Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

HER UMMETTEN ŞAHİT

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    HER UMMETTEN ŞAHİT

    BAZILARI SIZIN SUNDUGUNUZ AYETTEKI ŞAHİTLİĞİ SADECE TEBLIG YAPILDI MI DİYE ŞAHİTLİK DİYORLAR.VE ŞU AYETİ GOSTERİYORLAR.

    Ben onlara bana emrettiklerinin dışında hiçbir şeyi söylemedim. (O da şuydu 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. BENİ VEFAT ETTİRDİĞİNDE, ÜZERLERİNDEKİ GÖZETLEYİCİ SENDİN. Sen herşeyin üzerine şahid olansın." (Maide Suresi, 117)

    ISA AS BIL GOKE YUKSELINCE ŞAHİTLİĞİ BİTİYOR.AYRICA BU HADISI BAZILARI ISA PEYGAMBERIN OLDUGUNE DELIL YAPIYOR.AÇIKLARSANI SEVINIRIM.SAGOLUN
    HASBUNALLAH

    #2
    Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

    Bismillahirrahmanirrahim

    Güzel kardeşim, ben Hz. İsa'nın şahitliğinden söz etmedim, Resulullah'ın şahitliğinden bahsettim. Evet, Hz. İsa'nın şahitliği bitebilir. Çünkü o kendi ümmetinin şahidiydi sadece. Ama Kur'an açıkça (Nisa 41) Resulullah'ın bütün şahitlerin şahidi olduğundan bahsediyor. Eğer her peygamber kendi ümmetinin şahidiyse (ki öyledir), Resulullah da onların hepsinin şahididir. Bu şahitlik nasıl olacak? Yaptıklarından haberdar olmayan, yani yaptıklarını şuhud etmeyen bir kimse onlara nasıl şahitlik edebilir ki? Hangi mahkemede olayı görmeden, şuhud etmeden bir şahidin şahitliğini kabul ederler? İslami hükümlere göre, İslam mahkemesinde böyle bir kimsenin şahitliği kabul olur mu? Bu hükmü koyan Hak Teala kendisi buna (haşa) aykırı mı davranacak?
    Esasen eşyanın tabiatına aykırıdır. Şahidin manası yani şuhud eden, gören demektir...
    Ayrıca Nisa, 41. ayet her topluluğun bir şahidi olması gerektiğinden bahsediyor. Bu da yine Ehl-i Sünnet tarafından cevapsız kalan bir sorudur. Yani şu anda insanların şahidi kimdir? Ehl-i Beyt mektebine göre Hz. Mehdi’dir. Ama Ehl-i Sünnet’in cevabı nedir?

    Yorum


      #3
      Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

      DIYORLAR KI BU SADECE TEBLIG YAPTI MI YAPMADI MI ANLAMINDADIR.BAZI SUNNILER HER UMMETI IMAMI ILE CAGIRACAGIZ AYETINE DIYORLAR KI HANEFILER IMAM HANEFI ILE ŞA FİLER İMAM ŞAFİ İLE CAGIRILACAKALR.YINE BAZISI IMAM KITAPTIR.YASIN SURESI 12. AYETINDE IMAM KITAP ANLAMINDADIR DIYORLAR.BUNLAR BENIM FIKRIM DEGIL ONLARIN IDDIASI.

      BU ARADA BUGUNKU SOHBETINIZDEN BIR KISMINI DINLEDIM VIDEODAN.MUTAHHAR OLANLAR DIYE.INSALLAH MUSTAFA ILE BIR GUN GELECEGIM.
      HASBUNALLAH

      Yorum


        #4
        Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

        Bismillahirrahmanirrahim

        Selamun aleykum

        Aziz kardeşim, şahit başkasının yaptığına şahitlik eder. Kendisine değil. Her ümmetten bir şahid çıkaracağız buyuruyor. Demek her ümmetin şahidi o ümmete şahitlik edecek. Resulullah (s.a.a) ise şahitlere şahitlik edecek. Ayet gayet açıktır. Bu tür kaçamak yorumlarla ancak kendilerini avuturlar başkalarını değil.
        "O gün ki her insan topluluğunu kendi imamıyla çağıracağız" (İsra, 71) buyuruyor. Evet, zaten biz de onu söylüyoruz. Bu dünyada kimi kendine örnek ve önder edinmiş isen, onlarla çağrılacaksın. Dolayısıyla o imamların durumu ne olursa, onlara tabi olanların da durumu o olacak. Kur'an imamları ikiye bölüyor, "Nur İmamı", "Nar İmamı".. Bu yüzden her akıllı insan kimi kendine imam edindiğine bakmalıdır. Gerçekten onlara tabi olurken elinde sağlam bir delil var mı yok mu?
        Bu gün vakıfta söylediğim o ayetleri, aklen, mantıken ve tarihi veriler açısından ve ayetlerdeki karineleri dikkate aldığımızda bu ümmette Ehlibeyt’ten başkasına uyarlamak mümkün mü Allah aşkına!
        Fatır suresi 32. ayeti, Al-i İmran 33. ayeti, Vakıa suresi 7 ila 11. ayetleri, yine Vakıa suresi, 77 ila 79. ayetler ve tathir ayetini (Ahzap 33) yan yana koyarak düşünün ve değerlendirmeye çalışın. Ardından bu ayetlerin bu ümmet içerisinden kimlere uyarlanabileceğini teker teker gözden geçirin ve bakın Ehlibeyt’in dışında başka birilerine uyarlanma ihtimali söz konusu olabilir mi? Ondan sonra Kıyamet gününde kimlerin adıyla çağrılmayı akıl ve vicdanınız arzular? Karar sizin…
        Tabi Kıyamet gününde her topluluğun kendi imamıyla çağrılacağı konusu sadece hak cephesi için geçerli değildir. Firavun bile kendisini önder kabul edip yolunu izleyen ve itaat edenlerin önüne geçip onları cehenneme sürükleyecektir: "Fir'avn Kıyamet günü kavminin önüne düşer de onları (suya götürür gibi) ateşe götürür. Varacakları yer ne kötü yerdir!" (Hud 98)

        İmam ve kitap tabirlerine gelince, evet her ikisi de Kur'an'da geçmektedir. Ama bunların birbiriyle bir çelişkisi yoktur. Kitap cansız imam olduğu gibi, imam da canlı kitaptır...

        Bekleriz inşaallah...

        Yorum


          #5
          Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

          Fatır 32: Sonra Kitabı kullarımızdan seçtiklerimize miras kıldık. Artık o (kullardan) kimi kendi nefsine zulmedendir, kimi orta hallidir, kimi de Allah'ın izniyle bütün hayırlarda öne geçendir. İşte bu, büyük fazlın kendisidir.

          Al-i İmran 33: Gerçek şu ki, Allah, Adem'i, Nuh'u, İbrahim ailesini ve İmran ailesini alemler üzerine seçti.


          Vakıa 7: Siz de üç sınıf olduğunuz zaman

          Vakıa 8: İşte o "Ashab-ı Meymene", ne (kutludur o) "Ashab-ı Meymene".

          Vakıa 9: "Ashab-ı Meş'eme" ne (mutsuz ve uğursuzdur o) "Ashab-ı Meş'eme".

          Vakıa 10: Ve en önde gidenlerin en önde gidenleri,

          Vakıa 11: İşte bunlar, (Allah'a) en yakın olanlardır,


          Vakıa 77: Şüphesiz bu, değerli bir Kur'an'dır,

          Vakıa 79: Ona, temiz olanlardan başkaları dokunamaz.

          Ahzab 33: ... Ey Ehl-i Beyt, Allah ancak sizden her çeşit pisliği ve fenalığı uzaklaştırmayı ve sizi tam bir temizlikle tertemiz kılmayı diler.

          Yorum


            #6
            Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

            EVET BU AYETLER BAŞKA TURLU YORUMLANAMAZ.HADISLER DE AÇIK.EHLI SUNNET KAYNAKLARINDAKI HADISLER O KADAR ACIK KI.RAD SURESI 7. AYETTEKI HIDAYETCININ ALI OLDUGU MUSTEDREKI HAKIMDE GEÇİYOR.

            MUSTAFA DEMİŞTİ Kİ COK ALİM GORDUM MUSA HOCA GIBISINI GORMEDIM.GERCEKTEN OYLE HEPSI COK ACIK DELILLER.
            HASBUNALLAH

            Yorum


              #7
              Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

              Esteğfirullah....

              Yorum


                #8
                Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

                Allah'ın, Resûl'leri bir araya toplayacağı, sonra “Size ne cevap verildi?” diye buyuracağı gün, (onlar); “Bizim bir bilgimiz yok. Muhakkak ki Sen, gaybdekileri en iyi bilen Sen'sin!”derler. MAİDE 109

                HOCAM BU ŞAHİTLİKLE ÇELİŞMİYOR MU.ŞAHİTLERSE NASIL BİLEMİYORLAR ?
                HASBUNALLAH

                Yorum


                  #9
                  Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

                  Bismillahirrahmanirrahim

                  Selamun aleykum

                  Muhterem kardeşim, bu ayette beyan edilen şeyle diğer ayetlerde beyan edilenler arasında bir çelişki yoktur. Zira her birisi ayrı bir aşamayla alakalıdır.

                  Birinci derecede Peygamberler, Allah-u Teala'nın sorusuna karşılık edep ve saygı gereği kendilerinden ilmi nefy edip, ilmi büsbütün Allah'a dayandırıyorlar. Aslında bu doğrudur da çünkü Peygamberlerin bilgileri müstakil ve bağımsız değildir. Dolayısıyla eğer bir şeyi biliyorlarsa, Allah'ın inayeti, yardımı ve bildirmesiyle biliyorlar. Bu yüzden kendilerine ait olmayan bilgileri yokmuş gibi sayıyorlar.
                  Ama daha sonraki aşamalarda Allah'ın emriyle ümmetleri hakkında bildiklerini beyan ederek şahitlik yapıyorlar.
                  Bunu bir örnekle şöyle açıklayabiliriz:
                  Bir üstad, huzurunda bulunan talebesine, “filan kesin cevabını ver” diyor. Önce talabe üstada saygı ve hürmeten, siz varken ben kimim ki? Size nazaran benim bilgim sıfırdır, siz buyurun diyor. Ama daha sonra üstad emrediyor ve onun emrine imtisalen bildiğini söylüyor.
                  Aslında bu kulluğun bir gereğidir. Kul odur ki kendine pay biçmesin. Sahip olduğu hiç bir şeyi kendinden görmesin, maddi ve manevi hiçbir şeyi... Kendini fakir görmek, hiç görmek, muhtaç görmek kulluğun aslıdır, kemalidir. Peygamberlerin de kulluğun zirvesinde olduklarında şüphe yoktur.

                  Dolayısıyla ayetin zahirine bakarak hemen hüküm verirsek, önceden de dediğim gibi bu bizzat Kur'an'la çelişir. Peygamberin bazı gaybi haberleri vermesini Kur'an söylüyor.
                  "O, gaybı bilendir. Kendi gaybını (görülmez bilgi hazinesini) kimseye açık tutmaz (ona muttali kılmaz.) * Ancak elçileri (peygamberleri) içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler) başka..." (Cin, 26-27)
                  Yine şöyle buyuruyor:
                  "Bunlar: Sana vahyettiğimiz gayb haberlerindendir. Bunları sen ve kavmin bundan önce bilmiyordun. Şu halde sabret. Şüphesiz (güzel olan) sonuç takva sahiplerinindir." (Hud, 49)

                  Bu ayetler, bu dünyada peygamberlerin bir takım gaybi bilgilere sahip olduğunu gösteriyor. Oysa yukarıda verdiğiniz ayetin sadece zahirini olduğu gibi alırsak, peygamberlerin gaybi hiç bir şey bilmemeleri gerekir. Bu da açık bir çelişkidir... Kur'an'da çelişkilere yer yoktur..

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

                    HOCAM TEŞEKKUR EDIYORUM.KUSURA BAKMAYIN SON SORUM

                    "O, gaybı bilendir. Kendi gaybını (görülmez bilgi hazinesini) kimseye açık tutmaz (ona muttali kılmaz.) * Ancak elçileri (peygamberleri) içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler) başka..." (Cin, 26-27)

                    BU AYETE GORE GAYB SADECE PEYGAMBERLERE BILDIRILIYOR.YANI DIGER INSANLAR ORNEGIN IMAMLAR BU AYETE GORE GAYB BILGISI VERILENLERDEN DEGIL.
                    HASBUNALLAH

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

                      Bismillahirrahmanirrahim

                      Aşağıdaki linki okuyun:
                      http://www.kevsernet.com/s_ve_c/44.htm

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

                        De ki: "Ey Kitap Ehli, sizler şahidler olduğunuz halde, ne diye iman edenleri Allah yolundan -onda bir çarpıklık bulmaya yeltenerek- çevirmeye çalışıyorsunuz? Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir." (3/99

                        KITAB EHLİNİN ŞAHİTLİĞİ NEDİR HOCAM ?
                        HASBUNALLAH

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: HER UMMETTEN ŞAHİT

                          Bismillahirrahmanirrahim

                          Buradaki şahitlikten maksat Ehl-i Kitabın İslam'ın hakkaniyetini ve Resulullah'ın (s.a.a) Allah'ın resulü olduğunun delillerini kendi kitaplarında görmeleri ve getirilen delillerden bu hakkaniyete şahitlik edecek derecede yakinlerinin olmasıdır.
                          Nitekim başka ayetlerde de şöyle buyuruyor:

                          "Kendilerine kitap verdiklerimiz onu (Peygamberi) oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar. Böyle iken içlerinden birtakımı bile bile gerçeği gizlerler." (Bakara, 146)

                          "Kendilerine kitap verdiklerimiz, onu (Peygamberi) kendi öz oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar. Kendilerini ziyana sokanlar var ya, işte onlar inanmazlar." (En'am, 20)

                          Yorum


                            #14
                            HER UMMETTEN ŞAHİT

                            Resulullah(s.a.v) buyurmuştur ki: «Ben sizden önce kıyamette havuzun başına varacağım: ve amellerinize şahidim. Allah'a andolsun ki ben şimdi havuzumuzu görüyorum. Yerdeki hazinelerin (veya yerin) kilitlerinin) bana verildiğini görüyorum.

                            Sahih'i Buhari c. 3. s. 100, 101

                            Yorum


                              #15
                              HER UMMETTEN ŞAHİT

                              buharide hadis bile var yani ama selefiler buna şirk diyor çok ilginç.
                              HASBUNALLAH

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...
                              X