Sabahattin Türkyılmaz: "Cihad da cinayet olmaz..."

[Hz.AhlulBayt (a.s)]

BİSMİHİ TEALA
HAMD ALEMLERİN RABB’İ ALLAH’A SALAT VE SELAMI HZ. MUHAMMED (S.A.A) VE PAK EHL-İ BEYT (A.S) OLSUN
RABB’İMDEN ECİRLERİNİZİN YÜCE OLMASINI DUA EDERİM[/t]

Selamun Aleykum Aziz Canlar

"Cihad da cinayet olmaz..." Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Şeyh Sabahattin Türkyılmaz Cuma hutbesinde Suriye‘deki son gelişmeler üzerinde durarak İslam’da cihadın bir şeref ve onuru olduğuna işaretle İslam düşmanlarınca silahlandırılıp müslüman halkın canına salınan sahte mücahitler ve onları körü körüne destekleyenlere hitaben şöyle konuştu: “Suriye’de kaos ortamı oluşturup on binlerce insanın ölmesine sebep olanlar kime hizmet ettiklerinin farkında değiller. Paralı katilleri, mağara devri teröristleri ve siyonist uşağı sözde mücahidleri dünyanın çeşitli yerlerinden toplayıp Suriye halkını katliam ettiriyorsunuz, bir de utanmadan çıkıp başkasını suçluyorsunuz. Eğer müslümansanız müslümanca savaşın, cihad ediyorsanız şerefinizle cihad edin. Onursuzca savaşmayın. Yaptığınız cinayetleri başkasınız üzerine atmayın. Yaptığınız katliamları Suriye devleti yapıyormuş gibi göstermeyin. Siyonist ve emperyalist güçlerin hediye ettiği silahlarla başaramadığınızı, patronlarınızın size sağladıkları kimyasal silahlarla yapmaya çalışıyorsunuz ve bir de utanmadan rejim yaptı süsü verip emperyalistlerin Suriye’ye müdahale etmesine ortam hazırlamak istiyorsunuz.. Ne kadar acizsiniz ki yalan, sahtekarlık, karalama, iftira gibi silahlara sarılıyorsunuz. Siyonist medyanın sizlere servis ettiği haberleri doğruymuş gibi kabullenip yayınlıyorsunuz. Yazıklar olsun size! Suriye’de 100 binden fazla kişinin öldürüldüğünü söylüyorlar. Irak’da milyonun üzerinde insan öldürüldüğünde neredeydiniz? Filistin’de onbinlerce kişi katledildi ve hala da katlediliyor neden sesiniz çıkmıyor? Siyonistler onlarca yıldır Filistini işgal etmiş neden sesiniz çıkmıyor? Çünkü patronlarınız size sunulan silahları sadece mücahid, hizbullah ve siyonist karşıtı müminlere karşı kullanma izni vermiştir. Siz mantık ehli değilsiniz ki,sizinle mankılı konuşulsun, akıl ehli değilsiniz ki size akli delil getirilsin, siz kalp ehli değilsiniz ki, size nasihatta bulunulsun. Siz, peygamberin tabiriyle “ahir-uz zaman cahillerisiniz”, körsünüz gerçekleri göremezsiniz, sağırsınız hakkı duyamazsınız, dilsizsiniz doğruyu söyleyemezsiniz. Patronlarınızın izin verdiği yönde hareket edersiniz. Suriye’de çıkarılan bu kargaşa ve terör eylemlerini size yaptıranlar hedeflerine ulaşmış durumdalar. Artık onlar için Esad’ın olup olmaması o kadar da önemli değil. Suriye’nin başında kim var, kim yok onlar için o kadar da mühim değil. Esad gitse de kalsa da onlar sayenizde hedeflerinin büyük bölümüne ulaşmış durumdadırlar. Suriye’yi bu duruma getiren Emperyalistlerin ilk günden beri ilk hedefi Esad rejimini devirmek değildi, onların iki önemli hedefi vardı; Birincisi, Suriye’de Sünnilerle, Şiiler/Aleviler arasına tefrika sokup bu iki müslüman grubu birbirine düşman yapmak, devamlı savaş halinde olmalarını sağlayarak birlik ve vahdet halinde olmalarını engellemek ve bunu bölgeye yaymak. Irak, Lübnan ve diğer İslam ülkelerine yaygınlaştırmaktır. İrak ve Lübnandaki bombalama eylemlerinin arkasında da aynı güçler ve aynı uğursuz hedef yatmaktadır. İkincisi dik, istikrarlı, tavizsiz duruşuyla müstekbirleri dize getiren İran, Hizbullah ve direniş cephesi aleyhine propaganda başlatarak, müslümanların gözünden düşürmek, müslümanların bunlara karşı nefret duymalarını ve bunlara karşı düşmanlıklarını izhar etmelerini sağlamaktır. Son günlerde İran, Hizbullah ve direniş cephesi aleyhine karşı sürdürülen tahrik ve karalama kampanyasının sebebi bu hedefe hizmet etmektir. Kur’an buna fitne diyor, bunu yapanlara da fitneci ve münafık diyor. Bunlar hakkında, “bunlar cami de yaptırsa yıkın”, “cihad da ettiklerini söyleseler şeytan yolunda savaşıyorlar”, uyarısında bulunuyor. Kur’an buyuruyor ki: “El fitnetu eşşeddu minel katl”, Fitne çıkarmak adam öldürmekten daha kötüdür” Suriye’de yüzbinden fazla insan ölmüş diyorlar ama çıkarılan fitnenin büyüklüğünü göremiyorlar; müslümanlar arasında çıkarılan fitne milyonlarca insanın öldürülmesinden daha büyük bir faciadır. Çünkü bu fitne şimdi milyonlarca müslüman insanın arasına sokulmuştur ve bu müslümanlar birbirlerini düşman edilmiştir, bize de saldıracaklar korkusuyla yaşamaktadırlar. Bu fitneden daha büyük tehlike var mı? Ortadoğuda özellikle Suriye, Lübnan, Irak gibi Şii ve Sünnilerin kardeşce yaşadığı müslüman ülkelerde bu fitneyi yaygınlaştırıyorlar. Bu fitnenin önünü almak insanların öldürülmesinin önünü alamaktan daha büyük bir ilahi görevdir çünkü bu ölümleri ve katliamları getiren bu fitnedir. Bu fitne var olduğu müddetce ve müslümanlar arasından yok edilmediği müddetce daha nice kanlar akıtılarak emperyalistlere hizmet edilmiş olunacak. AKP hükümeti, Suriye iç savaşında maalesef bu fitneyi göremedi, emperyal gücün tahrikleri, yönlendirmeleri, yanlış bilgilendirmeleri sayesinde bu faciaya aracı oldu. Müstekbirler hedefine ulaştı ama hükümet yetkilileri hala bozuk plak gibi “bu kadar ölü var, bu kadar mülteci var, bu kadar çocuk var... “ aynı şeyleri tekrarlayıp duruyor; umarız hükümet bu fitnenin Türkiyeye sıçramaması için gereken önlemleri zamanında alır, aksi takdirde ne AKP hükümeti, ne ordu, ne de başka güçler bu fitnenin önünü alamazlar. Yetkililer konuşmalarında İran, Hizbullah, Hamas, direniş ve Şii- Sünni ilişkileri hakkında sözlerine dikkat etmelidirler, aksi takdirde ortaya çıkacak fitnenin sorumluluğunu kabul etmek zorunda kalacaklardır” Vesselamu aleykum verahmetullahi ve berekatuh Allah'ın hidayeti ile olun...