Ezan hakkında bir soru

Selamun aleyküm kardeşler,

şimdi size karşılaştığım 2 sıkıntıyı anlatayım :

1. sünni kardeşler, ezana hayye ale hayril amel kısmını eklememe hoş bakmıyorlar diyorlarki ezana ek yapıyorsun.

onlara bu kısmın halife ömer tarafından çıkarıldığını ve esselatü hayrün minennevm kısmınında eklendiğini söylüyorum.

2. şia kardeşlerde eşhedü enne aliyyen veliyyullah kısmını eklememe laf yapıyorlar.

şimdi sünni kardeşleri eleştirirken, ezana ekleme ve çıkarma yapan ikinci halifeye uyma konusunda eleştiriyoruz. ama benim kalbim ezana eşhedü enne aliyyen veliyyullah kısmının eklenmesinden mutmain olmuyor. deyim yerindeyse "çakallık" olarak görüyorum. yani hem sünnileri eleştirecez, ezanı değiştiriyorsunuz diye, hemde bizde ekleme yapacaz.

bunu benim vicdanım kabul etmiyor.

bu konuda ne söylersiniz beni eleştirmeden?

selametle..

[Ali Faruk]

Ynt: Ezan hakkında bir soru

aleyküm selam vr. vb.

Şu linkte sorunuzun cevabı verilmiştir: http://www.velayet.com/index.php/topic,14159.0.html

Şuna bakmanızda da fayda vardır:
Ezandaki ihtilaflar ve ezanın başına gelenler: http://www.velayet.com/index.php?topic=2564.0

[selmancan]

Ynt: Ezan hakkında bir soru

şia inanç sistemine göre ezan kökten de kaldırılabilir ve bunu sünniler eleştirme hakkına sahip değildir. ancak sünnilik sistemine göre ezandaki essalatu hayrun minen nevmin eklenmesi batıldır. bunu şii olan birinin rahatça teorik olarak kabul edebilmelidir...

Ynt: Ezan hakkında bir soru

paylaştığınız linkleri okudum ama bunlar benim aklıma yatmıyor. neyse bu ezan meselesi de benim kusurum olsun

Ynt: Ezan hakkında bir soru

"Bütün Şia fakih ve müçtehitleri ilmi, fıkhi ve istidlali kitaplarında “Eşhedu enne Aliyyen veliyyullah” kelimesinin ezandan bir cüz olmadığına dair fetvalar vermişler ve hiç kimsenin o kelimeyi ezan ve ikamenin bir cüzinden bilerek söyleme hakkının olmadığını belirtmişlerdir."


şeklinde bir yazı var. Eyvallah, cüz olarak değilde müstehap olduğu için söyleyelim. ama söylüyoruz işte? yani ezana ikinci halifenin yaptığı gibi söz ilave ediyoruz. onun yaptığı batılsa, bidatse bizimki nasıl hak oluyor? Tabiki Ali Allah'ın velisidir, amenna. ama bu iş sıkıntılıdır. buna ben kendimi inandıramıyorumki başkalarını nasıl inandırayım

[selmancan]

Ynt: Ezan hakkında bir soru

şehid can hala şiaya da sünni sistemle bakıyorsun. yazdığımla ilgili bir şey anladın mı? ben de başta bu bakış (sünni virüs) yüzünden, aynısını derdim, bu da benim kusurum olsun. şiayı ben böyle de kabul ederim şeklinde.. ama bilgi eksikliğini gidermelisin. şiada akla yatmayacak bir şey yoktur. yazdığımla ilgili görüşünü merak ediyorum:[quote author=selmancan link=topic=25424.msg172674#msg172674 date=1393440434] şia inanç sistemine göre ezan kökten de kaldırılabilir ve bunu sünniler eleştirme hakkına sahip değildir. ancak sünnilik sistemine göre ezandaki essalatu hayrun minen nevmin eklenmesi batıldır. bunu şii olan birinin rahatça teorik olarak kabul edebilmelidir... [/quote]

[Ali Faruk]

Ynt: Ezan hakkında bir soru

[quote author=ŞehiD date=1393538744 link=topic=25424.msg172689#msg172689]"Bütün Şia fakih ve müçtehitleri ilmi, fıkhi ve istidlali kitaplarında “Eşhedu enne Aliyyen veliyyullah” kelimesinin ezandan bir cüz olmadığına dair fetvalar vermişler ve hiç kimsenin o kelimeyi ezan ve ikamenin bir cüzinden bilerek söyleme hakkının olmadığını belirtmişlerdir."
şeklinde bir yazı var. Eyvallah, cüz olarak değilde müstehap olduğu için söyleyelim. ama söylüyoruz işte? yani ezana ikinci halifenin yaptığı gibi söz ilave ediyoruz. onun yaptığı batılsa, bidatse bizimki nasıl hak oluyor? Tabiki Ali Allah'ın velisidir, amenna. ama bu iş sıkıntılıdır. buna ben kendimi inandıramıyorumki başkalarını nasıl inandırayım[/quote]

Değerli kardeşim, ihtilaflı konuların üzerinde böyle durmanız ve eleştiride bulunmanız şahsen beni mutlu ediyor. Şii fakihlerinin üçüncü şehadeti ezanın bir cüzü sayma kasti gütmeksizin söylemeyi caiz bilmelerinin nedeni, bazı rivayetlerin mutlak bir şekilde şöyle demeleridir: "Her ne zaman tevhit ve risalete şehadet ederseniz, Ali b. Ebu Talip’in (a.s) velayetine de şehadet ediniz." Bu rivayetler mukayyet olmayıp mutlak olduğundan ezanı da kapsar. Bu husus hem ezan ve ikamede ve hem de ezan ve ikamenin dışında geçerlidir. O halde her ne zaman tevhit ve Hz. Peygamberin (s.a.a) risaletine şehadet edilse, Hz. Ali’nin (a.s) velayetine de şehadet edilir. Bu, söz konusu cümlenin ezanın bir cüzü olduğu manasına gelmez. Aynı şekilde ezanda üçüncü şehadeti söylemeyi onaylayan özel rivayetler de mevcuttur.
Bundan dolayı ezan ve ölünün telkininde “Ali veliyullah” cümlesini Ali’nin (a.s) makam ve yerini göz önünde bulundurarak söylemek, kurbet kastı (Allah'a yakınlaşma) veya teberrük niyetiyle (bir cüz sayılmadan) söylenecek olursa sakınca taşımaz.
Bu linke bakmata da yarar vardır:
http://islamquest.net/tr/archive/question/fa7853

[Ali Faruk]

Ynt: Ezan hakkında bir soru

[quote author=selmancan date=1393440434 link=topic=25424.msg172674#msg172674]
şia inanç sistemine göre ezan kökten de kaldırılabilir ve bunu sünniler eleştirme hakkına sahip değildir. ancak sünnilik sistemine göre ezandaki essalatu hayrun minen nevmin eklenmesi batıldır. bunu şii olan birinin rahatça teorik olarak kabul edebilmelidir...[/quote]

Şii inanç sistemine göre üçüncü şehadet (Aliyyen veliyullah) kökten de kaldırılabilir, demek istediniz galiba. Çünkü dinden olan bir şeyi kimse kaldıramaz ve dinden olmayan bir şeyi de kise dine sokamaz..

[selmancan]

Ynt: Ezan hakkında bir soru

Yok ben dedim ki ezan tümden iptal edilebilir. Şii inanç sistemine göre insanlıkla Allah arasındaki bağlantı kesilmiş, farzlar tam belirlenmiş ve değiştirilemez değildir. Yaşayan bir İmam vardır. Allah farzlar değişebilir, yeni farzlar gelebilir bazı farzlar iptal edilebilir. Ezan'ın tümden kaldırılığını İmam Zaman a.f bildirdi diyelim hangi şii buna karşı çıkabilir? Hangi şii inanç buna, hayır böyle olmaz diyebilir? Bu teorik olarak mümkündür. Ama sünni inanç sisteminde Peygamber s.a.a nasıl bir farz koyduysa artık o zamana ve şartlara göre kıyamete kadar değişmez. Çünkü sünni inanç sistemine göre artık Allah ile insanlığın bağı kopmuştur yeni peygamber gelmeyecektir. Peygamber gelmeyeceğine göre var olan ilahi veriler değişmeyecek zaman ve şartlara göre farklılık olmayacaktır. Ezan Peygamberimiz s.a.a zamanında nasılsa öyle sürdürülmeliydi, sünni inançlara göre halife Ömer de bu değişikliği yapmaya yetkili değil. Çünkü o vahiy almıyor.

Şii inanç sistemine göre İmam Zaman a.f masumdur. O, babaları vasıtasıyla (atıyorum) 2050 yılından itibaren tümden kaldırılacağı emrini almış olabilir. bu teorik olarak mümkündür. Almıştır kalkacaktır demiyorum. dikkatinizi çekmek istediğim konu yani Peygamberimiz zamanında bir farz vardı artık başka farz olmaz ezan böyleydi sonra değişmez gibi bir inanç şii inançlarıyla bağdaşmıyor aslında. Peygamberimiz imameti tebliğ etmeden din tamamlanmış değil hatta risaleti boşa gitme tehlikesiyle karşı karşıyaydı. ne zaman risalet görevini tamamladı imamet icra alanına girdi imam ilan edildi işte o zaman din tamamlandı. artık kıyamete kadar İmam ilahi hükümleri iletmeye devam edecektir. Ama sünnilikte böyle bir inanç yok.. bunu demek istiyorum...

İmamet sayesinde şiiler yeni icatlarda ilahi hükümlere net çelişkisiz ve şüphesiz ulaşabilme imkanına sahipken, sünni inanç gereği artık ilahi bağlantı sona erdiğinden masum olmadığından Peygamberden sonra çıkan icadlarda dini görüş tam olarak bilinemez. ictihad edilir ancak o da zan içerir kesin bilgi ifade etmez. farklılıklar olabilir. bu yüzden değişik yollar meşrudur.