Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

    Kavramlarımız bizi ayakta tutan direklerimizdir
    onlar çökerse inanç binamız çöker
    öyleyse onlara gözümüz gibi bakmalı dikkatle kullanmalı ve Kur'an ve Ehlibeyt a.s.'a göre tashih etmeliyiz.
    Bir bozulmuş kavram da başlıktaki asrı saadet kavramıdır. buyrun bakalım..

    Alıntı:1

    hiç vaktim yok ama duramayacağım bu kadar taraflı bu kadar ön yargılı
    kafanızı kuma sokmuşsunuz da...

    4 halife döneminde meydana gelen savaşlarda kaç kişi öldü biliyor musunuz
    dışar ehli kitap v emüşriklerle yapılan savaşı demiyorum
    müslümanların iç savaşında!
    150 000 civarı

    o zaman dünyanın toplam nüfusunu düşünün şimdiki gibi 7 milyar değil belki 100 milyon kadar
    o zman şimdiki nüfusla orantılayın şimdi kaç kişi ölmüş oluyor

    bu kadar büyük rakamda insan ölüyor seneler süren savaşlar oluyor müslümanların kendi içinde
    sonra siz başlık atıyorsunuz altın saadet asrı
    neyin saadeti
    sonra birden bire bakıyorsunuz peygamber s.a.a. ailesi katlediliyor zehirleniyor kafası mızraklarda gezdiriliyor yerlerde tekmeleniyor
    birden bire mi bu hain nesil türüyor gökten mi iniyor
    nasıl altın çağdan birden bire vahşet çıkıyor

    bu nasıl iş

    sosyal kurallar mı iflas etmiş

    bozulma anında mı oluveriyor..

    biraz düşünün yoksa aklınızı hiç kullanmaz mısınız....



    Alıntı 2:

    ehlibeyt izinde adlı aradkaşım biraz daha açarmısın hangi savşlar bunlar iç savaş dediğin hangi ödenmde olmuş????

    Madem bi şy konsuyoruz konusalımm???

    Akıl yok mu falan deme öle tabire gerek yok gel konusalım bakalım sonuçta hepimiz aynı hedefe gidiyoruz


    Selam ve dua ile...


    Alıntı 3:

    kardeşim çok güzel bu mesajın ve önyargısız bakışın için teşekkürler
    ben geçiyordum başka konularda yazıyorum çok vaktim yok geçerken bu başlığı gördüm yazmadan edemedim çünkü bana çok zıt geldi... kendimi sorumlu hissettim bu vahim hata karşısında

    1- Ridde (dinden dönenlerle savaşıldı diyorlar alakası yok) savaşlarında ölenlerin sayısını bilmiyorum, Ama Halidin, ırmağı kanla akıtma ahdi yazar kitaplarda...
    2- Cemel savaşı 30.000 kişi öldü
    3- Sıffin savaşı 100 000 kişi öldü
    4- Haricilerle yapılan savaş 10 000 den fazla harici kılıçtan geçirildi...

    sıffin savaşı aylar sürdü... kılıçlar ilkeler sustu hilleler hüküm sürdü... kalleşlikler taht sevdaları imamete ilkelere zahiri galibiyet kazandı...
    Sahabe diye masum ögürülen o parlak altın (!) çağın insanları Peygamber s.a.a. torununu lime lime ettiler...

    Bunlar hangi zihniyetle yapıldı..

    siz olaya hangi açıdan bakıyorsunuz ki altın asır çağ falan!


    #2
    Ynt: Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

    ancak bu yukardaki bakış matemeatikçi ruhsuz tarihi bakış

    şimdi analizci insan ruhu olarak bakalım olaya

    önce Muaviye vb saltanaçılar açısından bakalım:

    Muaviye Ebu süfyan adlı Mekke site şirk devletinin Liderinin oğludur. Mekke fethelilip de ellerinde devlet kalmayan bu aristokrat takım müslüman olmaktan başka yol bulamaz ve Tuleka adıyla adlandırılır bizzat Resul sa.a. tarafından.
    Muaviye bir süre (1 yıl kadar)Medine'de Resul s.a.a ile birlikte aynı şehiri paylaşır. Bu kısa süre içinde bile ayrıcalıklar ister ve ALLAH Resulü müellefei kulup mantığıyla düşmanlıklarından uzak kalmak için bunlara mal mülk verir ve bunu vahy katibi değil (elçilere yazılan mektuplarda) katiplik görevi verir. Sonra Peygamber s.a.a zamanından sonra Ebubekir döneminde de 2 yıl çabuk geçer ve Ömer dönemine Şama vali olarak atanır. Saray kurar saltanat tibi yönetimini o zaman oluşturur. Çevresine kendilerini eğitip yetiştirecek İslam'ın özünü anlatacak Ebuzer gibi engin sahabileri kovup İbn Ömer gibi kişileri alır. Ebu hüreyre gibi hadiscileri alır. Osman döneminde humus desteği ve sahabe desteğiyle saltanatını yükseltir. Ali döneminde adalet eleğinde problemken Ali a.s.'ı da katletmeye varan hileler silsilesi ile saltanatını yükseltir. Hasan a.s.'ı zehirletir. Hüseyn a.s. ı şehid etme talimatı ve Yezidi başa geçirir. Yezid Peygamber torununu babası gibi kalleşçe değil açık açık 30 mızrak 30 kılıç yarasıyla katleder. O da saltanı devam ettirir. Yerine geçen Zeynül Abidin Ali a.s.'ı da bir sonrakini de yine Emeviler zehirleyerek bu asrın sonunda şehid ederler...
    Saltanatlarını yükseltiler.. Zevk sefa müzik yiyecek kendine boyun eğmiş sadık kullar....


    Doğru saltanat asrı itirazımız yok Asrı saadet.. Altın çağ...

    Pekii bir de Ehlibeyt a.s.'ın başındaki şanlı Resul s.a.a. tarafından bakalım bir de olaya:
    Onca zahmetler çekmiş 23 yıl mücadele vermiş ama o son zamanlarında vasiyeti bile yazdırılmamış ne adına birilerinin saltanatı adına... Ehlibeyti a.s. başındaki Ali a.s. kufe mescidinde sakalı kana boyanmış, 4.5 yıllık hilafeti süresince kendine 3 büyük savaş dayatılmış.
    Kızı Fatıma acılar ve mazlumiyetler içinde yoksul ve fakir olarak kendine kavuşmuş. Zamanın halifesine küs şekilde...
    Torunu Hasan a.s. bizzat kendi karısı tarafından saltanat uğruna zehirletişmiş hem de antlaşmalı olduğu hiç bir şekilde yönetime karışmadığı ibadet ve züht hayatındayken.. Diğer torunu çağları yakan bir mazlumiyet feryadı arasında kendine kavuşmuş. kafası yerlerde tekmelenmiş öptüğü mübarek dudaklarına sopalarla vurulmuş...
    Ailesi esir edilip ilden ile elleri ayakları zincirli dolaştırılmış...
    Torununun torunu Zeynül abidin yalnız yapayalnız yine zehirlenerek şehid edilmiş bu yüzyılın sonunda
    Ehlibeytine 80 yıl cami mimberlerinden kendi camisi de dahil lanet okunmuş cuma hutbelerinde...

    Evet Resul s.a.a. açısından da bu asır saadet asrı mı yoksa kavramlara yeniden bakalım:
    Asr: yüz yıldan oluşan zaman
    saadet: mutluluk huzur barış rahatlık

    Peki hangi döneme saadet asrı, altın çağ deniyor birilerince?
    Peygamber s.a.a.'in risaletiyle başlayan ya da hicretiyle başlayıp 100 yıl devam eden zaman

    100 binlerce müslüman ölmüş

    En güzide insanlar, dünyanın tamamının tırnağına değişilmeyeceği değerde, ALLAH'ın, varlıkları uğruna dünyaya rızık indirdiği insanlar birer birer kurban edilmiş, işkenceye uğratılmış zindanlara atılmış perişan edilmiş... Bunların tamamı saadet kelimesiin tersi..

    Resul s.a.a. tüm bu olanlara yüz çevirip şanlı cennet gençleri dediği torunlarını bırakıp saltanat taraftarı muaviye ve yezid tarafındn mı bakacağını düşünüyorsunuz. biz öyle düşünmüyoruz...

    Bize göre mazlumiyet ve çile işkence ve hileler asrıdır bu zamanlar

    Asrı saadet, altın çağı değil asrı mazlumiyettir...

    Size göre hala asrı saadet ya da altın çağ mıdır

    o zaman siz kimlerdensiniz?.....

    Yorum


      #3
      Ynt: Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

      Alıntı:

      ŞİMDİ arkadaşım ridde savaşı dinden dönenlerle yapılmıştır Alemlerin sultanının vefatından hemen sonra çoğu yer zekat vermez kendini peygamber görenler çıkar onlara karşı ypaılmıştır.Ki o zaman başta kim vardı SIDDIK yani EBU BEKİR...
      Cenentle müjdelenmiştir r.a...Bunu söyliyim bu konuda iyice araştırın derim...

      Cemel savaşı dediğin Tarihte cemel vakası diye geçer yanılmıyosam aynı şeyden bahsediyoruz..Bu olay çok karışıktır ama burda ki en büyük suçşu tabikide muaviye dir ynılıyormuyum yoksa sizin görüşürünüz nedir???

      ilginçtir ki sıffın savaşıda bu şahıs yüüznden çıkmıştır yani muaviye tarafından değil mi ????Ki sıfıfn savaşını da bitiren hz Ali r.a dur benim bilidiğim kadarıyle yanılmıyormuyum yoksa???


      hariciler demissin bunlar kimdir???Bunlar sıffın savaşından sonra ortaya çıkan bir gruptur.HAKMİYET ALLAH INDIR lafı vardı dimi haricilerde hakem olayından sonra haricileri de iyice bir araştırmak gerek ama :S..

      sadece şuanda savşları irdeleyelim arkadaşım ileriye sonra geliriz konu çok açılmasın yavaş yavaş açalım istermisin???

      Selam ve dua ile..

      Yorum


        #4
        Ynt: Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

        Ridde savaşları birden çok olmuştur. Tamamını bilmiyorum dediğin gibi Hz. Peygamberden sonra Ebubekire biat etmeyen, zekatı vermeyen Medine dışındaki kabilelerle yapılan ufaklı büyüklü savaşlardır.

        Ridde, reddediş, dönüş anlamına gelir ki Peygamber s.a.a.'in vefatıyla dinden dönenler için kullanılır.

        Oysa durum tamamen böyle değildir. Çünkü bazılarının iddia ettiği gibi Peygamber s.a.a.'in vefatıyla birlikte Medine dışındaki kabilelerin tamamı dinden çıkmıştı o yüzden Ebubekir sert tavrı takındı yoksa şimdi İslamın esamesi okunmazdı şeklindeki genel yargı gerçek değildir. Şu kadar var ki bir çok kabile Ebubekire biat etmek istemiyordu nitekim onlar ifadelerinde biz Resulullah s.a.a.'e biat ettiğimiz için zekat vermekle yükümlüydük ki verdik ama Ebubekire biat etmediğimiz için zekattan sorumlu değiliz itirazı en katı sünni tarih kitaplarına bile geçmiştir.

        Bir takım kabileler Ehlibeytin a.s. büyüğü İmam Ali a.s'a biat etmek istiyordu. Çünkü bu konudaki nasları biliyorlardı ve Medine'de oldu bittiye getirilen Ebubekire biat (bu Ömerin sözüdür) esintisinden etkilenmemiş kimselerdi.. olaya daha objektif baktıklarından biatı reddetmişler Ebubekirin elçilerini eli boş çevirmişlerdi.. Biat etmenin göstergesi de Halifenin elçilerine zekatlarını teslim etmekti...

        buna karşı Ebubekir Resul s.a.a.'e verdiğiniz bir ipi bile benden esirgeseniz sizinle savaşırım dedi ve onlara Halid b. Velidi gönderdi... Şu olay bu savaşların gerçekte neden ve nasıl yapıldığını açıklayıcı vahim bir örnektir:

        Halid bir kabileye (şu an hafızamdan yazdığım için kabile adını hatırlamıyorum) gittiğinde oradın liderlerinin yakınına kadar gelip onlara seslendi: siz de müslümansınız biz de müslümanız o halde niye savaşıyorz vakit akşam namazı vaktidir birlikte namaz kılalım dedi. teklif kabul edilince birlikte namaza durdular. ancak halidin adamları namaz içinde aniden silahlarına sarılıp kabilenin önde gelenlerini kıskıvrak tutukladılar...

        Halidin gözü tutuklu durumdaki kabile reisi Malik B. Nuvere'nin genç eşine takıldı. Ve Maliki öldürme kararı alıp uygulattı. Ölümü kesin gören Malik benim öldürülmeme neden olan şu genç olan eşimdir öyle mi deyince Malik hayır ALLAH düşmanı senin öldürülme sebebin Halifeye biat etmeme nedeniyle dinden çıkman (irtidat etmen)dır dedi ve onu öldürtüp o gece karısıyla nikah kıyıp onunla yattı.

        Haber Ömere ulaşınca Ömer hemen halifeye gidip dedi bu zina etmiştir recmedelim.. (Çünkü İslam'da bir kadın kocasından ayrıldıktan sonra iddet süresini tamamlamadan başkasıyla evlenemez bu da 3 aydır oysa halit aynı gece onunla ilişkiye girmiştir.) Ebubekir bunun üzerine Halid ictihad etti yanıldı (bir sevap aldı suçsuzdur demek istiyor) Ömer bunun üzerine hiç olmazsa onu ordu komutanlığından alalım Ebubekir bunun üzerine hayır ALLAH'ın kınından sıyrılmış kılıcını tekrar kınına sokmam diye cevap veriri....

        Burada dinden dönme olayı yoktur çünkü beraber namaza duruyorlar, zekatı reddetme konusunda ise biz Ali a.s.'a biat edecektik Ebubekiri tanımıyoruz biat etmediğimiz kişiye zekat vermekten sorumlu değiliz diyorlar...


        Cemel savaşına gelince... (sürecek inşALLAH)

        Yorum


          #5
          Ynt: Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

          Alıntı:
          yazdıklarını okuyorum ama Hz. Ali r.a Hz Ebubekir e biat ediyoda Hz. Ali ye biat etmek isteyenler niye biat etmek sitediklerinin biat ettiğine biat etmiyorlar???
          Peki zekat vermemleri suç değil mi sence de ??? o deönemin şartlarına göre???
          Ayrıca o dönem de çok yumuşak davranılsa bugun ISLAMiyet bu durumda olmazdı çünkü Peygamber Efendimiz s.a.v min ölümün hemen peşine dinden çıkanlar peygamberliğini ilan edenler olmuştur sapkınlığa tekrar dönenler aynı Musa a.s kurtardığı yahudiler gibi kızıldeniz olayında anında dönenler olmuştur...

          Komutan olayını hiçbir şekilde duymamıştım bir kaç kaynak var mı gösterebileceğiniz???
          Ve madem böle bir olay var Hz. Ömer susmadı tepkisini dile getirdi di İmam Ali niye sustu r.a :S
          İmam ALi r.a Biizzat Peygamber efendmiz s.a.v yetiştirmedi mi eğetimedi mi???

          Yorum


            #6
            Ynt: Asrı Saadet mi Asrı Mazlumiyet mi?

            Sayın Ehl-i Beytin İzinden hocam, bu yazışmalarınızı, dün detayına kadar okudum ve yazdıklarınızdan yeni meseleler öğrendim. Allah razı olsun. Burada nakletmeniz çok iyi olmuş. İlgi ile takip edeceğim inş.

            Yorum

            YUKARI ÇIK
            Çalışıyor...
            X