ülke genelindeki güvenilir ve alanında uzman gözlemcilerin bildirdiğine göre; Şevval ayının hilali hicri 29 ramazan 1433 Cumartesi akşamı yüce rehberlik makamı Hz. Ayetullah Hamanei'ye sabit olmuştur…”
Mübarek ay boyunca yaptığınız ibadetler ve dualar kabul olsun!
Ramazan bayramının bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını dileriz!
İlahi ! Bu bayramı adaletin yerleşmesi ve zulmün son bulmasına vesile kıl!
Allahu Ekber! Allahu Ekber! Lailaheillallah Vellahu Ekber! Allahu Ekber! Bütün hamd ve övgüler Allah’a mahsustur. Bizi Hidayet ettiği için Allah’a hamdolsun ve bize verdiği nimetlerden dolayı O’na şükürler olsun !
Ayetullah Sistani” 19.08.2012 Pazar Gününü Mübarek Ramazan’ın Son Günü olarak Duyurdu.
Ayetullah Sistani” 19.08.2012 Pazar Gününü Mübarek Ramazan'ın Son Günü olarak Duyurdu.
Ayetullah Sistani'nin Bürosundan Yapılan Açıklamada Büyük Taklit Merci“Ayetullah Uzma Seyyid Ali Hüseyni Sistani” 19.08.2012 Pazar Gününü Mübarek Ramazan'ın Son Günü olarak Duyurdu.
Ehla-Der’in Ramazan Bayram Mesajı
Ehla-Der Tüm Müslümanların Bayramını Tebrik Eder.
Aziz Müslüman Kardeşlerimiz!
Yüce Allah'ın kullarına bahşetmiş olduğu en büyük nimetlerden biri olan; Kuran'ın indiği, oruç, bağışlanma ve rahmet ayı olan Mübarek Ramazan ayını geride bırakmış bulunuyoruz.
Şevvalin ince hilalinin görülmesiyle birlikte, oruç ile ışığa uyanmış, günah yükünden kurtulmuş ve Rabbin rızasını kazanmış kullar, bu defa da bayramın sımsıcak günleriyle kucaklaşırlar.
Ramazan'dan sonra, kendimizi bayramın rengârenk ikliminde, huzur ve itmi'nan tüten atmosferinde buluruz ve onu bütün duygularımızla hisseder, bütün benliğimizle yaşar ve mahiyetimizin bütün rükünleriyle paylaşırız.
Mübarek Ramazan bayramı, diğer gün ve aylardan çok daha farklı olarak inananları Allah'a yaklaştırır, sanki yağmur yüklü bulutlar gibi gelir, sağnak sağnak üzerimize yağar, eteğindeki bütün güzellik cevherlerini başımıza boşaltır, bir sel gibi günahlarımızı önüne katarak bizi bağışlanma denizlerine sürükler ve bu bayram ile tertemiz olarak yeniden diriltir.
Bu bağlamda her türlü dayanışma ve yüce duygunun tezahür ettiği, sevgi, barış, dostluk ve kardeşlik duygularının yoğunlaştığı, dargınların barıştığı, kucaklaşmanın yaşandığı bir Ramazan Bayramına daha erişmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Bayramın aklımıza getirdiği ilk kelimeler sevinç ve kardeşlik duygularıdır. Bunun da asıl önemli tarafı bireysel bir mutluluk duygusunun ötesinde, ortak bir sevinci hatırlatmasıdır. Bugün, bu güzel bayram gününde öncelikle hatırlanması gereken de işte bu kardeşliktir. Dünyanın her neresinde olursa olsun “Muhammed Ümmeti”nden olan herkes birbirinin kardeşidir. Her birimizi özgür bireyler halinde yaşatacak, geleceğimizden emin kılacak ve Rabbimizin hoşnutluğunu halimize mazhar edecek olan asıl ortak payda da işte budur. Başardığımız her şey bu kardeşlik ilkesi ile gerçekleşmiştir. Başaracaklarımız da aynı dayanışma duygusu ve gönül birliği içinde vücut bulacaktır.
Bu mutlu günlerimizde, gönlümüzde bu bayram coşkusunu yaşadığımız anlarda, maalesef dünyanın diğer bölgelerindeki kardeşlerimizin çektiği sıkıntılardan haberdar oldukça; aynı şekilde bizim de içimize hüzün dolmaktadır.
Bu bayram sevincini gönüllerimiz buruk olarak yaşıyoruz. Zira aylardır coğrafyamızda ve İslam âleminde bizleri derinden etkileyen çok üzücü olaylar yaşanmaktadır. Büyük bir zulme maruz kalan Myanmar ve Bahreynli kardeşlerimiz başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde insanların bu bayrama hüzün ve acı içerisinde girdiklerini biliyoruz. O kardeşlerimizin derdi bizim derdimizdir, bir uzvun acı çekmesini tüm bedenin hissetmesi gibi bizler de onların hüznünü, acısını yürekten hissedip, paylaşıyoruz.
Yine komşumuz Suriye'de yaşanan çatışmalar, bir türlü huzur ve refahın orada sağlanamaması her inançlı insanın yüreğini kanatmaktadır. Fakat tüm Müslümanlar şunu bilmelidir ki, İslam düşmanı Emperyalistlerin, özellikle de Amerika ile Siyonistlerin desteklediği ve arkasında durduğu tüm hareketler, İslami uyanış ve halk hareketi değildir.
Suriye, Ortadoğu bölgesinde eli kanlı Siyonist rejime karşı sürekli direniş cephesinde yer almış ve bu rejimin hamisi olan Amerika'nın zorbalıklarına karşı direnmiştir. Suriye, Filistin direnişini ve Lübnan İslami direnişini her zaman destekleyenlerin başında gelmiştir. Dolayısıyla Amerika'nın Suriye'ye yönelik esas amacı bölgede direniş cephesine darbe indirmektir.
Böylelikle gasıp Siyonist rejimin temellerini sağlamlaştırıp, aziz Kudüs'ümüzün özgürlüğüne kavuşmasını engellemek ve mazlum Filistin halkının topraklarını ilelebed işgal etmektir. Kudüs ile birlikte bir diğer kanayan yaramız ise Karabağ'dır. Topraklarından sürülmüş, evleri yağmalanmış ve ibadethaneleri yerle bir edilmiş soydaşlarımızın acısını bizi derinden üzmektedir. Duaların kabul olduğu bu kutsal günlerden Rabbimizden isteğimiz Kudüs ve Karabağ'ımızın özgürlüğüne kavuşup, yeniden asıl sahiplerinin oralarda huzur içinde yaşamasıdır.
Ayrıca her gün Bahreyn'de, Suudi Arabistan'da, Filistin'de, Irak'ta, Afganistan'da, Pakistan'da ve Azerbaycan'da onlarca kardeşimiz öldürülmekte, hapse atılmakta, işkencelere maruz kalmakta ve haksız yere kanları dökülmektedir. Bu fitne ateşi herkesten çok İslam düşmanlarının işine gelmektedir.
Türkiye Ehlibeyt Âlimleri Derneği / Ehla-Der olarak bize göre bu fitneden kurtulmanın tek yolu, aynı Allah'a, aynı Peygamber'e ve aynı Kitab'a inanan tüm Müslümanların farklılıklarını bir kenara bırakarak kardeşlik duygusu içinde birlik olmalarıdır.
Bu birliğin sağlanması, günümüz dünyasında İslami uyanış dalgasının yükselmesi, güzel yarınları İslam ümmetine muştulayan bir hakikattir. İslam düşmanlarının, İslamofobia bağlamında yoğun propagandalar yapması ve İslam mezhepleri arasında ihtilaf çıkartarak mezhebi taassupları körüklemesi de işte bu hakikatten kaynaklanmaktadır.
Hamdolsun ülkemizdeki âlim ve düşünürler bu bilinç ile hareket etmekte, her geçen gün birlikteliği daha da güçlendirmekte ve ihtilaf çığırtkanlığa yapanlara asla müsaade etmemektedirler. Umarız tüm İslam âleminde Şia'sıyla Sünni'siyle herkes düşmanların mezhepler arasında terör eylemlerini kışkırtıp güçlendirmek şeklindeki çirkin amaçlarıyla ilgili olarak kitleleri aydınlatır ve onları İslam düşmanlarının büyük arzusu olan mezhebi fitnelerin doğuracağı büyük tehlikelere karşı uyarır.
Değerli Ehlibeyt Dostları!
Tüm bu üzücü gelişmelerin yanı sıra hamdolsun Yüce Allah'ın lütfü ve Mevlamızın inayeti ile Türkiye'deki Ehlibeyt dostları için güzel adımlar atıldı. Bunlar içinde en önemlisi hiç şüphesiz Ehlibeyt Âlimleri Derneği / Ehla-Der'in açılışı olmuştur. İkinci genel kurulunu da düzenleyen Ehla-Der 13 kişilik yeni yönetimi ile hizmetlerine hız vermiştir. Böylece gerek dünya genelinde, gerekse ülkemiz sınırları içerisinde bulunan Ehlibeyt mektebi mensubu âlimlerimizin büyük katılımıyla Ehlibeyt âlimleri arasında görülmemiş bir birlikteliğe imza atılmış oldu. Umarız bu birliktelik her geçen gün daha da güçlenir ve toplumumuza kültürel, sosyal, eğitim ve medya alanında büyük hizmetler sunar.
Bu düşüncelerle, ülkemizdeki herkesin ve İslam dünyasının mübarek Fıtır / Ramazan Bayramı'nı tebrik ediyoruz. Bedir'den günümüze kadar tüm şehitlerimize rahmet, gazilerimize sağlık ve mutluluklar dileriz. Bayram'ın ülkemize, milletimize ve tüm insanlığa barış, huzur, mutluluk getirmesini, dünyanın çeşitli bölgelerinde Müslümanları derinden üzen huzursuzlukların sona ermesini Yüce Allah'tan temenni ediyoruz.
Ehlibeyt Âlimleri Derneği
18 Ağustos 2012 / 29 Ramazan 1433
CABİR'den Ramazan Bayramı Açıklaması
Dünya Caferi Alimleri Birliği Hilal Tespit Komisyonu yapmış olduğu gözlem ve çalışmalar neticesinde vardığı kanaati açıkladı:
CABİR'in verdiği bilgiye göre, 19 Ağustos Pazar günü Ramazan Bayramı
Bismillahirrahmanirrahim
Müçtehitlerimizin fıkhî kriterleri doğrultusunda 19 Ağustos Pazar gününün, 1 Şevval 1433 Fıtır (Ramazan) Bayramı olduğu tarafımızca kesinlik kazanmıştır.
Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali Sistani ise 20 Ağustos Pazartesi gününü bayram ilan etmiştir.
Tüm Müslümanların Fıtır(Ramazan) bayramını tebrik eder ibadet ve itaatlerinin kabul olmasını Yüce Mevladan dileriz.
18 Ağustos 2012 Cumartesi
RAST HABER
Yorum