Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Ne Sünni, ne Şii

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Ne Sünni, ne Şii

    Ne Sünni, ne Şii

    Ahmedinecad gezisi sırasında oldu:
    Başbakan Erdoğan, Irak’da “Ben ne Sünni ne de Şii’yim, Müslümanım” demiş.
    Bir gazetecimize göre Ahmedinecad da öyle demek için Başbakan’la camiye gitmiş.
    Ne olmuş, ne olmuş?..
    Ahmedinecad camiye giderek “Ne Sünni ne Şii’yim, Müslümanım” demek istemiş.
    Ne güzel değil mi?.. İnsanlarımızı haberlerle ilgili bilgilendirmek ve aydınlanmalarına
    katkıda bulunmak için çıkan gazetelerimizde yazı yazmak imkânına sahip olanların
    bilgi düzeyine ve mantık gücüne bakanız...
    Diyeceksiniz ki “Yok canım gazetelerin öyle bir amacı yok.” Olmayabilir ama okuyucu
    niye gazete alıyor ki?..
    Hep söyleyip duruyorum.
    Diyorum ki; içinde yaşadığı toplumun dilini bilmemek kusurdur; dinini bilmemek de
    eksikliktir. O yüzden de, evet, “okullarda din dersi olmalıdır.”
    Dinler, dinlere karşı görüşler, Ülkemizdeki dinler ve mezhepler ve tarikatlar bilinirse
    bu konulardaki kafa karışıklığından kurtulmak imkânı olur.
    Elbette halkımızın çoğunluğunun ve dünya halklarının birçoğunun mensubu olduğu
    Müslümanlık da bilinmelidir. İnanmak ve inancın gereğini yapmak ayrı konudur.
    Ama bilginin kime zararı olur.
    Bilinirse yazının başlangıcındaki gibi garip cümleler kurulmaz. Ya da kimi Alevilerin,
    Sünnileri Yezitci sanması, ya da kimi Sünnilerin, Alevileri Ali’ye tapanlar sayması gibi
    yanlışlıklar ortadan kalkar. Mum söndü iftiraları sona erer. Arada sevgi ve saygı oluşur,
    hiç olmazsa hoşgörü...
    Bu konuyu daha önce de yazmıştım. Ama bir kere daha açıklığa kavuşturmak isterim.
    Ülkemizde İslam’ın üç ana akımı vardır: Sünnilik, Şiilik, Alevilik.
    Üç akım da Kelime-i Şahadet de ve Kuran-ı Kerim’in hak kitap olduğunda ortak inanca
    sahiptirler. Aradaki fark Peygamberden sonra dinin hangi yorumlarının izleneceği
    konusundadır.
    Şiiler ve Aleviler, “Benden sonra size Kitabı ve Ehli Beytimi bırakıyorum. Onları izlerseniz,
    kurtulursunuz” hadisini esas alarak; dini Ehli Beyt İmamlarının yorumu ile yaşarlar.
    12 İmam Ehli Beyti içinde seçkinleşen ve rehber bilinen kişilerdir.
    Şiiler, Ehli Beyt’in fıkıh yanına ağırlık vermişlerdir, Aleviler ise tasavvuf yönüne...
    İkisi arasında fark da buradan kaynaklanıyor.
    Türkiye Aleviliğinin oluşumunda Ehli Beyt taraftarlığı; İslam Tasavvufu ve Türk
    gelenekleriyle yaşanan coğrafyaların kültürleri de etkili olmuştur.
    Sünnileri ise “Sahabem gökteki yıldızlar gibidir. Onlarla yönünüzü doğrultursunuz”
    mealindeki hadisi esas almışlardır.
    Elbette Sünnilerden de, Şiilerden de tasavvuf akımlarına girenler olmuştur.
    Sünni, Şii ve Alevi din bilginleriyle birlikte gerçekleştirdiğimiz bir Peygamberimizi Anma
    Toplantısı’nda, Türkiye Şii-Caferileri’nin önderi Hüccetül İslam Selahattin Özgündüz
    demişti ki: “Sünniler, Aleviler ve Caferiler olarak biz hepimiz Müslümanız. Bizim
    aramızdaki birliktelikler o kadar çok ve önemlidir ki farkların anılması bile gereksizdir.”
    İşte değerli okuyucum, Ahmedinecad’ın camiye gidip namaz kılması da bununla ilgilidir.
    İran’da Sünnilerin ve Şiilerin aynı camide birlikte namaz kıldıklarını ve bunun tabi
    olduğunu da söylemeliyim.
    Rahmetli Özal’la birlikte Azerbaycan’da dini lider Şii A. Paşazade’nin arkasında namaz
    kıldığımız da, cemaatte Sünniler de vardı, Şiiler de, Aleviler de...
    Meselemiz nedir?
    Ayrılıklardan konuşmak mı?
    Farkları abartmak mı?
    Yoksa birlik ve birliktelikten yana olmak mı?
    Meselemiz bilmek ve sevmek olmalıdır. Mezheplerin, yolların, meşreblerin farklı oluşu
    Müslümanlığın zenginliği... İnsanların renklerinin, dillerinin, dinlerinin, kültürlerinin farklı
    oluşu da insanlığın zenginliği değil mi? Sonunda, “Ben-i Adem âzay-ı yek digerest”.
    İnsanoğulları birbirlerinin uzvu değil mi?


    Namık Kemal Zeybek-Radikal

    Kaynak :TRK HABER

    Kullarıma, sözün en güzel olanını söylemelerini söyle. Çünkü şeytan aralarını açıp bozmaktadır. Şüphesiz şeytan insanın açıkça bir düşmanıdır.(İsra-53)

    #2
    Ynt: Ne Sünni, ne Şii

    [tt]ÜMMET BİLİNCİ..EN ÇOK İHTİYACIMIZ OLAN ŞEY :-\[/tt]

    Yorum


      #3
      Ynt: Ne Sünni, ne Şii

      Namık kemal zeybek gene müthiş bir yazı kalme almış eline diline sağlık
      Gönülleriniz bir olmadıktan sonra sayıca çok olmanızın bir anlamı yoktur
      İmam Ali (a.s)

      Yorum

      YUKARI ÇIK
      Çalışıyor...
      X