Duyuru

Daraltma
Henüz duyuru yok.

Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

Daraltma
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
yeni gönderiler

    Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

    Şu an bendeki son durum. Olduğu gibi yazıyorum: Kalbim sünnilik aklım şiilik diyor. Sünniliğe beni çeken şey evliyaları sadece. Ama sünni insanların halini görünce asla o mezhebe girmem. Öte yandan da sünni kaynaklı hadislerin pek çoğu da doğru gibi geliyor bana(bahsettiğim halifelik vs. değil). Bozuk bir mezheb ama hadislerinde doğrular var hoş siz de o hadisleri kullanarak adamların bütün iddialarını çürütüyorsunuz. İnsanların halleri hangi mezhebin doğru olduğunu gösteriyor. Ben dediğim gibi sünni olmam, ama neden şii hala değilsin diyeniniz varsa bir mezhebe girmek şart mı diye düşünüyorum. Niye? Misal 12 İmam Şii dir diyeniniz bile çıkmadı. Siyasi bir mevzu sadece bu belki. Siyaseten ben de Şiiyim zaten. 12 İmam Şiiyse dakkasında şii olucam. Herkesi de bu yola çağırırım. Zaten şu an ölsem direk cennete girme ihtimalim sıfır olduğundan. Geciktiğim bir durum da değil.

    #2
    Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

    "Zaten şu an ölsem direk cennete girme ihtimalim sıfır olduğundan."

    Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez. günah işlemek bağışlanır ama onun çok merhametli ve bağışı olduğuna inanmayıp bundan ümidi kesmek bağışlanmaz.

    sünniliğin hak olduğunu düşünmek aklı olan için mümkün değildir. bunu sitede defalarca kez açıkladılar. sünniler akıllarına danışıp da kitaplarını bıraktıkları zaman doğru yolda oluyorlar. ancak din adamları onları sürekli salim akıldan, uydurma rivayetlere çekmeye çağırıyor akıllarını kullanmalarını engelliyorlar.
    12 İmam, onların şii olduğunu söylemeye gerek olmayacak kadar net şiidirler. çünkü onlardan gelen hadislerde hep şiileri kendi öğrencileri ve bağlıları olarak onlarla yaşamışlardır. onlardan söz ederken: "şiilerimiz" diye bahsetmişlerdir. ortaya koyup emrettikleri önerdikleri yaşam biçimi ideal şii nasıldır soruna cevap olarak verilmiştir. demişlerdir ki şiilerimiz şöyledir böyledir. Örneğn İmam Zaman a.f'ten gelen bir hadiste, şiilerimiz bizi kendilerinden gafil mi sanıyorlar, biz onları koruyup kollamasak düşmanları onları yok ederdi." şeklindedir. Şiilerimiz bizim için süs olsun yüz karası olmasın buyurmuşlardır. 12 İmamdan hiç bir zaman sünnilerimiz diye böyle söz rivayet edilmemiştir. tersine onlar sünnilere ait inanç ve yaşamlardan söz ederken, muhalifler, âmmiler (genel çoğunluk) diye söz etmişlerdir.
    12 İmamımızın anlattığı inanç ve ameller tamamen şiada yaşamaktadır, sünnilkte bunlara muhalefet edilmektedir. Örneğin İmamlarımızdan birine soruluyor deniyor ki: onlar cennette müslümanların Allahı göreceğini söylüyorlar ne dersiniz, şeklindeki bir soruya İmamımız, .... hadi doğru söylüyorlarsa bulutsuz bir günde gökyüzündeki güneşe çıplak gözle öğleyin baksınlar da görelim." cevabını vermiştir. Yine İmamlarımızın, Abbasilerde göz altındaki şiiye yazdığı mektupta ona sünniler gibi abdest almasını emrettiği, bu şiinin göz altından kurtulunca yeniden mektup yazarak ona şiadaki gibi abdest almasını emrettiği yazılıdır şia hadislerinde.

    Sünnilerde de doğru hadisler vardır bunların olduğunu kabul ediyoruz. ancak bunların varlığı sünniliğin hak olduğunu asla göstermez. çünkü bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir misali, her ekolde bazı doğrular vardır tümden batıl bir ekolü akıl sahipleri kabul etmez ki. onları ikna için bazı doğruların da verilmesi gerekir ki yanlışarda kuşkulanmasınlar. Hristiyanlıkta hiç mi doğru amel yok? yahudilkte de.. budizmde de. ama bu onların doğru olduğu anlamına gelmez.

    amelen ve itikaden şii olmadıktan sonra siyaseten şii olmanız sizi kurtarmayabilir... amelen şianın nesini yanlış bulduğunuzu sorabilir miyim?

    insanlara bakarak bir ekolün doğru ya da yanlışlığını bilebilmek yanıltıcı olabilir. bu yüzden İmam Ali a.s: sen önce hakkı tanı sonra insanları (çürüğünü sağlamını ayırt edip) tanıyabilirsin. şayet önce insanı tanırsan (yanlış insanı doğru kabul etme zannına kapılarak) doğruya ulaşamayabilirsin buyurmaktadır.

    şahsen şiayı okuyarak doğruyu buldum. tüm şiiler değil sünni olmak tamamen kötü örnek sergileseler de İmam Zaman a.f ile tek başıma da olsam şiadan zerrece şüphem olmaz. Elhamdulillah. Ki Rehber İmam Hamenei ve diğer çok sayıda cevherler bize şianın mükemmeliyetini yansıtmaktadır.

    Yorum


      #3
      Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

      hergün 5 vakit, cem ediyorsanız 3 vakit her vakit her rekat okuduğumuz Fatiha suresinde " 6. Bize doğru yolu göster. 7. Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil! " diyoruz. bunu şiasıda söylüyor, sünniside selefisi de. bir zamanlar var olup artık kaybolan mutezileside mürcieside.. ee peki? sonuç? sonuç yok. Elbette biri fırka-i naciye, diğerleri fırka-i nariye. peki biz hangisiyiz? şiaya sorsan "tabiki biz" sünnisine sorsan "kesinlikle biz". biraz daha yürüyüp "mezhebe ne gerek var" dediğinde de selefiler devreye giriyor. Allah'ın adaletinden şüphem yok, ama biz ne olacaz böyle? bizim hüccetimiz ne? kim bizim hüccetimiz? varsa hani, yoksa bu zulüm değil mi? Allah kuluna zulmetmeyeceğine göre geriye kim/ne sorusu kalıyor. peki neden göremiyoruz, farkedemiyoruz? bir sürü kitap var bilgi kirliliği var. doğrusu hangisi? "Doğrusunu Allah bilir" ise, Allah zaten "El-Alim"dir. her bilginin kaynağı kendisidir zaten. kuluna bildirmeyecekse bir anlamı olmaz. peki bildirdiği "doğru bilgi" hangisi? yoksa hiçbirisi mi? yoksa şia diyerek sünni diyerek biz kendimizi mi kandırıyoruz?

      bu sadece iç döküntüsü bir yazı oldu. cevaba lüzum yoktur. vesselam..

      بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ

      Kim Allah’ı, O‘nun peygamberini ve inananları dost edinirse, bilsin ki şüphesiz Hizbullah galiplerin ta kendileridir.

      Selam Olsun Korkmadan Ben De Varım Diyebilenlere!!

      Yorum


        #4
        Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam


        Selamun Aleykum,Cennete direk gidemem dedim. Yani cehennemde azaba uğrayıp öyle giderim.(Gidersem).
        Şia da bir amel bozukluğu falan var da demedim zaten namazda elleri açık tutmak dışında bir fıkıh bilmiyorum şiadan.
        3. sü insanlara bakıp mezheb yorumu yapmak yanlış olabilir evet ama artık o dereceye geldi ki kaderin aynı çarkı sürekli döndürüp durması bunun Allah'ın bana bir öğretisi olduğunu düşünüyorum.


        Netice olarak şu an Şia'yı hak mezheb kabul ediyorum ama kalbim bir türlü buna yatışmıyor. Sorun bendedir. Sünni palavralarını o kadar okumuş yaşamış ve duymuşuz ki, şiayı kötülemelerini falan, adamlar öyle bir sistem oturtmuş ki insan aldanıyor. Bu yazıyı okuyan bir sünniye sözüm: yanında aşkla Hz. Ali dendi mi bu alevi mi ya da şii mi diye düşünmeyen bir tek(!) sünni var mı bu dünyada? Hani Hz. Ali'yi seviyordunuz? Hani alevilerden de çok seviyordunuz. İnsan sevdiğini çok zikretmez mi? O halde zikredene şaşırmanız sizde bu halin olmayışı demek onu bizim kadar sevmemek demek.









        Yorum


          #5
          Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

          Rasulullah ve 12 imam a.s de dahil tüm nebi, rasul ve vasiler a.s sia -rafizi - imami - isnaaseridir. bunun aksine tek kelime eden de yalancidir, cünkü zaten Allah c.c'in dini ve elcilerinin a.s teblig ettigi din olan islam iste bu sialiktir.

          Yorum


            #6
            Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

            İçimizde iki tür duygu oluşur. bir şeytandan gelen vesveseler, iki Meleklerden gelen iyi duygulara dayalı düşünceler. ikincileri bizi hidayete taşırken birinciler ayağımızı doğru yoldan farkında olmaksızın kaydırabilir. bizi günaha, giderek de küfre sürükler.

            içimizden gelen bu zıtlıklar içeren çift duyguların hangisi şeytandan hangisi Allah'tan olduğunu çoğu zaman sorgulamayız, sorgulamadan bunlar bizim duygularımız diye düşünür geçeriz. düşünce zincirlerinden bir kelimeyi baz alıp onun çağrıştırdığı diğer anı ya da yeni düşünceye atlayıveririz. bu serbest düşünce sürüp giderken aralarda şeytandan gelenleri de düşünürüz.

            ancak bunlardan bazıları vardır ki karara bağlanır içimizde. örneğin, şiiler 3 vakit ezan okuyor üç vakit kılıyorlar, sünniler 5 vakit ezan okuyorlar beş kez namaz kılıyorlar, hem şiiler sadece farzları kılıveriyorlar ama sünniler (hanefiler) farz kadar sünnet namaz da kılıyorlar. öyleyse sünniler daha takvalı. halbu ki şiilerin hak yolda olduğunu söylüyoruz. (türkiye'deki) şiiler az Kur'an okuyor az hafız çıkarıyor ama sünniler daha çok. bir de şiiler Kur'an'a sünnilere göre daha çok sarıldığını söylüyorlar... gibi bir yığın düşünceler hem de bir kaç kez zihnimizden geçmiştir.

            bunları ne yaptık? şiilerin doğruları daha fazla sünnilerin de sapıklıkları şiilerle kıyaslanmayacak kadar çok diyerek mi geçiştirdik? ya da sünnilerin de kötüleri var diyerek mi?

            hayır hayır bunlar masum gibi görünen ve mutlaka harfiyyen cevaplanması gereken şeytani vesveselerden başka bir şey değildir. bunların hiç biri gerçek değildir. ne şiilerin 3 vakit kıldıkları ne sünnilerin 5 vakit, ne sünnilerin sünnetlerle çok namaz kıldıkları ve ne şiilerin az Kur'an okudukları! bunlar gerçek değildir. ama şeytan bize gerçek gibi göstermektedir.

            günde beş vakitte tüm şii ve sünniler Rabbimiz bizi hidayete ulaştır diyorlar demek doğru değildir. çünkü bu doğru değildir. ayetin devamında "kendilerine nimet verilenlerin yoluna" diyerek bu dosdoğru yolun hangisi olduğunu da belirtmiş oluyoruz. sadece doğru yol değil. işte bu noktada bu duayı gerçekten yapanın şiiler olduğunu görüyoruz.

            Allah bizden nasıl dua etmemiz gerektiğini bizzat açıklayarak dua etmemizi istiyor, Allah'ın açıkladığıyla uyuşmayan dua dua olmaktan çıkar. yoksa Allah dua edin diye genel ifade kullanır bizi istediği kelimelerle duaya mecbur kılmazdı.

            kendilerine nimet verilenler masumlardır. çünkü Allah kullarına sadece doğru duayı emreder. nimet verilenler alimler ya da genel ifadeyle mü'minler değildir. eğer kendilerine nimet verilenler masumların dışında kalan, tek bir günahı bile olsa alimler ya da mü'minler olsaydı bu durumda Allah kötülüğü emretmiş olurdu ki Allah bundan münezzehtir. yani örneğin "kendilerine nimet verilenler" diyen bir sünni bununla İmam dediği Ebu hanifeyi kastetse ve Allah'tan onun yoluna iletmesi için dua öğrendiğini düşünse ne olur? Allah burada Ebu hanife gibi günaha açık insanları kastederek kullarına onların yoluna iletilmeyi istemelerini emretseydi o zaman bir günah bile olsa o günah da istenmiş olurdu. Allah Ebu hanife gibi olun diyerek günahı da istememizi emretmiş olurdu haşa! Oysa nimet verilenler Masumlar olunca o zaman kusursuz yola, hiç günah olmayan yola ilet anlamı çıkıyor ki Allah da ancak bunu emreder. Bu durumda sünniler bu ayeti masumların dışındaki alimlere(!) de yayarak böylece günahı da istemiş oluyorlar. Hatta bunu kendilerine Allah'ın emrettiğini (bu şekilde dua emrederek) iddia ile büyük bir vebale bile girme durumlarına düşüyorlar.

            o halde Allah'ın istediği gibi duayı sadece Şiiler yapmış oluyor. Sünniler değil. hangi şii, sünni bir imamın (namaz kıldıran) Allah'ım bizi Ömer gibi Peygamere isyan eden birinin yoluna ilet demesine katılabilir! hiç birisi! oysa tüm sünniler buna gönülden amin diyorlar! demiyorlar mı? bu durumda şiiler mi bizi kendilerine nimet verilenlerin dosdoğru yoluna ilet diyor yoksa sünniler mi yoksa her ikisi mi!

            günde 3 vakit 5 vakit meselesine gelince. hiç bir şiinin 5 vakti 3e indirme hakkı olmadığı gibi, hiç bir sünninin de cemi iptale zorlama ve bu şekilde farz koyma hakkına sahip değildir. şiiler 5 vakit namaz kılmaktadırlar. hem de Peygamberin s.a.a. kıldığı gibi. sünnilerse namazlarını çoğu zaman kazaya bırakarak, zor görerek aslında daha az namaz kılmaktadırlar. dikkat edenler yok mu, elbette var bunlar değerlendirmemimizin dışındadır. ancak cemaat ve ezan meselesine gelindi mi İslam'ın birlikte yapılan ibadetleri en asgari şartları gerçekleştirilerek yapılır. örneğin, bir seferde fatihadan sonra uzun sure okuduğu için komutanı azarlayan Resul s.a.a, cemaatin içinde hasta olan, yaşlı olan dayanamayacak derecede zayıf olanlar vardır. İhlas suresi (ya da bu uzunlukta sureler) neyine yetmiyor (benzer ifade) buyurmuştur. kendisi de ümmete kolaylık olsun diye cemi uygulamıştır. bunun dışında dileyen dilediği gibi namazlara 5 vakite beş daha katar nafile ibadetleri istediği kadar yapar. çok namaz kılmak çok rekat kılmak çok ayrı vakitlerde kılmak demek değildir. ihlasla kılmak gösterişten uzak kılmaktır. Peygamberimiz s.a.a evlerinizi kabristana dönüştürmeyin nafileleri orada kılarak oraları diriltin (ya da benzer ifade) buyurmuştur. eğer bir insana cemaatte yaptığı zevkli geliyor ama tek başına geldiğinde bunda zorlanıyorsa o ibadetin riya olma oranı çok güçlü ve çok yüksektir. arfiler böyle ibadetin riya olduğunu söylemişlerdir.

            evet çok doğru düşüncedir şu:

            Allah eğer tüm doğruları bir mektepte toplayamamışsa bu onun (haşa) acziyetini gösterir. uygulanamayacak bir dini emretmiş, ya da insanı eksik yaratmıştır. dinin uygulanma güçlüğüyle insanın kaldırma kapasitesini iyi ayarlayamamış demektir. eğer ben tek bir ekolden beslendiğimde tüm doğruları yapıp tüm yanlışlardan kaçınamayacak, Allah hükmünden başka beşer hükmüyle amel etmiş olacaksam o zaman yine Allah'ın adaleti ve hücceti yok demektir. çünkü eğer ben Allah hükmünü değişik cemaatlerden toplayacaksam o zaman Allah bunu yollamış ve dinini korumuş kemale erdirmiş olmaz ki! eksik bırakmış ve aklımla ben tamamlamış olurum. ilahi hüküm hangisi beşeri hüküm hangisi noktasında benim aklım hakem olacaksa o zaman buna ne derece güvenilir ki! o zaman yine akıl (insan) sayısı kadar uygulama (farklı yol, din) doğmuş olmaz mı! olur. bu durumda hani korunan din nerede? her insan bunu yapıyor, o zaman Allah hangi insanı sorgulayabilecek (haşa) ki! her insan benim aklıma bıraktın ben bu cemaati bulabildim deme durumunda bahane bulmuş olmaz mı! ben döne döne ilahi hükmü mü arayacağım sonra bu değilmiş ya deyip diğerine koşacağım yoksa ilahi hüküm karşımda da onu uygulamakla mı sorumluyum! ilahi hüküm kendisine açıkça ulaştırılmayan insan mazur değil midir! mazurdur. o halde tek ekolde ilahi hükümler toplanmamışsa insan tüm hükümlerden mazur sayılmaz mı! şüphesiz ki sayılır! çünkü birine zan girince insan hakem olarak bir ekolde aklına müracaat durumunda kalırsa bunun sınırını yine aklına soracak ve tüm hükümler şahsileşecektir!

            biz şia ve sünni demiyoruz. Allah diyor. dinini tamamladığını ve ekollerün 70in üzerinde olacağını buyuruyor. sünni olan birisi bu tek fırka olamaz. çünkü sünni tek doğru fırka tanımıyor ki.

            neredeyse tüm sünnilerin ittifak ettiği fırkalar: 4 ameli mezhep 2 itikadi mezhep, bu fırkalara bağlı (fırka fark kelimesindeki anlamı barındırır bu durumda farklı hükme inanan gurup fırka sayılır) cemaatler, tarikatlar ve bireyleri kabul eder. bir tarikatçıyla bir mealciyi yanyana getiremez aynı yolda yürütemezsiniz. her adımda tartışmaktan bir adım atamazlar. birlikte düşman belirleyip ona karşı birbirlerine arka çıkamazlar. islam dünyasındaki savaşları görüyorsunuz. her sünni cemaatler ve tarikatlar içindeki farklı kolları da batıl saymaz. böylece 4 +2 x3x5=90 eder. bu ortalama fırka sayısıdır. şimdi sünniler bu fırkaların hepsine hak diyor hepsine sünni diyor, ama bunların aynı olm olmadığını da kabul ediyor. bu durumda nasıl biz kurtulan fırkayız diyebilecekler? birinin hak dediğine diğer batıl diyecek ve ikisi de doğru yapmış olacak. e o zaman bunu Allah inancı olan hristiyanlık yahudilike de uyarlayın. o zaman neden onlar da hak olmuyor? eğer sünni Kur'an metodoljisine ve hak ölçütüne vursanız hristiyanlık da hak çıkmazsa ben bu işi bırakacağım varsa tartışan gelsin beri! nitekim hristiyanlık da hak diyen sünniler de var. üstelik bunlar azınlık ve marjinal guruba ait de değil. En geniş sünni fırkalardan birinin lideri Fethullah'ın hıristiyanlarla ortak amentümüz (inanç esaslarımız) var demesi, Sağlam Yayınlarının sahibi Bahaeddin Sağlam'ın İncil'in tahrif olmadığını ve hidayet kaynağı olarak devam ettiğini söylemesi bunlara birer örnektir.

            sözlerim kimseye cevap niteliğinde değildir. ama buradakileri okuyunca biraz sesli düşündüm o kadar..

            Yorum


              #7
              Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

              Arkadaşım ne güzel yerdesin. Ben Sünni mezhebinden Şiiliğe geçerken aynı vicdan muhasebesini yaşamıştım. Yatmadan önce Allah'ım içimin rahat etmesi için rüyalarımla beni yönlendir dedim ve rüyalarım bana doğru olanı gösterdi. Şiiliği bir mezhep olarak görmeyin. Safımızı belli etmek için bir ismimiz olmalıydı ve Şii olduk. Mezhep olarak görmekten öte mezheplere karşı durulan bir duruş olarak nitelendirin. Çünkü Müslümanız demekle anlaşılamayacağımız bir çağda yaşıyoruz. Peygamber Efendi'mizden (S.A.) sonra gizli düşmanların oyununa gelen bir ümmetiz.
              Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

              Yorum


                #8
                Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                Benden de bir dip not beni Şiiliğe yani 12 İmam'a yönlendiren şey Peygamber'in hayatını Sünni kaynaktan okumam oldu. Orda Hz. Muhammed(s.a.a)'in önceden gelen soyuna bir parantez açılmış onlar övülmüştü. İsimleri bilinenlerin faziletleri sayılmıştı ki akıl mantık da bunu emrediyordu zira temiz insandan temiz evlat çıkma olasılığı kötü kişiden temiz kişi çıkma olasılığından çok ciddi rakamla yüksekti. Gözlemlerimiz ve tarih hep buna delil getiriyordu. Mesele insanlığın zirvesi olunca da işin içine kuvvetli bir + daha katılıyordu. Taşıdığım alevi genler beni ehl-ibeyt sevdalısı yaparken bahsettiğim Sünni kitaptaki bilgilerde 12 İmam'a daha emin bir şekilde sarılmama neden oldu.


                Kafama takılan bir soru: 12 İmamların 6. sı Hz. Cafer-i Sadık(as) nakşibendi tarikatının silsilesinde yer alıyormuş. Bunu nasıl açıklıyorsunuz?
                Kafama takılan diğer bir soru: Sünni Evliyalara bakış açınız nasıldır? Bunlar sizce de evliya mı? Yoksa sadece çalışkan iyi bir mümin mi? Misal İmam Rabbani dedikleri zat Peygamberin soyundan gelen Abdülkadir Geylani için 13. İmam olsa bu O olurdu demiş. Burada 12 İmamları tanıyan ve yücelten bir Sünni Alim var. Tabi bu bilgiyi neye göre veriyor o da merak konusu. Umarım heva heves sözü değildir.


                Kafama takılan son soru: Şii olmayanların misal sünnilerin ahiretteki durumu nasıldır? Direk cennete gitme ihtimali var mıdır? Yoksa Cehennemden şefaatle mi kurtulurlar?

                Yorum


                  #9
                  Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                  [quote author=faramirofgondor link=topic=25128.msg170435#msg170435 date=1377034319]
                  Kafama takılan bir soru: 12 İmamların 6. sı Hz. Cafer-i Sadık(as) nakşibendi tarikatının silsilesinde yer alıyormuş. Bunu nasıl açıklıyorsunuz?
                  Kafama takılan diğer bir soru: Sünni Evliyalara bakış açınız nasıldır? Bunlar sizce de evliya mı? Yoksa sadece çalışkan iyi bir mümin mi? Misal İmam Rabbani dedikleri zat Peygamberin soyundan gelen Abdülkadir Geylani için 13. İmam olsa bu O olurdu demiş. Burada 12 İmamları tanıyan ve yücelten bir Sünni Alim var. Tabi bu bilgiyi neye göre veriyor o da merak konusu. Umarım heva heves sözü değildir.
                  [/quote]

                  Bu konuda şunu söyleyebilirim; Benim de takıldığım bir noktaydı. Mesela Veysel Karani Hazretleri Şiilerin sevdiği saydığı bir zattır. Onunla ilgili şu hikayeyi okumuştum; http://www.frmtr.com/alevi-kulturu/4...el-karani.html
                  Ama Sünni kaynaklarda Veysel Karani hakkında aynen şöyle der; Veysel Karani, Hz. Ömer ve Hz. Ali dostudur. Mesela bir örnek (http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=2712)

                  Yine başka bir örnek Hz. Şems Şii'dir ama Sünni kaynaklar Sünni olduğunu söylerler. O mübareği çok seven ve bilgilerinden yararlanan Hz. Mevlana'nın da Şii yerine Sünni olduğunu söylerler kaynaklarında. Yani Evliya dedikleri kişiler gerçekten Evliya olabilirler ancak açıklamalarda gizlilik ya da Sünniliğe yakın gösterme mevcut olabilir. Ya da o kişinin evliya yerine hokkabaz olması da muhtemeldir.

                  [quote author=faramirofgondor link=topic=25128.msg170435#msg170435 date=1377034319]
                  Kafama takılan son soru: Şii olmayanların misal sünnilerin ahiretteki durumu nasıldır? Direk cennete gitme ihtimali var mıdır? Yoksa Cehennemden şefaatle mi kurtulurlar?
                  [/quote]

                  Tabi ki Allah'ın takdiri ve bağışlaması geniş. Ama Kuran'da da belirtildiği gibi hepimiz atalarımız önde olacak şekilde sorguya çekileceğiz ve bizim atalarımız imamlarımız olurken onların ataları Ömer, Ebu bekir, Muaviye, Yezid .... şeklinde gidecek. Allah tüm Müslümanlara doğruya ulaştıracak vicdan, akıl ve çalışkanlık versin.
                  Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                  Yorum


                    #10
                    Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                    Tabi ki Allah'ın takdiri ve bağışlaması geniş. Ama Kuran'da da belirtildiği gibi hepimiz atalarımız önde olacak şekilde sorguya çekileceğiz ve bizim atalarımız imamlarımız olurken onların ataları Ömer, Ebu bekir, Muaviye, Yezid .... şeklinde gidecek. Allah tüm Müslümanlara doğruya ulaştıracak vicdan, akıl ve çalışkanlık versin.
                    bende bunu anlamıyorum işte. Ebubekir Ömer eyvallah ama muaviye ve yezid neden eklenir bu silsileye? ya ben sünni bir toplumda değilim, muaviyeyi yezidi seven, ya da sen bir ütopyadasın toplumu yezid sevdalısı gören. türkiye yezid-hüseyin hikayesinin ayrıntılarını pek bilmez ama yezid kelimesini ağızlarını bile almazlar. hatta hatay yöresinde yezid kelimesi bir sövme şeklidir. hakarettir. amma çıkıpda biri silsileyi ebubekir-ömer-muaviye-yezid diye kurunca bu iftira oluyor. bir söz daha var "sivaslıysan konuş örnek alsınlar kayseriliysen sus adam sansınlar" veya şöyle söyleyim : kalbindeki karanlık öyle bir boyuta varmışki sünnileri yezidî sanar olmuşsun. buyur birlikte tavella yapalım. taberra yapalım. bunu tüm türkiye olarak yapalım. ama bunu yaparkende iftiracılık yapmayalım.

                    بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ

                    Kim Allah’ı, O‘nun peygamberini ve inananları dost edinirse, bilsin ki şüphesiz Hizbullah galiplerin ta kendileridir.

                    Selam Olsun Korkmadan Ben De Varım Diyebilenlere!!

                    Yorum


                      #11
                      Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                      [quote author=ŞehiD link=topic=25128.msg170454#msg170454 date=1377115483]
                      bende bunu anlamıyorum işte. Ebubekir Ömer eyvallah ama muaviye ve yezid neden eklenir bu silsileye? ya ben sünni bir toplumda değilim, muaviyeyi yezidi seven, ya da sen bir ütopyadasın toplumu yezid sevdalısı gören. türkiye yezid-hüseyin hikayesinin ayrıntılarını pek bilmez ama yezid kelimesini ağızlarını bile almazlar. hatta hatay yöresinde yezid kelimesi bir sövme şeklidir. hakarettir. amma çıkıpda biri silsileyi ebubekir-ömer-muaviye-yezid diye kurunca bu iftira oluyor. bir söz daha var "sivaslıysan konuş örnek alsınlar kayseriliysen sus adam sansınlar" veya şöyle söyleyim : kalbindeki karanlık öyle bir boyuta varmışki sünnileri yezidî sanar olmuşsun. buyur birlikte tavella yapalım. taberra yapalım. bunu tüm türkiye olarak yapalım. ama bunu yaparkende iftiracılık yapmayalım.
                      [/quote]

                      Estağfurullah siz yanlış anlamışsınız. Sünniler Yezid i tabi ki sevmezler hatta Yezid'i küfür anlamında kullanıyorduk ben Sünniyken de. Ama bilmeden onların arkasında durmuş olacaklar. Muaviye'ye Hz. Muaviye diyen bir Sünni toplum olduğu gerçeğini unutmayınız. Bir çok kaynak gösterebilirim bu konuda. İstemeden de olsa Atalar silsilesine bakıldığında bulunan safta maalesef Yezid ve Yezid'den sonra gelen tüm halifelerin öğretileri de mezhep e geçmiş bulunuyor. Asla hakaret anlamında düşünmeyin. Şu an tüm akrabalarım Sünni, ailemdense sadece ablam ve annem Şiiliğe yakın zamanda geçtiler.
                      Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                      Yorum


                        #12
                        Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                        http://www.sorularlaislamiyet.com/ar...r-misiniz.html

                        Diyor ki;

                        "Hz. Ali (ra) şehid edilip yerine oğlu Hasan halife olunca Hz. Muâviye Irak'a yürüdü. Hasan da onun üzerine yürüdü. Ancak Hz. Hasan fitne çıkıp kan döküleceğini görünce hilafeti Hz. Muâviye'ye terketti ve Medine'ye döndü. Hz. Muâviye Kufe'ye geldi. Halktan biat aldı. O seneye Âmu'l-Cemaat (cemaat yılı) dendi."

                        Neden haksızlıklar basit cümlelerle geçiştiriliyor anlamak mümkün değil.
                        Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                        Yorum


                          #13
                          Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                          Tabi ki Allah'ın takdiri ve bağışlaması geniş. Ama Kuran'da da belirtildiği gibi hepimiz atalarımız önde olacak şekilde sorguya çekileceğiz ve bizim atalarımız imamlarımız olurken onların ataları Ömer, Ebu bekir, Muaviye, Yezid .... şeklinde gidecek. Allah tüm Müslümanlara doğruya ulaştıracak vicdan, akıl ve çalışkanlık versin.

                          Geçen bir Hz. Muhtar hakkında bir 12 İmam hadisi okudum: "Onun kalbinde Ebubekir ve Ömer e sevgi vardı bu yüzden önce cehenneme düştü sonra şefaatle kurtarıldı" diye. Sizin böyle bir gruplama yapmanız bu hadisle çelişir. Yezid le Ebu Bekir ya da Ömeri aynı kefeye koyamazsın. Yezidin yolundan gidenler münafık olduğu için sonsuza kadar cehennem ateşinde yanar. Ama Ebu Bekir ve Ömer kafir veya değil onları sevenlerde böyle bir tehlike olmadığını 12 İmam hadisinden anlıyoruz. Lütfen dini konularda bu tarz yanlış yorumlar yapmayın. Sünniler %90'ı yezide söver, muaviyeye de söven kötüleyen az değildir. 12 İmam Şiası olmak ben şii mezhebindenimdir demekle olmaz. Zira size 12 İmam Şii mi diye soruyorum cevap veremiyorsunuz sonradan selmancan şiidir tabi diyor baştan o da demedi. Yani yaptığınız biz 12 İmam Şiasıyız ama 12 İmam bizden mi emin değilize çıkıyor ya da açıklayamamaya ki bu daha da beter. Sorduğum soruya cevap gelmemesi herşeyi açıklıyor mesele şii ya da sünni olmak değil ehl-i beytçi olmak. 12 İmamcı olmak. Yani benim de şimdi tam net farkettiğim bir hatam soru şeklim yanlış oluyor. 12 İmam'ın bir mezhebe girmeye ihtiyacı yoktur. Şiiler 12 İmamcı mı? Cevap evet. Sünniler 12 İmam'ı kabul ediyor mu bir kısmı evet bir kısmı hayır. Evet o yüzden İmam Cafer-i Sadık Nakşibendi tarikatına girdi. Son olarak ta gerek şii gerekse sünni hadis ilminin saçmalığını yazıyım. Falan zat falan zattan aktardı falan zat güvenilirdi, filan da güvenilirdi.. böyle gidiyor.

                          Yorum


                            #14
                            Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                            [quote author=yusuf83 link=topic=25128.msg170420#msg170420 date=1376948512]
                            Arkadaşım ne güzel yerdesin. Ben Sünni mezhebinden Şiiliğe geçerken aynı vicdan muhasebesini yaşamıştım. Yatmadan önce Allah'ım içimin rahat etmesi için rüyalarımla beni yönlendir dedim ve rüyalarım bana doğru olanı gösterdi. Şiiliği bir mezhep olarak görmeyin. Safımızı belli etmek için bir ismimiz olmalıydı ve Şii olduk. Mezhep olarak görmekten öte mezheplere karşı durulan bir duruş olarak nitelendirin. Çünkü Müslümanız demekle anlaşılamayacağımız bir çağda yaşıyoruz. Peygamber Efendi'mizden (S.A.) sonra gizli düşmanların oyununa gelen bir ümmetiz.
                            [/quote]

                            Ben gayet net cevap vermiştim oysaki. 12 imama uyuyoruz ile Şiiyiz aynı anlam.
                            Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                            Yorum


                              #15
                              Ynt: Şii olmadım ama Sünni Asla Olmam

                              [quote author=faramirofgondor link=topic=25128.msg170458#msg170458 date=1377119690]

                              Geçen bir Hz. Muhtar hakkında bir 12 İmam hadisi okudum: "Onun kalbinde Ebubekir ve Ömer e sevgi vardı bu yüzden önce cehenneme düştü sonra şefaatle kurtarıldı" diye.
                              [/quote]

                              Hepimiz bir çok şey okuyoruz gün içinde. Nerde okuduğunuzu, hangi kitap olduğunu, kimin hadisi olduğunu yazılarınızda belirtirseniz içimizden fazlaca ilim sahibi olanlar ya da kaynak hakkında bilgi sahibi olanlar cevap yazar. Tabi bu arada iki taraf arasındaki bir çok ilim, hadis, ibadet farkı da ortadan kalkıverir. İmamlarımıza karşı, Hanefi öğretileri ile ibadetlerini yapan Sünniler de bu aftan yararlanır. Biz de sağlam kaynaklarsa Sünniler adına seviniriz.
                              Akıllının cahile şaşırmasından daha çok cahil akıllıya şaşırır (ve onun davranışlarına hayret eder).‏

                              Yorum

                              YUKARI ÇIK
                              Çalışıyor...