Uluslararası oyunun Türkiye uzantılarından biri de 27 Mayıs darbesidir. Demokrat Parti iktidarı; bir takım söylem ve eylemlerle, Siyonist Yahudi ve onun içerdeki işbirlikçilerini sıkıntıya soktu. Bunun sonucunda da idamlar geldi.
Adnan Menderes yakın tarihin, halk tarafından en çok sevilen liderlerinin başında gelmektedir. Arkasına geniş halk desteğini almasına rağmen Menderes niçin idam edildi? Ülkede her şey yolunda giderken, Menderes nasıl bir suç işledi ki, darbe ile devrilerek idamla sonuçlanan bir işkence sürecine sokuldu.
Adnan Menderes'i idamına götüren "Bebek" ve "Köpek" davaları mıydı? Elbette değildi. Menderes ve arkadaşlarını idama götüren, milli ve manevi değerlere yakın ilgi duymalardır. Adnan Menderes'i idama götüren nedenleri Menderes'in kendi beyanlarından dinleyelim.
Menderes diyor ki:
"Ben Müslüman'ım! Müslüman olduğumdan da şeref duyuyorum. Müslümanlığın çağdaşlaşması için çalışmalarımız var. Açtığımız okullar bunun delilleridir. İslâm dininin büyüklüğü, insani yönü, adaleti, ilmi ile en mükemmel dindir..."(14)
Adnan Menderes diyor ki:
"Türk milleti Müslüman'dır! Müslüman kalacaktır. İslamiyet'in bütün icabeti vatandaşlarımız tarafından tam bir serbestliğin içerisinde icra olunacaktır."
Adnan Menderes'in istedikleri gibi olmadığını gören Siyonist Yahudi ve yandaşları darbe için düğmeye bastılar. Gelişmeleri yabancılardan dinleyelim. İspanyol tarihçi ve araştırmacı Prof. Miguel Angel Cabrera:
"1960'a kadar ABD için Türkiye'de her şey iyi gitti. Ama Washington Menderes Hükümetinin ABD'den koparak kendi ekonomik bağımsızlığını kazanmayı hedeflediğini öğrenince duruma müdahale etti ve Gürsel ABD'nin planladığı bu darbeyi kanlı bir şekilde gerçekleştirdi. (..) Bu tarihten sonra da Washington, kendi politik ve ekonomik menfaatleri nedeniyle birçok ülkede sık sık askeri darbe yaptırdı."(19)
Siyonist Yahudi ve ABD'nin oyununa alet olanlar, ülkeye hizmet ediyoruz, vatan millet edebiyatları ile aslında Siyonist Yahudi ve ABD çıkarlarına hizmet ediyorlardı.
Hiç şüphe yok ki, 27 Mayıs darbesini gerçekleştiren subayların içinde vatanperver, milletini çok seven insanlarda vardı. Ne yazık ki sağlıklı düşünemediler ve vatana millete hizmet ediyoruz zannı ile Siyonist Yahudi ve ABD'ye hizmet ettiler.
Bu sadece 27 Mayıs'a mahsus değil, bütün zamanlar için geçerlidir.
Emekli asker Memduh Eren, Masonların 27 Mayıs darbesindeki rollerini anlatıyor:
"Yurt dışında bir takım bağlantılar olmazsa darbenin başarı şansı yok. 27 Mayıs'ı düşünün. Başta Cemal Gürsel olmak üzere, Nasır Zeytinoğlu ve Agahi Şen, hepside evrensel örgütlerle bağlantılıdır. (..) Biz bu evrensel örgütlere Mason ve Bilderberg teşkilatlarına karşı çıktığımız için işkence gördük."(20)
Bugün olduğu gibi Menderes döneminde de Yahudi, Yahudi dönmesi ve Mason gazeteciler görevlerini en iyi şekilde yerine getirdiler. Menderes'in ortadan kaldırılmasına yönelik planın en önde gelen isimlerinden biri Vatan Gazetesinin sahibi ve başyazarı Yahudi dönmesi ve mason Ahmet Emin Yalman'dır. (..) Yahudi Kiyam Levi, Yahudi dönmesi Naim Tirali, Burhan Arpad, ve aynı zamanda da Mason olan Sinan Korle, Münir Berik, Necmettin Sadak ve Üstad–ı Azam Selim Ragıp Emeç, bu kişiler ortak bir çalışma içerisine girerek yazdıkları veya sahip oldukları dönemin en yüksek tirajlı gazeteleriyle Menderes ve hükümeti aleyhinde düzenli ve sürekli olarak gündem oluşturdular.(21)
Menderes'in basındaki en büyük muhalifi Ahmet Emin Yalman ve sahibi olduğu vatan gazetesidir. Yalman, Menderes'in milli ve özellikle de dini çalışmalarına şiddetle muhalif olmuştur.
Adnan Menderes yakın tarihin, halk tarafından en çok sevilen liderlerinin başında gelmektedir. Arkasına geniş halk desteğini almasına rağmen Menderes niçin idam edildi? Ülkede her şey yolunda giderken, Menderes nasıl bir suç işledi ki, darbe ile devrilerek idamla sonuçlanan bir işkence sürecine sokuldu.
Adnan Menderes'i idamına götüren "Bebek" ve "Köpek" davaları mıydı? Elbette değildi. Menderes ve arkadaşlarını idama götüren, milli ve manevi değerlere yakın ilgi duymalardır. Adnan Menderes'i idama götüren nedenleri Menderes'in kendi beyanlarından dinleyelim.
Menderes diyor ki:
"Ben Müslüman'ım! Müslüman olduğumdan da şeref duyuyorum. Müslümanlığın çağdaşlaşması için çalışmalarımız var. Açtığımız okullar bunun delilleridir. İslâm dininin büyüklüğü, insani yönü, adaleti, ilmi ile en mükemmel dindir..."(14)
Adnan Menderes diyor ki:
"Türk milleti Müslüman'dır! Müslüman kalacaktır. İslamiyet'in bütün icabeti vatandaşlarımız tarafından tam bir serbestliğin içerisinde icra olunacaktır."
Adnan Menderes'in istedikleri gibi olmadığını gören Siyonist Yahudi ve yandaşları darbe için düğmeye bastılar. Gelişmeleri yabancılardan dinleyelim. İspanyol tarihçi ve araştırmacı Prof. Miguel Angel Cabrera:
"1960'a kadar ABD için Türkiye'de her şey iyi gitti. Ama Washington Menderes Hükümetinin ABD'den koparak kendi ekonomik bağımsızlığını kazanmayı hedeflediğini öğrenince duruma müdahale etti ve Gürsel ABD'nin planladığı bu darbeyi kanlı bir şekilde gerçekleştirdi. (..) Bu tarihten sonra da Washington, kendi politik ve ekonomik menfaatleri nedeniyle birçok ülkede sık sık askeri darbe yaptırdı."(19)
Siyonist Yahudi ve ABD'nin oyununa alet olanlar, ülkeye hizmet ediyoruz, vatan millet edebiyatları ile aslında Siyonist Yahudi ve ABD çıkarlarına hizmet ediyorlardı.
Hiç şüphe yok ki, 27 Mayıs darbesini gerçekleştiren subayların içinde vatanperver, milletini çok seven insanlarda vardı. Ne yazık ki sağlıklı düşünemediler ve vatana millete hizmet ediyoruz zannı ile Siyonist Yahudi ve ABD'ye hizmet ettiler.
Bu sadece 27 Mayıs'a mahsus değil, bütün zamanlar için geçerlidir.
Emekli asker Memduh Eren, Masonların 27 Mayıs darbesindeki rollerini anlatıyor:
"Yurt dışında bir takım bağlantılar olmazsa darbenin başarı şansı yok. 27 Mayıs'ı düşünün. Başta Cemal Gürsel olmak üzere, Nasır Zeytinoğlu ve Agahi Şen, hepside evrensel örgütlerle bağlantılıdır. (..) Biz bu evrensel örgütlere Mason ve Bilderberg teşkilatlarına karşı çıktığımız için işkence gördük."(20)
Bugün olduğu gibi Menderes döneminde de Yahudi, Yahudi dönmesi ve Mason gazeteciler görevlerini en iyi şekilde yerine getirdiler. Menderes'in ortadan kaldırılmasına yönelik planın en önde gelen isimlerinden biri Vatan Gazetesinin sahibi ve başyazarı Yahudi dönmesi ve mason Ahmet Emin Yalman'dır. (..) Yahudi Kiyam Levi, Yahudi dönmesi Naim Tirali, Burhan Arpad, ve aynı zamanda da Mason olan Sinan Korle, Münir Berik, Necmettin Sadak ve Üstad–ı Azam Selim Ragıp Emeç, bu kişiler ortak bir çalışma içerisine girerek yazdıkları veya sahip oldukları dönemin en yüksek tirajlı gazeteleriyle Menderes ve hükümeti aleyhinde düzenli ve sürekli olarak gündem oluşturdular.(21)
Menderes'in basındaki en büyük muhalifi Ahmet Emin Yalman ve sahibi olduğu vatan gazetesidir. Yalman, Menderes'in milli ve özellikle de dini çalışmalarına şiddetle muhalif olmuştur.
Yorum