Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    #46
    : GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

    “YA HEP YA HİÇ”mantığını savunuyorsunuz.Ben size otorite sahibi şia alimlerinin sözlerini delil olarak getireyim,İmam Humeyni veya İmam hamaney'in sözleriyle konuşalım, Mutahhari'yi tartışalım diyorum.Siz (Qom_u_aşk ,Musavi ) tutmuş çeşşitli ithamlarda bulunuyorsunuz.Kendinize,fikirlerinize güvenmiyormusunuz.Ehli sünnet düşmanlığı sizin gözünüzü kara etmiş .Tassavvuf hakkında o kadar yazı yazıldı,İmamı sevdiğinizi söylediniz nasıl imamın bu konudaki fikirlerini siteye aktardım,hemen ambargo koydunuz.Siz imama tabi değilsiniz.Siz usuli alimlerin fikirlerini beyenmiyorsunuz,siz İran'ı bir İslam ınkılabı değil de bir şii İnkılabı olarak tanıtıyorsunuz. Bu ahbari yani ehli sünnetteki karşılığı vahabi bir düşüncedir.Biraz da ben kızayım.

    Yorum


      #47
      : GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

      imamlarımızın sözleri açık.onların yolu varken muhaliflerinin yoluna gitmekten Allaha sığınırım. onların hadislerine inanmaktan onların velayetini kabul etmekten Allaha sığınırım. Ben Allahın velayeti olan Alinin velayeti üzereyim ona hiçbirşeyi ortak koşamam...

      Yorum


        #48
        : GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

        kardeş önce sen bizim dediğimiz onca soru ve sorunlara cevap versen, sorunları çözmek için bizim yanımzda olacağına inanırız.

        ama hiç öyle bir şey görmedik.. kızmakla mesele hallolmaz..

        biz İmam Humeyni r.a.'in şiirlerini kendi kafamızdan kaldırmadık. O imam-ı Rahili sizden bizden iyi tanıyan ömrünü onun başkanlığını yaptığı ilim havzalarında geçirmiş ve şu an da Türkiye şartlarını halkın ilmi düzeyini çok iyi bilen ayrıca da sitemizin durumunu ziyaretçilerini bilen alimlerimizin görüşleridir. kafamızdan yapmadık ki. Yoksa ben İmam Humeyni r.a.'in şiirlerini çok sevdiğim gibi anlıyor ve açıklayabiliyorum da bi iznillah. isterseniz özelden bu konuda yazışmaya devam edebiliriz.

        şiirlerin kaldırılması sizinle ilgili değil. Murtazaali kardeşimiz bizzat kendisi bu şiirleri paylaşmış sonra alimlerimizin görüşleri doğrultusunda yine kendisi kaldırmıştı bunları..

        sanki biz kızmışız gibi biraz da ben kızayım diyorsunuz.. kızın bakalım düzelecek mi?...

        ve biz vahhabiliği de gulatlığı da iyi biliriz Elhamdulillah..

        Yorum


          #49
          : GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

          "sanki biz kızmışız gibi biraz da ben kızayım diyorsunuz.. "
          1-Peki kızmadınız ve kızmıyorum
          "ehli sünnetin sahihinin zerre değeri yoktur kaynağı ehlibeyt olmayan her bilgi geçersizdir imamlarımız onların hadislerini okumayın demiştir."denildi
          2-EL-CEVAP:
          MUTAHHARİ
          Acaba,velâ-i muhabbet(sevgi velâsı) Şiîlere mi hastır,yoksa diğer İslâmi fırkalar da ona inanıyorlar mı?
          Cevapta şunu demek gerekmektedir ki,sevgi velâsı Şia’ya has olmayıp,diğer Müslüman fırkalar da ona önem vermektedirler.Ehl-i Sünnet’in dört imamından biri olan İmâm Şafi’î meşhur şiirinde şöyle diyor:
          “Ey süvâri!Hacılar,coşup taşan ve dalgalanan Fırat nehri gibi büyük bir toplulukla Mina’ya hareket ettiği zaman,
          Minâ’nın çakıl taşlı toprağında dur.Seher vakti Mina’nın tepesinde durana ve hareket edene feryat et.
          Eğer,Al-i Muhammed’i sevmek Râfizîlik ise,ohalde,cin ve insanlar şahid olsunlar ki,ben Râfizîyim.”
          Yine,İmam Şâfi’î şöyle diyor:
          “Ey Resûlün Ehl-i Beyt’i,sizi sevmek Allâh’tan bir farzdır.Allâh bu farzı Kur’an’da indirmiştir.Büyük bir iftihâr olarak bu size yeter.Size selâm vermek,duâ etmek namazların bir parçasıdır.Size salât etmeyenin namazı batıldır.”
          İmam Şâfi’î ayrıca şöyle diyor:
          “İnsanları gördüm ki,yolları(mezhepleri)onları sapıklık ve cehalet denizlerine atmıştır.
          Allâh’ın Kurtuluş Gemileri’ne bindim.O’Kurtuluş Gemileri’ ise,Peygamberin sonuncusu Mustafâ’nın Ehl-i beytidir.
          Bize emredildiği gibi Allâh’ın ipine tutundum.O ip ise,Ehl-i Beyt’i sevmektir.”(El-Künâ ve’l-Elkâb,Muhaddis Kûmî)
          Hilafet konusunda,Şîa ile mücadelede bulunan Zamahşerî ve Fahru’r-Râzî’nin,vela-i muhabbet konusunda bir rivâyetleri vardır. Fahru’r-Râzî’nin Zamahşerî’den naklettiğine göre,Hz.Peygamber(s.a.v)şöyle buyuruyor:
          “Al-i Muhammed sevgisi üzere ölen,şehid olarak ölmüştür.Dikkat edin,âl-i Muhammed sevgisi üzere ölen bağışlanmış olarak ölmüştür.Dikkat edin,Muhammed âlinin sevgisi üzere ölen mü’min olarak ve îmân-ı kâmil ile ölmüştür.”( Et-Tefsîru’l-Kebîr,Fahru’r-Râzî,c.27,s.166;El-Keşşâf,Zemahşerî,c.4,Şûrâ Sûresi 32.âyetinin açıklaması)
          Ve şöyle diyor:
          “Ey Allâh’ım!Eğer,senin vuslatına nail olamazsam,ömrüm zayi’ ve batıl geçmiştir.Şimdi elimde,bir şeyin dışında,başka hiçbir şeyim yok.O da Kusay’ın çocuklarından gönderilmiş olan Peygamberin itretinin velâsına bağlanmış olduğum bağdır.”
          Burada velâdan maksadın,daha yüce bir anlam olması mümkündür. Fakat,şairin muhabbet velâsını(velâ-i muhabbet)söylediği açıktır.
          Molla Abdurrahman Câmî- Kâdî Nurullah onun hakkında şöyle diyor:İki tane Abdurrahman,Ali’ye eziyet etmiş ve O’nu incitmiştir.Birisi,Abdurrahman bin Mülcem Murâdî,diğeri ise Abdurrahman Câmî’dir.-Farazdak’ın,İmâm Seccâd’ı(A) metheden meşhur kasidesini nazım halinde Farsçaya çevirmiştir:
          “Şöyle diyorlar:Şöyle bir rüya nakletmiş;Farazdak’ın ölümünden sonra onhu rüya aleminde,’Allâh sana ne yaptı?’diye sordular.Şöyle cevap verdi:’Allâh,beni Ali bin Hüseyin’i methetmek için söylediğim bu kaside yüzünden afetti.” Abdurrahman Câmî’nin kendisi şöyle ilave ediyor:
          ”Allâh,bütün insanları bu kasidenin hatırına afetse şaşırtıcı olmaz.”
          Câmî,Farazdak’ı hapsedip ona işkence eden Hişam bin Abdulmelik hakkında şöyle diyor:
          “Eğer,doğru gören gözlü olsaydı,doğru iş yapar ve dininde doğru olurdu.
          Adaletsiz olmazdı,zulüm de etmezdi.Yerine,ona kaftanını verirdi.”(Silsiletü’z-Zeheb)
          Dolayısıyla,vela-i muhabbet meselesinde,Şîa ile Ehl-i Sünnet arasında ihtilaf yoktur,yalnız Ehl-i Beyt’e buğzeden,İslâm câmiasından atılıp kovulan ve kâfirler gibi necâsete mahkum olan Nasıbîler( Nasıbîler,Hz.Ali ve Ehl-i Beyt’e düşmanlık eden bir fırkadır) hariç.Elhamdülillah,içinde bulunduğumuz çağda yeryüzü onsliğinden arınmıştır.Fakat,parmakla sayılabilecek kadar az müntesibiörülüyor ki,bazı kitaplar yazıyorlar.HEPSİNİN AMACI VE ÇABASI,MÜSLÜMANLAR ARASINDAKİ AYRILIĞI ARTIRMA NOKTASINDA BİRLEŞİYOR.BİZİMKİLERDEN BİRKAÇ KİŞİNİN YAPTIĞI GİBİ.İŞTE BU ONLARIN ASALET TAŞIMADIKLARININ VE TIPKI BİZİMKİLER GİBİ,SÖMÜRÜNÜN PİS ALETİ OLDUKLARININ EN İYİ DELİLİDİR.
          Zamahşerî ve Fahru’r-Râzî,yukarıda geçen rivayetlerin zeylinde Resûl-i Ekrem’den(s.a.v.) naklettiklerine göre,Peygamberimiz şöyle buyuruyor:
          “Dikkat edin!Kim Muhammed ehline buğzederek ölürse,kafir olarak ölür.Dikkat edin!Kim Muhammed ehline buğzederek ölürse cennetin kokusunu koklamayacaktır.”
          İmam Sâdık(as) şöyle buyuruyor:
          “Şüphesiz Allâh Tebâreke ve Teâlâ köpekten daha necîs bir mahluk yaratmadı.Kuşkusuz biz Ehl-i Beyt’e buğzeden ve düşman olan köpekten daha necistir.”
          Kaynak:Altı Makale s.151-152-153-154

          "sünnilik ölçülerine göre kurulmuş terör örgütüne katılıyor... "
          3-Neden su-i zan ediyorsunuz?Mü'min mü'mine hüsn-ü zan eder.Allah bizi ve tüm mü'minleri terör örgütüne mensup olmaktan,hizmet etmekten alıkoysun.Ben fakir İmam'a iyi bir dost olayım ve bu doğrultuda çalışayım bu benim için yeterlidir.
          4-"sünni alimin peşine takılıyor.. "Evet Şeyh Ahmet Yasin,Rantisi,Seyyid Kutub'a takılmak ve onların yolunda Siyonistlere ve tağuti düzenlere kıyam etmek ne büyük bir fazilettir.

          Yorum


            #50
            : GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

            Yazdıklarının bizim yazdıklarımızla alakası yok ki...eğer ehli sünnetin sahihine inanıyorsan allahın görüleceğine baldırı olduguna vesair bir sürü itikada aykırı şeye inanırsın...muaviyeye hazret demen yezide biat etmen gerekir hz.alinin haşa içki içtiğine inanmam gerekir.

            ehli sünnetin hadis kaynaklarının büyük çoğunluğu ehlibeyt düşmanlarıdır.hz.aliye lanet okutanların uydurduğu hadislerdir.raviilerin çoğu nasıbi ve haricidir.bu kaynaklara güvenmek ehlibeyte ihanettir...

            madem ehlibeyti çok seviyor bu sunniler niye ehlibeyt imamlarından hadis almamışlar ?

            Yorum


              #51
              : GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

              Hz. Mutahhari (r.a.) büyük dehşet alimdir. Global tarzda bir fikir kıyamına kalkmıştır. Hak da olsa yerel renklerde (şia yerel renk kabul edilecekse) kalmamış bununla evrensel insanlık sorunlarını işlemiş, ve onları şiaya olabildiğince yaklaştırabilecek fikri, felsefi zemini oluşturmaya çalışmıştır. Tıpkı Şeria'tinin toplumbilim, sosyoloji alanında yaptığı gibi..

              bir kere şia, hak, ehlibeyt, imamet, sünnilik gibi kavramları doğru tanımlamak ve bunlarla, vahdet, kıyam, kafirlere karşı mücadele stratejisi ve ortamını sağlıklı tespit etmek ve konuşmayla fikirlerimizi bunlar üzerien bina etmek zorundayız..

              her coğrafyanın her zamanın şartları farklı farklıdır.

              İmamet olmadan hiç bir amelin sahih olmayacağını, Ali a.s.'ın (ilk imam olması hasebiyle imamların temsilen) Allah'ın açtığı bir kapı olduğunu, ondan girenin mü'min çıkanın kafir olacağını, kesin kati olarak belirtmiştir mektebimiz hadislerle..

              sünnilik hakkında da imameti gasbettikleri günden beri, insanların ihtilaf sebepleri, kafirlerin tasallutlarının sorumluları, dine bidat ve huradelerin girişleri, vs daha bir çok affolunmayacak sorumluluklar sayılmıştır.

              yine İslam adına kültür vs hiç bir şey kalmayacak bir küfür-müşrik saldırısı tehlikesine karşın İmam Ali a.s'ın takiyye ve sessizlik zamanı, hatta olabildiğince İslami geleneğik yaşaması adına sünnilere yardımcı olduğu da kesin net bilgilerdendir..

              yine Sünnilerden şia imamet inancına zemin sağlayan Seyyid Kutup ya da küfre boyun eğmeyip İslami ahkamın hakim olması uğruna vahdeti ve cihadı seçmiş insanlar elbette değerldirler ki bunların şiaya Ehlibeyt mektebine zararlı beyanları olmamak kaydıyla çünkü vahhabiler de cihad ediyorlar ama kendilerince, ve Ehlibeyt mektebine de karşı olarak..

              Şimdi bu tabloda biz türkiye şartlarının şia ilkelerinin imametin, Ehlibeytin hakimiyetinin ve dini temsilciliğinin kesin olduğunu söylüyor ve bunların net olarak anlatılmasının gerekliliğini savunuyor ve böyle de yapıyoruz. insanlar imamet ne sünnilik ne, hilafet ne, imamet olmadığında din ne olur şianın hedefi ne olanca açıklığıyla görsünler.. takiyyesiz ve net olarak.. çünkü hali hazırda bir savaş ve çatışma ortamı ülkemizde mevcut değil..

              ama yarın böyle bir şey olsa biz bu siteyi bile kapatıp yeniden dediğiniz çizgide bir site açıp orada sizi mod yapıp dediklerinizi aynen haykırmak isteriz.. çünkü orada o yapılır..

              ama Biraz da İmam Caferi Sadık a.s.'ın neden net sert beyanları var biraz da siz düşünün... Musavinin yazdığı hadisler kitaplarımızda dolu ve bunlar sahih..

              ki düşünelim diye...

              yani Ali a.s.'ın 25 yıl boğazında kemik gözünde diken tabiri, böyle tedirgin hali yok da sanki güllük gülistanlık sünnilik de hak biz de hakkız şia 5. mezhep olarak onların yanında .. Ali a.s. neden 25yıl öyle tedirgin acı ızdırap içindeydi..

              biz neden düşünmüyouruz ızdırap çekmiyoruz yoksa şu an imamet mi icra hüküm makamı iktidardadır!

              düşünelim...

              Yorum


                #52
                Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                Size Diyecek Sözüm Yok... Ehl-iBeytten gelenlerin Büyük alim olacağını söylüyor Resul'u Ekrem (S.A.V). Siz Tutmuş Ehl-i Beyt Soyundan Gelen Abdulkadir Geylani Hz.lerine Dil Uzatıyorsunuz... Kaldi ki Onun Kerametleri Dillerde Destan, Gönüllerde Ferman... Said Nursî'ye Dil Uzatıyorsunuz.Seyyid ve Seydalara dil uzatın bakalım maşerde ne yapacaksınız... Sırat'ta ilk size Cezayı Hz. Ali verecek Emin Olun.Allah Sizi Islah Etsin diyorum başka biley demiyorum...

                Yorum


                  #53
                  Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                  Sizlere diyecek söz kalmadı. Siz o kadar sapıtmışsınız ki Abdulkadir Geylani Hz.lerine Dil Uzatıyorsunuz.. Keramet sahibi bir insandır. Onu Hayatı Dillerde Destan Gönüllerde Fermandır. O kadar sapıtmışınızki Ehl-i Beyt Soyundan Gelen Alimleri dahi karalama yarışına girmişsiniz. Size En Güzel Cevabı Said Nursî Hz.leri Lemalarda 4. Lemayla veriyor... Daha Fazla Tartışmanın Luzümü Yok. Allah Sizleri Islah Etsin....

                  Yorum


                    #54
                    Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                    ehlibeyt soyundan olup ehlibeytten olan imamı tanımayana iki kat azap vardır.

                    Yorum


                      #55
                      Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                      [quote author=MEMOLİ link=topic=19679.msg121956#msg121956 date=1302074611]
                      Sizlere diyecek söz kalmadı. Siz o kadar sapıtmışsınız ki Abdulkadir Geylani Hz.lerine Dil Uzatıyorsunuz.. Keramet sahibi bir insandır. Onu Hayatı Dillerde Destan Gönüllerde Fermandır. O kadar sapıtmışınızki Ehl-i Beyt Soyundan Gelen Alimleri dahi karalama yarışına girmişsiniz. Size En Güzel Cevabı Said Nursî Hz.leri Lemalarda 4. Lemayla veriyor... Daha Fazla Tartışmanın Luzümü Yok. Allah Sizleri Islah Etsin....
                      [/quote]

                      değerli kardeşimiz..

                      Kur'an değişmeden günümüze gelen Allah kelamı. Ona tutunmamız gerekir. Onun yanında Peygamberimiz s.a.a. Kur'an'ı nasıl anlayacağımız ve diğer hususlarda Ehlibeyte sarılmamızı emretmiştir. Bu iki emanet olan Kur'an ve Ehlibeyte sımsıkı sarılırsak asla şaşırmayacağımızı yoksa sapıtacağımızı bildirmiştir. Biz de Kur'an ve hayata Ehlibeyt'in gösterdiği şekilde bakıyoruz. Ehlibeyt ise Peygamberimizin ev sahipliğinde olan Ali Fatıma Hasan Hüseyn a.s. ve onun soyundan gelen 9 masum imamdır. böylece 14 masum olurlar bunların dışında masum insan yoktur. Ve Allah onlara da bu 14 masum gözüyle bakmamımız emretmiştir. Biz Ebu Hanife, Şafi .. Geylani, Nursi, Gazali, Rabbani ya da başkası kim olursa olsun onlara Ehlibeyt gözüyle bakıyoruz. Ehlibeyti itikad ve fıkıhta taklit eden herkes bizim dostumuzdur onlara alternatif olmuş ve onların yerine başkalarından dini alarak bu, bidatlarla karışık dini insanlara iletmişse bizim onlarla işimiz yoktur..

                      Keramet derseniz, bu hem şiilere hem sünnilere göre Allah yolunda olma ya da büyük insan olma alameti değildir. Çünkü istidraç denilen olağanüstü olaylar vardır ki Allah onları kafirlere vermiştir. Müslümanlara da çeşitli nedenlerle olağanüstü iş yapma yeteneği verilmiş olabilir. Ama bunların hiç biri bu insanların Allah katında bir makama sahip olduğu anlamına gelmez. keramet eğer Allah ve Resulünün hakkında üstündür dediği Ehlibeytten olanlarda varsa o değerli olur. Yani şimdi Musa a.s. da olağanüstü iş gösteriyordu sihirbazlar da.. Ama sihirbazlarınki de öyle görünmesine rağmen uydurma idi. Musa a.s. peygamber olduğu için mucizesi Allah katındandı..

                      Saydığınız kişiler için Allah ve Resulü bir delil indirmiş değildir. Ne Şafi ne Ebu hanife ne Geylani ne Said.. hiç birisinin dini temsil ve açıklama hakkı olduğuna dair bir deliliniz yok.. Böyleyken 12 imam hakkında var olan hadislerden habersiz ve onları dışlamış, fıkhı onlardan almak yerine delilsiz olarak Ehlibeyti kenara ve unutulmuşluğa terk etme niyetinde olanlara uyuyorsunuz..

                      şimdi kim sapmış oluyor? Sizin kendi kitaplarınızda yok mu Ehlibeyte sarılmak ve onların sevgisi iman ve sapıtmama işaretidir? yine sizin kendi kitaplarınızda değil midir Ehlibeytin Ali Fatıma Hasan ve Hüseyn olup Ebu hureyre Ebubekir ve diğerlinin Ehlibeytten olmadığı..

                      O halde Ali a.s. varken Ehlibeytten olmayan diğerlerine biat ve sarılmak neyin nesi.. bu durumda sapıtan kim..

                      Yorum


                        #56
                        Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                        Peygamber Efendimiz Kur'ân ve Ehl-i Beytime Sıkı Sarılındiyor... Bizde Zaten Öyle Yapıyoruz... Bu konuda kimsenin karşı görüşü olamaz...
                        Veli olan zatlara gelince zamanında yaşasaydınız açık delilleri gördünüz siz işinize gelini kabul ettiğinizden kabullenmiyorsunuz... Veliyaların Sürekli Ehl-i Beytten bahsetmesinden bile bir habersiniz. Asrımızın Mücedditi Said Nursî Hz.leri bile sık sık Ehl-i Beytin Öneminden Bahseder... VELAYET.COM HAKKINDA » ÜYE DUYURULARI » İSTEK - ÖNERİ VE ELEŞTİRİLERİNİZKonu: Şia'ya Bediüzzaman Işığıyla Bakmak diye bir konu paylaştım bakıp görün Said Nursi'nin görüşlerini ordan burdan duyma bilgilerle konuşmayın.....

                        Yorum


                          #57
                          Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                          Memoli'nin izni üzerine özelden yazdığı mesajları buraya aktarıp cevaplamayı uygun gördüm.. Konu
                          [quote author=Qom_u_aşk link=action=profile;u=375 date=1302073355]
                          (ben cevabını biliyorum ama )yani şimdi Ehlisünnet ve cemaatin tamamının en sahih diye üzerinde ittifak ettiği ve sahihayn dediği Sahihi Buhari ve Sahihi Müslim aşeri mübeşşere hadisini (!) kitaplarına almamışlar mı? Neden? duymamışlar mı ravilerini mi beğenmemişler? hadi onlar görmemişler, Buharinin hadis için onca km'ler yol katetmesi de işe yaramamış bu hadisi bulmak konusunda da diğerleri yani diğer sünen olan 4 hadis kitabına neden alınamış bu hadis? yani kütübü sitte diye belirtilen bu 6 hadis kitabı aşeri mübeşşerede geçenlerin cennetle mücdelendiğini bilmiyor muydu yoksa inkar mı ediyordu veya o 10 sahabeyi sevmiyorlar mıydı ki bu hadisi kaynaklarına almadılar..

                          mesajınızla ilgili ayrıntılı yazacağm ama bu soruları bir öğreneyim dedim..

                          aşerei mübeşşere hakkında ayrıntılı cevabımızı bu sorulara göre vereceğiz inş..
                          [/quote]



                          [quote author=Qom_u_aşk link=action=profile;u=375 date=1302075970]
                          nsıl yani bu hadis şimdi sahabe döneminde biliniyor muydu demek istiyorsunuz.. hayır bu hadis sahabe döneminde bilinmiyordu. eğer bilinseydi bu durumda Ali a.s. ile Muaviye savaşında yani sıffinde ve Aişe savaşında yani cemede bu hadiste geçenlerin çoğu Muaviye safında idiler Ali a.s.'ın karşısında idiler. Taraflar kendi haklılıklarını ispatlamak için Peygamber s.a.a.'ten ne kadar fazilet hadisi varsa gündeme getirip söylüyorlardı delil gösteriyorlardı. biz cemel ve sıffin savaşında bu aşerei mübeşşere uydurma hadisinin hiç gündeme gelmediğini görüyoruz. gündeme gelmiş mi buyrun gösterin. cemel ve sıffin savaşında eğer bu hadis olsaydı ve sahabe döneminde bilinmiş olsaydı bunu savaşta muaviye taraftarları kullanırlar mıydı kullanmazlar mıydı? Ammar r.a. hakkında söylenen hadisi nasıl herkes biliyor ve o şehid edildiğinde Muaviye ordusunda korku ve panik başlıyor?.. neden aşerei mübeşşere.. gündeme gelmiyor

                          bu bir

                          ikincisi biz çok iyi biliyoruz ki burada olmayıp cennetle defalarca hem de kat'i şekilde mücdelenenler var Fatıma Hasan ve Hüseyn a.s. bunlardan bazılarıdır. bunlar neden listede yok?

                          listedekilerin neden Ali a.s. hariç hepsi Emevi taraftarı?.. neden Ammar yok Ebuzer yok...
                          [/quote]

                          [quote author=Qom_u_aşk link=action=profile;u=375 date=1302078348]
                          Hz. Ali a.s ve Cemel sıffin savaşlarını konuşmuyoruz bu konu ayrı bir konuşma konusudur. o yüzden bu konuda sorularımızı ve söylediklerinizin değerlendirilmesini başka bir zamana erteliyoruz çünkü konu dağılır gider..

                          burda Muaviye ve tarafları, olmadık tevillere gidiyorlar olmayan faziletleri iddia ediyorlardı. Örneğin cemelin kutsal olduğu, hatta onun pisliğinin bile kutsallığına dair rivayetler uydurması gib.. ama aşerei mübeşşere uydurma hadisinin bulunmaması bu hadisin henüz daha o zamanda uydurulmamış olmasından dolayıdır.


                          "bunu zikredenlerin 2sininde ismide geçince Hadis toplayıp Derleyenler taraflı olduğunu ve ihtilaf olduğundan koymamışlardır."

                          bu cümlenizi anlamadık?


                          [/quote]



                          [quote author=Qom_u_aşk link=action=profile;u=375 date=1302078744]
                          Ehlibeytin zaten cennetlik olduğunun ifade edildiği bir mecliste bunun söylendiği ve aşerei mübeşşere listesinde ehlibeytin bu yüzden yer almadığı iddiası batıldır. çünkü Ali a.s. da bunların arasındadır o Ehlibeytten değil miydi?..

                          Ali a.s.'ın listeye alınması onun 4 halifeden olması itibariyledir. bu uydurma hadiste bulunanların tamamı Ali a.s. hariç ki onun da alınma nedenini söyledik, tamamı Emevi taraftarıdır. Ali a.s. ise o dönemde şimdi olduğu gibi inkar edilemez bir konumda ve daha çok da halife olduğundan dolayı alındı listeye.

                          Ebubekir: Ehlibeyte karşı oluşu ve onlara zulmetmesiyle (Fatımaya zulmetmiş ve onun küsmesine neden olmuştur fatıma ona biat etmemiştir buhari ve diğerleri rivayetleri kitaplarına anlmışlardır) Ehlibeytin karşısında olmuş ve Emevilerin safında yer almıştır. Ömer aynı onun iş birlikçisidir. bu da biat konusunda yaptıklarıyla ortadadır. Muaviyeyi şama vali yapan Ömerdir. ve bu sebeple Emevilerin olumluladıkları listeye alınmıştır. Ebu ubeyde bin cerrah halife seçiminde ve sonradan Emevilere yandaş Ehlibeyte karşı olacak konumda olmuştur.

                          Talha zübeyer cemelde açıkça yerini göstermişlerdir. diğerlerinin emevi taraftarı olduğu zaten inkar edilemez gerçektir gerekirse zaman bulduğumuzda açıklarız..

                          burada Ali taraftarıları hiç yoktur neden? bu da bizim açıklamalarımızı doğrulamaktadır. Değil mi?
                          [/quote]



                          [quote author=Qom_u_aşk link=action=profile;u=375 date=1302083472]
                          kardeşim genelden yazışalım demiştim ama cevap vermediniz.. bu mesajlar özel mesaj bölümünde sürekli kalmıyor ben siliyorum gitmesin yazık olmasın bunları genele taşıyalım..

                          eğer bunda sizin için sakınca varsa ben hem soruları hem de cevapları genele taşıyayım yani sizinkilerle kendi yazdıklarımı genele taşıyayım ama sizinkileri başka bir adla vereyim..

                          buna izin var mı?
                          [/quote]


                          [quote author=MEMOLİ link=action=profile;u=855031 date=1302071212]
                          Şia kaynaklarını incelemedim. daha doğrusu sunni hadis kaynaklarını da tam vakıf değilim olmamada imkansız çünkü ilim adamı değilim. ama temel esasları da hakkıyla bilirim...
                          Allah ayeti kerimede birebir mehzep demiyor ama insanların kavimleşmesini, milletlere ayrılmasının normal olduğunu bunuda kendisinin sağladığını söylemiş.

                          HUCURAT Süresi 13. Ayetin Meali. Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O’ndan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdardır.

                          Mehzep ve gruplaşma üzerine hadislerde çoktur.
                          Hz. Hasan (r.a.)'in gruplaşmayı önceliyi olacağından bahseder. O yüzden Hz. Hasan Muavi'ye karşı Hilafetten çekilir.
                          Hz. Hüseyin'in Hakkı savunması sonucu şehit edilip yeni grubun (mehzep)'in oluşacağı birçok hadiste...

                          AŞERE-İ MÜBEŞŞERE
                          Peygamber efendimiz tarafından Cennet'e girecekleri dünyadayken müjdelenen on Sahabi (Peygamberimizin arkadaşı). Aşere-i mübeşşere şunlardır: Hazret-i Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali, Talha, Zübeyr, Abdurrahman bin Avf, Said bin Zeyd, Sa'd bin Ebi Vakkas, Ebu Ubeyde bin Cerrah (radıyAllahü anhüm).

                          Ahmed bin Hanbel'in Müsned'inde bildirdiği hadis-i şerifte Peygamber efendimiz buyurdu ki: "Ebu Bekr Cennet'tedir. Ömer Cennet'tedir. Osman Cennet'tedir. Ali Cennet'tedir. Talha Cennet'tedir. Zübeyr Cennet'tedir. Abdurrahman bin Avf Cennet'tedir. Sa'd ibni Ebi Vakkas Cennet'tedir. Said ibni Zeyd Cennet'tedir. Ebu Ubeyde ibn'ül-Cerrah Cennet'tedir."

                          Muhammed aleyhisselamın ümmetinin en üstünleri O'na iman ederek, mübarek yüzünü görmekle şereflenen Eshab-ı kiramdır. Eshabın da en üstünleri Hudeybiye'de Resulullah efendimize biat edip söz verenlerdir. Bunların da en üstünleri Bedir Savaşında bulunanlardır. Bunların da en üstünleri ilk Müslüman olan kırk kişidir. Bunların da en üstünleri Aşere-i mübeşşere; bunlardan en üstün olanları da, Hulefa-i raşidin yani dört halife olup, üstünlük sırasıyla hazret-i Ebu Bekr, hazret-i Ömer, hazret-i Osman ve hazret-i Ali'dir.

                          [/quote]


                          [quote author=MEMOLİ link=action=profile;u=855031 date=1302074213]
                          Aşere-i Mübeşşere
                          Aşere-i Mübeşşere kelime olarak “müjdelenen on kişi” yani: Cennetle müjdelenen on kişi demektir. Bu ifade Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) tarafından henüz bu imtihan dünyasında yaşarken imtihanı kazandığı ve ebedi saadet yurdu olan cenneti kazandığı bildirilen on güzide sahabi hakkında kullanılmaktadır.

                          Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu hususta şöyle buyurmuştur:

                          “Ebu Bekir cennettedir, Ömer cennettedir, Osman cennettedir, Ali cennettedir, Talha cennettedir, Zübeyr cennettedir, Abdurrahman bin Avf cennettedir, Sa’d bin Ebi Vakkas cennettedir, Said bin Zeyd cennettedir ve Ebu Ubeydetu’bnu’l-Cerrah cennettedir.”
                          Tirmizi 3992, 3994, İbni Mace 133

                          Hadiste isimleri bildirilen bu şerefli sahabiler şunlardır:

                          1) Ebu Bekir es-Sıddik Radiyallahu Anh

                          2) Ömer bin el-Hattab Radiyallahu Anh

                          3) Osman bin Affan Radiyallahu Anh

                          4) Ali bin Ebi Talib Radiyallahu Anh

                          5) Talha bin Ubeydullah Radiyallahu Anh

                          6) Zübeyr bin Avvam Radiyallahu Anh

                          7) Abdurrahman bin Avf Radiyallahu Anh

                          8) Sa’d bin Ebi Vakkas Radiyallahu Anh

                          9) Ebu Ubeyde bin el-Cerrah Radiyallahu Anh

                          10) Said bin Zeyd Radiyallahu Anh

                          Bunu Rivayet eden kişi Said bin Zeyd Radiyallahu Anh Hz.leridir. Kendi Adı geçtiğinden dolayı Sahih Hadis Kitaplarına Konulmamıştır. İlk Olarakda bir Meslicte Muaviye'ye karşı olarak söylenmiştir. Yani Hz. Ali'nin tarafgirliğinden...
                          [/quote]



                          [quote author=MEMOLİ link=action=profile;u=855031 date=1302076323]
                          cemal vakası ve sıffın vakasında söylenmemişti.nedenini bilmiyoruz ama daha sonraki yıllarda bunu zikredilmiştir... bunu zikredenlerin 2sininde ismide geçince Hadis toplayıp Derleyenler taraflı olduğunu ve ihtilaf olduğundan koymamışlardır. o dönemde herkes kendiyle ilgili hadis koymuştur. Bu olayların yaşanacağını da herkes tarafından zaten biliniyordu. Sunnilerinde kabul gördüğü konuda Hz. Ali'nin haklılığıdır. Çünkü Hz. Ali Alimleri ve Şehitlerin Piridir... Ama o zaman insanlara nasıl bir perde inmişse hatalar yapmışlardır. Gerçek Hakkı Yalnız Yaradan bilir...
                          [/quote]


                          [quote author=MEMOLİ link=action=profile;u=855031 date=1302076613]
                          Hz. Fatıma-u Zehra, Hz. Hüseyin, Hz. Hasan bunlarda Cennetle mücdelenmiştir. Hatta Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin için bu konuda onlarca hadis var.. Hz. Hüseyin ve Hz. Hasan'a karşı gelenlerin Kendine Karşı Geldiği Sayılacağını da Söyelmiştir Resul-u Ekrem (S.A.V). Bu hadis bir mekanda yaşanmıştır. Camiide otururken Peygamber Efendimiz (S.A.V) Muhabbet arasında kapıdan Gelecek 10 kişinin Cennetle Müjelendiğini söylemiştir. Ondan dolayı Müjdelenen diğer sahabeler ve Ehl-i Beyt yer almamıştır...
                          [/quote]






                          kardeşim bu hadis 2 kişiden rivayet edilmiş. ikisninde ismi bulunduğundan sahih hadis şerif toplayıcıları ele almamıştır. bu kişilerin kasıtlı olarak ismini zikretmiş ola bilirler diyye hadisin doğruluğu kabul görmemiş onlar tarafından ama Büyük alimler bunları kabul etmiştir. Hz. Ömer, Hz. Ebu Bekir ve Hz. Osman emevi-Hz. Ali ayrışımından ayrıdır çünkü onlardan sonra olmuştur ama siz onları yandaşlıkla suçluyorsunuz. burda bile hata var.. muaviye sorunu 3 halifenin vefatından sonra ortaya çıkmıştır...
                          Ehl-i Beyt Cennetliktir.. Peygamber Efendimiz Hadisi Şeriflerinde Ehl-i Beyt'e olan sevgisini ve yaklaşımını sıkça beyan etmiştir. bunu kim görmüyorsa zaten imanında sakatlık vardır. Hem Peygamber Efendimizin Hem Hz. Ebu Bekir Hz.lerinin Vasiyetleri vardır Çocuklarımızın isimleri arasında Ehl-i Beyt'ten isim olmasını istemişlerdir...
                          Bahsi geçen 10 sahabenin sunniler tarafından kabul edilmesinin nedeni hepsinin İslamiyete büyük katkıları olmasıdır. Tabi Hz. Ali'ye biat etmeyip karşısında duran 2 kişi vardır yoksa 3 halife dışında kalan 4 kişi biad etmiştir. ama siz hepsinin emevilikle suçluyorsunuz... Halifelerin olmadığı bir dönemde onlar varmış gibi bahsetmeniz çok garip.. Hz. Ebu Bekir Hz. Fatıma-u Zehra Annemize Zulmü bırak tek laf söylemiş olsa bu saygınlığı kazanamazdı.. Çünkü Hz. Hatice Annemizden Sonra Hz. Aişe ile Birlikte Bizim En Değerli Annemizdir...

                          yazzdıklarımı ismimle de paylaşabilirsiniz sakıncası yok....

                          Yorum


                            #58
                            Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                            kardeşim bu hadis 2 kişiden rivayet edilmiş. ikisninde ismi bulunduğundan sahih hadis şerif toplayıcıları ele almamıştır. bu kişilerin kasıtlı olarak ismini zikretmiş ola bilirler diyye hadisin doğruluğu kabul görmemiş onlar tarafından ama Büyük alimler bunları kabul etmiştir.

                            bu bölümü anlamadım?..


                            Hz. Ömer, Hz. Ebu Bekir ve Hz. Osman emevi-Hz. Ali ayrışımından ayrıdır çünkü onlardan sonra olmuştur ama siz onları yandaşlıkla suçluyorsunuz. burda bile hata var.. muaviye sorunu 3 halifenin vefatından sonra ortaya çıkmıştır...

                            hayır sizin sorununuz tümden sahabeye bakışta sorunlu olduğundan dolayı İslam tarihindeki problemleri Muaviyeden itibaren başlatıyorsunuz.. Oysa sorunlar daha önce de vardı ve bunları örtmek için yoğun çaba harcıyorsunuz. gerçi tüm sünniler sizin tavrınızı takınmıyor ve İslam tarihinde Peygamber s.a.a. zamanı da dahil olmak üzere olan problemlere işaret ediyorlar ama onlar da kitaplarda tozlar altında unutuluyor bizimse görevimiz bunları ortaya çıkarmaktır.

                            Örneğin Emevilerin bu ümmete olan zulümleri Muaviyeyle başlamadı, haşimilerle emevilerin mücadelesi ta haşim ile ümeyye kardeşlerden itibaren başlar bizim kaynaklarımıza göre de kıyamete kadar da sürecektir..

                            Emevilerin Peygamber s.a.a. ' zamanındaki temsilcisi Ebu Süfyan'ın İslamla savaşını bilmeyen yoktur. tamam diyelim ki müslüman oldu ama ondan hemen sonra Oğlu Muaviye zulüm dolu saltanatını Müslüman ve devlet kontrolünden uzağa taşıdı. Şamda yeşil sarayı kurdu. Peygmaberimiz s.a.a'in vefatından hemen üç sene kadar sonra.. yani İkinci Halife Ömer b. Hattab zamanında.

                            İslam'ın koruyucusu olan imamet müessesesinin ihlali ve iktidardan uzaklaştırılmasıyla birlikte İslamın en büyük düşümanı olan Emeviler güç kazanmış oldular. Her ne kadar Ebubekir ve Ömerin kabilesi Emevi olmasa da onların güçsüz olan kabileleri, ve bu halifelerin çıkarmış olduğu bid'atlar sayesinde Emeviler güç kazanmaya başladı. Emevilere en büyük alternatif olarak gelen Ehlibeyt'in fazileti hadislerde doluydu. 3 halifenin döneminde hadis yazımının ve rivayetinin neredetse sıfıra indirilecek kadar ağır hadis nakil şartları boşuna alınmadı.. 1. Halife Ebubekir Müslümanlarla dinden çıktılar diyerek savaşlara başladı. Halbu ki bu savaşılanlar Ali a.s.'a biat etme isteğinde olup Ebubekire karşı biat etmediklerinden zekat sorumluluğunu kendilerinde göremyen insanlardı biz zekatımızı kendimiz veririz demelerine rağmen onlarla savaşı caiz görebilmek için Ebubekir bunlara ridde ehli dedi.. Sonrasında Ömer Zamanında zaten Ehlibeyt taraftarları susturuldu hadis nakilleri yasaklandı, Ömer Ehlibeytin faziletini aktaran Ebuzer gibi sahabeler başta olmak üzere 4 tanesini yanında hapsetti..

                            Muaviyeyi de Şama görevlendirerek onun oradaki icraatlarına ve zulümlerine ses çıkarmadı. Güçlenmesine göz yumdu..

                            Üçüncü halife Osmanın Emevi olduğunu bile unutmuş görünüyorsunuz. bu nasıl tarih bilgisidir anlamak çok güç Yoksa Osman Emevileri kayırmadı mı? Emevi aristokratları zalim zenginleri rahatsız oluyor diye Ehlibeyt taraftarı Ebuzer'i susturmak amacıyla Rebezeye sürgün ettiğini de unutmuşsunuzdur.. Osman'ın Humusu ve beytül mali Emevi Mervan fasığına devettiğini, Peygamberin sürgün ettiğini geri getirdiğini de belki ilk kez bizden duyacaksınızdır. halbu ki bunlar sünni kaynaklarda var..

                            Sonrasını zaten siz ayırmışsınız. Muaviye ve Yezil l.a.'in zulümlerin..

                            Ehl-i Beyt Cennetliktir.. Peygamber Efendimiz Hadisi Şeriflerinde Ehl-i Beyt'e olan sevgisini ve yaklaşımını sıkça beyan etmiştir. bunu kim görmüyorsa zaten imanında sakatlık vardır. Hem Peygamber Efendimizin Hem Hz. Ebu Bekir Hz.lerinin Vasiyetleri vardır Çocuklarımızın isimleri arasında Ehl-i Beyt'ten isim olmasını istemişlerdir...

                            Muaviye'nin cuma hutbelerindn Ali a.s.'a sövdürmesine ne diyorsunuz? O halde Muaviye'in de imanında sakatlık var mı? bu konudaki görüşünüzü merak ediyoruz.

                            Ebubekirin bizzate kendisi Fatıma s.a.'ya zulmetmiş, Ali a.s. Ebubekir ve Ömeri hain fasık yalancı ve vefasız ilan etmiştir.. Çünkü Allah'ın Ehlibeyte verdiği humusu onlar gasbetmişlerdir.. bu konuda hadis kitaplarınızda inkarı mümkün olmayan kat'ilikte hadisler mevcuttur..

                            Fatıma Ebubekire biat etmeden, 18 yaşında Ömerle onun ettiği zulümlerden dolayı acı ve öfke içinde vefat etmiştir.. Bu Ehlibeyte zulmetmek değil mi?.. O zaman yukarıdaki sözünüzü tutun ve Ebubekir hakkında görüşünüzü açıklayın..

                            "Bahsi geçen 10 sahabenin sunniler tarafından kabul edilmesinin nedeni hepsinin İslamiyete büyük katkıları olmasıdır.

                            Hayır bu 10 sahabe (Ali a.s. hariç) tamamı İslam'a en büyük zararı veren kişilerdir.. bunları tek tek burada açıkladık sitemizde mevcut ama isterseniz tek tek yeniden ele balabiliriz.. Ehli sünnetin bunlara sarılması, bizzat sünni kaynakların Emevi tescilli olmasından başka bir nedene dayanmaz.. Çünkü Sünni kaynaklarda bile emanet olarak Ehlibeyt ve Kur'an bırakılmışken, bu kimseler Ehlibeyti terk etmişler ve onların karşsında yer almışlardır.. Ehlibeytle savaşarak mı bu dine hizmet edilir kardeş bunun nasıl olduğunu bize açıklar mısınız? bu isimlerden bir tanesini gösterin ki Ehibeytin karşısında yer almamış olsunşar..

                            "Tabi Hz. Ali'ye biat etmeyip karşısında duran 2 kişi vardır yoksa 3 halife dışında kalan 4 kişi biad etmiştir.

                            nihatet gördüğünüz gibi siz de istisnalara başladınız.. Gadiri hum'da İmam Ali a.s. açıkça sizin de kaynaklarınzıda geçtiği halde ümmetin Ali a.s.'a biat etmesi gerekirken ALi a.s.'ı kendilerine biata çağırmaları gizlenecek bir olay değildir. o 4 kişi de biat etmemiş ya da biatlarını menfaatlerinin Ali a.s. adaletine takıldığını gördüklerinde caymışlardır.. sadece bizim değil sünnilerin kaynaklarına göre bile bu böyledir..

                            ama siz hepsinin emevilikle suçluyorsunuz... Halifelerin olmadığı bir dönemde onlar varmış gibi bahsetmeniz çok garip..

                            burayı cevaplamıştık..

                            Hz. Ebu Bekir Hz. Fatıma-u Zehra Annemize Zulmü bırak tek laf söylemiş olsa bu saygınlığı kazanamazdı..

                            ispatlarsak?.. hem de Fatıma s.a.'ya zulüm uğruna Halife Ebubekirin hadis bile uydurduğunu Peygamberin: benim söylemediğim bir sözü bana atfeden.. hadisine mazhar olduğunu ispatlasak?.. kaçıp gitmenizden kormaktayız...

                            ama unutmayın bizim sünnilere bir şeyi ispatlamamız şii kaynaklarından değildir. Sünnilerin kendi kaynaklarından hem de sahih dedikleri kaynaklardan bunları ispatlamaktayız.. yoksa bir değeri olur mu?..

                            Çünkü Hz. Hatice Annemizden Sonra Hz. Aişe ile Birlikte Bizim En Değerli Annemizdir...

                            Aişe konusunda katılmıyoruz. Çünkü Annemiz Aişe Peygambere s.a.a. hayattayken çok çektirdiği gibi vefatından sonra da O hazretin s.a.a. atadığı Ehlibeytine zulmetmeye devam etmiştir.. Ehlibeyti zerrece sevmediği yine sünni kaynakları dolduran hadislerinden açıkça görülmektedir...

                            yazzdıklarımı ismimle de paylaşabilirsiniz sakıncası yok....
                            işimizi teknik olarak kolaylaştırdığınız ve yazılacakların kalıcı olmasına fırsat verdiğiniz için teşekkür ediyorum.. Umarım Rabbimiz bizi en doğru olana iletir..

                            Yorum


                              #59
                              Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                              kardeşim baştan aşağı cevap vereyim sıkıntılara. birinciside anlamadığın yer
                              kardeşim bu hadis 2 kişiden rivayet edilmiş. ikisninde ismi bulunduğundan sahih hadis şerif toplayıcıları ele almamıştır. bu kişilerin kasıtlı olarak ismini zikretmiş ola bilirler diyye hadisin doğruluğu kabul görmemiş onlar tarafından ama Büyük alimler bunları kabul etmiştir.

                              Hadisler toplanırken Kur'an-ın ışığında toplanmıştır. o yüzden bazi güncel konularda ise ciddi sıkıntılar oluşmuş. bunlardan biride Aşere-i Mübeşşere hadis-i şerifidir..
                              Abdurrahman bin Avf ile Said bin Zeyd Radiyallahu Anh Hz.leri rivayet etmiştir. taraflı olduğu düşünüldüğünden Sahih kitaplarda yer almamış.. Ama Tirmizi'nin Hadis kitabında almıştır.

                              ikincisi İslamdaki sıkıntıların çıkması ben mehzep ayrışımını kast etmiştim çünkü siz halifeleri de emevie kesesine koyunca bende bunun olamayacağını onların emevilerden önce vefat ettiğini söyledim. eve sıkıntılar illaki var. Peygamber efendimiz döneminde de olmuştur. en basit örneği Uhud Savaşı. Halifelerle Hz. Ali arasındaki sorun ise Hz. Ebu Bekir'in biadlık konusu. Hz. Ömerle Sıkıntısı yoktu. Hz. Osman'da zaten idari konularda ciddi sıkıntı vardı. ondan sonra kaos başlamıştır... Hz. Ali halifeliğine kadar idari konulara karışmamış. Ama Dini mevzularda hükmünü bildirmiştir... Yezid'in en halt yaptığı ortada. onun yani firavunla nemrudun yanı...
                              muaviyenin Hz. Ali'ye sövdürdüğünü ilk kez duydum yapmışsa oda cehennemde yerini hazırlasın... Hz. Osman İdari konularda akrabaları yani emevileri kayırmıştır. ondan dedim ya idari konuda sıkıntı olmuştur...
                              10 sahabenin zararı olduğunu kimse iddaa edemez.Ama tek bildiğim 2sinin Hz. Ali'ye karşı cemal vakasında karşısında olmasından dolayı.. hadis kitaplarına girmemesinin nedenlerinden biri de budur...
                              Gadiri Gum olayı rivayetler de var. ama doğruluğu kesin değil...
                              hadislerde hilafelik konusunda hadisler var... Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin'in durumlarından bahsetmiştir. bunlar kesinliği ispatlanmıştır.
                              Hz. Ebu Bekir'in zulmü konusunda kesinlikle öyle bişey olmaz... Herşeyini Allah'ın Resul'une feda eden biri kızının saçının teline karışmaz. Halifelikten dolayı meşrevet kararından dolayı Hz. Ebu Bekir karşı durmuştur..
                              Hz. Aişe hataları illaki olmuştur.. Ama Peygamber Efendimizin Önde gelen eşlerindendir. Hz. Ali'ye karşı durması tabi ki yanlış ama bu konuda Allah gereken hükme koyacaktır.... Hz. Ali, eğer isteseydi Hz. Aişe'yi eser ettiğinde öldürebilir. ama Peygamber Efendimize saygısından karışmamıştır. bizde Resul-u Ekrem (S.A.v)'e saygımızdan laf söyleyemeyiz ona...

                              Yorum


                                #60
                                Ynt: GEYLANININ EHLİBEYT HAKKINDA GÖRÜŞÜ

                                kellim kellim la yenfa'

                                Yorum

                                YUKARI ÇIK
                                Çalışıyor...
                                X