Bilad-ı Şam Alimler Birliği, Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin Suriyeli teröristleri himaye etmesine tepki göstererek, Alimler Birliği Başkanı Yusuf El Kardavi’ye hitaben şu ifadeler kullandı: “Bir avuç dolar için fetva verilmesi dinden çıkmak anlamındadır. Dünya Müslüman Âlimler Birliği ve başında bulunan Kardavi, Şehit Allame Şeyh Ramazan El Buti’nin (r.a) ve Suriyeli tüm şehitlerin kanlarından sorumludurlar. Bu kanların günahı, onları ahirette cehenneme sürükleyecektir. Müslümanların kanlarının dökülmesi için fetva vermekle insanları Allah, İslam ve özgürlüğe çağıramazsınız, bilakis bu davet hikmet ve güzel öğüt üzerine olmalıdır.
Bilad-ı Şam Alimler Birliği’nden Kardavi’ye: “Dolar için fetva vermek, dinden çıkmaktır”
Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Belad-ı Şam Alimler Birliği yayınladığı bir bildiride şunları kaydetti: Bu birliğe üye bizler, Şeyh Kardavi ve takipçilerine diyoruz ki dini satmak ve bir avuç dolar için fetva yayınlamak dinden çıkmaktır. Namus, mal ve kan dökülmesinde ihtiyat etmek, dinin önceliğidir. Bugün, kendi terörist ve tekfirci gruplarının menfaatine bu ihtiyatların tamamı görmezlikten gelinmiş ve hiçbir şeyi dikkate almadan İslam ve Müslümanların maslahat ve menfaatine riayet edilmeden Allah Resulü’nün (s.a.a) sözü duvarlara vurulmuştur. Hâlbuki efendimiz şöyle buyurmaktadır: “Benden sonra kâfir olmayınız ve bir birinizin boynunu vurmayınız.”
Müslümanların Kanını Mubah Sayarak İnsanları İslam’a Davet Edemezsiniz
Bildirinin bir başka yerinde şu ifadeler kullanıldı: Dünya genelindeki Müslümanlar bugün Dünya Müslüman Âlimler Birliği ve onun başında duran zatın, saray mollalarından başka bir şey olmadıklarını anlamışlardır. Onlar, kralların kırıntılarından başka bir şey değillerdir. Allah Resul’ünün (s.a.a) buyurduğu bu söz tam olarak uymaktadır: “Her ne zaman âlimler saraylarda yöneticilerin emrinde olurlarsa; o ne kötü alimlerdir ve ne kötü yöneticiler.” Bu âlimler (Dünya Âlimler Birliği) ve başında bulunan Kardavi, Şehit Allame Doktor Şeyh Muhammed Said Ramazan El Buti’nin (r.a) ve Suriyeli tüm şehitlerin kanlarından sorumludurlar. Bu kanların günahı, onları ahirette cehenneme sürükleyecektir. Müslümanların kanlarının dökülmesi için fetva vermekle insanları Allah, İslam ve özgürlüğe çağıramazsınız, bilakis bu davet hikmet ve güzel öğüt üzerine olmalıdır.
Bilad-ı Şam Âlimler Birliği, bildirisinde Dünya Müslüman Âlimler Birliğini muhatap alarak şunları kaydetti: Acaba yalnızca sizler mi karar alma yetkisine sahipsiniz? Acaba sizler ümmet arasında küçücük bir gruptan başka bir şey misiniz? Öyleyse sizler ne hakla başkaları hakkında kararlar alabiliyorsunuz? Tek başınıza fetvalar yayınlıyor ve günahsız insanların kanının dökülmesine, halkın namusuna leke sürecek ve şehirlerin yıkılmasına neden olacak fetvalar yayınlıyorsunuz? Sizler başkaları için doğru bulmadığınız ve çirkin saydığınız şeyleri kendiniz yapıyorsunuz. Öyleyse yapmadıklarınız şeyleri nasıl olurda ağzınıza alırsınız. İşte bu ilahî gazaba neden olmaktadır.
Suriye Krizinin Çözümünün Tek Yolu Diyalog Ve Müzakere İle Olur
Bildirinin sonunda şu noktalara değinildi: Şam bölgesi Müslümanları ve ümmetin şer’i hükümlerini belirlemekle görevli Bilad-ı Şam Alimler Birliği, bir kez daha tekit etmektedir ki Suriye krizinin çözümünün tek yolu diyalogdur. Beşşar Esad da herkesi diyaloga ve müzakerelere davet etmektedir. Ve bizler tüm Suriye’nin şerif halkından yeni Suriye’nin bayındır, güçlü ve dirençli olması için toplanalım ve kendi aramızdaki direnişle Filistin’in özgürlüğü için adım atalım.
Bilad-ı Şam Alimler Birliği’nden Kardavi’ye: “Dolar için fetva vermek, dinden çıkmaktır”
Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Belad-ı Şam Alimler Birliği yayınladığı bir bildiride şunları kaydetti: Bu birliğe üye bizler, Şeyh Kardavi ve takipçilerine diyoruz ki dini satmak ve bir avuç dolar için fetva yayınlamak dinden çıkmaktır. Namus, mal ve kan dökülmesinde ihtiyat etmek, dinin önceliğidir. Bugün, kendi terörist ve tekfirci gruplarının menfaatine bu ihtiyatların tamamı görmezlikten gelinmiş ve hiçbir şeyi dikkate almadan İslam ve Müslümanların maslahat ve menfaatine riayet edilmeden Allah Resulü’nün (s.a.a) sözü duvarlara vurulmuştur. Hâlbuki efendimiz şöyle buyurmaktadır: “Benden sonra kâfir olmayınız ve bir birinizin boynunu vurmayınız.”
Müslümanların Kanını Mubah Sayarak İnsanları İslam’a Davet Edemezsiniz
Bildirinin bir başka yerinde şu ifadeler kullanıldı: Dünya genelindeki Müslümanlar bugün Dünya Müslüman Âlimler Birliği ve onun başında duran zatın, saray mollalarından başka bir şey olmadıklarını anlamışlardır. Onlar, kralların kırıntılarından başka bir şey değillerdir. Allah Resul’ünün (s.a.a) buyurduğu bu söz tam olarak uymaktadır: “Her ne zaman âlimler saraylarda yöneticilerin emrinde olurlarsa; o ne kötü alimlerdir ve ne kötü yöneticiler.” Bu âlimler (Dünya Âlimler Birliği) ve başında bulunan Kardavi, Şehit Allame Doktor Şeyh Muhammed Said Ramazan El Buti’nin (r.a) ve Suriyeli tüm şehitlerin kanlarından sorumludurlar. Bu kanların günahı, onları ahirette cehenneme sürükleyecektir. Müslümanların kanlarının dökülmesi için fetva vermekle insanları Allah, İslam ve özgürlüğe çağıramazsınız, bilakis bu davet hikmet ve güzel öğüt üzerine olmalıdır.
Bilad-ı Şam Âlimler Birliği, bildirisinde Dünya Müslüman Âlimler Birliğini muhatap alarak şunları kaydetti: Acaba yalnızca sizler mi karar alma yetkisine sahipsiniz? Acaba sizler ümmet arasında küçücük bir gruptan başka bir şey misiniz? Öyleyse sizler ne hakla başkaları hakkında kararlar alabiliyorsunuz? Tek başınıza fetvalar yayınlıyor ve günahsız insanların kanının dökülmesine, halkın namusuna leke sürecek ve şehirlerin yıkılmasına neden olacak fetvalar yayınlıyorsunuz? Sizler başkaları için doğru bulmadığınız ve çirkin saydığınız şeyleri kendiniz yapıyorsunuz. Öyleyse yapmadıklarınız şeyleri nasıl olurda ağzınıza alırsınız. İşte bu ilahî gazaba neden olmaktadır.
Suriye Krizinin Çözümünün Tek Yolu Diyalog Ve Müzakere İle Olur
Bildirinin sonunda şu noktalara değinildi: Şam bölgesi Müslümanları ve ümmetin şer’i hükümlerini belirlemekle görevli Bilad-ı Şam Alimler Birliği, bir kez daha tekit etmektedir ki Suriye krizinin çözümünün tek yolu diyalogdur. Beşşar Esad da herkesi diyaloga ve müzakerelere davet etmektedir. Ve bizler tüm Suriye’nin şerif halkından yeni Suriye’nin bayındır, güçlü ve dirençli olması için toplanalım ve kendi aramızdaki direnişle Filistin’in özgürlüğü için adım atalım.