Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

TURAN DURSUN, İLHAN ARSEL gibi ateistlerin iddiaları

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    TURAN DURSUN, İLHAN ARSEL gibi ateistlerin iddiaları

    1-Hz.Muhammed Beni Kureyza yahudilerini katletti görüşü

    2-Şarap Hz.Hamza vefat ettikten hemen sonra yasak edildi çünkü Hamza şarabı sevdiği için onu kaybetmek istemiyorlardı görüşü

    3-Hz.Muhammedin özel hayatıyla ilgili ayetlerin çokluğu, hanımlarının sırasını değiştirmesi istediğini öne alması gibi görüşler (Kuranda ayette var ama bu konuda)

    4-Hz.Muhammedin ganimet için kervanlara saldırılar düzenletmesi görüşü

    5-Hz.Muhammedin Süryanice bilen sahabelerden ve tevratı bilenlerden öğrendiği bilgileri Kurana ekledi görüşü

    6-Neden Hz.Muhammed vefatından sonra eşleri bir daha evlenemeyeceklerdi? Bu kişiler ölene kadar neden bekar kalma zorunluluğundaydı? Bu bir zulüm olabilir mi?

    7-Hz.Muhammedin hz.Zeyneble evlenmesi, onu açık bir vaziyette görüp etkilenmesi hatta Kurana ayetler eklemesi görüşü

    8-Hz.Muhammedin hz.Safiyeyle evlenme olayı

    İşte bu iddialar, hatta delillerde getiriyorlar. Bunları tartışabiliriz.

    #2
    Ynt: TURAN DURSUN, İLHAN ARSEL gibi ateistlerin iddiaları

    hocam aslında bu konuyu münazara bölümüne yazacaktım yanlış oldu kusura bakmayın

    Yorum


      #3
      Ynt: TURAN DURSUN, İLHAN ARSEL gibi ateistlerin iddiaları

      Bismillahirrahmanirrahim

      Şu an uzun cevaplara zamanım yok. Kısa kısa cevaplarla yetiniyorum:

      1- Beni Kurayza Yahudilerinin katlinin asıl sebebi, onların bizzat kendi tutumlarıydı. Çünkü onlar bütün kredilerini tüketmiş, İslam ve müslümanlar aleyhine her türlü fitne, hile ve kalleşliği yapmış ve bir türlü bu alçakça tavırlarından vazgeçmemiş ve iflah olmamışlardı ve tabiri caizse bedenden kesilip atılması gereken bir kanser tümörü haline gelmişlerdi.

      2- Ehlibeyt kaynaklarına göre bu büyük bir iftiradır. Detayları daha sonra bir ara yazarım inşaallah.

      3- Resulullah'ın hayatıyla ilgili ayetler, diğer birçok mevzuaa nazaran hiç de çok sayılmaz. Faraza öyle bile olsa, bu çok doğaldır. Çünkü o ümmetin hem önderi, hem örneğiydi.
      Resulullah’ın hanımlarının sırasını değiştirdiğini gösterdiği iddia edilen ayetin adresini yazar mısınız?

      4- Bilmeyen de zannedecek ki ömrü çetecilik ve haramilikle geçen bir çete reisinden bahsediyor. Halbuki Allah Resulü bir grup müslümanı bir defalığına İslam ve müslümanlarla savaş halinde olan ve müslümanların Mekke'deki bütün varlıklarına el koyan ve onların hayatını adeta sıfırlayan Kureyşlilerin yolunu keserek kendilerini güçlendirmek için götürdükleri mallara el koymalarını emretmiştir. Bunda garipsenecek bir durum var mı?

      5- Bunun cevabını bizzat Kur'an vermiştir. Yani bu bedbahtlar, ta Resulullah'ın zamanında gündeme getirilen köhnemiş bir iftirayı tekrar etmekteler. Bakın Kur'an ne diyor: "De ki: "İman edenleri sağlamlaştırmak, müslümanlara bir müjde ve hidayet olmak üzere, onu (Kur'an'ı) hak olarak Rabbinden Ruhu'l-Kudüs indirmiştir. * Andolsun ki biz, onların: "Bunu kendisine ancak bir beşer öğretmektedir" dediklerini biliyoruz. Saparak kendisine yöneldikleri (kimse)nin dili a'cemidir, bu ise açıkça Arapça olan bir dildir." (Nahl, 102-103)
      Görüldüğü gibi Kur'an bu iftirayı söyleyenlere, bu Kur'an fasih ve emsalsiz bir Arapça üzerine kurulmuştur, oysa güya Resulullah'a bunu öğrettiği söylenen kişi Arap bile değildir. Nasıl olur da Arap olmayan bir kimse böyle fasih bir Arap diliyle ona bunları öğretebilir?!

      6- Resulullah'ın (s.a.a) hem kendisi, hem eşleri ümmetin örnekleridirler. Dolayısıyla bu iş bir takım su-i istimalleri ve kötü örnek olmaları önlemek için bir tedbirdi. Dolayısıyla bir takım zorluklara da katlanmalıdırlar. Katlanırlarsa bunun sevabını iki kat alacaklarını Allah-u Teala vaad etmiştir. Ayrıca onları buna katlanmaya mecbur kılmamıştır. Eğer dünyayı ve dünya ziynetlerini istiyorlarsa, ayrılmakta serbest olduklarını, ama devam etmek istediklerinde bunun manevi ecrinin yanı sıra, zorluklarına da katlanmaları gerektiğini vurgulamıştır. (Ahzap, 28-31)

      7- Gerçi Sünni kaynaklarda maalesef bu gibi şarlatanların eline koz olacak rivayetler vardır; ancak Ehlibeyt mektebine göre bunların hepsi uydurulmuş iftiralardan ibarettir. Geniş bilgi için, aşağıdaki linki tıklayın:
      http://www.velayet.com/index.php?topic=14657.25

      8- Resulullah’ın Safiye ile evliliği aslında Resulullah’ın hayatında yaptığı en mantıklı ve onurlu işlerden birisidir. Safiye Kabile reisinin kızıydı, dolayısıyla, öyle bir konumdan ayrılıp bir esir pozisyonuna girmesi, onun için zor ve inciticiydi. Allah Reslü (s.a.a) hem onun bu acısını telafi etme ve hem de bu savaşın bir kin ve intikam savaşı değil, hak ve hakikat savaşı olduğunu ortaya koymak için Safiye’yi bir cariye olarak değil, hemen azad ederek, hür bir kadın olarak onunla evlenmiş ve onu maddi ve manevi himayesi altına almıştır. Nitekim Safiye de buna fevkalade mutlu olmuş ve Resulullah’ın en vefakar ve fedakar eşlerinden biri haline gelmiştir. Yani gerçeği o görmüş ama bu bedbahtlar hala gözleri gerçeğe kör olduğu için, onun üzerinden Resulullah’ı karalamaya çalışıyorlar.

      Yorum

      YUKARI ÇIK
      Çalışıyor...
      X