BİSMİLLAHİR RAHMANİR RAHİM
HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
bundan sonra... bilindiği gibi Rasulullahın s.a.a vefatından sonra bazı "sahabeler" Hazretin cenazesini yerde bırakarak Sakifede hilafet kavgasına tutuşmuş, kendilerini halife ilan edip Rasulullahın s.a.a halifesini ise bu makamdan Rasulullahın s.a.a emrine rağmen uzak tutmuş, bununla da yetinmemişler, Rasulullahın s.a.a halifesinden kendileri için biat istemiştirler ve imam Ali a.s ile sadık sahabeler biat talebini redd etmiş, Hz. Fatıma s.a-ın evine toplanarak muhalefet bayrağı açmış, bunun üzerine arap kralı Rasulullahın s.a.a halifesinin ve kızının evine asker göndermiştir. bunlar her iki mezhebin hadis, tarih ve diğer kaynaklarında ittifak ile aktarılmış gerçekler, hakikatlerdir. ama ne var ki, bugünlerde nasibiler bunu inkar etmeğe, böyle bir şeyin olmadığını, bunun asılsız bir şey olduğunu idda etmeğe başladılar. biz inşaAllah arka-arkaya yapacağımz bir kaç çalışmayı bu konuya ayıracağız. bu konudaki ilk çalışmamızı da Ebu Bekirin kendi itirafı ile başlamak istedik. inşaAllah nasibiler kendi halifelerini yalancılık ile suçlamazlar.HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
1-ci bölüm: hadisin geçtiği kaynaklar:
[img height=600 width=960]http://velayet.files.wordpress.com/2011/08/ebu-bekir-kec59fke-hc3bccum-etmeseydim-taberani.jpg[/img]
resimde gördüğünüz ehli sünnetin büyük muhaddisi Taberani'nin "Mucem el-Kebir" adlı kitabının 1-ci cild 62-ci sayfasıdır. işaretlediğim yerde şu hadis vardır (hadis uzundur fakat ben bize gerekli kısmını çeviriyorum ve hadisin geçtiği diğer kaynakları da ekliyorum):
حدثنا أبوالزنباع روح بن الفرج المصري ثنا سعيد بن عفير حدثني علوان بن داود البجلي عن حميد بن عبد الرحمن بن حميد بن عبد الرحمن بن عوف عن صالح بن كيسان عن حميد بن عبد الرحمن بن عوف عن أبيه قال دخلت على أبي بكر رضي الله تعالى عنه أعوده في مرضه الذي توفي فيه فسلمت عليه وسألته كيف أصبحت فاستوى جالسا فقلت أصبحت بحمد الله بارئا فقال أما اني على ما ترى وجع وجعلتم لي شغلا مع وجعي جعلت لكم عهدا من بعدي واخترت لكم خيركم في نفسي فكلكم ورم لذلك أنفه رجاء أن يكون الامر له ورأيت الدنيا قد أقبلت ولما تقبل وهي جائية وستنجدون بيوتكم بسور الحرير ونضائد الديباج وتألمون ضجائع الصوف الاذري كأن أحدكم على حسك السعدان ووالله لان يقدم أحدكم فيضرب عنقه في غير حد خير له من أن يسيح في غمرة الدنيا ثم قال أما اني لا آسي على شئ الا على ثلاث فعلتهن وددت أني لم أفعلهن وثلاث لم أفعلهن وددت أني فعلتهن وثلاث وددت أني سألت رسول الله صلى الله عليه وسلم عنهن فأما الثلاث اللاتي وددت أني لم أفعلهن فوددت أني لم أكن كشفت بيت فاطمة وتركته وأن أغلق علي الحرب ووددت أني يوم سقيفة بني ساعدة كنت قذفت الامر في عنق أحد الرجلين أبي عبيدة أو عمر فكان أمير المؤمنين وكنت وزيرا ووددت اني حيث كنت وجهت خالد بن الوليد إلى أهل الردة أقمت بذي القصة فإن ظفر المسلمون ظفروا والا كنت ردءا أو مددا وأما اللاتي وددت أني فعلتها فوددت أني يوم أتيت بالاشعث أسيرا ضربت
عنقه فإنه يخيل إلي أنه يكون شر الاطار إليه ووددت أني يوم أتيت بالفجاة السلمي لم أكن أحرقه وقتلته سريحا أو أطلقته نجيحا ووددت أني حيث وجهت خالد بن الوليد إلى الشام وجهت عمر إلى العراق فأكون قد بسطت يدي يميني وشمالي في سبيل الله عز وجل وأما لثلاث اللاتي وددت أني سألت رسول الله صلى الله عليه وسلم عنهن فوددت أني كنت سألته فيمن هذا الامر فلا ينازعه أهله ووددت أني كنت سألته هل للانصار في هذا الامر سبب ؟ ووددت أني سألته عن العمه وبنت الاخ فإن في نفسي منهما حاجة
…Ulvan b. Davud el-Becelî, Humeyd b. Abdirrahman-Salih b. Keysan-Humeyd b. Abdurrahman b. Avf isnadıyla babası Abdurrahman b. Avftan şöyle rivayet eder: Vefat ettiği hastalığında ziyaret için Hz. Ebu Bekr'in huzuruna girip selam verdim... Ebu Bekr şöyle dedi: Ben ise, dünyada yaptığım üç şeye keşke yapmasaydım, yapmadığım üç şeyi de keşke yapsaydım, üç şeye de ne ola bunları Peygambere s.a.a soraydim diye üzülüyorum. Keşke yapmayaydım dediğim üç şey:
1- Keşke Fatıma'nın evini açmayıp bıraksaydım ve üzerime harb kapılarını örtseydim.
….
….
Taberani, "Mucem el-Kebir", 1/62
Taberi, "Tarih et-Taberi", 2/353
ibni Asakir, "Tarih", 30/417-418
ez-Zehebi, "Tarih el-İslam", 3/118
hadis Ebu Bekirden daha bir çok kaynakta rivayet edilmiştir. Belazurinin "Ensab el-Eşraf", Ebu Nuaymın "Hilyetul Evliya" kitapları bunlardan sadece bir kaç tanesidir. fakat biz sözün fazla uzamaması ve "her dalda meşhur olan kaynaklardan delil getirme" prensibine binaen bunlarla yetiniyoruz.
2-ci bölüm: hadisin sıhhati:
nasibiler Ebu Bekirin bu itirafına dayanımadıkları için diyorlar ki, hadisin senedinde Ulvan b. Davud vardır. Bende diyorum ki, hadisin senedinde Ulvan b. Davudun olduğu ve ehli sünnet rical ilmine göre Ulvan b. Davudun zayıf olduğu doğrudur fakat bu hadis sadece Ulvan b. Davud yolu ile rivayet edilmiş değildir. zira yukarıda bu hadisin geçtiği diğer kaynaklar arasında zikr ettiğim Taberi bu hadisi Ulvan b. Davud yolu ile aktarmamıştır aksine başka bir senetle aktarmış hadisten sonra ise şu notu düşmüştür:
قال لي يونس قال لنا يحيى ثم قدم علينا علوان بعد وفاة الليث فسألته عن هذا الحديث فحدثني به كما حدثني الليث بن سعد حرفا حرفا وأخبرني أنه هو حدث به الليث بن سعد وسألته عن اسم أبيه فأخبرني أنه علوان بن داود
Bana Yunus Yahya b. Abdullah'tan nakletti: Leys'in ölümünden sonra bize Ulvan geldi. Ben bu hadisi sordum, aynen Leys'in bunu rivayet ettiği kelimelerle anlattı ve bunu Leys'ten böyle duyduğunu söyledi.
Taberi, "Tarih et-Taberi", 2/353
yine hadisin geçtiği bir başka kaynak olan ibni Asakirde bu hadisi Ulvan b. Davud yolu ile değil tamamen değişik bir senet ile aktarmıştı. şimdi ibni Asakirin senedini görelim:
[img height=600 width=960]http://velayet.files.wordpress.com/2011/08/ebu-bekir-kec59fke-hc3bccum-etmeseydim-ibni-asakir1.jpg[/img]
resimde gördüğünüz ibni Asakirin “Tarih” kitabının 30-cu cildinin 417-ci sayfasıdır. işaretlenmiş yerde şu senet var:
أخبرنا أبو البركات عبد الله بن محمد بن الفضل الفراوي وأم المؤيد نازيين المعروفة بجمعة بنت أبي حرب محمد بن الفضل بن أبي حرب قالا أنا أبو القاسم الفضل بن أبي حرب الجرجاني أنبأ أبو بكر أحمد بن الحسن نا أبو العباس أحمد بن يعقوب نا الحسن بن مكرم بن حسان البزار أبو علي ببغداد حدثني أبو الهيثم خالد بن القاسم قال حدثنا ليث بن سعد عن صالح بن كيسان عن حميد بن عبد الرحمن بن عوف عن أبيه
ibni Asakir, "Tarih", 30/417
azacık arapça okumayı bilenler bu senette Ulvan b. Davudun adının geçmediğini göre bilirler. ibni Asakir hadisi bu senet ile aktardıktan sonra Taberi gibi Ulvan b. Davud senedini de bildirmiştir.
yine bu hadisi kendi tarih kitabında Ulvan b. Davud yolu rivayet eden ez-Zehebi ise hadisten sonra diyor ki:
رواه هكذا وأطول من هذا ابن وهب، عن الليث بن سعد، عن صالح بن كيسان، أخرجه كذلك ابن عائذ
Bu haberi bu tarzda daha uzunca olarak İbnu Vehb, b. Leys b. Sa'd yolu ile Salih b. Keysan'dan nakleder. İbnu Aiz de bunu rivayet eder.
ez-Zehebi, "Tarih el-İslam", 3/118
yani bu hadis değişik senetlerle rivayet edilmiştir. Bu senetlerden sadece birinde Ulvan b. Davud vardır, diğerlerinde Ulvan b. Davud yoktur. Taberi ve ibni Asakirin değişik senetlerle aktarması ve ez-Zehebinin bir diğer senedi daha zikr etmesi de dediklerimizin açık delilidir.
Diğer yandan zaten ehli sünnet ve nasibilerin alimleri hadisin sıhhatini onaylamışdırlar. Şimdi de hadisn sıhhatini onaylayan ehli sünnet alimlerini görelim:
1. Said b. Mansur: hadisin hasen olduğunu söyleyen ehli sünnet alimlerinden biri Said b. Mansurdur:
أَبو عبيد في كتاب الأَمْوَالِ، عق وخيثمة بن سليمان الطرابلسي في فضائل الصحابة، طب، كر، ص، وقال: إِنَّه حديث حسن إِلاَّ أَنَّهُ ليس فيه شيءٌ عن النبي
Bu hadisi Ebu Ubeyde "Kitab el-Emval"de, Akili ve Tabelsi "Fedail es-Sahabe"de, Taberani "Mucem el-Kebir"de, ibni Asakir "Tarihi Medine ed-Dimeşk"te ve Said b. Mansur "Sünen"de rivayet etmiştir. Ve Said b. Mansur hadisin hasen olduğunu söylemiştir.
es-Suyuti, "Müsnedi Fatıma", sayfa 34-35
Muttaki el-Hindi, "Kenzul Ummal", 5/252
Peki Said b. Mansur kimdir? Şimdi de Said b. Mansurun ehli sünnet nezdinde sahip olduğu makamı öğrenelim:
سعيد بن منصور (ع) ابن شعبة، الحافظ الامام، شيخ الحرم
Said b. Mansur b. Şeybe, hafız, imam, haremin şeyhi
ez-Zehebi, "Siyer", 10/586, 207-ci ravi
2. Dia el-Makdisi: ehli sünnetin bu alimi de hadisin hasen olduğunu bildirmiştir:
[img height=600 width=960]http://velayet.files.wordpress.com/2011/08/dia-el-makdisi-ebu-bekirin-itirafc4b1-hasendir.jpg[/img]
resimde gördüğünüz ehli sünnet alimi Dia el-Makdisinin "Ehadis el-Muhtara" adlı kitabının 1-ci cild 90-cı sayfasıdır. işaretlenmiş yerde şu ifadeler var:
قلت وهذا حديث حسن عن أبي بكر إلا أنه ليس فيه شيء من قول النبي ص
Diyorum ki, bu hadis hasendir.
Dia el-Makdisi, "Ehadis el-Muhtara", sayfa 90
peki Dia el-Makdisi kimdir? Onun makamı nedir ehli sünnet açısından?
الضياء المقدسي محمد بن عبد الواحد بن أحمد بن عبد الرحمن بن إسماعيل بن منصور ، الشيخ الإمام الحافظ القدوة المحقق المجود الحجة
Dia el-Makdisi Muhammed b. Abdulvahid.... Şeyh, imam, hafız, muhakkik, hüccet
ez-Zehebi, "Siyer", 23/126
kaynak: Velayet
Yorum