Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Suçu Müslüman Olmaktı

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Suçu Müslüman Olmaktı

    Habeşli siyahi bir köle.
    Adı: Bilal-i Habeşi (ra)
    Suçu: Müslüman olmak.
    İşkenceyi yapan: Efendisi Umeyye bin Halef (l.a)

    Kölesinin Müslüman olması çileden çıkartıyor o’nu:

    "andolsun sen ölmedikçe yahut Muhammed’i ve onun dinini inkar etmedikçe bu azabı üstünden eksik etmeyeceğim."

    Ücretle tutulmuş müşrik çocukları tarafından boynundaki iple aç, susuz Mekke sokaklarında gezdiriliyor. Önce kızgın kumlara yatırılmış olacak ki, izleri hala sırtında.

    Allah(celle celalüh) ve Rasulünün aşkıyla yanan bir kalbe sahip bedeni kızgın kumlar ne kadar yakabilir ki!?


    Bir yanda cahiliye bataklığının tam ortasında bir devir ve kalplerindeki yaradanına sığınma arzusunu kendisine bile faydası olmayan taşlarda arayan zavallı bir beşeriyet.

    Diğer yanda hidayet güneşinin aydınlığında asr-ı saadet denilen ve içlerinde daha dünyadayken cennetle müjdelenen nice hidayet erlerinin çıktığı bir insanlık.

    Peki neydi onları karanlık kuyuların güzel Yusufları yapan?

    Yusuf’un güzelliğine bir sebep kuyunun karanlığıydı belki de.

    Ya neydi onları secdelerin sultanı yapan?

    Sultanlığa sebep secdedeki zillet tacını giymekti belki de.

    Atalarının dininden ayrılıp Hak’kı dolayısıyla işkenceyi zulmü kabul ve tasdik edenler.

    İşte onlar. işte biz

    Onların çektiklerini çekmeye hangimiz hazırız biz?!

    Onlar neler çekti, biz, neler gördük?

    Her birimiz cahiliye kuyularında boğulmayan Yusufların aksine ahir zaman kuyularında boğulmaya talip olmuş gibiyiz!

    Düşünebildiği kadar insan olan insana Nebiy-yi Zişan’nın bu sözü kafi gelir herhalde:

    “Sizden öncekiler âhiret işlerinden arta kalan vakitlerini dünyaya harcarlardı. Sizler ise dünya işlerinden artan vakitlerinizi âhirete sarf ediyorsunuz.”


    İşkence edenler ve edilenler

    Dünya lezzetlerini tercih edenler ve âhireti özleyenler

    Büyük bir göç var, herkes gidiyor. Zulmedenler de zulme uğrayanlar da zulme seyirci kalanlar da bu sevkiyata karşı koyamaz. Göç muhakkak.

    Bu göçte secdedeki zilleti tercih eden sultanların önderliğiyle ahir zaman kuyularında boğulmayan Yusuf’lar olmak duâsıyla

    #2
    Ynt: Suçu Müslüman Olmaktı

    [quote author=Mekteb-i Mülkiye link=topic=8517.msg55620#msg55620 date=1254515702]

    Bu göçte secdedeki zilleti tercih eden sultanların önderliğiyle ahir zaman kuyularında boğulmayan Yusuf’lar olmak duâsıyla[/b][/size][/center]
    [/quote]

    [move][shadow=red,left][glow=red,2,300]Biz SAHİPSİZ Değiliz...[/glow][/shadow][/move]


    Yorum


      #3
      Ynt: Suçu Müslüman Olmaktı


      YUSUF OLMAK ZOR ÇOK ZOR

      Yusuf’san önce sevmekle başlayacaksın çileye…
      Öyle bir seveceksin ki; şüphe olmayacak içinde.
      Öyle saf, öyle temiz olacak işte.
      En yakınların kesecek başını…
      En yakınların itecek seni karanlıklara…
      En yakınların yakacak her zerreni.
      Ve sen güzel görecek, güzel bakacaksın her şeye…

      Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor
      Bu dünya perdesinde Yusuf olmayı seçtiysen, önce dar kapılardan geçeceksin…
      Dört duvara dokunacaksın, her köşe başında bir kuyu olacak sen girecek - sen çıkacaksın.
      Her çıkış bir başlangıç, her düşüş bir devrin bitişi olacak.
      Ve O’ndan başka kimseyi imdada çağırmayacaksın.
      Zindanların yakın edecek bütün yaratılmışı.

      Dağlar yoldaşın, taşlar arkadaşın, kuyular sırdaşın olacak.
      Önce sıla yakacak içini…
      Sonra adı hasret olan tüm özlemler gelecek peşinden…
      Sabırla başlayacak dünya sürgünün.

      Yusuf olmak zor çok zor…“Nurunda hoş, narında” diyeceksin.
      Tüm ateşleri gül diye tutacaksın.
      Kor önce avucunu, sonra yüreğini yakacak, susacak susacaksın

      “ Ah” demeyi bile çok göreceksin diline.
      Şikâyet kapılara gelip gelip gidecek eski yerine
      Sevmenin ne zor olduğunu elbet anlayacaksın.

      Yusuf olmak zor çok zor…
      Köle olup önce pazarlarda satılacaksın…
      Saraylara ayağında kelepçeyle gireceksin.
      Toprak değecek tenine, rüzgâr savuracak tanelerini gözlerine
      Kimse inanmazken sana, yitirmeyeceksin hiç ümidi.
      Hamken yanacak, yandıkça pişeceksin,

      “Elhamdülillah” kemerini kuşanacaksın,
      Çileden geçmeden gidilmez hiçbir yere
      Çekecek çekecek hep pişeceksin…
      İmtihanı öyle kolay olmayacak aşk yolunun
      Her adımda bir kez daha bileneceksin.

      Yusuf olmak zor çok zor…
      Her yanışında anlayacak; Yusuf olmak zor diyeceksin.
      Sonra aşkın ne zehir olduğunu tadacaksın,
      Kılıçtan keskinliğini, nankörlüğünü, acizliğini
      Yolun zindanlara düşecek, edep perdesinin ardında bekleyeceksin.

      Beyaza değen siyah temizlenene kadar sürecek bekleyişin.
      Öyle kolay olmayacak siyahtan arınmak,
      Yani seneler sürecek bekleyişin.
      Kapılara asılacak Yusuf gömleğin,
      Bakıp bakıp, eğeceksin başını

      Ama mahcubiyetten değil, yine edepten olacak sakınışın.
      Ne zamanki sebepler kapısını kapatıp tümden,
      Dönünce yüzünü Rahmana bir haber gelecek gaybtan:
      “Yusuf tertemizdir günahtan”
      Sultanlığın yolu zindandan geçecek bileceksin…

      Dedim ya; Yusuf olmak zor çok zor
      Yusufken sultan olmakta zor
      Hele Yusuf’un Yakup’u olmak, işte o hepsinden zor…




      YuSuF yÜrEkLiLeRe SeLaM oLsUn.

      Yorum


        #4
        Ynt: Suçu Müslüman Olmaktı

        allah razı olsun

        Sürgünümüz hep çöle, sırr-ı hikmet ne ola?
        Sahra-yı KERBELA'da, Hüseynî Fermân'a sor...

        Yorum

        YUKARI ÇIK
        Çalışıyor...
        X